Etiket: restorasyon

  • Bursa’da tarihi kalede restorasyon

    Bursa’da tarihi kalede restorasyon

    Bursa’nın Mustafakemalpaşa ilçesi Kestelek köyünde bulunan Bizans döneminden kalma 2 bin yıllık tarihi kale ve surları başlanılacak restorasyon çalışmasıyla gün yüzüne çıkacak.

    30 dönümlük alanda kurulu olan kalenin batı burcu ve tarihi surları hala ayakta diğer bölümler ise ormanların içinde toprak altında kalmış durumda, Bursa Büyükşehir Belediyesi, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Mustafakemalpaşa Belediyesi’nin ortak çalışmasıyla kalede çalışmalar 1 ay içinde başlanacak. Yapılan çalışmayla birlikte 30 dönüm alana kurulan kalede yaşam alanları ve surlar gün yüzüne çıkacak, çok kimsenin bilmediği kale restorasyonun ardından çok sayıda yerli ve yabancı turisti bölgeye çekmesi bekleniyor. Bu sayede çok kimsenin tanımadığı Kestelek köyü ise her yıl çok sayıda turiste ev sahipliği yapacak, restorasyon çalışmalarının 5-6 yıl sürmesi bekleniyor.

    Köylerinde 2 bin yıllık kale bulunduğunu ifade eden Kestelek köyü Muhtarı Kemal Doğru, “Köyümüzde bulunan kale 2 bin yıllık olduğu ve Bizanslılardan kaldığı söyleniyor. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş restorasyon sözü verdi. Ekipler geldi ve incelemede bulundu. 15 gün içinde yol yapım çalışmasına başlanıyor. Daha sonra Kültür ve Turizm Bakanlığı Bursa Büyükşehir Belediyesi ve Mustafakemalpaşa Belediyesi ortak çalışma yaparak tarihi kaleyi gün yüzüne çıkartacaklar. Kale 30 dönümlük bir alanda kurulu etrafı surlarla çevrili burç ve surları hala ayakta, kalenin etrafı ormanlarla çevrili doğası harika bir yer restorasyon çalışmaları 5-6 yıl sürecek restorasyon bittikten sonra köyümüz çok sayıda turisti ağırlayacak” dedi.

  • Haydarpaşa Garı restorasyonu 12 yıldır tamamlanamadı

    Haydarpaşa Garı restorasyonu 12 yıldır tamamlanamadı

    1908 yılında hizmete giren ve İstanbul’un simgelerinden biri haline gelen Haydarpaşa Garı’nda 2010 yılında yangın çıkmış ve tarihi gar büyük oranda zarar görmüştü. Yangın sonrası başlatılan restorasyon çalışmaları aradan geçen 12 yıla rağmen henüz tamamlanamadı.

    Tarihi yapının dışına kurulan iskele, çalışmalar tamamlanamadığı için yıllardır sökülemiyor. Bekleme salonunda bulunan vitray camlar, duvar kaplamalar, kalem işlemeler el emeği ile eski hale getirilse de dış cephe çalışmaları tamamlanamayan garın yeniden hizmete sunulacağı gün ise bilinmiyor.

  • Sümela’da restorasyon çalışmalarında sona gelindi

    Sümela’da restorasyon çalışmalarında sona gelindi

    Sümela Manastırı devam eden restorasyon çalışmalarına rağmen ziyaretçi akınına uğrarken 2 yıldır yaşanan pandeminin ardından en yoğun günlerini yaşıyor. Her gün saat 08.00-19.00 saatleri arasında ziyaretçilere açık olan Sümela Manastırı’na Arap turistler de ilgi gösterirken, bu yıl ki turizm sezonunda ziyaretçi sayısında önemli oranda artış yaşanması bekleniyor. 22 Eylül 2015 tarihinde restorasyon çalışmaları nedeniyle ziyarete kapatılan Sümela Manastırı’nda kaya güçlendirme ve restorasyon çalışmaları 2016 yılı Şubat ayında başlamıştı. 24 endüstriyel dağcı ve 5 mühendisin bulunduğun ekip ile başlayan restorasyon çalışmalarında, çelik halat çekme ve sabitlendirme çalışmaları yapılırken, büyük boyutlardaki kaya parçalarının stabilizasyonunun sağlanması ve sabitlenmesi gerçekleştirildi. Restorasyon çalışmalarında en iyi ve uzun süreli güvenlik seviyesine ulaştırılması için kaya tutucu bariyerler inşa edilerek manastır için büyük tehlike oluşturan 10 bin tonluk kaya 16 metrelik demir ile birleştirilip sabitlendirildi.

    Sümela’da devam eden çalışmalar nedeniyle geçen yılın Kasım ayından itibaren tekrar ziyarete kapatılırken, 1 Mayıs 2022 günü açılarak ziyaretçi kabul etmeye başlamıştı. Bugünlerde yoğun ziyaretçi akınına uğrayan Sümela Manastırı, 1 ay sonra restorasyon çalışmaların tamamlanmasıyla birlikte bir daha ziyaretçilere kapanmayacak.

  • Turgut Alp Türbesi’nin restorasyon çalışmaları sürüyor

    Turgut Alp Türbesi’nin restorasyon çalışmaları sürüyor

    Osmangazi önderliğinde İnegöl’ün fethini gerçekleştiren komutan olan Turgut Alp, fetih sonrası yaşamını sürdürdüğü, daha sonra Turgutalp adını alan köyde metfun. İnegöl Belediyesi, şehrin hem turizm açısından önemli bir değeri olan hem de tarihi önemiyle dikkat çeken şehrin fatihi Turgut Alp Türbesinde geniş bir restorasyon çalışması başlattı. Turgut Alp’in kabrinin bulunduğu türbe ve bölgesinde toplamda 3 bin metrekarelik alanda restorasyon çalışması devam ediyor.

    Burada yapılan çalışma ile türbe ve şadırvan restore edilirken, mevcutta bulunan lavabolarda da tadilat yapılacak ve yanına bay bayan mescitleri ilave edilecek. Yaklaşık 3 bin metrekare alana sahip meydanda; ön alanı, kafeterya, sert zemin uygulamaları ve çevre aydınlatmaları yapılacak. Bunların haricinde 240 metre uzunluğunda yeni taş duvar imalatı ve mevcuttaki 400 metre uzunluğundaki taş duvarlarda düzenlemeler yapılıyor. Bursa Valiliği’nin de destek verdiği projenin yol sonuna kadar tamamlanması hedeflenirken, Belediye Başkanı Alper Taban bugün beraberindeki heyetle birlikte alanda incelemelerde bulundu.

    İnceleme sonrası çalışmaya ilişkin açıklamalarda da bulunan Başkan Alper Taban, “İnegöl’ün Fatihi Turgut Alp’in metfun olduğu topraklarda, Turgutalp köyümüzdeyiz. Burada geçmişimizi daha güçlü bir şekilde yad etmek, anlatmak, misafirlerimize bu alanı gösterebilmek, bu alanı turizm noktasında ön plana çıkarabilmek adına birtakım çalışmalar yapıyoruz. Turgut Alp, Osmanlı döneminde şehrimizi fetheden komutan. Biz de ecdadımıza hakkı teslim edebilmek adına onların türbe alanlarını, çevrelerini daha günün şartlarına uygun hale getirmek istedik. Burası için de güzel bir proje hazırlandı. Vatandaşlarımız geldiğinde araçlarını park edip buradaki alanda türbeyi gezip dua edebilecek, oturma alanlarında soluklanabilecek, ihtiyaç olan tüm alanlar oluşturulmuş olacak. Proje alanımızda 3 bin m2’lik alanda kafeteryası, çevre aydınlatmaları, sert zemin uygulamaları gibi çalışmalar yapılacak. Etrafında taş duvar uygulamasıyla düzenlemesi gerçekleşiyor” dedi.

    Son dönemde televizyonlarda yer alan dizilerin de bu tür alanların bilinirliğine katkı koymasının güzel olduğuna dikkat çeken Başkan Taban, “Aslında tarihimizi televizyon dizilerinden öğrenmek değil ama bilinirliğine sunduğu katkı anlamında faydalı. Bizler de yerel yönetimler olarak bunu daha güçlü şekilde sunmak adına bu restorasyonu tamamladığımızda, duyuruları yapmaya devam edeceğiz. Allah nasip ederse açılış gününde de konuklarımızla birlikte dualarla bu alanı yenilenmiş haliyle hizmete açmak istiyoruz” diye konuştu.

    Başkan Taban, bu çalışmada Bursa Valiliği’nden de destek aldıklarını ifade ederek “İnşallah çalışmayı da kısa bir süre içerisinde tamamlayarak hizmete açmak nasip olur. Yapılan çalışmanın hayırlı olmasını diliyorum” diye konuştu.

  • Bursa’da Myrleia mozaiklerini restorasyon çalışması başladı

    Bursa’da Myrleia mozaiklerini restorasyon çalışması başladı

    Mudanya Belediyesi’nin 2 bin 700 yıllık Myrleia Antik Kenti’ni açık hava müzesine dönüştürme hedefi doğrultusunda önemli bir adım atıldı.

    Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın izni ve Bursa Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun kararıyla Bursa Arkeoloji Müze Müdürlüğü’nün başkanlığı ve gözetiminde Bursa Uludağ Üniversitesi Arkeoloji bölümünün bilimsel katkılarıyla yapılan sondaj kazıları sonucunda açığa çıkarılan mozaiklerin korunması ve geleceğe taşınması için restorasyon ve konservasyon çalışmaları başladı.

    Myrleia Antik Kenti’nin devamı olan ve Ömerbey Mahallesi sınırları içerisinde bulunan alanda koruma ve onarım çalışmalarının tamamlanmasının ardından, Mudanya Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü, Fen İşleri Müdürlüğü ve İmar ve Şehircilik Müdürlüğü tarafından Korugan Projesi hazırlanarak, Bursa Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun onayına sunulacak. Myrleia Antik Kenti’nin mozaik zemin döşemelerinin koruma ve onarım çalışmalarını Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Kültür Varlıklarını Koruma ve Onarım Bölümü’nden Prof. Dr. Yaşar Selçuk Şener ve Dr. Öğretim Üyesi Murat Cura gerçekleştiriyor.

    Mudanya Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz, “Yalnızca Bursa değil, tüm insanlığın değerlerinden biri olan Myrleia’yı geleceğe hep birlikte taşıyacağız. 2700 yıllık Myrleia Antik Kenti’ni geleceğe taşıma konusundauzun süren çabalarımız ve kararlılığımız sonucunda koruma ve onarım çalışmalarına başlandı. Tek bir amacımız var. Myrleia’yı el ele vererekMudanyamıza, insanlığa, kültür ve tarihe kazandırmak. Geleceğe tarihi bir imza atmak. Destek veren, katkı koyan herkese teşekkür ediyorum” diye konuştu.

  • Bursa’da 614 yıllık tarihi cami manzarasıyla büyülüyor

    Bursa’da 614 yıllık tarihi cami manzarasıyla büyülüyor

    Bursa’da Uluabat Gölü kenarındaki tarihi cami ve manzarası görenleri kendine hayran bırakıyor.

    Karacabey ilçesine bağlı Uluabat köyünde 1408 yılında yaptırılan Valide Sultan Camii 2 yıllık restorasyonun ardından ibadet açıldı.

    Tarihi camiyi ve etrafındaki doğal güzellikleri görmek isteyen vatandaşlar Uluabatlı Hasan’ın köyüne geliyor.

    Tarihi caminin yanından akan Mustafakemalpaşa çayı ve yeşile bürünen ova tarihi camiye ayrı bir güzellik katıyor. Buraya gelen vatandaşlar tarihi camide ibadetlerini yaparken etrafındaki doğal güzelliklerini keyfini çıkartıyor.

    Caminin 2 yıllık restorasyonun ardından ibadete açıldığını ifade eden Tekbirsen Genel Başkan Vekili ve Camii İmamı Zübeyir Demirkaya, “Ulubatlı Hasan’ın köyünde bulunan tarihi camiyi Yıldırım Beyazıt Han annesi Valide Sultan adına yaptırmıştır. 614 yıllık camii 2 yıllık restorasyonun ardından ibadete açıldı. Çok sayıda vatandaş tarihi camiyi görmek için geliyor. Köyümüzün manzarası çok güzel gelenler buraya hayran kalıyor” dedi.

  • Sümela’da restorasyon atıkları dereye dökülmüş

    Sümela’da restorasyon atıkları dereye dökülmüş

    Trabzon’un Maçka ilçesinde 5 yıl süren restorasyonunun ardından saklı kalmış mekanları ile birlikte ziyarete açılan Sümela Manastırı’nda inşaat atıklarının dere kenarına döküldüğü ortaya çıktı. Manastıra yaklaşık 400 metre mesafede Altındere Vadisi Milli Parkı içerisine dökülen inşaat, plastik ve kiremit atıklarının bir bölümünün suya karışarak kirlilik oluşturduğu öne sürüldü. Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü inceleme başlatırken, dere kenarındaki hafriyat atıkları kaldırıldı. Doğal ve Tarihi Değerleri Koruma Derneği Başkanı Doç. Dr. Coşkun Erüz, “Böyle bir şeyin olması inanılır gibi değil” dedi.

    Sümela Manastırı’nda, Şubat 2016’da restorasyon, çevre düzenlemesi, kayalıkların jeolojik ve jeoteknik bakımdan araştırılması ve güçlendirilmesi çalışması başlatıldı. Kaya düşme riskine karşı kapatılan manastırda endüstriyel dağcılar, taş düşmelerine karşı yamaçları çelik ağlarla örüp, güçlendirdi. Restorasyon ekibi de iç alanlarda çalışma yaptı. Çelik ağların yamaca serildiği ‘bohçalama’ sistemiyle korunan manastır, tamamlanan restorasyon çalışmalarının ardından Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un katılımı ile ziyarete açıldı. Manastırdaki restorasyon sırasında saklı mekanlar da gün yüzüne çıkarıldı. Ana Kaya Kilisesi’nin sağında yer alan 10 şapel, çan kulesi, misafirhane, keşiş ve öğrenci odaları, mahzen ve benzeri yapılar manastır tarihinde ilk kez ziyarete açıldı.

    ATIKLAR DEREYE ATILMIŞ

    Manastır’da süren restorasyon sırasında inşaat atıklarının dereye döküldüğü ortaya çıktı. Manastıra yaklaşık 400 metre mesafede Altındere Vadisi Milli Parkı içerisine dökülen inşaat, plastik ve kiremit atıkları nedeniyle kirlilik oluştu. Dere kıyısına dökülen atıkların bir bölümünün suya karıştığı iddia edildi. Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü inceleme başlatırken, sosyal medyada manastır yakınına dökülen atıklar tepki çekti. Tepkiler üzerine dere kıyısındaki hafriyat atıkları kaldırıldı.

    DOÇ. DR. ERÜZ: İNANILIR GİBİ DEĞİL

    Doğal ve Tarihi Değerleri Koruma Derneği Başkanı Doç. Dr. Coşkun Erüz, manastır yakınında yaklaşık 100 metre kadar bir alan içerisinde ciddi miktarda inşaat molozu ve hafriyat malzemesi döküldüğünü belirterek, “Kızılağaçların neredeyse 5 metre yarı beline kadar dolu bir hafriyattan bahsediyoruz. Hafriyatın içerisinde ve üzerinde ciddi miktarda inşaat molozu, her türlü plastik, kiremit, sac gibi atıkla dolu olduğunu bizatihi gözlerimle gördüm ve hayret ettim. Bu olmaması gereken bir durum, çünkü burası bir Milli Park, doğal sit alanı ve mutlak korunması gereken, hiçbir şekilde inşaat molozu ya da hafriyat dökme yapılabilecek bir yer değil. Burası hafriyat döküm alanı olamaz. Çöp döküm alanı asla olamaz ama dökülmüş. O yamaçlarda pislik oluştu. Böyle bir şeyin olması inanılır gibi değil” diye konuştu.

    ‘ADLİ VE İDARİ SORUŞTURMA UYGULANMALI’

    Doç. Dr. Erüz, sorumluların bulunarak haklarında işlem yapılması gerektiğini belirterek “Bilinerek yapılıyorsa hukuki olarak suç işlenmiş. Bilgi dışında yapılan bir eylemse o zaman ilgili kurumlar bunun hakkında acil olarak gerekli soruşturmayı yapıp, izinsiz bu işlemi yapanlar ve yaptıranlar hakkında gerekli adli ve idari soruşturma ve cezai işlemi mutlaka uygulaması gerekiyor. Aksi durumda yakında elimizde ne doğal bir alan, ne koruma alanı, ne Milli Park, ne kültürel bir SİT’ten bahsedemeyiz. Çünkü bunları koruyoruz derken, bulunduğu peyzajı, coğrafyayı ve vadiyi kirleterek herhangi bir eseri koruyamayız ve o alanı da gerçek anlamda turizme kazandıramayız” dedi.

  • 300 yıllık cami 3 yıldır onarılmayı bekliyor

    300 yıllık cami 3 yıldır onarılmayı bekliyor

    Bursa’nın Mudanya ilçesinde 300 yıllık Ömerbey Camii, tadilata alındığı 2018 yılından beri ilk günkü ihtişamına kavuşmayı bekliyor.

    Bursa’nın Mudanya ilçesinde 1715 yılında Ömer Bey tarafından yaptırılan 200 metrekarelik Ömerbey Camii’nde onarım için yapılan müracaatlar sonrasında Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan projeyle tadilat çalışmalarına başlandı.

    18 Haziran 2018 tarihinde cami ibadete kapatılarak, yenileme çalışmalarına başlandı. Restorasyon ihalesi 300 günde teslim edilmek kaydıyla yüklenici firmaya verildi. Aradan 3 yıl geçmesine rağmen minarenin dışında caminin bitirilmesini gösteren hiçbir şey olmaması cami cemaati ve çevre esnafını endişelendiriyor.

    Birçok dernek, sivil toplum kuruluşu ve siyasi partilerin girişimlerinin neticesiz kalmasının ardından çevre esnafı ve Ömerbey Camii cemaatinin imza toplayarak yaptıkları müracaat da sonuçsuz kaldı. Çevre esnaf ve cemaat, caminin orijinal haline sadık kalınarak onarılıp yeniden ibadete açılacağı günü sabırsızlıkla bekliyor.

    Öte yandan, halk arasında cami enkazının çevresinin sıkı korunması nedeniyle kazı sırasında caminin içinde bir dehliz bulunduğu ve bu yüzden inşaatın bitirilmediği söylentilerinin dolaştığı öğrenildi.

  • Bursa’da yılan hikayesine dönen restorasyon

    Bursa’da yılan hikayesine dönen restorasyon

    Bursa’da yılan hikayesine dönen 600 yıllık tarihi Emirsultan Camisi’nin restorasyonunda sona gelindi. Depreme karşı özel paslanmaz çelik millerle delinip içten adeta örümcek ağı gibi örülerek güçlendiren cami, Ramazan’da ibadete açılacak. Pandemi sebebiyle kısıtlama günlerinde bile çalışan işçiler vakit kaybetmemek için adeta camide yatıp camide kalkıyor, yemeklerini bile camide yiyor.

    Osmanlı padişahlarının dördüncüsü Yıldırım Bayezit Han’ın damadı, Büyük İslam Alimi Emirsultan Hazretleri’nin Türbesi ve isminin verildiği camide yapımı yılan hikayesine dönen restorasyon çalışmalarında sona gelindi. 2018 yılında başlayan restorasyon çalışmaları sırasında derin çatlaklar ortaya çıkması herkesi şoke etti. Yıllara meydan okuyan caminin depreme dayanaklı olmamasının tespiti üzerine restorasyon çalışmalarına silbaştan yeniden başladı. 1955’teki büyük depremde ciddi zarar gören caminin duvarları şimdi Türkiye’de yeni uygulanan özel bir teknikle çelik millerle delinerek güçlendiriliyor.

    “Ramazana yetiştirmeye çalışıyoruz”

    Konuyla ilgili açıklamada bulanan Restorasyon Uzmanı Ramazan Uslu, “Bu Emirsultan camiinin ikinci güçlendirme ihalesi. Yaklaşık 5 aydan beri devam ediyor. Caminin ana beden duvarlarında ve kubbelerinde derin çatlaklar mevcut. 1955 depreminde çok büyük bir hasar görmüş. Bunlar tespit edildi. Şimdi güçlendirme projesi koruma kurulu onaylı olarak imalatlar başladı. Biz haftasonu ya da pandemi yasaklarında dur durak bilmeden çalışıyoruz. İnşallah hedefimiz ramazanda camiyi açmak. Bununla beraber yapılan çalışmaları en doğru ve kalıcı bir şekilde restorasyon kurallarına ve tekniklerine uygun olarak hızlı bir şekilde tamamlamak istiyoruz” dedi.

    “Duvarın içinde çelik örgü sistemiyle tekrardan birbirine bağlıyoruz”

    Türkiye’de tarihi yapıların güçlendirilmesinde kullanılan özel bir tekniğin uygulandığını ifade eden Uslu, “Şu an duvar içerisindeki ahşap taşıyıcı atıllar dediğimiz bağlantı atılları tamamen çürümüş. O atıllara dışarıdan ulaşamadığımız için karotlarla delerek o ahşap atıl boşluklarından paslanmaz çelik milleri geçirerek adeta duvarın içinde örgü sistemiyle tekrardan birbirine bağlıyoruz. Bu Türkiye’de ikinci olan yeni bir güçlendirme sistemi. Bu tür eserlerin daha fazla zarar görmeden uygulanabilecek bir tekniği burada geliştirmiş olduk. İnşallah kısa sürede başarılı bir şekilde teslim ederiz” diye konuştu.

          

  • Bursa’da savaş uçağını restore ederek ilk günkü ihtişamına kavuşturdular

    Bursa’da savaş uçağını restore ederek ilk günkü ihtişamına kavuşturdular

    Bursa’da modelcilik kulübü üyeleri hurda savaş uçağını restore ederek ilk günkü ihtişamına kavuşturdu.

    Bursa Modelcilik Kulübü Üyesi 40 kişi, model araç ve uçak yaparken savaş uçağı restore etmeyi de öğrendi. Hobi olarak savaş uçağı restore eden kulüp üyeleri, hurda haldeki 1952 model savaş uçağını restore ederek ilk günkü ihtişamına kavuşturdu.

    1957 yılında Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesine katılan ve 1980 yılına kadar keşif ve gözetleme görevi yapan savaş uçağı emekliye ayrıldı. Bu uçak Bursa Uludağ Üniversitesine hediye edildi. Burada uzun yıllar kalan uçak bakımsızlıktan hurda haline geldi.

    Bursa’da hobi olarak modelcilik işi yapan 40 meraklı, modelcilikte kendilerini geliştirerek savaş uçağı restore etmeyi de öğrendi. Türkiye’deki çok sayıda hurda haldeki savaş uçağını restore eden kulüp üyeleri en son Uludağ Üniversitesinde bulunan savaş uçağını uzun çalışmanın ardından restore edip ilk günkü hale getirdi. Kulüp üyelerinin yaptığı çalışmalar Türk Hava Kuvvetleri tarafından da aslına uygun olup olmadığı konusunda denetleniyor. Bursa Uludağ Üniversitesi Mühendislik Fakültesi önünde duran uçak ziyaretçilerini bekliyor.

    Bu işi tamamen hobi olarak yaptıklarını ifade eden Bursa Modelcilik Kulübü Başkanı Taner Gündoğdu, “1984 yılında plastik ölçekli modelcilik hobisine başladım. Zamanla bu hobinin içinde kendimizi geliştirerek gerçek savaş uçaklarını restore etmeye başladık. Buradaki amacımız insanlara bir farkındalık kazandırmak sahip olmuş olduğumuz değerleri gelecek nesillere aktarmak kulübümüzde insanlara hem hobi kazandırıyoruz. Hem de sosyalleşmelerini sağlıyoruz. Uludağ Üniversitesinde hatıra uçağı olarak teşhir edilen RF 84 uçağını restore edince bunun bakıma ihtiyacı olduğunu gördük. Ekibimizle bir araya gelerek uçağı restore ederek ilk günkü ihtişamına kavuşturduk. Restorasyonda uçağın tüm yenileme işlemlerini aslına uygun yaptık. Türk Hava Kuvvetlerinden aldığımız bilgiler doğrultusunda uçağın ilk yıllarda uçtuğu halindeki gibi restore ettik. Model uçak yaparken gerçek uçak restorasyon yapmayı öğrendik. Türk Hava Kuvvetleri yaptığımız çalışmaları gelip denetliyor” dedi.