Mudanya İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri kaçakçılığı önlemeye yönelik çalışmalar çerçevesinde yaptıkları takip sonucunda, şüpheli olarak değerlendirilen bir araç durduruldu. Aracı kullanan Ö.Y.’nin (19) kullandığı aracın bagajından paketlenmiş halde piyasa değeri 100 bin lira olarak değerlendirilen 110 adet kaçak elektronik kol saati ele geçirildi.
Ö.Y. isimli şüpheli hakkında 5607 SKM suçundan tahkikat başlatıldı
Etiket: saat
-
Bursa’da 100 bin liralık kaçak elektronik saat ele geçirildi
-
Şükran Usta, 15 yıldır saat tamirciliği yapıyor
Afşin ilçesinde Atatürk Caddesinde hem saat satışı hem de saat tamirciliği yapan Şükran Akdağ (45), eşinin vefatının ardından işi kendisi devraldı. Akdağ, “İş yerine tamir için saat getiren müşteriler bir kadın saat tamircisiyle karşılaşınca şaşkınlıklarını gizleyemiyorlar” dedi.
Akdağ,”15 yıldır ilçe merkezinde saat tamirciliği yapıyorum. Erkek işi, zordur. Ama ben başardım. Bu meslek eşimin mesleği idi. Eşim vefat edince ben devreye girdim. Neden yapamayayım dedim ve başardım. Bir saati gözü kapalı açıp tamir edip tekrar takarım” diye konuştu.
Akdağ, “Eşim vefat edince evin yükü benim omuzlarıma bindi. Burada kurulu düzenimiz vardı. Az çok gördüğüm bildiğim bir işti. Bu iş yeri beni kimseye muhtaç etmedi. Kendimi geliştirdim ve bu işi başardım. Geçimimi buradan sağladım. Her insan gelip de saat tamircisi olamaz. Bunu isteyecek. İçinden gelecek. Saati sürekli söktüm, taktım, zor olan yerlerini öğrendim, başarmak istedim ve oldu. Gözüm kapalı saatin kapağını açar, pilini değiştirir, camını değiştir, tamir eder teslim ederim. Çocuklarım da bu işleri yaparlar. 2 tane oğlum var. Onları üniversitede okuttum. Bu meslek beni hiç bir kapıya muhtaç etmedi” diye konuştu.
“Kadınların kendine güveni her daim olmalı” diyen Akdağ, “Evini geçindirmek durumunda olanlar illa ki yapacakları bir iş vardır. Pes etmesinler. Kendi ayakları üzerinde durmayı başarabilirler” ifadesini kullandı. -
Hisarcık’ta “Okuma Saati” uygulaması
“Okuma Saati” etkinliğine Kaymakam Muhammet Samet Bahar, eşi Betül Bahar, İlçe Milli Eğitim Müdürü Salim Karaboğa, kurum ve kuruluşlarının müdürleri ve Şehitler Ortaokulu öğrencileri katıldı.
Kaymakam Muhammet Samet Bahar, öğrencileri kitap okumaya teşvik edeceğine inandıkları bu örnek projeye destek vermekten mutluluk duyduğunu ve projenin öğrencilerin başarı oranlarına da olumlu yönde katkı sağlayacağını ifade etti.
Projeyle ilgili bir açıklama yapan İlçe Milli Eğitim Müdürü Salim Karaboğa, ”Yarınlarımızın teminatı ve ilçemizin geleceği olarak gördüğümüz öğrencilerimizde okuma alışkanlığı kazandırmak, okuyan bir toplum oluşturabilmek ve okumayı bir kültür olarak günlük hayatımızın bir parçası haline getirebilmek amacıyla İlçe Halk Kütüphanesinde “Hisarcık Okuyor” projesini hayata geçirdik. Kitap okuma konusunda ilçemizde bir farkındalık oluşacağına inandığımız “Okuma Saati” uygulaması her Çarşamba günü saat 14.30’da rutin olarak devam edecek” dedi.Öğrenciler etkinliğin sonunda kütüphanenin sinema salonunda çizgi film izledi.
-
45 yıldır zamana ayar veriyor
Kahramanmaraş merkezli depremlerde kent merkezinde bulunan iş yerlerinin yıkılmasının ardından Valilik tarafından tahsis edilen konteynerde ekmek mücadelesine devam eden 57 yaşındaki saat ustası Mehmet Üzmez ilerleyen yaşına rağmen mesleğini sürdürüyor.
Yaklaşık yarım asırdır zamana ayar veren Üzmez deprem sonrası çeşitli meslekte bir çok ustanın şehir dışına çıktığını ifade ederek, kendilerinin ise kenti terk etmeden ayakta durmaya çalıştıklarını kaydetti.
“Mesleğe 1976 yılında başladım”
Mesleğe küçük yaşlarda başladığını belirten kentteki zanaat ustalarının son temsilcilerinden biri olan Mehmet Üzmez, “Deprem sonrası memleketimizi terk etmedik. 20 yıldır Söğütlü caminin alt kısmında esnaflık yapıyordum, daha sonra cami yıkılınca valilik bizlere konteyner tahsis etti altı-yedi aydır buradan evimize ekmek götürüyoruz. Saatçilik mesleğini 1976 yılından beri yapıyorum. Saat ustası olarak çok fazla zanaatkar bulunmuyor, eski ustalardan beş-altı kişi kaldı. Bizlerde şehrimizi terk etmedik. Konteynerde işlerimizi sürdürüyoruz. Bugünde bir süre yanında kalfalık yaptığım ustamız Ömer Mecit’de ziyaretimize geldi mutlu olduk. Büyük bir felaket atlattık Allah bugünümüzden beter etmesin” dedi.
“Müşterilerimiz bizi görünce mutlu oluyor”
Depremler sonrası mesleğini sürdürmesi için çeşitli illerden teklifler de aldığını belirten Üzmez, çok fazla saat tamiri talebinin de bulunmadığını ifade ederek,” Saat satışlarımızda idare eder düzeyde. Müşteri potansiyelimiz yüksek. Az miktarda bir kaybımız oldu. Bizleri yeni yerimizdeki konteynerde gören müşterilerimiz mutlu oluyor, geçtiğimiz günlerde ziyaretimize gelerek gözyaşları döken müşterilerimizde var” diye konuştu.
Bir süre beraberinde kalfalık yaptığı 86 yaşındaki ustası Ömer Mecit’inde ziyaret ettiği Üzmez, Ustası Mecit’te çok şey öğrendiklerini söyledi. -
İnternetten alınan saatlere dikkat edin
Günümüzde en çok tercih edilen aksesuarlardan birisi olan saatleri, 7’den 70’e pek çok vatandaş gündelik olarak kullanıyor. Farklı markaların piyasaya sürdüğü farklı kalite ve modellerdeki pek çok ürün, vatandaşların beğenisine sunularak mağazalarda satılıyor. Günümüz şartlarında internetten üzerinden de gerçekleştirilen saat satışları konusunda uyarıda bulunan Eskişehirli saatçi Mehmet Ercan, özellikle kaliteli saatlerin yüzyüze yapılan ticaret ile alınmasının daha sağlıklı olduğunu söyledi.
“Satılan ürünler olduğundan daha kaliteli ve sağlam gibi gösteriliyor”
Eskişehir’de 34 yıldır saatçilik yapan Mehmet Ercan, internet üzerinden satılan saatlerde vatandaşın sorun yaşayabileceğini belirten şu ifadeleri kullandı:
“İnsanlar her şeyi internetten almaya çok alıştı. Gündelik kullanacakları eşyalara kadar internetten alıyorlar. Fakat saatlerin internetten satın alınması doğru değil. İnternette çok fazla replika ürün bulunuyor ve orijinal gibi pazarlanıyor. Satılan ürünler olduğundan daha kaliteli ve sağlam gibi gösteriliyor. Satın alındıktan sonra mağduriyet yaşanabiliyor. Uzun yıllar boyunca kullanılan saatlerin gelip mağazalardan kola takarak deneme yöntemiyle satın alınması gerekiyor. Gelip bakarsın, koluna yakışıp yakışmadığını görürsün, kaliteli saat zaten kendisini hissettirir.” -
Yarım asırdır zamana ayar veriyor
Germencik ilçesinin Ortaklar Mahallesi’nin tek saat ustası Mustafa Güzel, 55 yıldır 10 metrekarelik dükkanında zamana ayar veriyor. Baba mesleğini yapan Güzel, küçük yaşta babasından saat tamir etmeyi öğrendi. Mesleği ilk kurmalı saatleri tamir ederek öğrenmeye başlayan Güzel, mesleğini çok sevdiğini ve ince işçilik gerektirdiğini söyledi. Yaşının ilerlemesi ve işlerin düşük olması nedeniyle mahallede pazarın kurulduğu Cumartesi günleri sadece dükkanını açan Güzel, normalde mesleği bırakmak istediğini ama müşterilerinin yoğun talebi nedeniyle haftada sadece bir gün iş yerini açıp saat tamiri yapıyor.
Eskiden kurmalı saatler günümüzde ise dijitalleşmeyle birlikte pilli saatlerin bulunduğunu söyleyen Güzel, “Vatandaşlarımızın kullandığı telefonlarda saatler var. Artık vatandaşlar koluna saati zamana bakmak için değil aksesuar olarak takıyorlar. Ayrıca akıllı saatler de var. Teknoloji bu kadar gelişmesine rağmen bize hangi tür saat getirirlerse getirsinler müşterilerimizi geri çevirmeyip saatleri tamir etmeye çalışıyoruz” dedi.
Eski saatler daha iyiydi
Eski saatlerin dijital saatlere göre daha iyi olduğunu belirten Güzel, mesleğinin sabır gerektirdiğini belirterek “Eskiden daha iyi iş yapıyorduk. Çünkü kurmalı saatler, otomatik mekanik saatler vardı. Arıza yapıyordu. Her türlü arızasını gidermeye çalışıyorduk. İş yoğun oluyordu. Şimdi sadece pil takıyoruz. Kordonunu takıyoruz. Camı kırılırsa camını değiştiriyoruz. Yani tamirler bayağı azaldı. Haliyle işler kesatlaştı diyebilirim” ifadelerini kullandı.
Yaşının artık ilerlediğini ve iş yerini kapatmak istediğini kaydeden Güzel, “Baba mesleği benimle birlikte yok olacak. Çocuklarım bu mesleği yapmadılar. Ortaklar’da benden başka saat ustası olmadığı için müşterilerimin talebi üzerine şuanda iş yerini haftada sadece bir gün açıyorum. Ben de ilerleyen günlerde kapatmayı düşünüyorum. Kapatırsam ilçede saatçı kalmayacak” dedi.
Küçük dükkanında adeta zamana meydan okuyan Güzel, saat tamirciliği ince işçilik gerektiren bir meslek olması nedeniyle sıkıcı olduğunu ama buna rağmen işini çok sevdiğini söyledi.
‘Ömrümüzün yettiği yere kadar yapacağız’
Güzel’in en büyük yardımcısı ise eşi Ayla Güzel. Eşine iş yerinde yardımcı olan Ayla Güzel, bu dükkanda eşim saat tamir ederek yıllardır evimizin geçimini sağlıyor. Bu dükkandan elde ettikleri gelirle çocuklarını da okuttuklarını kaydeden Güzel, “Ben de eşime yardımcı oluyorum. Ömrümüz yettiği kadar bu işi yapmaya inşallah devam edeceğiz” dedi.
-
Saat kulesi ‘saatine’ kavuşuyor
Antalya’nın en önemli sembollerinden Helenistik döneme tarihlenen ve burçlar üzerinde yer alan, kule kısmı Bizans döneminde yapılan, 1900’lü yılların başında 2. Abdülhamid döneminde Saat Kulesi olarak inşa edilen yapıda 3 yıldır süren restorasyon çalışmaları sona erdi. Yapılan çalışmalarda kuledeki saatlerin orijinal değil plastik çıkmasının ardından Antalya Valiliği, orijinal saatlerin bulunması için araştırma başlattı. Orijinal saatlerin 1976 yılında kaybolmuş olabileceği değerlendirilirken, o dönem yerine takılan saatlerin de plastik olduğu belirlendi. Yapılan saha taramasının ardından Saat Kulesi’nde kaybolan saat mekanizmasının ikizi İstanbul’da bir koleksiyonerde bulundu. İrtibata geçilmesinin ardından mekanizma sponsorluk yöntemiyle koleksiyonerden alındı. Saatin onarımı ise ‘Saat Doktoru’ olarak bilinen Recep Gürgen tarafından yapıldı. Saat ise 10 Şubat tarihinde yerine takılacak ve hizmet vermeye başlayacak.
“Restorasyon 3 aşamalı oldu”
Antalya Valiliği Kültür Varlıkları Birim Müdürü, Koruma ve Restorasyon Uzmanı Cemil Karabayram Saat Kulesi’nde yaklaşık 3 yıldır hummalı bir restorasyon çalışmasının gerçekleştirildiğini bildirdi.
Antalya’ya geçmişten bugüne değer katan Saat Kulesi’nin şubat ayı içinde açılışının yapılacağını dile getiren Karabayram, “Kültür ve Turizm Bakanımız Mehmet Nuri Ersoy ve Antalya Valimiz Hulusi Şahin her zaman destek oldular ve konuyu yakından takip ettiler. Saat Kulesi’nde temel yapısından üst katmana kadar tüm aşamalar Vakıflar Bölge Müdürlüğünün denetiminde yürütüldü. Restorasyon çalışması 3 aşamalı yapıldı. Birinci aşamada restorasyon faaliyetleri ikide statik proje ihtiyacı oldu, son aşamada ise yapının statik sorunlarıyla birlikte kubbe kısmına kadar tüm çalışmalar evre evre tamamlandı” diye konuştu.“4 açıdan şehri görecek”
Son aşamanın en önemli parçalardan birinin saatler olduğunu hatırlatan Karabayram, “Geçmişte kaybolan saatlerin yerine bırakılması vardı. Çok araştırmalarına rağmen saatin aynısını bulamadık. Ancak saatin daha sonradan bir ikizini bulduk, bu ikizi onarıldı. Saat 10 Şubat tarihinde yerine aktarılacak. 4 kadran ve bu kadranlar, 4 açıdan şehri görüyor olacak. İç mekanizma 4 kadranı da harekete geçirecek bir sistem olacak. Tarihinde olduğu gibi aynı disiplin içinde saat çalışacak. Birileri zamanı durdurmuştu ama biz o zamanı yeniden akıtmak için şubat ayı içinde Saat Kulesi’ni açmış olacağız. 10 Şubat itibarıyla saatimizi takmış olacağız. Daha sonraki günlerde bir açılış töreni yapılacak” ifadelerini kullandı.
“3 milyon 600 bin TL’ye mal oldu”
Saat Kulesi’nin açılışının gecikmesiyle ilgili zaman zaman eleştiriler de aldıklarına değinen Karabayram, “Eleştirilere saygımız var. Ama bu bir restorasyon ve uygulama süreciydi. Koruma kurulu süreçleri oldu. Yerli ve yabancı misafirlerimizin hizmetin Saat Kulesi’ni şubat ayı içinde açacağız” dedi.
Karabayram, saatle birlikte restorasyon sürecine 3 milyon 600 bin TL’ye yakın bir ödenek harcanmış olduğunu kaydetti. -
47 yıldır zamana ayar veriyor
Alpaslan Türkeş Caddesi’nde dükkanı bulunan 62 yaşındaki Osman Mürşit Özgel, babasından 13 yaşında öğrendiği saat tamirciliğini ilçede 47 yıldan beri sürdürüyor. 30 metrekare dükkanda hem tamircilik hem de ticaretini yaptığı mesleğini büyük bir özveriyle sürdüren Özgel, çırak yetişmemesinden dolayı kendisini son durak olarak görüyor. Mesleğe ilk başladığında ilçede 7 kişinin dükkanda, 3 kişinin ise evlerinde saat tamirciliği yaptığını belirten Özgel, şimdilerde sadece kendisinin bu işi yaptığını söyledi.
“İşimi zevkle yapıyorum”
İşini büyük bir aşkla yaptığını belirten Osman Mürşit Özgel, “13-14 yaşından beri babamdan edindiğim mesleği yaklaşık 47 yıldan beri yapıyorum. Yüksekokul okumama rağmen bu işi yapıyorum. İşimi zevk alarak yapıyorum. Zaten zevk almasaydım yapmazdım ve Allah sağlık verdiği sürece de yapmaya devam edeceğim” dedi.
Saate olan talebin hiçbir zaman azalmayacağını ifade eden Özgel, “Saati takı gibi kullanan insanlar var. Bazı insanlar koluna hiç saat takmaz. Bazıları ise 10-20 tane alır, her gün farklı takar. Hatta her yeni modelde saat alan müşterilerimiz var” diye konuştu.
“Bir tek ben kaldım”
Mesleğinde artık çırak yetişmediğini de ifade eden Osman Mürşit Özgel, “Benim yetiştirdiğim bir arkadaşım 50 yaşında vefat etti ve o rahmetli olduktan sonra bu ilçede bir tek ben kaldım. Ben işe başladığım zaman 7 kişi dükkanında, 3 kişi de evde tamir yapıyordu. Şimdi bir tek ben kaldım. Benden sonra da insanlar saatlerine pil taktırmak için çevre ilçelere gidecek” ifadelerini kullandı.
-
Yeni saat almak yerine tamir ettiriyorlar
İstiklal Mahallesi İki Eylül Caddesi’nde esnaf olan Mehmet Ercan, saat fiyatlarının arttığını ve bu nedenle satışlarının önemli ölçüde gerilediğini ifade ederek artık eskisi gibi saat satamadıklarını belirtti. Ercan, güzel ve kaliteli bir saatin fiyatının 6-7 bin lira civarlarında olduğunu ifade ederek, birçok insan yeni saat almak yerine mevcut saatini tamir ettiğini ifade etti.
Saatçi esnafı Mehmet Ercan, şu ifadeleri kullandı:
“Son dönemlerde saat fiyatlarında hızlı bir yükseliş yaşandı. Güzel ve kaliteli bir saatin fiyatı 6-7 bin lira civarlarında. Vatandaşlar da bu parayı ödemek istemiyor. Yeni saat almak yerine evlerinde bulunan, arızalı olduğu için kullanmadıkları saatleri tamir ettirmek istiyorlar.
Özellikle son dönemde yeni saatin satın almak isteyenden daha çok elindeki saatini tamir ettirmek isteyenler geliyor. Bu da satışlarda düşüşe, tamirde artışa neden oldu.”
-
Bilecik’te dolmuşlar 4 saatliğine ücretsiz olacak
Bilecik’te 2014’ün aralık ayında yoğun kar yağışı sonrası Edebali Stadı’nın tavanının çökmesinin ardından o yıldan buyana 9 yıldır kentte bir stat yapılamadı. Kentte Cumhuriyetin 100’üncü yıl kutlamalarını Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Stadı’ndan yapılacağı duyuruldu.
Kent merkezine uzak olan bu stat için Bilecik Valiliği bir çalışma yaparak, 10.00-14.00 saatleri arasında kutlamaların yapılacağı alana giden şehir içi dolmuşların ücretsiz olacağını açıklanarak, “Pazar günü Şeyh Edebali Üniversitesi’ne servis yapan H1, H2, H3, H4 ve H7 özel halk minibüsleri saat:10.00-14.00 saatleri arasında ücretsiz şekilde kutlamalara ulaşım sağlayacak” denildi.