Etiket: Sağlık Bakanı Fahrettin Koca

  • Rekor sürede tamamlanan hastane

    Rekor sürede tamamlanan hastane

    Kahramanmaraş merkezli depremler de en büyük yıkım Hatay’da meydana geldi. Depremin yıkıcı etkisinin yaraların sarılması için ilk günden itibaren saha süren çalışmalar çerçevesinde 24 Mart’ta temeli atılan Defne Devlet Hastanesi kısa sürede tamamlandı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla da açılışı yapıldı. 22 Mayıs’ta hasta kabulüne başlayan Defne Devlet Hastanesi, ortalama günlük bin hastaya şifa oluyor.

    Hastanede 36 farklı poliklinikte, 26 farklı dalda, bin 44 sağlık personeli görev yapıyor. Kurban Bayramı ziyaretleri kapsamında Hatay’da çeşitli temaslarda bulunan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca da Defne Devlet Hastanesini ziyaret etti. Ziyarette sağlık çalışanlarının bayramını kutlayan Bakan Koca, hastaların durumu hakkında da bilgi aldı. Bakan Koca, çocuklara oyuncak hediye etmeyi de ihmal etmedi.

  • Özkan Uğur’un sağlık durumuyla ilgili açıklama

    Özkan Uğur’un sağlık durumuyla ilgili açıklama

    2013 yılında lenfomaya yakalanan Özkan Uğur, yapılan tedaviler sonucunda 3 kez kanseri yenmişti. Ünlü ismin bir süredir yoğun bakımda olduğu ve entübe edildiği öğrenildi.

    Bunun üzerine Uğur’un eşi Aysun Uğur ve oğlu Alişan Uğur’dan Özkan Uğur ile ilgili açıklama geldi.

    Uğur’un ailesi,

    “Doktorlarının büyük gayreti ve Allah’ın izniyle tedavilerin yan etkilerinden kaynaklanan sorunlarının da yakında çözüleceğine ve yoğun bakımdan çıkacağına inancımız tamdır. Hakkında çıkan kaynağı belirsiz olumsuz haberlere itibar etmemenizi rica ediyoruz. Yakında iyi haberlerini de bizzat vereceğiz inşallah. Ailesi olarak gösterdiğiniz ilgiye çok teşekkür ediyoruz. Dualarınızı esirgemeyin. Eşi Aysun Aslan Uğur ve oğlu Alişan Uğur” ifadelerini kullandı.

    Bu açıklamadan saatler sonra Özkan Uğur’un vefat ettiği iddiaları sosyal medyada gündem oldu. Ortaya atılan iddianın ardından “Özkan Uğur öldü mü?” sorusu da araştırılmaya başlandı.

    Özkan Uğur’un yeğeni Özlem Uğur da, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla, söylentilerin asılsız olduğunu ifade etti. Uğur paylaşımında şöyle dedi:

    “1 saat içinde sosyal medyada amcamla ilgili yayınlanan haber asılsızdır. Yüzlerce mesaja cevap vermeye çalışıyorum. Lütfen müsterih olunuz. Süreci için bizlerden gelecek habere itibar ediniz. Anlayışınız için teşekkür ederiz. Asılsız haberlere itibar etmeyin. Dualarınız daim olsun amcam için.”

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca da sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla Özkan Uğur’un sağlık durumu hakkında bilgi verdi.

    Koca, “Ünlü sanatçımız Özkan Uğur’un tedavisi, bulunduğu hastanede halen yoğun bakımda devam ediyor. Durumuyla ilgili olumlu gelişme haberlerini en kısa sürede verebilmeyi temenni ediyor, kendisine ve sevenlerine geçmiş olsun diyorum” ifadelerini kullandı.

     

  • Koca’dan mantar zehirlenmelerine karşı uyarı

    Koca’dan mantar zehirlenmelerine karşı uyarı

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, mantar zehirlenmelerinde her 100 hastadan 3’ünün hayatını kaybettiğini, bazı zehirlenmelerde böbrek ve karaciğer yetmezliği oluşabildiğini söyledi.

    Bakan Koca, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Karaman’da mantardan zehirlenen genç bir kızın Ankara Bilkent Şehir Hastanesi’nde yapılan karaciğer nakliyle yeniden hayata döndüğünü anımsattı.

    Genç kızın anne ve babasının da hastaneye yatırılarak tedavi edildiğini aktaran Koca, şunları kaydetti:

    “Mantar zehirlenmelerinde her 100 hastadan 3’ü hayatını kaybediyor. Zehirlenmelerin bir kısmında böbrek ve karaciğer yetmezliğine yol açabilen ciddi durumlar oluşuyor. Dünya genelinde 6 binden fazla mantar türü var ve bunlardan en az 100’ünün hayatı tehlikeye sokan zehirli çeşitler olduğu biliniyor. Zehirlenme riskinden kaçınılması için doğada bulunan mantarların tüketiminden kaçınılması ve kültür mantarlarının tercih edilmesi gerekir. Hastalarımıza geçmiş olsun diyor, karaciğer naklini ve tedavileri başarıyla gerçekleştiren ekiplerimizi kutluyorum.”

  • Gençlerden Koca’ya sosyal medyada etiket talebi

    Gençlerden Koca’ya sosyal medyada etiket talebi

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Ankara’nın Mamak ilçesinde esnaf ziyareti yaptı. Esnaf ziyareti yaptığı sırada bir grup liseli öğrenci Bakan Koca’nın yanına geldi. Bakan Koca, gençlerle uzun süre sohbet etti. Sohbet sonrası kendisi ile fotoğraf çekilen bir gencin talebi ise Bakan Koca’yı gülümsetti. Liseli genç, Bakan Koca’ya, “Ben sizi etiketleyeceğim siz de beni etiketleyin, sizin takipçiniz çoktur” dedi. Bakan Koca fotoğraf çektirdiği gence hangi üniversitede eğitim almak istediğini sordu. Genç, Milli Savunma Üniversitesi’nde eğitim planladığını ifade etti.

    Bakan Koca gençlere, “Sizler geleceğimizsiniz. Bizim biraz daha gençlere inmemiz ve anlamamız gerekiyor. Dünya size göre şekilleniyor. Sizin için uygun olan ortamı ve altyapıyı oluşturup size sahip çıkmamız gerekiyor. Sizden bir tek beklentimiz olmalı. Bu topraklara aidiyet duygusu içinde Mevlana Hazretlerinin söylemi ile pergelin bir ucu topraklarımızda olan bir ucu evrensel, küresel dünyanın bilgisiyle donanmış bir genç olmanız. Bu topraklara aidiyet duygusu içinde, katma değer oluşturma hazzı ve heyecanı içinde olan bir genç olmanızı istiyoruz” dedi. Bakan Koca, kendisiyle fotoğraf çekilmek isteyen vatandaşların fotoğraf isteğini geri çevirmedi.

  • Bakan Koca memleketinde konuştu, babası duygulandı

    Bakan Koca memleketinde konuştu, babası duygulandı

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, esnaf ziyaret, açılış töreni ve incelemeler için Konya’nın Kulu ilçesine geldi. Bakan Koca, hemşerilerinin yoğun ilgisiyle karşılaştı. Esnaf ziyareti yapan Bakan Koca’nın, ilerlemekte zorlandığı anlar oldu. Hemşehrileri Koca ile fotoğraf çektirip konuşabilmek için etrafını sararken, Koca güçlükle yürüdü.

    “Bakkal olan babamın çıraklığını yaparak bugünlere geldim”

    Bakan Koca daha sonra açılış törenine geçti. Bakan Koca konuşmasında, “Bugün baba ocağımdayım. Bu topraklarda bakkal olan babamın çıraklığını yaparak bugünlere geldim. Dolayısıyla bu topraklara hizmet etmek boynumun borcu. 5 yıllık Sağlık Bakanlığı dönemimde sizleri mahcup edecek hiçbir şeye imza atmadık. Allah da nasip etmesin” dedi.

    Kendisini dinleyen babası duygulandı

    Bakan Koca’nın konuşmasında çocukluğunda eğitiminden bahsettiği sırada arka sıralarda kendisini dinleyen babası Hasan Koca da duygulandı. Bakan Koca konuşmasında, “14 yaşımda, yani ortaokulu bitirdikten sonra eğitim için Bursa’ya gittim. Kimin yanına gittim, Kulu’da şu an Türkiye’nin ilk 50 bilim adamı içine giren Prof. Dr. Özcan Erel kardeşimin yanına gittim. Özcan Erel de bu toprakların evladı, buradan yetişti. Abisi Gazi Kamil, abisi Şerafettin Erel dahil olmak üzere her biri şu anda akademisyen. Ve o dönemde bu imkanlarımız, daha nitelikli bir okulda okuma imkanımız yoktu. Bu çerçevede burada ağırlıklı kardeşlerimizin yurt dışı eğilimi olduğunu hepimiz biliyoruz ama zeki olan evlatlarımızın da çok olduğunu iyi biliyoruz. Onun için Kulu’muza bir fen lisesi açılması gerektiğini düşündüm” dedi.

  • “Türkiye artık günübirlik hedeflere mahkum değildir”

    “Türkiye artık günübirlik hedeflere mahkum değildir”

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Konya’da gençlik buluşmasına katıldı. Taş Bina Kültür ve Sanat Merkezi’nde gerçekleştirilen buluşmada gençlere seslenen Bakan Koca, doğduğu şehir Konya’da gençlerle bir arada olmaktan dolayı mutlu olduğunu söyledi.

    “Türkiye Yüzyılı’nda, bu ülke artık günübirlik hedeflere mahkum bir ülke değildir”
    Türkiye’nin, gençlerin yaşlanmamasını, gençliğin fetih ruhuyla ülkeye yepyeni şeyler vermesini beklediğini ifade eden Bakan Koca, “Sizleri önceki kuşaklardan, babalarınızdan, annelerinizden ve hocalarınızdan ayıran bir özelliğiniz var. Bu özellik, Türkiye Yüzyılı’nın ilk kuşağı olmanızdır. Cumhuriyetimizin 100. yılındayız. Cumhuriyetin kuruluş yıllarını, o ilk kuşakların adanmışlığını hatırlamalıyız ve bayrağımızı şimdi tüm dünyanın göreceği şekilde yükseltmeliyiz. Cumhurbaşkanımız, Türkiye Yüzyılı Vizyonu ile bayrağımızın tüm dünyanın göreceği şekilde nasıl yükseltebileceğimizi ifade etti. İlk nesli olduğunuz Türkiye Yüzyılı’nda, bu ülke artık günübirlik hedeflere mahkum bir ülke değildir. 20 yıldır devam eden istikrarlı yönetimin ardından, 2. yüzyılına, Türkiye Yüzyılı iddiasıyla giren ve bunu süratle başaracak bir ülkedir. Türkiye Yüzyılı, başka ülkelerin çıkarlarını, Türkiye ile iş ve güç birliğinde arayacağı, enerji alanından sağlığa, vazgeçilmez ortağa dönüşeceğimiz çağın adıdır. Türkiye Yüzyılı, ruhunu ilk neslinden, sizlerden alan yüzyıldır” şeklinde konuştu.

    Konuşmanın ardından Fahrettin Koca gençlerin sorularını cevapladı. Gençlik Buluşması’na Konya Valisi Vahdettin Özkan, Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, AK Parti Konya İl Başkanı Hasan Angı katıldı.

  • Bakan Koca’dan deprem bölgesi için içme suyu uyarısı

    Bakan Koca’dan deprem bölgesi için içme suyu uyarısı

    Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından deprem bölgesindeki inceleme ve çalışmalarını sürdüren Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Hatay Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin bahçesinde kurulan sahra hastanesinde görevlilerden bilgi aldı.

    Ardından bir basın açıklaması yapan Koca, “6 Şubat’tan beri, büyük bir afetin sonuçlarına karşı mücadele veriyoruz. Bu mücadelede milletimizin desteği her yönüyle bizimledir, Devletimizin tüm imkânları buradadır. Bütün birimlerimiz hizmet için seferber, görev bilinci ile gece gündüz uyanık, gönüllülerin çabası ise tarihe geçecek bir sayfa” dedi. “Milletçe omuz omuza yürüttüğümüz bu süreçte, en büyük gayretimiz, bir an evvel, tüm yaralarımızı sarmak ve afetten etkilenen kardeşlerimizin, tüm ihtiyaçlarını karşılayarak, bir an önce hayatın olağan akışına dönmek içindir” diyen Koca, “Bunun kolay olmadığının hepimiz farkındayız. Ancak durmadan, dinlenmeden gayret edeceğiz. Her bir vatandaşımızın acısını, günbegün hafifletebilmek için gerekenin yapıldığından emin olacağız. Aksi takdirde bu hayat, yerine getirilmemiş bir görev sebebiyle hepimiz için buruktur. Çünkü devlet, halkının sağlığından, saadetinden mesuldür” şeklinde konuştu.

    “45 günde 4 milyon 800 bin kişiye sağlık hizmeti”
    Deprem bölgesinde, koruyucu ve temel sağlık hizmetlerinin hakkıyla sürdürülmesi için, tüm güçleriyle çalıştıklarını ifade eden Koca, “Bin 64 aile sağlığı merkezimizi faal hale getirmiş durumdayız. Çadır kent, konteyner kent gibi toplu yaşam merkezlerinde 176 birinci basamak sağlık ünitesi hizmete alındı. 45 günde 4 milyon 800 bin kişiye sağlık hizmeti sunuldu. Yerleşik sağlık hizmeti imkanı bulunmayan yerlere sunulan mobil hizmet ziyaret sayısı ise 24 bin 500’ü geçti. Bu çerçevede 780 binden fazla kişinin ayağına gidildi” dedi.

    Afetin ilk gününden bugüne kadar deprem bölgesinde 23 bin 678 bebeğin dünyaya geldiğini söyleyen Koca, “Bu zor günlerde dünyaya gözlerini açan bebeklerimizin yeni doğan taramaları, aşıları büyük bir ciddiyetle takip edilmektedir. Aşılama düzeyimiz yüzde 98-99 seviyelerindedir. Bu oranın, afet bölgesi dışındaki bölgelerimizden daha yüksek olduğunu ifade etmek isterim” şeklinde konuştu. Depremler sonrasında, hangi ülkede olursa olsun, gündeme gelme ihtimali olan konulardan birinin de salgın hastalıklar olduğunu kaydeden Koca, “Yeni kurulan toplu yaşam alanlarında salgın riski muhtemel ancak önlenebilecek bir durumdur. Bu bakımdan, ilk günlerden itibaren halk sağlığı konusunda önemli tedbirler aldık ve almaya devam ediyoruz. Depremden hemen sonra, çalışmalarına başlayan Deprem Sonrası Halk Sağlığı Komisyonumuz, son toplantısını iki gün önce gerçekleştirdi. Bölgeden alınan verilerin titizlikle incelendiğini, tedbirlerin merkezi olarak planlandığını ifade etmek isterim. Salgın hastalık olduğu şeklinde bir tespitin, ancak ve ancak belirli kriterlerle yapılabileceği, kesinlikle unutulmamalıdır” dedi.

    “Şu ana kadar herhangi bir salgın söz konusu değildir”
    Salgından hangi şartlarda bahsedilebileceğini de açıklayan Koca, “Belirli bir yerde, belirli bir zamanda, beklenen vaka sayısından daha fazla vaka görülmesi veya, daha önce ülkede görülmemiş olan bir hastalığa dair vakaların görülmesi ya da uluslararası sağlık tehdidi olarak kabul edilen bir hastalığa dair, vaka görülmesi halinde salgından bahsedilebilir. Bilindiği gibi, bölgedeki tüm illerimizden düzenli olarak numune alınıyor. 6 Şubat 2023 tarihinden itibaren incelenen ve farklı zamanlarda ishal şikayetiyle başvuran, hastalardan alınan numunelerde Nörovirus, Escherichia Coli, Rotavirus, Campylobacter ve Adenovirus gibi etkenler tespit edilmiştir. Bu etkenler, salgın tanımına uyacak şekilde, belirli bir yerde, belirli bir zaman aralığında, vaka kümelenmesi şeklinde ve beklenenden fazla sayıda değildir. Bir kez daha söylüyorum; elimizde, salgın tanımıyla örtüşen, ona işaret eden veri kesinlikle yoktur. Dolayısıyla, açıkça ifade etmek isterim ki, deprem felaketini yaşamış illerimizin hiç birinde şu ana kadar herhangi bir salgın söz konusu değildir” şeklinde konuştu.

    İçme suyu uyarısı
    Halk sağlığının korunmasına yönelik en önemli konunun içme suyunun güvenirliği olduğuna dikkat çeken Koca, “İçme sularının güvenle kullanılabilir hale gelmesi, temel önceliklerimizdendir. Bu bakımdan, su analizlerine düzenli olarak devam ediyoruz. Adıyaman’da şebeke suyunun halen içme suyu olarak kullanılması uygun değildir. Yapılan 2 bin 176 su analizinden 481’i uygunsuz sonuç vermiştir. Hatay’da; Antakya, Defne, İskenderun, Samandağ ve Kırıkhan ilçelerimizde şebeke suyunun içme suyu olarak kullanılması uygun değildir. Hatay’da yapılan 3 bin 861 su analizinin 517’si güvenli bulunmamıştır. Şanlıurfa’da ise merkez Haliliye, Eyübiye ve Karaköprü’de şebeke suyu içme suyu olarak kullanılmamalıdır. Yapılan 6 bin 32 analizin 120’si uygunsuz bulunmuştur. Şebeke suyunun içime suyu olarak kullanılmasından kaçınalım. Bu konuda tekrar uyarıda bulunmak istiyorum: Şebeke suyunun içme suyu olarak kullanılması için valilik ve kaymakamlıkların duyurularına uygun hareket edilmelidir. Risk almayalım, birbirimizi riske davet etmeyelim” dedi.

    Eski hastanelerin durumları
    Yaşanılan felaketin sebep olduğu yıkımın bir takım acil tedbirlerin uygulamaya konmasını ve önceden aldıkları kararları hayata geçirmelerinin elzem olduğunu bir kez daha gösterdiğini söyleyen Koca, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Başta Ankara ve İstanbul olmak üzere bütün illerimizde, geçmişten miras aldığımız hastanelerimizin, dayanıklılık kontrollerini yaptırmaya ve tedbirleri uygulamaya devam ediyoruz. Ankara’da daha önce riskli durumları gündeme gelen ve kadrosunu kısmen seyrelttiğimiz Dr. Sami Ulus Çocuk Hastalıkları Hastanesi ile Dışkapı Eğitim ve Araştırma Hastanesini tahliye ediyoruz. Sami Ulus’un yerine yapılacak 300 yataklı, Dışkapı’nın yerine yapılacak 600 yataklı yeni hastaneler ile birlikte onkoloji eğitim ve araştırma hastanesinin yanına inşa edeceğimiz 600 yataklı hastane projelerimiz tamamlandı. 28 Nisan’da yapım ihalelerini gerçekleştireceğiz. İstanbul’da İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa’ya bağlı Haseki Kardiyoloji Enstitüsü, Samatya’daki İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanemizde ayrılan mekanda hizmet vermeye devam edecektir. Cerrahpaşa Tıp Fakültesinin sağlık hizmet faaliyetini güvence altına alacak şekilde Prof. Dr. Murat Dilmener Acil Durum Hastanesini kullanılacaktır. Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin B ve C bloklarındaki kadın hastalıkları ve doğum ile çocuk sağlığı ve hastalıkları klinikleri tahliye edilerek, Bahçelievler Devlet Hastanesi ve İstanbul Fizik Tedavi Hastanesine taşınacaktır. Süreyyapaşa Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesinin B ve C bloklarında halihazırda yürütülmekte olan hizmetler, aynı kampüste bulunan Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesinin Prof. Dr. Asaf Ataseven ek binası ile Sultanbeyli Devlet Hastanesinde sürdürülecektir. İstanbul Beyoğlu Göz Eğitim ve Araştırma Hastanesinin ihtiyacını karşılamak için Gümüşsuyu Ek Binasında ilave kapasite oluşturulacaktır.”

  • Koca’dan salgın açıklaması

    Koca’dan salgın açıklaması

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Kabine Toplantısı’nın ardından gazetecilerin sorularını cevapladı.

    Hatay’da su sıkıntısı ve salgın hastalık olduğuna dair iddiaları değerlendiren Bakan Koca, “Su açısından, şebeke suyunda sorun yok. Özellikle yıkımın en yoğun olduğu Antakya ve Defne gibi yerlere kısmen, diğer bölgelere de yaygın şebeke suyu veriliyor. Suyun bakiye klor ve mikrobiyolojik analizleri sık yapılıyor. Bir sorun şu an yok. Ancak Hatay’da şebeke suyunun bu dönemde içme suyu olarak kullanılmamasını telkin ediyoruz. Suyun içmeye elverişli olduğunu tam olarak tespit etmeden içilebilir diyemeyiz. Olabilecek bir salgın açısından en büyük risk içme suyu olarak ele alınıyor. Şebeke suyunun genel amaçlı kullanımında bir sorun yok. Temizlik amaçlı olarak kullanılabilir. AFAD bütün bölgelere ambalajlı kullanılabilir içme suyu temin etmeye çalışıyor. Dolayısıyla su açısından bir sorun olmadığını söyleyebiliriz. Salgınla ilgili de bizim biliyorsunuz yıllardan beri Halk Sağlığı Genel Müdürlüğümüzün sendromik sürveyans adlı bir sistemimiz var. Pandemideki filyasyon gibi düşünün. Yani gelen hastanın bir enfeksiyon durumu söz konusu ise kaynağına kadar giderek nereden kaynaklandığının tespit edilmesini esas alıyor bu sistem. Bu sistem aktif olarak devrede. Ayrıca bununla ilgili Halk Sağlığı Bilim Komisyonumuz da var biliyorsunuz. Onlar da sürekli alt gruplarla birlikte sahada çalışıyorlar” dedi.

    “Şu an salgına dair bir durum söz konusu değil”

    Komisyonun tüm bölgede incelemeler yaparak en son dün Hatay’a geldiğini belirten Bakan Koca, şu an salgına dair bir durumun söz konusu olmadığını söyledi. Koca, “Ama bu olmayacağı anlamına gelmez çünkü salgın olmaması için bizim güvenilir suya, güvenilir gıdaya, hijyenik WC ortamı sağlamamız gerekir. Bu tedbirleri ne kadar güçlü alırsak, salgın ihtimali o kadar azalacak. Sendromik sürveyans sistemimiz söylediğim gibi aktif olarak devrede, yakın takip ediyoruz. Tekrar etmek istiyorum: Şu an herhangi bir salgın durumu ve kümelenme durumu söz konusu değil. Binlerce insan içinde yer yer onlu, yirmili ishal vakaları görülmesi salgın anlamına gelmez. Özellikle bulaşıcı olan, bir kaynaktan bulaşan salgın ihtimali bizim için önemli, sevindirici olan şu an böyle bir durum olmaması. Salgın hastalık açısından da su açısından da bir problem yok” değerlendirmesinde bulundu.

    Olabilecek depremlerde risk taşıyabilecek hastanelerle ilgili de açıklamalarda bulunan Bakan Koca, “Bu dönemde bazı hastanelerimizin taşınması gerektiğine yönelik bir çalışma yaptığımızı daha önce de açıklamıştım. Cerrahpaşa, Çapa, İstanbul ve Ankara’daki diğer kamu hastanelerimizle ilgili ne yapacağımızı bir iki gün içerisinde açıklamış olacağız. Boşaltmamız gereken hastanelerimiz var. Bu konuda adımlar attıkça, yapı analiz sonuçları çıktıkça kamuoyuyla paylaşacağız. Bir iki gün içinde üniversite ve kamu hastanelerinin durumu ve atılacak adımlarla ilgili açıklama yapacağız” dedi.

    Bölgedeki sağlık hizmetleri

    Gezici sağlık ekiplerinin deprem bölgesinde yaygın bir şekilde muayene ve tetkikler yaptığını ifade eden Bakan Koca, “Yerinde muayene ettiğimiz hasta sayısı 300 bine yaklaştı. Bölgede 17 binden fazlası hekim 122 bin sağlık personeli görevi başında. 3 milyona yakın birinci basamak sağlık hizmeti vermiş durumdayız. Hastanelerimiz, sahra hastanelerimiz, mobil sağlık hizmetlerimiz, toplu yaşam alanlarındaki birinci basamak sağlık hizmetlerimiz aksamadan devam ediyor” açıklamasını yaptı.
    Sağlık Bakanlığına 42 bin 500 personel alımı ile ilgili bir iptalin söz konusu olmadığını da aktaran Bakan Koca, “Kesinlikle iptal söz konusu değil. Ancak yeni durumu dikkate alarak planlamada değişiklikler yapıyoruz. En kısa sürede ilan edeceğiz” ifadelerini kullandı.

  • ‘Tozdan korunmak için maske dağıtımına devam ediyoruz’

    ‘Tozdan korunmak için maske dağıtımına devam ediyoruz’

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, sosyal medya hesabından Kahramanmaraş merkezli depremler sonrası enkaz bölgesinde afetzedelerin tozdan etkilenmemesi için Sağlık Bakanlığı ekiplerinin maske dağıttığı anlara dair video paylaştı. Koca, paylaşımında şu ifadelere yer verdi:

    “Enkaz bölgelerinde devam eden çalışmalarda görevli personelimizin ve çevrede bulunan vatandaşlarımızın tozdan korunması için maske dağıtımına devam ediyoruz. Tozun riske yol açabileceği ortamlarda mutlaka maske kullanılmalı.”

  • ”13bin 612 kişi taburcu oldu”

    ”13bin 612 kişi taburcu oldu”

    Kahramanmaraş merkezli meydana gelen ve 10 ili etkileyen 2 büyük depremin 13. gününde çalışmalarını ekipleriyle birlikte sahada aralıksız sürdüren Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Hatay’da yaralı vatandaşları ziyaret etti. Bir dizi açıklamalarda bulunan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, depremin ilk gününden bu yana 10 ilde 100 bini aşkın sağlık çalışanıyla sahada görevlerini yaptıklarını belirtti. Bakan Koca, Deprem bölgelerinde görev alan sağlık 74 bin sağlık personeli ve diğer 47 bin personelle Sağlık Bakanlığı’nın bölgedeki personel sayısı yaklaşık 140 bin olduğunu belirtti. Bakan Koca, 10 afet ilinde deprem sebebiyle tedavisi süren hasta sayısı 6 bin 108, toplamda yatan hasta sayısı ise 21 bin 859 olduğunu söyledi. Bakan Koca, dün taburcu olan bin 607 hastayla birlikte, taburcu edilen toplam hasta sayısının 13 bin 612 olduğunu açıkladı. Bakan Koca, depremin 296. saatinde sağ çıkarılan 2 yaralının da sağlık durumlarının iyi olduğunu anlattı. Bakan Koca, Deprem bölgesinde bulaşıcı hastalıklarla ilgili Sürveyans Erken Uyarı Sisteminin kurulmasıyla, kontrol altında olduğunu da açıkladı.

    “Sağlık Bakanlığının bölgedeki personel sayısı yaklaşık 140 bindir”
    Bölgede yaklaşık 140 bin sağlık çalışanının hizmet verdiğini dile getiren Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “6 Şubat sabahı, sonuçlarıyla hepimizi dehşete düşüren bir afete uyandık. Kahramanmaraş, Gaziantep, Malatya, Diyarbakır, Kilis, Şanlıurfa, Adıyaman, Hatay, Osmaniye ve Adana’da tarifi mümkün olmayan yıkımlar oldu, hayatlar yarım kaldı. İlk depremi ikinci bir deprem izledi. Kaybettiğimiz insanların uyanmayı umdukları sabah, yaşayacaklarını düşündükleri gün için hayalleri, geleceğe ait nice planları vardı. Şimdi onların yerini, bizim taşıyacağımız sorumluluklar almış durumda. Devletimiz, istisnasız bütün imkânlarıyla; milletimiz, inanç ve yardımseverliği ile 6 Şubat sabahından beri burada. Bizler de, afet gününden beri, depremden büyük hasar gören illerimizden biri olan Hatay’dayız. Burada ve tüm bölgede, insan gücünün sınırı neyse, onu zorluyor ve sağlık hizmeti sunuyoruz. Eşi görülmemiş bir afete maruz kalan illerimizdeki çalışmalarımızı; Kahramanmaraş’a, Gaziantep’e, Malatya’ya, Diyarbakır’a, Kilis’e; Şanlıurfa, Adıyaman, Osmaniye, Adana ve koordinasyon merkezimiz olan Hatay’a karşı görevlerimizi yaklaşık 100 Bini aşkın sağlık çalışanı arkadaşımla sürdürüyoruz. Destek ekiplerimizle, sağlık ailemizle güçlü bir şekilde sahadayız. Ve acımızı da güce çevirmeye mecburuz. Afet bölgesinde halen sabit birimlerimizde 13 bini hekim olmak üzere 19 bin hekim hizmet veriyor. 74 bin sağlık personeli ve diğer 47 bin personelle Sağlık Bakanlığının bölgedeki personel sayısı yaklaşık 140 bindir. Diğer bir ifadeyle yaklaşık olarak bakanlığımızın ilgili her 8 personelinden biri afet bölgesindedir. İçiniz müsterih olsun. Bugün itibarıyla, 10 afet ilinde deprem sebebiyle halen yatan hasta sayısı 6 bin 108, toplamda yatan hasta sayısı ise 21 bin 859’dur. Dün taburcu olan bin 607 hastayla birlikte, taburcu edilen toplam hasta sayısı 13 bin 612’dir. Sadece dün 902 cerrahi operasyon gerçekleştirilmiştir. Afetin ilk gününden itibaren gerçekleştirilen cerrahi operasyon sayısı 10 bin 601’dır. Hekimlerimizin tecrübesi sonucunda cerrahi operasyonlar ve acil müdahalelerde çok büyük başarılar ortaya konmuştur. Kendilerini hayatın devamına adayan sağlık çalışanı arkadaşlarıma sizler adına teşekkür ediyorum. Tüm birimlerimiz, adeta bir ameliyat masasının başındaki ekibe benzer şekilde, koordineli bir şekilde çalışıyorlar. Afetin yaşandığı 10 şehrimizin sağlık kurumlarında, bu sabah itibarıyla, aktif servis yatağı sayısı 20 bin 239, servis yatağı doluluk oranı yüzde 60’dır. Yoğun bakım yatak sayısı 3 bin 425, yoğun bakım doluluk oranımız yüzde 78’dir. Diyaliz kapasitemiz, hastamızın ihtiyacına cevap verecek düzeydedir. Bildiğiniz gibi, diyaliz kapasitesinin yeterliliği, göçük altından çıkarılan ve uzun süre susuz kalan hastalarımızın yaşayabileceği böbrek sorunları açısından son derece önemlidir” dedi.

    “25 Sahra Hastanesi kuruldu”
    25 sahra hastanesinin kurulduğunu dile getiren Bakan Koca, “Deprem bölgesinden, çoğunluğu ilk günlerde olmak üzere, 51 bin 152 hasta ve yaralı, hava ambulanslarla, uçak ve helikopterlerle, karayolu ambulansları ve deniz araçlarıyla diğer şehirlerimizdeki hastanelerimize nakledildi. Bölgede halen görev başında olan ambulans sayısı bin 267’dir. Afet bölgesinde 114 Acil Müdahale Ünitesi ve pandemi döneminin de tecrübesiyle 25 Sahra Hastanesi kuruldu. Acil müdahale ünitelerimize 67 bin 598, Sahra Hastanelerimize 3 bin 459 hasta müracaatı oldu. Sahra hastanelerimizden 12’si, tomografi cihazına dek, gerekli tüm hastane teçhizatının bulunduğu, afet zamanına özel tam teşekküllü birer hastane özelliğindedir. Bu Hastanelerinin kurulmasıyla çevre illere hasta nakli azaldı. Faaliyetine ara vermeden devam eden sağlık kurumlarımız ve kurulan geçici hizmet alanlarıyla birlikte, sağlık hizmetlerinde hiçbir kapasite sorunu bulunmuyor. Sağlık hizmetleri, tıpkı şehir merkezlerindeki depremzedeler gibi, afeti köylerinde yaşayan veya afet sonrası köylerine giden insanlarımıza da aynı çabayla sunulmaya çalışılmaktadır. Sağlık taramaları ve kronik hasta takipleri yapılmaktadır. Depremden daha fazla etkilenmiş olan şehirlerimizin başında gelen Hatay, Adıyaman, Gaziantep ve Kahramanmaraş’ın toplam 906 köyünde, şu ana dek, 21 bin 515 hasta ve yaralıya sağlık hizmeti sunulmuş, ilaçları teslim edilmiştir. Bilindiği gibi, bu görevi, kurduğumuz Gezici Sağlık Hizmeti Birimlerimiz yürütmektedir. Sadece Hatay’da 100 ambulansımız halen köylerde sağlık taraması yapmaktadır. Afet bölgesinde 906 Aile Sağlığı Merkezi 2 bin 940 hekimle hizmet veriyor. Bu merkezlerimizle birlikte, birinci basamak sağlık kurumu sayısı bini aşıyor. Sadece bu birinci basamak sağlık kurumlarımızda bugüne dek 220 bin 799 hastayla ilgilendik. Çadır kentlerde, depremzede vatandaşımızın hemen yanı başında, 94 Sağlık Merkezi kurmuş ve şu ana dek 7 bin 774 hastaya hizmet vermiş durumdayız. Bir süreliğine Çadır veya Konteyner Kentlerde yaşayacak olan afetzedelerimiz için örneklerini hepinizin bildiği Aile Sağlığı Merkezlerini kurmaya başladık. Yerleşim alanı nüfusuna göre kurulacak olan Aile Sağlığı Merkezleri, tıpkı normal hayattaki örnekleriyle aynı işlevi görecek ve temel sağlık ihtiyaçlarını karşılayacak. Yeri gelmişken şu önemli bilgiyi dikkatinize sunmak istiyorum: Afetten etkilenen illerimizde birinci basamak sağlık hizmeti muayene sayısı ilk 12 günde 962 bin 482’ye ulaşmıştır. Bugünü de tahminen ilave edersek en az 2 Milyon Muayene’ diyebiliriz. Bu sayı, devletimizin sağlıktaki gücüdür. 10 ilimiz adına, gönlünüz müsterih olsun. Depremde yaralanıp tedavi altına alınan hastalarımızın büyük kısmı taburcu edildi. Tıbbi desteğe ihtiyaç duyanlara bu desteği verdik. Başka sebeplere bağlı rahatsızlıkları olan ve tedaviye, bakıma ihtiyaç duyan hastalarımız için gerekli sağlık hizmetleri özenle veriliyor. Sağlık Bakanlığı olarak, afetten etkilenen şehirlerde, şu an öne çıkan görevimiz, halk sağlığını tehdit edebilecek şartlara karşı mücadele etmek, bulaşıcı hastalıkların önüne geçmek, hastaları hızla tedavi etmektir. Örnekler, deprem gibi afetlerden sonra, salgın hastalıkların can yakıcı olabildiğini göstermektedir. İnanıyorum ki, hayat şartları kolay olmasa da, alacağımız tedbirlerle birlikte depremzede kardeşlerim de riske karşı hayata sarılacaklar” ifadelerini kullandı.

    “Tankerle su verilmekte olan toplam bin 181 noktada klor ölçümü yapılmıştır”
    Tankerlerle su verilmekte olan toplam bin 181 noktada klor ölçümünün yapıldığını anlatan Bakan Koca, “Suyun sağlıklı olması halk sağlığının başta gelen şartlarındandır. Bu amaçla afet bölgesinde, halk sağlığına yönelik çalışmalar çerçevesinde bakanlığımızca, şebeke suyunun gittiği yerler ile birlikte tankerle su verilmekte olan toplam bin 181 noktada klor ölçümü yapılmıştır. Afetin ilk gününden itibaren, deprem bölgesinde 8 bin 379 noktada bakiye klor ölçümü yapılmış, 6 bin 832 noktada bakiye klor oranı uygun, bin 547 noktada ise bakiye klor oranı yetersiz bulunmuştur. Elde edilen sonuçlar üzerine, içme suyu olarak şişelenmiş suların kullanımı için çalışma başlatılmış, tankerlerle getirilen kullanım sularının da klorlanması yoluna gidilmiştir” diye konuştu.

    “Tüm çadır kentlerimize halk sağlığı uzmanı görevlendirilmiştir”
    Tüm çadır kentlerimize halk sağlığı uzmanı görevlendirildiğini söyleyen Bakan Koca, “Çevre temizliğinin sağlanması ve çadır kentlerde ihtiyaçlar için kullanılan ortak alanların bulaşıcı hastalıklara yol açmasının önlenmesi, atıkların toplanması halk sağlığı ve bulaşıcı hastalıkların, salgınların önlenmesi açısından son derece önemlidir. Tüm çadır kentlerimize halk sağlığı uzmanı görevlendirilmiştir, sağlık risklerinin kontrolü sağlanmaktadır. Salgına meydan vermemek, kurumların aldığı tedbirlerin yanı sıra, hijyene vereceğimiz önemle her birimizin görevidir. Bu bilgilerle birlikte, şu bakımdan müsterih olmanızı isterim: Afet bölgesinde olası bulaşıcı hastalıklarla ilgili riskler, bilimsel adı Sürveyans Sistemi olan erken uyarı sisteminin kurulması ile şu an, kontrol altındadır. İshalli hastalıklar, döküntülü hastalıklar, sarılık, grip benzeri hastalıklar günlük olarak takip edilmekte, hastalık sinyalleri izlenmektedir. Halen sürdürülmekte olan sağlık taramalarında 5 bin 746 kişide barsak enfeksiyonuna, bin 483 kişide döküntü hastalıklarına, 103 kişide sarılığa, 61 bin 880 kişide grip benzeri hastalıklara rastlanmış ve tedavilerine hemen başlanmıştır. Solunum yolu hastalığı olan hasta sayısı yüksek olmakla birlikte bu tehdit edici değildir, hastalarımıza ilaçları teslim edilmiştir. Deprem şehirlerinde acil işlerimizden biri, gerekli aşıların yapılması olmuştur. Enkaz altından çıkarılan birçok yaralımız için zaruri olan, kesik ve yaralardan bulaşan Tetanos hastalığına karşı gerekli aşılamalar yapılmaktadır” dedi.

    “Ruhsal ve psikososyal destek hizmetlerinde 44 bin 200 kişiye ulaşmış durumdayız”
    Ruhsal ve psikososyal destek hizmetlerinde 44 bin 200 kişiye ulaşıldığını belirten Bakan Koca, “Hatay, Kahramanmaraş, Gaziantep, Malatya, Diyarbakır, Kilis, Şanlıurfa, Adıyaman, Osmaniye, Adana. Yüreklerdeki yıkımı bilmek mümkün değil. Bu şehirlerin insanı bir travma yaşıyor. Bu şehirlerde insan ruhu hasar gördü. Başlattığımız ruhsal ve psikososyal destek hizmetlerinde 44 bin 200 kişiye ulaşmış durumdayız. Bu 10 şehirde vermekle yükümlü olduğumuz hizmet çok büyüktür. Bu acı günlerde yaşanan sevinçlerden de söz etmek isterim. Deprem bölgesinde, afetin ilk gününden bugüne dek, 6 bin 447 bebek dünyaya geldi. Her doğan çocuk bir umuttur. Dünya, doğan her bebekle adeta yeniden kurulur. Onlara hayırlı, uzun ömürler diliyorum. Yeni doğan bebeklere ve annelerine gerekli sağlık hizmeti aksatılmaksızın verilmektedir” diye konuştu.

    “Yeni doğan bebeklere ve annelerine gerekli sağlık hizmeti aksatılmaksızın verilmektedir”
    Yeni doğan bebeklere ve annelerine gerekli sağlık hizmetinin aksatılmaksızın verildiğini söyleyen Bakan Koca, “Bölgede gebe izlem sayısı 10 bin 489, lohusa izlem sayısı 10 bin 56, bebek izlem sayısı 37 bin 586’dır. Yenidoğan tarama kapsamında 10 bin 113 topuk kanı alınmış ve 5 bin 152 bebeğin SMA taraması yapılmıştır. 154 bin 212 doz aşı ile de çocukluk çağı bağışıklama hizmetlerine devam edilmiştir. Görüldüğü gibi rutin ama önemi büyük sağlık hizmetlerimiz aynen sürdürülmektedir. Bakanlığımızın çalışanı kahramanlarımıza, UMKE gönüllülerine birkaç cümle ayırmak istiyorum. Profesyonel gönüllü gücün ne büyük güç olduğunu bu afette tüm ekiplerde gördük. 10 ilimiz için göreve koşan tüm UMKE gönüllülerine teşekkür ediyorum. Enkaz altından çıkarılanlara ilk tıbbi müdahaleyi onlar yaptı. Bir yolunu bulduklarında aynı şeyi enkaz altındakiler için yapma cesaretini gösterdiler. Görevleri bitmiş değil. Burada hayat düzene girene kadar çalışmaya devam edecekler. Çadır kentlerde, konteyner kentlerdeler, köylerde sağlık taraması yapıyorlar, ilaç dağıtıyorlar. Depremin ilk gününden itibaren afetle mücadelede il bazında görevli olduğumuz, diğer 9 ilimize verilecek sağlık hizmetlerinin de koordinasyon merkezi olan Hatay, bu depremden en çok etkilenen, yerleşim alanının büyüklüğü ve afetzede sayısıyla ilk günden beri dikkat odağı olan şehirlerimizden biri. Afetzede sayısı yüksek, çadır ve konteyner hayatının da yaygın olduğu bu şehir, deprem sonrası başka risklere açık. Bunun gereği olarak, şu an itibarıyla salgın hastalıklara meydan vermeyecek şekilde hazırlık yapmış durumdayız. İl bazında sorumlu olduğumuz Hatay’da sağlıklı su temini, çöp ve çevre temizliği, kişisel ihtiyaçlar ile ortak kullanılan alanların hijyen işlemleri, ilaçlama çalışmaları başlatılmıştır” dedi.

    “Afete maruz kalan illerimizde ciddi bir halk sağlığı tehlikesi mevcut değildir”
    Sağlıklı içme suyu temini, çöplerin toplanması ve zararsız hale getirilmesi, çevre temizliği ve ilaçlama çalışmaları konusunda, Hatay’da geniş bir organizasyonu hayata geçirdiklerini belirten Bakan Koca, “Aralarında Konya, Antalya, Kocaeli, Denizli, Ankara, Bursa, İstanbul ve İzmir gibi büyükşehir belediyelerinin bulunduğu 37 il ve ilçe belediyemiz, üzerinde durduğum üç ana konuda, Amasya valimiz koordinasyonuyla görev almışlardır. Hatay adına her birine teşekkür ediyorum. Konuşmamın, olası salgın hastalıklara karşı alınan tedbirler kısmında belirttiğim gibi, bağırsak ve üstü solunum yolu enfeksiyonlarında gözlenen bir artış olmakla birlikte, şu an, afete maruz kalan illerimizde ciddi bir halk sağlığı tehlikesi mevcut değildir. Afet bölgesinde olası bulaşıcı hastalıklarla ilgili riskler, şu an, Sürveyans Erken Uyarı Sisteminin kurulmasıyla, kontrol altında görünmektedir. Kolera ve tifo gibi hastalıklara rastlanmadı. Fakat bir iki ay zarfında havaların ısınmaya başlayacak olması sebebiyle, bölge halkı titizlik içinde, bizler teyakkuz halinde olmalıyız” diye konuştu.

    “Bizler arama ve kurtarma çalışmalarına sonuna dek devam edeceğiz”
    “Bir insan sesi ne büyük anlamlar yüklenebilir ve hayatın işareti ve hatta kendisi olabilirmiş! Arama ve kurtarma çalışmaları boyunca bunu çok derinden idrak ettik. Şu an, enkaz altında hayat emaresi artık azalmış ve umutların sonuna da yaklaşılmış olabilir, fakat bizler arama ve kurtarma çalışmalarına sonuna dek devam edeceğiz” diyen Bakan Koca, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Hatay’ımızda yıkılan 2 bin 947 enkaz binanın her birinde görevimizi eksiksiz şekilde tamamlayacağız. Son çalışmalarını yaptığımız 98 binanın enkazından umarım size yeni iyi haberler verebiliriz. Tarifini yapacak kelimeleri belki çok ileride bulabileceğimiz, belki o zamanlar bile isabetli kelimeleri bulması zor günlerdeyiz. Her can kaybı için kurulacak cümle ayrı. Sayılar belki felaketin korkunçluğunu ifade edebilir ama kayıpların biricikliğini, bir kardeşi, bir anneyi, bir babayı, bir akrabayı ifade etmiyor. Etmesi mümkün değil. Şu günlerde, ancak yardımseverliğin diliyle anlaşabiliyoruz. Fakat devlet aklının, bütün duygularımızı içerdiğini hem de bunların üzerinde, kurucu, inşa edici, toparlayıcı bir güç olduğunu unutmamalıyız. 85 milyon insanımızın 13 milyonunu doğrudan etkileyen bu felaketin açtığı yaraları devlet ve millet olarak kapatacağız. Acılarımızı azaltacak, hayatın kapılarını açacağız. Şu 13 günde bunu gösterdik. Fakat bu felaketin, acısı sonradan artan sıcak yaraya benzediğini de unutmamalıyız. Dayanışmamız büyüyerek devam etmelidir. Afet nice hayatları aldı. Geride kalanların çoğunun elinde hayatlarından başka bir şey bulunmuyor. Onların acılarına kardeş olmalıyız. Bizlerin varlığı, onları muhtaçlıktan korumalı. Bu coğrafyanın 71 ilinin halkı, depremzede 10 ile kendini adeta komşu bilmeli. Afet bölgesinde örneğin kuru gıda ihtiyacı mı var, hepimiz hemen harekete geçmeli. Evet, hemen, bugün. Sağlık Bakanlığı olarak, 6 Şubattan itibaren, görevliler ve gönüllüler, buradayız. Yaklaşık 140 bin çalışanımızla Kahramanmaraş’ta, Gaziantep’te, Malatya’da, Diyarbakır’da, Kilis’te, Şanlıurfa’da, Adıyaman’da, Osmaniye’de, Adana’da, Hatay’dayız. Devlet ve millet, gücüyle, büyüklüğüyle bu 10 şehirde. Telafisi mümkün olan her şeyin telafi edileceğini birlikte göreceğiz. Allah bütün insanlığı benzer tüm felaketlerden korusun. Milletimizin başı sağ olsun.”

    “296. saatte sağ çıkarılan 2 yaralının sağlık durumları iyi”
    Depremin 296. saatinde enkazın altında çıkarılan iki kişinin sağlık durumuyla ilgili bilgi veren Bakan Koca, “Son olarak az önce enkazdan sağ çıkarılan yaralılarımız ile ilgili bilgi vermek istiyorum. 45 yaşında Ragda isimli bir kadın ve 49 yaşında Muhammet isimli bir erkek, 296. saatte sağ çıkarıldı. Genel durumları iyi, hayati bulguları ve hemodinamisi stabil. İkisinin de bilinci açık. İlk müdahaleleri yapıldı, transferi hızla yapılarak Adana Şehir Hastanemizde tedavileri yoğun bakımda devam edecek” dedi.