Etiket: sahur

  • Uzmanından sahursuz oruç tutmayın uyarısı

    Uzmanından sahursuz oruç tutmayın uyarısı

    İskenderun ilçesinde özel kliniğinde vatandaşlara hizmet veren Beslenme ve Diyet Uzmanı İray Şen, Ramazan ayında beslenme konusunda yapılması gerekenlerle ilgili tavsiyelerde bulundu. Uzman Şen, uzun süreli açlığın vücut üzerindeki olumsuz etkilerini en aza indirebilmek için dikkat edilmesi gereken beslenme hatalarını ve sağlıklı bir Ramazan geçirmek adına uygulanabilecek pratik önerileri paylaştı.

    “Sahuru atladığımız zaman açlık süresi 20 saati bulduğu için bu süreç bizi yorabilir”

    Ramazan ayının gelmesiyle sağlıklı bir oruç ve beslenmeye dikkat çeken Beslenme ve Diyet Uzmanı Şen, “Ramazan’da beslenmede en çok dikkat edilmesi gereken konulardan biri uzun süren bir açlık var ve bunun yanı sıra beslenmede birtakım değişiklikler oluyor. Bu yüzden tek öğün kesinlikle beslenmiyoruz. Bunun yerine iki ana ve en az bir ara öğün yapıyoruz. Bunlara muhakkak dikkat ediyoruz. Sahursuz bir şekilde oruç kesinlikle tutmuyoruz. Sahuru atladığımız zaman açlık süresi 20 saati bulduğu için bu süreç bizi yorabilir. Vitamin, mineral eksikliklerine neden olabilir. Halsizlik yapabilir. Metabolizmanızı yavaşlatabilir. Bu yüzden muhakkak bir sahur yapıyoruz” dedi.
    Sahurda hamur işi yerine protein değeri yüksek besinler tüketilmesine dikkat çekenŞen, “Bunun yanı sıra sahurda çok böyle yağlı kızartmalar veya hamur işleri tüketmiyoruz. Bunun yerine biraz daha proteinden zengin besinler tüketiyoruz. Ne olabilir, muhakkak yumurta ekliyoruz. Tabi bu tek tip yumurta olmak zorunda değil. Haşlama, omlet ya da yumurtalı ekmek olabilir. Yumurta anne sütünden sonra en kaliteli protein tabii ki de. Bunun yanı sıra sahurda süt, yoğurt, peynir bunları da dahil ediyoruz. Tabii Ramazan’da yapılan en büyük hatalardan biri ise iftarda çok uzun süre aç kaldığımız ve kan şekerimiz düştüğü için çok fazla yemek tüketmek. Sofrada bir kişinin yiyebileceğinin 2-3 katı yemek bulunuyor ve kişi çok fazla her şeyi yemeye çalışıyor. Bunu kesinlikle yapmıyoruz. Olabildiğince biraz daha yavaş yemeye çalışıyoruz. Önce bir bardak ılık suyumuzu içip, 1 tane hurma yiyoruz. Çorba içtikten sonra 5 dakika bekliyoruz. Hemen yemeğimizi yemiyoruz. Sonrasında ana yemeğe geçiş yapıyoruz. Yanında salata tüketebilirsiniz. Bunların yanı sıra tabi iftarınızı yaptığınız sıvı tüketimi çok önemli. Çünkü bütün gün susuz kalıyorsunuz. Başınız ağrıyabilir, yorgun düşebilirsiniz. Bu noktada iftarla sahur arasında en az 2-2,5 litre su tüketiyorsunuz. Suyu ne kadar içtiğinizden çok, nasıl içtiğiniz de çok önemli. Suyu birden içmiyoruz, Olabildiğince yudum yudum tüketmeye çalışıyoruz. Burada eğer birden içerseniz suyu hepsi atılır, böbreklerinizi yorar ve başka hiçbir işe yaramaz” dedi.

  • Alinur Aktaş, sahuru gençlerle kütüphanede yaptı

    Alinur Aktaş, sahuru gençlerle kütüphanede yaptı

    Ramazan ayının ilk gününün heyecanını vatandaşlarla birlikte yaşayan Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, beraberindeki AK Parti İl Başkanı Davut Gürkan, Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, AK Parti Yıldırım İlçe Başkanı İrfan Akkaya ve meclis üyeleriyle birlikte Çelebi Mehmet Mahallesi’ni ziyaret etti. Mahalle sakinleri tarafından büyük bir ilgiyle karşılanan Başkan Alinur Aktaş, kendisini bekleyen kadınlarla da sohbet etti.

    Daha sonra Gençler kıraathanesinde mahalle sakinleriyle bir araya gelen Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş ve Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, vatandaşların talep ve önerilerini dikkatle dinleyerek not aldı. Birilerinin mahalle mahalle gezip ‘Yıldırım’ı Nilüfer gibi yapacağız’ demesinin aldatmaca olduğunu söyleyen Başkan Aktaş, Nilüfer’in düz ovada siteler halinde büyüdüğünü, Yıldırım’ın ise plansız bir şekilde tek katlı müstakil olarak genişlediğini belirtti. Öncelikle imar konusunun halledilmesi gerektiğini anlatan Başkan Aktaş, doğalgaz konusunu hallettiklerini, bundan sonra mahallenin eksikliklerini hızlı bir şekilde gidereceklerini dile getirdi.

    Başkan Alinur Aktaş, daha sonra Yıldırım Belediyesi Mümine Şeremet Uyumayan Kütüphanesi’ne geçerek ders çalışan gençleri ziyaret etti. Sınavlara hazırlanan gençlerle sohbet edip internet paketi hediye eden Başkan Aktaş, daha sonra sahur programında biraraya geldi. Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, AK Parti Nilüfer Belediyesi başkan adayı Celil Çolak ve meclis üyelerinin de katıldığı buluşmada, Orkestra Şube Müdürlüğü Çalgıcı Mektebi Roman Orkestrası sanatçıları da performanslarıyla renk kattı. Türkiye’nin yarınları olan gençler sohbet edip yarınlara dair hayallerini konuşan Başkan Aktaş, programın sonunda katılımcılarla birlikte ‘Kara Tren, Odam Kireç Tutmuyor, Duyanlara Duymayanlar’ gibi eserleri seslendirdi.

    Kütüphaneye gelip geç saatlere kadar çalışan gençleri emekleri için tebrik eden Başkan Alinur Aktaş, “İnanmak, başarmanın yarısıdır. Başarma arzusuyla buradasınız. Üniversite diploması tek başına bir şey ifade etmiyor. Kendinizi muhakkak yetiştirin. İnsan ilişkilerine önem verin. Kendinizi devlet kurumunda çalışmak için şartlamayın. Bizler çok güçlü ve genç bir ülkeyiz. Kendinize, ailenize, şehrinize ve ülkenize güvenin. Sahur programında gençlerle buluşmaktan büyük keyif aldık. Hayatınıza renk katabildiysek ne mutlu. 31 Mart’ta desteklerinizi bekliyoruz” dedi.

  • Oruç tutanlar sahuru atlamamalı

    Oruç tutanlar sahuru atlamamalı

    Ramazan ayında öğün sayısı ikiye düştüğü halde günlük alınması gereken protein, vitamin ve mineral oranlarının değişmemesi gerektiğini vurgulayan  İç Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Ömer Akyürek, “Yeterli ve dengeli beslenmenin sürdürülebilmesi için günün oruç tutulmayan bölümünde en az 2 öğünü tamamlamak ve sahur öğününü atlamamak gerekir’’ diye konuştu.

    Sıvı elektrolit dengesinin korunması için iftar ve sahur arasında kalan dilimde yeterli sıvı alımının da tamamlanması gerektiğini söyleyen Doç. Dr. Ömer Akyürek, ’’Günde ortalama en az 2-2,5 litre su içmeye, bununla birlikte Ramazan ayında sıvı ihtiyacını da karşılayacak ayran, taze sıkılmış meyve-sebze suları, sade soda vb. gibi içeceklerin sık sık tüketilmesi önerilmektedir. Önerilen tek seferde yüksek miktarlarda su tüketimi değil, aralıklı olarak 2- 2.5 lt su tüketimidir. Yeterince su tüketilmezse, vücut su oranı azalmakta, su-tuz dengesi bozulmakta, bununla beraber halsizlik, depresyon, konsantrasyon güçlüğü, uyuklama, mide ağrısı, hazımsızlık, tansiyon düşmesi gibi birçok sağlık problemi yaşanabilmektedir’’ dedi.

    Sağlıklı bir Ramazan ayı geçirmek için yeterli ve dengeli beslenmesinin öneminden bahseden İç Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Ömer Akyürek, oruç tutanlar için beslenme önerilerini şu şekilde sıraladı:
    “Sahur öğünü, yavaş sindirilen ve besleyici değeri yüksek olan besinlerden oluşmalıdır. Protein içeriği fazla olan gıdalar midenin boşalma süresini uzatarak acıkmayı geciktirir. Bu anlamda en iyi ve en kaliteli protein kaynağı yumurtadır. Sahurda süt, yoğurt, peynir, yumurta, tam tahıllı ekmekler gibi yiyeceklerden oluşan hafif bir kahvaltı yapılabilir. Sahuru yaptıktan sonra yatmak için en az 45 dakika beklenmelidir. Uzun bir açlık sonrası iftar öğününde hızlı bir başlangıç yapmamak yemek sonrası hazımsızlık yaşanmaması açısından önemlidir. İftarda kan şekeri çok düşük olduğundan kısa sürede çok miktarda besin tüketme isteği doğmaktadır. Yapılan en büyük hatalardan birisi de çok hızlı bir şekilde, çok yüksek miktarda besin tüketmektir. Bu durum hem sağlık açısından risk oluşturabilir hem de ilerleyen günlerde kilo alımına zemin hazırlayabilir. İftarda aşırı şerbetli, yağlı tatlılar yerine; sütlü veya meyveli tatlılar tercih edilmelidir. Yemekler hızlı yenmemeli, yavaş yavaş ve iyice çiğneyerek tüketilmelidir. Susama hissi olmasa bile iftar ve sahur arasında sık sık su içilmelidir. Suya ek olarak kafein içeren içecekler yerine de süt, ayran, sade soda, taze sıkılmış meyve-sebze suları, ıhlamur ve kuşburnu gibi bitki çayları tercih edebilir. Çay, kahve, limonata, gazoz gibi içecekler suyun yerini alamaz. Aksine bu içeceklerin çok fazla tüketimi su içme isteğini bastırabilir. İftardan 1-2 saat sonra hafif bir spor yapmak sindirime yardımcı olacaktır. Beslenme düzenindeki değişikliklere bağlı olarak oluşabilecek kabızlığı önlemek için de sıvı tüketimine dikkat edilmelidir. Hazmı kolay, mide-bağırsak sisteminde uzun süre kalabilen lifli ve selüloz içeren sebze, meyve ve tam buğday ekmeği tercih edilmelidir.”

  • Üsküdar’da ilk sahur yapıldı

    Üsküdar’da ilk sahur yapıldı

    11 Ayın Sultanı Ramazan’ı Şerifin ilk günü, pazar akşamı ilk teravih namazı eda edildikten sonra, pazartesi sabahı yapılan sahur ile başladı. Gözlerin, dilin, kulağın bütün nefsin disipline girdiği, sağlıklı olmanın önemli bir nedeni olan, Müslümanların Allah’a dualar ile yaklaştığı huzurlu günlerin olduğu, bereketli sofraların kurulduğu 11 Ayın Sultanı Ramazan günleri başladı.
    Üsküdar’da ilk sahur vatandaşlar tarafından sahil manzarasında yapıldı

    Üsküdar’da sahur yapan Yasemin Irak, “Herkese hayırlı ramazanlar diliyorum, öncelikle ben biraz Üsküdar’da biraz Londra’da yaşıyorum, 1 haftalık gelmiştim 1 ay önce biletimi yaktım dönmedim, Ramazan yaklaştığı için buradaki bu havayı teneffüs etmek istedim. Üsküdar bunun için çok iyi bir semt, sabahın şu sesleri Londra’da yok. Birazdan ezanı duyacağız, şu canlılık yaşayan bir şehir olduğu için ilk sahurumuzu yaptık açık’’ dedi.

    Kerem Uysal, “İlk sahurumuzu arkadaşlarla Üsküdar sahilde yapıyoruz, heyecanlıyız inşallah ramazan bize güzellikler getirir’’ dedi.

  • İftardan kalan yemekleri sahurda tüketmeyin

    İftardan kalan yemekleri sahurda tüketmeyin

    Ramazan ayı bu yıl 11 Mart’ta başlayacak. 10 Mart Pazar’ı 11 Mart’a bağlayan gece ilk sahura kalkılacak.

    Ramazan ayında değişen besin tüketim alışkanlıkları nedeniyle Uzman Diyetisyeni İlayda Kuzucu, Ramazan ayında fizyolojik açlıkla beraber hem sindirim sistemi dengesinde hem de normal beslenme dengesinde bir uyum yakalandığını söyledi. Sahurda uykundan uyanılma durumunda stres hormonu olarak adlandırılan kortizolun salgılandığını ifade eden uzman diyetisyen Kuzucu, uzun süreli açlıklarda ilk uyanıldığında bu hormonun fazla olduğunu belirterek, sahura az miktarda su ile başlanılmasını önerdi. Sahurda tüketilecek besinlerin uzun süre tok tutacak besinlerin olmasının önemini vurgulayan Kuzucu, “Özellikle protein bakımından zengin tam tahıllı, posa kaynaklarından zengin yarım yağlı süt ve süt ürünlerinin olması çok önemli, bunlardan diyetinizi çeşitlendirebilirsiniz. Akşamdan kalan bir yemek, sebze yemeği, nohut yemeği, çorba tarzında çok fazla tüketilmesin. Çünkü belirli bir miktar yağ ve karbonhidratta alıyorsunuz. Bu süreçte biraz daha dikkat edilmesi gerekiyor hem sindirim sistemi açısından hem de bağırsak sağlığı açısından biraz dikkat edilmesi gerekiyor” dedi.

    “Yağlı, yoğun yemekler yemek yerine biraz daha porsiyon kontrolü yapmalıyız”

    İftarda yoğun ve yağlı yemeklerin tüketiminden kaçınılması uyarılarında bulunan diyetisyen Kuzucu, “Normal bir su bardağı ile 200 mililitre kadar bir suyla başlanılmalı, ardından tercih ediliyorsa hurma ya da ceviz tüketilebilir. Karbonhidratlı, yağlı yoğun yemekler yemek yerine biraz daha porsiyon kontrolü yapmanızı isteyeceğim. Sebze yemeği, et yemeği, pilav konusunda dikkat edilmesi gereken konular var. Buda sıvı miktarı. Çünkü uzun süre su içmedik, susuz kaldık dehidratasyon durumu olabilir. Bu noktada mutlaka çorba ile başlayalım. Çünkü bağırsaklarımızı desteklemeliyiz. Mide aksamı desteklemek istiyoruz. Çok uzun süre açlık oluşturuldu. Mide asidimiz artmış oldu. Genelde iftardan sonra midem yanıyor, gaz ve şişkinlik oluyor şikayetiyle söylüyor olabilirsiniz. Bu noktada mide asidinizi düzenleyecek alışkanlıklarımız olması lazım. Şeker miktarına dikkat edeceğiz. Şekerli ve gazlı içecekler çok fazla olmasın. Kola, gazoz, meyveli sodalar bunları çok önermiyorum. Öğünlere ve sıvı miktarına ekstra dikkat edilmesi gerekiyor. Amacımız ramazan orucunda kilo verelim, obeziteyi engelleyelim tabi ki de olamaz ama destekler ve kilo verme sürecinde yardımcı olur” şeklinde konuştu.

  • Ramazan’da mutlaka sahura kalkılmalı

    Ramazan’da mutlaka sahura kalkılmalı

    Çankırı İl Sağlık Müdürü Dr. Hüseyin Sarıkaya, Ramazan ayında doğru ve dengeli beslenme yöntemleri ile ilgili tavsiyelerde bulundu. Ramazan ayında hızlı yemenin kilo alımına ve çeşitli sağlık sorunlarına sebep olduğunu ifade eden Dr. Sarıkaya, iftarla başlayıp sahur bitimine kadar geçen sürede 8-10 bardak su tüketilmesini tavsiye etti. Sahura kalkılması gerektiğini söyleyen Dr. Sarıkaya, “Ramazan ayında daha rahat sindirim için yemek pişirirken fırında veya haşlama yönteminin kullanılması, kızartma ve kavurmalardan uzak durulması sağlıklı bir Ramazan ayı geçirmenize yardımcı olacaktır” dedi.

    “Mutlaka sahura kalkılmalıdır”

    Herhangi bir sağlık problemi ile karşılaşılmaması için mutlaka sahura kalkılması gerektiğini kaydeden Dr. Sarıkaya, “Uzun saatler aç kaldığımız, beslenme düzenimizin oldukça değiştiği bu dönemde dengeli beslenmek sağlığımızı korumak adına çok daha büyük önem taşıyor. Ramazan ayının en keyifli yanı, yenen güzel yemeklerdir. Ancak uzun süreli açlık sonrası bu sofralarda hızlı ve kontrolsüz bir şekilde yemek yemek kilo almaya, anlık tansiyon ve şeker yükselmelerine yol açabiliyor. Hayatın her döneminde olduğu gibi Ramazan ayında da amaç yeterli ve dengeli beslenme olmalıdır. Uzun süreli açlığa bağlı olarak gün içerisinde halsizlik, yorgunluk, baş ağrısı gibi problemlerle karşılaşmamak için mutlaka sahura kalkılmalıdır. Sahurda yumurta, peynir, süt, yoğurt, yağlı tohumlar gibi susatmayacak ve uzun süre tok tutacak, kan şekerinizi dengeleyecek tam tahıllı besinler tercih edilmelidir. Midenizi rahatsız edecek tuzlu, salçalı, yağlı, ağır yemekler tüketilmemelidir. Yeterli sıvı alımına dikkat edilmelidir” diye konuştu.

    “İftar ile sahur arasında 8-10 bardak su tüketilmelidir”

    Su tüketimine de değinen Dr. Sarıkaya, “İftarda oruç açıldıktan sonra mide problemleri yaşamamak adına hemen yoğun bir yemeğe geçilmemelidir. İftar yemeğine peynir, hurma, zeytin gibi kahvaltılıkla veya çorba gibi hafif bir yemekle başlanılması, bir süre ara verildikten sonra etli veya etsiz bir sebze yemeği, salata, yoğurt ile devam edilmesi gerekiyor. İftarda aşırı şerbetli, yağlı tatlılar yerine sütlü tatlılar tercih edilmeli, yemekler yavaş yavaş ve iyi çiğnenerek tüketilmeli. Vücudun susuz kalmasını engellemek için mutlaka yeterli sıvı alınmalıdır. İftar ile sahur arasında 8-10 bardak su tüketilmelidir. Şeker içeriği yüksek hazır meşrubatlar içilmemelidir. İftar yemeğinden sonra hareket etmek de hazımsızlık problemlerini önlenmeye yardımcı olur. Yemek den sonra kısa yürüyüşler yapmak sizleri rahatlatacaktır. Ramazan ayında değişen beslenme düzeninin neden olabileceği bağırsak sorunlarını yaşamamak için yemeklerde lif oranı yüksek besinler, ara öğünlerde meyve, kuru yemişler tüketilmelidir. Ramazan ayında daha rahat sindirim için yemek pişirirken fırında veya haşlama yönteminin kullanılması, kızartma ve kavurmalardan uzak durulması sağlıklı bir Ramazan ayı geçirmenize yardımcı olacaktır” diye konuştu.

  • Bakan Akar sahuru mobilya işçileriyle yaptı

    Bakan Akar sahuru mobilya işçileriyle yaptı

    “Birlik ve beraberlikte bereket vardır” düsturuyla hareket eden ve bu birlikten güç alarak çalışmalarını sürdüren Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ile birlikte Bellona Mobilya’da gece vardiyasında çalışan personel ile sahurda buluştu. Bakan Akar ile Başkan Büyükkılıç’a AK Parti Kayseri İl Başkanı Fatih Üzüm, milletvekili adayları Şaban Çopuroğlu ve Hüseyin Okandan ile Erciyes Anadolu Holding CEO’su Alparslan Baki Ertekin de eşlik etti. Fabrika yemekhanesinde yemek sırasına giren Başkan Büyükkılıç ve Bakan Akar, işçilerle sohbet etmeyi de ihmal etmedi. Sahur yapan işçilerin masalarını tek tek gezen Büyükkılıç, personele hem işlerinde kolaylıklar diledi, hem de Ramazan aylarını tebrik etti.

    Başkan Büyükkılıç, “Milli Savunma Bakanımız Sayın Hulusi Akar ile beraber Organize Sanayi Bölgesi’nde faaliyet gösteren Bellona Mobilya’nın alın teri ile rızkını kazanan kıymetli çalışanlarıyla birlikte sahurun bereketini ve güzelliğini yaşadık. Bu keyifli programda bizlere ev sahipliği yapan Erciyes Anadolu Holding CEO’su Alparslan Baki Ertekin’e ve sofralarını bizlere açan değerli işçi kardeşlerimize teşekkür ediyorum. Rabbim birliğimizi daim etsin” dedi.

    İşçilerin sıcak ve samimi ilgisiyle karşılanan Büyükkılıç, personelle bol bol hatıra fotoğrafı çektirdi ve öz çekim yaptı.
    Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, sahur programında yaptığı konuşmada, “Hepimiz, hiçbir fark olmaksızın, kendi alanlarımızda ülkemizin büyümesi, güçlenmesi için Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Son 15, 20 yılda Türkiye, Kayseri nereden nerelere geldi. Temennimiz ve dileğimiz bu istikametle çok daha yoğun bir şekilde çalışmak suretiyle, ülkemizi ve milletimizi çok daha ileriye götürmektir” diye konuştu.

  • 37 yıllık gelenek devam ediyor

    37 yıllık gelenek devam ediyor

    Bodrum Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü tarafından organize edilen Ramazan Ayı etkinlikleri çerçevesinde iftar programları mahallelerde devam ederken Kadir Gecesinde düzenlenen ve geleneksel hale gelen Türkkuyusu Mahallesindeki sahur programı da unutulmadı.

    Bodrum pazar yerindeki iftara yoğun ilgi
    Bodrum Kapalı Pazar Yerinde yoğun bir katılımla gerçekleşen iftar programına, Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras, belediye meclis üyeleri, CHP İlçe Başkanı Başar Bıyıklı, Kadın Kolu Başkanı Umut Anıl Özdoğan, Gençlik Kolu Başkanı Ferhat Ceyhan, CHP Milletvekili Adayı Süreyya Öneş Derici, mahalle muhtarları ile çok sayıda vatandaş katıldı.

    Programa ev sahipliği yapan Başkan Aras, İftar programında konuşmasında vatandaşların Kadir Gecesini kutlayarak başlarken şunları söyledi:
    “Hep birlikteyiz, sofralarımızı paylaşıyoruz, ekmeğimizi, aşımızı paylaşıyoruz. Davetimize icabet edip geldiğiniz için hepinize teşekkür ediyor, şükranlarımı sunuyorum. Ramazan Ayının bu son günlerinde de Bodrum’un her yerinde iftar programlarımızı yapıyoruz. Ramazan akşamlarını yaşıyoruz ama sadece Bodrum’da mı yaşıyoruz? Büyük bir afet yaşanan hem Hatay’da hem Malatya’da, deprem bölgesinde sizin yardım ve desteklerinizle de yaşıyoruz. Sizin desteklerinizle, Bodrum Belediyesi’nin çalışmalarıyla deprem mağdurlarının iftar sofralarında yanlarındayız. Allah sizlerden razı olsun. Şu an deprem bölgesinde görev yapan 50’ye yakın belediye personellerimiz var. Gece, gündüz demiyorlar vatandaşlarımıza yardımcı oluyorlar; onlara da buradan selam olsun, ayaklarına taş değmesin. Bu güzel akşamda dualarınızı onlardan, deprem mağdurlarından esirgemeyin. Bu güzel davete katıldığınız için bize bu mübarek Ramazan akşamında eşlik ettiğiniz için hepinize sevgi ve saygılarımı sunuyorum.”

    Türkkuyusu’nda sahur
    37 yıldır sürdürülen gelenek çerçevesinde Türkkuyusu Camii yanındaki meydanda verilen sahur yemeğine Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras, Bodrum Esnaf ve Sanatkârlar Odası Başkanı Erdoğan Başeymez, Türkkuyusu Mahalle Muhtarı Bahattin Aşkın, Başkan Yardımcısı Tayfun Yılmaz, belediye birim müdürleri, CHP Bodrum Gençlik Kolu Başkanı Ferhat Ceyhan ile mahalle sakinleri katıldı.

    Ramazan Ayı ile birlikte yardımlaşma ve dayanışma ruhunun arttığını belirten Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras, Bodrum’da kurulan iftar sofralarının, Hatay ve Malatya’daki dostluk kentlerinde depremzede vatandaşlar için de kurulduğunu belirtti.

    Sofralarda bulunan kuru kayısıların da Malatya’daki bir depremzededen alındığını belirten Başkan Aras, “Evi ve iş yeri yıkılmıştı. Onun 3 ton kayısısını aldık Bodrum’a getirdik. İftar sofralarımızda ve bugün de burada paylaşıyoruz. Afiyet olsun” dedi.

    Bodrum Belediyesi iftar programları bu akşam Turgutreis, Gümüşlük ve Koyunbaba mahallelerinde, 19 Nisan akşamı Dereköy, Peksimet ve Gölköy mahallelerinde, Arife akşamı yani 20 Nisan akşamı ise Gümbet kavşağındaki alanda devam edecek.

  • Kişiye özel sahura uyandırma hizmeti

    Kişiye özel sahura uyandırma hizmeti

    Denizli’nin Tavas ilçesine bağlı Kızılcabölük Mahallesi sakinlerini sahura uyandıran Aycan İnanç, büyük dedelerinden miras kalan Ramazan davulculuğu mesleğini babası ile birlikte yaşatmaya çalışıyor. Dedesinden öğrendiği ve bölgenin asırlık geleneği olan “Davulcu okşaması” kültürünün son temsilcilerinden olan İnanç, eskilerden bugüne süre gelen manileri de bozmadan gelecek kuşaklara aktarıyor.

    Her kapıda farklı bir mani

    Babası Mehmet Ali İnanç davulun tokmağına vururken, Aycan İnanç ise bir yandan klarnetini üfleyip diğer yandan ise manisini okuyor. ‘Davulcu okşaması’ kültürü gereği sahura kaldırmak için kapısına geldiği kişilerin adının geçtiği manisini söyleyen İnanç, isme özel okuduğu manilerle vatandaşların da sevgisini kazanıyor.


    Asırlık mesleği sürdürmenin gururunu yaşattığını anlatan Aycan İnanç, “Bu gelenek 100 yıldan fazla var diye biliyorum. Benim babamın dedesinden beri biliyoruz. Çalındığına hani biz de devam ettiriyoruz. Manilerde o zamandan kalmadır. Benden önceki çalan ustalardan ben yazdım manileri onlar da bizim dedelerimizden yazmışlar. Kızılcabölük bu adeti yıllardan beri benimsemiştir. Hatta unuttuğumuz kişi oldu mu yapıyorlar. ‘Niye bizim oraya gelmediniz. Gece unuttunuz’ gibi sitem ediyorlar. Bu adete Kızılcabölük halkı alışmış ve yılardan beri böyledir” dedi.
    Ailesinden de davul çalanların olduğunu belirten emekli öğretmen olan Fatma Bingülbahçe de, “Ben bildim bileli bu gelenek var. Babam da aynı şeyi yapardı. Biz de kalkardık. Sahur vakti çok güzel olurdu. Babam bahşiş verirdi. Davullar çalınır ve maniler söylenirdi. Benimde aklımda kalanlar güzel anlar oluyor“ diye konuştu.

    “Ne kadar çok okşama yaparlarsa bahşiş ona göre farklı oluyor”

    Yüzyıllardan beri devam eden Ramazan geleneklerinde davulcuların çok farklı bir yerinin olduğuna işaret eden Osman Erkli ise, Davulcu okşaması geleneği hakkında şu bilgileri paylaştı:

    “Yaklaşık 150-200 yıldan beri bu kuşaktan kuşağa devam ediyor. Bu geleneği yaşatan rahmetle andığımız davulcularımız var ve en son yaşatan arkadaşlarımızda Mehmet Ali ve Aycan İnanç oldu. Maniler de Davulcu okşaması diye tabir ettiğimiz bu gelenek, insanların gururlarını okşayıcı sözlerle onları sahura kaldırıyor. Ne kadar çok okşama yaparlarsa bahşiş ona göre farklı oluyor. Bazen bazı davulcu aramızda günün olaylarında mani olarak da süsleyebiliyorlar. Günlük olayları maniler ile süsleye biliyorlar. Bizim çocukluğumuzda bunlar devam ederdi. Biz özellikle Ramazanda sahura kalkacağız diye canla başla uyumazdık. Hatta öyle olurdu ki o evde yaşayan hanenin 10-12 yaşlarında çocuklar olursa onun ismi ile okşama yaparlardı ve parayı ondan alırlardı”.

  • Bursa’nın tarihi simit fırınlarında sahur kuyruğu!

    Bursa’nın tarihi simit fırınlarında sahur kuyruğu!

    Pazar gününün vazgeçilmez kahvaltısı simit ve tahinli pide ramazan’da sahur geleneğine dönüştü, simit ve tahinli pidelerini almak için uzun süre kuyrukta bekleyen vatandaşlar, “Burada tarihi simit fırınları var, biz de sahurumuzu yapmak için buraya gelerek simit ve tahinli pidemizi alıp sahurumuzu yapıyoruz diye konuştular