Etiket: sanayi ve teknoloji bakanı

  • “49 bin işletmeye 14 milyar Türk Lirası destek sağladık”

    “49 bin işletmeye 14 milyar Türk Lirası destek sağladık”

    Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı arasında ‘Kadın Girişimcilerimizle Güçlü Yarınlara’ programı Ankara’da bir otelde düzenlendi. Program çerçevesinde iki bakanlık arasında ‘Kadın Girişimciliğinin Geliştirilmesi’ iş birliği protokolü imzalandı. Bunun yanı sıra Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, ‘Kadın Girişimciliği Web Sitesi’nin’ de tanıtımını yaptı. Söz konusu web sitesi ile kadın girişimciliğin desteklenmesi, kadınların ihtiyaç duyduğu bilgilerin ulaştırılması amaçlanıyor. Bunun yanı sıra web sitede rol model girişimci kadınların hikayeleri, haberleri ve faaliyetleri de yer alacak.
    Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, burada yaptığı konuşmada, kadınların iş dünyasındaki liderlik yolculuğunda desteklemeye devam edeceklerini söyledi.

    “49 bin işletmeye 14 milyar Türk Lirası destek sağladık”

    KOSGEB programları ile kadın istihdamına öncelik verdiklerine dikkati çeken Bakan Kacır, “Kadın girişimcilerimize pozitif ayrımcılık uyguluyoruz. Mikro ve küçük işletmelere son iki yıl içerisinde 56 bin 654 kadını istihdam ederken 49 bin mikro ve küçük işletmeye kadın istihdamı için 14 milyar Türk Lirasının üzerinde destek sağladık” diye konuştu.
    Finansman destek programlarının; gençlere, kadınlara, engellilere ve şehit yakınlarının iş fikirlerini hayata geçirme noktasında öncelik oluşturduğunu aktaran Bakan Kacır, söz konusu hibe ve finansmanların tutarlarının artırarak uyguladıklarını anlattı.
    Geleneksel ve yeni girişimcilik programlarının önemini vurgulayan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Kacır, şunları kaydetti:
    “Geleneksel ve yeni girişimcilik programlarıyla son 10 yılda 70 bin kadın girişimcimize 13 milyar Türk Lirası destek sunduk. Finansman destek programıyla da 6 bin 36 kadın girişimcimize 1,8 milyar Türk Lirası finansman sağladık. Ulusal Teknolojik Stratejisinin önemli başlıklarından birisi kadın girişimci inisiyatifini başlatmaktı. Kalkınma Ajanslarımızın 2024 yılı önceliğini ‘kadın istihdamı ve kadın girişimciliği’ temasını olarak belirledik.”
    Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş ise yaptığı konuşmada, kadın girişimcilerin Türkiye’de ağırlıklı olarak bilgi ve iletişim, bilimsel ve teknik faaliyetler ile idari ve destek hizmeti gibi yeni teknoloji alanlarını tercih ettiğini belirtti.

    Dijital teknolojileri ve inovasyonu ön plana çıkaran girişimci kadınların Türkiye’nin global rekabette konumunu ve elini güçlendirdiğini dile getiren Bakan Göktaş, “Yapay zeka, günümüzde sağlık, eğitim, tarım ve daha birçok sektörde çığır açıcı yeniliklerin kapısını aralıyor. Kadınların özellikle yapay zeka gibi ileri teknoloji alanlarında çalışmalar yapmaları, ülkenin teknolojik altyapısını ve yetenek havuzunu zenginleştiriyor” ifadesini kullandı.
    Kadın girişimcilerin fen, teknoloji, mühendislik ve bileme ilgisinin gelecek nesiller için rol model oluşturduğunu anlatan Bakan Göktaş, “Türkiye’nin inovasyon yolculuğunda kadınların bu aktif rolü, ülkemizde dünya çapında rekabet edebilir bir teknoloji ekosisteminin temellerini atıyor. Girişimcilik potansiyelini ulusal ağlar kurarak ve uluslararası ağlara dahil olarak ilerletmek çok kıymetli. Kadın girişimciler de yeni teknolojileri takip ederek, uluslararası ağlar oluşturarak Türkiye’nin dünya sahnesindeki yerini daha da sağlamlaştırıyor” ifadelerine yer verdi.

    Kadın girişimci Ayşe Ertaş’ın öyküsünü paylaşan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Göktaş, şöyle konuştu:
    “Üniversite yıllarında aklında olan projelerini gerçekleştirme konusunda oldukça kararlı. İş kurma fikrini geliştiriyor. Çalışma arkadaşıyla birlikte savunma sanayi için yeni nesil simülatörler geliştiriyorlar. Bu simülatörler, araç hareketlerini taklit edebiliyor ve sanal gerçeklik teknolojisiyle entegre çalışıyor. Geliştirdikleri simülatörler, savunma sanayinde ve uluslararası pazarda kullanılıyor.”
    ‘Yapabiliyorum’ diye her kadının kendi hayatı başta olmak üzere ailesi ve toplum için büyük bir başarı sembolü haline geldiğini belirten Bakan Göktaş, kadınların Türkiye’nin kalkınmasında önemli bir rol aldığını dile getirdi.
    Program Bakan Kacır ve Bakan Göktaş’ın hatıra fotoğraflı çektirmesinin ardından sona erdi.

  • Bakan Kacır, AK Parti Bursa İl Başkanlığında konuştu

    Bakan Kacır, AK Parti Bursa İl Başkanlığında konuştu

    Kacır, AK Parti Bursa İl Başkanlığını ziyaretinde yaptığı konuşmada, ülkenin sanayideki lokomotif kentlerinden, Osmanlı’ya başkentlik yapmış Bursa’da bulunmaktan mutluluk duyduğunu söyledi.

    AK Parti’nin 22’nci kuruluş yıl dönümünün ülkeye hayırlar getirmesini temenni eden Kacır, 22 yıldır AK Parti çatısı altında ülke için yılmadan, yorulmadan çalışan tüm yol arkadaşlarına şükranlarını sunduğunu kaydetti.

    Kacır, 22 yılda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde Türkiye’ye nice başarılara taşıdıklarını belirterek, şöyle konuştu:

    “Ortaya koyduğumuz vizyoner projeler ve Türkiye’ye kazandırdığımız güçlü altyapı ile Türkiye’mizi sadece bölgesinde değil, küresel ölçekte bir güç haline getirdik. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak Sayın Cumhurbaşkanımızın vizyonu doğrultusunda bilim, teknoloji, sanayi, girişimcilik, inovasyon gibi alanlarda ülkemize sayısız hizmeti kazandırmanın mutluluğunu yaşadık. Bugün geldiğimiz noktada kendi tasarlayıp ürettiği İHA’larla, SİHA’larla küresel dengeleri değiştiren, savaş paradigmasını değiştiren, doğuştan elektrikli milli gururumuz Togg ile paradigma değişimlerine tam zamanında yatırım yapan, beyaz eşya, ticari araç, güneş paneli, çimento, düz cam gibi sektörlerde Avrupa’da lider olan hava savunma sistemlerini, çıkarma gemilerini yer gözlem ve haberleşme uydularını milli kabiliyetleriyle geliştirip üretebilen, çıkardığı milyar dolarlık teknoloji girişimleriyle dünyanın dikkatini çekmeyi başaran bir Türkiye’den bahsediyoruz.”

    “Son 20 yılda Bursa’mıza 175 milyar liradan fazla yatırım yaptık”

    Bakan Kacır, 2002’de çoğunlukla düşük teknolojili ürünlerden oluşan ihracat 36 milyar dolar civarındayken bugün gelinen noktada yüksek ve orta yüksek teknolojili ürünlerin yoğunluğunun giderek artmasıyla 254 milyar dolara yükseldiğini vurguladı.

    Son 20 yıldaki başarının önemli aktörlerinden birinin de Bursa olduğunu dile getiren Kacır, “Sanayiden sağlığa, ulaştırmadan enerjiye, tarımdan çevreye AK Parti hükümetleri döneminde son 20 yılda Bursa’mıza 175 milyar liradan fazla yatırım yaptık. Elbette bu alanların hepsi birbirini destekleyen ve tamamlayan kritik alanlar. Fakat biz yüksek katma değerli üretim için yapılan sanayi ve teknoloji alanındaki yatırımları ülkemizin geleceği açısından daha da fazla önemli görüyoruz.” ifadesini kullandı.

    Kacır, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak önceliklerinin Bursa’nın rekabet gücünü ve yüksek teknoloji üretimindeki payını artırmak olduğunu anlatarak, şunları kaydetti:

    “AR-GE ve inovasyon ekosistemini güçlendirmek için son 20 yılda önemli adımlar attık. Milletimizin 60 yıllık hayali, adeta yitik sevdası haline gelmiş yerli ve milli otomobilimiz Togg’u Bursa’da üreterek ülkemize, milletimize kazandırdık. Her ne kadar halen Bursa’da, Gemlik’te üretildiğinin farkında olmayanlar, Togg araçlarının İtalya’da üretildiğini zannedenler olsa da hakikat o ki Togg Bursa’nındır, Gemlik’indir, Türk mühendisleri tarafından, Türk teknisyenleri tarafından, Türk emekçileri tarafından Bursa’da Gemlik’te üretilmektedir. Elektrikli otomobil olmasının yanında tamamen akıllı bir cihaz olarak tasarlanan Togg, aynı zamanda Türkiye’nin yeni nesil sanayi politikasının en somut örneği. Yüksek düzeyde AR-GE yatırımının sonucu Türk mühendisler tarafından tasarlanan üretilen milli otomobilimiz artık Türkiye’nin yollarında. İnşallah kısa süre içinde uluslararası pazarlarda da yerini alacak. İşte yerli ve milli gururumuzu üretmek ve geliştirmek için en uygun inovasyon ekosisteminin Bursa’da olduğunu değerlendirdik ve TOGG Teknoloji Kampüsünü Gemlik’e kazandırdık.”

    Batarya fabrikasının temelini de Bursa’da attıklarını anımsatan Kacır, “Böylece yerli ve milli otomobilimizin kritik bir bileşeni olan bataryaları da Bursa’da Gemlik’te üreteceğiz.” dedi.

    “Bursa’da kurulmasını sağladığımız 3 endüstri bölgesi geçen yıl 592 milyon dolar ihracat yaptı”

    Kacır, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak son 20 yılda Bursa için 4 bin 642 yatırım teşvik belgesi düzenlediklerini anlatarak, şunları söyledi:

    “Bu belgeler kapsamında 161 milyar lira tutarında sabit yatırım ve yaklaşık 104 bin kişilik istihdamın önünü açtık. Özel sektör firmalarımızın 163 AR-GE ve tasarım merkezi kurmasını Bursa’da sağladık. Bu merkezlerde 6 bin 500’den fazla nitelikli istihdam oluşurken 4 milyar 254 milyon liralık vergi muafiyeti sağladık. İlimizde faaliyetlerini sürdüren Ulutek Teknoloji Geliştirme Bölgesi ve Bursa Teknik Üniversitesi Teknoloji Geliştirme Bölgesi’nde 209 yenilikçi firmada istihdam edilen 1111 AR-GE personelini desteklemeye devam edeceğiz.”

    Bursa Eskişehir Bilecik Kalkınma Ajansı (BEBKA) aracılığıyla Bursa’ya birçok alandaki 506 projeye 871 milyon lira doğrudan destek sağladıklarını vurgulayan Kacır, Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı kapsamında destekledikleri 17 proje ile Bursa’da 10 milyar lira düzeyinde yatırımın önünü açtıklarını kaydetti.

    Kacır, KOBİ ve özel sektöre yapılan destekleri anlattığı konuşmasına şöyle devam etti:

    “Ticaret ve Sanayi Odamız ile 6 milyon avro bütçeli Kompozit Malzeme ve Teknik Tekstil Prototip Üretim ve Uygulama Merkezi’ni hayata geçiriyoruz. Proje tamamlandığında KOBİ’lerimize kompozit malzeme ve teknik tekstil sektörlerinden prototipleme, tasarım ve modelleme yetkinliği kazandıracağız. Bursa’da kurulmasını sağladığımız 3 endüstri bölgesi sadece geç yıl 592 milyon dolar ihracat yaptı. Önümüzdeki dönemde bu katkının da çok daha yüksek seviyelere ulaşacağını öngörüyoruz. Bursa’mızda 2002’de 9 OSB yer alıyorken bugün OSB sayımızı 17’ye çıkardık. Bu yönüyle Bursa Türkiye’de birinci sırada. 233 bin 500 kişinin istihdam edildiği 17 OSB’de bugüne kadar 1 milyar liraya yakın bakanlık kredisi kullandırdık. Son 20 yılda Türk sanayinin lokomotifi Bursa’nın rekabet gücünü ve marka değerini arttıracak, burada saymakla bitiremeyeceğimiz pek çok önemli yatırım ve projeyi elhamdülillah hayata geçirdik.”

    Türkiye’nin dünyanın en büyük 10 ekonomisi içinde yer alma hedefine ulaşması için daha fazla gayret göstereceklerini anlatan Kacır, “Sayın Cumhurbaşkanımız çıtayı çok yükseğe koydu. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılını ‘Türkiye Yüzyılı’ olarak ilan etti. O vakit durmaksızın, duraksamaksızın hep birlikte inşallah şehrimiz için ülkemiz için çok daha fazla gayret gösterecek, Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, devlet, millet el ele, daha büyük atılımları inşallah siz değerli yol arkadaşlarımızla birlikte hayata geçireceğiz.” ifadesini kullandı.

    Bakan Kacır, Bursa’daki programları kapsamında Valiliği ziyaret etti. Valilik Şeref Defteri’ni imzalayan Kacır, Vali Mahmut Demirtaş ile basına kapalı görüştü.

    Kacır, Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ı da ziyaret ederek, kentteki çalışmalar hakkında brifing aldı.

    Bursa Teknoloji Organize Sanayi Bölgesi (TEKNOSAB) ziyareti de gerçekleştiren Kacır, Togg’a parça üreten Beyçelik Gestamp Fabrikası’nda incelemelerde bulundu, işçilerle hatıra fotoğrafı çektirdi.

    Kacır, TEKNOSAB’da yer alan PMS Alüminyum Fabrikası’nda da incelemelerde bulundu.

  • Bakan Kacır’ın “A Takımı” belli oldu

    Bakan Kacır’ın “A Takımı” belli oldu

    Ekonomi yönetiminin üç sac ayağından biri olan Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nda alanlarında etkin görevler üstlenen isimlere yer verilmesi dikkat çekti.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Türkiye Yüzyılı” vizyonunu hayata geçirmek üzere atadığı kabine üyelerinin ardından bakan yardımcıları da belli oldu. Yatırım, üretim, istihdam ve ihracat politikaları için temel oluşturan Milli Teknoloji Hamlesi ile teknolojik atılımın sürmesi hedefinin en büyük paydaşı kurumların başında gelen Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nda Bakan Mehmet Fatih Kacır’ın Yardımcıları; Ahmet Yozgatlıgil, Çetin Ali Dönmez, Oruç Baba İnan ve Zekeriya Çoştu olarak açıklandı. Böylece Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nda üst yönetim Boğaziçi ve ODTÜ mezunu isimlere emanet edildi.

    Geminin Kaptanı Mehmet Fatih Kacır

    2018’den bu yana Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı olarak Milli Teknoloji Hamlesi’nin koordinasyonuna yönelik çalışmalar yürüten Mehmet Fatih Kacır, Türkiye’nin otomobili Togg, Teknofest ve teknoloji girişimciliği gibi ülkeyi bir adım öne çıkaran vizyon projelerde gösterdiği başarıların ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından Sanayi ve Teknoloji Bakanı olarak atanmıştı. 39 yaşında kabinenin en genç bakanı olan Kacır, İstanbul Erkek Lisesi mezunu. Türkiye 12.si olduğu üniversite giriş sınavlarının ardından Boğaziçi Üniversitesi Endüstri Mühendisliğindeki eğitimini Onur Derecesiyle tamamladı. Çok iyi derecede İngilizce ve Almanca biliyor.

    ODTÜ’lü Profesör Ahmet Yozgatlıgil

    Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu’nun (TÜBİTAK) Başkan Yardımcılığı görevini sürdüren Prof. Dr. Ahmet Yozgatlıgil, lisans ve lisansüstü çalışmalarını ODTÜ Makine Mühendisliği bölümünde gerçekleştirdikten sonra doktorasını ABD’de Drexel Üniversitesi’nde enerji alanında tamamladı. Çalışmalarına bir süre ABD’de devam etti. 2007 yılında ODTÜ Makine Mühendisliği Bölümü’nde öğretim üyesi olarak çalıştı. 2014’te Doçent, 2019’da ise Profesör unvanını aldı. ODTÜ MEMS Araştırma Merkezi, İzmir Biyotıp ve Gen Enstitüsü ile TÜBİTAK UZAY’da yönetim kurulu üyeliği görevlerinde bulundu. Nisan 2020’den beri TÜBİTAK Başkan Yardımcılığı görevini sürdürürken, yeni kararname ile Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcılığı’na atandı. Yozgatlıgil, evli ve iki çocuk babası.

    Finans ve Ekonomi Uzmanı Çetin Ali Dönmez

    Finans ve ekonomi uzmanı olan Çetin Ali Dönmez de beş yıldır Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı olarak görevini sürdürüyordu. Dönmez, kariyerinde Borsa İstanbul’un risk yönetim birimi ile vadeli işlem ve opsiyon borsasının kuruluşunda etkin rol aldı. Para ve sermaye piyasaları, şirket değerleme, mali analiz, finansal raporlama konularında uzmanlıkları bulunan Dönmez de lisans ve doktora eğitimini Boğaziçi Üniversitesi’nde tamamlamış bir isim. Yeni dönemde de, Kacır’ın ekibinde yer alan Dönmez, evli ve iki çocuk babası.

    Başarılarıyla Tanınan Oruç Baba İnan

    2000 yılındaki üniversiteye giriş sınavlarında birinci olarak Türkiye’ye adını duyuran Oruç Baba İnan da, Boğaziçi Üniversitesi İşletme Bölümü’nü dereceyle tamamladı. Üniversite eğitiminin arından Yıldız Holding’te pazarlama biriminin ardından üst düzey görevler üstlendi. Özel sektör kariyerinde Konya Şeker Torku’nun Genel Müdürlüğü ve Turkcell Tüketici Teknolojileri Direktörlüğü görevlerinde başarılar elde eden İnan, kamuda da Tarım ve Orman Bakanlığı Strateji Geliştirme Başkanlığı görevinde deneyim kazandı. İnan, 2020 yılından bu yana Kastamonu Entegre A.Ş.’de CEO Yardımcısı olarak görevini yürütürken, son kararname ile Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcılığı görevine atandı.

    Milli Teknolojinin Genç Neferlerinden Zekeriya Çoştu

    Kararnameyle Bakan Yardımcısı olarak atanan bir diğer isim de, yine Bakanlığın Milli Teknoloji Genel Müdürü olarak görevini sürdüren Zekeriya Çoştu oldu. Bakanlıktaki görevi sırasında Togg Projesi Bakanlık İzleme Komitesi, Ulusal Şarj Altyapısı Eylem Planı ve Destek Programı, Teknofest Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali Planlamaları süreçlerinde görev aldı. Ulusal Yapay Zeka Stratejisi ve Mobilite Teknolojileri gibi konulara olan hakimiyetiyle Türkiye’nin son dönemde önem verdiği Milli Teknoloji konularında çalıştı. Genel Müdürlük görevinde gösterdiği gayret ve başarıları Kacır’ın ekibine girmesini sağladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı olarak atanan Çoştu, Boğaziçi Üniversitesi Endüstri Mühendisliği mezunu. İyi derecede İngilizce biliyor, evli ve iki çocuk babası.

  • Varank, Eski Otokoop esnafını ziyaret ediyor

    Varank, Eski Otokoop esnafını ziyaret ediyor

    Sanayi ve Teknoloji Bakanı, 28. Dönem AK Parti Bursa Milletvekili Mustafa Varank, Eski Otokoop galerici esnafına TOGG otomobilini tanıtıyor.

    Gerçekleştirilen ziyarette Varank’a AK Parti Bursa İl Başkanı Davut Gürkan ve Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar da eşlik etti.

    Sanayi ve Teknoloji Bakanı, 28. Dönem AK Parti Bursa Milletvekili Mustafa Varank’ın konuşmasından satır başları şöyle;

    14 Mayıs seçimlerinin başında, bundan sonra Bursa’nın sokaklarında bizi göreceksiniz demiştik. Onun için Bursa’yı sokak sokak cadde cadde gezmeye devam ediyoruz. Burası araba işinden anlayan esnafımızın bulunduğu bir bölge. Rabbim bol kazançlar nasip etsin. Buraya Türkiye’nin otomobiliyle geldik.

    “DERDİMİZ TÜRKİYE’Yİ SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR KALKINMAYA HİZMET ETMEK”

    Arabadan anlayan, arabanın profesörü olan herkes içine bindiğinde bunu beğeniyor. Herkes teşekkür ediyor ve bunun kıymetini biz biliyoruz diyorlar. Bizim derdimiz Türkiye’yi sürdürebilir bir kalkınmya hizmet etmek. Karşımızda bunun değerini anlamak istemeyen insanlarla mubattap olmak zorunda kalıyoruz. Türkiye’nin otomobili karın doyuruyor mu diyorlar. Üretimde çalışan insanlar evine ekmek götürmüyor mu? Bunu anlamıyorlar. En güzel cevabı bizim aziz milletimiz veriyor.

    “EN YAKIN RAKİBİNE OY FARKI ATTIĞI SÜRECİ 28 MAYIS’TA TAMAMLAYACAĞIZ”

    14 Mayıs’ta bir seçim sürecinin ilk aşamasını tamamladık. Milletimiz Cumhur İttifakı’nı mecliste iktidara getirmiş oldu. Tartışmaları dinlediğinizde bize rakip olduklarını iddia eden ittifak bu sistemin milletimizin derdi olmadığını anladı. 28 Mayıs’ta da yüzde 49 buçukla önde bitirdiği en yakın rakibine oy farkı attığı süreci 28 Mayıs’ta tamamlayacağız. Bizim milletimiz bu ülkede şartların doğru işlemesinin istikrardan geçtiğini biliyor.
    Kemla Kılıçdaroğlu’nun veridği sözleri yerine getirme şansı yok. Sadece bununla da değil yürütme ve yasama ahenk içinde çalışmada bu ülkede yine sıkıntı çıkar. Yürütme ve yasamanın farklı olduğu bir sistemde emin olun bütçe bile meclisten geçemez. Artık Kılıçdaroğlu’nun meclisten bütçe bile geçirme şansı kalmamıştır. Milletimiz bir kaosa müsade etmeyecektir. Sizlerinde  desteği  ile biz başaracağız. İlk turda Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu performans bu gerçeği ortaya koyuyor.

    Varank’ın konuşmasının ardından galerici esnafı yaşadığı sıkıntıları Bakan Varank’a aktardı.

    Galerici esnaflarından bir vatandaş, “Sıfır araba alamıyoruz banka kredi vermiyor sıfır araba satan 100 bin lira para istiyor. 6 bin yapmadan araç satamıyoruz. Bayiler ikinci bir şirket kurarak ikinci el araç satıyor. Sıfır araçları kendileri alıyor ve el altında ikinci el olarak satıyorlar. Bayide sıfır araba bulunmuyor, bulsanda ikinci el vermiyorum diyor. 600 bine aldığı arabayı 800 bine satışa çıkarıyor ve elden geri kalanı alıcıdan alıyor. Liste fiyatının üzerine araç koyulmasın. Berber, eczacı, kuaför bizden fazla araç satıyor. Kayıt dışı satışlar nedeniyle devletimizde vergi kaybediyor. Bize yetki belgesi verildi, belge almayan araç satamayacak diye şimdi herkes satıyor” diye yakındı.

    Varank ise vatandaşa, “Biz şirketlerle konuştuğumuzda asla buna müsade etmiyoruz diyorlar. Denetim eksikliği varsa bize söyleyin, biz vatandaş mağdur olmasın diye bu yasayı çıkardık. Bu anlattığınız şeyler suçtur. Çıkardığımız yasa istediğimiz neticeyi elde etmemiş diye değerlendiriyorum. 28 Mayıs’ta şu işi bitirelim bu dediğiniz konuyu konuşarak güncellemeler yaparak çözebiliriz” cevabını verdi.

  • Bakan Varank İnegöl’de

    Bakan Varank İnegöl’de

    Sanayi ve Teknoloji Bakanı ve AK Parti Bursa 2’nci bölge milletvekili adayı Mustafa Varank, İnegöl’de vatandaşlarla buluştu. Varank, Türkiye’nin yerli ve milli otomobili TOGG ile alana giriş yaptı. Programa Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban, Ak Parti Bursa Milletvekili adayları katıldı.

    Öte yandan İnegöllüler yoğun katılım gösterdi.

    Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, gençlik burada mı diye seslendi. Varank, konuşmasına şöyle devam etti.

    ‘’Şu coşkuyu görmek gururların en büyüğü.Biz biliyoruz ki sizler bu meydana türkiyenin liderine Recep Tayyip Erdoğan’a sahip çıkmak için geldiniz. Bursa’da bu meydanı görsün. 21 yıldır bu ülkede taş üstüne taş koymanın aziz milletimize hak ettiği hizmeti yapmak için çalışıyoruz. İnegöl’ün neye ihtiyacı varsa, İnegöl’ün marka değerini yükseltmek için bunun için gece güzel çalışmaya devam ediyoruz. Sizler bu ülkede ki kalkınma hareketin içinde yaşıyorsunuz. 14 Mayıs’tan sonrada bu hizmet kervanı devam etsin istiyoruz. Laik oldukları yatırımlarla buluşsun istiyoruz. Sizlerin desteğiyle bu yola devam edeceğiz. 14 Mayıs’ta sayın cumhurbaşkanımızı tekrar cumhurbaşkanı yapmaya var mıyız? Söz mü ?

    İşte bu mesajı Bursa ve Türkiye duydu. takımın lideri belli. Bu lider Recep Tayyip Erdoğan. Onun takım arkadaşlarını da desteklemek lazım onu yalnız bırakmamak lazım. Karşımızda cahil bir muhalefet var. Dünyadan bir haber. gemliği italya da zannediyorlar. Biz onlara 14 Mayıs’ta Gemliği öğretecek miyiz?

    Tarihin çöplüğüne göndermeye var mıyız? Biz bunların aklına uysaydık TOGG, şehir hastanesi olmazdı. Osmangazi köprüsü olmazdı. Sizlerin desteğiyle bu yola devam edeceğiz. Bizim aziz milletimiz kirli pazarlıklara izin vermez. Çok hayati bir seçime gidiyoruz. Bu teröristler kimi destekliyorsa onların karşısında durmamız lazım. Bu ülkede tekrar FETÖ’nün yeşermesine izin verir misiniz? Onun için çok dikkatli olmak lazım. Bu seçim Türkiye’nin kader seçimi. Bu ülkeye hizmet kazandıran lidere oy vermemiz lazım. İnegöl’e birçok projeyi kazandıracağız. Önümüzdeki dönemle bu ilçeye hizmet edeceğiz. Bunun yolu 14 Mayıs’tan geçiyor’’ dedi.

  • 1 milyon liraya kadar destek müjdesi!

    1 milyon liraya kadar destek müjdesi!

    Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, KOBİ’lere 1 milyon TL’ye kadar dijitalleşme desteği vereceklerini açıkladı.

    KOSGEB’in bugün itibarıyla “İmalat Sanayinde Dijitalleşme” temasıyla 3’üncü çağrıya çıktığını duyuran Bakan Varank, “Akıllı dijital teknolojileri geliştiren veya bunları imalat süreçlerinde kullanan KOBİ’leri destekleyeceğiz” dedi.

    Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, KOBİGEL-KOBİ Gelişim Destek Programı kapsamında “İmalat Sanayinde Dijitalleşme” temasıyla 3’üncü çağrıya çıktığını açıkladı. Pandemi ile birlikte KOBİ’lerin iş süreçlerine dijitalleşmeyi entegre etmeye başladığına işaret eden Varank, “Dijital teknolojilerin yerli üretimini ve ticarileşmesini sağlayarak güçlü bir dijital ekosistem oluşturmaya devam edeceğiz” diye konuştu.

    İmalat sanayisinde dijital dönüşümün 11. Kalkınma Planı ve 2021 Yılı Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı’nın odak alanları arasında yer aldığını ifade eden Bakan Varank, “Biz de dijital teknolojiler ile verimliliğin artmasını, standartlara tam uyumlu ve kaliteli ürünlerin üretilmesini ve böylece KOBİ’lerimizin rekabet gücünü arttırmayı hedeflerimiz arasına koyduk. Bildiğiniz gibi içinde bulunduğumuz pandemi süreci bütün iş yapma biçimlerimizi değiştirdi. Bu dönemde birçok yeni kavram hayatımıza girdi. İmalat sektörü olarak baktığımızda salgın ile birlikte dijitalleşmenin tetiklendiğini görüyoruz. KOBİ’lerimiz iş süreçlerine dijitalleşmeyi entegre etmeye başladı. İmalat sanayimiz, artık dijital dönüşümün ne kadar önemli olduğunu daha iyi kavradı.

    ‘İMALAT SANAYİNDE DİJİTALLEŞME’

    KOSGEB olarak KOBİGEL-KOBİ Gelişim Destek Programı ’İmalat Sanayinde Dijitalleşme’ temasıyla yeni bir çağrıya çıkıyoruz. Bu temayla üçüncü kez çıktığımız bu çağrımız ile yine akıllı dijital teknolojileri geliştiren veya bunları imalat süreçlerinde kullanan KOBİ’leri destekleyeceğiz. Dijital teknolojilerin yerli üretimini ve ticarileşmesini sağlayarak güçlü bir dijital ekosistem oluşturmaya devam edeceğiz. ’İmalat Sanayinde Dijitalleşme’ temayla ilk çağrıya 2019’da çıkmıştık. Toplamda 258 KOBİ’ye 71,5 milyon liralık desteği onaylamıştık. 2020 yılında ikinci çağrıyı ilan ettik. Artan farkındalık ve talep doğrultusunda 396 KOBİ’mizin 158 milyon liralık destekten faydalanması yönünde karar aldık. Bu çağrılarımızla sanayide dijitalleşme konusunda KOBİ’lerde farkındalık oluşturduk” dedi.

    KOBİ’lere 300 bin liraya kadar geri ödemesiz, 700 bin lira kadar geri ödemeli olmak üzere toplam 1 milyon liraya kadar destek verileceğini bildiren Varank, “Böylece yerli ve yetkin dijital teknoloji geliştiricisi KOBİ’lerin sayısını artırmayı sürdüreceğiz. Başvuruları, 17 Mayıs’a kadar alacağız. KOBİ’lerimiz çağrıya e-Devlet üzerinden başvurabilir. Çağrı sonuçlarını da temmuz ayında açıklamayı planlıyoruz.

    KOSGEB, ilk iki çağrıda KOBİ’lerden gelen geri dönüşleri de dikkate aldı. Akıllı dijital teknolojileri geliştiren KOBİ’lerin ihtiyaç duydukları en önemli kaynağın nitelikli personel olduğu tespitinden hareketle personel desteği üst limitini 90 bin TL’den 300 bin TL’ye çıkardı. Akıllı dijital teknolojileri kendi iş süreçlerine adapte edecek imalatçı KOBİ’lerinin yazılım desteği limiti de 100 bin TL’den 300 bin TL’ye yükseltildi. ’İmalat Sanayinde Dijitalleşme’ temalı çağrıda geri ödemeli destek tutarının yüzde 50’ye kadar olan kısmı ’erken ödeme’ olarak verilebilecek. KOBİ’ler çağrı kapsamında en az 8 ay, en fazla 16 ay içinde projelerini tamamlayabilecek” şeklinde konuştu.

    8 alandaki projelerin destekleneceğini bildiren Varank, “Büyük Verinin Analitik Yöntemlerle İşlenmesi ve İmalat Sanayinde Kullanımı”, “İmalat Sanayinde Nesnelerin İnterneti”, “İmalat Sanayinde Endüstriyel Robot Teknolojileri”, “İmalat Sanayinde Akıllı Sensör Teknolojileri”, “Yapay Zekaya Dayalı Siber Fiziksel Akıllı Fabrika Sistem ve Bileşenleri”, “İmalat Sanayinde Siber Güvenlik”, “İmalat Sanayinde Akıllı ve Esnek Otomasyon Sistemleri” ve “İmalat Sanayinde Sanal Gerçeklik/Artırılmış Gerçeklik” başlıklarında 8 alandaki projelerin destekleneceğini söyledi.

  • Bakan Varank açıkladı: Türkiye’de satılmaya başlayacak

    Bakan Varank açıkladı: Türkiye’de satılmaya başlayacak

    Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Türkiye’de test üretimine başlayan Oppo’nun ardından Xiaomi’nin İstanbul’daki fabrikasını da ziyaret etti. Tesiste incelemelerde bulunan Bakan Varank, “Önümüzdeki aydan itibaren bu fabrikada üretilen telefonlar, Türkiye’de satılmaya başlayacak” dedi.

    Bakan Varank, Xiaomi’nin akıllı telefon üretimi için test çalışmalarının devam ettiği İstanbul Avcılar’daki üretim tesisini ziyaret etti. Bakan Varank’a incelemelerinde Xiaomi Orta Doğu Genel Müdürü Ronnie Wang, Xiaomi Türkiye Müdürü Usher Liu, Salcomp Türkiye Müdürü David Chang, Salcomp Operasyon Yöneticisi George Deng ile Kontrolmatik CEO’su Sami Aslanhan eşlik etti. Fabrikadaki incelemelerinin ardından değerlendirmelerde bulunan Bakan Varank, “Özellikle global teknoloji firmalarının Türkiye’de akıllı telefon pazarına yatırım yapmaya başladıklarını daha önce konuşmuştuk. Tüm Türkiye’nin aslında merakla beklediği bir husustan bahsediyoruz. Xiaomi telefonlarının üretildiği ve önümüzdeki dönemde üretileceği Avcılar’daki fabrikayı ziyaret ediyoruz. Bildiğiniz gibi Xiaomi bir global teknoloji firması. Şu anda marka olarak dünyada en üst sıralara tırmanan, dünyanın en güçlü firmaları arasında yer alan Çin menşeli bir firma. İşte Xiaomi artık telefonlarını Türkiye’de üretmeye başlıyor” dedi.

    ‘TÜRKİYE’DE SATILMAYA BAŞLAYACAK’

    Bakan Varank, firmanın genelde partnerlerle, ortaklarla üretim gerçekleştirdiğini belirterek, “Türkiye’de seçtikleri üretici firma da Salcomp. Salcomp da yine tüm dünyada teknoloji alanında üretim yapan çok önemli bir global marka. İşte bugün burada bulunduğumuz fabrika aslında 1975 yılında kurulmuş eski bir fabrika. Burayı satın aldılar. Burada gördüğünüz şekilde modern bir şekilde fabrikayı yenilediler. 15 bin metrekarelik kapalı alanda üretim yapacaklar. Yaklaşık 7 bin 500 metrekarelik ‘temiz oda’ oluşturdular. Telefon üretimleri SKD ya da CKD’den başlayabiliyor. SKD, daha az parçanın montajla bir araya getirilmesi. CKD ise komponentlerin daha en baştan itibaren üretilip yerleştirilmesiyle yapılan bir üretim çeşidi. Global firmalar, Türkiye’ye gelerek CKD’den itibaren artık üretim yapmaya başlayacaklar. Burada Xiaomi telefonlarının üretim testleri yapılmaya başlandı. Önümüzdeki aydan itibaren bu fabrikada üretilen telefonlar Türkiye’de satılmaya başlayacak. Bu senenin sonuna kadar da firma, CKD yatırımlarını tamamlamayı düşünüyor” diye konuştu.

    2 BİN VATANDAŞA İSTİHDAM İMKANI

    Bakan Varank, tesislerde yıllık 5 milyon telefon üretme kapasitesine ulaşılacağını kaydederek, “Tabii ki global teknoloji firmalarının Türkiye’ye yatırım yapmasından, Türkiye’ye ilgi göstermesinden oldukça memnunuz. Tabii ki onlara şu tavsiyede bulunuyoruz; Türkiye’ye geldiğinizde lütfen yerli tedarikçilerle de görüşmelerinizi yapın. Kendi tedarik zincirlerinize Türkiye’deki yerleşik tedarikçileri de katmaya çalışın ve elbette Türkiye’den ihracatı da hedefleyin. Türkiye önemli bir pazar. Özellikle akıllı telefon anlamında 10 milyonun üzerinde telefonun satıldığı bir pazar. Hem bu pazarda iddialı bir şekilde bulunmak hem de Türkiye’deki yaptıkları üretimle dünyaya bu telefonları satabilmek global markalar açısından önemli. İnşallah burada tam kapasiteyle üretime geçildiğinde yani yıllık 5 milyon telefon kapasitesine ulaşıldığında da 2 bin vatandaşımız istihdam imkanı bulacak. Hem Xiaomi hem Salcomp’un temsilcileri benimle beraber. Kendilerine çok teşekkür ediyorum. Burada özellikle know-how transferiyle kendi mühendislerimizin, teknisyenlerimizin de yetişmesine katkı sağlıyorlar. İnşallah global teknoloji firmalarını Türkiye’ye daha fazla çekmek, beraber Türkiye’de ortaklıklarının önünü açmak için de biz hükümet olarak önümüzdeki dönemde desteklerimizi teşviklerimizi sürdüreceğiz. Sadece üretim değil Ar-Ge alanında da bu firmaların Türkiye’ye yatırım yapma niyetleri var. İnşallah o yatırımlarını da Türkiye’ye çekmeyi başaracağız” ifadesini kullandı.

  • Bakan Varank: Tersine beyin göçünü teşvik eden politikalar uyguluyoruz

    Bakan Varank: Tersine beyin göçünü teşvik eden politikalar uyguluyoruz

    Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, “Ülkemizi biyoteknoloji, kuantum hesaplama, hızlandırıcılar ve yeni nesil nükleer reaktörler gibi çığır açıcı kritik teknolojilerde öncü ülkelerden biri yapmak istiyoruz. Bu noktada; tersine beyin göçünü teşvik eden politikalar uyguluyor, gençlerdeki teknoloji geliştirme farkındalığını erken yaşlarda ortaya çıkarmayı teşvik ediyor ve sanayide doktoralı istihdamı destekliyoruz” dedi.

    Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk ile Sanayi ve Teknoloji Bakanı Varank, Memur-Sen ve Ostim Teknik Üniversitesi işbirliğinde video konferans yöntemiyle düzenlenen Kamu Yönetimi ve Kalkınma Kongresi’ne katıldı. Bakan Varank, kalkınma farklılıklarının gelir ve servet dağılımında ciddi adaletsizliklere neden olduğu bir dönemin yaşandığını söyledi. Bakan Varank, insanlığın önemli bir bölümünün açlık ve yoksulluk içerisinde hayatına devam etmeye çalıştığını belirterek, “En temel insani ihtiyaçlara bile erişimde büyük imkânsızlıklar yaşayan toplumlar var. En zengin ile en fakir arasındaki gelir makası günden güne daha fazla açılıyor. Şöyle somut bir örnek vereyim; Dünyadaki en zengin 26 kişinin serveti, dünya nüfusunun neredeyse yarısının servetine eşit. Tabii bu durumun temel nedenlerine baktığımızda karşımıza pek çok faktör çıkıyor. Bilimin, teknolojinin ve yenilik yapma kabiliyetinin sadece birkaç ülke ya da şirketin elinde toplanması yetişmiş insan kaynağı, güçlü sermaye birikimi, kurumsal kapasitenin gelişmişliği gibi faktörler benim ilk aşamada aklıma gelenler” diye konuştu.

    ‘YAŞAM KOŞULLARINDA BÜYÜK İYİLEŞMELER SAĞLADIK’

    İstikrarlı, şeffaf ve sonuç-odaklı bir kamu yönetimi anlayışının kalkınma süreçlerini de hızlandırdığını belirten Bakan Varank, “İşte biz son 18 yılda uyguladığımız tüm politikalarda; üzerimize düşen hızlandırıcılık ve istikamet tayin etme görevlerini en iyi şekilde uygulamanın gayretinde olduk. İstişare ve uzlaşı kültürünü öne çıkararak, toplumun farklı kesimlerinin birlikte iş yapabilmesinin önünü açtık. Gerçekleştirdiğimiz reformlarla, kamu yönetiminde şeffaflığı ve hesap verebilirliği önemli ölçüde iyileştirdik. Bu atılımlar sayesinde, Cumhuriyet tarihinin en büyük yatırım ve hizmetlerini gerçekleştirdik. Sanayiden teknolojiye, sağlıktan ulaştırmaya her alanda Türkiye’ye çağ atlattık. Milletimizin refahını yükselttik, yaşam koşullarında büyük iyileşmeler sağladık. Kat ettiğimiz mesafenin bilincindeyiz, ancak elbette bununla yetinmek niyetinde değiliz. Türkiye emsalleriyle karşılaştırıldığında, hakikaten önemli avantajlara sahip. Bu avantajları maksimum ekonomik ve sosyal faydaya dönüştürmek için, iddialı bir kalkınma vizyonuyla hareket ediyoruz” diye konuştu.

    ‘ÖNCÜ ÜLKELERDEN BİRİ YAPMAK İSTİYORUZ’

    Yurt içi sanayinin gelecek dönem rotasını belirlemek üzere, Sanayileşme İcra Komitesi’ni kurduklarını kaydeden Bakan Varank, “Bu Komite, Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde toplanacak ve sanayimize ölçek kazandıracak politikalarda yönlendirici olacak. Savunma sanayinde gösterdiğimiz başarının bir benzerini, pekâlâ imalat sanayinin pek çok alt sektöründe gerçekleştirebiliriz. Salgınla birlikte dijital dönüşümün önemini, hatta daha da mühimi bu teknolojilere hızla adapte olabildiğimizi gördük. Üretimin bel kemiği olan KOBİ’lerin dijital dönüşümünü hızlandırmak üzere Model Fabrikalar kuruyor; teknoloji tedarikçilerine de çok çeşitli destekler sağlıyoruz” dedi.

    ‘TERSİNE BEYİN GÖÇÜNÜ TEŞVİK EDEN PROJELER’

    Varank, üretim öncesi ve sonrası süreçlerde, teknolojinin nimetlerinden ne kadar faydalanılırsa, rekabet gücü ve verimliliğin de o denli arttığına vurgu yaparak, “Buradan hareketle uluslararası işbirliklerinden de en iyi şekilde faydalanmaya çalışıyoruz. Dünya Ekonomik Forumu ile iş birliği halinde 4’üncü Sanayi Devrimi Merkezini ülkemize kazandırdık. Ülkemizi biyoteknoloji, kuantum hesaplama, hızlandırıcılar ve yeni nesil nükleer reaktörler gibi çığır açıcı kritik teknolojilerde öncü ülkelerden biri yapmak istiyoruz. Kalkınmada insan kaynağının ve girişimciliğin üstlendiği dönüştürücü rolün fazlasıyla farkındayız. Bu noktada; tersine beyin göçünü teşvik eden politikalar uyguluyor, gençlerdeki teknoloji geliştirme farkındalığını erken yaşlarda ortaya çıkarmayı teşvik ediyor, ve sanayide doktoralı istihdamını destekliyoruz. Erken aşama girişimlerin güçlenmelerini teminen, finansmana erişimlerini çeşitlendiren ve kolaylaştıran yeni mekanizmaları hayata geçiriyoruz” ifadesini kullandı.

    ‘İLK DEFA ÇOK YÜKSEK İNSANİ GELİŞME SEVİYESİNE ULAŞTIK’

    Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk da kalkınmanın, geçmişte uzun zaman boyunca ekonomik kalkınma ile özdeşleştirildiğini belirterek, “Ekonomik kalkınmanın tek başına hedef olmadığını biz bugün biliyoruz. Ekonomik kalkınma, sosyal kalkınma ona eşlik ederse, insani gelişme onunla beraber entegre olursa bir anlam ifade ediyor. Türkiye, son 18 yılda insani gelişme endeksinde dikkat çekici bir ilerleme kaydetti. Son 18 yılda ciddi iyileşmeler sağladık. Geçen yıl açıklanan endekse göre tarihimizde ilk defa çok yüksek insani gelişme seviyesine ulaştık. İnsani gelişme seviyesini ayrıca en hızlı yükselten 9’uncu ülke durumundayız. Son 18 yıldır, ekonomik büyümeyi, kalkınmayı temel oluşturacak pek çok yasal düzenlemeyi hayata geçirdik. Bakanlık olarak da esasında temel olarak çalışma hayatını düzenleyen reformları gerçekleştirmiş olduk” dedi.

    ‘DOKTOR SAYIMIZ YÜZDE 175 ARTTI’

    Bakan Selçuk, “Koronavirüs salgını bize gösterdi ki ekonomik kalkınma ile sosyal kalkınma bağının kuvvetli kurulması gerekiyor. Gerek çalışma hayatında gerek sosyal güvenlik başlığı altında gerek sosyal hizmetler ve sosyal yardımlar olarak, bu 4 başlık altında toparladığımız sosyal koruma kalkanı altında vatandaşlarımıza ulaşmaya çalışıyoruz. Bir kez daha gördük ki insan kaynağımızın, kamu personelimizin hizmet ulaştırma noktasında nasıl fedakar çalıştıklarını gördüğümüz bir süreci hepimiz yaşamış olduk. 2002’de 2,5 milyon kamu personelimiz mevcutken, bugün 4 milyonu aşkın kamu personelimiz var. Öğretmen sayımız son 18 yıldır yüzde 70, doktor sayımız yüzde 175, hemşire sayımız yüzde 365 arttı. Koronavirüs salgınının etkilerini azaltmak anlamında da istihdam kalkanı paketi altında birçok teşvik ve destek programını açıkladık. Teşvik ve desteklerimizden 1,7 milyon iş yerimiz ve 11 milyon sigortalı çalışanımız yararlanıyor” diye konuştu.

    Bakan Selçuk, veri tabanları ve bilgi sistemleri geliştirmenin faydasını en çok salgın sürecinde sosyal yardımları vatandaşlara ulaştırırken gördüklerini belirterek, “e-Devlet uygulamaları arasında da en çok kullanılan 10 uygulamadan 5’i bakanlığımız ve kuruluşlarına ait hizmetler. Bu noktada bakanlığımızın bu teknolojik dönüşüme ne kadar önem verdiğinin bir göstergesi. İnanıyoruz ki gelecek, bilgi temelli ekonomi üzerine kurulacak. Bilgi teknoloji hamlesi de ülkemizin yükselen gücü olma yolunda en büyük kaynaklarından da birisi olacak” ifadesini kullandı.

  • “Türkiye’ye yatırım yapanlar daha fazlasını kazanacak”

    “Türkiye’ye yatırım yapanlar daha fazlasını kazanacak”

    Sanayive Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, “Türkiye’ye güvenip yatırım yapanların beklediğinden daha fazlasını kazanacağı yeni bir döneme giriyoruz. Bizim için yabancı yatırımcı yoktur, müteşebbis vardır. Gelin Türk misafirperverliğiyle tanışın, Türkiye’ye yatırım yapın” dedi.

    Türkiye-Macaristan Karma Ekonomik Komisyon (KEK) 7’nci Dönem Toplantısı, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank ile Macaristan Dışişleri ve Ticaret Bakanı Peter Szijjarto’nun katılımıyla Cumhurbaşkanlığı Millet Kütüphanesi’nde yapıldı. Bakan Varank ve Bakan Szijjarto baş başa ve heyetler arası görüşmelerin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Koronavirüs salgınının tüm dünyada zirve yaptığı bir dönemde, toplantıyı gerçekleştirmenin iki ülkenin de iş birliğine verdiği önemi gösterdiğini belirterek, bu iş birliği sayesinde; 2001 yılında yalnızca 356 milyon dolar olan ticaret hacminin, 7 kattan fazla artarak bugün 2.6 milyar dolar seviyelerine getirildiğini bildirdi.

    ‘BİRLİĞİN GELECEĞİNİ BU ADALETSİZ TAVRA FEDA ETMEYECEKLERİNE İNANIYORUZ’

    Bakan Varank, terörle mücadelede Barış Pınarı Harekatı’ndan, Avrupa Birliği üyelik sürecine, Gümrük Birliği’ndeki sorunlardan Doğu Akdeniz’de yaşanan gelişmelere kadar tüm zorlu süreçlerde Macaristan’ın, Türkiye’nin yanında olduğunu ifade ederek, “Türkiye, bölgede yaptıklarıyla; gerilimden değil barıştan yana olduğunu, tek taraflı adımları değil iş birliğini tercih ettiğini her seferinde göstermiştir. Ama Türkiye’nin dostluk eli her defasında havada bırakılmıştır. Türkiye’yi dışlayıcı tavrını sürdüren kimi Avrupa Birliği liderlerinin, Türkiye düşmanlığını İslam düşmanlığına çevirdiğini üzülerek izliyoruz. Yaptırım ve tehdit dili, problemleri çözmek yerine daha da derinleştirecektir. Türkiye olarak; Avrupa Birliği ülkelerinin, Birliğin geleceğini bu adaletsiz tavra feda etmeyeceklerine inanıyoruz” dedi.

    ‘TÜRKİYE’YE YATIRIM YAPANIN KAZANACAĞI BİR DÖNEMİ GİRİYORUZ’

    18 yılda yapılan reformlarla Türkiye’nin, tüm dünyadan yatırımlar için bir cazibe merkezi haline geldiğini söyleyen Varank, bu süreçte Türkiye’ye gelen 220 milyar dolar değerindeki doğrudan yatırımın bunun en büyük göstergesi olduğunu ifade etti. Bakan Varank, “Türkiye’ye güvenip yatırım yapanların beklediğinden daha fazlasını kazanacağı yeni bir döneme giriyoruz. Bizim için yabancı yatırımcı yoktur, müteşebbis vardır. Gelin Türk misafirperverliğiyle tanışın. Türkiye’ye yatırım yapın. Yakın süreçte, medikal sektöründe faaliyet gösteren iki Macar firma, Türkiye’ye yatırım yapma kararı aldı. İmzalayacağımız 7’nci Dönem KEK Mutabakat Zaptı da iş birliğine büyük bir ivme kazandıracak. 7’nci Dönem KEK Toplantımız, ikili ticari ve ekonomik ilişkilerimizi geliştirmede tarihi bir adım olacak” dedi.

    ‘TRANSİT KOTASI 2021 YILI İÇİN 110 BİNE ÇIKARILDI’

    Türk karayolu taşımacılarının Macaristan’da karşılaştığı kota sorunuyla ilgili de müjdeli bir haber paylaşan Bakan Varank, şöyle konuştu:

    “Türk karayolu taşımacılık sektörü, uzun yıllardan beri ikili ve transit geçişlerde Macaristan’dan bir kolaylaştırma adımı bekliyordu. Macar dostlarımızla toplantılarımızda bu kota meselesi en önemli gündem maddelerinden biri oluyordu. Burada yapıcı bir çözüme ulaştık. Macaristan, 36 bin olan toplam transit kotasını 2021 yılı için 110 bine çıkardı. Sektör bundan çok memnun. Biz Macaristan’ın yapıcı tutumuna müteşekkiriz. Hem ikili hem de diğer AB ülkeleriyle olan ticaretimiz artık çok daha kolay gerçekleşecek.”

    Konuşmaların ardından iki bakan 7’nci Dönem KEK protokolünü imzaladı.

  • Bakan Varank: Gaz türbinli motor teknolojisine sahip 7 ülkeden biriyiz

    Bakan Varank: Gaz türbinli motor teknolojisine sahip 7 ülkeden biriyiz

    Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank “Türkiye olarak gaz türbinli motor teknolojisine sahip 7 ülkeden biriyiz. Bugün açılışını yapacağımız yerli motorların tasarım çalışmalarının yürütüleceği tasarım merkezi de bu manada yeni başarı hikayelerimizin çıkış noktası olacak.” dedi.

    Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank “İstediğimiz seviyelerde elbette değil ama Türkiye, artık hem askeri hem de sivil alanda motor üretim ve tasarımı yapabilen ender ülkelerden bir tanesi. (İlk milli helikopter motoru) Gerekli sertifikasyon süreçlerinden sonra seri imalata geçildiğinde hem bir yurt dışı bağımlılığından daha kurtulmuş hem de yıllık 60 milyon dolarlık ileri teknoloji ithalatının önüne geçmiş olacağız. Türkiye, ‘Milli Teknoloji Hamlesi’ vizyonuyla kritik teknolojilerin kullanıcısı değil, üreticisi olma yolunda emin adımlarla ilerliyor. İnsan kaynağımız zengin, mühendislik kabiliyetlerimiz oldukça gelişmiş durumda. Artık yüksek teknoloji ve ileri tasarım becerileri gerektiren işlere imza atıyoruz.” açıklamasında bulundu.