Etiket: sanayi ve teknoloji bakanı

  • Başkan Aktaş Ankara’dan müjdelerle döndü

    Başkan Aktaş Ankara’dan müjdelerle döndü

    Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum ile Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank ile yaptığı görüşmelerin ardından Bursa’ya yeni müjdelerle döndü. Başkan Aktaş, Sıcaksu ve 1050 Konutlar’da dönüşüm için kısa sürede düğmeye basılacağını söyledi.

    Ulaşımdan altyapıya, kentsel dönüşümden spora kadar her alanda bu dönem Ankara’dan ciddi destekler almayı başaran Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, hem devam eden projelerin hızlandırılması hem de yeni projelere destek için yine Ankara’da çeşitli temaslarda bulundu. Başkan Aktaş, beraberindeki Genel Sekreter Yardımcısı Gülten Kapıcıoğlu ve ilgili daire başkanları ile birlikte ilk olarak Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’u ziyaret etti. Ziyarette, Bakanlık desteği ile çalışmalarına başlanan Çekirge Teras ile Tarihi Çarşı ve Hanlar Bölgesi’nde devam eden projeler ele alındı. Ayrıca Bursa kamuoyunda önemli bir yer tutan 1050 Konutlar ve Sıcaksu Bölgesi’nde yapılması planlanan dönüşüm projeleri üzerinde görüş alışverişinde bulunuldu.

    Sıcaksu’da dönüşüm başlıyor

    Demiryolu altı semtleri olarak anılan bölgenin dönüşümünün kent merkezi açısından büyük önem taşıdığını dile getiren Başkan Aktaş, “Çevre ve Şehircilik Bakanımız ile yaptığımız görüşmede daha evvel açıkladığımız kentsel dönüşüm projelerimizin hızlandırılması için ciddi bir karar alındı. Sıcaksu Kentsel Dönüşüm Alanı’na yaklaşık bin 100 adetlik konut ile hemen başlıyoruz. Bölgede dönüşümün devamı etap etap gelecek. Sıcaksu bölgesindeki vatandaşlarla görüşmelere önümüzdeki haftalarda başlayacağız” dedi.

    Fiyatlarda revizyon

    1050 konutlarda beklenen kentsel dönüşümle ilgili olarak da Bakan Kurum ile görüştüklerini ifade eden Başkan Aktaş, “1050 Konutlar’la alakalı Bakanlığın vatandaşa daha önce sunduğu teklif revize edilecek. 2013’te zaten orası Bakanlar Kurulu kararıyla kentsel dönüşüm alanı ilan edilmiş. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı vatandaşa sunduğu fiyatları revize edecek, hak sahipleriyle de önümüzdeki günlerde Bursa’da toplu görüşme yapacaklar” diye konuştu.

    Başkan Aktaş ve beraberindeki heyetin Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank ile yaptığı görüşmede ise Bursa’daki sanayi yatırımları ele alındı.

  • Varank: Türk sanayisi kendini ispatladı

    Varank: Türk sanayisi kendini ispatladı

    Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, “Güçlü sanayi altyapımız, iyi yetişmiş insan gücümüz ve mükemmele yakın işleyen tedarik ağlarımızla, ülkemize yatırım yapan hiç kimseyi yarı yolda bırakmadık, bundan sonra da bırakmayacağız. Pandemide Türk sanayisi kendini ispatladı. Acil durumlara müdahale kapasitesiyle gücünü gösterdi” dedi.

    Sanayi ve Teknoloji Bakanı Varank, bir dizi temaslarda bulunmak üzere Bursa’ya geldi. Bakan Varank, ilk olarak Nestlé Türkiye’nin Karacabey’de, Tıbbi Amaçlı Beslenme Ürünlerinin Yerlileştirilmesi projesi kapsamında Türkiye’nin ilk Medikal Beslenme Ürünleri fabrikasının temel atma törenine katıldı. Bakan Varank’a Bursa Valisi Yakup Canbolat, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, AK Parti Bursa milletvekilleri eşlik etti.

    Bursa’ya son olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte geldiklerinde, Türkiye’nin otomobili fabrikasının inşaatını başlattıklarını belirten Bakan Varank, o günden bu yana şehrin enerjisine, enerji kattığını ifade etti.

    “MEDİKAL BESLENME ALANINDA BÜYÜK BİR YERLİLEŞME HAMLESİ UYGULAMAYA GEÇİYOR”

    114 senedir Türkiye’de faaliyetlerini sürdüren Nestle’nin, Türkiye’deki ilk medikal beslenme fabrikasının temellerini Bursa’da atmakta olduğunu kaydeden Bakan Varank, “Bu tesis, Nestle’nin 2011 yılından bu yana ülkemize yaptığı en büyük yatırım olacak. 250 milyon liralık yeni yatırımla kurulacak bu fabrika, doğrudan ve dolaylı 400 kişiye istihdam sağlayacak. Firmanın Çin’de buna benzer bir yatırımı bulunuyor. Çin’den sonra böyle bir fabrikayı ilk kez, ülkemizin taşıdığı potansiyeli dikkate alarak, Bursa’da kuruyorlar. En ileri otomasyon teknikleri ve en yeni teknolojilerin kullanılacağı bu fabrika, Ağustos 2021’de üretime başlayacak. Üretime geçildiğinde, medikal beslenme ürünleri ithalatımızın yüzde 63’ü artık Türkiye’den karşılanabilir hale gelecek. Yani aslında bu yatırımla, medikal beslenme alanında büyük bir yerlileşme hamlesi uygulamaya geçmiş oluyor” dedi.

    “MEDİKAL ÜRÜNLER, ARTIK ÜLKEMİZDE ÜRETİLECEK”

    Doktorlar tarafından reçetelenen ve eczanelerde satılan beslenme ürünlerinin artık Türkiye’de üretileceğinin altını çizen Bakan Varank, “Bu ürünler; çocuklardaki pediatrik alerjiden tutun da yaşlılardaki yetersiz beslenme sorunlarına kadar farklı sağlık problemlerine çözümler sunuyor. Maalesef kanser, cerrahi müdahale ve nörolojik hastalık gibi sebeplerden ötürü, bazı vatandaşlarımız doğal yoldan beslenmede zorluklar yaşayabiliyor. Bu hastaların sağlıklı beslenebilmeleri için gereken medikal ürünler; işte bu fabrika sayesinde, artık ülkemizde üretilecek.” diye konuştu.

    “TÜRKİYE, EMSALLERİNE GÖRE DAHA HIZLI BİR TOPARLANMA SÜRECİNE GİRDİ”

    2020 yılının koronavirüsün gölgesi altında geçtiğini dile getiren Bakan Varank, küresel salgının dünyadaki tüm dengeleri sarstığını, doğru bilinen bütün ezberleri bozduğunu ifade etti. Bu süreçte farklı destek programlarıyla milyonlarca vatandaşa yaklaşık 40 milyar lira destek verildiğini söyleyen Bakan Varank, “Kamu bankalarımız kredi musluklarını açtı. Teknoparklarda ve Ar-Ge merkezlerinde uzaktan çalışmayı kolaylaştırdık. Bu politikaların yardımıyla Türkiye, emsallerine göre daha hızlı bir toparlanma sürecine girdi. Dış talepteki canlanma da, ekonomiye güç kattı. İlk 9 ayda 142 milyar liranın üzerinde yatırım için teşvik belgesi verdik. Bu yatırımlar tamamlandığında 220 binin üzerinde vatandaşımıza yeni iş imkânları doğacak. Yılın ilk üç çeyreğinde Türkiye genelinde, 10 bin 802 sanayi tesisi üretime geçti, yani 2019’a göre yüzde 12’lik bir artış söz konusu. Eylül ayı ihracatımız 16 milyar doları aşarak, tüm zamanların Eylül ayı ihracat rekorunu kırdı. Ben son 1 haftada; Erzurum, İstanbul, Malatya ve Denizli’de bizzat sahadaydım, sanayicilerimizle bir araya geldim, fabrikaları gezdim. Herkes işini büyütmek istiyor” ifadelerini kullandı.

    “UYGULADIĞIMIZ POLİTİKALARDA YERLİ YA DA YABANCI AYRIMI YAPMIYORUZ”

    Ülkedeki yabancı firmaların gayet verimli ve karlı çalıştıklarını, hiçbirinin ciddi bir şikayeti olmadığını kaydeden Bakan Varank, “Salgınla birlikte global firmalar, üretimde tek merkeze bağlı kalmanın sakıncalarını bizzat yaşayarak gördüler. Şu an yatırım kararlarını tekrar gözden geçiyorlar. Küresel üretimde ağırlık merkezi Uzak Doğu’dan uzaklaşmaya, daha geniş coğrafyalara yayılmaya başlıyor. Yeni merkezler ortaya çıkacak, güç dengeleri değişecek. Türkiye, çok güçlü bir bölgesel üretim ve inovasyon merkezi olabilir. İnanın bunun önünde hiçbir engel yok. Güçlü sanayi altyapımız, iyi yetişmiş insan gücümüz ve mükemmele yakın işleyen tedarik ağlarımızla, ülkemize yatırım yapan hiç kimseyi yarı yolda bırakmadık, bundan sonra da bırakmayacağız. Pandemide Türk sanayisi kendini ispatladı. Acil durumlara müdahale kapasitesiyle gücünü gösterdi. Zor zamanlarda nasıl inovatif çözümler üretebileceğini kanıtladı. Biz de Bakanlık olarak aktif, öngörülebilir ve şeffaf bir ekonomi diplomasisi izliyoruz. Sektörlerle istişare etmeden, asla karar almıyoruz. Fikirden ürüne, üründen pazara girişimcinin, yatırımcının yanındayız. Uyguladığımız politikalarda yerli ya da yabancı ayrımı da yapmıyoruz. Önümüzdeki aylarda; küresel değer zincirlerinden daha fazla pay almak ve dış yatırımları daha güçlü bir şekilde ülkemize çekmek için önemli atılımlarımız olacak. Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi’yle birlikte, ülkemizin Doğrudan Yabancı Yatırım Stratejisi’ni hazırlıyoruz. Yeni dönemin ruhunu yakalayıp; sonuç ve etki odaklı bir stratejiyle, inşallah hızla yol alacağız. Elbette Bursa, bu noktada bizim en önemli yol arkadaşlarımızdan biri olacak” değerlendirmesinde bulundu.

    1960’lı yıllarda Türkiye’nin ilk organize sanayi bölgesinin oluşturulduğu Bursa’da, şu an 17 organize sanayi bölgesinin bulunduğuna ve 192 binin üzerinde vatandaşın buralarda çalıştığına işaret eden Bakan Varank, ayrıca son 8 yılda Bursa’da 57 milyar liranın üzerinde özel sektör yatırımına teşvik verdiklerini, bu yatırımlarla da 60 binin üzerinde ilave istihdam oluşmasını sağladıklarını söyledi. Bursa’nın yatırım teşviklerinde her zaman ilk 5’te yer aldığını söyleyen Bakan Varank, Bursa’nın sanayi ve teknolojide, ülkenin gözbebeği illerinden biri olmaya devam edeceğini vurguladı.

    Bakan Varank daha sonra, protokol üyeleri ile birlikte tesisin temel atma töreninin açılışını gerçekleştirdi.

  • Varank: Dünyada 13’üncü sıraya yükseldik

    Varank: Dünyada 13’üncü sıraya yükseldik

    Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, “Uluslararası patent başvurularımız 2019’da yüzde 47 arttı. Bu artış, ülkemizdeki makine, ilaç, kimya, bilgisayar ve elektrik-elektronik gibi yüksek teknoloji alanlarındaki yeni buluşlardan kaynaklandı. Böylece ilk defa dünyada 13’üncü sıraya yükselmiş olduk” dedi.

    Bakan Varank, Türk Patent ve Marka Kurumu’nda düzenlenen ‘Patentle Türkiye -2. Ulusal Üniversiteler Patent Yarışması ödül törenine katıldı. Burada konuşan Bakan Varank, patent konusunun stratejik bir öneme sahip olduğunu, bir ürünün patentinin alındığında o ürünle ilgili her türlü hakkın sadece kişiye ait olduğunu bildirdi. Bu sayede ürünün başkaları tarafından üretiminin, kullanımının, satılmasının veya taklit edilmesinin engellendiğini aktaran Varank, “Bir buluş patentlendiği zaman tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de 20 yıl süreyle koruma altına alınıyor. Yani aslında her bir patent başvurusu en az 20 yıllık bir hedefe ve vizyona sahip. Patentli bir buluşunuz varsa 20 yıl boyunca değer üreten bir ürüne sahip olmanın yanında, koruma süresi dolduktan sonra da topluma mal olabilecek bir ürünü geliştirmenin gururunu da yaşıyorsunuz” dedi.

    ‘DÜNYADA 13’ÜNCÜ SIRAYA YÜKSELMİŞ OLDUK’

    Türkiye’nin 18 senede sınai mülkiyet alanında önemli başarılara imza attığına dikkat çeken Varank, yıllık patent başvuru sayısının 20 kat, yerli patent tescil sayısının da 27 kat arttığını söyledi. Bakan Varank, “Marka başvurularında 2011 yılından beri Avrupa’da birinci sıradayız. Salgın sürecine rağmen bu yılın ilk 8 ayında patent, marka ve tasarım başvuruları geçen senenin üzerinde seyrediyor. Çok daha dikkat çekici bir veriyi de sizlerle paylaşmak istiyorum. Uluslararası patent başvurularımız 2019’da yüzde 47 arttı. Bu artış, ülkemizdeki makine, ilaç, kimya, bilgisayar ve elektrik-elektronik gibi yüksek teknoloji alanlarındaki yeni buluşlardan kaynaklandı. Böylece ilk defa dünyada 13’üncü sıraya yükselmiş olduk. Hindistan, İsrail, Avustralya ve Finlandiya gibi ülkeleri geride bıraktık. Küresel patent başvurularında üst basamaklara çıktığınızda aslında bir anlamda patentin devler ligine girmiş oluyorsunuz. Ülkenizde uluslararası standartlarda inovasyon yapma kabiliyetinin ne denli geliştiğini tüm dünyaya göstermiş oluyorsunuz. Sınai mülkiyetin bütün alanlarında her zaman ilk 10 ülke içinde yer almayı hedefliyoruz. Son yıllarda gösterdiğimiz başarılar, yerli ve milli teknolojilerin geliştirilmesinde ne denli iddialı olduğumuzu açıkça ortaya koyuyor. İşte Milli Teknoloji Hamlesi vizyonuyla bu iddiamızı daha da güçlendireceğiz” ifadelerini kullandı.

    ‘LİSE ÖĞRENCİLERİNİ DE KAPSAYACAK’

    Patentle Türkiye Yarışması kapsamında 98 farklı üniversiteden 584 patent başvurusu aldıklarını belirten Bakan Varank, gençlerin başvurularının elektrik-elektronik, makine, otomotiv, biyomedikal, kimya ve inşaat alanlarında olduğunu ifade etti. Üniversiteler tarafından yapılan patent başvurularının araştırma ve inceleme raporları ücretlerinde yüzde 50 teşvik indirimi uyguladıklarını kaydeden Varank, şunları kaydetti:

    “Bugün buradan bir müjde vermek istiyorum; Patentle Türkiye Yarışması, bundan sonra sadece üniversiteleri değil lise öğrencilerini de kapsayacak şekilde genişletilecek. Bu kapsamda Milli Eğitim Bakanlığımızla işbirliği yapıyoruz. Ayrıca yarışmaya faydalı model bileşenini de ekliyoruz. Böylece öğrencilerimiz, yenilik içeren küçük buluşlarıyla da yarışmaya katılabilecek. 1 Kasım 2020’de Patentle Türkiye’nin üniversite ve lise öğrencileri için yeni başvurularını almaya başlayacağız. Milli Eğitim Bakanlığımız da özellikle son dönemde bu alanda çok kıymetli çalışmalar yürüttü. 2019-2020 eğitim öğretim yılının temasını ‘patent, faydalı model ve tasarım’ olarak belirleyip, bir seferberlik başlattı. Başvuru sayılarına ilişkin hedefler koyduk. Bu sene MEB’e bağlı okullar tarafından şu ana kadar 151 patent ve faydalı model, 209 marka ve 94 tasarım başvurusu yapıldı. Patentle Türkiye Yarışması’yla ile birlikte bu başvuru sayılarında belirgin bir artış olmasını bekliyoruz.”

    Konuşmaların ardından Bakan Varank ve Türk Patent ve Marka Kurumu Başkanı Habip Asan dereceye giren üniversite öğrencilerine ödüllerini takdim etti.

  • Bakan Varank’tan 300 fabrika iddialarına yanıt

    Bakan Varank’tan 300 fabrika iddialarına yanıt

    Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, geçen hafta resmi açılışı yapılan Gaziantep’teki 300 fabrikaya ilişkin ortaya atılan iddialara yönelik, “Gaziantep sanayicileri 15 milyar liraya yakın yatırım yaptılar, 45 bin vatandaşımıza doğrudan istihdam oluşturdular. Muhalefet, komple yeni yatırımla ilave yeni yatırım arasındaki ayrımı bile bilmiyor, bir firmanın birden fazla fabrikası olabileceğini kafaları almıyor.” dedi.

    Bakan Varank, video konferans yöntemiyle katıldığı Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu (OSBÜK) İstişare ve Değerlendirme Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, OSBÜK ile bir önceki toplantının yapıldığı mayıs ayıyla kıyasla daha pozitif ve güçlü bir görünüm olduğunu söyledi.

    Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını döneminde gösterdikleri ekonomik mücadeleyle Türkiye’nin birçok ülkeden pozitif yönde ayrıştığını vurgulayan Varank, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde istihdam, finansman ve sosyal yardım alanlarında kritik adımlar attıklarını dile getirdi.

    Varank, Sosyal Koruma Kalkanı alanındaki politikalarla 15 milyona yakın vatandaşın hayatına dokunduklarını ifade ederek, kısa çalışma ödeneği, nakdi ücret desteği, işsizlik ödeneği ve sosyal destek programlarıyla vatandaşlara 33 milyar liraya yakın ödeme yapıldığını bildirdi.

    “Ekonomik güven göstergeleri yükseldi”

    Sanayi üretiminin, sokağa çıkma kısıtlaması olan dönemlerde bile durmadığına dikkati çeken Varank, şöyle devam etti:

    “Uyguladığımız politikaların sonucu olarak, hazirandan itibaren ekonomi tekrar canlanmaya başladı. İmalat sanayinde siparişler, üretim, kapasite kullanım oranları ve ekonomik güven göstergeleri yükseldi. Eylülde 52,8 değerini alan İmalat Sanayi Satın Alma Yöneticileri Endeksi, 4 aydır eşik değerin üzerinde bir performans gösteriyor. Veride en dikkat çekici gelişmeyse, istihdam oluşturma hızının güçlenmesi. Firmalar artan siparişler doğrultusunda, Şubat 2018’den beri en yüksek oranda istihdam artışı gerçekleştirdi. Üretim 10 sektörün 8’inde artış gösterirken, en hızlı üretim artışı kimya, plastik ve kauçuk kategorisinde oldu.”

    “OSB’lerde elektrik tüketiminde rekor”

    Varank, bu gelişmelere paralel olarak sanayideki elektrik tüketiminin artış eğiliminde olduğunun altını çizerek, şu ifadeleri kullandı:

    “Organize Sanayi Bölgelerimiz, eylülün ilk 25 gününde, son 6 ayın elektrik tüketimi rekorunu kırdı. Marta göre yüzde 7 daha fazla elektrik tüketiyorsunuz, bu üretimin izlediği seyir açısından çok anlamlı bir gösterge. Dolayısıyla üçüncü çeyreğe ilişkin öncü göstergeler, şimdiden güçlü bir büyümeye işaret ediyor. Ümit ediyorum ki, bu performansı yılın son çeyreğinde de sürdürecek, 2021’e iyi bir başlangıç yapacağız.”

    Varank, reel sektörün ilk 8 aydaki yatırım talebinin salgın koşullarına rağmen, geçen senenin aynı dönemine göre yüzde 30 daha fazla olduğunu vurgulayarak, “Ağustosta 911 yeni teşvik belgesi düzenledik. Sadece bu belgelerin yatırıma dönmesi sayesinde 18 milyar liranın üzerinde yatırım yapılacak ve 28 bin 400 vatandaşımıza yeni iş imkanları oluşacak.” diye konuştu.

    “Sahada ne olup bittiğinden haberleri yok”

    Son dönemde gerçekleştirilen toplu fabrika açılışlarına da değinen Varank, 1 ay önce Gebze’de Makine İhtisas ve İMES OSB’de yer alan 40 fabrikanın açılışını yaptıklarını anımsattı. Varank, geçen hafta sonu da Gaziantep’te 300 tesisin resmi açılışını yaptıklarını hatırlatarak, şu değerlendirmelerde bulundu:

    “Bu fabrikalar için Gaziantep sanayicileri 15 milyar liraya yakın yatırım yaptılar, 45 bin vatandaşımıza doğrudan istihdam oluşturdular. Ortada gerçekten muazzam bir emek var. Bu emeği takdir etmek yatırım yapan sanayicilerimize moral vermek için bu törenleri düzenliyoruz.

    Biz bunları yaparken, hiçbir üretimi hiçbir katma değeri olmayan, heykel açmayı yatırım sanan muhalefet de boş durmadı. Anlamadan, dinlemeden hemen saldırıya geçti. Biz güya fabrika diye lokanta, eczane, market açmışız, 40-50 yıllık fabrikaları, sıfırdan açıyor gibi göstermişiz. İddiaları neresinden tutsanız elinizde kalıyor. Bu arkadaşlar, komple yeni yatırımla ilave yeni yatırım arasındaki ayrımı bile bilmiyor. Ayrıca, firma açmakla üretim tesisi açmanın aynı şey olduğunu zannediyorlar. Bir firmanın birden fazla fabrikası olabileceğini kafaları almıyor. Sahada ne olup bittiğinden zerre haberleri yok, hiçbir şey bilmiyorlar ama laf çok, ezber çok.”

    “Gaziantep sanayicisi iddialara yerinde yanıt verdi”

    Gaziantep’te açılışı yapılan bazı fabrikalara ilişkin bilgilerin yer aldığı kartları gösteren Varank, “Gaziantep sanayicisi de bu süreçte bütün iddialara yerinde yanıt vermek üzere, basın turu düzenledi ve bu iddiaların gerçek olmadığını ispatladı. 300 firmalık listede bir firmanın başka bir firmanın yerine yanlışlıkla yazılması üzerinden bütün bu tezvirat başlatıldı. OSB bu 300 firmalık listeyi kendisi yayınladı. Kamuoyunu yanıltmak istese böyle bir listeyi yayınlar mı? Cehaletin bu kadarıyla uğraşmak çok üzücü.” değerlendirmesinde bulundu.

    Varank, geçen hafta Diyarbakır’a gerçekleştirdiği ziyarette, bölgesel kalkınmayı destekleyen projelere imza atmanın yanında, Lice’de terör sebebiyle yıllardır kapalı duran bir fabrikayı yeniden ayağa kaldırdıklarını, bölgenin en büyük mermer fabrikalarından birinin 10 yıl sonra 35 milyon liralık yeni yatırımla tekrar üretime döndüğünü vurguladı.

    “1676 belge verildi”

    Son 5 ayda Bakanlıkça atılan adımlardan bahseden Varank, yoğun bakım solunum cihazından aşı ve ilaç geliştirme projelerine kadar gerçekleştirilen çalışmaları anlattı.

    Varank, Türk Standardları Enstitüsü kanalıyla güvenli üretim, hizmet, turizm ve okulum temiz belgeleri vermeye başladıklarını, bu kapsamda şimdiye kadar toplam 1676 belge verdiklerini bildirdi.

    İlçe bazlı teşvik sistemini de hataya geçirdiklerini anımsatan Varank, bölgesel yatırımları özendirecek önemli bir yeniliği daha uygulamaya aldıklarını söyledi.

    Varank, yoğun istihdam gerektiren yatırımlara esnek SGK işveren prim desteğini getirdiklerini belirterek, şunları kaydetti:

    “Emek yoğun yatırımlarda yatırımcıya vergi indirimi desteği yerine, ilave SGK istihdam desteği talep etme hakkını da veriyoruz. Bu esnek teşvik metoduyla, bölgesel ölçekte yoğun istihdam sağlayacak yatırımlara kolaylık sağlıyoruz. Sahadan gelen talepleri dikkate alarak, bölgesel teşvik kapsamında desteklenen yatırım konularına yenilerini ilave ettik. Rekabet gücümüzü ve çevreye duyarlı üretimi teşvik etmek üzere, Ar-Ge ve çevre yatırımlarına sağladığımız finansman desteğinin üst limitini 1 milyon liradan 1,8 milyon liraya çıkardık.”

    Bilişim Vadisi, Albaraka Katılım ve Vakıf Katılım ortaklığında kurdukları 100 milyon liralık bir Girişim Sermayesi Fonu ile erken aşama girişimlere destek sunmanın yanında, onlara ölçek kazandırma yolunda da kritik bir mekanizmayı harekete geçirdiklerini belirten Varank, OSB yönetimlerini bu fona yatırım yapmaya çağırdı.

    Toplantıda, OSBÜK Başkanı Memiş Kütükcü de sektörün mevcut durumu ve taleplerine ilişkin konuşma yaptı. Konuşmaların ardından Bakan Varank, katılımcılardan gelen soruları kabul etti.

  • Bakan Varank suç duyurusunda bulundu

    Bakan Varank suç duyurusunda bulundu

    Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, bir televizyon programında imam hatiplilere yönelik hakaret içeren sözleri nedeniyle Erol Mütercimler hakkında suç duyurusunda bulundu.

    Bakan Varank’ın avukatı Ahmet Özel’in hazırladığı suç duyurusu dilekçesi, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına iletildi.

    Suç duyurusu dilekçesinde, Mütercimler’in bir televizyon programında imam hatiplilere yönelik ağır hakaretlerde bulunduğu belirtilerek, “Şüpheli Erol Mütercimler, imam hatip okulları mensuplarına yönelik genel ahlak ve toplumsal erdemlerden yoksun olduklarını ifade ederek alenen aşağılamıştır.” ifadelerine yer verildi.

    Bakan Varank’ın da bir imam hatip lisesi mezunu olarak Mütercimler’in sarf ettiği sözlerin üzülerek muhatabı haline geldiği kaydedilen dilekçede, şüphelinin eylemi toplumun bir kesimini alenen aşağılama kapsamında olduğundan Türk Ceza Kanunu’na göre, hakaret ve halkın bir kesimini aşağılama suçunun unsurlarını taşıdığı vurgulandı.

    Türk Ceza Kanunu’nun ilgili maddeleri anımsatılan dilekçede, Mütercimler’in ifadeleriyle imam hatip okulları mensuplarının her biri hakkında ağır hakarette bulunduğu ve imam hatip okulları mezun ve mensuplarını basın yoluyla alenen aşağıladığı belirtildi.

    Suç teşkil eden eylemin cezasız kalmaması adına savcılığa teslim zaruriyeti doğduğu belirtilen dilekçede, “Savcılığınızca re’sen gözetilecek diğer hususlar ışığında, özel hukuka ilişkin haklarımız mahfuz kalmak kayıt ve şartıyla, şüphelinin eylemine uyan Türk Ceza Kanunu’nun ilgili maddeleri kapsamında hakkında kamu davası açılmasını, açılacak olan davaya müdahil olarak kabulümüzü saygıyla talep ederim.” ifadeleri kullanıldı.

  • Bakan Varank’tan Demirtaş’a sodalı cevap

    Bakan Varank’tan Demirtaş’a sodalı cevap

    Finans dünyasında adını duyuran isimlerden olan ve aynı zamanda Sabancı Üniversitesi Finans Kürsü başkanlığını yürüten Prof. Dr. Özgür Demirtaş sosyal medya hesabı Twitter’da paylaştığı mesaja Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’tan göndermeli yanıt geldi.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın çarşamba günü açıklama yaparken Cuma günü Türkiye’ye müjdeli bir haber vereceğiz açıklamasının bir çok kişi fikirlerde bulundu.

    Kimi doğalgaz kimi petrol rezervlerinin bulunduğunu tahmin etti.

    Tartışmalar sürerken Demirtaş sosyal medya hesabı Twitter’da bir paylaşımda bulundu. Paylaştığı içerikte; “Dünyanın en büyük enerji rezervlerine sahip olan Venezuela’da, bir Bidon Petrol, bir tane Damak Çikolata bile etmiyor…” dedi.

    Demirtaş’ın paylaşımının ardında bir gün sonra Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank Özgür Demirtaş’ın paylaşımını alıntılayarak, “Bu hesaba göre bir “finans profesörü” bir Beypazarı Soda bile etmiyor…” paylaşımında bulundu.

    Sosyal medyada binlerce kişi tarafından her iki paylaşımda binlerce beğeni alırken Prof. Dr. Özgür Demirtaş kısa sürede Türkiye’nin gündemine oturdu.

     

  • “Isıl pillerinde yurt dışına bağımlılığı ortadan kalktı”

    “Isıl pillerinde yurt dışına bağımlılığı ortadan kalktı”

    Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, özellikle füzelerde ana güç kaynağı, havacılık sanayisinde de acil durum yedek güç kaynağı olarak kullanılan ısıl pillerin milli imkanlarla üretilmesi sayesinde 91 milyon doların Türkiye’de kaldığını açıkladı. Bakan Varank, “Isıl pillere ilişkin yurt dışına bağımlılığımız tamamen ortadan kalktı. Almanya’dan sonra bir Avrupa Birliği (AB) ülkesinden daha ön sipariş aldık. Önemli bir sözleşmeyi imza aşamasındayız” dedi.

    Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamaya göre, birçok savunma sanayi ürününde temel güç kaynağı olarak kullanılabilen ısıl piller, dünyada birkaç ülke tarafından üretiliyor. Türkiye’nin tek ısıl pil geliştirici ve üreticisi olan TÜBİTAK Savunma Sanayii Araştırma ve Geliştirme Enstitüsü (SAGE) bu kritik ürünlerin Ar-Ge’sinden tasarımına, her türlü testinden üretimine kadar tüm süreçleri bir bütün olarak üstleniyor. Bakan Varank, TÜBİTAK SAGE’nin 2002 yılında ısıl pil teknolojisini geliştirme çalışmalarına başladığını ifade ederek, “Şu ana kadar farklı teknik özelliklere sahip yaklaşık 250 ısıl pil tasarımı yapıldı. Bunların 38’i üretilerek uluslararası askeri standartlara uygun olarak kalifiye edildi” dedi.

    ‘YURT DIŞINA BAĞIMLILIK TAMAMEN ORTADAN KALKTI’

    Üretilen ısıl pillerin TÜBİTAK SAGE tarafından geliştirilen sistemlerin dışında diğer savunma sanayi kuruluşları tarafından geliştirilen milli sistemlerde ve sivil havacılık sektöründe de kullanıldığının altını çizen Bakan Varank, “SAGE’de geliştirilen ısıl piller ile Türk savunma sanayisinde ısıl pillere ilişkin yurt dışı bağımlılık tamamen ortadan kalkmıştır” diye konuştu. Bakan Varank, SAGE’nin yurt içi teslimatların yanı sıra birçok farklı ülkeye 2012 yılından itibaren ısıl pil ihracatı yaptığını anlatarak, “Bu ülkeler arasında Almanya, Ukrayna, Brezilya ve Suudi Arabistan var. Isıl pil, büyük ihracat potansiyeline sahip. Hatta yakın zamanda Almanya’dan sonra bir AB ülkesinden daha ön sipariş aldık. Önemli bir sözleşmeyi imza aşamasındayız. Güçlü rakiplerimiz arasından sıyrılarak bu ön siparişi almamız oldukça mühim” ifadesini kullandı.

    SAGE’nin ısıl pilleri geliştirip üreterek yaklaşık 91 milyon doların yurt içinde kalması sağladığını kaydeden Varank, “İşin ekonomik kısmı elbette önemli ama diğer taraftan güvenlik boyutunu da göz ardı edemeyiz. Bu üretimlerimizle ülke savunmasına ilişkin stratejik bilgilerin yurt dışına çıkmasını da engellemiş olduk” dedi.

    ISIL PİL NEDİR?

    Isıl pil, elektrolitin 650 santigrat derece sıcaklığa çıkartılarak eriyik hale getirilmesinin ardından anot ve katot arasındaki iyon iletkenliğinin oluşturularak elektrokimyasal reaksiyonların başlaması ilkesiyle elektriksel enerji üreten bir pil türü. Tek kullanımlık olan ısıl piller; füzeler, güdüm kitleri, güdümlü topçu mühimmatları, uçak koltuk fırlatma sistemleri, muharip uçak acil durum sistemleri, sivil havacılık uygulamaları, tapalar ve akustik karıştırıcılarda güç kaynağı olarak kullanılıyor. Isıl piller, SAGE tarafından geliştirilen milli sistemler olan Hassas Güdüm Kitleri (HGK Ailesi), Kanatlı Güdüm Kitleri, Seyir Füzeleri (SOM Ailesi) ve Hava-Hava Füzeleri (Gökdoğan ve Bozdoğan) ile diğer Türk savunma sanayi kuruluşları tarafından geliştirilen milli sistemlerde görev alıyor.

  • Bakandan aşı açıklaması: “Hayvan deneyleri başladı”

    Bakandan aşı açıklaması: “Hayvan deneyleri başladı”

    Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, TÜBİTAK Covid-19 Türkiye Platformu bünyesinde Ankara Üniversitesi’nde yürütülen GRFT (griffithsin) adlı molekülün koronavirüsün enfeksiyon etkisini durdurucu veya azaltıcı yönünün araştırılma çalışmalarını inceledi. Bakan Varank, “Bu molekülle ilgili hayvan deneyleri bugün itibarıyla buradaki biyogüvenlikli laboratuvarda başlatılmış olacak” dedi.

    Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamaya göre; Bakan Varank, Türkiye’nin ilk disiplinler arası biyoteknoloji lisansüstü eğitim enstitüsü olan ve sağlık ile tarımsal biyoteknoloji alanlarında çalışmalar yapan Ankara Üniversitesi Biyoteknoloji Enstitüsü’nü ziyaret etti. Varank’a ziyaretinde, Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erkan İbiş, TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal ve TÜBİTAK MAM Gen Mühendisliği ve Biyoteknoloji Enstitüsü (GMBE) Müdürü Prof. Dr. Şaban Tekin eşlik etti. Ziyarette Prof. Dr. Aykut Özkul’un yürütücülüğünü üstlendiği koronavirüse karşı ilaç geliştirme projesi hakkında bilgi alan Varank, daha sonra buradaki laboratuvarlarda incelemelerde bulundu.

    ‘HAYVAN DENEYLERİ BAŞLADI’

    Hayvan deneyleri aşamasına bugün itibarıyla başlanan projede, plan dahilinde gelecek bir ay içinde hayvanlarda çalışıp çalışmadığı konusunda da ön bilgiye sahip olunacak. Ziyareti değerlendiren Varank, koronavirüse karşı Türkiye’deki temel bilimsel çalışmaları koordine etmek üzere Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı öncülüğünde TÜBİTAK çatısı altında bir platform oluşturduklarını anımsatarak, burada yürütülen 17 aşı-ilaç geliştirme projesinin desteklendiğini belirtti. Varank, Ankara Üniversitesi Biyoteknoloji Enstitüsü’nün öncülüğünde koronavirüse karşı GRFT molekülüyle geliştirilecek hastalığı önleyici ilaca yönelik çalışmalar hakkında bilgi aldıklarını kaydederek, “Bilim insanlarımız bu molekülün Kovid-19’a karşı etkili olabileceğini bilimsel olarak da değerlendiriyorlar. Klinik çalışma aşamalarına geçmeden önce yapılması gereken temel araştırmalar yapılıyor. Bu molekülle ilgili hayvan deneyleri bugün itibarıyla buradaki biyogüvenlikli laboratuvarda başlatılmış olacak” diye konuştu.

    ‘BİLİM İNSANLARIMIZA GÜVENİYORUZ’

    Türkiye’nin son 18 senede Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde özellikle Ar-Ge ekosistemine büyük yatırımlar yaptığına işaret eden Varank, “Yaptığımız yatırımların böyle zor ve kritik zamanlarda bilim insanlarımızın ortaya koyduğu başarılı çalışmalarla ne kadar önemli olduğunu görebiliyoruz. Bilim insanlarımıza güveniyoruz, buradaki çalışmalardan da başarılı bir ürün geliştirileceğine inanıyoruz” dedi.

    Varank, bilim insanlarının koronavirüse karşı büyük bir fedakarlıkla gece gündüz çalıştığına dikkati çekerek, “Burada devam eden bilimsel çalışmalar sonucunda da güzel veriler elde edip klinik safhaya geçecek çalışmalarımızı tamamlayacağız. Sonraki aşamada bunları Sağlık Bakanlığımıza klinik çalışmalar yapılması için teslim edeceğiz. İnşallah güzel müjdeleri buralardan verebiliriz” ifadesini kullandı.

    ‘ÖNCÜL VERİLER BİR AY İÇİNDE’

    Prof. Dr. Aykut Özkul projede, GRFT molekülüyle Kovid-19 etkisini durdurmayı amaçladıklarını belirterek, çalışmalarında gelinen aşamayı anlattı. An itibarıyla molekülün hayvanlardaki etkinliğinin test edilmesi sürecini başlattıklarını dile getiren Prof. Özkul, “Bizim hayvanlarla ilgili yaptığımız ön çalışmalarda yaklaşık 2 haftalık bir zaman zarfında bu virüsün organ tutulumu, yayılımı ve virüsle ilgili tespitler gerçekleşebiliyor. Dolayısıyla eğer işler öngördüğümüz şekilde devam ederse önümüzdeki bir ay içinde ön verileri almış olacağız” dedi.

    ‘DOĞAL BİR MOLEKÜL’

    GRFT’nin yapı olarak doğal bir molekül olduğunu kaydeden Özkul, “GRFT’nin şimdiye kadar birçok farklı virüse karşı enfeksiyonu durdurucu etkisinin var olduğu tespit edilmiş. Dolayısıyla ilk planda bizim bu süreçteki en büyük kazanımımız, günlük hayatta kullanılabilecek durdurucu, koruyucu, önleyici ürün geliştirmek olacaktır. Ekibimizdeki moleküler biyologlar da molekülün yapısında birtakım değişiklikler yapmak suretiyle GRFT’nin hücre içine girmesini sağlamaya çalışıyor. Bu kapsamda eğer becerebilirsek molekülün tedavi edici potansiyelini de zaman içinde sorgulayacağız” diye konuştu.

    DURDURUCU VEYA AZALTICI YÖNÜ ARAŞTIRILIYOR

    TÜBİTAK çatısı altındaki ‘COVID-19 Türkiye Platformu’ koordinasyonunda yürütülen 17 aşı-ilaç geliştirme projesinden biri olan çalışma kapsamında, GRFT adı verilen molekülün, koronavirüse neden olan virüsün enfeksiyon etkisini durdurucu veya azaltıcı yönü araştırılıyor. Ankara Üniversitesi, Bilkent Üniversitesi Ulusal Nanoteknoloji Araştırma Merkezi (UNAM) ve Hacettepe Üniversitesi’nden bilim insanlarından oluşan konsorsiyumun yürüttüğü çalışmalar sonucunda şimdiye kadar virüsün izolasyonu, genom analizi ve karakterizasyonu gerçekleştirildi, GRFT molekülü üretildi ve saflaştırıldı. GRFT’nin hücre kültürü ortamında virüsün hücreye girmesini ve bu suretle üremesini durdurduğu görüldü.

  • Gemlik’e kurulacak yerli otomobil fabrikası için flaş açıklama

    Gemlik’e kurulacak yerli otomobil fabrikası için flaş açıklama

    Bakan Varank, yerli otomobille ilgili “Kovid-19 nedeniyle Gemlik’te kurulacak fabrikanın temel atma tarihine ilişkin büyük bir aksaklık öngörmüyoruz. Fabrika ÇED raporunu alma aşamasında. Zemin etütleri de muhtemelen 10 gün içinde tamamlanacak” dedi.

    Ayrıntılar geliyor…