Etiket: saplantı

  • Saplantılı olduğu kadını pompalı tüfekle öldüren şahıs intihar etti

    Saplantılı olduğu kadını pompalı tüfekle öldüren şahıs intihar etti

    Olay, Tepebaşı ilçesi Şirintepe Mahallesi Dinçerler Sokak’ta meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, işe gitmek için evinden çıkan ve servis durağına doğru giden 57 yaşındaki Hatice Usalan, yaklaşık 2 yıl önce görüştüğü ve evlilik teklifini reddettiği Necmettin Tepecik’in silahlı saldırısına uğradı. Evlenme teklifinin reddedilmesi üstüne saplantılı hale gelen Necmettin Tepecik, Hatice Usalan’a pompalı tüfekle ateş ederek olay yerinden kaçtı. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ağır yaralı olarak Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne kaldırılan 57 yaşındaki Hatice Usalan, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.
    Saplantılı olduğu Hatice Usalan’a pompalı tüfekle ateş ettikten sonra olay yerinden kaçan Necmettin Tepecik’in yakalanması amacıyla Eskişehir Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı Cinayet Büro Amirliği ekiplerince çalışma başlatıldı. Çalışmaların devam ettiği esnada Necmettin Tepecik, Yeşiltepe Mahallesi’ndeki boş bir arazide pompalı tüfekle intihar etmiş halde bulundu.

    Geçtiğimiz yıl tedbir ve uzaklaştırma kararı çıkartılmış

    Hatice Usalan’ın son 2 yıldır sorun yaşadığı Necmettin Tepecik hakkında geçtiğimiz sene tedbir ve uzaklaştırma kararı çıkarttırdığı, kendisine ulaşmasını engellemek için telefon numarasını değiştirdiği, ev adresini saklı tuttuğu öğrenildi.
    Pompalı tüfekle öldürülen Hatice Usalan’ın cenazesinin otopsi işlemlerinin ardından defnedilmek üzere Artvin’in Hopa ilçesine götürüldüğü öğrenildi.

  • Saplantı halindeki fikirler zarar getiriyor

    Saplantı halindeki fikirler zarar getiriyor

    Psikolog Tansel Tara Çapar, obsesif kompulsif bozukluk (OKB) durumunun hastalarda stres oluşturan “obsesyonlar” yani takıntılı düşünceler ve bu obsesyonlar sonucunda oluşan kaygıyı azaltmak için yapılan birtakım davranışlar yani “kompulsiyonlar” anlamına geldiğini söyledi. Latincede “obsidere” kelimesinden gelen obsesyon sözcüğünün; tedirgin etmek, rahat vermemek, bunaltmak, sıkıştırmak anlamını taşıdığını belirten Psikolog Çapar, bu takıntıların “Yanlış olduğunu bildiğimiz halde kafamızdan atamadığımız, mantık ve muhakeme ile uzaklaştırılamayan, arzu edilmeyen saplantı halindeki fikirler” olduğunu ifade etti.
    Obsesyon yani saplantı halinin, kişinin iradesi dışında gelen, kişiyi tedirgin eden, bilinçli bir şekilde kovulamayan, benliğine yabancı, yineleyen düşünce, hayal ya da dürtüler olduğunu anlatan Psikolog Çapar, “Kişi obsesyonların kendi zihninin bir ürünü olduğunun farkındadır. Kompulsiyon yani zorlantı, obsesyonları dindirmek için yapılan, irade dışı yinelenen davranış ve zihinsel eylemlerdir. Kompulsiyonlar öncelikle obsesyonların var ettiği rahatsızlığı azaltmak için ortaya çıkar fakat bu durum denetlenemez düzeye ulaşır ise yinelenen davranış ve zihinsel eylemlerin kendisi sıkıntı oluşturmaya başlar. Obsesyonun kişide oluşturduğu gerilim, kompulsiyonun yerine getirilmesi ile hafifler. Kompulsiyonlar hastayı yorgun düşürebilir” diye konuştu.

    “Ocağı, kapıyı, kilidi tekrar tekrar kontrol etmek isterler”

    Türkiye’de en sık görülen obsesyon ve kompulsiyon türlerine bakıldığında, bulaşma obsesyonun yüzde 45-55 oranında tespit edildiğine dikkat çeken Çapar, “bulaşma obsesyonu ve temizlik kompulsiyonunda” kişinin, bedenine kir, mikrop, toz, gaita, idrar, zehirler, kimyasal maddeler vb. şeyler bulaşacağına ilişkin kaygılandığını söyledi. Bu obsesyonların oluşturduğu sıkıntıyı gidermek için yaptığı bir takım davranışlar bulunduğundan bahseden Psikolog Çapar, “Örneğin; dışarıdan yemek yerse zehirleneceğini düşünen birey dışarıda yemek yemiyordur çünkü dışarıda yapılan yemeklere ne koydukları belli değildir, zehirlidir. Kuşku obsesyonu ve kontrol kompulsiyonunda kişi ocağı, kapıyı, kilit gibi nesnelerin açık olabileceğinden, prize takılı kalmış nesnelerin olabileceğinden dolayı kuşku duymaktadır. Bu kuşkudan dolayı emin olabilmek adına tekrar tekrar kontrol etme davranışında bulunur. Araştırmalarda bu obsesyonun görülme sıklığı yüzde 23 olarak belirtilmiştir” dedi.

    “Eşyaları atamamak, biriktirmek de obsesyon olabilir”

    Bunu genellikle kontrol etme kompulsiyonunun izlediğini belirten Psikolog Çapar, “Simetri/düzen obsesyon ve kompulsiyonları” durumunda kişilerin tüm hayatlarında düzen ve simetri ihtiyaçlarının hakim olduğunu anlattı. Simetri-düzen obsesyonu olan kişilerin, nesnelerin belirledikleri düzeni bozulduğu zaman bir eyleme başlamakta zorlandıklarını aktaran Psikolog Çapar, şunları ifade etti:
    “Dokunma kompulsiyonlarında kişiler bir eyleme geçmeden önce bir nesneye ya da bir bireye dokunma ihtiyacı duyarlar. Sayma kompulsiyonlarında günlük aktivitelerini yapmadan önce sayma davranışında bulunurlar. Böylece o günlerinin, sayma davranışlarını yaptıkları için iyi geçeceğine inanırlar. Biriktirme ve saklama kompulsiyonlarında kişi ileride gerekli olabilir düşüncesi ile gerekli olmayan eşyaları atamaz, saklar ve biriktirir. Batıl itikatlar, uğurlu, uğursuz sayılar ve renkler, her kültüre özgü bazı batıl inançlar bulunmaktadır. Örneğin siyah kedi görünce saçını çekmek gibi inançlar vardır. Bu tür inanışlar kişinin günlük işlevselliğini etkileyecek düzeyde ise o zaman hastalık düzeyinde değerlendirilebilir.”

    “Tedavi edilmezse kronikleşir”

    Psikolog Çapar, obsesif kompulsif bozukluğun genellikle süreğen ve dönemsel alevlenmelerle ortaya çıktığına değinerek, bu hastalığın tedavi edilmedikçe kronikleşen ve işlevselliği bozan bir hastalık olduğunu dile getirdi. OKB tedavisinde kullanılan pek çok yöntem bulunduğunu ve bu yöntemlerden birinin Bilişsel Davranışçı Terapi ile Maruz Bırakma ve Tepki Önleme (ERP) olduğunu söyleyen Çapar, “Bu yöntem, OKB tedavisinde en etkili psikolojik tedavi yöntemleri arasındadır. Birçok bileşeni içerisinde barındıran BDT’de en önemli tedavi tekniklerinden birisi olan maruz bırakma ve yanıt önleme bir tarafıyla hastayı yüzleştirirken diğer tarafıyla kaçınılan davranışı önlemeyi amaçlar. Birçok araştırmanın sonucuna bakıldığında, BDT’nin OKB tedavisinde semptomların azalmasını sağladığı ve tedavi sonrasında da etkisinin sürdüğü görülmüştür” dedi.
  • Saplantılı aşık lisede dehşet saçtı

    Saplantılı aşık lisede dehşet saçtı

    İddiaya göre, Şehit Hasan Keleş Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde eğitim gören B.Ö., İstanbul’dan nakil olan kızı sosyal medyadan takip etti. Bu durum sonrasında genç kıza takıntısı olduğu öne sürülen H.Ö., B.Ö.’ye tehditler savurarak İstanbul’dan Karasu ilçesine geldi. B.Ö. okul çıkışında kendisini uyaran kişiyle karşılaştı. Aralarında yaşanan tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine H.Ö., yanında getirdiği silahla rastgele ateş etmeye başladı. Yerden seken kurşunlardan biri B.Ö.’ye isabet etmesi neticesinde yaralandı. Yaşanan durum üzerine okulda görevli olan öğretmenler H.Ö.’nün elinde bulunan silahı alarak polise ihbarda bulundu. Durumun haber verilmesi üzerine bölgeye sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Olay yerine gelen sağlık ekipleri yaptıkları ilk müdahale sonrasında yaralıyı hastaneye sevk etti. Merminin ayağından sıyırması neticesinde hafif yaralanan gencin durumunun iyi olduğu öğrenilirken şüpheli polis ekiplerine gözaltına alındı. Olaya ilişkin inceleme başlatıldı.

     

    https://twitter.com/linetv/status/1712365180238041528

     

  • Bursa’da solist kadını öldüren saplantılı aşık tutuklandı

    Bursa’da solist kadını öldüren saplantılı aşık tutuklandı

    Olay, saat 02.00 sıralarında merkez Osmangazi ilçesi Sırameşeler Mahallesi Çatal Sokak’ta meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, bir eğlence mekanında solist olarak çalışan Nurcan İ.’ye saplantılı şekilde aşık olan İzzet A., dün gece yine bir mekanda Nurcan İ. ile denk geldi. Bir süre Nurcan İ.’yi dinleyen şahıs, mekan çıkışında Nurcan İ. ve kızı Yağmur M.’yi kendine ait olan otomobiliyle evlerine bırakmak için davet etti. Daveti reddeden anne ve kız, ticari taksiye binerek Sırameşeler Mahallesi Çatal Sokak’taki evlerine giderken, İzzet A. ise ticari taksiyi takip etti. Ardından İzzet A. ile Nurcan İ. sokak ortasında yüksek sesle tartışmaya başladı. Tartışma kısa sürede büyürken, İzzet A. yanında getirdiği tabanca ile Nurcan İ.’nin kafasına doğru ateş açtı. Kurşunların hedefi olan Nurcan İ., kanlar içerisinde yerde kalırken, çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Olay yerine gelen sağlık ekipleri, Nurcan İ.’yi, olay yerinde yaptığı ilk müdahalesinin ardından Çekirge Devlet Hastanesine kaldırdı. Nurcan İ., hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti.
    Geldiği otomobile binip olay yerinden kaçan şahıs, Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri tarafından kısa sürede yakalandı. İzzet A.’nın emniyetteki ifadesinde, Nurcan İ.’yi başka bir erkekle gördüğü için kıskandığını ve pişman olduğunu söylediği öğrenildi. Emniyetteki işlemleri tamamlanan İzzet A., sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.
    Nurcan İ.’nin cenazesi, Bursa Adli Tıp Kurumunda yapılan otopsinin ardından Orhaneli ilçesi Çalaplar Camii’nde ikindi namazını müteakip kılınan cenaze namazının ardından defnedildi.
    Olayla ilgili soruşturma sürüyor.

  • Eski sevgili dehşetine 6 yıl hapis

    Eski sevgili dehşetine 6 yıl hapis

    Adana’nın Çukurova ilçesinde yaşayan 38 yaşındaki A.O., 2017 yılında Sefer B. (31) isimli bir genç ile sevgili oldu. Ancak genç kadın sevgilisinin kıskanç olması ve sürekli kendisini darp etmesinden dolayı 5 ay sonra ayrıldı. Buna rağmen A.O., Sefer B.’den bir türlü kurtulamadı. Tekrar sevgili olmak isteyen Sefer B. vücudunun her tarafına kadının adını ve sevgili olduğu tarihi yazdırıp kadını rahatsız etmeye devam etti. Ayrıldıktan hemen sonra genç kadının otomobiline silahlı saldırı düzenledi.

    Bu olaydan dolayı Sefer B.’ye mahkeme önce 3 yıl 9 ay hapis cezası verip, daha sonra bu cezayı 2 yıl 9 ay 22 güne düşürdü. Sefer B.’nin cezaevinde yattığı 4 aylık süre göz önünde bulundurularak tahliye edildi.

    Sefer B. tahliye edildikten sonra da tekrar birlikte olmak için kadını tehdit etmeye başladı. Mahkeme bunun üzerine Sefer B.’ye elektronik kelepçe takılmasına karar vererek uzaklaştırma cezası verdi.

    Geçen yıl 28 Kasım günü ise Sefer B., A.O.’nun bir restoranda olduğunu öğrenip elektronik kelepçeyi çıkartarak restorana girip, kadını önce darp edip daha sonra da ustura ile yüzünü kesip olay yerinden kaçtı.

    Kadının yüzüne sayısız dikiş atılırken, Sefer B. ise polis tarafından aranmaya başlandı. 26 Aralık’ta yakalanan Sefer B., ifadesinin ardından çıkartıldığı Sulh Ceza Hakimliği’nce tutuklanarak cezaevine gönderildi.

    29. Asliye Ceza Mahkemesi’nde 21 Haziran’da görülen karar duruşmasında ise Sefer B., suçlamaları kabul etmeyerek tahliyesini talep etti. Ayrıca Sefer B., “Mahkemece lehime olan hükümlerin değerlendirilmesini talep ediyorum. Hakkımda tahliye kararı verilmesini talep ediyorum. Ben vereceğiniz karara saygı duyuyorum” dedi.

    Mahkeme heyeti, Sefer B.’yi ‘Haksız tahrik ve iyi hal indirimi’ uygulanmadan 6 yıl hapis cezasına çarptırdı.