Etiket: Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum

  • “Sağlıksız yapı stoğunu yeniledik”

    “Sağlıksız yapı stoğunu yeniledik”

    Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı ve İstanbul 1. Bölge Milletvekili Adayı Murat Kurum, bir dizi programın ardından ÜSMEK Mezunları Sertifika Dağıtım Töreni’ne katıldı. Bakan Kurum, daha sonra ‘Tapu Dağıtım Töreni’ programına da katıldı. Bakan Kurum’a Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen de eşlik etti.

    Bakan Kurum, “Sizleri, sizlerin şahsında tüm Üsküdarlı ve İstanbullu kardeşlerimi sevgiyle, saygıyla, hürmetle selamlıyorum. Bugün İstanbul’da dolu dolu bir gün geçiriyoruz. Hamd olsun; Aziz Mahmud Hüdai’nin bereketi, Üftade Hazretlerinin bereketi bunlar. Sabah ilk defa oy kullanacak gençlerimizle buluştuk. Sonra Çavuşdere’deki spor merkezinde hanım kardeşlerimizle bir araya geldik. Şimdi sizlerin başarılarına şahitlik ediyoruz. Buradan sonra kentsel dönüşümü sürdürdüğümüz Kirazlıtepe Mahallemizde mülkiyet sorunu yaşayan kardeşlerimize tapularını teslim edeceğiz. Akabinde de Akça Koca’nın, Abdurrahman Gazi’nin diyarı Sultanbeyli’nde millet bahçemizin ilk fidanlarını toprakla buluşturacağız. Sonrasında iş insanlarımız, müteahhitlerimiz, muhtarlarımız, mimarlarımız, mühendislerimiz ve vatandaşlarımızla bir araya geleceğiz, kentsel dönüşümü konuşacağız. Hepinizden, Üsküdar’dan, Sultanbeyli’nden, sizlerden Allah razı olsun” dedi.

    “Türkiye’nin tüm sorunlarını kadınlarımızla, gençlerimizle el ele vererek birlikte aşacağız”

    Kurum, “Sizler, ülkemizin müreffeh yarınlarısınız. Sizlerle ülkemizi büyütüyor, kalkındırıyor, geliştiriyoruz. Bakanlık olarak; en prestijli projelerimizi, sizin gibi kıymetli kadınlarımızın bilgisi, görgüsü, estetik anlayışıyla şekillendiriyor, yürütüyoruz. Bugün çevreyi merkeze alan tüm projelerimizde, yatırımlarımızda, başarının en önemli anahtarı hep kadınlarımızın mahareti olmuştur, ilgisi olmuştur. Biz her fırsatta şunu söylüyoruz. Türkiye’nin tüm sorunlarını kadınlarımızla, gençlerimizle el ele vererek birlikte aşacağız, çözeceğiz. Bugün; Saygıdeğer Emine Erdoğan Hanımefendinin himayelerinde, Türkiye’nin en kapsamlı çevre ve kadın hareketini Sıfır Atık Projesini yürütüyoruz. İsrafın, doğa tahribatının ve çevre kirliliğinin önüne, siz değerli kadınlarımızla birlikte geçiyoruz. Bütün çevre projelerimizde kadınlarımızın rolünü her geçen gün daha da artırarak doğamızın, canlılarımızın korunması, şehirlerimizin daha yaşanabilir hale gelmesi için güç birliği yapıyoruz. Bakanlık olarak “Doğanın Anneleri” çatısı altında bir araya gelen gönüllü kadınlarımızla, evlatlarımızın daha temiz, daha yeşil şehirlerde büyümeleri için gayret ediyoruz. Her bir kadınımızı gönüllülük esasıyla yürüttüğümüz bu harekete davet ediyorum. Sizlerle daha güçlü olacak, sizlerle ülkemizi daha güzel yarınlara ulaştıracağız. Bizimle misiniz? Beraber miyiz? Ülkemizi hep birlikte güçlü yarınlara ulaştıracak mıyız? Allah sizlerden razı olsun” dedi.

    “Birileri 16 milyona hizmet edecekti, 600 bin nüfuslu Üsküdar’ı unuttu”

    Kurum, “Biz Cumhurbaşkanımızın yol arkadaşları, AK davamızın neferleriyiz. AK Parti bir yerel yönetimler hareketidir. Biz şehrinde yaşayan insanların her türlü ihtiyacına cevap üretebilen “Sosyal Belediyecilik” anlayışına sahibiz. Bizler; belediyeciliği vatandaşı için yapan, ona hizmet götürmek için bu yükün altına giren bir davanın mensuplarıyız. İşte ÜSMEK’te “Sosyal Belediyeciliğin” en önemli adımlarından biridir. Üsküdar Belediyemiz; yaptığı nice projede olduğu gibi ÜSMEK’teki kurslarıyla pek çok Üsküdarlının gönlünü fethetmektedir. ÜSMEK bugün sadece bir atölye değil aynı zamanda bir meslek edindirme merkezi, bir okul, bir mektep olmuştur. Tabi ÜSMEK; liyakat deyip beceriksizlikle, ehliyet deyip ahbap çavuş ilişkisiyle, başarı deyip tembellikle nam salanlara rağmen kurulmuştur. Birileri 16 milyona hizmet edecekti, 600 bin nüfuslu Üsküdar’ı unuttu. Üsküdar’ı görmezden geldi. Üsküdarlı ablalarımızın, hanım kardeşlerimizin uğrak noktası olan, herkesin hizmetinde olan İSMEK’i kapattılar. Millete değil ikballerine hizmet edenlerden başka ne beklenebilirdi. Ama merak etmeyin. Herkesin İstanbul’unu, Eserlerin İstanbul’unu hep birlikte inşa edeceğiz. ÜSMEK’te eğitim alan vatandaşlarımız, kardeşlerimiz hem yeni hobiler hem yeni meslekler ediniyorlar. Ben bugüne kadar ÜSMEK’ten mezun olan ve şu anda mezuniyet belgelerini takdim edeceğimiz tüm kardeşlerimizi kutluyorum.” şeklinde konuştu.

    “Bugün itibariyle 194 bin 500 bağımsız bölüm için yapılan toplam başvuru sayısı 28 bin 795”

    Bakan Murat Kurum, “Değerli ÜSMEK Mensupları, siz nasıl nakış nakış, ilmek ilmek eserler ürettiyseniz biz de bu aziz şehri, İstanbul’u, Üsküdar’ı gözümüz gibi koruyor, geleceğe taşımak için gayret ediyoruz. Hepimizin malumu, Kahramanmaraş merkezli bir deprem yaşadık. 11 ilimizde, 50 bin 400 kardeşimizi kaybettik. Maalesef İstanbul’umuz da büyük bir risk altında. Bize düşen de tedbir almaktır. Bugün İstanbul’a baktığınızda 220 bin binada tam 1.5 milyon konutun dönüşmesi gerektiğini görüyoruz. Bunun da 300 bini acil olarak dönüşmeli. İşte bugün Üsküdar’dayız. Burada 99 öncesinde inşa edildiği için mimarlık ve mühendislik hizmeti almamış yapılar mevcut. Depreme karşı bu sağlıksız yapı stoğunu yenilememiz gerekiyor. Bu yüzden “İstanbul’da Büyük Dönüşüm” diyoruz, İstanbul’daki dönüşümü hızlandırmak için “Yarısı Bizden” diyoruz. Evet. İstanbul’da yıllık 300 bin dönüşümün yapılmasına katkı sağlayacak projemize başvurular dün itibariyle başladı. 29 Mayıs’a kadar devam edecek. İstanbulluların büyük bir teveccühü var. Bugün itibariyle 194 bin 500 bağımsız bölüm için yapılan toplam başvuru sayısı 28 bin 795. Üsküdar’daki başvuru sayısı ise bin 666. Her geçen gün büyük bir teveccüh var. Ben inanıyorum İstanbul’u, Üsküdar’ı bu aziz şehri, sizlerle birlikte dönüştüreceğiz. Annelerimizle birlikte dönüştüreceğiz. Kız kardeşlerimizle birlikte dönüştüreceğiz” dedi.

    “İstanbul’umuzun incisi, Aziz Mahmud Hüdayi’nin beldesi, Üsküdar’dayız”

    ‘Tapu Dağıtım Töreni’nde konuşan Bakan Murat Kurum, “Üsküdar’ımızın 33 mahallesini, bütün İstanbullu hemşerilerimi sevgiyle, saygıyla, hürmetle, muhabbetle selamlıyorum. Yahya Kemal’in “Bir semtine sevdalı olmanın ömre bedel” olarak tarif ettiği İstanbul’umuzdayız. İstanbul’umuzun incisi, Aziz Mahmud Hüdayi’nin beldesi, Üsküdar’dayız. Bugün hep beraber 504 konut ve 47 dükkanımızın anahtarlarını teslim ederek, ilçemize değer katacağız. Mülkiyet sorunu yaşayan kardeşlerimize tapularını teslim edeceğiz. Yine Üsküdar’ımızda bin 122 yuvamızın ve 37 bereketli dükkanımızın da temellerini hep birlikte atacağız. “İstanbul’da 1.5 Milyon Konutluk Büyük Dönüşüm” ve “Yarısı Bizden” diyoruz. Yarısı Bizden Kampanyamıza başvurular dün itibariyle başladı. 2 günde İstanbul’umuzda 194 bin 576 bağımsız bölüm için şimdiden yapılan toplam başvuru sayısı 28 bin 795 ulaştı. Üsküdar’ımızdaki başvuru sayısı da şu anda bin 666. Bugüne kadar 3.3 milyon konutumuzu dönüştürdük. TOKİ’mizle 1.2 milyon konut yaparak sağlıksız yapı stoğunu yeniledik. Üsküdar’ımızda Çamlıca Camii çevresindeki Kirazlıtepe ve Ferah mahallelerinde TOKİ Başkanlığımızca 3 etapta kentsel dönüşüm projesi yürütüyoruz. Bu kapsamda bin 876 konut, 142 dükkânımızı okul, cami,nmuhtarlık binası, aile sağlığı merkezi ve parklar gibi tüm sosyal donatılarıyla beraber inşa ediyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde bütün siyasi bedelleri göze alarak “Türkiye’nin Her Yerinde Kentsel Dönüşüm” dedik. Bugüne kadar 3.3 milyon konutumuzu dönüştürdük. TOKİ’mizle 1.2 milyon konut yaparak sağlıksız yapı stoğunu yeniledik. Her zaman milletimizin yanında olduk. Milletin lehine olan her projeyi destekledik. Hiçbir ayrım yapmadık. Çünkü biliyoruz ki deprem kimseyi ayırmaz” diye konuştu.

  • “İstanbul’da yüzyılın dönüşümü; 1 buçuk milyon yeni yuva”

    “İstanbul’da yüzyılın dönüşümü; 1 buçuk milyon yeni yuva”

    Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla Gaziosmanpaşa’da gerçekleşen Temel Atma ve Toplu Açılış Töreni’nde konuştu. İstanbul’da yüzyılın dönüşümü olarak ifade ettiği proje hakkında konuşan Kurum, Kahramanmaraş merkezli depremleri hatırlatarak, dayanıklı yapılarla depreme hazır bir Türkiye inşa edeceklerini söyledi.

    “1 buçuk milyon yeni yuva diyoruz”

    Temel Atma ve Toplu Açılış Töreni’nde konuşan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, “Yerinde hızlı, gönüllü dönüşüm dedik. Şimdi yeni bir iddiayı daha ortaya koyuyoruz. İstanbul’da yüzyılın dönüşümü diyoruz. Devlet, millet, el ele birlikte dönüşüm diyoruz. İstanbul’umuza 1 buçuk milyon yeni yuva diyoruz. Bu cesur adım, bu büyük imtihan Cumhurbaşkanımızın vizyonudur. Bu gurur İstanbul’a aittir, Türkiye’ye aittir, milletimize aittir” dedi.

    “Aynı acıları yaşamamak için depreme hazır bir Türkiye”

    Depreme hazır bir Türkiye inşa etmek istediklerini ifade eden Bakan Kurum, “İstanbul nice depremler, yangınlar yaşamıştır. Kaç kez yıkılmış, tekrar kurulmuş, nice acılar görmüştür. İşte en son Kahramanmaraş depremleriyle canlarımızı kaybettik. Aynı acıları yaşamak istemiyoruz. Bunun için depreme hazır bir Türkiye diyoruz. Dirençli şehirler diyoruz ve Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde var gücümüzle çalışıyoruz. Biz kararlıyız; çalışacağız, üreteceğiz, milletimizle gönül gönüle bu dönüşüm işini inşallah başaracağız. Tüm bu çalışmaların, tüm bu hedeflerin mimarı Cumhurbaşkanımızdır. Bugün de istikbali için milletimizin geleceği için milletinin yanındadır. İşte lider, işte yüzyılda yapılacak işleri 20 yılda bitiren adam. Cumhurbaşkanımıza tarihin, milletin ve Sultan Fatih’in huzurunda söz veriyoruz; TOKİ’mizle, bütün ekibimizle, belediye başkanlarımızla, tüm ekiplerimizle, sizlere yuvalarınızı kurmak bir söz verdik. Birazdan inşallah anahtarlarımızı teslim edeceğiz. Her sokakta, her mahallede hep birlikte olacağız. İstanbul’umuzu birlikte dönüştüreceğiz. İstanbul’u dirençli hale getirmek için var gücümüzle çalışacağız” diye konuştu.

  • Mayıs ayında 319 bin deprem konutunun inşaatı başlayacak

    Mayıs ayında 319 bin deprem konutunun inşaatı başlayacak

    Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı ve AK Parti İstanbul 1. Bölge Milletvekili Adayı Murat Kurum, İstanbul Finans Merkezi’nde medya yöneticileriyle iftar yemeğinde bir araya geldi. İstanbul Finans Merkezi’nin önemine değinen Kurum, “İstanbul’un finans merkezi olması sadece ülkemiz açısından değil, yakın coğrafyayı da ilgilendiren bir konu. İstanbul’un değerini kıymetini bu anlamda artıracak. Projeyi tasarlarken bu güzergahta bir metro istasyonu olacak diye planladık. Burada çalışan 50 bin çalışan metro hatlarını kullanabilecekler. Bu projeyle birlikte İstanbul’un finans anlamındaki değeri katbekat artacaktır. Bu projenin güncel yatırım maliyeti 65 milyar lira oldu” dedi.

    Bakan Kurum Fikirtepe Kentsel Dönüşüm projesiyle ilgili “Bu projenin ardından önemli bir başka projede anahtar teslim törenin yaptık. Fikirtepe kangren olmuş İstanbul’da belki başlamış ilk dönüşüm projesi ancak maalesef gelinen süreçte tam anlamıyla başarılı olmamış bir projeydi. Bundan 2 yıl önce Cumhurbaşkanımızın buradaki durumu görmesi ve bizlere bu projede sürece dahil olmamızı talimatlandırmasıyla Emlak Konut Genel Müdürlüğümüz ile birlikte dönüşüme katkı sağlayacak bir iradeyi ortaya koyduk. Geçtiğimiz gün ilk anahtarlarımızı teslim ettik, ardından 20 milyar liralık yatırım değerine sahip 12 bin konutluk projemiz de kararlı bir şekilde yürüyor. Yine aynı projemiz içerisinde 2’nci, 3’üncü etaplarının görüşmelerine başlayıp deprem dönüşümünü kararlı bir şekilde yürüteceğiz” ifadelerini kullandı.

    “85 milyon deprem bölgesindeydi”

    Deprem bölgesindeki çalışmalara da değinen Kurum, “Gelinen süreçte ülkemiz zor bir dönemden geçiyor. Bir taraftan depremler, bir taraftan seller, yangınlar, heyelanlar olmak üzere şehirlerimizi etkisi altına alan afetlerle karşı karşıyayız. Pandemi süreciyle birlikte tedarik zincirinde sorunların yaşandığı dönemde ülkemizde hem deprem bölgesi ve hem de 81 ilimizde tüm imkanları vatandaşlarımıza en iyi şartlarıyla sunmak için gayret gösteriyoruz. Hamdolsun bugüne kadar hiç bir afette milletimizi açta açıkta bırakmadık. Hep onların yanında olduk, onlarla birlikte hareket ettik. Bu depremde de depremin ilk saatleri itibariyle devletimiz tüm bakan arkadaşımız ve ilgili kurumlarımızla birlikte deprem bölgesinde 11 ilimizdeydik. Her saat, her dakika üstüne koya koya çalışmalarımızı yaptık. Kolay değildi. Depremin olduğu 6 Şubat tarihinde, hava şartları çok çok kötüydü. Hava şartların kötü olmasından dolayı hava ulaşımının sağlanamaması, 11 ilimizin birbirine komşu olması, ulaşım güzergâhlarındaki göçmelerin olduğu bir ortamda her saat, her dakika üstüne koya koya mücadelemizi yaptık. Milletimiz için olması gereken çalışmayı en üst kademede göstermeye gayret harcadık. 85 milyon deprem bölgesindeydi. 85 milyonun duasını oradaki mücadele gördük, hissettik. İstanbullu, Adıyamanlı, Kahramanmaraşlı, Konyalı, Bolulu, Düzceli vatandaşlar vardı. Gerçekten Türkiye tek yürek olmuştu.

    Bir tarafta enkaz kaldırma çalışmaları yürüttük diğer taraftan hasar tespit çalışmalarına başladık. Hasar tespit ile birlikte aynı anda geçici barınma sunmak zorundasınız. Vatandaşların hem ilk saat itibari ile yemek, çadır bakım hizmetleri sunmak zorundasınız. Bunları da tüm illerde eş zamanlı yapmaya gayret gösterdik. Şehirlerimizin alt yapısı zarar gördü. Alt yapıya ilişkin İller Bankasıyla çalışma yaptık. AFAD’ımızla koordinasyon içerisinde her ilde bir koordinasyon süreci başlattık. Bu süreçle birlikte geçici barınma diyeceğimiz çelikten, prefabrikten, konteynerden geçici yaşam alanlarına ilişkinde süreçleri 11 ilde eş zamanlı yürütüyoruz” şeklinde konuştu.

    “75 günde 100 bin konutun temeli atıldı”

    Bakan Kurum, çalışmalar hakkında yapılan eleştirilere yönelik, “Diğer taraftan tabi bazı kesimlerin ‘Ne aceleniz var?’ demesine rağmen biz milletimiz için orada ki afetzede kardeşlerimiz için acele etmemiz gerekiyordu. Bu anlayışla depremin olduğu ilk günden 15 günden sonra TOKİ Başkanlığımızla sözleşmelerimizi imzaladık. 40. günde temellerimizi atmaya başladık. Geçtiğimiz günlerde 75. günde Şanlıurfa’mızda 100 bin konutun temelini attık. 75 günde 100 bin konutun temeli atıldı. Bu temellere ilişkinde en doğru zeminlerde en sağlam zeminlerde zemin etütlerinin ayrıntılı olarak incelendiği, mikro bölgeleme çalışmalarının yapıldığı ve burada en doğru zeminde tüm bilim insanlarımızla görüşerek onların fikirleri doğrultusunda çalışmaları yürüttük. Bizim çalışmalarımız bütün binalarda ki hasar durumları zemin durumuna, zeminin kalitesine sıvılaşma riskine kadar her türlü veri bakanlığımız bünyesinde var. Bu veriler ışığında da inşaat sürecine başladık. İlk afet konutlarımızın kaba inşaatları bitiyor. Bayramda da Cumhurbaşkanımızın teşrifleriyle başlamış olduğumuz köy konutlarımızı teslim edeceğiz. Nurdağı’nda ve Gaziantep Dulkadiroğlu’nda başladığımız ilk biten konutlarımızı teslim edeceğiz. Bu konutlarımızı ilk etapta 319 binini Mayıs ayı sonuna kadar yapmayı planlıyoruz. Ardından da 650 bin konutumuzu etap etap kısmi rezerv alanlarda bir kısmını da yerinde yapıyor olacağız. Bu çerçevede de daha önceki Elazığ’da, Malatya’da, İzmir’de olduğu gibi Antalya, Muğla yangınlarında olduğu gibi vatandaşlarımıza sözlerimizi tutacağız. ‘Bu sözü nasıl tutacaksınız?’ diyenlere de hep şunu söylüyoruz bu devlet güçlü bir devlet, bu millet güçlü bir millet. 75. Günde 100 bin konutun temeli atılabiliyorsa 319 bin konut bir yılda teslim edilir yine 650 bin konutta daha önceki depremlerde olduğu gibi etap etap teslim edilir ve 11 ilimiz eş zamanlı ayağa kalkar.

    ‘Yükselen Anadolu’ projesi dedik bu projenin adına. Gerçekten Anadolu yükseliyor. Anadolu tüm kültürüyle orada ki demografik yapısıyla Malatya’nın kendine özgü değerleriyle, Adıyaman’ın tarihi binalarıyla Nemrut Dağı’yla, kahramanlık hikâyelerinin yazıldığı Maraş’ımızla, Malatya’mızla, Gaziantep’imizle 11 ilimizde o ilin doğasına iklimine demografik yapısına göre projeler tasarlandı. Bu projelerle etap etap hayata geçecek teslim edilecek. Bu deprem sürecinden sonra bir kaç ilimize ziyarette bulunduk. O illerde şunu gördük gerçekten milletimiz bütün 81 ilimizin afetzede kardeşlerimize kucak açmış. Sivas’a gidiyorsunuz, Sivas’ta Hataylı, Adıyamanlı, Kahramanmaraşlı afetzede kardeşlerimizle karşılaşıyorsunuz. ‘Nerde kalıyorsunuz?’ dediğimizde, ‘Bize evini açtılar, işini açtılar, aşını açtılar, Allah razı olsun’ diyor. Tabi ki giden canları geri getiremeyiz ama bu konutlarımızı hızlı bir şekilde yapıyor teslim ediyor olacağız. Bu manada her türlü iradeyi de tam anlamıyla sahaya yansıtmış durumdayız ve bizim belki bir takım arkadaşlar projelerimizi de eleştiriyorlardı ama eleştirecekte bir şey de bırakmadık onlara. Çünkü en iyi mimarla çalışıyoruz. Türkiye’nin önde gelen mimarıyla çalışıyoruz. Tasarım gruplarıyla çalışıyoruz. Yöresel mimari kullanıyoruz. Hemen hemen son 5 – 6 senedir aynı hassasiyetle hareket ediyoruz ve bu çerçevede yaptığımız konutlar şehrin kültürüne mimarisine uygun olacak.” dedi.

    “Rezerv konutların dışında da yerinde projeler yapacağız”

    Yeni projeler hakkında bilgi veren Kurum, şunları söyledi: “Rezerv konutların dışında da yerinde projeler yapacağız. Yerinde yaptıklarımız da örneğin; Hatay’da giden arkadaşlar bilir. Asi Nehri’nin doğusunda, batısında oradaki tarihi binaları merkeze alacağız. Tarihi binaları Ulu Camimizi, meclis binamızı, Habibi Neccar Cami’mizi orada ki Kurtuluş Caddesi var ki; tarihin en eski binalarının olduğu bir cadde. Yine Maraş’ta Azerbaycan Caddesi ile oradaki tarihi binalarıyla, Adıyaman’daki Ulu Camisiyle tüm kültürel değerleri de merkeze alacağımız bir anlayışla orada en doğru zeminde yapılaşma şartları neyse o şartlara uygun bir şekilde gerekli kısıtlamaları, gerekirse kat eksiltmelerini, gerekirse o alanı yeşil alan ve donatı haline çevirerek de bir tasarım yürütüyoruz. Nisan ayında Malatya’da merkezdeki inşaatlarımıza başlayacağız. Enkazlar da kalktıkça, enkazlardan boşalan yerlerde ayrıntılı jeolojik etütlerimizi, Mekânsal Planlama Genel Müdürlüğümüz yine bölgede kentsel dönüşüme ilişkin ilave edilmesi gereken bina varsa. Orada en doğru zeminde kat yüksekliği ne yapabiliriz. Bu ayrıntılı etütler çerçevesinde bu raporlarımızı çıkartıyoruz ve buna göre de bir inşa süreci yürütüyor olacağız. Bizim bu süreçte birinci önceliğimiz deprem bölgesi, deprem bölgesindeki kardeşlerimiz.”

    “Adaylık sürecinde de bundan önce olduğu gibi İstanbul’umuza yine hizmetlerimizi yapmaya devam edeceğiz”

    Adaylık süreciyle ilgili açıklama yapan Kurum, “İkinci önceliğimiz ise İstanbul’umuzu dirençli hale getirmek her anlamıyla. Ben şöyle bir tarif yaptım; hepimizin, herkesin İstanbul’u. Herkesin güven, huzur içerisinde yaşayabileceği sosyal donatıları tam anlamıyla hizmet veren, kadınların her türlü sosyal imkâna erişebildiği, herkesin eşit miktarda erişebildiği, gençlerin hak sahibi olduğu bir İstanbul için de mücadelemizi yapacağız. Biz de Cumhurbaşkanımızın takdiri, milletimizin destekleriyle İstanbul’da 1. Bölgeden aday olduk. İnşallah bu adaylık sürecinde de bundan önce olduğu gibi İstanbul’umuza yine hizmetlerimizi yapmaya devam edeceğiz. Şu an Bakanlık olarak biz İstanbul’da bugüne kadar 695 bin konutun dönüşümünü yapmış bir kuruluşuz. Bu çerçevede sahada 39 ilçede 93 bin sadece kentsel dönüşüm konutumuz var. Sosyal konutlarımıza baktığınızda 86 bin sosyal konutumuzu TOKİ Başkanlığımız eliyle bitirdik, teslim ettik. 250 bin sosyal konutlarla da devam eden projelerimiz var. Tabi bu projelerimizi daha da kararlı hale getirmek durumundayız. Çünkü İstanbul bizim geleceğimiz. Gerçekten istikbaliniz, istiklaliniz çocuklarımız için. Atalarımız bize Sultanahmet’i, Ayasofya’yı oradaki tarihi eserleri, kültürel yapıları emanet etmişler. Ecdadımız bu topraklar, emanetler için kanla canla mücadele etmişler. Bize de düşen bu mücadelede aldığımız emanetleri gelecek nesillere aktarmamızdır. Eğer bir kültürümüz, kimliğimiz varsa bu kimliği korumak bizim için en önemli önceliktir. Bu öncelikler çerçevesinde hareket edeceğiz ve inşallah İstanbul’da 1.5 milyon riskli konutumuz var. Acil dönüşmesi gerekenin yaklaşık yüzde yirmi beşi ve bu 1.5 milyon konutu da hızlı dönüştürmemiz gerekiyor. Tabi birileri bizim adımıza hesaplar yapıyor. İşte 20 yılda 1 milyon 200 bin konut yaptıysanız, demek ki bu da 50 yıl sürer, 100 yıl sürer gibi. Ama bu devlet, bu güçlü irade Cumhurbaşkanımızın liderliğinde 75 günde 100 bin konutu başlatabiliyorsa, bu dönüşümü de 5 yıl içerisinde yapar bitirir. Bu hedef doğrultuda çalışacağız ve 1,5 milyon riskli konutun 500 binini Anadolu Yakasında, 500 binini Avrupa Yakasında belirlediğimiz rezerv alanlarda yapacağız. İnşallah kalan 500’ü de yerinde. Niye bu 1 milyonu rezerv alanlara gönderiyoruz. Çünkü bugün baktığınızda şehrin merkezinde nefes alacağımız bir yer yok. Allah göstermesin herhangi bir afette, yangında, selde, heyelanda, depremde o sokaklara gidebileceğimiz bir alt yapı, ortam yok. Tabi ki bu çerçevede biz hızlı bir şekilde dönüşümü yapıp, bu yoğunluğu rezerv alanlara aktarmamız gerekir. Aktardığımız alanlarda da ilave nüfus gelsin istemiyoruz. Yani 16 milyonlu İstanbul yine bu nüfus içerisinde işte ekonominin İstanbul’u olsun, yeşilin İstanbul’u olsun, finansın İstanbul’u olsun, mavinin korunduğu, artırıldığı bir İstanbul olsun, güvenli bir İstanbul olsun. Yani buradaki güven ülke adına, gelecek adına bir güven. Dolayısıyla bu 1,5 milyon dönüşümü de başlatmak istiyoruz. 100 yılın dönüşümü diyoruz. İnşallah Türkiye Yüzyılı’nda İstanbul’u dönüştürecek adımları da bundan önce olduğu gibi kararlı bir şekilde atacağız ve bayramın ilk gününde Cumhurbaşkanımızla birlikte bu 1,5 milyon konutun dönüşümünde ilk rezerv konutlarımızın daha önce yaptıklarımıza ilave temellerini atacağız.

    Vatandaşımıza Cumhurbaşkanımızın müjdeleri olacak. Devletimizin bu noktada gerek finans desteği anlamında, yani kentsel dönüşüme girecek vatandaşlarımızın, riskli binada oturan vatandaşlarımızın binalarının yapımı noktasında finans desteğinde, yapım desteğinde müjdelerini Cumhurbaşkanımız inşallah bayramın birinci günü tüm milletimize paylaşacak ve bu çerçevede İstanbul’u güvenli hale getirene kadar bu çalışmaları yapıyor olacağız” diye konuştu.

    “Afetlerde tatilde olmayacağız”

    bakan Kurum şunları kaydetti: “Tabi bu süreçte gerçekten şehrimiz adına, İstanbul’umuz adına mücadeleyi sonuna kadar sürdüreceğiz. 81 ilimizde yaptığımız gibi ilk önce afet konutlarımızı atacağız, diğer taraftan da yeni İstanbul’un dönüşümüne ilişkin de kararlılığımızı net bir şekilde sahaya yansıtacağız. Bu manada 14 Mayıs seçimlerimiz gerçekten ülkemiz adına, ülkemizin geleceği adına çok çok kıymetli. Biz hep şöyle tarif ediyoruz. İşte bir tarafta ülkemiz adına, ülkemizin geleceği adına milyonlarca konut bitiren, şehir hastaneleri yapan, yine millet bahçeleriyle gencine, çocuğuna, yaşlısına en iyi imkânı sunan bir irade var. Cumhurbaşkanımız var. Diğer tarafta da maalesef ülkemizin geleceğine dair bir irade, öbür tarafa, 100 yılına dair bir projesi olmayan bir irade var. Diğer tarafta 3.3 milyon konutu dönüştüren bir irade. Öbür tarafa baktığımızda maalesef yüz binlerce konutu dönüştüreceğiz deyip, bin 500 günde bin 500 konutu dönüştüremeyen bir irade var, gelecek kaygısı çeken bir irade var. Ve bu manada biz tüm benliğimizle, kimliğimizle vatandaşımızın yanında olacağız, yanında olmaya devam edeceğiz. Afetlerde tatilde olmayacağız, vatandaşımızın dizinin dibinde olacağız. Geçmişte olduğu gibi bu anlayışla çalışmalarımızı yapacağız. Hiçbir zaman gelecek kaygısına da düşmeyeceğiz. Yani biz bugün bakanız, yarın milletvekili oluruz. Veya hiçbir şey de olmayabiliriz. Hiç önemli değil. Ama olduğumuz sürece koltuğumuzun hakkını vereceğiz, koltuğumuz için vatandaşımız bizden ne bekliyorsa vatandaşımıza bu hizmetleri götürmeye gayret göstereceğiz. Bunları yaparken bilimin ışığında, kültürün ışığında yapacağız ve hep birlikte bu dönüşümü yapacağız.

    Sahada yaklaşık 6 milyon bağımsız bölümü inceledik ve sahadan bütün birebir bu verileri haritalara işledik. Aslında yıkımı da bu harita net bir şekilde anlatıyor. Bu haritaya baktığınızda hasarın durumu, hasarın nerede yoğun olduğunu görebiliyoruz. İşte burası Antakya merkez. Fay hattı bu kırmızıyla işaretli yerler. Ve işte bu maviler de sıvılaşmanın olduğu yerler. Yani sıvılaşma dediğimiz, zeminin yumuşak olduğu, depremle birlikte o dayanımının azaldığı alanlar. Burası da İskenderun. Bakın en yoğun yıkım Hatay, Antakya, Defne, Kırıkhan. Aynı şekilde Kırıkhan’daki fay hattı. Fay hattının dibinde gidiyorsunuz. Bu da süreçte fay hattıyla birlikte işte Nurdağı’nda, İslahiye’de yıkımı net bir şekilde görebiliyorsunuz. Hep sıvılaşmanın yüksek olduğu yerlerde gördüğünüz gibi. Bakın şurası Nurdağı. Bu pembeyle gördükleriniz de bizim rezerv alanlarımız. Yani sıvılaşma riskinin olmadığı, fay hattına olan mesafesinin olduğu ve yine gördüğünüz gibi yıkımların olmadığı süreçleri net bir şekilde görüyoruz. Yine bu şekilde yıkımın yoğun olduğu alanlar. Bu hassasiyetle çalışıyoruz. Acelemiz milletimiz. Acele ederken de yanlış yapmamak üzere de gerekli hassasiyeti gösteriyoruz. Ki bu hassasiyet doğrultusunda 11 ilimizde 143 bin TOKİ konutumuz sapasağlam, dimdik ayaktadır, hiçbir vatandaşımızın burnu da kanamamıştır, hiçbir binamız da yıkılmamıştır. Dolayısıyla bu anlayışla yürütüyoruz. Ve inşallah vatandaşlarımıza sözlerimizi tutup veriyor olacağız. Bir de yıkım fotoğraflarının güncellenmesiyle ilgili karşılaştırmaları vardı.”

  • “Konutlarımızı 1 yıl içerisinde bitireceğiz”

    “Konutlarımızı 1 yıl içerisinde bitireceğiz”

    Türkiye’yi yasa boğan depremlerin merkezi Kahramanmaraş’ta 17 bin 902 afet ve köy konutunun temel atma törenine katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum eşlik etti. Törende ilk olarak konuşan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Kurum, 46 gün sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın teşrifleriyle yeni konutların temelini atacaklarını belirtti. Bakan Kurum, “Sayın Cumhurbaşkanım zatıaliniz son 21 yılda gece gündüz demeden, kar kış demeden her zaman aziz milletimizin yanında oldunuz. Bu millet ne zaman dara düşse ilk eli uzatan siz oldunuz. Ne zaman zorda kalsa en büyük destekçisi sizler oldunuz. Her zaman milletimizle beraber yol yürüdünüz. Bu kutlu yolda bizler de sizlerin göstermiş olduğu yolda bir ışık çerçevesinde bir rehberle birlikte yol yürüdük. Bizler de sizlerin liderliğinde her zaman devlet, millet için anlayışı ile hep milletimizin yanında olduk. Hiçbir afette, hiçbir felakette milletimizi açta, açıkta, sahipsiz bırakmadık. İzmir’de, Elazığ’da, Malatya’da deprem oldu bizler oradaydık. Kastamonu’da, Sinop’ta, Bartın ve Rize’de sel oldu, yine milletimizin yanındaydık. Antalya’da, Muğla’da yangınlar oldu, biz yine milletimizin, afetzede kardeşlerimizin yanında soluğu aldık. Devletimiz burada olduğu gibi bütün imkanlarıyla, bütün birikimleriyle hep afetzede kardeşlerimizin yanında oldu. Her türlü arama kurtarmadan insani yardıma, geçici barınma sürecine kadar her işimizi devletimiz seferberlik mantığı ile sürdürdü. Allah’ın izniyle de sürdürmeye devam edecek” dedi.

    “1 yıl içerisinde tamamlayacağız”
    Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın her afet sonrası sözler verdiğine dikkat çeken Bakan Kurum, “Cumhurbaşkanım dediniz ki ‘Bir yılda sizi güvenli konutlarınıza kavuşturacağız’ dediniz. Biz de gece demeden, gündüz demeden hiçbir mevsim şartına aldırış etmeden tüm ekibimizle birlikte durmaksızın canla başla çalıştık, güvenlikli konutlarımızı afetzedelerimize teslim ettik. Son 20 yılda liderliğinizde bir asırlık nasıl yatırım yaptıysak, 1 milyon 180 bin konutumuzu TOKİ’mizle inşa edip, 3.3 milyon konutumuzu nasıl vatandaşlarımıza teslim ettiysek, aynı anlayışla 11 ilimiz için çalışacağız. Ve yükselen Anadolu için tarihten aldığımız ilhamla yeniden 11 ilimizi kendi kimliği tarihi dokusuyla, buradaki sanayisi, kültürüyle yeniden ayağa kaldırmak için gece gündüz demeden çalışacağız. Bilim insanlarımızın ışığında, görüşleri doğrultusunda Kahramanmaraş’ımızı inşa edeceğiz. İnşallah önceki afetlerde olduğu gibi konutlarımızı 1 yıl içerisinde camileriyle, parklarıyla, okulları ve sosyal donatılarıyla afetzedelerimize teslim edeceğiz” diye konuştu.

  • “Kalıcı konutlar için 10 ilde yer tespitleri yapılmış durumda”

    “Kalıcı konutlar için 10 ilde yer tespitleri yapılmış durumda”

    “Vatandaşlarımızın geçici barınma alanlarının kurulum süreci devam ediyor”
    Gaziantep’te tamamlanan arama kurtarma çalışmalarının ardından geçici barınma merkezlerinin yapımına ağırlık verildiğini belirten Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, “13 gündür ekiplerimiz, arama kurtarma kahramanlarımız, cansiperane bir şekilde sahada bir fiil çalışıyorlar. 85 milyon hep birlikte deprem bölgesi için tek yürek oldu. Çalışmaları azimli, kararlı bir şekilde 24 saat esasıyla sürdürmeye gayret gösteriyoruz. Bu çerçevede Gaziantep ilimizde arama-kurtarma faaliyetleri tamamlandı. Vatandaşlarımızın geçici barınma ihtiyaçlarına yönelik Gaziantep genelinde yaklaşık 25 bin çadır kentimizi kurduk. Diğer taraftan vatandaşımızın taşınma ve enkaz kaldırma sürecini büyük bir titizlikle burada kurduğunuz koordinasyon merkezinden valilerimiz takibini gerçekleştiriyorlar. Bir taraftan da kalıcı yaşam birimlerini kurma çalışmalarımızı yürütüyoruz. Konteyner kentlerimiz, prefabrik evlerimizin, çelik konstrüksiyondan, yığma malzemelerden yapmış olduğumuz geçici yaşam alanlarının inşasını yürütüyoruz. Bu çerçevede hem Nurdağı’nda, hem İslahiye’de vatandaşlarımızın geçici barınma ihtiyaçlarını karşılayacakları konteyner kentlerin kurulum sürecini yürütüyoruz. Gerek devletimiz, gerek buradaki yardımseverlerimiz hep birlikte yeni bir yaşam alanını kurma çabasını yürütüyoruz. Gaziantep Büyükşehir Belediyemiz, ilçe belediyemiz burada vatandaşlarımızın günlük ihtiyaçlarını karşılayacak, çamaşır yıkama ihtiyacından tutun da çocuklarımıza psikolojik destek verecek üniteleri, vatandaşlarımızın ihtiyaç duyduğu tüm birimlerin kurumlarını gerçekleştiriyoruz. Hükümet binamız da hasar sebebiyle kullanılamaz durumdaydı. Orada da tadilatlarımızı başlattık. İnşallah bir hafta en geç 10 gün içinde hükümet binasında hizmet vermeye başlayacağız. Geçici olarak hükümet binası önünde AFAD’ımızın, kaymakamlığımızın, bakanlığımızın tüm birimlerinin, hizmet bürolarını kurduk. Bölgede vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını giderme bağlamında Gaziantep Büyükşehir Belediyemizle kurmuş olduğumuz masada vatandaşımızın ne ihtiyacı varsa bu ihtiyaçları da giderecek başvuruları alıyoruz ve en kısa zamanda da yerine getirmek için gayret gösteriyoruz” dedi.

    “Geçici barınma merkezleri vatandaşın her ihtiyacını karşılayacak”
    Kurulacak geçici yaşam alanlarının vatandaşların her ihtiyacını karşılamaya yönelik yapılacağını aktaran Bakan Kurum, “Kurduğumuz geçici yaşam alanlarını da burada yaşayacak vatandaşlarımızın her türlü ihtiyacını giderecek anlayışla yapmaya gayret gösteriyoruz. İçindeki ticari üniteleriyle, okullarıyla, çocuk oyun alanlarıyla buradaki sosyal faaliyetleri yapabilecekleri tüm mekanları da planlamak suretiyle hızlı bir şekilde inşallah konteyner kentlerimizi, geçici yaşam alanlarımızı kuruyoruz. Büyükşehir belediyelerimiz, TOKİ’miz, Emlak Konutumuz, hayırseverlerimiz hep birlikte tüm illerde bu çalışmaları yürütüyoruz. Diğer taraftan geçici barınma probleminin çözülmesine müteakip burada vatandaşımız konteynırda kalmak isterse burada, kira yardımı almak istiyorsa da kendi evini tutup taşınabileceği kira sürecini de yürütüyoruz. Vatandaşlarımıza hasar tespitlerinin tamamlanmasına müteakip de ağır hasarlı, az hasarlı ve hasarsız binalarının durumuna göre taşınma yardımı, eşya yardımı, kira yardımını da hasar tespitlerinin bitmesiyle vatandaşlarımızın hesaplarına inşallah AFAD’ımızın koordinasyonuna yatırmaya başlayacağız” ifadelerini kullandı.

    “Kalıcı konutlar için 10 ilde yer tespitleri yapılmış durumda”
    Kalıcı konutların yapımına yönelik 10 ilde yer tespitlerinin yapıldığını da belirten Bakan Kurum, “Kalıcı konutlarla ilgili çalışmalarımızı TOKİ Başkanlığımız eliyle yürütüyoruz. Dün Adana ve Osmaniye’mizdeki yerlerin de tespitlerini yaptık. Şu an depremden hasar görmüş 10 ilimizde yer tespitleri yapılmış durumdadır. Urfa’mızda, Diyarbakır’ımızda, Hatay’ımızda, Malatya’mızda, Gaziantep’imizde tüm anlarda ön alan çalışmalarını tamamladık. Şimdi buralarda ayrıntılı jeolojik etüt çalışmalarını başlattık. Şehrin 50 yılını, 100 yılını, tüm ihtiyaçlarını, buranın kültürünü yaşatacak ve daha iyisini daha güzelini yapabilecek anlayışla planlamaları başlattık. Bu çerçevede 10 ilimizde eş zamanlı önceliğimiz rezerv alanlardaki yerleşim alanlarında bu ihtiyaçları karşılamak, ardından mevcutta depremin ağır hasar verdiği yerlere de yeni bir master plan çalışması yapıyoruz. Bu master plan çalışması çerçevesinde vatandaşlarımızın, şehrimizin ihtiyaçlarını içerecek anlayışla Türkiye’deki tüm mimarlarımızla bu işin en ileri gelenleriyle birlikte ortak bir çalışma başlattık. GYODER ve Emlak Konut Genel Müdürlüğümüz bünyesinde yapacağımız, master planla birlikte yerleşime kapatacağımız, kısıtlama getireceğimiz zemin durumuna göre kalitesine göre çalışmalarımızı yönlendireceğiz. Şehrin içinde de çıkacak bu master plana göre inşallah yerleşimi yapacağız. Rezerv alanlarda ayrıntılı jeolojik etütlerimizi yürütüyoruz. Bu çerçevede deprem sebebiyle oluşan yeni kırıklar dahil zemini her türlü ayrıntılarıyla birlikte mikro bölgeleme ve ayrıntılı jeolojik etüt raporlarıyla, zemin etüt raporlarıyla hocalarımızla, jeologlarımızla, jeofizik, mühendislerimizle inşallah incelemek suretiyle en doğru, en sağlam zemine ve o zemine göre yapılaşmayı seçmek suretiyle radya temel üzerine tünel kalıp sistemiyle yöresel mimariye uygun, zemin artı 3-4 katı geçmeyecek konutlarımızın inşasının sürecini de eş zamanlı inşallah yürütüyor olacağız” şeklinde konuştu.

    “Kalıcı konutlar için çalışmaları Mart ayı başı itibariyle 10 ilimizde eş zamanlı yürüteceğiz”
    Kalıcı konutlar için Mart ayı başı itibariyle 10 il eş zamanlı çalışma yapılacağını açıklayan Bakan Kurum, “Mart ayı başı itibariyle 10 ilimizde eş zamanlı yürüteceğiz. Bu çerçevede her gün üstüne koya koya gidiyoruz. İnşaat malzemelerinin tedarikini dahi, birçok üreticiyle, demircilerimizle, çimentocu, seramik üreticimizle görüştüm. Takdir edersiniz ki 2-3 ay içerisinde tüm afet bölgelerindeki konut inşaatların başlama sürecini yönetiyoruz. Tüm alanlarda inşaat sürecini yönetmek, malzeme tedarikini bunu bütün alanlara ilişkin tespitlere müteakip etap etap ihalelerimizi yapacağız. Hedefimiz 2-3 ay içerisinde büyük bir ihtiyacı giderecek adımları atacağız. Ardından da şehrin merkezindeki planlamaları yaparak, o planlamalardan sonra oluşan master plan çerçevesinde şehrin ihtiyacı, kültürü, sosyolojisi doğrultusunda da şehir merkezlerinin inşasını yapacağız. Ay sonu itibariyle süreçlerimizi başlatıyoruz ve Mart ayı başında da inşaatlarımıza eş zamanlı başlayacağız ve söz verdiğimiz gibi vatandaşlarımıza yeni, sağlam konutlarını nasıl diğer afetlerde söz verip yapıp bitirdiysek, Kahramanmaraş Pazarcık merkezli afetimizde de aynı anlayışla yayacağız ve onlara sözümüzü tutacağız. İnşallah bu süreci büyük bir titizlikle, hassasiyetle yürütüyoruz. Tüm ekiplerimiz 24 saat esasıyla çalışıyor. İşte bir taraftan geçici kurulumları, bir taraftan yeni yerleşim alanlarının kurulum süreçlerini yürütüyoruz ve vatandaşımızın en az mağduriyeti olacak anlayışla, kendimizi de afetzede kardeşlerimizin yerine koyuyoruz. Ne ihtiyaçları vardır, onların penceresinden baktığımızda ne yapmamız gerekeni burada onlarla yaşayarak, onların duygularını yerinde görerek, o duygularla birlikte hepimiz de afetzede kardeşlerimizin penceresinden bakmak suretiyle çalışmalarımızı yürütüyoruz. TOKİ ile yapmış olduğumuz 1 milyon 180 bin konutumuz hepsi dimdik, sapasağlam ayakta. Yeni konutlarımızı da inşallah aynı anlayışla yapacağız ve vatandaşlarımıza en kısa süre içerisinde teslimlerini gerçekleştiriyor olacağız. Ben çalışan tüm ekiplerimize çok çok teşekkür ediyorum. Hepsi 7 gün esasıyla, 24 saat esasıyla çalışıyor. Arama-kurtarma ile başladığımız, şimdi geçici barınma alanlarıyla, konteyner kentleriyle, prefabrik yapılarıyla tüm sivil toplum örgütlerimizle, belediyelerimizle, emniyet birimlerimizle, jandarmamızla, ekserimizle, polisimizle hepsi bil fiil sahada. Afetzede kardeşlerimizin için çalışmaktadır, alın teri dökmektedir. Ben hepsine buradan teşekkür ediyorum. Allah hepsinden razı olsun. Biz ilk andan itibaren afet bölgesindeydik. Son ana kadar da afet bölgesinde olmaya devam edeceğiz. Vatandaşlarımızı evlerine, güvenli yuvalarına yerleştirene kadar da bütün ekiplerimiz, bakanlarımız, milletvekillerimiz, belediye başkanlarımız aynı bu anlayışla Cumhurbaşkanımızın liderliğinde inşallah çalışmaları sürdürmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

    “Yeni şehir alanları için yer tespit çalışmaları tamamlandı, zemin etüt raporları hazırlanıyor”
    Depremden ciddi hasar gören ve taşınması gereken il ve ilçeler için yeni yerlerin belirlendiğini de ifade eden Bakan Murat Kurum, “Şu an 10 ilimizde depremden hasar gören ilçelerimiz dahil yeni Nurdağı, yeni İslahiye, yeni Gölbaşı, yeni Elbistan, yeni Adıyaman, yeni Hatay, bütün illerimizde bu çalışmaların ön çalışması tamamlandı. Yer tespit çalışmaları. Bütün illere gittik. Ekibimizle birlikte orada şehrin tüm bileşenleri ile toplantı yapmak, en sağlam zemini, en doğru yeri, şehrin büyüme öngörüsü, sosyolojisi, psikolojisi. Bunların hepsini düşünmek suretiyle 10 ilimizde tamamladık. Ve bu alanlara ilişkin şimdi ayrıntılı jeolojik etüt raporlarını hazırlıyoruz. Zemini inceliyoruz. Fay hattına mesafelerini zaten yer tespitlerini, zemin kalitesini dikkate aldık. Ve daha çok ovadan daha doğru yerleşim yerlerini kuracak, sıvılaşmanın olmayacağı, ki baktığımızda bir çok alanda yıkımın sebebi, ağır hasarın sebebi zemindeki sıvılaşmadan kaynaklı. Dolayısıyla burada en iyi zemine oturtabilmek amacıyla bu çalışmalarımı 10 ilde eş zamanlı yürütüyoruz. Zemin etüt çalışmalarına müteakip de uygulama projeleri yapılacak ve burada ad yine seferberlik ruhuyla hareket ediyoruz. Türkiye’deki tüm mühendislerimiz, mimarlarımız projelerimizle ilgili şehir planlamacılarımız, haritacılarımız ortak bir havuzda yine en iyi mimarlarımız bu işte gerçekten kendini kanıtlamış arkadaşlarımızın da fikirleri, önerileri, bu işe ilişkin hocalarımızın fikirleri, önerileri doğrultusunda hasar tespiti, inşaat sürecini, zemin etüt raporunu ve yeni yapılacak yerlere ilişkin tüm süreci büyük bir titizlikle yürütmeye devam ediyoruz” dedi.

    “Kira fırsatçılarına müsaade edilmeyecek”
    Vatandaşlara yönelik sağlanan kira desteği ile ilgili de konuşan ve bu noktada yapılan fırsatçılığa izin verilmeyeceğini belirten Kurum, “Cumhurbaşkanımız da ifade ettiler. 15 bin lira taşınma yardımı ve 5 bin lira da ev sahipleri için kira yardımı, kiracılarımız için de 2 bin lira aylık kira yardımını depremden hasar görmüş vatandaşlarımıza, ağır hasarlı ve yıkık, yine vatandaşlarımıza bu kira yardımlarını yapacağız. Burada da süreci titizlikle takip ediyoruz. Bizim milletimiz necip bir millet. Yani depremin ilk anından itibaren o birliği, beraberliği, bütünlüğü her yerde gördük. Fırsatçılara müsaade etmeyeceğiz. Kiraya taşınacak vatandaşlarımıza taşınmayı dahi burada askerimizle, jandarmamızla, vatandaşımızla birlikte yapıyoruz. O süreçleri de takip ediyoruz. Ve kesinlikle kira artılarına, zaten biliyorsunuz bir düzenleme yaptık. Haziran ayına kadar artışları bir önceki kira bedelinin yüzde 25’ini geçemeyeceğine dair burada da bu süreci ilgili bakanlıklarımızla birlikte titizlikle takip ediyoruz. Bizim milletimiz gani gönüllü. Biz burada depremzede aileler varsa, o aileleri evimizde misafir edelim, o çocuklara sahip çıkalım, o ailelere sahip çıkalım diyorlar. Tabi bu millet bu bölgedeki tüm afetzedelere devletimizle birlikte el ele sahip çıkar. Biz buna inanıyoruz. İnşallah o süreci de büyük bir titizlikle yürüteceğiz” diye konuştu.

  • “Gerekirse imar değişikliği ile kat sayısını düşüreceğiz”

    “Gerekirse imar değişikliği ile kat sayısını düşüreceğiz”

    Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum depremin vurduğu Osmaniye’ye geldi. İl Jandarma Komutanlığında kurulan Afet Koordinasyon ve Kriz Merkezi’nde kurum yetkililerinden bilgi alan iki bakan ardından açıklamalarda bulundu. Depremin etkilediği 11 ilde hasar tespit çalışmalarının sürdüğünü ifade eden Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, “Şimdi hızlıca hasar tespitlerimizi, 7 bin 328 uzman personelimizle 11 ilimizin her noktasında, her yapıyı titizlikle inceleyerek sürdürüyoruz. Deprem bölgesindeki illerimizde toplam 3 milyon 9 bin 563 bağımsız bölümden oluşan 684 bin 778 binayı inceledik. 332 bin 947 bağımsız bölümden oluşan 84 bin 726 binayı yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı olarak tespit ettik. Osmaniye’mizde ise 3 bin 157 binada 11 bin 300 bağımsız bölümü yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı olarak tespit ettik” dedi.

    “Yeni afet konutlarıyla bereketin coğrafyası yeniden ayağa kalkacak”
    Türkiye’nin her daim zorlukları aşan bir devlet olduğunu belirten Bakan Kurum, milletin ise zorluklara karşı asla yılmayan bir millet olduğunu vurguladı. Mart ayında 30 bin konutun temellerini atacaklarını ifade eden Bakan Kurum, “Biz bugüne kadar, milletimizin sağlığı ve mutluluğu için; TOKİ’miz eliyle, 1 milyon 180 bin depreme dayanıklı konut yapmış, 20 yılda 3.3 milyon konutu dönüştürmüş bir milletiz. 24 milyon insanımızı eski yapılardan kurtardık. Özel sektörümüzün yaptığı yüz binlerce konut ve etkin yapı denetim sistemimizle bu süreci kararlılıkla yürüttük. Şimdi aynı hassasiyetle 11 ilimizde eş zamanlı olarak Cumhuriyet tarihimizin en büyük afet konutu seferberliğini gerçekleştireceğiz. Her bir afetzede kardeşimize, yeni, güvenli, mutlu hayatının ilk anahtarını vereceğiz. İnşallah Mart ayında, 30 bin konutun temellerini atacağız. Bölgede sadece konut yapmayacağız. Bu dönüşümle birlikte şehirlerimizin geleceğini, 100 yılını planlayacak. Çevre düzenlemesiyle, parklarıyla, bahçeleriyle, camileriyle, okullarıyla, kültür, sanat, spor salonlarıyla, sosyal donatı alanlarıyla vatandaşlarımıza yeni yaşam alanları sunacak ve bunu 1 sene içinde teslim edeceğiz” şeklinde konuştu.

    “Gerekirse imar planlarında değişiklik yapacağız ve kat sayılarını düşüreceğiz”
    İnşa sürecinde yeni ve eski yerleşim alanlarının depremsellik haritasını çıkarttıklarını ve detaylı zemin etütlerinin yapıldığını ifade eden Bakan Kurum, “Teknik olarak mikro-bölgeleme denilen çalışmayı yürütüyoruz. Biz bugüne kadar devlet olarak, TOKİ olarak yaptığımız tüm inşa faaliyetlerinde mikro-bölgelemeyi gerçekleştirdik. Bugün milyonlarca kardeşimiz bu güvenli alanlarda hayat sürüyor. Yine asrın felaketini yaşadığımız tüm illerimizde deprem sonrası yeni fay kırıkları oluştuğu için halihazırdaki mikro-bölgeleme etüt raporlarını baştan aşağı tekrar inceliyoruz. Tüm bu incelemelerin ardından çıkacak sonuçlara göre; gerekirse imar planlarında değişiklik yapacağız ve kat sayılarını düşüreceğiz, yapılaşma yoğunluğunu azaltacağız, yerleşime yasak alanları belirleyeceğiz. Evlerimizi inşa edene kadar hiçbir vatandaşımızı mağdur etmeyeceğiz. Eşya, taşınma, kira yardımı gibi tüm yardımları yapacağız. Konteyner kentlerde kalmak isteyen vatandaşlarımız için de altyapı çalışmalarımızı tamamlıyoruz. Milletimiz müsterih olsun. Maddi-manevi vatandaşımızın tüm ihtiyaçlarını devletimizin tüm imkanlarıyla karşılayacağız” şeklinde konuştu.

    Kirişci: “14 bin 149 personelimiz 12 gündür sahada canhıraş çalışmaktadır”
    Devlet Su İşleri ve Orman Genel Müdürlüğünü devreye soktuklarını ifade eden Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci ise, “4 bin 987 makine ve ekipmanı ve bunlarla beraber 14 bin 149 personelimiz 12 gündür sahada canhıraş çalışmaktadır. Amacımız buradaki insanların yaralarını bir nebzede olsa sarmak. 6 bin 364 yatak kapasitesine sahip misafirhanemizde depremzedelerimizi ağırlıyoruz. Onların her bir ihtiyacını karşılıyoruz tabi soğuk bir mevsim. Her yer Osmaniye gibi Adana gibi şanslı değil. Birçok ilimiz kışı çok ağır geçiriyor. 25 bin 608 ton odunu da ısınma maksatlı vatandaşlarımıza dağıtmış bulunmaktayız. 2 bin 433 adet hayvan çadırını da hayvanlarımızı da bu depremde zarar gördüğünü düşünerek kırsala dağıtmış bulunmaktayız. Et Süt Kurumu 3 bin 500 ton sütü vatandaşlarımızdan toplamış. 7 bin 668 ton yem vatandaşlarımıza dağıtılmış olup, bölgedeki üreticilerimize verilmiştir. Sokak hayvanlarımıza da 45.5 ton mamayı dağıttık. Böyle zamanlarda gıdanın ve gıda üreten işletmelerin kontrolü çok önemli. 269 görevli uzman personel ile 6 bin 776 gıda denetimi de bu vesile ile gerçekleştirilmiştir. Şartlar ne kadar ağır olursa olsun gıda denetiminde bir zafiyet göstermemek için büyük bir çaba sarf ettik” dedi.

    “Tarımsal üretimimizin aksamaması gerekiyor”
    Osmaniye’nin bir tarım kenti olduğunu ifade eden Bakan Kirişci, tarımın aksaması halinde gıda sektörünün olumsuz etkilendiğini söyledi. Gıda noktasında bir eksiklik olmadığını söyleyen Bakan Kirişci, “Çok şükür ülke olarak gıda noktasında herhangi bir aksaklık yok. Bizim bütün derdimiz göç. Depremden kaynaklı yerinden mutsuz ve endişeli vatandaşlarımızı cesaretlendirici, örneğin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız binaların hasar tespit düzeylerini belirliyor. Vatandaşlarımız kendi takdirleridir ama amacımız bu binalara tekrar dönmeleri. Bizim de tarımsal üretimimizin aksamaması gerekiyor. Kırsalda bu nüfusu tutmak için de var gücümüzle çalışıyoruz. Her ne kadar 36 ahırda hasar oluşmuşsa da 15 büyükbaş, 91 küçükbaş hayvanın telef olduğunu biliyoruz. Bunun yanında 40 büyükbaş, 35 küçükbaş hayvan için de ilgili birimlerimiz gayret göstermiştir. 226 ton yemi bu ilimizin ilgili köylerinde hayvancılık faaliyeti gösteren işletme sahiplerine dağıtılmıştır. Toprak Mahsulleri Ofisi’nin buradaki binası ağır hasar gördüğü halde kısa sürede giderilmiş ve hizmetlerine devam etmektedir. 71,5 milyon lira Şubat ayı sonuna kadar çiftçilerimizin hesaplarına yatırılacaktır” diye konuştu.

    Depremzede bir kıza kendi kıyafetlerini gönderen bir kız çocuğu ile telefon görüşmesini anlatan Bakan Kirişci, “Dün Doğanşehir’deydik. Bolulu Defne isimli bir kızımız Doğanşehir’de kendi akranı olan bir kızımıza kendi eşyalarını hazırlayıp gönderiyor. Defne ile telefonda görüştük. ‘Ben başka ne yapabilirim diye düşündüm’ diyor. Adeta biz büyüklere de nasihat düzeyinde cümleler kuruyor. Ben bu yavrularımızı, geleceğimiz olan bu evlatlarımızı gördükçe geleceğe daha umutlu ve mutlu bakar hale geliyorum. Rabbim bir daha bu aziz millete bu tür felaketler, acılar yaşatmasın. Osmaniye’mize tekrar geçmiş olsun” dedi.

  • “TOKİ’mizle, tüm birimlerimizle inşa faaliyetlerini yürüteceğiz”

    “TOKİ’mizle, tüm birimlerimizle inşa faaliyetlerini yürüteceğiz”

    Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen Gaziantep’in yanı sıra ayrı günlerde Kahramanmaraş, Hatay ve Adıyaman illerine de giderek buralarda havadan ve karadan incelemelerde bulundu.

    Şehirlerin yeniden inşası için deprem bölgelerinde alan tespit çalışmalarını da yaptıklarını belirten Bakan Kurum, Adıyaman’da yaptığı açıklamada, “10 ilimizde inşaat sürecini başlattık. Hep birlikte yeni yerleşim alanlarını, şehrin 50 yılını, 100 yılını planlayacak şekilde bir motivasyonla bu sürece bakıyoruz. İlk etapta 30 bin konutu şu an projelendirdik. Etap etap hasar tespitlerin tamamlanmasına müteakip de vatandaşlarımıza konutlarını teslim ediyor olacağız. 105 metrekare 3+1 daireler yapacağız. Burada şehrin büyüme öngörüsünü dikkate almak suretiyle zemini, fay hattına mesafesini dikkate almak suretiyle yerleşim yerlerini belirliyoruz. Burada ayrıntılı jeolojik etütler yapmak suretiyle de burada inşa faaliyetlerine başlayacağız. Cumhurbaşkanımızın da ifade ettiği gibi bir yıl içerisinde daha önce Elazığ’da, Malatya’da, İzmir’de nasıl teslim ettiysek, bu bölgede de eş zamanlı olarak bütün birimlerimiz şu an bu konuya odaklandı. TOKİ’mizle, tüm birimlerimizle inşa faaliyetlerini yürüteceğiz. Malzeme bağlantılarını dahi bugünden yapıyoruz. Eğer bu konutların demiri, çimentosu, tuğlası, harcı, kiremidi, aklınıza ne geliyorsa bu bağlantıları dahi bugünden yapmak suretiyle vatandaşlarımıza inşallah sözlerimizi tutacağız” dedi.

  • Bakan Kurum’dan yeni konut projesi müjdesi

    Bakan Kurum’dan yeni konut projesi müjdesi

    Bakan Kurum, AK Parti Grup Toplantısı’nın ardından gazetecilere açıklamalarda bulundu. 100 bin konutu içeren bir sosyal konut kampanyası planladıklarını söyleyen Kurum, “81 ili kapsayacak. Proje kapsamında süreci bankalarla birlikte yürüteceğiz” dedi.

    Orta gelirlilere yönelik bir kampanya olacağını ve bu ay açıklanacağını belirten Bakan Kurum, “İnşası devam eden tüm firmalar sürecin içerisine katılacak. Yılda 600 bin konut üretiliyor. Bunun yüzde 15-20’si bu skalaya giriyor. İnşallah tüm şehirlerde 100 bin konutu içerir bir kampanyayı başlatmak istiyoruz. Bu sayede yeni projelerin başlangıçlarını da hareketlendireceğiz. Düşük peşinat, uzun vade olacak. Bankalarla beraber çalışmalıyız projenin finansmanına destek vermeleri için. Hazine ve Maliye Bakanlığı ile birlikte çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.

  • Bakan Kurum ile Bakan Nebati Şanlıurfa’da

    Bakan Kurum ile Bakan Nebati Şanlıurfa’da

    Çeşitli temas ve ziyaretler için uçakla Şanlıurfa’ya gelen Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum; Şanlıurfa Valisi Salih Ayhan, Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı Zeynel Abidin Beyazgül, milletvekilleri, ilçe belediye başkanları ve partililer tarafından GAP Havalimanında karşılandı.

    Karayoluyla il merkezine geçen bakanlar, valiliği ziyaret etti. Çiçeklerle karşılanan bakanlar, şeref defterini imzaladıktan sonra makam odasına geçti. Burada Vali Salih Ayhan ile görüşen Bakan Nebati ile Bakan Kurum, aynı yerde gerçekleştirilen değerlendirme toplantısına katıldı.

    Bakanların gün içerisinde Eyyübiye Kentsel Dönüşüm Alanı, Haliliye Millet Bahçesi, Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile AK Parti İl Başkanlığını ziyaret edecekleri belirtildi.

  • “Kanal İstanbul Projesi’ni iptal etmedik”

    “Kanal İstanbul Projesi’ni iptal etmedik”

    Bakan Kurum yaptığı açıklamada, “Kanal İstanbul Projesi’ni tabii ki iptal etmedik. İmar planları yürürlükte. Gurur projemizi adım adım hayata geçiriyoruz. Yapılan, vatandaşlarımızın talep ve ihtiyaçları neticesinde yeni bir imar uygulama değişikliği” ifadelerini kullandı.

    Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Kanal İstanbul Projesi’nin de bulunduğu Rezerv Yapı Alanı’na Yönelik bazı basın yayın organlarında çıkan haberler üzerine sosyal medya hesabından açıklamada bulundu.

    Gurur projemizi adım adım hayata geçiriyoruz

    Bakan Kurum, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada Kanal İstanbul Projesi’ni iptal etmediklerinin altını çizerek, “İmar planları yürürlükte. Gurur projemizi adım adım hayata geçiriyoruz. Yapılan, vatandaşlarımızın talep ve ihtiyaçları neticesinde yeni bir imar uygulama değişikliği!” dedi.

    Haberlerde iddia edildiği gibi imar planlarının iptal edildiği hususu gerçeği yansıtmamaktadır

    Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada da, Kanal İstanbul imar planlarının iptal edildiği iddialarının gerçeği yansıtmadığı belirtilerek, “Bakanlığımızca Kanal İstanbul Projemizin de içinde bulunduğu 3 etap’tan oluşan toplam 13 bin hektarlık alanın 1/100.000, 1/5000 ve 1/1000 ölçekli imar planlama süreci 2021 yılı içerisinde tamamlanmış olup söz konusu planlar yürürlüktedir” ifadeleri kullanıldı.

    Vatandaşlarımızın talep ve ihtiyaçları neticesinde Bakanlık tarafından yeni bir imar uygulaması çalışması sürdürülmektedir

    Bakanlık’tan yapılan açıklamada, vatandaşların talep ve ihtiyaçlarının karşılanması doğrultusunda Bakanlık tarafından yeni bir imar uygulaması çalışması sürdürüldüğü aktarılarak şu ifadelere yer verildi:

    “Kanal İstanbul projemizin de içinde bulunduğu 3 etap’tan oluşan imar planlarımızın uygulanmasını tesis edecek parselasyon işlemini 2022 yılı başında 1 ay olmak üzere askı ilanına çıkmıştık. Yaklaşık 19 bin parseli ilgilendiren parselasyon işleminin askı ilanı sürecinin tamamlanması akabinde Bakanlığımızca, vatandaşlarımızın talep ve ihtiyaçları değerlendirilmiştir. Örneğin Başakşehir ilçesi Şahintepe olarak bilinen mahallemizde vatandaşlarımızdan gelen talepleri değerlendirerek vatandaşımızın dile getirdiği düzeltmeleri Bakanlık olarak yerine getiriyoruz.
    Bununla birlikte o bölgede kadimden beri köy merkezi dokusunda olan vatandaşlarımızın sorunlarını Bakanlık olarak; muhtarlarımız ve belediyelerimiz ev sahipliğinde dinledik, kadimden gelen köy merkezi statüsündeki vatandaşlarımızın da sorunlarını giderecek gerekli düzeltmeleri yapma kararı aldık.”

    İmar uygulaması (parselasyon) sürecini de biz yaptık oldu zihniyetiyle yürütmedik, yürütmeyiz

    Bakanlık açıklamasında, İmar Uygulaması (parselasyon) işlemine yönelik; geçen bu süreçte yapılanlar şu şekilde belirtildi:
    “Bakanlık olarak faaliyet alanımızda yürüttüğümüz her projede olduğu gibi imar uygulaması (parselasyon) sürecini de biz yaptık oldu zihniyetiyle yürütmedik, yürütmeyiz.

    Bu anlamda imar uygulaması (parselasyon) işlemine yönelik her bir talebi titizlikle inceleyerek hakkaniyet çerçevesinde değerlendirdik ve talepler kapsamında yeni bir imar uygulaması (parselasyon) işlemi yapma kararı aldık.

    Askı süreci tamamlanan imar uygulaması işlemine yönelik vatandaşlarımız tarafından davalar açılmıştı, bu süreçte yargı mercilerimizin meşguliyetine sebebiyet vermemek adına; vatandaşlarımızın taleplerini değerlendirerek yeni bir imar uygulaması (parselasyon) işlemi yapacağımızı ilgili yargı mercilerine bildirdik. Açılan davalarda da yargı mercilerince davaların konusuz kaldığı kararı verilmiştir.

    Vatandaşlarımıza söz verdiğimiz hiçbir süreci yarıda bırakmadık, bırakmayız imar uygulamasının askı sürecinde bulunulan talepler kapsamında Bakanlığımızca yeni bir imar uygulamasına ilişkin çalışmalarımızı sürdürmekteyiz.”