Etiket: Şeker

  • Bayram şekeri polisten

    Bayram şekeri polisten

    Kurban Bayramı’nın ilk saatlerinde ilçe merkezinde sürücüleri durdurup bilgilendirme yapan ekipler, sürücü ve yolcuların bayramını kutlayarak kolonya ve bayram şekeri ikram etti.

    İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, bayram trafik denetimleri sıklaştırıldı. Araç trafiğinin yoğun olduğu noktalarda uygulama yapan trafik ekipleri, sürücülere kurallara uymaları konusunda uyarılarda bulunurken, vatandaşlara bayram şekeri ve kolonya ikram etti.

    Bayramda yola çıkacak olan vatandaşların güvenli bir şekilde yolculuk yapmalarını sağlamak amacıyla gerçekleştirilen uygulamada, durdurulan araçlardaki sürücülere polis memurları tarafından bilgilendirmeler yapıldı. Araç sürücüleri ve yolcular, emniyet kemerlerini takmaları ve hız limitlerini uymaları konusunda uyarıldı.

    Uygulama boyunca vatandaşlara bayram şekeri ve kolonya ikram edilerek bayramları kutlandı.

  • Polislerden sürücülere ceza değil ‘şeker’

    Polislerden sürücülere ceza değil ‘şeker’

    Uygulama noktasında durdurulan sürücüler trafik polisleri, sürücülere trafik kuralları ve güvenli sürüş konusunda bilgilendirme yaptıktan sonra sürücülere şeker ve çikolata ikrarımda bulundu. Hoş bir sürprizle karşılaşan sürücüler bu beklenmedik jest karşısında memnuniyetlerini dile getirerek, trafik ekiplerinin bu tür etkinliklerle sürücüleri bilgilendirme ve bilinçlendirme çabalarını takdirle karşıladıklarını söylediler.

    Nevşehir İl Emniyet Müdürlüğü personeli, Trafik Haftası’nın önemine vurgu yaparak, sürücülerin trafik kurallarına uyması ve güvenli sürüş alışkanlıkları edinmesinin trafik kazalarını azaltmada önemli bir rol oynadığını söyledi. Bu tür uygulamaların sürücülerin trafik kurallarına olan duyarlılığını artırmaya ve trafik bilincini geliştirmeye katkı sağladığını da dile getirdiler.

  • Askıda şeker etkinliğiyle bayrama tatlı dokunuş

    Askıda şeker etkinliğiyle bayrama tatlı dokunuş

    Tokat Gönüllü Turizm ve İklim Elçisi Fatma Esin Tuna ile Eda Yelis, Tokat’ın Niksar ilçesinde unutulmaz bir farkındalık etkinliğine imza attı. Cumhuriyet Caddesi ve Fatih Sultan Mehmet Caddesi’ndeki ağaçlara, iplerle bağlanmış rengarenk şekerler asıldı. Bu girişim, çocukların ve yetişkinlerin ilgisini çekerek şehirde sevimli bir sürpriz etkisi yaşattı.

    Tokat Gönüllü Turizm ve İklim Elçisi Fatma Esin Tuna, “Tokat Gönüllü Turizm ve İklim Elçileri olarak Ramazan Bayramı’nın ikinci gününde Niksar’da ağaçların arasına ip taktık. Bunlara da şekerler bağladık. Çarşıya çıkan çocuklar şekerlerini buradan alsınlar istedik. Bu bayram evimize az çocuk geldi. Daha çok çocuğa şeker vermek istedim. Sadece çocuklar değil büyükler de şekeri sever. Herkes şekerlerimizden tatsın istedim. Askıda şeker uygulamasıyla şekerlerimizi buraya astık. Başkaları da ikram etmek isteyenler şekerlerini buraya asabilirler. Şekerseverlere Bu uygulama ile ulaştırabilirler” dedi.

  • Bayram şekerleri tezgahlardaki yerini aldı

    Bayram şekerleri tezgahlardaki yerini aldı

    Bursa’da tarihi çarşıda, Ramazan Bayramı’na sayılı günler kala bayram şekerleri ve çikolataları tezgahlarda yerini alarak müşterilerin beğenisine sunuldu. Kilogram fiyatının 150 liradan 350 lira arasında değişen şeker ve çikolatalar kısa bir süreliğine alıcılarını bekliyor. Rengarenk görüntüleri ile çocukları cezbeden şeker ve çikolatalara vatandaşlar bayram öncesi yoğun ilgi gösteriyor.

    Bayram şekeri satışlarında arife günü yoğunluk beklediğini ifade eden esnaf Orhan Çağlayan, “Bayramın gelmesiyle bayramın vazgeçilmezi şeker tezgahlara indi. Bayram yaklaştıkça vatandaşın tezgahlara ilgisi artıyor. Vatandaşlar ilk olarak öncelikli harcamalarını yapıyor. Şekeri en sona bırakıyor. Bırakmasını haklı buluyoruz. Bayram şekeri ve çikolatası yenilenebilir gıda ürünü olduğu için son zamanlara bırakılıyor. Şimdilik memnunuz daha da artacağını düşünüyoruz.

    Fiyatlar konusunda vatandaşın alım gücüne riayet etmeye çalışıyoruz. Önce bayramlarda olduğu gibi bu bayram da kar marjından kısarak vatandaşa hitap etmeyi düşünüyoruz. Bayram şekeri 140-150 liradan başlayıp kalitesine göre 200 liraya kadar ulaşıyor. Çikolatalar ise 150 liradan başlayıp 350 liraya kadar ulaşıyor. Vatandaşın şeker çikolatasında tarihe önem vermesi gerekiyor. Vatandaşlar fiyatların uygun olduğu yerlerde üretim tarihine dikkat etsin. Merdiven altı şeker ve çikolata çok satılıyor. Pazar yerlerinden alınan ürünler dönemlik satıldığı için korkmasınlar.

    Vatandaşlar şeker çikolata markalarında ayrım yapamaz. Fiyat önemli unsur, 100 liraya şeker çikolata olmaz. 150 liradan başlayan ürünler tercih edilebilir. Vatandaşlar gelecek misafirine göre şekerleme ve çikolata almaya çalışıyor. Bayram yaklaştığı için son günlerde artacağını bekliyoruz. Vatandaşlar haklı olarak özellikle son günlere bırakıyorlar” şeklinde konuştu.

  • Şeker hastalığına karşı propolis tavsiyesi

    Şeker hastalığına karşı propolis tavsiyesi

    Halk arasında “şeker hastalığı” olarak bilinen tip 2 diyabetin, adölesan dönemdeki çocuklar ve yetişkinler dahil olmak üzere geniş bir yaş aralığını etkileyen yaygın bir metabolizma hastalığı olduğuna dikkat çeken Uzman Dr. Enes Güler; “Günden güne görülme sıklığı artan tip 2 diyabet, genellikle yanlış beslenme alışkanlıkları, hareketsiz yaşam tarzı ve genetik faktörlerin bir kombinasyonu olarak ortaya çıkıyor. Tip 2 diyabet, vücudun insülini etkili bir şekilde kullanamaması sonucu oluşan yüksek kan şekerine bağlı olarak gelişiyor ve kronik yani geri dönüşümsüz bir hastalık. Uzun dönemde ise hipertansiyon, kalp ve damar hastalıkları, böbrek hastalıkları başta olma üzere birçok sağlık sorununu da beraberinde getiriyor” dedi.

    Tip 2 diyabette yaşam tarzı değişikliği şart

    Tip 2 diyabetin etkili bir şekilde yönetilmesi için yaşam tarzı değişiklikleri büyük önem taşıdığını belirten Dr. Enes Güler, uyarılarını şu sözlerle dile getirdi: “Sağlıklı beslenme alışkanlıkları edinmek, düzenli egzersiz yapmak ve kilo kontrolü sağlamak, kan şekerini yönetmeye yardımcı olan temel adımlardır. Ayrıca, düzenli tıbbi takip, kan şekerini düzenleyici ilaçları düzenli kullanmak, stresi yönetmek, sigara içmemek ve alkol tüketimini sınırlandırmak kritik öneme sahiptir. Her bireyin sağlık durumu farklı olduğu için, tip 2 diyabet yönetim planı bireysel ihtiyaçlara uygun olarak doktoru tarafından belirlenmelidir. Bu bütünsel yaklaşım, tip 2 diyabetin kontrol altında tutulmasına, sağlık komplikasyonlarının önlenmesine ve yaşam kalitesinin artırılmasına katkı sağlayabilir.”

    “Anadolu propolisinin tip 2 diyabete karşı etkili olduğu bildirildi”

    Arı Ürünleri Uzmanı Gıda Yüksek Mühendisi Dr. Aslı Elif Tanuğur Samancı ise, “2020 yılında Giresun Üniversitesi’nde gerçekleştirilen bir in vivo çalışmada, etanol ile ekstrakte edilen Anadolu propolisinin anti-diyabetik aktivitesi incelenmiştir. Çalışma, kontrol grubu, deney grubu olmak üzere 2 ana gruba ayrılmıştır. Deney grubu ise; yüzde 30 propolis damla alan diyabetikler ve yüzde 15 propolis damla alan diyabetikler olmak üzere 2 alt gruba ayrılmıştır. Deney grubunda yer alan diyabetik alt gruplara, 4 hafta boyunca 0.5 ml/100 g propolis damla uygulanmıştır. Kontrol grubu ise propolis desteği almamıştır. Elde edilen sonuçlar, etanol ile özütlenen Propolis Damla’nın kan şekerini düzenleyici ve karaciğer fonksiyonlarını iyileştirici özelliklere sahip olduğunu göstermiştir ” dedi.

  • ‘Fazla şeker,kırışıklığa neden oluyor’

    ‘Fazla şeker,kırışıklığa neden oluyor’

    Sofra şekeri olarak bilinen beyaz şeker kullanımının aşırısı bazı sağlık sorunlarını da beraberinde getiriyor. Sağlık Grubu diyetisyenlerinden Cemre Balkan, fazla şeker kullanımına bağlı olarak bel-göbek yağlarının artması, ciltte kırışıklık, obezite, mutsuzluk, mide rahatsızlığı ve hafızanın azalması gibi olumsuzlukların yaşanabileceğini belirterek, uyarılarda bulundu.

    “Fazla şeker tüketimi ciltte kırışıklığa neden oluyor”

    Şekerden gelen enerjinin günlük enerji ihtiyacının yüzde 10’unu geçmemesi hatta yüzde 5’in altında olması gerektiğinin altını çizen diyetisyenlerden Cemre Balkan, “Günlük olarak ortalama meyve tüketimi, doğal şeker alımımız için yeterlidir. Fazla tüketilen işlenmiş şeker kan dolaşımıyla vücuda dağılır ve bel, göbek, kalça, göğüs ve bacak gibi bölgelerde yağ olarak birikir. Bu yağlar böbrek kalp gibi organlara dağılır ve organlar işlevlerini yerine getiremez. Böylelikle diyabet ve kalp hastalığına davetiye çıkmış olur. Şeker molekülleri vücutta fazla miktarda bulunduğunda proteinlere bağlanarak proteinin yapısını değiştirler. Cildin en önemli yapıları kollejen ve elastin proteinleri zarar görür. Bu proteinlerin zarar görmesi de ciltte kırışıklık, sarkma ve yüzeylerde bozulmaya sebep olur, insülinin ani yükselmesi akne problemleri de oluşturabilir” dedi.

    “Mutsuzluk ve depresyon riski artar”

    Fazla şeker tüketimine bağlı olarak gelişebilecek diğer sağlık sorunları hakkında da bilgi veren Balkan, “Eklenti şeker içeren içeceklerin tüketim ile tip2 diyabet riskinin artışı arasında güçlü bağlar bulunmaktadır. Obezitenin temel nedeni aşırı şeker tüketimidir. Yapılan çalışmalar gösteriyor ki fazla miktarda şeker tüketildiğinde karaciğer şekerin bileşeni olan fruktozu yağ olarak depoluyor. Fazla fruktoz tüketimi leptin direncini de arttırır. Bu da iştahın bastırılmasında güçlük çekip sürekli açlık yaşamaya neden olabilir. Şeker, ‘mutluluk hormonu’ olarak bilinen seratonin hormonunun salgılanmasını tetiklediği için keyif verici özelliği kişide bağımlılık yapabilir. Tüketilmediği zaman mutsuzluk yaşanabilmektedir. Fazla şeker tüketimi de kilo alımına sebep olmaktadır, bu da bizi yine mutsuzluğa sürüklemektedir. Şeker hastalığının en bilinen belirtilerinden bulantı, aşırı şeker tüketiminin sürekli devam ettirilmesi durumunda ortaya çıkar. Aşırı yemek yeme durumuna da bağlı olarak hazımsızlık ve mide asidinin artması nedeniyle oluşan gastrit gibi ciddi rahatsızlıkların oluşmasına neden olur” diye konuştu.
    Diyetisyen Cemre Balkan, şeker tüketiminin gerekenden fazla olmasının hafızayı da olumsuz etkilediğini belirterek şunları söyledi:
    “Kan şekerinin uzun süre yüksek seyretmesi sonucun da kişilerde beyin küçülmesi normal kişilere göre daha fazla oluyor. Beyinde hafızayı oluşturan kısımlarda oluşan küçülmenin de hafıza sorunlarını ortaya çıkartabileceği belirtiliyor. Fazla şeker tüketimi ayrıca dikkat eksikliği ve öğrenme güçlüğü de yapabiliyor.”

  • Şeker bağımlılığına dikkat

    Şeker bağımlılığına dikkat

    Son zamanlarda şekerin de bağımlılık yaptığı konusunda ciddi çalışmaların ortaya konulduğuna dikkat çeken Uzm. Dr. M. Emin Dinççağ, “Alkol bağımlılığı, sigara(nikotin) bağımlılığı, madde bağımlılığı, uyuşturucu bağımlılığı insan sağlığına olumsuz etkileri olan ciddi sağlık sorunlarıdır. Günümüzde hızla artan ve baş edebilmek için ciddi yatırım ve çaba gerektiren sağlık, sosyal, ekonomik problemlerdendir. Bağımlılık haz duyulduğu için keyif verdiği için yakalanılan bir sağlık, sosyal problemdir. Son zamanlarda şekerin de bağımlılık yaptığı konusunda ciddi çalışmalar ortaya konulmuştur. Şekerin ciddi anlamda bağımlık yaptığı, diğer bağımlık yapan maddeler gibi beyindeki haz merkezini etkileyerek, irade dışı, keyif verdiği ve kişiyi olumsuz etkilerine aldırmadan bağımlı kıldığı anlaşılmıştır” diye konuştu.

    Şeker bağımlılığı

    Şeker bağımlılığının, özellikle früktoz bazlı ve rafine şekerlerle giderilmesi halinde karaciğer yağlanması, insülin direnci, obezite ve diyabete (şeker hastalığına) yol açtığını belirten Dinççağ, “Şeker bağımlılığının, aşırı şeker tüketiminin sağlık sorunlarına yol açtığı ve şeker tüketiminin sağlıklı beslenmede azaltılmasının şart olduğu kabul edilmektedir. Kişinin sağlığını olumsuz etkileyeceğini bildiği halde sadece haz ilkesiyle bağımlılık yapan maddeleri kullanması ve sağlığını riske atması, beyinde haz merkezlerinin kontrolü altında olup iradesine hakim olamama ve sadece keyif veriyor, ilkesi ile davranıldığı anlaşılmıştır. Aynen diğer bağımlılık yapan maddeler gibi. Şeker vücut için ucuz, boş kalori kaynağıdır, proteinler gibi şekerin besleyici değeri yoktur. Onun için şeker yerine vücuda katkısı olabilecek, vitamin, mineral ve antioksidanları içerecek gıdaların tercih edilmesi önerilmektedir” şeklinde konuştu.

    İnsan beyninde haz merkezlerinin olduğunu hatırlatan Dr. Dinççağ, şunları söyledi:
    “Beynin; talamus, hipotalamus, amigdala adı verilen merkezlerinin haz duygusunu yönettiği bu merkezler ile haz duygusunun alındığı bilinmektedir. Haz veren maddelerin, psikolojik, sosyal nedenleri yanında bu merkezler tarafından da kontrol edildiği bilinmektedir. Şeker bağımlılığının bu merkezlerinde etkisi altında olduğu, şeker yeme isteğinin bu merkezlerce de kontrol edildiği bilinmektedir. Yine vücutta endokannabinoid sistem adı verilen bir organizasyonunda haz ilkesi ve bağımlılık üzerine etkilerinin olduğu tıbbi çalışmalar ile anlaşılmıştır. Özellikle çocukluk çağında aşırı şeker tüketimi, diş çürümelerine, iştah kapattığı için yetersiz ve kötü beslenmelerine neden olmaktadır. Şeker tüketiminin özendirilmesi önlenmeli yerine vücuda daha çok katkısı olacak besinler, yiyecekler tercih edilmelidir. Şeker bağımlılığının önlenmesi, dünya çapında bir salgın olan obezite, tip 2 şeker hastalığı, karaciğer yağlanması, insülin direnci gibi gelecekte birçok hastalığın nedeni olabilecek sorunu ortadan kaldırabilmek için şarttır. Yaşam kalitesini artırmak, komplikasyon adı verilen gelişebilecek sağlık problemlerini ortadan kaldırabilmek için şeker bağımlılığı, aşırı şeker tüketimi azaltılabilmelidir. Fruktoz bazlı şeker tüketimi konusunda toplum aydınlatılması ve farkındalık oluşturulmalıdır. Bu sayede obezite, tip 2 diyabet, karaciğer yağlanması, insülin direnci gibi hızla artan sağlık problemleri önlenebilir.”

  • Çiftçinin zorlu şeker pancarı mesaisi

    Çiftçinin zorlu şeker pancarı mesaisi

    Keşan ilçesinde Ekim ayında tamamlanması gereken şeker pancarı söküm işlemi, yağan yağmurlar nedeniyle gecikirken, şeker pancarı üreticileri ürünlerini sökmek için insan gücü kullanıyor. Keşan ilçesine bağlı Karlıköy’de pancar eken çiftçi Yusuf Atılgan, 2023 yılının Şubat ayında başladıkları şeker pancarında Aralık ayı olmasına rağmen söküm mücadelesi verdiklerini dile getirdi. Atılgan şunları söyledi:
    “Pancar zorlu bir üründür. Maliyetlerin yüksek olmasıyla zorlandığımız şeker pancarı üretiminin hasat evresi, yağmurun fazla yağması nedeniyle gecikti. Yağmurlar yağınca söküm makineleri çamur nedeniyle tarlaya giremedi. Yağmurdan önce de bölgede yeterli sayıda makine ve ekipman olmadığı ve Alpullu Şeker Fabrikası’ndan bu anlamda destek alamayınca söküm gecikti. Şeker pancarı üretimi bizim baba mesleğimiz. Bu işi devam ettirmek için destek şart. Şu an insan gücüyle söküm yapıyoruz ve bu ciddi maliyet.”

    “Pancar üretiminin devam etmesini istiyoruz”

    Makine ekipman anlamında bölgede bir eksiklik hissedildiğini belirterek, insan gücünün ek maliyetinin olduğuna dikkat çeken Atılgan, şeker pancarında fare zararının da ciddi boyutlarda olduğunu ifade etti. El yordamıyla sökülen şeker pancarlarında çamur bulunduğunu belirten Atılgan, “Bunu temizlememiz mümkün değil. Hal böyle olunca fabrika üründe yüzde 20’lere varan fire kesiyor. Biz pancar üretiminin devam etmesini istiyoruz. Buradaki söküm işleminin ardından yine el yordamıyla şeker pancarı araçlara yüklenip boş bir alanda toplanacak. 2022 yılında dönümde 7,5 ton verim vardı. Bu yıl da aynı verimi bekliyorum” dedi.

    “Makineler tarlaya giremediği için zor şartlarda işçiler ile söküm yapıyoruz”

    Beyköy’de pancar eken çiftçi Sergen Marangoz da, Şubat ayında ekilen pancarın söküm işleminin de Ekim ayında yapıldığını hatırlatarak, “Ancak bu sezon yağışlar oldu ve söküm işlemi Aralık ayına sarktı. Makineler tarlaya giremediği için zor şartlarda işçiler ile söküm yapıyoruz. İlk önce yaprakları kesilen pancar, daha sonra topraktan çıkartılıyor. Bir araya toplanan pancarlar traktörlere yüklenip tırlara aktarılacak alana kadar götürülüyor. Bunlar da pancar üreticileri için ek masraf oluyor” ifadelerini kullandı.

  • Bulanık görmenin sebebi ‘şeker’ olabilir

    Bulanık görmenin sebebi ‘şeker’ olabilir

    Kan şekerinde yaşanan ani yükseliş ve düşüşler, gözün görmeyi sağlayan sinir tabakası olan retinadaki damarların etkilenmesiyle diyabetik retinopati hastalığına sebep olabiliyor. Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Adnan İpçioğlu, özellikle 10 yıldan fazla diyabet hastası olan kişilerde diyabetik retinopati görülme sıklığının arttığını belirterek, “Diyabeti olan bütün hastalar için bu göz hastalığı riski bulunuyor. Diyabeti olan herkesin en azından yılda bir kere kapsamlı göz muayenesi yaptırmasında fayda var. Bir kimse ne kadar uzun süredir diyabet hastası ise bu kişide diyabetik retinopati gelişme riski o kadar fazlalaşıyor” şeklinde konuştu.

    “Diyabetliler 3 ayda bir göz muayenesi olmalı”

    Uzman Op. Dr. Adnan İpçioğlu, diyabet teşhisinin hemen ardından hastanın göz muayenesi olması gerektiğini ve 1 yıllık aralıklarla diyabet kontrollerinin bir parçası olarak rutin göz muayenelerine devam etmeleri konusunda uyardı. İpçioğlu, “Bilhassa göz dibi muayenesi, retinada meydana gelen değişikliklerin erken safhada tespit edilmesini sağlar ve hastaya başarılı şekilde tedavi olma imkânı sunar. Diyabet teşhisi sonrası 1 yıllık aralıklarla 5 yılı geçen diyabet hastalarının 6 ayda bir, göz dibi problemi tespit edilen diyabetlilerin 3 ayda bir göz muayenesi olması gerekmektedir. Muayene sıklığı göz doktoru tarafından gerektiği şekilde belirlenir” dedi.

    “Ciddi görme kayıplarını önler”

    Diyabetik retinopatiyi tedavi eden etkisi ispatlanmış tek yöntemin “lazer fotokoagülasyon” olduğunu ifade eden Op. Dr. İpçioğlu şu bilgileri verdi:
    “Tedavideki esas maksat yeterince beslenemeyen periferdeki retina dokusundan kaynaklanan uyarıları bastırmak, böylece yeni kanayacak damarların ve kanamaların oluşmasını engellemek ve hastanın görme seviyesini korumaktır. Bu tedavi, uygun zamanda ve uygun şekilde uygulandığı takdirde şeker hastalığına bağlı ciddi görme kayıplarını önlemenin tek yoludur. Retinopati belirtilerinin erken dönemde tespit edilmesi, tedavi başarısının anahtarıdır. Diyabet hastalığının erken döneminde bulanık görme şikâyeti ile sıkça karşılaşılıyor. Bunun sebebi retinopati değil, o sırada kan glikoz seviyesindeki yükseklikten kaynaklanabilir. Kan glikoz seviyesinin normale dönmesi birkaç hafta alabilir, kontrol sağlandığında görme bulanıklığı ortadan kalkar. Bu geçici bulanıklık döneminde, gözlük değişimi yapılması ise uygun bir yöntem değildir.”

  • Şeker krizine giren adam, alarma geçirdi

    Şeker krizine giren adam, alarma geçirdi

    112 Acil Çağrı Merkezine gelen ihbar; Antalya Büyükşehir Belediyesi İtfaiyesi, sağlık ve polis ekiplerini alarma geçirdi. Çağlayan Mahallesi Sürücüler Kümeevler mevkiinde bulunan Ufuk Apartmanı’na gelen ekipler, apartmanın zemin katında tek başına yaşayan ve şeker hastası olduğu bilinen 72 yaşındaki Kemal Kersü’nün garip sesler çıkardığını, kapısı kilitli olduğu için içeri giremediklerini belirtti.

    İtfaiye görevlileri evin kapısını camını kırıp içeri girerken, içeride bulunan ve şekeri düştüğü için şeker krizine girdiği belirlenen Kemal Kersü’ye ilk müdahale sağlık ekipleri tarafından yattığı yerde yapıldı. Müdahalenin ardından şekeri normale dönen ve daha önce de aynı şekilde hastaneye götürüldüğü belirlenen Kemal Kersü, tedavi için ambulansla Manavgat Devlet Hastanesine kaldırıldı.

    Kemal Kersü’nün Ufuk Apartmanı’nın zemin katında tek başına yaşadığını belirten komşuları, kimsesi olmadığını, evin yedek anahtarının ev sahibinde olduğunu, ev sahibi işte olduğu için 112’ye ihbarda bulunduklarını dile getirdi.