Etiket: senet

  • Çok sayıda senet ve tapuyla yakalanan 2 tefeci tutuklandı

    Çok sayıda senet ve tapuyla yakalanan 2 tefeci tutuklandı

    Edinilen bilgiye göre; Denizli İl Jandarma Komutanlığı ekipleri tarafından Çivril ilçesinde icra edilen tefecilik operasyonunda 2 şüpheli şahıs yakalandı. Şüphelilerin adreslerinde yapılan aramalarda 500 gram kubar esrar maddesi, 1 adet ruhsatsız tabanca, 61 adet tabanca fişeği, çok sayıda senet, tapu, ajanda ve dijital metaryal ele geçirildi.

    Operasyonda ele geçirilen suç malzemelerine el konulurken, jandarmadaki sorguları tamamlanan şüpheliler Çivril Adliyesine sevk edildi. Tefecilik yapmak suçundan hakim karşısına çıkartılan şüpheliler, tutuklanarak cezaevine gönderildi.

  • Esnafa zorla senet imzalattıran tefecilere operasyon

    Esnafa zorla senet imzalattıran tefecilere operasyon

    Kentte bazı esnafa ödünç para adı altında haftalık ve aylık faizle para vererek zorla senet imzalattıran tefecilere KOM ekiplerince şafak operasyonu yapıldı. Operasyonda birçok senet, verilen paraların tutulduğu not defteri ve ajanda, pompalı tüfek ve uyuşturucu madde ele geçirildi. Operasyonda gözaltına alınan 7 şüpheli, işlemler için emniyete götürüldü.
    Soruşturmanın sürdüğü bildirildi.

  • Yargıtay’dan emsal senet kararı

    Yargıtay’dan emsal senet kararı

    Senet borçlusu vatandaş, mahkemenin kapısını çalarak, hakkında başlatılan icra takibine dayanak gösterilen senedin teminat senedi olduğunu bildirdi. Takip dayanağı senedin taraflar arasında geçerli olan bayilik sözleşmesinin “Teminat” başlıklı 12. maddesi uyarınca düzenlendiğini ve alacaklıya teslim edildiğini, anılan madde metnindeki bedel, keşideci ve lehtardan da bu durumun anlaşıldığını, ayrıca senedin arka yüzüne “teminattır” şerhinin yer aldığını öne sürdü. Senedin teminat için boş olarak verildiğini, tanzim ve vade tarihlerinin sonradan doldurulduğunu, senette tahrifat yapıldığını ve bedelinin semeresiz kaldığını ileri sürerek itirazın kabulü ile takibin iptaline ve alacaklının asıl alacağın yüzde 40’dan aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödemeye mahkûm edilmesine karar verilmesini talep etti. Davalı ise borçlunun takip konusu senedi düzenleyerek alacaklıya verdiğini kabul ettiğini, senedi geçersiz kılmaya yönelik tüm iddiaların senetle ispatlanması gerektiğini, borçlu tarafın iddiasını ispatlar nitelikte herhangi bir yazılı delil sunmadığını iddia etti.

    9. İcra Mahkemesi; takibin iptaline hükmetti. Kararı davalı avukatı temyiz edince devreye giren Yargıtay 12. Hukuk Dairesi, kararı bozdu. Yeniden yapılan yargılamada Mahkeme, ilk kararında direndi. Davaylı temyiz müracaatında bulununca devreye bu kez Hukuk Genel Kurulu girdi. Takip dayanağı senedin arka yüzünde “teminat senedidir.kullanılamaz” ibaresinin bulunduğu anlaşıldığının vurgulandığı kararda şu ifadelere yer verildi: “Bonoda teminat kaydı var ise de neyin teminatı olduğu belirtilmediğinden bu kayıt bononun mücerrettik vasfını ortadan kaldırmaz. Sadece teminat olduğuna dair eklenen bu kayda doktrinde mücerret teminat kaydı denilmektedir. Hâl böyle olunca, takip konusu bonodaki kaydın senedin kambiyo vasfını etkilemeyeceği, borçlunun teminat senedi olduğuna ilişkin iddiasının alacaklının imzasını taşıyan ve senede açık atıf yapan İİK’nın 169/a maddesinde yazılı belgelerle kanıtlanamadığından, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulması gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının bozulmasına oy birliği ile karar verilmiştir.”

  • Boş senet imzalatan işverenler için karar

    Boş senet imzalatan işverenler için karar

    Hukuka aykırı bir şekilde çalışanlara işe girişte boş senet imzalatan işverenler için Yargıtay’dan karar çıktı. Yüksek mahkeme; işçiden boş senet alan işverenin, iş ve çalışma hürriyetini ihlal suçunu işlediğine hükmetti.

    Mahkemeye başvuran bir grup işçi, patronlarının işe başlarken kendilerinden boş senet aldığını öne sürdü. Mahkeme, davanın düşürülmesine hükmetti. Kararın temyiz edilmesiyle devreye Yargıtay 18. Ceza Dairesi girdi.

    Yargıtay kararında; Türk Ceza Kanunu’nda hukuka aykırı başka bir davranışla, iş ve çalışma hürriyetini ihlâl eden kişiye, mağdurun şikâyeti hâlinde, altı aydan iki yıla kadar hapis veya adli para cezası verileceği yönündeki yasa maddesi hatırlatıldı.

    Kararda şöyle denildi: “Sanıkların, şikayetçilerden kıdem tazminatı, iş kazası, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’ndan uygulanacak cezalar gibi durumlarda şirket bütçesinden bir ödeme yapılmamasını önlemek amacıyla, alacaklısı, tarihi ve miktarı olmayan senetler alınacağını, vermek istemeyenlerin işten çıkarılacağını söyledikleri ortadadır. Sanıkların eyleminin TCK’nın 119. maddesi kapsamında birden fazla kişi tarafından birlikte işlenmiş olup olmadığı tartışılarak, suçun kovuşturulmasının şikayet koşuluna bağlı olmadığı tespit edilmeksizin şikayetin süresinde olmadığı gerekçesi ile kamu davasının düşmesine karar verilmesi kanuna aykırıdır.”

  • Bursa’da üniversitelilerden ‘senet tuzağı’ iddiası

    Bursa’da üniversitelilerden ‘senet tuzağı’ iddiası

    Bursa’da üniversite öğrencisi Edanur Şirin’in (20) banka hesaplarına, kiraladığı evdeki eşyalar için emlakçıyla imzaladığı 14 bin liralık senet yüzünden haciz kondu. Evden çıkarken eşyalarda hiçbir sorun olmadığını belirterek dolandırıldığını öne süren Şirin, durumu sosyal medyada paylaşınca, birçok kişinin aynı durumdan mağdur olduğunu öğrendi. Şirin, yetkililerden yardım bekliyor.

    Edanur Şirin, 2018 yılında Bursa Uludağ Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Fizik Bölümü’nü kazanarak, Bursa’ya geldi. Şirin, 2019 yılında ise bir arkadaşı ile birlikte Görükle Mahallesi’nden aylık bin 200 liraya eşyalı ev kiraladı. Edanur Şirin, evdeki eşyaların güvence bedeli olarak emlakçı ile 14 bin liralık senet imzaladı. İddiaya göre, 15 gün sonra Şirin’in verdiği ev kirasına 50 lira zam yapıldı. Emlak çalışanlarının, evin satıldığı ve yeni sahibinin kirayı yükseltmek istediğini söylemesi üzerine Edanur Şirin ve ev arkadaşı, duruma itiraz etmek için emlakçıya ait iş yerine gitti. Emlak firmasının muhasebe biriminde çalışan kişinin ev sahibinin değişmediğini söylemesi üzerine, emlakçının haksız kazanç elde ettiğini düşünen Şirin ve arkadaşı, 2 ay sonra evden taşınma kararı aldı.

    Emlakçının kontrolünde kendi eşyalarını taşıyan Edanur Şirin ve arkadaşı, başka bir eve yerleşti. Evde bulunan eşyalara zarar vermeden çıktığını söyleyen Şirin’e, temmuz ayında, imzaladığı 14 bin liralık borç senedi nedeniyle tebligat geldi, ardından banka hesaplarına haciz konuldu. Bunun üzerine banka ve icra müdürlüğüne giden Şirin, imzaladığı senedin başka bir kişiye satıldığını ve o kişinin senedi mahkemeye verdiğini öğrenince şoke oldu. Edanur Şirin, yaşadığı durumu sosyal medya hesaplarından paylaşarak, kendisine ücretsiz yardım edecek bir avukattan yardım istedi. Paylaşımının ardından Şirin’e ulaşan birçok öğrenci, aynı emlakçının kendilerini de benzer yöntemlerle dolandırdığını öne sürdü. Edanur Şirin, avukatıyla birlikte banka hesaplarına konulan haczin kaldırılması için kararın iptali için başvurdu. Şirin, davanın görüleceği günü bekliyor.

    ‘SENET İMZALATILDI’

    Evin satıldığını bahane ederek haksız şekilde kiralarına zam yapıldığını söyleyen Edanur Şirin, “Bu senedi imzalamadan eve çıkamayacağımızı söylediler. Biz de başımıza bir şey gelmez diye imzaladık. Biz eve girdikten 15 gün sonra kiramıza zam yapıldı. 2 ay zamlı kira ödedik. Daha sonra sözleşmeyi tekrar yenilemeye gittiğimizde orada bizimle ilgilenen kişi ev sahibimizin değişmediğini söyledi. Biz de tapuyu görmek istedik. Orada bir zorbalıkla karşılaştık. Yeni sözleşme yapmadan evimize döndük. Daha sonra pandemi araya girdi. Mart ayında 2 ay zamlı ödediğimiz kiranın zam oranını çıkararak ödedik. Yani normalde ödememiz gereken miktarı ödemiş olduk. Daha sonra emlakçı ev arkadaşımı aradı. Eşyalarımızı boşaltmakla tehdit ettiler. Ben Çorum’daydım o sıra pandemi nedeniyle ev arkadaşım da Balıkesir’deydi. Onun evi yakın olduğu için apar topar geldi buraya. Geldiğinde kapımız zorlanmıştı. Polise şikayet ettik. Polis tutanak tuttu. Telefon kayıtları istendi. Şu an o şikayetimiz ayrı bir şekilde sürüyor” dedi.

    ART NİYET SEZDİK

    Evden çıktıkları sırada emlakçının evi gezerek tek tek eşyaları kontrol ettiğini, eşyaların eskisinden daha temiz gördüğünü söyleyen Şirin, “Daha sonra arkadaşım evin kapısının kilidini değiştirerek memleketine geri döndü. Haziran ayında seyahat serbestisi geldiğinde ben ve arkadaşım Bursa’ya gelerek evi boşalttık. Evi boşaltırken hiçbir sorun yoktu. Eşyaları aldığımızdan daha temiz bir şekilde bıraktık. Temmuz ayında icra takibi başlatıldığına dair bir tebligat geldi. Biz de takibe itiraz ettik ve takibin durdurulmasını talep ettik. Onlar da itirazın iptalini istedi. Duruşma tarihi verildi. Şu an benim kredi ve banka kartlarım bloke oldu. Ben ailemden ayrı yaşıyorum. Çok mağdurum. Evimin kirası bile o kartlarda kaldı. Bin 200 liradan bin 250 liraya çıkarmak istediler. Aslında düşündüğünüzde 50 lira bizim için çok büyük bir rakam değil. Sonuçta ev arkadaşımla paylaşıyoruz. Birincisi böyle bir hakları yok. Bir de biz yine zamlı kira ödeyecektik. Ama emlakçıdaki görevli ev sahibiniz değişmemiş dediğinde bir art niyet sezdik” ifadelerini kullandı.

    ‘BİRÇOK ÖĞRENCİ AYNI SEBEPTEN MAĞDUR’

    Sosyal medyada aynı emlakçının aynı yöntemle mağdur ettiği birçok öğrenciye denk geldiklerini söyleyen Şirin, “İmzaladığımız senet 14 bin liraydı. Bir yıllık kira dediler o zaman. Senedin içeriği eşya teminat senediydi. Evle ilgili hiçbir sorun yok. Bize birden icra takibi başladığına dair tebligat geliyor. Kartlarımız bloke oluyor. Mağdur olduk ve bunu Görükle’de yaşayan çok insan var. Çoğu öğrenci ve çoğu kız. Bunun peşine düşeceğiz. Toplu şekilde ve ayrı ayrı şikayetlerimizi yapacağız. Eşyalarda hiçbir şekilde sorun yoktu” diye konuştu.

    ‘BEDELİNİ ÖDEDİĞİMİZ SENEDİ TEKRAR ÖDETİYORLAR’

    Aynı emlakçıdan ev kiralayan, kira sözleşmesiyle birlikte 10 bin liralık da senet imzaladığını belirten Doğuş Turhan’ın (23) evine de haciz geldi. İmzaladıkları senedin aynı kişiye satıldığını belirten Turhan, “Aylık 850 liradan yıllık 10 bin 250 liraya tekabül eden bir senet imzalamıştık. Bu senedin eşya teminat senedi olduğunu belirtmişlerdi bize. Sözleşmede de o şekilde yazıyor. Hiçbir şekilde eşyalara zarar vermedik. Bunun kanıtları elimizde mevcut. Tamamen art niyetli bir yaklaşım oldu. Çünkü biz bedelini ödediğimiz bir senedi tekrar ödememizi istiyorlar. Hem de mahkeme dosya masrafı dahil 1,5 katını istiyorlar” dedi.

    ‘ÖĞRENCİLERİN SAVUNMASIZ OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYOR’

    Sosyal medyada bahse konu emlakçı hakkında aynı konudan çok fazla şikayet olduğunu belirten Turhan, “Sosyal medyada bahse konu olan emlak şirketi ile ilgili çok şikayetler var. Sosyal medya aracılığıyla birçok kişiye ulaştık. Sadece bir haftada ulaştığımız 20’ye yakın insan var. Muhtemelen çok daha fazlası var. Kısmen aynı dertten olanlar var. Daha farklı mağduriyetler de var. Mesela benim senedimi kötüye kullanarak icra takibi başlattılar. Bazı kişilerin eşyaları sağlam olduğu halde, eşyalara zarar verdi denilerek icra takibi başlatmışlar. Gelen şikayetlerin neredeyse hepsi öğrencilerden. Kendileri de galiba bu durumun farkında. Bizlerin biraz daha savunmasız ve acemi olduğumuzu düşündükleri için öğrencileri hedef alıyorlar. Biz bu durumu fark ettiğimiz için sosyal medyada bir hareket başlattık. Umuyoruz ki yetkililer gerekeni yaparlar” diye konuştu

  • Yargıdan emsal karar! İsim olmasa da imza  geçerli

    Yargıdan emsal karar! İsim olmasa da imza geçerli

    Yargıtay, borçlunun sorumluluğu için senet üzerinde imzasının bulunmasının yeterli olduğuna, ayrıca isminin yazılı olmasının gerekmediğine hükmetti. Yüksek mahkemenin emsal nitelikteki kararıyla, senette adı soyadı olmasa da imzası olan kişi borçlu sayılacak.

    Alacağını tahsil edemeyen kişi, bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz işlemi başlattı. Takibe karşı borçlu kişi, icra mahkemesine başvurarak takibe dayanak bonoda, keşideci şirkete ait imzanın olmadığını ve ödeme gününün sonradan doldurulduğunu, dolayısıyla bononun kambiyo senedi vasfı bulunmadığını ileri sürdü. Mahkeme davayı kabul etti. Kararı davacı şirket temyiz edince devreye Yargıtay 12. Hukuk Dairesi girdi. Kararda; yasada; ‘Temsile selahiyeti olmadığı halde bir şahsın temsilcisi sıfatıyla bir poliçeye imzasını koyan kişi, o poliçeden dolayı bizzat sorumludur” hükmü hatırlatıldı.

    Borçlunun atmış olduğu imzadan sorumluluğu için senet üzerinde imzasının bulunması yeterli olup, ayrıca isminin yazılı olmasının gerekli olmadığı vurgulandı. Borçlunun senet üzerindeki imzayı kabul ettiğine dikkat çekilen kararda şöyle denildi: “Bonoda keşideci olarak şirket ünvanının yazılı olduğu, muteriz borçlunun ise aval olarak adının yazılı olduğu, bonoda birbirinin aynı olan iki adet imzanın bulunduğu, imzaların kendisine ait olduğu hususunun muteriz borçlunun da kabulünde olduğu görülmektedir. Bu durumda, bononun keşideci firma adına muteriz borçlu tarafından imzalandığı ve aynı kişinin senet üzerinde aval veren sıfatıyla da imzasının bulunduğu anlaşılmaktadır. Keşideci şirketi münferiden G.G. ve F.G.’nun temsile yetkili oldukları, bononun düzenlenme tarihi itibariyle muteriz borçlunun keşideci şirket yetkilisi olmadığı anlaşılmakta olup, tarafların da aksi yönde bir iddiası yoktur. Bu durumda, muteriz borçlunun şirket temsilcisi olmadığı halde şirket adına imza attığından dolayı aval veren sıfatıyla sorumluluğu bulunmamaktadır. Temsil yetkisi olmadığı halde keşideci şirket adına senet imzalayan ve imza inkarında da bulunmayan muteriz borçlunun attığı imzadan dolayı şahsen sorumlu olacağı tabiidir. Yetkisiz temsilci sıfatıyla hareket eden borçlu, bonodan dolayı keşideci sıfatıyla sorumlu olacağından, hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip yapılmasında yasaya aykırılık bulunmamaktadır. O halde, mahkemece borçlunun itirazının reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile hüküm tesisi isabetsizdir. Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının bozulmasına oy birliği ile karar verildi.”