Pembe Tek Boynuz

Etiket: Sınır

  • Irak sınırında istinat duvarı çalışması devam ediyor

    Irak sınırında istinat duvarı çalışması devam ediyor

    Yüksekova 117. Şube Şefliğinin öncülüğünde yol, kaldırım ve istinat duvarı gibi çalışmalar devam ediyor. İlçeye 55 kilometre uzaklıkta yer alan Dağlıca köyü yolunda araçların daha rahat ve güvenli şekilde seyredebilmesi için ekipler tarafından istinat duvarı çalışmasına devam ediliyor.

    Bölgede çalışmalarının devam ettiğini belirten yüklenici firma yetkilisi, “Şu an Dağlıca köy merkezi içinde bulunan 600 metrelik duvarı yapıyoruz. Diğer kalan 15 kilometrelik toprak çalışması da yapıldı. Geri kalan çalışmalarda da çalışmalarımız devam ediyor. Duvarlarımız 6 metreye kadar yükseliyor. İnşallah kısa sürede bu çalışmayı bitireceğiz” dedi.

  • Bitlis’te 2 ilin sınırı değişti

    Bitlis’te 2 ilin sınırı değişti

    Tarım ve Hayvancılıkla geçimini sağlayan Alakır Köyü sakinleri, Muş’un Bulanık ilçesine bağlı Arı Köyü ile mera alanının sınırlandırılması noktasında yaşadığı sorunları mahkemeye taşıdı. Alakır Köyü Muhtarlığı tarafından, Ahlat Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan davada yerinde keşifler yapılarak tanıklar dinlendi. Yaklaşık 2 yıl hukuk mücadelesini sürdüren köylüler, mahkeme tarafından verilen kesinleşmiş kararla birlikte davayı kazandı. Bu kararla birlikte Alakır Köyü, Arı Köyü’nden yaklaşık bin 270 dönüm alanı bünyesine katarak hem kendi mera alanını genişletti hem de Ahlat ilçesinin sınırını bin 270 dönüm artırdı. Kararla birlikte Bitlis’in sınırları genişlerken Muş’un sınırları azaldı.

    Konuyla ilgili olarak gazetecilere açıklama yapan Alakır köyü muhtarı Derih Doğan, davayı kazandıkları ve mera alanlarının köylerine katmalarının mutluluğunu yaşadıklarını söyledi. Doğan, “Yaklaşık 2 yıl önce Bitlis ile Muş arasında bulunan sınır için anlaşmazlık yaşandı. Bu bölge için Ahlat Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açtık. 2 yılı aşkın süren davayı kazandık. Bin 270 dönüm il sınırına katmış olduk. Aramızda tampon bölge olan bu alanı Ahlat sınırlarına kattık. Böylece hem köy hem de ilçe sınırımızı genişletmiş olduk. Bu davanın lehimize sonuçlanmasından dolayı oldukça mutluyuz” dedi.

    Davanın avukatı Muhammed Akif Koçak ise “Alakır köyü sakinlerinin karşı sınır köy olan Bulanık’a bağlı Arı Köyü ile sınır uyuşmazlığıyla ilgili hukuk büromuza başvuruda bulundular. Bizde köy sakinleriyle birlikte Ahlat’ta bir tapu sınırının, köyün sınırının değişimi için bir dava açtık. Bu dava yaklaşık 2 yıl sürdü. Mahkeme heyetiyle beraber gerek Alakır Köyü gerekse karşı davalı olan köy ve karşı köylerle beraber büyük bir keşif yaptık. Bu keşif neticesinde tanıklar dinlendi. Komşu köyler dinlendi. Yaklaşık 2 yılın sonunda mahkeme haklı olduğumuzu ilanına ekleyerek karar veri. Böylece mahkeme kararı kesinleşti. Netice itibariyle Ahlat sınırları bin 270 dönüm büyüdü. Bu sınırları Muş ilinden almış olduk. Güzel bir mahkeme süreci yaşadık. Gerek Alakır Köyü gerekse Arı köyü sakinleri tarafından hukuka ve hukukun üstünlüğüne güvenerek verilen karar saygı duyuldu. Bu karar neticesinde hem Ahlat ilçemizin hem Bitlis’in sınırları büyüyerek, özellikle mera alanında çiftçilere büyük bir katkı sağlayacak güzel bir netice almış olduk” diye konuştu.

  • Kütahya’da etkinlikler sürüyor

    Kütahya’da etkinlikler sürüyor

    Protokol konuşmalarının ardından Macar kültürünün çağdaş öğelerinden izler taşıyan ve 5 ayrı sanatçının 33 ayrı eserinden oluşan “Sınırların Ötesinde Macar Çağdaş Sanatına Bir Yolculuk” başlıklı serginin açılışı gerçekleştirildi. Bilim, teknoloji, matematik ve sanatın iç içe olduğu eserlerin yer aldığı serginin 3 Mayıs’a kadar sanatseverlerin ziyaretine açık olacağı ifade edildi.

    Serginin ardından Ahmet Yakupoğlu Amfisinde etkinliğin panel bölümü gerçekleştirildi. Moderatörlüğünü Kemal Orta’nın üstlendiği ve Macar sanatçılar Frigyes König ve Istvan Orosz konuşmacı olarak yer aldığı panelde, Macar kültürünün geçmişten bugüne yolculuğunu ve Türk kültürüyle benzerlik gösteren yönlerini verdikleri örneklerle katılımcılara aktardılar.
    Etkinlik, düzenlenen plaket töreninin ardından sona erdi.

  • Yurda kaçak girmeye çalışan terörist sınırda yakalandı

    Yurda kaçak girmeye çalışan terörist sınırda yakalandı

    Gaziantep İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde terör örgütlerinin ve işbirlikçilerinin faaliyetlerinin deşifre edilmesi ve engellenmesine yönelik çalışmalarını sürdürüyor.

    Türkiye-Suriye sınır hattında icra edilen devriye faaliyeti esnasında, yasadışı yollarla yurda girmeye çalışan yabancı uyruklu M.H. isimli şüpheli yakalandı. Yapılan araştırmada şüphelinin Suriye’de 2014-2018 yılları arasında PKK/KCK-PYD/YPG terör örgütü içerisinde silahlı olarak faaliyet yürüttüğü tespit edildi. Terörist, yapılan sorgusuna müteakip sevk edildiği adli makamlarca tutuklanarak Gaziantep E Tipi Kapalı Cezaevine teslim edildi.

  • Bulgaristan sınırında milyonluk operasayon

    Bulgaristan sınırında milyonluk operasayon

    Türkiye’den Bulgaristan üzerinden Almanya’ya giden Türk plakalı otobüs Kapitan Andreevo Gümrük Kapısı kontrol noktasına geldiğinde Türkiye vatandaşı olan sürücü ile diğer iki şoför ve 20 yolcu, beyan edecekleri bir şey olmadığını açıkladı. Yapılan kontrolde aracın motor bölgesinde özel olarak hazırlanmış zulada bantla sarılmış, içinde sarı metal eşyalar bulunan iki paket bulundu. Paketlerin içerisinde yüzük, küpe, bilezik, madalyonların da aralarında bulunduğu toplam 2 kilo 404,90 gram takı olduğu belirlendi. Uzmanlara göre 14 ve 22 ayar altından yapılan ürünlerin toplam değeri 5 milyon Türk lirası olarak belirlendi.
    Türkiye’den batı Avrupa ülkelerine gitmek üzere ülkeye giren üç binek otomobilde yapılan kontrollerde de toplam 897,2 gram altın ele geçirildi. Romanya plakalı araçta 3 Romanya vatandaşının kıyafetlerinin altına gizlenmiş 236,7 gram ağırlığında altın takı bulunurken, Türkiye’den Fransa’ya seyahat eden biri kadın 2 kişinin bulunduğu aracın bagajında da 522,80 gram altın yüzük, madalyon ve küpe bulundu. Eşiyle birlikte otomobille Türkiye’den Hollanda’ya giden bir kadının ise iç çamaşırına gizlenmiş 137,70 gram altın süs eşyası bulundu.
    Yaşanan yakalama olaylarında altınlara el konulurken, altınları beyan etmeyen kişiler hakkında gümrük makamlarının bilgisi ve izni olmadan mal taşımaya teşebbüs etmeleri nedeniyle Gümrük Kanunu uyarınca işlem yapılarak, Haskovo-Svilengrad Bölge Savcılığının gözetiminde gümrük müfettişi tarafından soruşturma başlatıldı.

  • İsrail’e ait tanklar sınırda bekletiliyor

    İsrail’e ait tanklar sınırda bekletiliyor

    Gazze’ye kapsamlı bir harekatı başlatması beklenen İsrail, 7 Ekim’den bu yana hava saldırılarını sürdürürken, sınırdaki askeri yığınağını da arttırmaya devam ediyor. Sınır hattında 8 cephe açan İsrail ordusu, Gazze Şeridi’nin güneyine yakın bir noktaya onlarca tank yerleştirdi.

    İsrail ordusu bölgeye karadan girmeyi planlarken sınırda bekletilen çok sayıda tank askeri sevkiyatın büyüklüğünü gözler önüne serdi.

    İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi’ne düzenlenmesi planlanan kara harekatının son kara harekatı olmasını istediklerini belirterek, harekatın aylarca sürebileceğini ifade etti.

  • Sınırın sıfır noktasında “en acı” hasat

    Sınırın sıfır noktasında “en acı” hasat

    Türkiye’de biber üretiminde 2’inci sırada bulunan Kilis’te acı biber hasadı başladı. Gaziantep, Adıyaman, Kahramanmaraş, Diyarbakır, Şanlıurfa, Malatya, Elazığ, Kayseri başta olmak üzere Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinin biberi Kilis’ten gidiyor.

    ‘‘Acının hasadı başladı”

    Bölgenin önemli geçim kaynaklarından olan acının hasadına başlandığını söyleyen Kilis Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Güven Özdemir, “İlimizde yaklaşık 45 bin dekar alanda acı biber üretimi yapılmaktadır. 20 bin dekar alanı kurutmalık, yani toz biber olarak kullanılan biber çeşididir. Şu an Kilis’in Musabeyli ilçesine bağlı Hasanceli köyündeyiz. Bu köyün en büyük geçim kaynağı biberciliktir. Kilis biberinin başkenti Hasanceli diyebiliriz” dedi.

    ‘‘2 bin nüfuslu köyde 14 toz biber ve salça fabrikası var”

    Kilis’in biber üretiminde adeta başkenti olan Hasanceli köyünde 14 toz ve salça fabrikasının olduğuna dikkat çeken Özdemir, ‘‘2 bin nüfusluk köyde 14 toz ve salça fabrikası var ve bu köy ekmeğini acıdan çıkartıyor. Acı sayesinde köydeki çiftçiler çocuklarını diğer illerde okuttu, büyüttü ve evlendirdi. Bunların hepsi tarlalardan toplanan biberler sayesinde oldu” şeklinde konuştu.

    ‘‘Son 10 yılın en düşük rekoltesi”

    İklim şartlarının hızlı değişmesinden dolayı son 10 yılın en düşük rekoltesinin olduğunu belirten Özdemir, ‘‘Son 10 yılın en düşük rekoltesi bu sene oldu. Bunun sebebi susuzluk, kuraklık, yer altı sularının çekilmesidir. Gördüğünüz gibi tarlalardaki bitkiler solmuş durumda. Normalde 3-4 kırım yapılan köyümüzde şu anda bazı yerlerde tek kırım yapıldı. Bunun sebebi ise kuraklıktır” diye konuştu.

    Kurutulmuş biber fiyatı tarlada 80 TL iken, yaş biber ise kilosu 30 TL’den satılıyor.

  • Muğla-Aydın sınırında yangın

    Muğla-Aydın sınırında yangın

    Muğla’nın Kavaklıdere ilçesi Çayboyu Mahallesi ile Aydın’ın Bozdoğan ilçesi Hışımlar Mahallesi arasında kalan ormanlık alanda saat 13.46’da orman yangını çıktı. Yangına hava ve kara ekipleri sevk edildi. Ekiplerin havadan ve karadan müdahalesi ile yangın kontrol altına alındı.
    Muğla Orman Bölge Müdürlüğü arazöz ekipleri yangının kontrol altına alınmasının ardından bölgede soğutma çalışması yürütüyor. Yangının çıkışı ile ilgili araştırma sürüyor.

  • Sınır kapılarında uzun araç kuyrukları

    Sınır kapılarında uzun araç kuyrukları

    Avrupa ülkelerinde yaşayan gurbetçiler, yaz tatilini sevdikleriyle birlikte anavatan Türkiye’de tamamlamalarının ardından geri dönüş yolculuğuna geçti. Edirne’deki Kapıkule Sınır Kapısı’ndan Avrupa’ya gitmek üzere yola çıkan gurbetçiler, araçlarının içinde sıcak havanın altında saatlerce beklemek zorunda kalıyor.
    Yaşadıkları Avrupa ülkelerine dönüş yolculuğuna geçen gurbetçiler, hem Edirne’de hem de Bulgaristan’daki gümrük kapılarında uzun araç kuyrukları oluşturdu. Gurbetçilerin Türkiye’ye giriş yaparken sevinç, çıkış yaparken hüzün yaşadığı Kapıkule Sınır Kapısı’nda metrelerce uzunlukta araç kuyruğu oluşturdu.
    İşlemlerini tamamlayan gurbetçiler, Kapıkule’nin karşısında yer alan komşu Bulgaristan’ın Kapitan Andreevo Gümrük Kapısı’nda da yoğunluk oluşturdu. Gümrük kapılarında yaşanan yoğunluk havadan da görüntülendi.

    “Vatan özlemini kelimeler tarif edemez”

    Türkiye’de 1 ay ay kaldığını ifade eden gurbetçi Murat Özkaya, tatillerinin çok güzel geçtiğini belirterek, “Memleketim Erzurum, eşimin memleketi Konya’yı ve İstanbul’u ziyaret ettik. İnsanın memleketi, vatanı gibisi yok. Oradaki şartlardan dolayı geri dönmek zorundayız. Güzel bir tatil geçirdik. 3 senedir Hollanda’da yaşıyorum ve ülkemden ayrı kaldığım için gerçekten çok üzülüyorum. Mecbur olduğumuz için geri dönüyoruz. Bu duygu gerçekten anlatılmaz, yaşamak lazım. Orada ezan sesini duymamak ve sosyal hayatının olmaması, anneyi, babayı, vatanı özlemek yani anlatılmaz çok zor. Vatan özlemini kelimeler tarif edemez. Bana geri dönün deseniz geri dönerim Türkiye’ye” dedi.

    “Çok üzülüyoruz”

    Türkiye’de çok güzel bir tatil geçirdiklerini vurgulayan gurbetçi Esma Güngör Özkaya, dönüş yolunda olduğu için çok üzüldüğünü söyleyerek, “3 memleket gezdik ve aile ziyaretleri yaptık. Çok güzel bir tatil geçirdik ve inşallah sağ salim döneriz. Çok üzülüyoruz, hele ki bu sınır kapısında içimiz sızlıyor. İçimiz buruk bir şekilde ayrılıyoruz. Ne olursa olsun vatan gibisi yok. Buradan gitmek zor ama yapacak bir şey yok. Bizim evimiz, işimiz, düzenimiz orada olduğu için mecbur gidiyoruz. Bu sıcakta burada bekliyoruz. Değişmeyen bir düzen var maalesef ama gördüğünüz gibi çok yoğun, herkes dönüyor. Okullar açıldığı için şimdi tam dönüş sezonu yaşanıyor. İnşallah en kısa zamanda buradan çıkarız. Hollanda da devlet memuruyum. Orada işimizde gücümüzdeyiz, çalışıyoruz. Türkiye’deki harcamamız 150 bin lirayı buldu diyebilirim” diye konuştu.

  • İran sınırını kaçak geçen milletvekili

    İran sınırını kaçak geçen milletvekili

    “Hatta metrelerce içeriye girdi. İran köylerine yaklaştı. Ne Türk askeri… Ne de İranlılar ‘Dur, gitme’ dedi. Türkoğlu, sınırın ortasında hatıra fotoğrafı çekerek, Türkiye’yi kaçak cennetine çeviren sorumsuzluğu ispat etti” diyen Saymaz, yazısında,

    Türkoğlu’nun şu sözlerini aktardı:

    “Duvar belli yerlerde bitiyor. Kimi yerde yok, kimi yerde inşaat sürüyor. Bazı yerlerde ise duvarın üzerinden geçilebiliyor. Tel örgüler gevşemiş. Duvarın olmadığı iki noktadan geçtim. Engelle karşılaşmadım. Sorun çıkmasın diye ilerlemedim ama 100 metre kadar içeriye girdim.”

    Kimsenin kendisine “Nereye gidiyorsun?” diye sormadığını belirten Türkoğlu, “Karakollarda illa ki vardı. Uzaktan gördük, kapısında araçlar bulunuyordu. Ben sınırlarımızın güvensiz olduğunu ve hiçbir engele takılmadan karşıya geçtiğimi, devam etsem İran’a gidebileceğimi gösterdim” dedi.

    Kaçaklarla dolu minibüslerin karakola dolu girip boş çıktığını iddia eden Türkoğlu, “Minibüslerin boş döndüklerini net gördük” dedi.

    Türkoğlu, “Kaçak geçiş yapan sığınmacı görmedik, ancak gündüz gözüyle engelsiz biçimde İran’a girip geri döndük. Gece vakti sığınmacıların sınır dışı edilişine tanık olduk” ifadelerini kullandı.