Etiket: siyaset

  • Bakan Bolat Azerbaycan’da iş insanlarıyla bir araya geldi

    Bakan Bolat Azerbaycan’da iş insanlarıyla bir araya geldi

    Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Azerbaycan’da temaslarına başladı. Ticaret Bakanı Bolat, Azerbaycan-Türkiye Yatırım Forumu’na katılmak için geldiği Bakü’de Azerbaycan’da faaliyet gösteren iş insanlarıyls ile bir araya geldi. Bolat, iş insanlarıyla bir süre sohbet ettikten sonra Azerbaycan-Türkiye Yatırım Forumu’na katılmak üzere görüşmeden ayrıldı.

    Bolat, Bakü temasları kapsamında Azerbaycan İhracat ve Yatırım Geliştirme Ajansı (AZPROMO) ile Türkiye-Azerbaycan İşadamları ve Sanayicileri Birliği’nin (TÜİB) ortak organizasyonunda gerçekleştirilen Azerbaycan-Türkiye Yatırım Forumu’na katılacak. Forumun ardından Bakü’deki şehitlikleri ziyaret edecek olan Bolat, Azerbaycan Ekonomi Bakanı Mikayıl Cabbarov ile de bir görüşme gerçekleştirecek.

  • Özgür Özel, Akşener ile görüşecek

    Özgür Özel, Akşener ile görüşecek

    Yerel seçimler öncesi yarın Ankara’da dikkat çeken bir görüşme gerçekleşecek. CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener bir araya geliyor. Görüşme İYİ Genel Merkezi’nde saat 10:30’da gerçekleşecek. Gündemde başta Ankara ve İstanbul olmak üzere yerel seçimlerde olası iş birliği alternatifleri olacak.

    Özel dün grup toplantısında muhalefete seslenmiş “ütün Türkiye’yi büyük güç birliğine davet ediyoruz.” açıklamasını yapmıştı.

    Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş da geçen hafta Akşener ile İYİ Parti genel merkezinde ziyaret etmişti. İYİ Parti yönetimi yerel seçimlere her yerde kendi adaylarıyla girme kararı almıştı.

  • Siyasette 50+1 tartışması

    Siyasette 50+1 tartışması

  • “BM çöp tenekesine atılmış uluslararası bir kurum”

    “BM çöp tenekesine atılmış uluslararası bir kurum”

    Karadeniz Teknik Üniversitesi 2023-2024 Akademik Yılı Açılış töreni, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un katılımıyla yapıldı.
    KTÜ Kanuni Kampüsü Prof. Dr. Osman Turan Kültür ve Kongre Merkezinde yapılan törene TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un yanı sıra, Trabzon Valisi Aziz Yıldırım, AK Parti Trabzon Milletvekilleri Adil Karaismailoğlu, Mustafa Şen, Yılmaz Büyükaydın, Vehbi Koç, KTÜ Rektörü Prof. Dr. Hamdullah Çuvalcı, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

    Törende konuşan TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş İsrail-Filistin meselesine değinerek “Türkiye’nin tam da merkezinde olduğu tarihçilerin bereketli hilal olarak tanımladığı bu coğrafyanın tam da merkezinde olan Türkiye’nin her bir tarafının büyük çatışmalar, büyük gerilimlerle son derece önemli olaylara gebe olduğu son derece aşikardır. Ayrıca sadece bölge ülkelerinin arasındaki gelişme, çatışma ya da gerilimler değil, aynı zamanda dünyanın neredeyse bütün güçleri bu coğrafyadadır. Karadeniz’i ve Akdeniz’i görüyorsunuz. Kimin ne imkânı varsa herkes bütün savaş makinelerini bu bölgeye getirmiş vaziyettedir. Dolayısıyla Türkiye olarak bu coğrafyada ayakları üstümüzde sağlam bir şekilde basmaktan başka hiçbir şansımız yoktur. Elin oğlu getirdi Filistin ve İsrail arasındaki çatışmayı bahane ederek uçak gemisini Akdeniz’e getirdi. Ve getirirken de ‘Biz Suriye ve Irak’ın kuzeyinde IŞİD’e karşı mücadele veren PYD – YPG’ ye karşı onları korumak için buradayız’ dedi. Yani bunun Türkçesi şu; ’Biz Türkiye’ye karşı buradayız.’ diyor. Bugün İsrail-Filistin meselesini anlamak için 1991 yılı Amerika’nın Irak’ı işgaline gitmemiz gerekiyor, onu anlamamız için de 1917’de Osmanlı Devleti’nin bölgeden çekilmesiyle birlikte başlayan İngilizler’in yeni emperyal projelerinin ne olduğunu anlamamız gerekiyor” diye konuştu.

    Birleşmiş Milletler’in İsrail-Filistin meselesi ile ilgili tutumu ile ilgili konuşmasına devam eden Kurtulmuş, “ ‘Birleşmiş Milletler’ diye bir şey var. Dünyadaki yaşananları hep beraber görüyoruz. Şimdi İsrail’e karşı dünyanın her yerinde insanlar bir sürü laf söylüyor. ‘İsrail’in yaptığı barbarlıktır, soykırımdır’ diye yüzbinler sokaklara çıkıyor. Birleşmiş Milletler‘de 140 ülke ‘Yeter artık durun’ diyor. Ama durduramıyorsunuz. Çünkü Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde dayısı var. ‘Hayır ben İsrail’e kırmızı çizgi çekmiyorum istediğini yapabilir’ diyor. Kırmızı çizgi çekmiyorum kelimesinin Türkçesi, ‘öldür öldürebildiğin kadar’ demektir. Böyle bir sistem yürümez. Bir taraftan savaşları durduracağınızı zannediyorsunuz, bir taraftan da Birleşmiş Milletler’den sonuç alabilecek saflığa sahipsiniz. Birleşmiş Milletler öyle bir hale gelmiştir ki acil insani yardım için Birleşmiş Milletler’in Genel Sekreteri bile Refah Sınır Kapısı’ndan içeri girememiştir. Çöp tenekesine atılmış bir uluslararası bir kurumdan bahsediyoruz. Benim bildiğim İsrail’i durdurmak için 100’ün üzerinde Birleşmiş Milletler kararı vardır. Ne dersen de; adamın yüzüne tükürüyorsun dünya milletleri olarak ‘elhamdülillah’ diyor. Hedefi var çünkü Nil’den Fırat’a kadar bütün bu bölge İsrail’in, Siyonistlerin emrinde olacak, buradaki bütün halklar da İsrail’in emrinde olacak. Ya oradan çıkacaklar ya da köle olmayı kabul edecekler. 2023 yılında dünyanın gözü önünde devam eden bir savaşta hem de bir devletin başbakanı sıfatını taşıyan bir katil diyor ki, ‘Yeşaya kehanetlerine göre bu böyle olacak’ Yani kendisinin kutsal kitabından aldığı bir takım talimatları askeri stratejisinin merkezine koyuyor” ifadelerini kullandı.

    Auschwitz, Srebnenitsa ve Gazze şehirlerinin kaderlerinin birbirinin aynısı olduğunu dile getiren Kurtulmuş, “Üç şehir üzerinden modern çağlarda yaşadığımız katliamları iyi anlamamız lazım: Auschwitz, Srebnenitsa ve Gazze. Birbirine benzer şehirlerdir. Hepsinde de senaryo aynıdır. Katiller, zalimler ve o katliamları yapanlar. Auschwitz ‘de Yahudileri ve çingeneleri toplama kamplarına gönderenler, Srebrenitsa’da Boşnakları ölüm kampı olarak bir akü fabrikasında bir araya getirenler Birleşmiş Milletler’in güvenli bölgesi olarak. Ve bugün Gazze’de bütün dünyanın gözü önünde Gazze’yi açık bir hapishane haline getirenler aynı zihniyetin sahipleridir” şeklinde konuştu.

  • Sekmen, Siyaset Akademisinin ilk konuğu oldu

    Sekmen, Siyaset Akademisinin ilk konuğu oldu

    Söyleşi moderatörü Arş. Gör. Murat Saltuk Bilgili’nin takdimi ve özgeçmiş anlatımı ile kürsüyü teşrif eden Sekmen, yerel yönetim ve belediyecilik anlayışının ana hatlarını özetleyerek söze başladı.

    Farklı yönetsel deneyimlerinde uyguladığı projelerden örnek vererek yerel yönetim vizyonunun önemini vurgulayan Sekmen, şehirlerin sürdürülebilir kalkınması için bugün ile birlikte geçmişi ve geleceği kapsayan bir sosyal yaşam belediyeciliğinin imkanlarını anlattı. Sekmen, Erzurum Büyükşehir Belediyesi özelindeki yerelleşme ve şehir markalama vizyonundan söz ederek Türkiye Yüzyılının çok yönlü gelişim alanlarından birinin yerel kalkınma olduğunu bildirerek sözlerini noktaladı.

    Söyleşinin son safhasında öğrenciler tarafından Sekmen’e kariyer ve vizyon odaklı sorular yöneltildi. Soruları içtenlikle yanıtlayan Sekmen, ufuk açıcı fikirler paylaştığı öğrencilere bireysel kariyer hedeflerini toplumsal hedeflerle tümleştiren, sosyal sorumluluk odaklı bir kişisel gelişim modelini benimsemelerini önerdi.

  • Akşener: “Hamas terör örgütüdür”

    Akşener: “Hamas terör örgütüdür”

    Türkiye’de her seçim öncesinde toplumun kutuplaştırılmak istendiğini öne süren İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener 2024 seçimlerinde de toplumun İsrail-Filistin savaşı üzerinden kutuplaştırılmaya çalışıldığını iddia etti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Hamas’la ilgili açıklamalarını değerlendiren Akşener, İsrail ile Filistin arasındaki çatışmalara neden olan Hamas’ın ilk yaptığı hamlenin terör olduğunu kaydederken, “Hamas terör örgütüdür, Netanyahu katildir” diye konuştu.

    “Bütün vukuatlarım Balıkesir’de oldu”

    Balıkesir’in kendisi için önemli bir yere sahip olduğunu belirten İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, “Balıkesir’in siyasi hayatımda çok önemli bir yeri var. Çünkü siyasi hayatımdaki farklı bir adımı atmaya ne zaman karar verdiysem buradan başladım. Dolayısıyla Balıkesirliler beni hiçbir zaman yalnız bırakmadı. Eğer doğru bir iş yapıyorsam Balıkesirliler beni yalnız bırakmadı. Basın mensuplarını görünce önceden buraya geldiğim günleri hatırladım. Burada bir olumsuzluk yaşamıştım ki Allah’tan basın mensupları vardı. Yaşadığım olay sizlerin yaptığı haberler sonrasında düzeltildi. Burada bir toplantı yapmıştık. Burada 15 Mayıs’ta yapılan bir kongreydi. Ben önce “ayın 15’inden sonra kazanacağım, inşallah başbakan olacağım” demiştim. Sonra bunun arkasından tarihin 15 Mayıs olduğunu söylemiştim. Sonra meşhur, çirkin, hain kalkışma olduğu zaman o tarih alındı ve benim 15 Temmuz sonrasının başbakanı olacağım iddia edildi. O kadar ilginç ki tam 7 sene boyunca bu iddianın üzerine Türkiye’nin her yerinde şikayetçiler organize edildi, ama sonra sizin yaptığınız haberler üzerinden açılan dosya kapandı. Doğruyu yazdığınız için bu dosya kapandı. Onun için Balıkesir’in hem siyasi hem de basın mensuplarının dürüstlükleri üzerinden hayatımdaki yeri çok önemlidir. Yine Balıkesir’e geldiğimde o zaman akil adamlar da buradaydı. Sonradan çok aslan kesilenler o zaman kedi gibi miyav yapmışlardı. Ben de o insanlar için bir tanımda bulunmuştum ve mahkemelik olmuştum. Yani bütün vukuatlarım Balıkesir’de oldu” diye konuştu.

    “Netanyahu bize göre katildir”

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Batı, Hamas’ı bir terör örgütü olarak görüyor. Hamas bir terör örgütü değil, topraklarını korumaya çalışan bir kurtuluş ve mücahitler grubudur” şeklindeki açıklamasıyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Meral Akşener toplumun İsrail-Filistin çatışması üzerinden ayrıştırılmak istendiğini ileri sürdü. Akşener şunları kaydetti:

    “Bizim bu konudaki duruşumuz çok net. Hamas’ın İsrail’de en başında yaptığı, sivillerin öldürülmesine yol açan eylemin adı terördür. Bunu bir kenara koyarsak bunun en büyük zararı da Filistinlilere ve Gazze’de yaşayan insanlara vermiştir. Orada da ne vardır; eski bir İçişleri Bakanı olarak benim kafamda koca bir soru işareti vardır. Bu başka bir şey. Ama Netanyahu bize göre bir katildir. Netanyahu’nun şu anda çoluk, çocuk, kadın, hastane, ibadethane, okul demeden Gazze’yi bombalaması bir devlet insanına yakışmayan; bir katilin davranışına uyan davranışlardır. Netanyahu bir katildir. Dolayısıyla bir savaş suçlusu olarak yargılanmalıdır. Bu kadar açıktır.”

    “Uluslararası diplomasiye devam edilmeli”

    Bugüne kadar Erdoğan ve arkadaşları yani Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin yöneticileri olarak dikkatli bir dille, sakin bir tutumla götürdüler. Dün itibariyle (önceki gün) bu tutumun arkasında olduğumuzu, olacağımızı söyledik. Çünkü diplomasi öncelikle kendi ülkenizin vatandaşlarını korumaktır. Ama o arada çok enteresan şeyler çıktı. Sürekli olarak birileri “Mehmetçik Gazze’ye” şeklinde ağır bir tahrik yapılan sistem ortaya çıktı.

    Şimdi tabii yerel seçimlere gidiyoruz. Yerel seçimlerde genel olarak kutuplaştırma hep işe yaramıştır. Genel seçimler de de bu işe yaramıştır. Ama Filistin ile Gazze konusunda şu anda Türkiye’deki tüm siyasi partiler ve onların taraftarı, yöneticisi, seçmeni hükümetin devlet adına durduğu yeri doğru bulduk ve yanında olduğumuzu söyledik. Yani garantör devlet olmaya devam ettirin dedik, masada dursun dedik. Can kayıplarının önlenmesi için arabuluculuk görevi bizde olsun dedik, siz yapın dedik. Yani buna yönelen uluslararası diplomasiyle bunu sisteme koyun dedik ki orada insanlar ölüyor.

    Ama biz bir şey daha gördük orada; batı Amerika başta olmak üzere batı dünyası demokrasi, memokrasi, hava gazıymış, İsrail’in yanında yer aldılar. Buna karşılık Gazze’nin, Filistinlilerin karşısında yer aldılar. Bunu da kınadık, yanlış olduğunu söyledik. Ama Sayın Erdoğan’ın dün yaptığı (önceki gün) konuşmada Hamas’ı bir mücahit birliği olarak değerlendirdi. Bunun karşılığı farklı bir taraf olma halidir. Yani Türk Milleti, tüm siyasiler Gazze’deki can kaybının, mezalimin, öldürmenin, katilliğin karşısında ve Gazzelilerin ve Filistinlilerin yanında yer aldılar. Bu başka bir şeydir ama bugün farklı bir taraf olma söz konusu oldu. Bunu yönetilebilir bulmadığımı ifade etmek isterim.

    Şimdi buradan hızlı bir dönüş yaşanırsa rezil oluruz. Tıpkı Rahip Bronson’da, Kaşıkçı Davasında, şimdi meclise gelen İsveç işinde olduğu gibi o zaman Türkiye gerçekten rezil olur. Zig zag yapılmaması gerekiyor. Çok doğru dürüst bir sistemdeydi ama muhtemelen AK Parti’nin iç bünyesinde sert bir seçmen duruşu vardı ise ki -bunu biz bilmiyoruz- Sayın Erdoğan bunu yaptı. Sonuçlarını göreceğiz. Bana göre Hamas’ın yaptığı eylemi de ayıplamak zorundayız. Onun da yanlış olduğunu söylemek zorundayız çünkü orada da siviller öldü. Ama o dürtmenin sonucu ne oldu? Gazze’de ölen insan sayısının bin 700’ü çocuk. Kim kaybetti? Gazzeliler kaybetti. Yazık günah ve oradan atılmaya çalışılıyor. Bunların önüne geçmemiz gerekiyor. Bunun da yolu elbette İsrail’le ahbaplıktan bahsetmiyorum dünya devletleri diplomasisinin doğru yönetmektir. Bunu da en doğru yönetecek Türkiye’dir.

    “Yeni bir kutuplaştırma oluşturulmak isteniyor”

    Bununla ilgili bir şey daha var. 28 Ekim tarihinde Filistin mitingi yapılıyor. Keşke bu bir hafta sonra ya da bir hafta önce hepimizi davet ederek, bütün siyasi partileri davet ederek yapılsaydı. Çünkü Filistin ve Gazze’ye dair kınama mesajı mecliste hepimizin imzasıyla çıktı. Bunlar Türkiye’yi birleştiren şeylerdir. O mitingde ben konuşma falan da yapmazdım Sayın Erdoğan konuşurdu. Ama hepimiz davet edilseydik, hepimiz gitseydik ondan sonra da hepimiz hep birlikte Cumhuriyetin 100’’cü yılını kutlasaydık. Bu ikisini birleştirip dünkü konuşmayı da bir araya getirdiğimiz zaman ortaya çıkan gerçeklik seçim kazanmaya yönelik yeni bir kutuplaştırmayla karşı karşıyayız. Bu Türkiye’ye, insanımıza, Gazze’ye de oradaki masumlara da, oradaki mezalime de herhangi bir fayda sağlamaz.

    Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkan adaylığı için İYİ Parti Milletvekili Turhan Çömez’in isminin geçtiğiyle ilgili soruya “yorum yok” şeklinde yanıt veren Meral Akşener yerel seçimlerde izleyecekleri politika ve CHP’nin muhtemel adayı Ahmet Akın hakkında değerlendirmede bulundu.

    Akşener, “Yerel seçimlere tek başımıza gideceğiz ve bu Balıkesir’e özel bir durum değildir. Biz bazı şehirlerde ilin ve ilçelerin adaylarını açıkladık. Dolayısıyla netleştirdiğimiz adayları açıklıyoruz. Öncelikle size partimizin prensiplerini söyleyeyim. Biz altı yıl önce kurulduğumuzda iki kutuplu sistemi bozmak için yola çıktık. Vatandaşa üçüncü bir seçenek oluşturmak için çıktık. Seçmenin velinimet olduğu, çiftçiyi, esnafı, gençleri, kadınları dinlediğimiz, çözüm üretip buyurun kardeş iktidara dediğimiz yapamıyorsanız da biz yapacağımız dediğimiz bir sistem. Mücadele, rekabet bunun üzerine olmalıdır. Türkiye uzun bir zamandır seçmen odaklı rekabet anlayışını kaybetti. Bizim de iddiamız buydu. Fakat sonra malum ucube sistem sebebiyle ittifak sistemi doğdu. Başlangıçta bu ittifak sistemine şüphesiz girdik. Fakat o dönem Millet İttifakından 3 tane aday oldu. Ben aday oldum, Temel Karamollaoğlu ve Muharrem İnce ile Tayyip Erdoğan adaydı. Oradan döndük ki biz Muharrem Beş, Temel Beş ve benim aldığımı koyduğunuz kadar hepimiz Ekmeleddin İhsanoğlu kadar oy aldık, Tayyip Bey de seçildi. Sonra benim buradan çıkardığım kişisel ders Millet İttifakı’nın tek adayla gitmesi şeklindeydi. Ama bu arada 2019’da beraber yol yürümeyi de biz teklif ettim. Oradaki amacımız da 2018’de seçmenin morali çok bozuldu, iş bizden bir şey olmaza gitti. Dolayısıyla bunu düzeltmek amaçlı İstanbul, Ankara gibi şehirler başta olmak üzere alınıp seçmenin umudunun yeniden tahkim edilmesiydi. Biz orada Allah şahit olsun ki Türkiye mi İYİ Parti mi dendiğinde Türkiye’yi tercih ettik. 2023’de tekrar bir araya geldik, ittifakı tekrar kurduk. Orada da bir şey ortaya çıktı İstanbul’u almanın Türkiye’yi almaya yetmediğini anladık. Ne yaparsak yapalım değişmediğine göre biz asıl kurulma amacımız olan, kendi iddiamızla; inşallah iktidar ulaşmak, inşallah bir üçüncü yolu ortaya koymak ve sadece vatandaşı konuşarak onların dertlerine çözüm üreterek devam etmek istedik. Artık bu kutuplaşma işinden siyasileri vaz geçirmek için biz de bu arada kendimiz neyiz, kaç kiloyuz, boyumuz ne kadar öğrenmek istiyoruz. Sadece kaybettiğimize üzülürüz, kazandığımıza seviniriz. Şu kaybetti, bu kazandı bizi ilgilendiren durum değildir.”

    4 ilçenin başkan adayını açıkladı

    Yaptığı açıklamaların ardından İYİ Parti Genel Başkanı Mera Akşener, 2024 yılında yapılacak seçimlerde Susurluk’ta Nurettin Güney’le devam etme kararı aldıklarını belirterek, Karesi ilçesi için Mustafa Lemi Aytekin’in, Gönen ilçesinde Fedai Coşkun, Erdek ilçesinde de Arif Demir’in belediye başkanlıklarını açıkladı.

  • MHP Bursa 31 Mart seçimlerine hazırlanıyor

    MHP Bursa 31 Mart seçimlerine hazırlanıyor

    Haber: İlknur Avcı

    MHP Genel Sektereri ve Bursa Milletvekili İsmet Büyükataman, Line Tv mikrofonuna özel konuştu.

    MHP merkez yönetim kurulu yapmış olduğu toplantı ile 9 Ağustos itibari ile ilçe ve il kongreleri yapma kararı almıştı. O günden bugüne ciddi mesafe aldık. 983 kongresi bitmişti, 50’ye yakın il teşkilatımızı yaptık. Bu doğrultuda 15 Ekim itibariyle kongreler tamamlanmış olacak. Partimizin 14. Olağan Kurultayı 17 Mart 2024 tarihinde yapılacak. Kongreler çok yoğun katılımla geçiyor. Arkadaşlarımız 14 ve 28 Mayıs seçimlerinde üst düzey sorumluluk anlayışı içerisinde ülkenin içinde bulunduğu bu nazik durumu dikkate alarak yoğun bir gayretle Türkiye’yi bir sıkıntıyı sokmayacak siyasi tablonun oluşması için gayret gösterdi. 31 Mart 2024 tarihinde yapılacak seçimde yine milletimizin sağduyusuna güveniyoruz. Merkezi hükümetle uyumlu bir yerel yönetim Türkiye oluşumunda temin yeni bir irade beyanında bulunacak. Biz bütün teşkilatlarımızla seçimlere yoğun bir şekilde hazırlık içerisindeyiz. Adalet Kalkınma Partisinin 7 Ekim‘de büyük olağan kurultayı olacak. Ondan sonra yerel seçimlerle alakalı bir heyet oluşturulacak. Bu heyetin yapacağı çalışmalarla önümüzdeki sürece dair çalışma ortaya konulup sayın liderlere arz edilecek. Biz bütün seçimlere birlikte girecek ve netice alacakmışçasına gayret içerisindeyiz. Başta Nilüfer belediyesi olmak üzere Mudanya, Gemlik’te yaşayan hemşerilerimizin bu beklentilerine karşılık olabilecek adaylarla bu seçimlerde hizmete tabi olacağız.

    MHP Bursa İl Başkanı Muhammet Tekin, Line Tv mikrofonuna özel açıklamalarda bulundu.

    Tekin, şöyle konuştu.

    “MHP Bursa‘da 14. Olağan kongresini yaptı. Bugün itibariyle güzel bir il kongresi yaparak seçilmiş olduk. Ana temamız yeniden gönül seferberliği, MHP ülkücü hareketin fikri derinliğini, siyaseti neden yaptığını liderimizin bize belirlediği hedefler çerçevesinde cumhur ittifakın neden var olduğunu ve bu ittifakın neden kurulduğunu anlatma imkanı bulduk. Güzel bir katılım oldu. Siyasetinde kendine ait politik bir Türkiye gerçekleri olduğunu Uluslar arası ifade etmiş olduk.

    Kendimizi ifade etme fırsatı yakaladık

    Kongrede 31 Mart 2024 yerel seçimleri için Bursa’da hem ilçeler bazında hem de büyükşehir anlamında nasıl hazırlanacağımızı ve liderimizin bize gösterdiği yol haritası ve talimatları çerçevesinde Bursa ölçeğinde bizler çalışmalar yaparak insanımıza anlatma fırsatı bulduk. Bu dönem iddialıyız. İnanıyorum ki 17 ilçenin 17’sini alarak taçlandıracağımızı düşünüyorum” dedi.

  • Uzun’dan Şimşek’e sert sözler

    Uzun’dan Şimşek’e sert sözler

    Uzun, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’e, “Son aylarda gerek kamuoyuna yansıyan haberlerde gerekse bizlere ulaşan tüketici şikayetlerine bakıldığında kredi kartı dolandırıcılığında artış görünmektedir. Bunun e-Devlet verilerinin ve bazı şirketlerin müşteri verilerinin çalınması ile ilgisinin olup olmadığı araştırılmış mıdır? Artan dolandırıcılık vakalarına dair Bakanlığınız, BDDK ve Banka yetkilileri ile birlikte yürütülen bir çalışma var mıdır? Varsa ne gibi adımlar atılmıştır” diye sordu.

     

     

  • “CHP değişirse Türkiye değişir”

    “CHP değişirse Türkiye değişir”

    İestanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP Grup Başkanı Özgür Özel’in Kurultay’da CHP Genel Başkanlığına aday olacağını açıklamasının ardından, “CHP değişirse Türkiye değişir. Türkiye’nin değişimi için yola çıkan Özgür Özel’e ve yol arkadaşlarına başarılar diliyorum. Değişimin Yüzyılı. Yüzyılın Değişimi” dedi.

    İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP Grup Başkanı Özgür Özel’in Kurultay’da CHP Genel Başkanlığına aday olaçağını duyurmasının ardından Özel’e desteğini açıkladı. İmamoğlu’nun bugün X (Twitter) hesabından yaptığı açıklama şöyle:

    “CHP değişirse Türkiye değişir. Türkiye’nin değişimi için yola çıkan Özgür Özel’e ve yol arkadaşlarına başarılar diliyorum. Değişimin Yüzyılı. Yüzyılın Değişimi.”

  • Büyükataman’dan, Akşener’e tepki

    Büyükataman’dan, Akşener’e tepki

    MHP Genel Sekreteri ve Bursa Milletvekili İsmet Büyük Ataman, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in Afyon Kocatepe’de yaptığı toplantı üzerine basın açıklamasında bulundu. Ataman, yazılı olarak yaptığı açıklamada Akşener’in, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “Yerel iktidarda komşu olalım ülke hayrına” çağrısına karşılık vermekten kaçındığını ve Altılı Masa’nın ortaklarına karşı yerel seçim pazarlığını kızıştırmayı tercih ettiğini söyledi.

    İYİ Partililerin Afyon Kocatepe’de yapılan toplantının Türk siyasetinde önemli bir başlangıç olacağı iddiasının karşılıksız çıktığını sözlerine ekleyen Ataman, “Bu toplantının şişirilmiş bir balon olduğu ortaya çıkmış ve İYİ Parti’n ‘26 Ağustos’ta Türk siyasetinde yeni bir yol açacağız’ vaadi fos çıkmıştır. Tük milletine hizmet yolunda İYİ Parti yine yan çizmiş, yeni bir yol diye sunmaya çalıştıkları politik söylem, zilletin ortaklarına karşı el yükseltme gayretinden öteye gidememiştir. Akşener, Sayın Genel Başkanımız Devlet Bahçeli’nin “Yerel İktidarda Komşu Olalım Ülke Hayrına” çağrısına karşılık minderden kaçmayı seçmiştir. Meral Akşener, Türk milletinin hayrına olan çağrımızda buluşmak yerine Altılı Masa’nın ortaklarına karşı yerel seçim pazarlığını kızıştırmayı tercih etmiş, aziz milletimizden bir adım daha uzaklaşmıştır” açıklamasında bulundu.

    “Meral Akşener’in konuşması adeta bir itiraf niteliğinde olmuştur”

    Ataman, şu ifadelere yer verdi:

    “Seçimlerden önce HDP ve marjinal yapılarla işbirliği içerisinde olduğunu defalarca dile getirdiğimiz Altılı Masa’ya bu konu üzerinden de çalım atmaya kalmıştır. Sanki kendisi o masada bölücü ve marjinal yapıların ortaklığına göz yummamış gibi bu yapılarla bir arada olmayacaklarını söylemiştir. Altılı Masa’nın gizli gündemleri olduğunu ve HDP ile kurulan ‘Masa Altı İttifakı’nı dile getirdiğimizde bizlere ‘iftira atıyorsunuz’ diyen Meral Akşener’in konuşması adeta bir itiraf niteliğinde olmuştur. Sonuç alınamayacak işlerin şak şakçılığını yapmayacağını söyleyen Akşener’e sormak gerekir.

    Seçimlerden önce ‘kazanamayacak aday’ olarak tanımladığınız Kılıçdaroğlu ile sonuç alamayacağınızı bile bile niçin şakşakçılığını yaptınız? Millet iradesini temsil etmeyen Zillet Masası’na kimlerin dayatmasıyla geri oturdunuz? Madem sadece sayısal çoğunluğu elde etmeye yönelen ilkesiz siyasete karşıydınız o halde sırf sayısal çoğunluğu yakalamak için bölücü terör örgütü PKK’nın siyasi uzantısı HDP ile aynı çatı altında buluşmaya nasıl göz yumdunuz? Kariyer planları için bölücü HDP ile işbirliği yapan Cumhurbaşkanı adayınız Kılıçdaroğlu’na neden seçimden önce ses çıkarmadınız? PKK ve CHP, “Yerel Yönetimler Özerkliği; vaaderken susan siz değil miydiniz? Terörist Demirtaş’a özgürlük naraları atan Cumhurbaşkanı adayınıza karşı tek kelime edemeyen siz değil miydiniz? Son yerel seçimlerde Büyükşehir Belediyelerinde HDP ile iş birliğine ses çıkarmayıp elleriniz ovuşturan siz değil miydiniz? İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener bu ikircikli ve samimiyetsiz tutumunun hesabını aziz Türk milletine vermelidir.”

    “İYİ Parti, kaybetmeye mahkûm olduğunu bir defa daha 26 Ağustos’ta göstermiştir”

    İYİ Parti’nin, bu süreçte siyasetini günübirlik şahsi menfaatlere göre şekillendirdiğini iddia eden Ataman, “Türk milletinin zekâsını hafife alan, duygularını sömürmeye yeltenen zilletin İYİ Parti’nin kaybetmeye mahkûm olduğunu, milletimize boş hamasi vaatlerden başka bir şey sunamadığını bir defa daha 26 Ağustos’ta göstermiştir” değerlendirmesinde bulundu.