Etiket: soruşturma

  • Başsavcılıktan Charlie Hebdo yetkililerine soruşturma

    Başsavcılıktan Charlie Hebdo yetkililerine soruşturma

    Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a hakaret içerikli karikatür nedeniyle Fransız Charlie Hebdo isimli derginin yetkilileri hakkında soruşturma başlattı.

    Başsavcılıktan yapılan açıklamada, “Charlie Hebdo isimli derginin yetkilileri hakkında Türk Ceza Kanunu 12, 13 ve 299’uncu maddeleri gereğince Cumhurbaşkanına hakaret suçundan resen soruşturma başlatılmıştır.” ifadelerine yer verildi.

  • İYİ Partili Kavuncu hakkında soruşturma başlatıldı

    İYİ Partili Kavuncu hakkında soruşturma başlatıldı

    İYİ Parti İstanbul İl Başkanı Buğra Kavuncu, hakkında soruşturma başlatıldığını belirtti.

    Buğra Kavuncu, Twitter hesabından, “Geçen hafta yaptığımız suç duyurusunda, savcılık makamına verilmeyecek bir hesabımız olmadığını belirtmiştik. Bu doğrultuda İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hakkımda soruşturma başlatıldığını memnuniyetle öğrendim.” paylaşımını yaptı.

    Kavuncu ayrıca iletisinde, “Bu sabah avukatlarım, savcılık makamına ifade vermek üzere hazır olduğumu ve davet beklediğimi de bildirdiler. Yüce Türk yargısına yardımcı olmak ve iftiralara cevap vermek için hazırım.” ifadesini kullandı.

    İYİ Parti’li bir grupla 21 Ekim’de Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’na gelen Kavuncu, bir televizyon programında hakkında çeşitli iddialarda bulunan İYİ Parti Milletvekili Ümit Özdağ hakkında suç duyurusunda bulunmuş ve açıklama yapmıştı.

  • Diyarbakır Annelerine hakaret eden HDP’li vekile soruşturma

    Diyarbakır Annelerine hakaret eden HDP’li vekile soruşturma

    DİYARBAKIR Cumhuriyet Başsavcılığı’nca partisinin il binası önünde oturma eylemi yapan, çocukları terör örgütü PKK tarafından dağa kaçırılan ailelere hakaret ettiği gerekçesiyle HDP Diyarbakır Milletvekili Remziye Tosun hakkında soruşturma başlatıldı.

    HDP Diyarbakır Milletvekili Remziye Tosun, partisinin kuruluş yıl dönümü kutlaması için dün HDP il binasına geldi. HDP’li Tosun, iddiaya göre, burada oturma eyleminde olan evlatları dağa kaçırılan ailelere hakaret etti. Ailelerin şikayeti üzerine Cumhuriyet Başsavcılığı, Remziye Tosun hakkında ‘hakaret’ suçundan soruşturma başlattı.

  • Instagram hakkında soruşturma açıldı

    Instagram hakkında soruşturma açıldı

    Dünyanın en popüler sosyal ağlarından Instagram hakkında soruşturma açıldı. Facebook’u yüklü miktarda para cezası ile karşıya karşıya bırakabilecek olan soruşturmada, Instagram’da çocuklar için yeterli derecede koruma ve kısıtlama bulunup bulunmadığını inceliyor.

    Sosyal medya uygulaması Instagram hakkında çocukların platformdaki verilerinin işlenmesi ile ilgili olarak soruşturma başlatıldı. İrlanda Veri Koruma Kurumu (DPC), platformdaki çocuklara ait verilerin korunması konusunda Instagram’ı incelemeye aldı.

    Soruşturmada Instagram’ın mahremiyet yasalarını ihlal ettiği sonucuna varılırsa, uygulamanın sahibi Facebook büyük bir para cezasıyla karşı karşıya kalabilir. BBC’nin haberine göre soruşturma, Instagram’ın işletme hesaplarındaki iletişim bilgilerini, uygulamaya giren herkese göstermesine yönelik şikayetlerle başladı.

    ABD’li birçok teknoloji devinin Avrupa merkezleri İrlanda’da ve DPC, 2018’de yürürlüğe giren AB Genel Veri Koruma Kuralları (GDPR) uyarınca başlıca AB denetleme ve düzenleme kurumu. DPC, bireylerin internetteki mahremiyet haklarını korumaktan sorumlu ve büyük para cezaları verme yetkisi bulunuyor.

    FACEBOOK’UN KURALLARA UYUP UYMADIĞI İNCELENİYOR

    Kuruluş, şu anda Facebook’un çocukların kişisel verilerini işlemek için yasal hakkı olup olmadığını ve Instagram’da çocuklar için yeterli derecede koruma ve kısıtlama bulunup bulunmadığını inceliyor.

    BBC’de yer alan habere göre kuruluş, bir diğer soruşturmada da Facebook’un Instagram’daki profil ve hesap ayarlarında GDPR kurallarına uyup uymadığına bakıyor. Facebook’un çocukların veri koruma hakkını yeterli derecede koruyup korumadığı da inceleniyor. Instagram’da hesap açabilmek için en az 13 yaşında olmak gerekiyor.

    DPC Başkan Yardmcısı Graham Doyle, “Instagram İrlanda ve Avrupa genelinde çocuklar tarafından yaygın bir şekilde kullanılan bir sosyal medya platformu. DPC bu alanda şahıslardan gelen şikayetleri aktif bir şekilde inceliyor ve Instagram’ın çocukların verilerini işlemesi konusunda, daha yakından incelenmesi gereken potansiyel kaygılar tespit etti” dedi.

    EBEVEYNLER KAYGILI…

    Şubat 2019’da veri uzmanı David Stier, dünya genelindeki 200 bin Instagram kullanıcısının profillerini analiz etti. Stier, bir yıldan uzun bir sürede, 18 yaşının altındaki en az 60 milyon kullanıcıya, profillerini kolayca işletme hesabına çevirme seçeneği verildi.

    Instagram işletme hesaplarında, kullanıcıların telefon numaralarını ve adreslerini kamuya açık hale getirmeleri gerekiyor, bu da çok sayıda kullanıcının kişisel bilgilerinin, diğer Instagram kullanıcılarına görünür olması anlamına geliyor.

    Bilgisayarla Instagram’a erişilirken de sitenin HTML kaynak kodunda da bulunuyor, bu da bilgisayar korsanlarınca “kazınabileceği” anlamına geliyor. Stier, bulgularını Facebookla paylaştı ancak blogunda Instagram’ın işletme hesaplarının e-posta ve telefon numaralarını maskelemeyi reddettiğini yazdı.

    Facebook, Instagram sayfalarının kaynak kodundan iletişim bilgilerini kaldırmayı ise kabul etti. Ancak Kier, bilgisayar korsanlarının Instagram’ın internet sayfasından kişisel bilgilerin çalınmış olabileceğini söylüyor.

    Stier “Çocukların telefon numaraları ve elektronik posta adreslerini yabancılar bir tıkla bulamasın diye saklama sorumluluğmuuz var. Bir ebeveyn olarak, Instagram’ın küçük yaştakilere önerdiği deneyimin mümkün olduğunca çok yetişkinlerce denetlendiği güvencesini istiyorum” diyor.

  • Belediye başkanı hakkındaki iddiaya inceleme başlatıldı

    Belediye başkanı hakkındaki iddiaya inceleme başlatıldı

    Muğla’nın Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras’ın, 7 yıl önce belediyeden kiraladığı arsaya bar yaptırdığı, hukuksuz yapı kayıt belgesi çıkarttığı, araziye kaçak yapı yaptırdığı iddialarının ardından hakkında Cumhuriyet Başsavcılığı’nca inceleme başlattı.

    Bodrum Belediye Başkanı CHP’li Ahmet Aras, 2013 yılında, yarbay rütbesiyle Türk Silahlı Kuvvetleri’nden (TSK) emekli oldu. Başkan Aras, ardından memleketi Muğla’nın Bodrum ilçesine yerleşip, ticarete başladı. Aras, dönemin Ortakent Belde Belediyesi’nce yaptırılan ve ‘Büyükşehir Yasası’ ile beldeliği düşürülüp, mahalleye dönüştürülen Ortakent-Yahşi’deki Yahşi Yelken Kulübü’nü Bodrum Belediyesi’nden encümen kararı ile yaklaşık 7 yıl önce kiraladı.

    İmar planında ‘yeşil alan, park’ olarak görünen yeri Aras, bar olarak işletmeye başladı. Aras’ın içinde restoran, bar, beach ve voleybol sahası bulunan mekanı 2019’da belediye başkanı seçildikten sonra da ortağı Aydın Gönülalan ile işletmeye devam ettiği ileri sürüldü. İşletmenin ortağı Gönülalan tarafından bir süre önce mekanın, iddiaya göre, dolgu yapılan alandaki eklentiler için ‘İmar Barışı’ndan yararlanılarak, 3 yapı kayıt belgesi oluşturulduğu belirlendi.

    Ardından da Milli Emlak Müdürlüğü’nden belediye ait mülkün kendilerine satışının istendiği ortaya çıktı. İşletmenin dolgu yapılan kısımlarıyla ilgili dün bir kişinin yaptığı şikayet üzerine Bodrum Cumhuriyet Başsavcılığı harekete geçerken, bölgede iddialara ilişkin inceleme başlatıldı.

  • Ankara’da sağlık çalışanlarına saldıranlar hakkında soruşturma başlatıldı

    Ankara’da sağlık çalışanlarına saldıranlar hakkında soruşturma başlatıldı

    Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, silahlı kavgada yaralanan ve tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden Ahmet Öztaş’ın yakınlarının sağlık çalışanlarına yönelik saldırısına ilişkin, şüpheliler hakkında soruşturma başlatıldığını açıkladı.

    Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan yapılan yazılı açıklamada, “Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’mızca bazı basın yayın kuruluşlarında yayınlanan Keçiören Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde sağlık çalışanlarına yönelik eylemleri içeren görüntüler ihbar kabul edilerek, şüpheliler hakkında derhal soruşturma başlatılmıştır. 3359 Sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu Ek 12’nci Maddesi uyarınca resen başlatılan soruşturma titizlikle sürdürülmektedir” denildi.

    https://www.youtube.com/watch?v=OlhfXt2ng7I

  • Gülay Uygun’un eşi: Ölmeden önce beni arayıp ‘hakkını helal et’ dedi

    Gülay Uygun’un eşi: Ölmeden önce beni arayıp ‘hakkını helal et’ dedi

    Ankara’da Aleyna Çakır’ın (21) evde ölü bulunmasının ardından gözaltına alınıp serbest bırakılan Ümitcan Uygun’un annesi Gülay Uygun’un (48) ölümüyle ilgili soruşturma sürüyor. Gülay Uygun’un eşi Durak Uygun, eşinin ölmeden önce kendisini arayarak helallik istediğini ileri sürerek, “Türkiye Cumhuriyeti’nin polisi, savcısı, hakimi, jandarması inanıyorum ki doğruyu bulacak” dedi.

    Aleyna Çakır, geçen 3 Haziran’da Keçiören ilçesinde evde ölü bulunmuştu. Sevgilisi olduğu belirtilen Ümitcan Uygun’un, daha önce Çakır’a şiddet uyguladığı anlara ait görüntüler ise ölümünden kısa süre sonra sosyal medyada yer aldı. Bunun üzerine Ümitcan Uygun, polis ekiplerince gözaltına alınıp, ifadesinin ardından serbest bırakıldı. Günlerce televizyon programına katılan Aleyna Çakır’ın ailesi, kızlarının ölümünden Ümitcan Uygun’u sorumlu tutarken, Uygun’un annesi Gülay Uygun, önceki gün akşam saatlerinde bir akrabasının evine yakın dağlık alanda başından silahla vurulmuş halde ölü bulundu. Olay yerinde yapılan incelemede el yazısıyla yazılmış intihar notu bulundu. Dün toprağa verilen Gülay Uygun’un otopsi raporunda kafasının sağ tarafında bir adet ateşli silah yarası tespit edildiği belirtildi. 

    ‘BENİ ARAYIP HELALLİK İSTEDİ’

    Evde taziyeleri kabul eden Gülay Uygun’un eşi Durak Uygun, eşinin olay günü kendisini arayıp Bağlum son durakta olduğunu ve ‘hakkını helal et’ dediğini ileri sürerek, “Ben eniştemi ve dayıyı aradım. O bölgenin tamamını koşarak bütün taşların altına baktık, bulamadık. Saat 18.00 sıralarında Yozgat’tan kayınım geldi. Gittik ayrı ayrı dağıldık. Eşimi ağacın dibinde gördüm. Ondan sonra sarıldım bağırdım çağırdım. Ama eşim ölmüştü. Bulduğumuzda saat 18.15- 18.30 civarındaydı. Savcımız geldi hepsi kontrol etti biz de eşimin yanındaydık. Savcımızın elinde olan evrakta eşim ölüm sebebinin televizyon programı olduğunu belirtmiş. Çok kötüyüz; ailem gitti benim canım gitti. Türkiye Cumhuriyeti’nin polisi, savcısı, hakimi, jandarması inanıyorum ki doğruyu bulacak” diye konuştu.

    ‘TELEVİZYONA ÇIKANLARDAN DAVACIYIM’

    Eşinin 24 yıldır Çocuk Esirgeme Kurumunda çalıştığını söyleyen Uygun, “Benim eşimin çalıştığı yere gitsinler, hakkında bir tutanak varsa ben ne diyorlarsa onu yapacağım. ‘O kızları oğluna veriyormuş, pazarlıyormuş’ iddiası eşimin kafasına sıkmasına neden oldu. Kesinlikle davacıyız. Televizyona çıkanlardan davacıyım. Benim eşime sebebiyet veren bunlar. Benim eşimi de bir araştırın. Evine gelin, arkadaşına gidin, dostuna gidin yüksek sesle konuşmuş mu bir sorun. Bu kadına siz nasıl bu iftirayı atarsınız?” ifadelerini kullandı.

    ‘OĞLUMU, KIZ ARKADAŞI OLDUĞU İÇİN SUÇLUYORLAR’

    Uygun, Aleyna Çakır’ın ölümüne üzüldüğünü ifade ederek, “Kızımıza çok üzüldüm. Oğlumun sevgilisi olmuş. Benim oğlumu 1 yıl boyunca evime göndermedi. Annesi babası oturuyor ağlıyorlar. Annesi babası cenazeyi kaldırdığımızda yoktu orada. Adli tıpa biz götürdük. Bir tek ağabeyi geldi. Oğlumu, kız arkadaşı olduğu için suçluyorlar. Benim oğlumu bir araştırsınlar. Türkiye Cumhuriyeti’nin hakimi savcısı niye tutmuyor? Bir suçu yok çünkü. Benim oğlum o gece evdeydi. O kızın bir başka telefonu daha varmış. Onun da araştırılmasını istiyorum. Sonuna kadar davacıyım. Benim sarhoş olduğumu söylüyorlar. Araştırın beni, bir gün alkol kullanırken biri kişi görmüş mü? Ben alkol kullanmam. Tanımadan yargılayanları Allah’a havale ediyorum. Pazartesi günü suç duyurusunda bulunacağım” dedi.

    ‘RAHMETLİ OLMADAN ÖNCE DAYANANAMIYORUM DİYORDU’

    Ümitcan Uygun ise “Aleyna Çakır’ı nasıl evde yerde gördüysem annemi de Bağlum’da kafasına sıkmış bir şekilde gördüm. Annem, ağabeyime ‘balkondan kendimi atsam ölür müyüm acaba’ demiş. Rahmetli olmadan önce durmadan ‘ben kendimi öldüreceğim ben artık dayanamıyorum’ diyordu” dedi.

    ‘MEKTUBU BEN BULDUM’

    Olay yerinde annesinin cesedine sarılan Birol Uygun da “Yanına yattım, sarılırken cebinde kâğıt parçası gördüm. En başını okudum, ‘Bana yapılan iftiralara dayanamıyorum, benim oğlum da ben de suçsuzum’ yazıyordu. Sonrasında dilimin tutulduğunu hissettim. En sonunda da hepimizden helallik istiyordu. Mektubu ben buldum. Annemin üzerinde yatan bendim. Her gün akşam biz üşümeyelim diye üzerimizi örtüyordu, o şekilde gördüğüm zaman ben de beyaz tişörtü yüzünü kapatmak için çıkardım” dedi.

    SORUŞTURMA SÜRÜYOR

    Öte yandan Gülay Uygun’un ölümüyle ilgili soruşturma sürdürülüyor. Olayda kullanılan tabanca ve bulunan not, kriminal incelemeye gönderildi. Silahın üzerinde başka birisinin parmak izi olup olmadığı araştırılırken, notta bulunan el yazısının karşılaştırılması için de yakınlarından yazı örnekleri alındı. Öte yandan Uygun ailesinin fertlerinin ifadesine de başvurulacağı bildirildi.

  • Maske ve eldivensiz test yapan personele soruşturma

    Maske ve eldivensiz test yapan personele soruşturma

    Eskişehir’de, hastanede maskesi çene altındayken, koruyucu elbisesi ve eldiveni olmadan koronavirüs testi yaparken görüntülenen personel hakkında soruşturma başlatıldı.

    Eskişehir’de, hastanede koronavirüs testi yapan personel, maskesini çene altına indirip, eldiven ve koruyucu kıyafet kullanmadı. Hasta yakınlarından biri hastane personeline ”Maske ve eldiven takmadan test yapıyorsun” diye tepki gösterdi. İkili arasında kısa süreli sözlü tartışma yaşandı. Hasta yakını tarafından bu anlar cep telefonuyla kaydedilerek sosyal medyada paylaşıldı.

    Görüntülerde hasta yakını test yapan personele, ”Maske ve eldiven takmadan test yapıyorsun. Hasta haklarına da şikayet ettim. Hala da milleti tehdit ediyorsun. Ben evde çocuklarımın yanına girerken, elbiselerimi değiştiriyorum. Ben dışarda maskemi indirdim diye 900 lira ceza yiyorsam, senin böyle çalışman bütün milli servete de yazık. Önlük yok, daha yeni eldiven taktın” dedi.

    Test yapan personel ise tartışma sırasında eldiven takarak, kronik rahatsızlığı olduğunu ve 6 aydır bu şekilde çalıştığını söyleyerek, ”6 aydan beri ben bu şekilde çalışıyorum. Şeker tansiyon hastasıyım, ben kronik vakayım. Buraları çamaşır suyu ile temizlettim” diye cevap verdi.

    SORUŞTURMA BAŞLATILDI

    Hastane yönetimi, görüntülerin sosyal medyada yer almasının ardından personelle ilgili soruşturma başlatıldığını açıkladı.

  • Canlı derste sigara içen öğretmene soruşturma

    Canlı derste sigara içen öğretmene soruşturma

    Sakarya’nın Adapazarı ilçesinde, uzaktan eğitim sırasında sigara içerken bir veli tarafından görüntülenen öğretmen Esra B. hakkında idari soruşturma başlatıldı.

    Adapazarı Şirinevler Mahallesi’ndeki Şirinevler Ortaokulu’nda görevli İngilizce öğretmeni Esra B., iddiaya göre, uzaktan eğitim kapsamında internet üzerinden ders verirken sigara içti. Durumu fark eden bir veli, öğretmeni sigara içerken görüntüledi. Ardından da Sakarya İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne şikayette bulundu. Sakarya İl Milli Eğitim Müdürü Fazilet Durmuş, öğretmen hakkında idari soruşturma başlatıldığını bildirdi.

  • Belediye Başkanı’na tecavüz suçlamasında inceleme tamamlandı

    Belediye Başkanı’na tecavüz suçlamasında inceleme tamamlandı

    İçişleri Bakanlığı tarafından Aydın’ın Didim Belediye Başkanı CHP’li Ahmet Deniz Atabey ile başkan yardımcısı Ö.G., meclis üyeleri A.Ç. ve Ö.Ç.’nin iş talebiyle belediyeye başvuran bir kadına iş vaadiyle cinsel saldırıda bulundukları ve bunu kameraya aldıkları iddiaları üzerine başlatılan soruşturma tamamlandı. Tecavüze uğradığını iddia eden S.T.’nin müfettişlere verdiği ifadede, cinsel saldırının kayda alındığını ve bu görüntüleri oğluna gösterilmekle tehdit edildiğini söylediği öğrenildi.

    Sosyal medyada, Didim Belediye Başkanı CHP’li Ahmet Deniz Atabay’a ait olduğu iddia edilen uygunsuz görüntülerin ortaya çıkmasının ardından İçişleri Bakanlığı soruşturma başlattı. İlçeye gönderilen müfettişler görüntüleri incelerken, videodaki S.T. isimli kadın ile de konuşuldu. Soruşturma kapsamında görevlendirilen müfettişlerin raporu tamamladığı ve savcılığa teslim ettiği öğrenildi. S.T.’nin, müfettişlere verdiği ifadede, tehdit ve şantaj yoluyla tecavüze uğradığını söylediği öğrenildi. İş aramak için belediyeye gittikten sonra hayatının değiştiğini söyleyen S.T., “2006-2007 yıllarında İzmir’de eşimden ayrılarak Aydın’a taşındım. Maddi sıkıntı nedeniyle çocuğumun ihtiyaçlarını karşılayamıyordum. Çocuğum bu nedenle babasının yanına gitti. Annemle aynı apartmanda yaşamam sıkıntı olduğu için Kuşadası ve Didim gibi sahil ilçelerinde iş aramaya gittim. Sosyal demokrat düşüncede olduğum için bana uygun düşüncede olan bir belediyede iş aramaya başladım. 2016 yılının kış aylarında Didim Belediyesi’ne geldim. Sekretere iş aradığımı söyledim. Bir süre sonra başkan beni içeriye aldı. Başkanla görüşmemizde temizlik işi yapabileceğimi söyledim. Yoğun olduğu için daha sonra beni arayacağını söyleyerek telefon numaramı istedi. Ben de bir kağıda yazarak bıraktım. Bir süre sonra A.Ç. diye birisi aradı. İş konusunu başkanın yoğun olmasından dolayı mesai saati sonrası görüşebileceğimi söyledi. ‘Kabul ederseniz gelip, sizi alayım’ dedi. A.Ç., 15 dakika sonra verdiğim adrese beni almaya geldi. Ben bir restorana gideceğimi düşünürken, beni çiftliğine götürdü” dedi.

    ‘GÖRÜNTÜLERİ AİLENE GÖSTERİRİRİZ’

    Çiftlikte tecavüze uğradığını iddia eden S.T., “İçeride Deniz Atabay ile birlikte bir bayan ve bir de erkek vardı. Bir anda çiftlikte 2 kadın 3 erkek olduk. Sıkılınca ayrılmak istedim. Ancak orada bulunan Ö.G. adındaki kadın alkol almamı teklif etti. Ben de bir bira içmeyi kabul ettim. Çok içmediğim için bir bira beni etkilemişti. İkinciyi teklif etiler. İkinci birayı içtikten sonra tamamen ağırlaştım. Sonra ceplerinden küçük kutu çıkarmaya başladılar. Kutuda toza benzer bir şey vardı. Çıkardıkları tozu ellerine dökerek burunlarına çektiler. Öznur elindeki tozu bana doğru uzatınca nefes aldığım sırada bir miktar bende çektim. Bir süre sonra acı içinde kendimi yerde buldum. Hava iyice kararmıştı. Arka tarafımda acıyla kendime geldim. Vücudumun her yerinde ısırık ve morluklar vardı. O sırada A.Ç.’nin elinde telefonla bizi görüntülediğini gördüm. Belediye Başkanı ve Ö.Ç., Ö.G. isimli kadınla grup ilişkide bulunuyordu. Bir süre sonra Başkan ve Ö.Ç.’nin, A.Ç. ile birlikte olduğuna şahit oldum. Belediye Başkanı ve Ö.Ç. bana da o sırada tecavüz ettiler. Daha sonra A.Ç. beni arabasına aldı ve Didim’e dönmek için yola çıktık. Dönüşte A.Ç, ‘Görüntülerini aldık. Senin oğlun ve eğitimli bir ailen varmış. Başkan seni beğendi. Çağırdığımızda gelmezsen oğluna bu görüntüleri gösteririz’ dedi’” diye konuştu.

    ‘SAPIKÇA FANTEZİLER YAPTILAR’

    Görüntülerin ailesine izletilmesi korkusuyla ses çıkaramadığını söyleyen S.T., “Bundan sonra yaklaşık iki ay boyunca A.Ç. beni aradı ve aynı çiftlik evine götürdü. Bu kişiler birbirlerine kadın giysileri giydirip, alkol ve kokain alıp, sapıkça fanteziler yapıyorlardı. A.Ç.’nin işi görüntü çekmekti. Bu yüzden ona ‘Kadraj A.’ diyorlardı. İki ay boyunca annemin ve oğlumun duymasından korktuğum için katlandım. Konuşmalarında başka kadınlara da benzer şeyler yaptıklarını söylüyorlardı. Bir süre sonra aramaları seyrekleşti. Ben de bunu fırsat bilip numaramı değiştirdim ardından da İzmir’e arkadaşımın yanına geldim. Vücudumdaki morluklar görünmesin diye hep uzun kollu giysiler giyiyordum” dedi.