Etiket: söyleşi

  • “En büyük hayalim Bursaspor’u tekrar Avrupa’da görmek”

    “En büyük hayalim Bursaspor’u tekrar Avrupa’da görmek”

    Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen etkinliğin açılışında konuşan Mudanya Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Gıyasettin Bingöl, Enes Çelik’i çocukluğundan itibaren tanıdığını dile getirerek, “Önce avukat, sonra başarılı bir iş insanı oldu. Şimdi de bu görevlerinin yanında Bursaspor Başkanlığı yapıyor. Çok kısa sürede önemli işler başardı. Çok daha başarılı olacağına inanıyor ve gurur duyuyorum. Bursaspor hepimizin takımı. Daha iyi yerlerde olmayı hak ediyor” dedi.

    Enes Çelik: Başarımızın sırrı güven
    Bursaspor Başkanı Enes Çelik de, Bursaspor sevgisinin içinde hep var olduğunu dile getirerek, “Ama göreve gelmek için bazı şartların oluşması gerekiyordu. Bu şartlar mayıs ayında oluştu ve göreve geldik. Şimdi keşke daha erken olsaydı diyorum. Başarımızın sırrı tek kelimeyle güven. Çok ciddi bir borç vardı. Bu kadar borç olmasının nedeni futboldan anlamayan kişilerin yöneticilik yapmalarıdır. Önce transfer tahtasını açtık. Borcu 900 milyon liraya düşürdük. Yönetimdeki arkadaşlarımızın verdikleri paraların hepsi hibe. Önce yönetim para verdi sonra sıra şehre geldi. Güçlü bir sanayisi olan Bursa’da desteğin hala eksik olduğunu düşünüyorum. Beni en çok mutlu eden 42 bin seyirciye oynamak. Bu bizim mücadelemizi şehrin tüm dinamiklerinin gördüğünü gösteriyor. Şehir inanınca hangi ligde oynadığınızın önemi yok. Bursaspor hak ettiği yere gidene kadar mücadelemiz devam edecek. En büyük hayalim Bursaspor’u tekrar Avrupa’da görmek. Bu çok zor değil. Doğru planlamayla bunu başaracağız. Şehir bize güvendiği, yönetici parasına muhtaç etmediği sürece başaracağız. 3 yıl içinde Süper Lig’e çıkacağız” diye konuştu.

    Takım kaptanı Ahmet İlhan Özek de, Bursaspor’da oynamanın hayali olduğunu kaydederek, “Bu hayalim gerçek oldu. Milli takımdan sonra Bursaspor’da oynamak benim için en büyük gurur. 3. Ligde olması hiç önemli değil düşünmeden geldim. İyi ki Bursaspor’dayım. 42 bin seyirciye oynamak muhteşem bir duygu. Takımın başarısı için her şeyi yapacağız” dedi.

    Futbolcu Muhammet Demir ise, 12 yaşında Bursaspor alt yapısına geldiğini belirterek, “Burada şampiyonluk da gördüm. Ayrılmam çok isteksiz oldu. 13 yıl sonra döndüm. 13 yıl sonra da çok büyük fark yok. Büyük heyecan, büyük coşku devam ediyor. Biz de elimizden geleni yapıyoruz. Çok mutlu ve heyecanlıyım” dedi.
    Çelik ve futbolcular öğrencilerden gelen soruları yanıtladılar.

  • Derince’de gençlerle söyleşiler başladı

    Derince’de gençlerle söyleşiler başladı

    Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından kente kazandırılan Derince Kütüphanesi’nde ilk söyleşi gerçekleştirildi. Geçtiğimiz ay açılan kütüphanenin ilk konuğu olan yazar Yusuf Asal, öğrencilerle bir araya geldi. “Dijital Dünyada Kitap” konulu söyleşisinde dijitalleşme üzerinde duran Asal, Z kuşağı olarak adlandırılan neslin hem çok avantajlı hem de dezavantajlı olduğunu ifade etti. Söyleşi boyunca Asal’ı dikkatle dinleyen öğrenciler daha sonra yazara soru yönelterek meraklarını giderdi.

    Akıllı kütüphane sistemine sahip olan kütüphanede, basılı ve elektronik kütüphane koleksiyonu yer alıyor. Akıllı kütüphanede 8 bin kitap yer alıyor. Bunun yanı sıra kütüphanede 9 bilgisayar, 28 bin e-kitap aboneliği, tümleşik kütüphane otomasyonu entegrasyonu, kiosk sistemi ile aynı anda 187 kişinin yararlanabildiği okuma alanı bulunuyor.

  • Van’da “ihlas ve samimiyet” konulu söyleşi düzenlendi

    Van’da “ihlas ve samimiyet” konulu söyleşi düzenlendi

    Van Büyükşehir Belediyesi tarafından başlatılan ‘Kadının Gücü Van’ın Gücü Projesi’ devam ediyor. 50 bin kadını sinema, tiyatro ve söyleşilerle buluşturan proje kapsamında “İhlas ve Samimiyet” konulu bir söyleşi düzenlendi. Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi Başkanlığının konferans salonunda gerçekleştirilen söyleşiye kadınlar yoğun ilgi gösterdi. Tuşba İlçe Müftülüğünde görevli Kur’an kursu öğreticisi Fatma Çakar tarafından verilen söyleşide; ihlas ve samimiyet, ihlasın kelime anlamı ve samimiyetin önemi gibi konularda bilgiler verildi.

    Söyleşinin açılış konuşmasını yapan Büyükşehir Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi Başkanı Selma Biçek, projeye öncülük eden Vali ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Ozan Balcı’ya teşekkür ederek, kadınların projeye olan ilgisinden memnun olduklarını söyledi.

    Aile destek merkezlerindeki kadın kursiyerlerin de katıldığı söyleşi programı sonunda Gazzeliler için dua edildi.

  • Öğrencilerle sosyal medya ve mahremiyet söyleşisi

    Öğrencilerle sosyal medya ve mahremiyet söyleşisi

    Sarıgöl Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Konferans Salonundaki söyleşiyi gerçekleştiren Dr. Sema Üstgörül öğrencilere sosyal medya kullanımı ve mahremiyet konusu üzerinde geniş açıklamalarda bulundu.

    Söyleşiye Sarıgöl İlçe Milli Eğitim Müdürü Cezmi Yıldırak da katılırken, öğrencilerin merak ettiği konulara Dr. Sema Üstgörül açıklık getirdi ve soruları cevaplandırdı.

  • ‘Zor Balık’ söyleşisine minikler konuk oldu

    ‘Zor Balık’ söyleşisine minikler konuk oldu

    Sakarya Büyükşehir Belediyesi kasım kültür sanat etkinlikleri söyleşi ile devam etti. Faik Baysal Kütüphanesi’nde Yazar Büşra Tarçalır Erol’un katılımıyla gerçekleştirilen programda ‘Zor Balık’ isimli eser konuşuldu. Minik okuyucuları ile bir araya gelen Erol, zorbalığı tanımlayarak, bu tür davranışlar karşısında nasıl hareket edilmesi gerektiğine dair bilgiler paylaştı.

    Yazar Büşra Tarçalır Erol, günümüzün önemli sorunlarından biri olan zorbalığı, kendini çok güçlü gören balığın öyküsünü konu olan ‘Zor Balık’ isimli kitabını miniklere okudu. Erol, zorbalık ve güçlü olma isteği arasındaki ilişkiyi irdeledi.

  • Kestel Emniyeti gençlerle buluştu

    Kestel Emniyeti gençlerle buluştu

    Bursa’da Kestel ilçe genelindeki okulların 12. sınıf öğrencileri ile emniyet müdürlüğü konferans salonunda yapılan söyleşilerde, çeşitli konularda bilgilendirme ve tanıtım yapılarak, gençlerin sorunları da dinlendi.

    Öte yandan ilçedeki anaokullarını da ziyaret eden ekipler, minik öğrencilere çeşitli hediyeler verdi.

    Öğrenciler bu jest karşısında büyük bir mutluluk yaşadılar. Ekiplerin hediyeleri vermesinin ardından hatıra fotoğrafları çekildi.

  • Kitap Limanı’nda Atatürk ve Cumhuriyet söyleşisi

    Kitap Limanı’nda Atatürk ve Cumhuriyet söyleşisi

    Fuarda gerçekleşen “Yüzyıllık Cumhuriyet” söyleşisinde toplum bilimci Prof. Dr. Emre Kongar konuşmacı olarak yer aldı. Kongar, “Mustafa Kemal Atatürk’ün ne yaptığını anlamak için insanlık tarihini bilmek gerekir. Mustafa Kemal Atatürk’ün bu topraklarda yaptığı devrim tarihi şaşırtan bir devrim olmuştur ve eşi benzeri yoktur” şeklinde konuştu.

    Osmanlı tarihine de değinen Kongar, “Osmanlı’nın niye çöktüğünü bilmeden Atatürk’ü anlayamazsınız. Atatürk Osmanlının endüstrileşemediği için sona ermekte olduğunu biliyordu. Türk tarihinde iki dahi var. Biri Fatih Sultan Mehmet öteki de Atatürk’tür. Mustafa Kemal Atatürk Fatih Sultan Mehmet’ten bile ileri bir dahi” dedi.

    Atatürk’ün milliyetçilik anlayışına da değinen Kongar, “Atatürk milletler arası eşitlik istedi ve cumhuriyeti kurarak gerçek demokrasinin temellerini attı” diye konuştu.

    Başkan Sertaslan: “2. yüzyılda cumhuriyetimizi ileri taşıyacağız”

    Gemlik Kitap Fuarı’nda tarih, kültür ve edebiyat alanında pek çok söyleşi gerçekleştirdiklerini söyleyen Gemlik Belediye Başkanı Mehmet Uğur Sertaslan, “Cumhuriyetimizin 99. yılını kutladığımız şu günlerde, Emre Kongar hocamız ile Atatürk ve cumhuriyeti konuştuk. İkinci yüzyılda cumhuriyetimizi daha ileri taşımak, hak, hukuk, adalet ve demokrasiyi güçlü şekilde yeniden tesis etmek için tarihi, başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tarihsel karakterleri iyi bilmeli ve yorumlamalıyız. Gemlik’te bir haftadır bu programları gerçekleştirerek özellikle gençlerin değerli yazarlarımız ile bir araya gelerek kültür ve bilinçlerini geliştirmeleri için çalışmaya devam ediyoruz. Tüm yurttaşlarımızın Cumhuriyet Bayramı kutlu olsun” şeklinde konuştu.

  • Çetinel, çocukların söyleşi konuğu oldu

    Çetinel, çocukların söyleşi konuğu oldu

    Nilüfer Belediyesi Kütüphane Müdürlüğü’nün düzenlediği Çocuklara Kitap Söyleşileri etkinlikleri, yeni eğitim öğretim döneminde de Nilüferli çocukları, yazarlarla buluşturmaya devam ediyor. Uğur Mumcu Sahnesi’nde gerçekleştirilen ve yoğun ilgi gören buluşmanın konuğu bu kez, yazar Füsun Çetinel oldu.

    Nilüfer Belediyesi Kütüphane Müdürlüğü tarafından kendilerine armağan edilen Füsun Çetinel’in “Küçük Pis Yeşil Böcek” adlı kitabını okuyarak etkinliğe katılan kırsal ve merkez mahallelerden ilkokul ve ortaokul düzeyinde 322 öğrenci, kitap hakkında Çetinel’e çok sayıda soru yöneltti. Enerjileriyle kendilerine hayran bırakan öğrencilerin sorularını tek tek yanıtlayan yazar Füsun Çetinel, kitabın yazın hikayesini de çocuklarla paylaştı.

    Çocuklara okuma ve yazma konusunda tavsiyelerde bulunan Füsun Çetinel, “İlla roman, şiir, öykü yazmak zorunda değilsiniz. Gezip gördüklerinizi, duygu ve düşüncelerinizi, yaşadıklarınızı yazabilirsiniz. Yazmak iyidir. Kişi, yazdıkça olayları çok daha farklı anlayabiliyor” diye konuştu.
    Söyleşinin sonunda Nilüfer Belediye Başkan Yardımcısı Zafer Yıldız, keyifli söyleşi için Füsun Çetinel’e teşekkür etti. Füsun Çetinel, etkinliğin sonunda “Küçük Pis Yeşil Böcek” kitabını çocuklar için imzaladı.

  • Ezel Akay Bursa’da sinema tutkunlarıyla buluştu

    Ezel Akay Bursa’da sinema tutkunlarıyla buluştu

    Bursa Nilüfer Belediyesi’nin ilgiyle takip edilen “Bir Film Bir Söyleşi” etkinliği bu ay, sinema tutkunlarını “Osman Sekiz” filmi ve filmin yönetmeni Ezel Akay ile buluşturdu. Konak Kültürevi’nde gösterime sunulan, Tim Seyfi, Begüm Birgören, Kemal Uçar gibi isimlerin rol aldığı ve agorafobiden muzdarip bir adamın beş sevimli canavar ile beraber eski bir köşkte yaşarken başına gelen olayları konu alan “Osman Sekiz” filmini izleyen sinemaseverler, ardından Ezel Akay ile keyifli bir söyleşi gerçekleştirdi. İzleyenler, filmleri ve sinema üzerine merak edilen soruların cevaplarını da Akay’dan aldı.

    Nilüferli seyircilerin “Osman Sekiz” filmini ilk seyredenlerden olduğunu belirten Ezel Akay, “Film, yanlışlıkla sinemalara girdi ve bir hafta İstanbul’da gösterime sunuldu. Neredeyse kimsenin haberi olmadığı için izleyen olmadı. Dolayısıyla ilk izleyen seyircilerden biri sizsiniz” dedi.

    Sinemada kimlik meselesiyle ilgilenen bir sanatçı olduğunu ifade eden Akay, “Çok ciddi kimlik problemi içinde büyümüş nesillerin ülkesi burası. O kimlik meselesi de hep tarihten beslenen bir konu. Onun için öyle filmler yapmayı çok istedim ve hikâyelerini ürettim de” diye konuştu.

    Dijital platformların kurgu tekniklerini ve hikâye anlatma tarzlarını etkilediğini dile getiren Ezel Akay, “Bundan 15 sene önce bu tür kurguları yapsak, kimse bir şey anlamazdı. Çok fazla bilgiyi, kısa sürede almak gibi yeni bir kültüre adım attık biz” ifadelerini kullandı.

    Dijital platformların sinemaya ve sinema salonlarına etkisine yönelik bir soru üzerine Akay, şöyle konuştu: “Birlikte film seyretmenin kadim bir ihtiyaç, ritüel olduğunu düşünüyorum. Bir hikâyeyi, konseri topluca dinlemek, bunların hepsi çok eski çağlardan bu yana yapageldiğimiz bir şey. Dikkat seviyesinin daha düşük olduğu bir yerle tamamen konsantre olarak seyredilen yer arasında fark var.”

    Türkiye’de kaliteli sinema izleyicisi sayısının arttığını söyleyen Akay, “Pandemi döneminde insanlar, dijital platformlarda kaliteli prodüksiyona sahip dizi, film izleyerek büyüdüler. Yorumlara bakarak genç neslin ne kadar sinema entelektüeli olduğunu anlıyorsunuz. Yeni bir sinema diline çok daha yatkın, yeni bir seyirci doğuyor. Yapımcı ve yönetmenlerin de değişmesi gerekiyor. Bu dönemde biyografiler çok önem kazandı. Sinema izleyicisi kalitesini yükseltti. Sinema dilini daha iyi bilen bir seyircimiz var artık. Elimizden geldiğince onları şaşırtmak bizim görevimiz” dedi.

    “Benim için gerçek, yalandan ibaret” diyen Akay, gerçekçi şeylerin ilgisini çekmediğini söyledi. Akay, “Gerçek dediğimiz şey, hakikat arayışının önünde bir engel. Hâlbuki hakikati arıyorsan, yabancılaştıracaksın. Hepimizin gerçek diye bildiği bir şeye başka yerden bakacaksın. Acı bir ilacı şekerlemeye sararak yutturmak demek bu aslında. Çünkü ilgilendiğimiz konuların hepsi trajik, acı, üzerine konuşulması zor şeyler. Onları tatlılıkla, masal gibi anlattığınız zaman kabul görüyorlar. Ben elimden geldiği kadar bütün film hikâyelerinde böyle bir yol izleyeceğim” diye konuştu.

    Söyleşinin sonunda Nilüfer Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Nejla Aslan, Ezel Akay’a teşekkür ederek günün anısına tablo armağan etti.

  • Edebi Kazılar’da “Ev” konuşuldu

    Edebi Kazılar’da “Ev” konuşuldu

    Nilüfer Belediyesi’nin düzenlediği Edebî Kazılar söyleşisine yazar Nermin Yıldırım konuk oldu.

    Nilüfer Belediyesi Kütüphane Müdürlüğü’nün düzenlediği ve edebiyat tutkunlarının ilgiyle takip ettiği Edebî Kazılar pandemi döneminde de devam ediyor.

    Çevrim içi gerçekleştirilen etkinliğe yazar Nermin Yıldırım konuk oldu. Deniz Yüce Başarır’ın da sorularıyla eşlik ettiği programda Nermin Yıldırım’ın edebiyat serüveni ve “Ev” isimli son romanı, karakterleriyle beraber konuşuldu.

    Ev adlı romanının, önceki romanlarını kapsayan bir yapısı olduğunu belirten Nermin Yıldırım, “Ev, adından da anlaşılacağı üzere diğer romanlarımın çatısı ve duvarları gibi. Müstakil bir eser bu. Kendi hikâyesi var. Ancak bunun dışında kapsayıcı ve belki de geriye dönüp baktığımızda o hikâyeleri yeniden anlamlandıran bir yanı da var. Bütün romanlarda takıntılı şekilde aynı konuları işleyen biriyim ben. Fakat farklı hikâyeler var ortada. Benzer temaların etrafında dönen hikâyeler var. Her roman benim gözümde perspektif meselesi. Bütün bu perspektifleri bir yapboz gibi düşünürsek, söylemek istediğim bu konudaki her şeyi Ev’le birlikte söylediğimi, hepsini evin içine yerleştirip, kapısını da kilitlemiş gibi hissediyorum kendimi” diye konuştu.

    Bütün romanlarında psikoloji konusunda yoğun mesai harcadığını ifade eden Nermin Yıldırım, Ev romanında da terapi sahneleri olduğunu söyledi. Edebiyatın iyileştirici bir yönünün olduğunu dile getiren Yıldırım, “Hiçbir roman, bilimsel bir eser değildir. Eserin psikolojiyle ilgili olması, onun edebî karakter tahlilleriyle ilgili kısmı güçlendirmeye yarar. Edebî eserden okuma hazzı dışında bir beklentimiz olmamalı” dedi.