Etiket: sporhaber

  • Merkez Bankası Başkanı’ndan faiz mesajı

    Merkez Bankası Başkanı’ndan faiz mesajı

    Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Naci Ağbal, %17 seviyesindeki politika faizinde indirimin bu yıl uzun bir süre gündeme alınmasının mümkün olmadığını söyledi. Ağbal ayrıca rezevleri artırmak için acele etmeyeceklerini ve rezervleri swap anlaşmaları yolu değil döviz alım ihaleleri ile artırmayı planladıklarını söyledi.

    Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Naci Ağbal göreve gelmesinin ardından gerçekleştirdiği ilk söyleşide Reuters’a, kalıcı fiyat istikrarının “en önemli öncelik” olduğunu, para politikasının “güçlü bir dezenflasyonist denge gözetilerek” oluşturulacağını ve enflasyonun hedef patikadan sapma riskine işaret etmesi durumunda “önden ilave sıkılaşma” yapacaklarını kaydetti.

    Enflasyon tahmin patikası üzerinde yukarı yönlü risklerin önemini koruduğuna dikkat çeken Ağbal, “Nitekim Ocak ayına ilişkin gerek TÜFE gerek ÜFE gerçekleşmeleri enflasyon üzerinde döviz kurunun birikimli yansımalarının, uluslararası emtia fiyatlarında devam eden artışların, üretici fiyatlarındaki güçlü artış eğiliminin ve arz kısıtlarının önemini koruduğunu göstermektedir” dedi ve ekledi:

    “Enflasyon patikası üzerinde yakın vadede öngördüğümüz yukarı yönlü risklerin önemini koruyacak olması ve patikanın beklenen eğimini dikkate aldığımızda bu yıl içinde faiz indirimini uzun bir süre gündeme almamız mümkün gözükmemektedir.”

    “Enflasyonda kalıcı bir düşüşü görmek istediğimizi, ancak bununla da yetinmeyerek, fiyat istikrarına işaret eden göstergelerin de oluşması gerektiğini özellikle vurgulamak istiyorum” diyen Ağbal, şöyle devam etti:

    Enflasyon %5 hedefine varıncaya kadar gerçekleşen/beklenen enflasyon oranı patikası ile para politikası faiz oranı patikası arasındaki düzey güçlü bir dezenflasyonist denge gözetilerek oluşturulacak ve bu denge sürekli korunacaktır. Sıkı para politikası duruşunun uzun süre devamını neden önemsiyoruz?

    Çünkü erken bir aşamada, geçici nedenlerle enflasyonun aşağı geldiğini görünce sıkı para politikası duruşundan çıkarsanız, geçmiş tecrübeler göstermektedir ki, enflasyon tekrar yukarı yönlü hareket etmektedir.”

    ‘İLAVE SIKILAŞMAYI YAPACAĞIZ’

    Ağbal, %5 hedefini sağlayana kadar sabırlı olacaklarını kaydederek, şunları söyledi:

    “Önümüze gelecek her türlü yeni verinin enflasyon beklentileri ve fiyatlama davranışlarında orta vadeli hedef patikasından sapma riskine işaret etmesi durumunda önden ilave sıkılaşmayı yapacağız. Para politikasında risklere karşı önden gereken reaksiyon gösterilmesi enflasyonist baskıları erken aşamada yönetmenizi sağlar. Geçmiş tecrübeler göstermiştir ki, gecikmeli olarak gösterdiğiniz reaksiyonun ekonomik maliyetleri daha ağır olabilmektedir.”

    Ağbal ayıca alacakları kararlar ve “güçlü iletişimle” piyasanın önünde gideceklerini de söyledi.

    Orta vadede sıkı para politikasının %5 hedefine ulaşıncaya kadar kesintisiz uygulanmasını bir “çıpa” olarak belirlediklerine dikkat çeken Ağbal, bu çerçeve ve hedef çıpasının Türkiye ekonomisini fiyat istikrarına ulaştıracağını belirtti.

    Bu yıl sonunda enflasyonunun %9.4 düzeyine gerileyeceğini öngörüklerini ancak bu tahminler üzerinde yukarı yönlü risklerin “belirgin bir şekilde” önemini koruduğuna da dikkat çeken Ağbal, “Yukarı yönlü risklerin varlığını kabul ediyoruz ve bu risklerin gerçekleşmesi durumunda ilave sıkılaşmaya gidip bunların enflasyon görünümü üzerindeki etkisini azaltacağız” dedi.

    TCMB’nin kararlılığının piyasa tarafından teyit edildikçe enflasyon beklentilerinin de tahmin hedefine yakınsayacağını belirten Ağbal, “Faiz indirim sürecinin zamanlaması, enflasyon gerçekleşmelerinin ve orta vadeli görünüm öngörülerimizin Enflasyon Raporu’nda öngördüğümüz patikayla uyumlu şekilde gerçekleşmesine bağlı olacak. Politika faizini her halükarda yalnızca 2021 hedefine değil, orta vadeli enflasyon hedefine de öngörülen sürede ulaşmayı sağlayacak bir düzeyde tutmaya devam edeceğiz” dedi.

    “Yukarı yönlü risklerin varlığını kabul ediyoruz” diyen Ağbal, “Bu risklerin gerçekleşmesi durumunda ilave sıkılaşmaya gidip bunların enflasyon görünümü üzerindeki etkisini azaltacağız” dedi.

    Reel faizin para politikasındaki yerine yönelik bir soruya, “Para politikası duruşunu genel olarak kabul edilmiş bir referans üzerinden konumlandırmak ve piyasa ile iletişimi bunun üzerinden kurmak doğru olmaz” yanıtını veren Ağbal şöyle devam etti:

    “Politika faizi, gerçekleşen ve beklenen enflasyonun üzerinde bir seviyede olacak ama bu iki seviye arasındaki aralık enflasyonist baskıların yaygınlığına, yoğunluğuna, para politikası tepkisine duyarlı olup olmadığına bağlı olacak. Ayrıca finansal risk göstergelerinin de iyileşmesine reaksiyon gösterecek, tepki verecek.

    Merkez Bankası kendi bilgisiyle, yaklaşımıyla gerçekleşen, beklenen enflasyonla politika faizi arasındaki aralığın seviyesini oluşturacak. Bu seviyenin %5 hedefine varıncaya kadar dezenflasyonist bir aralıkta olması konusunda özel bir dikkat gösterecek. Hiçbir zaman için %5 hedefine ulaşmadan bir ara dönemde geçici nedenlerle süreklilik arz etmeyen faktörlerle hareket ederek bu dezenflasyonist aralıktan vazgeçmeyecek.”

    Ağbal “Para politikası, aktarım mekanizması üzerinden gerekli etkiyi doğuruyor ve enflasyon eğilimleri Merkez Bankasının öngördüğü patika dahilinde ilerliyorsa demektir ki politika faizi düzeyi gerçekleşen ve beklenen enflasyona göre etkili bir baskılama yapabiliyor. Bunu her PPK’da Merkez Bankası piyasayla güçlü bir etkileşim içerisinde paylaşmaya devam edeceğiz” dedi.

    Ağbal TL cinsi varlıklara yönelik sermaye akımlarının devam etmesini beklediğini de belirterek, “Özellikle portföy yatırımlarının önümüzdeki dönemde olumlu gelişmelerle beraber artacağını tahmin ediyoruz” dedi.

    ‘SWAP İLE DEĞİL FX ALIM İHALERİYLE REZERV ARTIRACAĞIZ’

    Ağbal diğer ülke merkez bankaları ile swap anlaşmalarının önümüzdeki dönemde rezervleri artırma amacı ile kullanılmayacağını belirterek, şöyle dedi:

    “Önümüzdeki süreçte Merkez Bankası olarak rezerv artırma stratejimiz içinde diğer ülke merkez bankaları ile swap anlaşmaları yapılması yer almamaktadır. Bunun yerine uygulamakta olduğumuz sıkı para politikasına kararlılıkla devam etmek suretiyle güçlü bir dezenflasyonist sürecin oluşması ve kalıcı hale gelmesi sonucunda sermaye girişlerinin istikrarlı ve güçlü bir hale gelmesi, yerleşiklerin dolarizasyon eğiliminin tersine dönmesi ile birlikte döviz alım ihaleleri yaparak rezervlerimizi artıracağız.”

    “Şeffaf yöntemlerle ve herhangi bir kur seviyesi hedeflemeksizin döviz rezervlerinin güçlendirilmesini amaçlıyoruz” diyen Ağbal piyasadaki döviz arzının döviz talebine göre güçlü ve istikrarlı şekilde yükseldiği dönemlerde dalgalı kur rejimi ile uyumlu olmak kaydıyla, döviz alım ihaleleri düzenleyebileceklerini belirtti. Ağbal bu konuda “kesinlikle aceleci bir yaklaşım içinde olmayacağımız” dedi.

    Ağbal “Sermaye girişlerinin istikrarlı ve güçlü bir hale gelmesi, yerleşiklerin dolarizasyon eğiliminin tersine dönmesi, döviz alım ihalelerine başlamak için önemli bir gösterge olacaktır” dedi.

    ‘TERS DOLARİZASYON İÇİN GEREKLİ KOŞULLAR OLUŞMAYA BAŞLADI’

    Ağbal’ın rezerv birikimi için önemli bir gösterge olarak nitelendirdiği ve 235 milyar dolarla rekor seviyelerde bulunan lokal döviz ve altın varlıkları için “Ocak ayının ikinci yarısından itibaren altın dahil yabancı para mevduattaki artışın kayda değer ölçüde yavaşladığını görüyoruz… Son dönemde yurt içi yerleşiklerin TL cinsi varlıklara yönelme eğilimi gözlemliyoruz. Bu durum ters dolarizasyon sürecinde önemli bir sinyal” dedi.

    Bu yönelimin “sürekliliğe dönüşmesi” ve “güçlü” olmasının döviz karar aşamasında önemli bir gösterge olacağını da belirterek, “Son dönemde sisteme tabana yayılan efektif girişi de gözlemliyoruz. Bu durum yurtiçi yerleşiklerin döviz varlıklarını bankacılık sistemine taşıma isteğini ortaya koyuyor. Bu kaynaktan sisteme girişte döviz tevdiat hesaplarındaki gelişimi etkiliyor. Tüm bu gelişmeler ters dolarizasyon süreci için gerekli olan koşulların yurtiçi yerleşikler nezdinde oluşmaya başladığına işaret ediyor” dedi.

    Ağbal ayrıca BDDK’nın swap sınırlamalarını önümüzdeki dönemdeki azaltılmasına yönelik bir soruya ise, “Temel yaklaşımının fiyatların serbest piyasa koşullarına göre oluşmasıdır. Bu çerçevede bu yöndeki adımların kademeli olarak devam etmesini öngörüyoruz” yanıtını verdi.

  • Düğün salonlarında yeni dönem

    Düğün salonlarında yeni dönem

    Pandemi nedeniyle düğünlerin yasaklanması nedeniyle zor günler geçiren salon işletmecileri, normalleşme sürecine hazırlık aşamasında ISO 9001:2015 belgesi alıp, ‘Güvenli Düğün Projesi’ni hayata geçirecek. Düğün Saloncuları ve Organizasyoncular İşveren Sendikası’nın halk sağlığını korumayı ve hizmet kalitesini artırmayı hedeflediği projede, normalleşme döneminde yapılacak düğünlerde kurallara uyulmayan salonları, ‘gizli davetli’ denetleyecek.

    Koronavirüs sürecinde düğünlerin yasaklanması nedeniyle zor günler geçiren salon işletmecileri ve organizasyoncular, normalleşmenin başlayacağı döneme yönelik hazırlıklara hız verdi.

    Düğün Saloncuları ve Organizasyoncular İşveren Sendikası Genel Başkanı Barış Ay, pandemi döneminde düğün sektörünün büyük zarara uğradığını dile getirdi. Sektör temsilcilerinin rezervasyon iptali, kapora iadeleri, kira ödemeleri ve yatırım borçlanması yüzünden 2020 yılında para kazanmadığı gibi borçlarının da birikmesi gibi sorunlarla karşılaştığını anlatan Ay, “2021 yılında aynı sıkıntıları yaşamamak ve belirsizliğin önüne geçmek amacıyla hizmetlerimizin belgelendirilmesi ve halk sağlığının öncelik olması için ISO 9001:2015 kalite belgelendirme sertifikasyon sistemine geçeceğiz. Böylelikle hem halk sağlığının korunması hem de hizmetlerimiz belgelendirilerek düğünlerimiz güvence altına alınacaktır” diye konuştu.

    ”DÜĞÜNLERİN GÜVENLE YAPILABİLECEĞİNİN BİR İSPATI”

    Düğün sektörü olarak, kurumsallaşma amacıyla her gün yeni çalışmalar yaptıklarından bahseden Ay, sendika olarak ‘Güvenli Düğün’ projesini hayata geçirdiklerini söyledi. Proje ile hijyen ve halk sağlına yönelik tedbirlerin artacağını vurgulayan Ay, şunları söyledi:

    “Yetkisiz yerlerde yapılan düğünlerin ceremesini pandemi döneminde hep beraber çektik. Sağlık koşulları ve hizmet kriterlerinin yerine getirilmemesinden dolayı ülkemiz bedel ödedi. Bu olayların bir daha yaşanmaması ve düğünlerin virüs yaymayacağını belgelendirmek adına ISO 9001:2015’e başvurumuzu yaptık. Güvenli Düğün Sertifikasyon Projesi’nin bir basamağı olan ISO 9001:2015 sertifikasyonu, düğünlerin güvenle yapılabileceğinin ispatı. Bu uygulama, halkımız için de sunulacak hizmetleri garanti altına alan bir belgelendirme sistemi olacak.”

    ”ISO 9001 BELGELİ YERLERDE DÜĞÜN YAPIN” ÇAĞRISI

    Barış Ay, pandemi süreci sonrasında ve normalleşmenin başlayacağı dönemde evlilik, nişan, sünnet gibi organizasyon planlayanların ISO 9001 belgeli yerlerde düğün yapmaları çağrısında bulundu. Sendika olarak işletmelerin ISO 9001 belgesi başvurusu için ilgili kurumlarla protokol yaptıklarını anlatan Ay, “Sendikamızın 1500 üyesi başta olmak üzere Türkiye genelindeki tüm düğün salonu işletmecileri ve organizasyoncuları ISO belgesi için başvuru yapabilecek. Mart ayına kadar tüm düğün salonlarımızda ISO 9001:2015 belgesinin yer almasını planlıyoruz. Normalleşme döneminde yeni uygulamayla salonlarımızda HES kodu sorgulaması yapılacak. Hizmetlerimizde kullanılan pastadan meşrubata, gıdaların laboratuvar tahlil sonuçları olacak. Düzenli personel eğitimleri yapılacak. Eğitimler hijyen, halkla ilişkiler gibi alanlarda yapılacak. İşletmelerde hijyen ve temizlik kuralları günlük uygulanacak ve raporlar hazırlanacak” diye konuştu.

    ”GİZLİ DAVETLİ, TESPİTLERİNE GÖRE PUANLAMA VERECEK”

    Sertifika alan işletmelerdeki uygulamaların düzenli kontrolünü sendika olarak gerçekleştireceklerini aktaran Ay, organizasyonlarda ‘gizli davetli’ sistemini hayata geçireceklerini belirtti. Ay, düğünlere katılacak gizli davetlinin işletme sahibinin haberi olmadan, salonlarda denetim yapacağını söyledi. Gizli davetlinin, herhangi bir düğüne misafir gibi katılıp işletme standartlarını denetleyeceğini dile getiren Ay, “Gizli davetli karekod sistemiyle denetimlerini merkeze bildirecek. İşletmelerde uygulanan denetimleri karekod uygulamasıyla vatandaşlar da takip edebilecek. Gizli davetliler 25-35 yaş arası, üniversite mezunu kişilerden seçilecek. Gelin ile damat adayı gibi görünecek çiftler salonu gezip, hizmetler hakkında bilgi alacak. Örnek düğünleri, önceki düğün videolarından izleyebilir. Bir düğüne misafir gibi de katılabilir. Gizli davetli, tespitlerine göre puanlama verecek. Eğer gizli davetli tespitlerinde işletme hakkında olumsuz rapor düzenlerse, ISO 9001 belge iptali gerçekleştirilebilecek” dedi.

  • Mutasyonlu virüs yeniden mutasyona uğradı

    Mutasyonlu virüs yeniden mutasyona uğradı

    İngiltere’deki bilim insanları kent bölgesinde görülen koronavirüs varyantının yeniden mutasyona uğradığını açıkladı.

    İngiltere’de bilim insanları, Kent bölgesinde görülen ve tüm ülkede hızla yayılan koronavirüs mutasyonunun kaygı verici yeni değişiklere uğradığını açıkladı. Yapılan testlerde Güney Afrika ve Brezilya’da görülen E484K mutasyonuna rastlandı.

    Uzmanlar, İngiltere’de kullanan aşıların hâlâ sonuç vereceğini ifade etti. Uzmanlar, İngiltere’de E484K mutasyonun görüldüğü çok az vaka olduğunu ifade etti. Leicester Üniversitesi’nden virüs uzmanı Dr. Julian Tang, insanların karantina önlemlerine uymaya devam edip virüsün daha fazla mutasyon geçirmesine fırsat vermemesi gerektiğini söyledi.

    Moderna aşısının ilk sonuçları, aşının bu mutasyonun görüldüğü vakalarda da etkili olduğunu gösterdiği ifade edildi. Ancak bağışıklık tepkisinin eskisi kadar güçlü ya da uzun süreli olmayabileceği vurgulandı.

  • İstanbul’da dev fuhuş operasyonu!

    İstanbul’da dev fuhuş operasyonu!

    İstanbul’da 5 ay süren teknik ve fiziki takibin ardından organize şekilde fuhuş yaptıran çeteye yönelik operasyon yapıldı. 32 adrese eş zamanlı yapılan baskınlarda aralarında çetenin yönetici kadrosunda bulunan 14 şüphelinin de bulunduğu toplam 42 kişi gözaltına alındı. Şüphelilerin yurt dışından iş vaadiyle getirdikleri kadınların çıplak resimlerini çektikleri, şebekeden ayrılmaları halinde ailelerine göndermekle tehdit ettikleri öğrenildi. Şüphelilerin internet üzerinde “Ponçik” adlı whatsapp gurubu kurdukları bu grubu kullanarak kadınların müşterilere gidip gelmelerini sağladıkları belirlendi. Polis yabancı uyruklu kadınların hafta sonu uygulanan sokağa çıkma yasağında pasaportlarını kullanarak turist gibi müşterilerine gittiklerini tespit etti.

    OPERASYON HAZIRLIĞI 5 AY ÖNCE BAŞLADI

    Asayiş Şube Müdürlüğü, Ahlak ve Kumar Büro Amirliği tarafından 5 ay önce başlatılan çalışmada İstanbul’da organize bir şekilde fuhuş yaptıran çetenin varlığı tespit edildi. Büyükçekmece Cumhuriyet Savcılığından alınan izin ve talimatlar doğrultusunda teknik ve fiziki takip başlatıldı. Polis ekipleri yaptıkları telefon dinleme ve fiziki takip sonucu şebeke elamanlarını ve çalışma yöntemlerini ortaya çıkardı.

    ÇIPLAK RESİMLERİNİ ÇEKİP AİLELERİNE GÖNDERMEK TEHDİT ETMİŞLER

    Ahlak ve Kumar Büro Amirliği ekipleri şebekenin yurt dışından yüksek maaşla iş bulma vaadiyle buldukları kadınları İstanbul’a getirdiklerini tespit etti. İstanbul’da çeşitli evlere yerleştirilen şüphelilerin burada şebekenin “Mama” lakaplı yöneticileri tarafından “Ülkenizde bir ayda kazandığınız parayı bir gecede kazanacaksınız” diye ikna edilerek fuhuşa zorladıkları belirlendi. Bu sırada kadınların çıplak fotoğraflarını çeken şebeke üyelerinin neredeyse karın tokluğuna fuhuş yapmaya başlayan kadınların ayrılmak istemesi halinde bu fotoğrafları ailelerine göndermekle tehdit ettikleri tespit edildi.

    WHATSAPP ÜZERİNDE PONÇİK İSİMLİ GRUP KURMUŞLAR

    Ahlak ve Kumar Büro Amirliği ekipleri ayrıca şebeke elemanlarının fuhuş çetesini yönetmek için whatsapp üzerinde “Ponçik” adında bir grup kurduklarını ortaya çıkardı. Fuhuş çetesi yöneticileri ve çalışanlarının oluşturduğu grupla fuhuş yapacak kadınların müşterilere ulaşmalarının ve tekrar geri dönmelerinin sağlandığı belirlendi.

    SOKAĞA ÇIKMA YASAĞINI PASAPORTLARIYLA AŞMIŞLAR

    Öte yandan polis çetede yer alan yabancı uyruklu kadınların Koranavirüs salgını nedeniyle hafta sonu uygulanan sokağa çıkma yasakları sırasında da çalıştıklarını belirledi. Pasaportlarını kullanarak turist gibi dolaşan kadınların rahatlıkla müşterilerinin evlerine ulaştıkları tespit edildi.

    32 ADRESE EŞ ZAMANLI BASKIN YAPILDI

    Ahlak ve Kumar Büro Amirliği ekipleri gerekli delillerin toplanmasının ardından 29 Ocak 2021 tarihinde operasyon için düğmeye bastı. 7 ayrı ilçede 32 adrese yapılan eş zamanlı baskınlarda şebekenin yönetici kadrosunda bulunan 3’ü yabancı uyruklu 5’i kadın toplam 14 şüpheli ile 13 yabancı uyruklu kadın yakalandı. Şebekeye müşteri olarak gelen 15 kişinin yakalanmasıyla gözaltı sayısı 42’ye yükseldi. Evlerde yapılan aramalarda bir adet tabanca ile birlikte çok sayıda cep telefonu ve sim kart ele geçirildi.

    14 ŞÜPHELİ TUTUKLANDI

    Poliste işlemleri tamamlanan yönetici kadrosunda bulunan aralarında çete lideri C.E.’nin de bulunduğu 14 şüpheli çıkarıldıkları mahkeme tarafından tutuklanarak cezaevine gönderildi. 13 kadın sınır dışı edilmek üzere İl göç idaresine teslim edilirken, 15 müşteri ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakıldı.

  • Vergi yapılandırmasında son gün

    Vergi yapılandırmasında son gün

    Vatandaşların bir süredir merakla beklediği vergi yapılandırması başvuru sürecinde sona yaklaşıldı. Konuyla ilgili önemli açıklamalar da geliyor. Şimdi vatandaşlar tarafından vergi yapılandırma başvurusu ne zaman bitiyor sorusuna yanıt aranıyor. Vergi borcu yapılandırma başvurusu için son gün 1 Şubat 2021. Peki, vergi borcu yapılandırma nasıl yapılır? Vergi yapılandırma tekrar uzatılacak mı? İşte vergi yapılandırma başvurusu 2021 ile ilgili son gelişmeler…

    VERGİ YAPILANDIRMA BAŞVURUSU DEVAM EDİYOR MU?

    Yapılandırma sürecini kaçırmak istemeyen vatandaşlar şu anda başvuruda bulunup bulunamayacaklarını merak ediyor. Başvuru süreci 1 Şubat 2021 tarihinde devam ediyor. Dolayısıyla isteyen vatandaşlar, yapılandırma başvurularını gerçekleştirebiliyorlar.

    VERGİ YAPILANDIRMA NE ZAMAN BİTECEK?

    17 Şubat 2020 tarihinde yürürlüğe giren söz konusu Kanun hükümlerinden yararlanmak isteyenlerin 1 Şubat 2021 Pazartesi günü mesai bitimine kadar ilgili vergi dairelerine başvuruda bulunmaları gerekiyor.

    VERGİ YAPILANDIRMADA SON GÜN NE ZAMAN?

    Vergi yapılandırması için son gün 1 Şubat 2021 olarak belirlenirken yeni tip koronavirüs salgını nedeniyle başvuruların vergi dairelerine gidilmeksizin elektronik ortamda yapılması da sağlık bakımından önem taşıyor.

    Vergi dairelerine başvurarak borçlarını yapılandıran mükelleflerin ilk taksitlerini peşin ödemeyi tercih etmeleri durumunda peşin ödemelerini en geç 1 Mart 2021 Pazartesi gününe kadar yapmaları gerekiyor. Yapılandırılan borçların peşin olarak ilgili tarihe kadar ödenmesi durumunda, hesaplanan Yİ-ÜFE tutarından yüzde 90, idari para cezalarının aslından yüzde 25 indirim olanağı sağlanacak.

    Ödemeler ise kredi kartı ya da banka kartı ile İnteraktif Vergi Dairesi üzerinden veya anlaşmalı bankalar aracılığı ile gerçekleştirilebilecek.

    VERGİ YAPILANDIRMA TEKRAR UZATILACAK MI?

    Belirtilen süre içerisinde yapılandırma başvurusunu yapamayacak olan vatandaşlar, bu sürenin yeniden uzatılıp uzatılmayacağını da araştırıyor. Yasal olarak bu sürenin uzatılması ise mümkün değil. Konuyla ilgili de böyle bir açıklama yapılmadı.

    VERGİ YAPILANDIRMASI SON DAKİKA GELİŞMESİ

    Son olarak Sosyal Güvenlik Kurumu İstanbul İl Müdürü Murat Göktaş, SGK’ya borçlu olan işveren ve sigortalılara çağrıda bulunarak yapılandırmada son başvuru tarihinin 1 Şubat 2021 olduğunu söyledi. SGK İstanbul İl Müdürü Göktaş, 7256 sayılı Yapılandırma Kanunun süresinin uzatıldığını hatırlattı ve “30 Aralık 2020 tarihinde Cumhurbaşkanımız tarafından yapılandırma için son başvuru tarihi, 31 Aralık 2020 tarihinden 1 Şubat 2021 tarihine, ilk taksitin son ödeme tarihi ise 28 Şubat 2021 tarihinden 31 Mart 2021 tarihine uzatılmıştır” dedi.

    Göktaş, SGK’ya borçlu olan işveren ve sigortalıların, 2020/Ağustos ayı ve öncesi dönemlere ait SGK alacaklarının “7256 yapılandırmaya uzatma dahil son başvuru tarihi 1 Şubat 2021’dir. İşveren ve sigortalılarımızın müracaatlarını bekliyor, bu fırsatları kaçırmayın diyoruz. Başvurularınızı 1 Şubat 2021 tarihine kadar, e-sigorta kanalıyla internet üzerinden yapabileceğiniz gibi, şahsen veya posta yoluyla sosyal güvenlik kurumu birimlerine de yapabilirsiniz. Yaşanmakta olan pandemi süreci nedeniyle işveren ve sigortalılarımıza, yapılandırma müracaatlarını e-sigorta kanalıyla veya e-devlet yoluyla yapmalarını tavsiye ediyoruz. Borcunu peşin ödeyen işverenler için Yİ-ÜFE’nin yüzde 90’ı, ilk iki taksit süresi içinde taksitle ödeyen işverenler için Yİ-ÜFE’nin yüzde 50’si siliniyor. Taksitli ödemeyi tercih edenler ikişer aylık dönemlerde 6,9,12 ve 18 eşit taksitle ödeme yapabileceklerdir” ifadelerini kullandı.

    YAPILANDIRMA İLE SAĞLANAN AVANTAJLAR

    Murat Göktaş, sosyal güvenlik borçlarını yapılandıran işveren ve sigortalıların geçmiş dönem borçlarına uygulanan gecikme cezası ve gecikme zammı yerine, borç asıllarına Yİ-ÜFE uygulanacağından ekonomik olarak daha uygun koşullarda ödeme olanağına kavuşacaklarını vurguladı. Göktaş, “Aynı zamanda birikmiş borçlara taksitle ödeme seçeneği getirildiğinden, ilgililer kolay ödeme imkânına sahip olabilecektir. Ayrıca borçlarını yapılandıran işverenlerimiz; prim teşviklerinden yararlanmaya devam edebilmekte, borçlularımıza uygulanması gereken icra işlemleri durdurulmakta, ilk taksitin ödenmesi halinde borcu yoktur yazısı alınabilmektedir” ifadelerini kullandı.

    İstanbul İl Müdürü Murat Göktaş, protokol ile sigortalılara, kredi kullanmak suretiyle emekli olma imkânı getirildiğini de belirtti. Göktaş “Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) ile T.C. Ziraat Bankası, Türkiye Halk Bankası ve Türkiye Vakıflar Bankası arasında 7256 sayılı Yapılandırma Kanunu kapsamında emekli olabilecek sigortalılara yönelik kredi iş birliği protokolü imzalandığını ve Protokol ile yapılandırılan borcun peşin ödeme tarihinin son gününe yani 31 Mart’a kadar aylık 1,60 faiz oranı ve 36 ay vade ile kredi kullanarak ödemesi halinde aylık bağlanabilecek sigortalılarımıza, banka kredisi ile emeklilik imkanı kavuşacaklardır” dedi.

    VERGİ BORCU YAPILANDIRMA NASIL YAPILIR?

    Başvurular, Gelir İdaresi Başkanlığının internet adresi olan www.gib.gov.tr üzerinden ya da e-devlet www.turkiye.gov.tr üzerinden, vergi dairesine giderek veya posta yoluyla da yapılabiliyor.

    İnternet vergi dairesinin (https://ivd.gib.gov.tr/) adresini kullanarak işlemleri gerçekleştirebilmek için ödeme ve borç işlemleri ekranına giriş yapılması gerekiyor. İlgili ekrandan vatandaşlar, ödeme planlarını seçerek işlemlerini gerçekleştirebiliyor. Yapılandırmadan faydalanmak isteyenlerin, kanunun çıktığı tarihten itibaren belirtilen tarihe kadar müracaat etmesi gerekiyor ve en fazla 18 taksitte bu borçlar ödenebiliyor. Taksitler iki ayda bir ödenecek. Yapılandırma kapsamında Gelir Vergisi, Kurumlar Vergisi, Katma Değer Vergisi (KDV), Motorlu Taşıtlar Vergisi (MTV), Özel Tüketim Vergisi (ÖTV), tüm idari para cezaları, KYK borçları ve Hazine alacaklarını kapsayan vergi borçları yapılandırılabiliyor. Peşin olarak borç ödemek isteyen vatandaşlara ise indirim sağlanıyor.

    VERGİ YAPILANDIRMASINDA SON DURUM

    Vergi ve diğer bazı alacakların yeniden yapılandırılması maksadıyla çıkarılan düzenleme kapsamında başvuruda son 3 güne girilirken, bugüne dek 105 milyar 712 milyon liralık alacak yapılandırıldığı kaydedildi. AA muhabirinin Gelir İdaresi Başkanlığından edindiği bilgiler doğrultusunda, mükellefler Vergi ve Diğer Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Kanun ile sağlanan olanaklara yoğun ilgi gösteriyor.

    Kanundan yararlanmak için vergi dairelerine 7 milyon 349 bin mükellef başvuruda bulundu. Bu kapsamda 8 milyon 770 bin dilekçe işleme alındı. Bugüne kadar 105 milyar 712 milyon lira alacak yapılandırılırken, alacaklara karşılık 3 milyar 678 milyon lira tahsilat gerçekleştirildi.

  • Atama kararları Resmi Gazete’de yayımlandı

    Atama kararları Resmi Gazete’de yayımlandı

    Atama ve görevden alma kararları Resmi Gazete’de yayımlandı. Feridun Sinirlioğlu, Cumhurbaşkanı Başdanışmanlığı’na atanırken, Prof. Dr. Erişah Arıcan da Türkiye Varlık Fonu (TVF) Yönetim Kurulu Başkanvekili olarak görevlendirildi.

    Bazı bakanlık ve kurumlara ilişkin atama kararları Resmî Gazete’de yayımlandı. Buna göre; Feridun Hadi Sinirlioğlu Cumhurbaşkanı Başdanışmanlığına atanarak ve kendisine ‘büyükelçi’ unvanı verilerek, BM nezdinde Türkiye Cumhuriyeti Daimi Temsilciliği Özel Temsilcisi olarak görevlendirildi

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan imzasıyla yayımlanan kararlara göre, Hazine ve Maliye Bakanlığı Bakan Yardımcıları Osman Dinçbaş ve Bülent Aksu görevlerinden alınırken yerlerine Cengiz Yavilioğlu ve Şakir Ercan Gül atandı.

    Türkiye Varlık Fonu Yönetimi Anonim Şirketi Yönetim Kurulu Başkan Vekilliğine Prof. Dr. Erişah Arıcan’ın ataması yapıldı.

    Maden Tetkik ve Arama (MTA) Genel Müdürü Cengiz Erdem görevinden alındı.

    Türkiye Enerji, Nükleer ve Maden Araştırma Kurumu ve Yürütme Kurulu Başkanlığına Prof. Dr. Abdulkadir Balıkçı görevlendirilirken, Yürütme Kurulu üyeliklerine ise Kadim Budak ve Prof. Dr. İbrahim Dincer getirildi.

    Devlet Malzeme Ofisi (DMO) Genel Müdürlüğünde açık bulunan Yönetim Kurulu üyeliğine İsmet Keskin, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığında açık bulunan Ardahan İl Müdürlüğüne Ersin Arslan, Aydın İl Müdürlüğüne Muğla İl Müdürü Ahmet Bayramer, Muğla İl Müdürlüğüne Kırklareli İl Müdürü Muzaffer Akgül, Kırklareli İl Müdürlüğüne Osman Yeter Somer, Kastamonu İl Müdürlüğüne Karabük İl Müdürü Selahattin Emirsüleymanoğlu atandı.

    Konya Ovası Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığına Mahmut Sami Şahin, Tarım ve Orman Bakanlığında açık bulunan Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Genel Müdür Yardımcılığına Ferhat Çolak, Ticaret Bakanlığında açık bulunan İç Ticaret Genel Müdür Yardımcılığına ise Gümrükler Genel Müdür Yardımcısı Hüseyin Altındal’ın atamaları yapıldı.

    Karayolları Genel Müdürlüğü Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Tutaş, 5. Bölge Müdürü Yakup Dost, 8. Bölge Müdürü Kenan Keskin, 9. Bölge Müdürü Şefik Solmaz, 11. Bölge Müdürü Ahmet Turan Gülhaş, 13. Bölge Müdürü Arif Çobanoğlu, 18. Bölge Müdürü Recep Yener Birliker görevlerinden alınırken, 5. Bölge Müdürlüğüne Mehmet Fidan, 6. Bölge Müdürlüğüne Erhan Özkaya, 8. Bölge Müdürlüğüne Ökkeş Ceylan, 10. Bölge Müdürlüğüne Mehmet Aşık, 11. Bölge Müdürlüğüne Hasan Ali Arslan, 13. Bölge Müdürlüğüne Salih Cengiz 15. Bölge Müdürlüğüne Yüksel Oğuzhan atandı.

    Yükseköğretim Kurulu Üyeliğine, Üniversitelerarası Kurulca seçilen Prof. Dr. Mustafa Çiçekler yeniden atandı.

  • Borsa günü düşüşle tamamladı

    Borsa günü düşüşle tamamladı

    Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi, yüzde 1,66 değer kaybederek günü 1.473,45 puandan tamamladı.

    BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 24,88 puan azalırken, toplam işlem hacmi 30,2 milyar lira seviyesinde gerçekleşti.

    Bankacılık endeksi yüzde 1,47 ve holding endeksi yüzde 1,09 değer kaybetti. Sektör endeksleri arasında en fazla kazandıran yüzde 1,27 ile spor, en çok kaybettiren ise yüzde 2,85 ile iletişim oldu.

    Analistler, ABD borsasında GameStop hisselerindeki aşırı oynaklık ve sonrasında yaşanan gelişmeler, Çin kaynaklı likidite sorunu ve ABD’nin teşvik paketine ilişkin belirsizliklerle dünya borsalarında satıcılı bir seyir izlendiğini ifade etti.

    Haftaya yurt içinde enflasyon, yurt dışında ise ABD’nin istihdam raporumdaki veriler, dünya genelinde açıklanacak Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI), İngiltere Merkez Bankası faiz kararı, Avro Bölgesinde büyüme başta olmak üzere yoğun veri gündeminin takip edileceğini belirten analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 1.470 ve 1.440 seviyelerinin destek konumunda olduğunu söyledi.

    AA Finans Enflasyon Beklenti Anketi’ne katılan ekonomistler, ocak ayında Tüketici Fiyat Endeksi’nin (TÜFE) yüzde 1,48 artmasını bekliyor.

    Ekonomistlerin ocak ayı enflasyon beklentilerinin ortalamasına göre bir önceki ay yüzde 14,60 olan yıllık enflasyonun yüzde 14,75’e çıkacağı hesaplanıyor.

  • Lokomotif çarptı olay yerinde öldü

    Lokomotif çarptı olay yerinde öldü

    Adana’da hemzemin geçitten geçerken lokomotifin çarptığı Muzaffer Gül (57) hayatını kaybetti. Kaza yerine gelen Gül’ün yakınları gözyaşı döktü.

    Kaza, merkez Yüreğir ilçesi Şehit Erkut Akbay Mahallesi’nde meydana geldi. Mehmet Emin K.’nin (29) makinistliğini yaptığı lokomotif, hemzemin geçitte yolun karşısına geçmeye çalışan Muzaffer Gül’e çarptı. İhbar üzerine kaza yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Gelen sağlık ekiplerinin yaptığı kontrolde, Muzaffer Gül’ün hayatını kaybettiği belirlendi.

    Acı haberi alıp kaza yerine gelen Gül’ün yakınları, gözyaşı döktü. Gül’ün cansız bedeni, Adana Adli Tıp Kurumu morguna kaldırılırken, makinist Mehmet Emin K. ise ifadesi alınmak üzere polis merkezine götürüldü.

  • İki lider açıkladı: Süreci başlattık

    İki lider açıkladı: Süreci başlattık

    Ali Babacan, “Bundan sonraki süreçte ikili bazda heyetlerimizin, güçlendirilmiş parlamenter sistemle ilgili bir diyalog ve istişare süreci başlatmasının iyi olacağı kararına vardık” derken Kılıçdaroğlu bu kararın çok önemli olduğunu vurguladı. Kılıçdaroğlu, ayrıca siyasetteki “militan” tartışmasıyla ilgili de açıklamalarda bulundu.

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan ve beraberindeki heyeti, parti genel merkezinde ağırladı.

    Görüşmede Kılıçdaroğlu’na, Genel Başkan yardımcıları Faik Öztrak, Oğuz Kaan Salıcı ve Muharrem Erkek ile Genel Sekreter Selin Sayek Böke eşlik etti.

    Görüşme sonrası basın mensuplarına açıklamada bulunan Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin sorunlarını konuştuklarını belirterek, “Ekonomiden, hukuktan, söylenen hukuk reformundan, dış politikadan, güçlendirilmiş parlamenter sistemden söz ettik, istişarede bulunduk.” ifadesini kullandı.

    Ali Babacan ise Kılıçdaroğlu’na kabul nedeniyle teşekkür ederek, bir araya gelmişken ülkenin sorunlarını da ele aldıklarını dile getirdi.

    ‘ÖNEMLİ BİR AŞAMAYA GELDİK’

    Türkiye’nin çok ciddi hukuk, ekonomi ve dış politika sorunlarıyla karşı karşıya olduğunu belirten Babacan, şunları kaydetti:

    “Bütün bunları karşılıklı olarak değerlendirdik. Görüş alışverişinde bulunduk. Bizim ve pek çok partinin güçlendirilmiş parlamenter sistemle ilgili hazırlıkları var. Bizim kendi hazırlığımız önemli bir aşamaya geldi. Fakat bu hazırlığı kamuoyuyla paylaşmadan önce bir mutabakat zemini oluşturmayı önemli görüyoruz. Böyle bir sürecin başlatılmasıyla ilgili yine görüş alışverişinde bulunduk. CHP’nin de önemli hazırlıkları var. Bundan sonraki süreçte ikili bazda heyetlerimizin, güçlendirilmiş parlamenter sistemle ilgili bir diyalog ve istişare süreci başlatmasının iyi olacağı kararına vardık. Ülkemizde ciddi bir sistem sorunu var, sistem sorunu kadar yönetim zihniyeti sorunu var. Sistem değiştirmeyle ilgili hazırlıklar son derece önemli. Bunun ilkelerinin, temel esaslarının, vizyonunun belirlenmesi önemli. Böyle bir süreci başlatmayla ilgili karar aldık, ülkemiz için inşallah hayırlı olur.”

    ‘TOPLUMUN YÜZDE 58’İ VAR OLAN SİSTEMDEN MEMNUN DEĞİL’

    Bu kararın çok önemli olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu da şu değerlendirmelerde bulundu:

    “Kamuoyu yoklamalarına göre, toplumun yüzde 58’i var olan sistemden memnun değil, güçlendirilmiş parlamenter sistem istiyor. Dolayısıyla toplumun önüne bir tablo koymak, ana ilkeleri koymak çok önemli. Bunu partiler olarak bir araya gelip oturup konuşmak, ana ilkeleri belirlemek ve dolayısıyla belli bir uzlaşma kültürünü güçlendirerek toplumun önüne bunları koymak son derece değerli. Kısır çekişmeler değil, kısır tartışmalar değil, uzlaşma ile ülkenin içinde bulunduğu bu açmazları aşmak, Türkiye’yi kendi bölgesinde, dünyada önemli bir konuma getirmek, demokrasiyi güçlendirmek, demokrasi konusunda pek çok ülkeye örnek bir ülke konumuna gelmek için bu çalışmalara ihtiyaç var. Dolayısıyla Sayın Genel Başkanın ve arkadaşlarının önerileri bizim açımızdan da son derece değerli. Hepinizin huzurunda Sayın Genel Başkana ve arkadaşlarına teşekkür ediyorum”

    Bu konuda nasıl bir süreç işleyeceğine yönelik soru üzerine Kılıçdaroğlu, “Belli bir takvim yok. Yetkin arkadaşlar bir araya gelecekler, sadece kendileri değil, akademik dünyadan da bu işin uzmanlarından da yararlanacaklar. Dolayısıyla siz toplumun önüne bir belge koyarken veya ilkeleri koyarken o ilkelerin toplum açısından da kabul edilebilir olması lazım. O çerçevede salt kendimiz belirleyecek ve kamuoyunun önüne koyacak değiliz, geniş bir mutabakat sağlayarak ve işin uzmanlarının da görüşünü alarak belli bir çalışmayı gerçekleştireceğiz.” diye konuştu.

    ‘MİLİTAN’ TARTIŞMASI

    Kılıçdaroğlu, siyasetteki “militan” tartışmasına yönelik soruya ise “Sözlüğe bakıldığı zaman, militan, belli bir düşünceyi savunan kişi demektir. O düşünce için mücadele eden kişi demektir.” yanıtını verdi. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Bizim burada kastettiğimiz devletin tarafsızlığıdır, vatandaşlarına karşı tarafsızlığıdır. Eğer bir Milli Eğitim Müdürü, İhvan’ın yaptığı hareketi, logosunu arka tarafındaki panoya koyup böyle bir fotoğraf veriyorsa bu kişi devlet memuru değil. Devlet memuru siyasetle uğraşmaz. Valiler, kaymakamlar siyasetle uğraşmazlar. Onlar tarafsızdır, devleti temsil eder, bir siyasi partiyi temsil etmezler. Eğer siz devlet memurlarını belli bir siyasi partinin elemanı haline getirirseniz onu militanlaştırmış olursunuz. O kişi tarafsızlığını kaybetmiş olur.

    Üzerinde özenle durduğumuz nokta budur ve bu konuda çok sayıda örnek var. Sayın Erdoğan’ın ‘bütün valiler dava açsın’ demesi, ‘bütün valiler benim emrimdedir ve AK Parti’nin emrindedir dolayısıyla ben talimat veriyorum, hep beraber dava açın’… Bu ne demektir, bir partinin genel başkanının talebinin bütün valiler tarafından kabul edilmesi demektir. Bunun akılla, mantıkla bir ilgisi var mıdır? Dolayısıyla üzerinde durduğumuz nokta bu. Oturup baksınlar, devleti politize etmesinler. Kamu görevlilerini politize etmesinler. Onlar gelen her vatandaşa yasaların öngördüğü hizmeti vermekle sorumludurlar. Valisi, kaymakamı, emniyet müdürü, defterdarı, vergi dairesi müdürü, hiçbir ayrım yapmadan, vatandaşların siyasi görüşüne bakmadan her vatandaşa hizmet etmek zorundadırlar. İşin özü budur.”

  • Akşener: Türkiye’nin çözülemeyecek sorunu yok

    Akşener: Türkiye’nin çözülemeyecek sorunu yok

    İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, “Türkiye’nin, aslında 83 milyon vatandaşını doyuracak, bu vatanın her bir evladını, refah içinde yaşatacak gücü de var, imkanları da var. Türkiye’nin çözülemeyecek sorunu yok” dedi.

    İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, TBMM’de partisinin grup toplantısında konuştu. Akşener, 2020 yılında 40 binin üzerinde gerçek kişi işletmesi ve şirketin kapandığını söyleyerek, “Kaldı ki, resmi kapanma işlemi zaman aldığı için, fiilen kapanan işletme sayısı, maalesef bunun çok üzerinde. Ayrıca, kriz dönemlerinde kurulan şirket sayısının artması, kimseyi yanıltmasın. Böyle dönemlerde, borçlarını ödeyemediği için, birçok firmanın kredibilitesi bozulur. O nedenle firmalar, iş yapabilmek ve bazı yükümlülüklerden kaçınmak için, çareyi yeni şirket kurmakta bulurlar” dedi.

    ‘TÜRKİYE POTANSİYELİ OLAN BİR ÜLKEDİR’

    Akşener, çarşıda ve pazarda esnafı dinlediğini belirterek, “Türkiye’nin, aslında 83 milyon vatandaşını doyuracak, bu vatanın her bir evladını, refah içinde yaşatacak gücü de var, imkanları da var. Türkiye’nin çözülemeyecek sorunu yok. Tüm olanlara rağmen, kimse umudunu yitirmesin. Kimse endişe etmesin. Her zaman söylüyorum; Türkiye potansiyeli olan bir ülkedir. Türkiye kaynakları olan bir ülkedir. Türkiye zengin, güçlü ve mutlu olmak için, ihtiyacı olan her şeye sahip olan bir ülkedir. Yeter ki, milletin hazinesi, eşe dosta yandaşa değil, milletimize aksın” diye konuştu.

    HDP BİNASINDAKİ GÖRÜNTÜLER

    Akşener, HDP’nin İstanbul Esenyurt binasında çekilen görüntüleri hatırlatarak, “HDP binasında, Apo posteri bulunca şaşırıyorlar; ama seçim zamanı mektubunu okutmaya gelince, dert etmiyorlar. Yana yakıla, ‘HDP kapatılsın’ diyorlar; ama bunun için en ufak bir adım bile atmıyorlar. Nitekim bunlara sorarsan, en büyük Türk, en has Müslüman kendileridir; ama ‘Müslüman Türküm’ dediği için, zulüm gören kardeşlerimizi duymuyor, iki laf edemiyorlar” ifadesini kullandı.

    GÖZYAŞLARINI TUTAMADI

    Öte yandan Akşener, konuşmasının son bölümünde Doğu Türkistan’dan gelen Kaşgarlı Nursimangül Abdurraşid’i kürsüye çağırdı. Abdurraşid, 2017 yılından bu yana ailesinden haber alamadığını söylemesi üzerine, Akşener ve milletvekilleri gözyaşlarını tutamadı. Tekrar söz alan Akşener, “Allah, seni sevdiklerine, Doğu Türkistanlı kardeşlerimizi de huzura kavuştursun inşallah” dedi.