Bursaspor’un da katıldığı kura çekiminde yeşil-beyazlı ekibin rakibi Bölgesel Amatör Lig takımlarından Gölcükspor oldu.
Karşılaşma 10, 11, veya 12 Ekim tarihinde Bursa‘da oynanacak.
Bursaspor’un da katıldığı kura çekiminde yeşil-beyazlı ekibin rakibi Bölgesel Amatör Lig takımlarından Gölcükspor oldu.
Karşılaşma 10, 11, veya 12 Ekim tarihinde Bursa‘da oynanacak.
Adı transfer döneminde Beşiktaş ile anılan Nice oyuncusu Alexis Beka Beka, otoyol üzerinde yer alan Magnan viyadüğünde intihara teşebbüs ediyor.
İtfaiye ve polis operasyonu devam ediyor. Oyuncu otoyolun bariyerlerinde durdu. BFM Nice Côte d’Azur’un edindiği bilgiye göre, bir OGC Nice oyuncusu Nice’teki Magnan viyadüğünden atlamakla tehdit ediyor.
Acil servis olay yerinde bulunurken, oyuncuyla görüşmeler devam ediyor.
Değerli Bursasporlular,
Kulübümüz, hem Cumhuriyetimizin yüzüncü yılına saygı, hem de eski stadyumumuzun ruhunu yeniden canlandırma amacıyla sponsor firma Sütaş ile bir işbirliği anlaşması yaparak stadyumumuzun adını Yüzüncü Yıl Atatürk Sütaş Stadyumu olarak değiştirme kararı almıştır.
Bu anlamlı ad değişikliğiyle birlikte Bursaspor camiasının daha da birleşeceğine, taraftarlarımızın stadyumumuza olan bağlılığının artacağına inanıyoruz. Yüzüncü Yıl Atatürk Sütaş Stadyumu, bizim için sadece bir spor alanı değil, aynı zamanda bir gurur kaynağı olacaktır.
Hep birlikte, bu stadyumu Cumhuriyetimizin 100. yılına yakışır bir şekilde yaşatacağımıza olan inancımız tamdır.
Beşiktaş Başkanı Ahmet Nur Çebi, Beşiktaş Stadyumu’nda düzenlenen basın toplantısında gündeme dair açıklamalarda bulundu.
Trendyol Süper Lig’in 3. hafta erteleme maçında dün Adana Demirspor’a karşı alınan 4-2’lik mağlubiyet hakkında konuşan Başkan Çebi, “Dünkü maç çok tatsız bir maçtı. Camia üzüldü, taraftarlar üzüldü. Onlar üzülünce ben de üzüldüm ama futbolun içerisinde bunlar vardır. 120 yıllık kulübüz, neler yaşandı ama birlik ve beraberlik içerisinde olursak, sabır gösterirsek, takımımızın çok güçlü bir şekilde sezon sonu hedefe ulaşacağından benim hiç şüphem yok. Her maçın sonunda maçın skoruna göre alkış ve ya eleştiri bence doğru değil. Birlik ve beraberlik içerisinde olalım, sabır gösterelim. Ben takımıma, ekibime, hocama güveniyorum. Yaşanmış olanı bir kaza olarak kabul edelim, önümüze bakalım. Ben takım mağlubiyet aldı diye Beşiktaş başkanlığından vazgeçmem. Bizler bir aileyiz. Acı günde, zor günde, kötü günde, iyi günde beraber olmayı başardığımızı herkese göstermek zorundayız” ifadelerini kullandı.
“Ekibime, hocama ve yönetimime güveniyorum”
Ligin daha başında olduklarını ve günlük sonuçlarla takımı değerlendirmemek gerektiğini belirten Çebi, “Ligin daha başındayız. Daha önümüzde onlarca maç var. Maçların nasıl biteceğini biliyor gibi davranmayı da doğru bulmuyorum. Ben ekibime, hocama ve yönetimime güveniyorum. Her maçın sonucuna göre hareket edersek camia olarak, takımın üzerinde gerginlikten başka hiçbir şey oluşturmayız. Sabırla beklemelerini istiyorum kendilerinden. Ben de olsam aynı şekilde hareket ederim ama ben başkan olarak bu takımla, bu hocayla bu işin içinden çıkabileceğimi, şampiyonluk hedefiyle sezon sonuna kadar hareket edeceğimizi ifade etmek istiyorum. Pandemi döneminde bu takımdan bir şey olmaz denildiğinde 4 kupayı bu müzeye biz getirdik. Günlük ve anlık sonuçlarla hocanın, takımın ve yönetimin yıpratılmaması gerektiğini, bunun kimseye faydasının olmayacağını düşünüyorum” şeklinde konuştu.
“Hep beraber Türk futbolunun marka değerini yukarı çekmemiz gerekiyor”
Yayın gelirlerinin yükseltilmesi için hep beraber hareket edilmesi gerektiğini vurgulayan Ahmet Nur Çebi, “Yayın gelirlerinin düşmesinin sebebi Türk futbolunun bence her kesiminde doğru idare edilmediğinden kaynaklanıyor. Bu işte TFF’ye yüklenmek doğru değil. Eğer bir değer düşüyorsa bunu bir veya iki kişiye bağlamak doğru olmaz. Ya hep beraber bunu yukarıya çıkaracağız, ya da hep beraber biraz daha aşağı gitmeye devam edeceğiz. Biz aşağıya gittiğimiz müddetçe de yayın gelirleri de düşecektir. Bunu tersine çevirmemiz gerekiyor. Futbolun çok önemli olduğunu bütün dünya kabul ediyor. Herkes bunu önemsiyor ama biz daha hala değerini yeteri kadar anlayabilmiş değiliz. Altyapı, sporcular, hakemler, bunların hepsi çok uzun bir süreç. El birliğiyle hep beraber Türk futbolunun marka değerini yukarı çekmemiz gerekiyor” değerlendirmesinde bulundu.
“Play-off olursa ‘evet’ deriz”
‘Sezon sonunda play-off sistemi olmalı mı?’ sorusuna ise Başkan Çebi, “Play-off bütün kulüplerin ortak alacağı bir karar. Eğer ortak bir karar çıkarsa biz play-off oynansın deriz. O da bir keyiftir, bir gelirdir. Ben önemsiyorum, olursa evet deriz. Bu sezon da olursa evet deriz. Destek veririz. Top oynamaktan, mücadele etmekten kaçmak gereksiz. Oynanacak her fazla oyun taraftara keyif vereceği için biz bunu destekleyici oluruz” yanıtını verdi.
“Amatör branşların gereken değeri görmesi lazım”
Siyah-beyazlı kulübün başkanı, futbol dışındaki branşların hak ettiği değeri görmediğini de aktararak, “Futbol diğer branşların çok üzerinde. Dün biz hentbolda bir kupa aldık ama bu hiçbir zaman gündeme gelmiyor. İnsanları oralara yöneltmek lazım. Bütün amatör faaliyetlerimizin hepsine sponsor bulduğumuzu ve sponsor desteği ile bu kulübe yük olmayacak şekilde yürümelerini sağladığımızı ifade etmiştim. O branşların da hak ettiği değeri görmesi lazım” şeklinde konuştu.
“Şenol Güneş ile Salih Uçan arasında baba-oğul ilişkisi var”
Adana Demirspor maçının ardında Teknik Direktör Şenol Güneş ile Salih Uçan arasında yaşanan olayın art niyetli olamadığının altını çizen Başkan Çebi, “Maç bitmiş, kaybetmek acı bir şeydir. O süreç içerisinde bütün sinirler gergin. Futbolcumuz Salih Uçan’la hocamız Şenol Güneş arasındaki bağı, baba-oğul ilişkisini bilseniz o hareketin kötü olmadığını anlardınız. Olmasa iyiydi ama bu anlık bir hareket. Hoca da haklı olarak oyuncularını toplamaya çalışıyor. Bu soruyu kendisine sormanızda fayda var. Benim çok tasvip ettiğim bir olay olmasa dahi, bunun kesinlikle art niyetli olmadığını biliyorum. Oyuncuyu içeriye, soyunma odasına sokmaya çalışıyor. Ben bun tamamen anlık ve oradaki ambiyanstan oyuncuları çıkarmaya çalışan bir hocanın hareketi olarak değerlendiriyorum” diyerek sözlerini sonlandırdı.
Bursaspor’un 1 Ekim Pazar günü Bayrampaşa Çetin Emeç Stadyumu’nda oynayacağı maçın hakemi Ömer Faruk Gültekin oldu. Gültekin’in yardımcılığını Muhammed Yıldız ve Orhan Timurtaş yapacak. Maçın dördüncü hakemi ise Yusuf Aydın olacak.
TFF 2. Lig’in 6. haftasında deplasmanda Beyoğlu Yeni Çarşı ile karşılaşacak olan Bursaspor’da hazırlıklar Özlüce İbrahim Yazıcı Tesisleri Ersel Altıparmak Sahası’nda yapılan antrenmanla devam etti. Antrenör Nedim Vatansever gözetiminde gerçekleştirilen idman, ısınma hareketleriyle başladı. İkinci bölümde dar alan oyunları oynayan futbolcular, antrenmanıtaktik çalışmalaryaparak tamamladı. Yeşil-beyazlılar, hazırlıklarına yarın akşam saatlerinde yapacağı çalışmayla devam edecek.
Samsunspor’un yıllardır süren Süper Lig hasretine son veren teknik heyette Hüseyin Eroğlu’nun yardımcılığını yapan ve aldığı sürpriz kararla ekipten ayrılan Bursalı futbol insanı Ahmet Çağıran, kariyerine teknik direktör olarak devam edecek. Futbola Bursa’da başladıktan sonra, Altay, Karşıyaka, Denizlispor, Çaykur Rizespor gibi takımlarda 200’ün üzerinde maça çıkan Çağıran, gösterdiği performans ile milli takıma kadar yükseldi. Çağıran, futbolculuk döneminde olduğu gibi, teknik adamlık kariyerinde de önemli başarılara imza attı. 2.Amatör Küme’den aldığı Yıldırım Belediyespor’u Bölgesel Amatör Lig’e taşıyan Çağıran, Halide Edip Adıvar Spor Kulübü, Kırıkkalespor, Niğde Anadolu Futbol Kulübü, İnegölspor ve Samsunspor gibi takımlarda yardımcı antrenörlük yaptı.
Çocukluğundan itibaren futbolun içerisinde yer alan ve futbolun kendisi için yaşam tarzı haline geldiğini söyleyen Ahmet Çağıran, “Çocukken bir sokak oyunu olarak başlayan futbol tutkum, beni bir futbolcu adayının veya futbolcunun kurabileceği tüm hayallere kavuşturdu. Profesyonel olduktan sonra Süper Lig’in ve Türk futbolunun önemli camialarına oynadım. Milli Takım forması giymenin mutluluğunu yaşadım. Futbolcu olarak, Rahmetli Nejat Biyediç, Rıza Çalımbay, Reha Kapsal, Yılmaz Vural çok değerli hocalarla çalışma fırsatı buldum. Çok önemli kazanımlar sağladım” dedi.
“Teknik direktör olarak hizmet edeceğim”
Aktif futbol hayatını tamamladıktan sonra hiç ara veremeden teknik adamlık kariyerine başlayan Çağıran, “Sahadan kulübeye geçtikten sonra ilk öğrendiğim şey, antrenörlüğün de en az futbolculuk kadar zor olduğu idi. Erman Güracar, Murat Yoldaş ve Hüseyin Eroğlu gibi önemli teknik adamların birinci yardımcılıklarını yaparak, kendim için çok büyük kazanımlar sağladım. Ancak bu da bir süreçti ve tamamlandı. Futbol hayatımın bundan sonraki dönemine, kendi vizyonum, hedeflerim yönünde teknik direktör olarak devam etmenin zamanının geldiğini düşünüyorum” diye konuştu.
Uzun ve kalıcı başarının yolu sistem ve planlama
Özellikle Samsunspor’daki sürpriz ayrılığın ardından Çağıran, birçok 2. Ve 3. Lig takımından teklif aldı. Bir süredir dinlendiğini, yeni süreç için hazırlıklar yaptığını ve ekip oluşturduğunu kaydeden Çağıran, futbolun geldiği noktayı değerlendirdi. Dünya’da futbolun bir oyun olmaktan çıktığını milyar dolarlık bir sektöre dönüştüğünü aktaran Çağıran, “Futbol, her gün gelişen, kendini yenileyen, trendleri değişen bir spor dalı. Teknik adamlar olarak biz, futbolun tüm bileşenlerinden daha fazla bu gelişmelere, değişime, yeniliklere ayak uydurmak zorundayız. Futbolda uzun süreli ve kalıcı başarıların yolu; sistemli, inovatif, planlı çalışmaktan geçiyor. Bir sistemi olmayan, bir plan yönünde ilerlemeyen kulüplerin orta ve uzun vadede futbolda var olabileceğini sanmıyorum” ifadelerini kullandı.
Krizler fırsatı doğurur
Yeni futbol düzenine ayak uydurmayan birçok takımın zorlu süreçlerden geçtiğini, Bursaspor, Eskişehir Türk futbol kültürünün önemli imgelerinin ağır darbeler aldığını da dile getiren Çağıran, “Ben bu zor süreçlerden çıkışının yine bu sürecin içeresinde olduğunu, bu krizlerin bir fırsata dönüştürebileceğine inanıyorum. Bakın benim de mensubu olduğum, formasını giymekten onur duyduğum Bursaspor’un en önemli özelliği üreten bir yapı olmasıydı. Sadece kendisi için değil, Milli takımlar için futbolcu yetiştiren bir camiaydı. Yine Eskişehir kendi değerleri ile var olan bir kulüptü. Bunlar gibi ülkemizde ve dünyada birçok kulüp kısa vadeli başarı hedefleriyle üreten, yetiştiren misyonlarını terk ederek, adeta bir tüketim çılgınlığına kapıldılar. Yabancı futbolcu çılgınlığı ile kendi çocuklarımızı, değerlerimizi göz ardı ettiler. Gelinen durum ortada. Ancak bu sorunun çözümü yine kendi içeresinde gizli” dedi.
Tüketen değil üreten futbol anlayışı
Planlı, üretim ve yetiştirmeyi esas alan bir sistemin zorunluluğuna işaret eden Ahmet Çağıran, “Sporcularımızı öncelikle günümüz futbolunun gereksinimlerini yerine getirebilecek şekilde yetiştirmeliyiz. Fiziksel, teknik ve taktiksel gelişimlerinin yanı sıra sosyal ve psikolojik gelişimlerine de katkı sağlamak zorundayız. Çünkü futbol duyguları da bünyesinde barındıran bir spor. Sporcularımızı mevcut sistemde rekabet edebilecek hale getirdikten sonra kesinlikle onları güvenmeli ve onlara gerekli şansları tanımalıyız. Bakın sadece yabancı futbolculara sağladığımız imkan ve verdiğimiz şansları kendi çocuklarımıza vermemiz bile tüketen bir futbol ortamından üreten futbol iklimine geçmemizde önemli bir adım olacaktır” şeklinde konuştu.
Oyun istikrarı sağlanmıyor
Günümüz futbolunda teknik adamların görevinin daha ağır olduğunu da sözlerine ekleyen Çağıran, “Teknik direktörler olarak gerekli özeleştiriyi yapacak olursak maalesef yeterince donanımlı değiliz. Oyunu oyuncuların kişisel yeteneklerine bırakıyoruz çoğu zaman. Böyle olunca da gününde olan takımlar maçları kazanıyor ve bir oyun istikrarı sağlanmıyor. Oysa çalıştığımız takımlarda sistem oyunu oynatabilirsek gelişim açısından daha yüksek performanslar alabiliriz oyunculardan. Teknik direktör eksikliği futbolcu eksikliğinden daha çok hissediliyor ülkemizde. Bir teknik direktör olarak oyuncudan performans almak ve istediğimiz oyunu anlatabilmek tamamen teknik direktör sorumluluğudur” ifadelerini kullandı.
Bursaspor, TFF 2. Lig’in 6. haftasında deplasmanda oynayacağı Beyoğlu Yeni Çarşı Belediyespor maçının hazırlıklarını sabah saatlerinde Özlüce İbrahim Yazıcı Tesisleri Ersel Altıparmak Sahası’nda yaptığı antrenmanla sürdürdü. Antrenör Nedim Vatansever gözetiminde gerçekleştirilen idman, salonda kuvvet hareketleriyle başladı. İkinci bölümde pas drilleri yapan futbolcular, antrenmanı hücum savunma geçişleri ve taktik çalışmalar yaparak tamamladı.
Bursaspor, hazırlıklarını yarın sabah saatlerinde yapacağı çalışmayla sürdürecek.
Peru’da düzenlenen Para Atıcılık Dünya Şampiyonası’nda Bursa Büyükşehir Belediyesporlu Aysel Özgan, şampiyon oldu. Lima kentinde 19-29 Eylül tarihleri arasında gerçekleştirilen organizasyonda 10 M Havalı Tabanca Kadınlar (P2) SH1 disiplininde Türkiye’yi temsil eden Bursa Büyükşehir Belediyesporlu milli sporcu Özgan, tüm rakiplerini geride bırakarak dünya şampiyonluğuna ulaştı. Şampiyonada Milli Takım adına mücadele eden bir başka sporcu Ayşegül Pehlivanlar ise bronz madalya kazandı.
Bursa Büyükşehir Belediyesporlu Aysel Özgan, geçtiğimiz yıl Fransa’da düzenlenen Dünya Kupası’nda rekor kırarak altın madalya kazanırken, Kasım ayında ise Birleşik Arap Emirlikleri’nde düzenlenen Dünya Şampiyonası’nda ilk sırada yer aldı.