Etiket: ssk

  • SSK ve Bağ-Kur emeklilerin beklediği zam oranı geldi

    SSK ve Bağ-Kur emeklilerin beklediği zam oranı geldi

    Milyonlarca emekliyi doğrudan ilgilendiren yeni yıldaki zam oranları, ocak ayında Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanacak aralık ayı enflasyon oranının ardından kesinleşecek ve emekli aylıkları 6 aylık enflasyon farkı oranında artacak. TÜİK’in açıkladığı 3 aylık enflasyon oranlarına bakıldığında temmuz ayında aylık enflasyon yüzde 3,23, ağustosta yüzde 2,47 ve eylülde yüzde 2,97 olarak kaydedildi. 3 aylık toplam enflasyon ise 8,93 olarak kayıtlara geçti. Yeni yılda güncellenecek olan emekli aylıklarına ilişkin konuşan Türkiye Gazetesi Yazarı ve Sosyal Güvenlik Başuzmanı İsa Karakaş, yılsonu enflasyon tahminleri çerçevesinde oluşabilecek emekli ücretlerini değerlendirdi. Karakaş, Orta Vadeli Plan (OVP) ve beklenti anketleri çerçevesinde emekli aylıklarının değerlendirilebileceğini belirterek, “3 aylık enflasyon farkı şu anda temmuz, ağustos ve eylül aylarına ait 3 aylık enflasyon rakamlarını kesin olarak biliyoruz. Bugün itibarıyla SSK ve Bağ-Kur emeklilerimize yüzde 8,93 oranında zam verilmesi kesin. Kök maaşı 11 bin 500 lira olan SSK ve Bağ-Kur emeklisinin bugün itibarıyla yüzde 8,93’lük enflasyon farkını göz önünde bulundurduğumuz zaman 12 bin 527 lira zamlı maaş alacak” açıklamasında bulundu.

    “Yüzde 41,5’lik enflasyon rakamı gerçekleşirse SSK ve Bağ-Kur emeklileri yüzde 13,46 oranında zam alacak”

    OVP’nin güncellendiğini ve yıl sonu enflasyon beklentisinin yüzde 41,5 olduğunu hatırlatan Karakaş, “Yüzde 41,5’lik enflasyona göre 6 aylık enflasyon farkını hesapladığımız zaman yüzde 13,46 gibi bir rakam ortaya çıkıyor. Hükümetin OVP’de öngörmüş olduğu yüzde 41,5’lik enflasyon rakamı gerçekleşirse SSK ve Bağ-Kur emeklilerinin yüzde 13,46 oranında zam almaları söz konusu olacak. Buna göre bir hesaplama yaptığımız zaman kök ücreti 11 bin lira olan emekliye yüzde 13,46 zam yapıldığı takdirde maaşı 12 bin 500 liranın altında kalmakta. Özetle OVP’de öngörülen yüzde 41,5’lik enflasyon farkı gerçekleşirse kök maaşı 11 bin liranın altında olanlara sıfır zam söz konusu. Bu durumda bu emeklilerimiz mevcut 12 bin 500 lirayı almaya devam edecekler” ifadelerine yer verdi.

    “Enflasyon yüzde 43’ün üzerinde olursa SSK ve Bağ-Kur emeklileri yüzde 15 zam alacak”

    Enflasyon beklenti anketlerinin değerlendirmelerini de paylaşan Karakaş, bu çerçevede yılsonu enflasyonunun yüzde 41,5’ten daha fazla olacağını dile getirerek, “Beklenti anketlerine ve uluslararası kuruluşların tahminlerine baktığımız zaman yılsonu enflasyonunun yüzde 41,5 olmayacağı görülmekte. Bunun da yüzde 43 ve üzerinde olması öngörülmektedir. Bu senaryoya göre hesaplama yapıldığı zaman en az yüzde 15’lik zam yapılması söz konusu. Bu durumda enflasyon yılsonunda yüzde 43’ün üzerinde olursa SSK ve Bağ-Kur emeklilerine yüzde 15 oranında bir zam söz konusu olacak. Bu yüzdeye göre hesaplama yaptığımız zaman bugün itibarıyla kök maaşı 10 bin 870 liranın altında olan emeklilerin maaşları 12 bin 500 lirada kalacak. Yani yüzde 15 oranında bir zam olsa bile kök maaşı 10 bin 870 lira olan emekliler sıfır zam alma riskiyle karşı karşıya kalacaklar” diye konuştu.

    “11 bin liranın altında olan emeklilerin maaşlarına sıfır zam alması söz konusu”

    En düşük emekli ücretinin 12 bin 500 lira olduğunu da hatırlatan Karakaş, “Sosyal Güvenlik Kurumu’nun yapacağı hesaplamada ortaya çıkan 6 aylık fark neyse sadece o oranda zam yapılması öngörülmekte. Bu durumda 11 bin liranın altında olan emeklilerin maaşlarına sıfır zam alması söz konusu. Fakat 2023 yılının temmuz ayında kök maaşı düşük olanlara zam yapılmadığı için zam almayan 4 milyona yakın emekli ortaya çıktı. Bu durumda da taban maaş 12 bin 500 lirayla sabit kalırsa 10 bin 870 liranın altında maaş alan 4 milyona yakın emekli sıfır zam riskiyle karşı karşıya kalacak. Ancak biz bu 12 bin 500 liralık taban maaşının katı tutumuna karşı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın devreye girip en az 15 bin liraya çıkarmasını beklemekteyiz” değerlendirmesinde bulundu.

    “Hükümetin bir yasal düzenleme yapması gerekmekte”

    Enflasyonun beklentilerde olduğu gibi yüzde 43 olması durumunda ise maaşı 12 bin 500 lira altında olan tüm emeklilerin yüzde 15’lik zam alacağını kaydeden Karakaş, “Bunlara herhangi bir sosyal yardım ya da hazine yardımı olmayacak. En düşük emekli maaşı 12 bin 500 liradan 15 bin liraya çıkarıldığı takdirde en geç aralık ayında hükümetin bir yasal düzenleme yapması gerekmektedir. Yasal düzenleme yapılmadan bunun arttırılması mümkün değildir. Dolayısıyla aradaki farkın tamamının SGK’nın değil hazinenin kasasından çıkması söz konusu olacaktır” şeklinde konuştu.

  • Bakan Işıkhan: “SSK ve Bağ-Kur emeklilerinin maaşlarını yüzde 49,25’e yükseltiyoruz”

    Bakan Işıkhan: “SSK ve Bağ-Kur emeklilerinin maaşlarını yüzde 49,25’e yükseltiyoruz”

    Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, katıldığı bir televizyon programında gündeme dair açıklamalarda bulundu. Deprem bölgesindeki istihdama dönüş programları, işsizlik sigortasında değişiklik düzenlemesi ve kısa çalışma ödeneği gibi konu ele alan Işıkhan, SSK ve Bağ-Kur emeklilerine verilen yüzde 5’lik zammın da arttırıldığını duyurdu.
    Burada konuşan Işıkhan, İŞKUR aracılığı ile yürütmüş oldukları aktif iş gücü piyasası programlarını daha etkili ve kapsamlı hale getirmeyi düşündüklerini söyledi. Kurs ve programlarda program süresinin 3 katı olarak uygulanan istihdam yükümlülüğünü 2 katına indirdiklerini dikkati çeken Bakan Işıkhan, kurs ve program sonrası istihdam taahhüt oranı yüzde 60’a indirildiğini de anımsattı.

    “Kısa çalışma ödeneği bölgesel, sektörel ve afetler sonrasında çalışanlarımıza verdiğimiz bir nakti destekti”

    TBMM’ye verilen İşsizlik Sigortası Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Teklifi hakkında sorulan soruları yanıtlayan Işıkhan, yasa tasarısı ile aktif ve pasif iş gücü piyasasını dengelemeye çalıştıklarını ifade etti.

    Pasif işgücü piyasasının etkinliğini arttırmak için çalışmalar yaptıklarını, bu çalışmaların başında ise kısa çalışma ödeneğinin olduğunu belirten Işıkhan, “Kısa çalışma ödeneği, özellikle bölgesel, sektörel ya da afetler sonrasında çalışanlarımıza verdiğimiz doğrudan bir nakdi destekti. Bu rakam 8 bin ile 12 bin arasında çalışana doğrudan verdiğimiz bir destekti. Biz bunu işsizlik sigortası fonundan karşılıyoruz. Bu yıl içerisinde nakdi yardım niteliğinde Covid-19 sürecinde 3,8 milyon çalışanımıza verdik. Yasal teklif olarak verdiğimiz bu uygulamada da vatandaşlarımızın kısa çalışma ödeneğinden daha fazla yaralanması için son 3 sende gereken asgari prim gün sayısını 600 günden 450 güne indiriyoruz. Bu şekilde daha fazla vatandaşımıza ulaşmış olacağız” ifadelerine yer verdi.

    “Asgari ücretle çalışanlarımızı enflasyona ezdirmeme ilkemizi sürdürdük”

    Bakan Işıkhan, sene başında yapılan asgari ücret zammında geçen seneye oranla yüzde 100’lük bir artış olduğunu hatırlatarak, “Yıllık enflasyon yüzde 64,77 iken asgari ücrete geçen yıla göre yüzde 100 zam yapmamız aslında ne kadar önemli bir başarı gösterdiğimizi de gösteriyor. Enflasyon oranı üzerinde de zam vererek çalışanlarımızı enflasyona ezdirmeme ilkemizi sürdürdük” diye konuştu.

    “SSK ve Bağ-Kur emeklilerimizin emekli aylıklarındaki artışı yüzde 49,25’e yükseltiyoruz”

    Bakan Işıkhan, “Emeklilerimize 2024 yılı zam oranları belli olmuştu. Memur emeklilerimiz için yüzde 49,25 oranında artış sağlanmıştı. Ayrıca SSK ve Bağ-Kur’lu emeklilerimiz içinse yüzde 37,57 orana ek olarak kabine toplantımızda yüzde 5 ek ilave zam eklenilerek yüzde 42,6’ya çıkarmıştık. Bu düzenleme TBMM Genel Kurulu’na sunulmuş durumda. Cumhurbaşkanımızın talimatıyla ve Cumhurbaşkanı Cevdet Yılmaz’ın koordinasyonunda, ben, Hazine ve Maliye Bakanımız Mehmet Şimşek, AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler katılımıyla bir toplantı gerçekleştirdik. Yapılan çalışmalar sonrasında belli bir noktaya ulaştık. SSK ve Bağ-Kur emeklilerimizin emekli aylıklarındaki artışı ocak ayı itibarıyla yüzde 49,25’e yükseltiyoruz. Böylece tüm emeklilerimizin aynı oranda artış almasını sağlamış olduk” açıklamasında bulundu.

  • “-3 puan sıkıntısının vergi ve SSK borcuyla alakası yok”

    “-3 puan sıkıntısının vergi ve SSK borcuyla alakası yok”

    “Vergi ve SSK borç yapılandırması sorunumuz yok”

    Bursaspor’un -3 puan sıkıntısı vardır ama bunun vergi ve sigorta borçlarıyla uzaktan yakından alakası yoktur bu haberleri yapanlar art niyetlidir. Geçmiş dönemde Ali Ay, Mesut Mestan, Erkan Kamat, Emin Adanur, Ömer Furkan Banaz dönemlerinde taksitlendirmelerin yatırıldığını fakat bizim yatırmadığımız şeklinde yazılar okudum. Bu çok çirkin bir durum zaten taksitlendirmeler, yapılandırmalar Ömer Furkan Banaz döneminde oldu Ondan önce taksitlendirme olmadı ki. Ömer Furkan Banaz döneminde yapılan bu taksitlendirme anlaşmasını ilk geldiğimizde biz ödedik, birinciyi de ödedik, ikinciyi de ödedik bizim öyle bir sıkıntımız yok. Taksitlendirmenin bozulması diye bir durumda yok. 260’ın üzerinde dosya var. Neden bu 260 tane dosyanın içinde bulunan Luka Çapan ve onun gibi diğer dosyalar gündeme getirilmiyor da vergi ve SSK borcu gündeme getiriliyor? Bunun tek bir sebebi var, yeni yasaya göre döneminde olan vergi ve SSK borçları yönetim kurullarına rücu ediyor. Burada Bursaspor’u düşünmüyorlar onlar zor durumda kalmasın, onlara rücu etmesin diye gündem yaratıyorlar. Şunu net bir şekilde tekrar söylüyorum bizim vergi ve SSK borcu sorunumuz yok. Yapılandırmamız duruyor, yanlış bilgi ve kasıtlı yazıdır bunlar Bursaspor’a kötülük ediyorlar.

    Herkes kötü bir siz iyisiniz”

    Sayın Bakanımız Cavit Çağlar geldi buraya “İş hanı yapmak istiyor” diye yazdılar, Sayın Bakanımız Faruk Çelik’e gittik, “Faruk Çelik’e mi kaldı?” diyorlar. X kişiye gidiyoruz ona neden gittiniz denildi. Buraya Milletvekili geldi, bağış yaptı, “O kadar bağış mı yapılır? Bu adamları kulübe niye sokuyorsunuz” dendi. Adam mecliste çıktı “Bursaspor’a sahip çıkalım” kampanyası başlatmaya çalıştı adamı vatan haini ilan etmeye çalıştılar. Herkes kötü bir siz iyisiniz. Bursa’da herkes kötü, herkes yanlış, herkes bilmiyor işi, bir tek bunlar biliyor. Bursaspor’un en büyük sorunu Bursaspor’u biz yönetiriz diyenler. Bursaspor’a 2,5 ay kimse aday çıkmadı, o kadar biliyorsunuz bu işi neden aday çıkmadınız? O günkü Bursaspor’un divan kurulu iş adamı arıyorlardı hepsi iş adamı. Neden biz yönetiriz demediler? Bursasporlu Profesyonel Futbolcular Dayanışma Derneğinden Sinan Bey imza toplamıştı 100 tane. Biz Bursaspor’u kimseye bırakmayız demişlerdi. Neden çıkmadınız? Köşesinde bir yerlerde hep eleştiriyorlar. Eleştiriyi bırakın alternatif sunun. Bursa ile alakası olmayan, Bursaspor ile hiç bir alakası olmayan dışarıdan adam gelecek onda para varmış onu buraya başkan yapalım diyeceksiniz. Daha önce getirdiniz işte bakın nerelerdeyiz. Masada yemek yediniz diye çay içtiniz diye o iş adamını başkan yapalım dediler. Burası çocuk oyuncağı değil. Bu hatalardan dolayı buralardayız. Parası var dediğimiz adamlar bizi buralara getirdi.

    Bursaspor’un haklarını savunuyoruz diye hakaret yiyiyoruz”

    Bursaspor Kulübü adına hukuksal anlamda bir savaş veriyoruz burada. Bursaspor Kulübünün yaşaması için bu hukuk savaşını kazanmamız lazım. Eğer bu hukuk savaşını kazanamazsak Bursaspor Kulübünü çok zor günler bekliyor. Ayakta kalabilmesi için önce hukuksal olarak haklılığını ortaya koymalıdır. Bursaspor Kulübü bu davaları kazanırsa kim kazanacak? Tabi ki Bursaspor kazanacak ben kazanmayacağım. İşte o zaman kendi ayaklarının üzerinde duracak ve kendine gelecek. Benim kavgam şahsi kavgam değil, Ben Bursasporluyum Bursaspor yenildiğinde, başarısız olduğunda onlardan daha fazla üzülen bir kişiyim. Ben Bursaspor ile büyüdüm tribününden, başkanlığına, yöneticiliğine ve üyeliğine kadar her yerinde oldum ben. Bursaspor’u seviyorum. Ben kendi davamı açmıyorum ki. Kendimi düşünmüş olsaydım dava açtığım kişilerle masaya otururdum, arkadaş olurdum, kimseyle de kötü olmazdım. Hiç bu kadar küfür yemezdim, hiç bu kadar hakaret yemezdim. Üzüldüğümüz şu var, Bursaspor Kulübünün haklarını savunuyoruz diye bu kadar hakaret yiyiyoruz. Ben Allah’a havale ediyorum hepsini. Bursaspor’un hakkının yolunda gidiyoruz. Kazanırsak Bursa kazanır, kaybederse Bursa kaybeder. Bu kavga bizim veya arkadaşlarımızın kavgası değil, bu kavga Bursaspor’un kavgası. Kim nerde yer alıyorsa o tarafın adamıdır. Bursaspor’un yanında olan Bursasporludur, değilse yaptıkları işlerin ortaklarıdır.

    Forma kampanyası birleştirici bir güç olsun”

    Bu formada Bursaspor’un ilk kadrosunun dualarla açılışı var. Bu daha hiçbir medyada yayınlanmamıştır, Bursaspor Kulübünde de yoktur. İlk şampiyonluk ve ondan sonra gelen, başarılı olan tüm futbolcular ve kupaların fotoğrafları vardır. Arkasında da şampiyon Başkan Rahmetli İbrahim Yazıcı’nın Süper Lig şampiyonluğu vardır, timsah yürüyüşümüz vardır. Kısaca Bursaspor’un tüm tarihi bu formanın içindedir. Bunu sadece forma olarak görmememiz gerekiyor. Forma kampanyasında maddiyattan önce Bursaspor ruhunu tekrar sokaklara yaymak, camiayı birleştirmek amacımız. Bu kampanyanın maddiyatından çok maneviyatı bizim için önemlidir onun için bu kampanyayı yapacağız. Katılan olur, katılmayan olur, katılandan da Allah razı olsun, katılmayandan da Allah razı olsun. Biz üzerimize düşen görevi yapalım sonrada Bursa halkının Bursaspor’u ne kadar sahiplendiğini görelim. Biletleri indirin dediler indirdik. Gelen oldu mu? Olmadı. Sen gerçek Bursasporluysan kötü zamanda takımına sahip çıkacaksın. Bana ve yönetime değil, takımına sahip çık. O çocuklara güven ver. Geçen sene 1 puanla ligde kaldık. Bu puanlar bize lazım. 12. adam taraftardır, güçlüdür. Biz taraftarımızla çok maç aldık, bizde taraftarlık yaptık. Kötü günde kulübünün yanındaysan sen Bursasporlusundur. Eskişehir BAL liginde oynuyor en az 4-5 bin seyirciyle oynuyor. Onlar kulübüne sahip çıkıyorlar, yönetim kuruluna değil. Önce kulübü yaşatalım yönetim kurulu önemli değil. Bu genç futbolcu kardeşlerimize sahip çıkmamız gerekiyor. Onlara hakaret ederek, protesto ederek değil.16-17 yaşında genç çocuklar bunlar. Masada herkes her şeyi konuşuyor çaylar bitince evine gidiyor ama Bursaspor Kulübünde çaylar biterse bir daha evimiz kalmayacak. Bursaspor’un evi burası, hepimizin evi burası. Bursa’da yaşayan, Bursasporluyum diyen herkesin evi burası. Bu ev yaşamalı, biz değil kulüp yaşamalı. Bu kulüp nasıl yaşar kulübe ve genç futbolcu kardeşlerimize sahip çıkarak yaşar.

     

  • Gözler emekli zammında

    Gözler emekli zammında

    Memur zamlarının belli olmasının ardından gözler emeklilere yapılacak düzenlemeye çevrildi.

    Memur zamlarının belirlendiği kanun teklifi dün Meclis’e sunuldu. Ancak teklifte emeklilere ilişkin bir düzenleme yer almadı.

    Görüşülmesine yarın komisyonda başlanacak teklife emeklilere ilişkin zam düzenlemesi eklenebilir. Ancak edinilen bilgiler, emekli maaşlarıyla ilgili düzenlemenin sonbahar döneminde yapılacağı yönünde.

    Sonbahardan itibaren yıl sonuna doğru yapılacak çalışmalarda emeklilere kademeli artışın yapılacağı yönünde bilgiler geliyor. Bu yasama dönemi içinde yeni adım atılmazsa en erken takvim ekim ayı ortası olarak öne çıkıyor.

    SSK ve Bağ-Kur emeklileri yılda iki kez zam alıyor. Emeklilerin zammında 6 aylık enflasyon oranı belirleyici oluyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, yılın ilk 6 ayında enflasyon yüzde 19,77 olarak gerçekleşti.

    Farklı bir düzenleme yapılmadığı sürece SSK ve Bağ-Kur emeklilerinin aylıkları yüzde 19,77 artacak.

    Memur zamları için hazırlanan kanun teklifinde memur emeklilerine ilişkin düzenleme yer alımyor.

    Mevcut durumda memur emeklileri yılın ikinci yarısı için toplu sözleşme ve enflasyon farkı kaynaklı olarak yüzde 17,55 zam alacak.

    Yüzde 17,55’lik artış sonrası en düşük memur emekli aylığı 7 bin 901 liradan 9 bin 288 liraya yükselecek.

    En düşük emekli maaşı nisan ayında yapılan düzenlemeyle 5 bin 500 TL’den 7 bin 500 TL’ye çıkarılmıştı.

     

  • Emeklilik sistemi değişiyor

    Emeklilik sistemi değişiyor

    Emeklilik şartları ve hak kazanma koşullarına standart geliyor. Yapılacak düzenlemeyle hem farklı mesleklerde çalışanlar arasında bir eşitleme olacak hem de SSK’lılar ile Bağ-Kur’lular arasındaki prim gün farkı ortadan kalkmış olacak. Burada prim eşitleme işlemleri giriş tarihine göre de değişecek. Buna göre de üç ayrı dönem ele alınacak.

    Türkiye’de 2008 yılında yapılan reform ile tüm sosyal güvenlik kurumları bir çatı altında toplandı. Böylece daha önce SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı adı altında yürütülen işlemler Sosyal Güvenlik kurumu (SGK) adı altında birleştirilmiş oldu. Ancak bu reforma rağmen kurumlar arasında bir norm birliği de sağlanmadı. Tüm kurumlarda emeklilik işlemleri, emekli maaşı bağlama sistemleri farklı olarak uygulanmaya devam ediyor. Bağ-Kur, SSK ve Emekli Sandığı mensuplarının emekli olmak için bekleme süreleri ve prim gün şartları farklılık gösteriyor. Yine emekli maaşı hesaplanırken de farklı hesaplama sistemleri uygulanıyor.

    Örneğin 1995 yılında Bağ-Kur’lu bir kadın sigortalı 7.200 gün (20 yıl) prim biriktirmek zorundayken erkek Bağı-Kur’lu sigortalı için bu şart 25 yıl yani 9.000 günü buluyor. Aynı tarihte işe giren bir SSK’lı ise 570 gün prim ödediğinde emekli olabiliyor. Dolayısıyla bir Bağ-Kur’lu 9.000 gün ile emekli olurken yanında çalıştırdığı SSK’lı bir çalışanı 5.750 gün ile emekli oluyor üstelik daha fazla da emekli maaşı alabiliyor.

    Önceki gün açıklamalarda bulunan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, “Esnafın bazı sorunları mevzuatla ilgili sorunlar. Prim gün sayısındaki farklılık ciddi bir sorun. Bunu eşitlememiz lazım. Bunu eşitleyecek bir düzenlemeyi yapacağımızı size söyleyeyim. Burada emekliliği hak etme şartlarını standardize etmemiz lazım. Bu hem farklı mesleklerde çalışan insanlar arasında adaletsizlik duygusunun oluşmasını ortadan kaldırır hem de devletle toplum arasındaki güven duygusunu güçlendirir” İfadelerini kullanmıştı. Böylece SSK’lılar ile Bağ-Kurlular arasındaki prim gün farkı ortadan kalkmış olacak. Burada prim eşitleme işlemleri işe giriş tarihine göre de değişecek. Buna göre de üç ayrı dönem ele alınacak.

    Birinci dönem 8 Eylül 1999 öncesi: 8 Eylül 1999 öncesinde sigortalı olmuş bir SSK’lı için prim gün şartı 5.000 bin ile 5.975 gün arasında değişiyor. Burada Bağ-Kur’lu için ise kadınlarda 7.200 gün erkeklerde 9.000 gün olarak uygulanıyor. Bir eşitleme söz konusu olduğunda Bağ-Kur’lular için de 5.000 ile 5.975 gün arasında bir prim şartı getirilmesi söz konusu olacak. İkinci dönem 1999-2008 arası: Bu dönemde ise SSK’lılarda prim gün şartı kadın erkek ayrımı olmadan 7.000 güne çıkartıldı. Bağ-Kur’da ise erkeklerde 9.000 gün kadınlarda ise 7.200 gün olarak uygulanmaya devam ediyor. Bir eşitlenme söz konusu olduğunda ise Bağ-Kurlular için de kadın erkek ayrımı olmadan prim gün sayısı 7.000 güne indirilecek.

    Üçüncü dönem 2008 sonrası: Bu dönemde ise SSK’lar için prim gün sayısı kadın erkek ayrımı olmadan 7.200 güne çıkartıldı. Bağ-Kur’da ise yine kadınlar 7.200 erkekler ise 9.000 gün şartıyla emekli olmaya devam ediyor. Burada bir eşitleme söz konusu olduğunda ise yine Bağ-Kur’lularda da kadın erkek ayrımı olmadan prim gün sayısı 7.200 gün olarak uygulanacak.

    KISMİ EMEKLİLİKTE EŞİTLİK

    Tam emeklilik dışında kısmi emeklilik açısından da iki kurum arasında farklılıklar bulunuyor. SSK’lılar 8 Eylül 1999 öncesinde sigortalı olmuşlar ise 15 yıl 3.600 gün ile kısmi emekli olurken Bağ-Kur’lularda bu şart 5.400 güne çıkıyor. 8 Eyül 1999 sonrasında ise SSK’lılar 25 yıl ve 4.500 gün ile emekli olurken BAĞ-Kur’lularda şart yine 5.400 gün yani 15 yıl prim olarak uygulanıyor. Burada sağlanacak bir eşitlik ile Bağ-Kur’lular için de 3.600 gün veya 4.500 gün ile emeklilik söz konusu olabilecek.

    Bağ-Kur ve SSK arasında emeklilik için gerekli prim şartı eşitlendiğinde son 3.5 yıl kuralının da kalkması gündeme gelebilecek. Mevcut durumda sigortalılar farklı kurumlarda çalışmışlar ise son 7 yıllık sigortalılık süresinde hangi kurum fazla ise emeklilik o kurumun şartlarından yapılıyor. Burada şartlar eşitlendiğinde sigortalıların artık 3.5 yıl farklı bir kurumda çalışma zorunluluğu da ortadan kalkmış olacak.

  • Emekli maaşları erken ödenecek! Tarih belli oldu

    Emekli maaşları erken ödenecek! Tarih belli oldu

    Bakan Selçuk: “Emeklilerimizin aylıklarını öne çekerek 15-22 Mayıs Tarihleri Arasında Hesaplarına Yatırıyoruz” dedi.

    Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, emekli aylığı ödemelerinin 15-22 Mayıs tarihleri arasında yapılacağını açıkladı.

    SSK VE VE BAĞKUR ÖDEMELERİ

    Bakan Selçuk; 19 Mayıs’ın resmi tatil olması ve 24, 25, 26 Mayıs’ın Ramazan Bayramı’na denk gelmesi sebebiyle ödemeleri erkene aldıklarına dikkat çekti. Buna göre 4A (SSK) kapsamında olanlardan normalde ödeme günü; 17, 18, 19, 20 olanlara 15 Mayıs’ta, 21, 22, 23 olanlara 18 Mayıs’ta, 24, 25, 26 olanlara ise 20 Mayıs’ta emekli aylıkları ödenecek. 4B (Bağ-kur) kapsamındaki emeklilerimiz ve hak sahiplerine ise ödeme günü; 25-26 olanların 21 Mayıs’ta, 27, 28 olanların da 22 Mayıs’ta aylıkları hesaplara yatırılacak.