Etiket: su tüketimi

  • Sıcak havalarda her gün en az 2-2,5 litre sıvı tüketilmeli

    Sıcak havalarda her gün en az 2-2,5 litre sıvı tüketilmeli

    Aşırı sıcakların çeşitli sağlık problemlerini de beraberinde getirdiğine dikkat çeken Dr. Rengin Yiğit, sıcaklık ve nem artışına bağlı olarak vücut ısısının arttığı ifade etti.
    Normalde terleme ile vücut ısısısın dengede tutulmaya çalışıldığını kaydeden Dr. Yiğit, “Ancak aşırı sıcaklarda sadece terleyerek vücut ısısı dengede tutulamaz. Yaşlılar, bebekler ve kronik hastalığı olanlarda terleme mekanizması ile vücut ısısının dengede tutulması her zaman mümkün olmayabilir. Yine ortamdaki nem oranı yüksekse terleme suretiyle vücut ısısı yeterli düzeyde düşmeyebilir. Ayrıca şişmanlık, herhangi bir hastalığa bağlı yüksek ateş, aşırı sıvı kaybı (dehidratasyon), kalp hastalığı, ruh ve sinir hastalığı, alkol ve uyuşturucu madde kullanımı ile tedavi amaçlı bazı ilaçların (tansiyon düşürücüler, idrar söktürücüler vb.) kullanımı da sıcak havalarda terlemeyi etkileyen diğer faktörlerdendir. Bu gibi durumlarda yükselen vücut ısısı beyin ve diğer hayati organlarda hasara yol açabilir” dedi.

    Aşırı sıcaklardan 65 yaş ve üzerindeki yaşlılar, 4 yaşından küçük çocuklar, bakıma ihtiyacı olanlar, hamileler, açık alanda çalışanlar, aşırı kilolular, kronik hastalığı (şeker hastalığı, kalp-damar hastalıkları, beyin-damar hastalıkları, psikolojik hastalıklar, kronik solunum sistemi hastalıkları, karaciğer hastalıkları, böbrek hastalıkları) olanlar sürekli ilaç (özellikle tansiyon düşürücü, idrar söktürücü, depresyon ve uyku ilaçları) kullanan kişiler, sokak çocukları ve evsizlerin etkilenen gruplar olduğu belirten Dr. Rengin Yiğit, özellikle kronik hastalığı bulunan ve yalnız yaşayan yaşlıların en çok risk taşıyan gruplar olduğunun altını çizdi.

    Aşırı sıcaklardan korunmak için 10.00-16.00 saatleri arasında mecbur kalınmadıkça dışarı çıkılmaması gerektiğini belirten Dr. Yiğit, şu açıklamada bulundu:
    “Dışarıda çalışması gerekenler mümkün oldukça güneş altında korunmasız kalmamaya, aşırı hareketlerden kaçınmaya, sık sık tuz içeren sulu gıdalar almaya dikkat etmelidirler. Açık havada geçirilen zamanlarda açık renkli, hafif, bol ve sıkı dokunmuş kumaşlardan yapılan giysiler tercih edilmeli; geniş kenarlı ve hava delikleri olan şapka giyilmeli ve güneşin zararlı ışınlarından koruyan güneş gözlüğü kullanılmalıdır. Güneş ışınlarının dik geldiği saatlerde (10.00-16.00) denize girilmemeli ve güneşlenilmemelidir. Bu saatlerin dışında denize girmek isteyenler güneşten koruyucu krem kullanmalı, şapka ve gözlük gibi gerekli koruyucu önlemleri almalı ve uzun süre kesintisiz güneşlenmemelidir. Yoğun fiziksel aktivite ve spor yapmak için sabah ve akşam saatleri tercih edilmeli, her bir saatlik spor için en az 2-4 bardak sıvı alınmalıdır. Ağır fizik aktivitelerden kaçınılmalıdır.

    Risk altındaki yetişkinler ve yaşlılar, günde en az iki kez güneş veya sıcak çarpması yönünden izlenmelidir. Bebekler ise bu açıdan daha sık izlenmelidir. Bebek, çocuk, engelliler ve hayvanlar kapalı ve park etmiş araçlarda kesinlikle bırakılmamalıdır. Araçların iç ısıları, klima olsa dahi park edildikten çok kısa süre sonra yükselmektedir. Araç terk edilirken herkesin dışarı çıktığından emin olunmalıdır. Kapalı alanlar iyi havalandırılmalıdır. Güneş gören pencereler perde vb. güneşliklerle gölgelendirilmelidir. Vücut ısısının yükselmemesi için sık sık duş alınmalı; bunun mümkün olmadığı durumlarda ayaklar, eller, yüz ve ense soğuk suyla ıslatılmalı veya silinmelidir. Susuzluk hissi olmasa bile her gün en az 2-2,5 litre (12-14 su bardağı) sıvı tüketilmelidir.

    Kahvaltıda az yağlı peynirler, zeytin ve taze sebzeler bulunmalı, kafein içeren içecekler yerine de süt, meyve suyu, ıhlamur ve kuşburnu gibi bitki çayları tercih edilmelidir. Yağlı besinlerin ve yağda kızartmaların tüketiminden kaçınılmalı; yemeklerde bitkisel sıvı yağlar kullanılmalıdır. Yemekleri pişirirken kızartma ve kavurma yerine haşlama, ızgara, kendi suyunda veya az suda pişirme gibi sağlıklı pişirme yöntemleri uygulanmalıdır. Vücut direncini artırmak ve vücudun yeterli miktarda vitamin ve mineral almasını sağlamak için bol miktarda sebze ve meyve tüketilmelidir. Terleme ile artan sıvı ve mineral kaybının önlenmesi için her zamankinden daha fazla miktarlarda sıvı alınmalıdır. Sıvı alımında su içmek esas olmakla beraber, su dışı sıvı alımında kahve, çay ve gazlı içecekler yerine süt, ayran ve meyve suyu gibi içecekler tercih edilmelidir. Eğer doktor tarafından sıvı alımı kısıtlanmış veya idrar söktürücü ilaç kullanılması söz konusu ise ilgili doktora başvurmak gerekir. Mide kramplarına neden olabileceği için çok soğuk ve buzlu içecekler tercih edilmemelidir. Kafein, alkol ve fazla miktarda şeker içeren içecekler vücuttan daha fazla sıvı kaybına yol açtığı için tüketilmemelidir. Dışarıda ve açıkta satılan yiyeceklerin, tüketiminden kaçınılmalı, çabuk bozulma riski olan besinler (et, yumurta, süt, balık vb.) açıkta bekletilmemeli, besinlerin hazırlanması ve pişirilmesi aşamalarında hijyen kurallarına özen gösterilmelidir”

  • Bozbey’den su tüketiminde tasarruf çağrısı

    Bozbey’den su tüketiminde tasarruf çağrısı

    BUSKİ’ye bağlı olarak çalışan ve Bursa’nın su altyapısını dijital sistemlerle yöneten SCADA, Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’i ağırladı. BUSKİ Genel Müdürü Güngör Gülenç’in de yer aldığı ziyarette, SCADA sistemi ve kurumun işleyişi hakkında Başkan Mustafa Bozbey’e sunum yapıldı. Başkan Bozbey daha sonra SCADA bölümlerini gezerek çalışanlarla sohbet etti.

    “Kayıp kaçak oranı yüzde 19”

    BUSKİ’ye bağlık Veri Tabanlı Kontrol ve Gözetleme Sistemi (SCADA) Merkezi’nde 1004 tesisin izlendiğini ve yönetildiğini söyleyen Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, arızalara veya sıkıntılı noktalara merkezden anında müdahale edilebildiğini belirtti. Elektrik üretim ve tüketimlerinin de merkezden takip edildiğini ifade eden Başkan Bozbey, “Bin 4 tesisimize anında müdahale ederken, kayıp kaçak oranlarını SCADA Merkezi’nden takip edebiliyoruz. Çalışmalar neticesinde BUSKİ’nin kayıp kaçak oranı yüzde 19 seviyesine indirildi. Kayıp kaçak oranının diğer şehirlerden daha düşük olmasının sebebi, SCADA Merkezi’nin güçlü ve doğru bir şekilde çalışmasıdır. Sürekli izleyerek oralara müdahale edebilecek bir formasyonun olmasıdır. Önümüzdeki süreçte hedefimiz, kırsalda da ilçelerde de kayıp kaçak oranlarını azaltacak sistemi yaygınlaştırmak ve takibini daha kolay hale getirmektir. Kayıp kaçak oranlarını düşürdükçe maliyetlerimiz de düşecek. Bu da Bursalılara artı olarak yansıyacak. Onun için çaba gösteriyoruz” diye konuştu.

    Başkan Bozbey’den tasarruf çağrısı

    Bursalıların tüm hatların güvence içerisinde olduğunu ve sistemin sürekli takip edildiğini bilmelerini isteyen Başkan Mustafa Bozbey, “Ayrıca Bursalılardan bir isteğimiz var. Yaz aylarında su tüketimi artacaktır ama özellikle sulama konusunda daha dikkatli ve hassas olmalarını istiyoruz. Suyu tasarruflu kullanmalarını arzuluyoruz. Yaz aylarını yüksek sıcaklık seviyelerinde geçiriyoruz. Barajlarımızda doluluk oranını yeterli görüyoruz ama yarın ne olacağını bilmiyoruz. Bursalıların suyu tasarruflu kullanmasını istiyorum” dedi.

  • Su içmek için susamayı beklemeyin

    Su içmek için susamayı beklemeyin

    Hava sıcaklığında yaşanan yoğun artış vücutta da belirli değişimleri beraberinde getiriyor. Metabolizma, artan vücut ısısını terleme ile dengede tutmaya çalışsa da, aşırı sıcak havalarda yeterli olamıyor. Artan vücut ısısı da başta beyin olmak üzere diğer hayati öneme sahip organlara olumsuz yönde etki ediyor. Tüketilen besinlere oldukça dikkat edilmesi gerektiğini belirten Beslenme ve Diyetetik Uzmanı Bayram, özellikle kronik hastalığı bulunanların, yüksek sıcak havalarda beslenmelerine daha çok dikkat etmeleri konusunda uyarılarda bulundu.

    Su tüketiminde zorlanan kişiler için öneriler:

    Sıvı, vücudun olmazsa olmazı. Özellikle yaz aylarında daha da önemli hâle gelen sıvı takviyesi, hayati bir öneme sahip. Terleme ile vücutta sıvı, mineral ve elektrolit kaybı görülüyor. Sıvı ve mineral kaybını önlemek için günde en az 2-2,5 litre su içmenin önemine değinen Bayram, “Su içmek için susamayı beklemeyin. Su tüketiminde zorlanan kişiler de, su içimini kolay hale getirmek için suyun içine taze meyve parçaları, nane, limon, zencefil, salatalık gibi yiyecekler ekleyebilirler. Soğuk bitki çayları, ev yapımı limonata, ayran ve maden suyu da sıvı tüketimini artırmaya yardımcı olabilir. Kahve, çay ve gazlı içecekler su tüketme eğilimini azalttığı için, vücutta sıvı kaybının yerine geçmeyecekleri unutulmamalı. Yeterli sıvı tüketiminin olup olmadığı idrar renginden anlaşılabilir. Eğer, idrar rengi renksize yakınsa sıvı alımı yeterlidir fakat koyu sarı ise sıvı alımı yetersizdir, dikkat edilmesi gerekir” şeklinde belirtti.

    “Hem sağlığı hem de çevreyi olumlu yönde etkilediği kanıtlanmış Akdeniz tipi beslenme”

    Vitamin, mineral ve su içeriği yüksek sebze ve meyvelerin tüketimi sıcak havalarda büyük önem taşıyor. Meyvenin fruktoz içerdiğinin unutulmaması gerektiğini ve aşırıya kaçılması hâlinde olumsuz sonuçlar doğurabileceğini belirten Bayram, “Sıcak havalarda aşırı yağlı, baharatlı ve şekerli besinlerden kesinlikle uzak durulmalı. Kızartmalar, aşırı yağlı besinler ve sakatatlar yerine ızgara, haşlama ve buğulama şeklinde yapılan yağsız etler tercih edilmeli. Balığın da haftada minimum 2 kere tüketilmesine özen gösterilmeli. Aşırı baharatlı yiyecekler bağırsak hareketlerini artırabilir ve vücutta sıvı kaybına yol açabilir. Bunların yerine sıvı, vitamin ve mineral açısından zengin sebze, meyve ve tam tahıllı yiyecekler tüketilmelidir. Hem sağlığı hem de çevreyi olumlu yönde etkilediği kanıtlanmış Akdeniz tipi beslenme buna en güzel örnek” dedi.
    Akşam yemeği saatinin çok geçe bırakılmaması, mümkünse en geç saat 20.00 gibi yenmesi gerektiğinin altını çizen Merve Bayram, “Uyumadan 2-3 saat öncesinde minik bir ara öğünle günün bitirebileceğini” dedi.

    “Tüketilecek besinlerin güneşte uzun süre bekletilmemesine dikkat”

    Bayram, sözlerini şöyle sonlandırdı:
    “Gıda güvenliği özellikle sıcak günlerde daha da önemli bir hâle geliyor. Sıcak havalarda özellikle et ve et ürünleri, tavuk, balık, yumurta, süt ve süt ürünleri içeren yiyecekler daha çabuk bozulmakta ve besin zehirlenmelerine yol açabilmekte. Tüketilirken kesinlikle dikkat edilmesi gerekiyor. Sebze ve meyveler iyice yıkanmalı. Ayrıca, temiz olmayan su kullanımı ve bu sularda yıkanan sebze ve meyvelerin tüketilmesi ishale yol açabilir. Tüketilecek besinlerin güneşte uzun süre bekletilmemesine de dikkat edilmelidir.”

  • Malezya kişi başı su tüketimini azaltıyor

    Malezya kişi başı su tüketimini azaltıyor

    Malezya hükümeti, temiz su israfını önlemek için kişi başı günlük su tüketimini azaltmayı hedefliyor.

    Bernama haber ajansına göre, Çevre ve Su Bakanı Datuk Tuan İbrahim Tuan Man, 2025 yılına kadar kişi başı günlük su tüketimini 180 litreye düşürmeyi amaçladıklarını belirtti.

    Tuan Man, mevcut durumda kişi başı 219 litrelik su tüketiminin, günlük olarak önerilen 160 litre oranıyla karşılaştırıldığında çok yüksek olduğunu vurguladı.

    Şu anda bol miktardaki su kaynaklarından dolayı halkın su tasarrufuna dikkat etmediğini belirten Tuan Man, su tüketimini azaltmada farkındalığı arttırmanın ve gerekli tedbirlerin alınmasının önemine işaret etti.

    Tuan Man bu kapsamda, borulara monte edilen su tasarruflu aletlerin yaygınlaştırılmasının yanı sıra bitki sulama ve araba temizliği gibi çeşitli amaçlar için yağmur suyu kullanılmasını önerdiklerini kaydetti.