Etiket: ’su

  • Bursa’da su tasarrufu çağrısı

    Bursa’da su tasarrufu çağrısı

    Bursa’da kuraklığın en yoğun biçimde yaşandığı 2019’da bile ‘açılan yeni derin kuyular ile’ Bursalıları bir gün bile susuz bırakmayan Büyükşehir Belediyesi, kuraklık sinyalinin verildiği bu yıl da gerekli önlemleri almaya devam ediyor. Her türlü senaryoya karşı çalışmalarını BUSKİ aracılığıyla gündemde tutan Büyükşehir Belediyesi, vatandaşları su tasarrufu konusunda da uyardı. Meteoroloji Genel Müdürlüğünün Standart Yağış İndeksi Metodu ve Normalin Yüzdesi Metodu’na göre, 2023 Ocak ayı meteorolojik kuraklık haritasına göre birkaç şehir dışında Türkiye’nin tüm bölgelerinde aşırı kuraklık yaşandığı görüldü. Bursa’nın içme suyunun en önemli kısmını karşılayan yıllık 60 milyon metreküp kapasiteli Nilüfer Barajı’nın doluluk oranı yüzde 0’a düşerken, 40 milyon metreküp kapasiteli Doğancı Barajı’nın doluluk oranı ise yüzde 24’e geriledi.

    Durumun ciddiyetini hatırlatarak vatandaşlara suyu tasarruflu kullanmaları yönünde tavsiyede bulunan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, her bir su damlasının değerlendirilmesini istedi. Başkan Aktaş, “Vatandaşlarımızdan istirham ediyorum. Evlerde, camilerde veya iş yerlerinde kullandıkları suyu ziyan etmesinler. Her damlayı önemseyerek kullanalım” dedi.

  • Depremzedelere su aboneliğinde kolaylık

    Depremzedelere su aboneliğinde kolaylık

    Türkiye’yi yasa boğan depremin hemen ardından harekete geçerek tüm ekipleriyle birlikte sahada olan Bursa Büyükşehir Belediyesi, Hatay’da geçici barınma sorununun çözümü, seyyar tuvaletlerin kurulumu ve gelen yardımların koordinasyonu konularında canla başla çalışmaya devam ediyor. Asrın felaketi olarak nitelendirilen depremler sebebiyle yaşadıkları şehirlerden Bursa’ya göç ederek yerleşen depremzedeleri de unutmayan Büyükşehir Belediyesi, ‘afet bölgesinden Bursa’ya gelen depremzede vatandaşlarımıza destek olabilmek adına’ mesken abonesi olurken alınan ‘İçme Suyu Abonelik Teminat Bedeli’nin tahsil edilmeyeceğini duyurdu. Deprem bölgesinden gelen vatandaşların ‘haktan yararlanmak için’ afetzede olduklarına dair e-devlet çıktısı veya resmi kurumlardan belge alarak BUSKİ abonelik merkezine başvurmaları yeterli olacak. Alo 185 veya 444 16 00 numaralı iletişim hatlarından da konuya ilişkin bilgi alınabilecek.

  • “Musluk sularını asla içme suyu olarak kullanmayalım”

    “Musluk sularını asla içme suyu olarak kullanmayalım”

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Hatay’da kurulan sahra hastanesinde basın mensuplarına konuştu. Pazartesi Hatay’da meydana gelen son iki depremle 6 Şubat büyük deprem gününe adeta geri döndüklerini belirten Bakan Koca, “Bu kez, depremi, yol açtığı sonuçları apaçık bildiğimiz, acılarımızın çok taze olduğu bir zamanda yaşadık. Aranızdaydım. Hatay ve ilçelerinde yaşanan yeni depremler 6,4 ve 5,8 şiddetinde olsa da, olaydan, ilk günkü depremlerin şiddetindeki depremlermiş gibi etkilendik. O an nerede olduğunu bilmediğimiz yakınlarımız ve tanıdıklarımız vardı. Her şeyi, taze olan tecrübemizle algıladık. Hatay’ımıza tekrar geçmiş olsun dileklerimi sunuyorum. Tekrar başımız sağ olsun” dedi.

    “Hatay’da 6 kişi hayatını kaybetti, 562 kişi ise yaralandı”

    Olayın ilk anlarında, hemen ilave 160 adet 112 ambulansla 22 UMKE Timinin görevlendirildiğini söyleyen Bakan Koca, tüm ilçelerde taramaların tamamlandığını ve enkaz olan alanlarda gerekli çalışmaların yapıldığını ifade etti. Gelen ihbarlarla yetinilmediğini belirten Bakan Koca, “Toplamda sahaya çıkan sağlık personeli sayısı 590’dır. Hatay’da, depremin ilk gününden itibaren, neredeyse yapıların tamamı kullanım dışıydı. Binaların boş olduğunu biliyorduk. Ancak afet sebebiyle yeni can kaybı haberine dayanma gücümüz olmadığı bir günde, maalesef endişemiz doğru çıktı. Hatay’da, 4’ü olay yerinde ikisi hastanede olmak üzere 6 kişi hayatını kaybetti. 562 kişi ise yaralandı. Bir afet anında, bilhassa da yaraları daha yeni sarılmakta olan bir afetten sonra yaşanan olayda, gözlerin sağlık kurumlarına çevrilmesi en tabi durumdur. Bilgi merak konusu değil, bir haktır. Fakat unutmamalı ki, iyi niyetlerine rağmen, haber kaynakları her zaman sağlam olmayabiliyor. Kaynağında, adeta mühendis aklı olması gereken haberin dayanağı, sağduyu testinden geçmemiş bir kaygı olabiliyor” dedi.

    Hatay’da yaşanan son depremler sebebiyle gündeme getirilen sağlık kurumları hakkında da bilgi vermek istediğini kaydeden Bakan Koca, “Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi Acil ve ana bina, Samandağ Devlet Hastanesi, Reyhanlı Devlet Hastanesi, İskenderun Devlet Hastanesinin B Bloğu ve Kırıkhan Devlet Hastanemiz hafif hasarlı ve kullanılabilir durumdadır. Buna rağmen kısmen tahliye edilmiştir. Buralarda, acil müdahale üniteleri kurularak sağlık hizmetleri aksatılmadan devam etmektedir. Tedavisi süren bazı yoğun bakım hastalarımız Ankara, Adana ve Dörtyol hastanelerine nakledilmiştir. Söz konusu hastaların sayısı 95’tir. Buralarda kendilerine çok daha iyi, durumlarının gerektirdiği tıbbi hizmeti vereceğiz. Bu hastanelerimiz ise yakında tam kapasite hizmet verecektir.

    En kesin bilgilere sahip kişi olarak, oluşan hassasiyetleri yine de anlıyorum. 17 gündür buradayım. Fakat unutmamalı ki, yayılan haberler, bin bir özveriyle buralarda çalışan doktorlarımızı, hemşirelerimizi, teknik ekiplerimizi de endişeye sürüklüyor. Çok dikkatli olmak gerekmez mi? Afetlerin etkisinin paniğe yol açan şeylerle devam ettiğini bilmiyor değiliz. Kaynağı sağlam olmayan, iyi niyetli endişelerin dilden dile yaydığı haberlerin faturasını teyitsiz ihbarlarda az ödemedik. Oysa zaman demek, can demekti. Bahsi geçen konuda ayrı bir başlık açıyor, en açık şekliyle bilgiyi sizlere bizzat sunuyorum. Adana Çukurova Üniversitesi Balcalı Hastanesi’nde, yeni depremler akabinde, orta düzeyde hasar tespit edilmiştir. Vakit kaybetmeden, hastalarımızı Adana Şehir Hastanesi ve Yüreğir Devlet Hastanesi başta olmak üzere, uygun hastanelere naklettik. Yeni ve deprem izolatörlü inşa edilen Güney Seyhan Hastanemize ihtiyaç duymadık. Bu hastane, kapasitesiyle göreve her an hazır. Şundan emin olun. Bu acılı halkımızın yaralarını saran doktor eli mahir, sağlık sistemi güçlüdür” diye konuştu.

    “Son 17 günde sadece Hatay’da yaklaşık bin cerrahi müdahale gerçekleşti, 212 bin 345 muayene yaptık”

    Son 17 günde sadece Hatay’da yaklaşık bin cerrahi müdahale gerçekleştiğini, 212 bin 345 muayene yaptıklarını söyleyen Bakan Koca, sağlık hizmetlerinin, ihtiyaçlara cevap verecek bir muntazamlıkta devam ettiğini kaydetti. Sağlık konusunda her şeye sahip olduklarını da ifade eden Bakan Koca, sahra hastanesinde, tomografi cihazı dahil her şey olduğunu, işinde en iddialı doktorlarının, hastanın dilinden en iyi anlayan hemşirelerin orada olduğunu ifade etti.


    Hatay Eğitim ve Araştırma Hastanesinin bahçesinde kurulu, tam teşekküllü, ameliyatların yapılabildiği bir sahra hastanesinin olduğunu söyleyen Bakan Koca, “Yine aynı yerde Amerika Birleşik Devletleri ekipleri tarafından kurulan bir sahra hastanesi daha hizmet veriyor. Eski hastane karşısına da, aynı şekilde, tam teçhizatlı yeni bir sahra hastanesi yapıyoruz. Ayrıca merkez ilçede 17 farklı noktada acil müdahale sahra hastanelerimizle hizmet vermekteyiz. Arsuz, Altınözü, İskenderun, Samandağ, Hassa devlet hastanelerimizin önünde; Kırıkhan’da hastane önünde, yine tam teşekküllü sahra hastanelerimiz hizmete devam ediyor. İskenderun’da, millet bahçesinin de olduğu üç ayrı noktada ise acil müdahale hastanelerimiz yaralımızın, hastamızın emrinde. Bakanlığımız yönetiminde, Arsuz’da fuar alanında İspanya; Kırıkhan hastanemizde Belçika; Reyhanlı’da eski hastanenin önünde Birleşik Arap Emirlikleri; Ovakent’te Özbekistan; Hassa Ardıçlı köyünde Endonezya; Defne’deki stadyumda İtalya, Payas’ta ise Katar tarafından tam teşekküllü sahra hastaneleri kurulmuştur. Çok insani olan bir sorumluluğu, sağlık hizmetleri konusuna yaklaşımı bizleri üzen, halkımızın güvenini örseleyen az sayıdaki kişiden de bekliyoruz. Bugün halkı üzen yarın buna üzülür. Zaman sağlık sistemine güveni sarsma zamanı değil” dedi.

    Bakan Koca’dan uyarı: “Musluk yani şebeke sularını asla içme suyu olarak kullanmayalım”

    Halk sağlığı tedbirlerinin hayati önem arz ettiğini ifade eden Bakan Koca, “Sizleri tehlikeden korumak için gerekeni yapıyoruz. İçme ve temizlik için kullanılan suları, hastalığa yol açıp açmayacakları bakımından düzenli olarak inceliyoruz. Bir süreliğine daha, içme suyu olarak, sadece tankerlerle getirilen suyu ve ambalajlı, hijyenik suları kullanacağız. Bir depremden sağ çıkanlar, basit bir tedbirsizlikle, ne kendi hayatını ne başkalarını tehlikeye atmamalıdır. Tekrar hatırlatmak istiyorum. Musluk suyunu ne zaman içebileceğimizi Hatay Valiliği veya kaymakamlıklarımız duyuracak. O güne kadar musluk, yani şebeke suyu ancak temizlik için kullanılabilir. Bu uyarıyı, hiçbirimiz, bir an bile unutmamalıyız. Musluk, yani şebeke sularını asla içme suyu olarak kullanmıyoruz” diye konuştu.

  • “Yer altı suyu” uyarısı

    “Yer altı suyu” uyarısı

    Türkiye’nin Doğu, Güneydoğu, Akdeniz, İç Anadolu ve Karadeniz bölgeleri, Kahramanmaraş merkezli 10 ili etkileyen 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerle sarsıldı. Binlerce yıkım, ölüm ve yaralanmalara yol açan depremler sonrası bölgelerde, arama- kurtarma çalışmalarına devam ediliyor.

    Dokuz Eylül Üniversitesi’nin (DEÜ) Su Kaynakları Yönetimi ve Su Kaynaklı Doğal Afetlerin Kontrolü Araştırma ve Uygulama Merkezi (SUMER) Prof. Dr. Celalettin Şimşek de deprem sonrası yer altı sularına ve olası tehlikelere dikkat çekti.

    Şimşek şunları söyledi: “Depremler yer altı suyunda iki önemli değişim yapabilir. Yer altı suyu seviyesinde ve kimyasında değişimler yaşanabilir. Halk sağlığını doğrudan ilgilendirdiği için ilk olarak kimyasal boyutunu değerlendirelim. Fay hatlarının derin jeotermal suların veya organik bileşikli serimanlar varsa eski göl yatakları olabilir, kömür alanları olabilir buralardan metan gazı, karbondioksit ve sülfür gazları yer altı suyuna karışabiliyor. Bunun örneklerini gördük. 2022 yılındaki Düzce depreminde bazı kuyularda metan gazı girişleri oldu. Hatta halk çakmağı çakınca suyun yandığını gördük. Böyle durumlar bölgede yaşanabilir.”

    Fay hatları boyunca jeotermal sularında yer altı suyuna karışabildiğine dikkat çeken Prof. Dr. Şimşek, “Böyle durumda suyun sıcaklığında artış olacaktır. Bu tür sıcaklığında artış olan sular tüketilmemeli. Çünkü jeotermal sular yüksek oranda metal konsantrasyonu içerebilir. Bu tür sudaki değişimler olan bölgelerde tüketmeden yetkililere bildirilmelidir.” diye konuştu.

    “YER ALTI SUYU SEVİYESİNDE DEĞİŞİMLER OLABİLİR”

    Yer altı suyunun seviyesinde de değişimler olabileceğini vurgulayan Prof. Dr. Şimşek sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Deprem şok dalgaları gelince yer altı suyu seviyesi yükselir ve zamana bağlı olarak eski haline dönüyor. Bu yer altında gerçekleştiği için yüzeyde göremeyiz. Ancak gözlem kuyularında belirlemek mümkündür. Bazı deprem alanlarında, bir su kaynağı varsa, kuruyabiliyor ya da yeni bir kaynak oluşabiliyor. Örnek verirsem ABD’nin Kaliforniya eyaletine bağlı Sonoma ilçesinin merkezi olan Santa Rosa kentinde, depremden sonra kurumuş bir dere tekrar aktifleşiyor. Son olarak Kanada’da bir depremde takımadalarda bazı kaynakların kuruduğunu da gördük. Deprem sonrası oluşan kırık ve çatlak sistemleri yer altı dinamiğinin değiştirebiliyor. Bu nedenle seviyelerde bazı değişiklikler gözlemleyebiliyoruz.”

    Afet bölgesindeki maden sahalarına da değinen Prof. Dr. Şimşek şunları söyledi: “Bu konuda şanslıyız. Bölgede özellikle kimyasal içerikli atık depolama alanları içeren maden sahaları çok yok. Oradaki en büyük maden alanı, Afşin- Elbistan kömür sahası. Buranın üniversite olarak kontrolörlüğünü yürütüyoruz. Sahadaki su kuyularıyla ilgili bir problem gerçekleşmemiş. Sadece 3 saatlik bir elektrik kesintisi gerçekleştiğinde su seviyesi kısmen yükselmiş. Pompalar çalıştıktan sonra tekrar devreye girdiği için şu an bir risk yok. Ancak detaylı incelemek de gerekiyor. Eğer kimyasal atık içeren atık depolama sahaları olan maden işletmeleri varsa, buraları da incelemek lazım. Yer altı suyu için tehlike arz edebilir.”

    ‘YETKİLİLERİN SAĞLADIĞI TEMİZ SULAR TÜKETİLMELİ’

    Uyarılarda bulunan Prof. Dr. Celalettin Şimşek sözlerini şöyle tamamladı:

    “Deprem bölgesindeki halkımızdan, yer altı suyunda bir gaz çıkışı, çürümüş yumurta gibi kötü koku, suyun tadında veya sıcaklığında bir değişiklik varsa kesinlikle tüketmemelerini istiyoruz. Su tatsız ve berrak olmalı. Aksi bir durum varsa tüketmemeli, yetkililere bildirilmelidir. Su tüketimlerinde mutlaka yetkililerin sağladığı temiz sular tüketilmelidir. Ayrıca ülke olarak su yönetim planı oluşturmak da gerekiyor. Toplanma alanlarına temiz su depolama alanları yapmalıyız. Toplanma alanındaki nüfusa yetecek kadar suyu sağlamamız lazım. Çünkü salgın hastalıkları önlemek için yeterli suyu sağlamak önem arz etmekte. Deprem riski altındaki diğer kentlerimizde, önceden toplanma alanları hazırlanmalı, buraya sanitasyon için temiz su sistemi kurulmalı, diye düşünüyorum.”

  • 132. saatte kurtarıldı ilk isteği su oldu

    132. saatte kurtarıldı ilk isteği su oldu

    Kahramanmaraş’ta depremin 6. gününde ekipler tüm enkazlarda hummalı çalışmaları devam ediyor. 12 Şubat Mahallesi’nde jandarma ve AFAD’ın ses dinlemesi sonrasında Kültürkent sitesinde hayat belirtisi tespit edildi. Bunun üzerine ekipler ilk olarak 11 yaşındaki Nehir’i sağ olarak çıkardı. Anne Şule ve baba Derviş Narlı’yı da sağ olarak çıkarma çalışması sürüyor.

    Bilinci açık olan ve kendisine ulaşıldığında su isteyen küçük kız ambulansa bindirilirken, ismini soran ekiplere Nehir Narlı cevabını verdi. Küçük kız ambulansla hastaneye kaldırıldı.

  • İskenderun sahilindeki su çekildi

    İskenderun sahilindeki su çekildi

    Türkiye’yi sarsan 2 büyük depremden sonra Hatay’ın İskenderun ilçesi Çay Mahallesi’ndeki sahil yolundaki su çekildi. Hatay’ın İskenderun ilçesi Çay Mahallesi’ndeki sahil yolunda deniz seviyesi yükseldi.

    Mete Aslan Bulvarı’na doğru deniz taştı. Yaklaşık 200 metre içeri giren deniz suyu bazı bölgelerde binaların 4’üncü katına kadar yükseldi.

    Sahil bandındaki işletmeleri aşan sular, bulvarı geçip sokak ve caddelere ilerledi. Bulvardaki siteler, banka ve iş yerleri tahliye edildi.

    Deprem sonrası kendilerini sokağa atan halk, deniz sularının cadde ve sokakları basmasının şaşkınlığını yaşadı.

    Depremin 4’üncü gününde deniz suyu sahilden çekildi yerine çamur kaldı. Ancak sahile yakın yollar ve Barış Manço Parkı’nda su birikintileri kaldı.

     

  • Barajlara ‘kar’ morali

    Barajlara ‘kar’ morali

    Bursa’da kuraklığın en yoğun biçimde yaşandığı 2019’da bile ‘açılan yeni derin kuyular ile’ Bursalıları bir gün bile susuz bırakmayan Büyükşehir Belediyesi, kuraklık sinyalinin verildiği bu yıl da gerekli önlemleri alırken, beklenen kar yağışının gelmesi yüzleri güldürdü. Kentin içme suyu ihtiyacını karşılayan Doğancı Barajı’nda seviye yüzde 26, Nilüfer Barajında ise yüzde 3’a kadar düşerken, beklenen yağışlar geldi. Doğancı Barajı çevresi beyaza bürünürken, her iki baraj havzasını besleyen yüksek kesimlerde de yoğun yağış olması, geleceğe dönük umut verdi.


    Yağışların devam etmesine paralel olarak barajların yeterli doluluğa ulaşması beklenirken, BUSKİ’den yapılan açıklamada, rehavete kapılmadan suyun tasarruflu kullanılması konusunda vatandaşlar uyarıldı.

  • Bursa su verimliliğinde zirvede

    Bursa su verimliliğinde zirvede

    Tarım ve Orman Bakanlığı’nın koordinasyonunda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın himayelerinde hayata geçirilen ‘Su Verimliliği Seferberliği’ tanıtım toplantısı, Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde yapıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın açılış konuşması ile başlayan toplantıya; Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık ile kurum ve kuruluşlarının temsilcileri katıldı. İklim değişikliğine bağlı yaşanan kuraklık, kuraklıkla mücadele ve su tasarrufunun öneminin ele alındığı toplantıda, su seferberliği konusunda bugüne kadar örnek çalışmaları hayata geçiren kişi ve kurumlar ödüllendirildi. Bursa Büyükşehir Belediyesi de içme suyundaki kayıp kaçak oranını yüzde 20’ler seviyesine indiren örnek çalışmalarıyla ödüle değer görüldü. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, ödülü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın elinden aldı.


    “Zirvedeki yerimizi koruyacağız”

    Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, başlatılan seferberliğin ‘su verimliliğini artırmaya yönelik’ önemli bir adım olduğunu söyledi. İklim değişikliğinin küresel sorun olduğunu, son 50 yılda meydana gelen afetlerin yarısının hava, iklim ve su kaynaklı olduğunu hatırlatan Başkan Aktaş, “Bu çerçevede; su kaynaklarımızı tasarruflu kullanmak, yaşanabilecek birçok maddi ve manevi kaybın önüne geçecektir. Türkiye genelinde su kayıpları ortalamamız yüzde 33,54. Bu konuda bazı şehirlerimiz örnek uygulamalarıyla dikkat çekiyor. Bursa da bu örneklerin başında geliyor. Büyükşehir belediyesi olarak, BUSKİ marifetiyle, su kayıplarıyla mücadelede örnek ve öncü çalışmalar gerçekleştiriyoruz. BUSKİ’nin kuruluşunda yüzde 65 seviyesinde olan kayıp-kaçak oranımızı, yaptığımız teknolojik yatırımlar ve içme suyu hatlarındaki iyileştirmelerle yüzde 20.21 seviyesine indirdik. Yapacağımız yeni yatırımlar ve su yönetimi planlarımızla 2023 yılında bu seviyeyi yüzde 20’nin altına düşürerek, Türkiye’nin zirvesindeki yerimizi koruyacağız. Yaptığımız yatırımlarla kayıp-kaçak oranlarının Türkiye ortalamasının altında olması sebebiyle şehrimiz ödüllendirildi. Bu ödül, aynı zamanda Bursa’mızın öncü ve örnek konumunun da önemli bir ispatı oldu” dedi.

  • Uludağ’ın suyu İnegöllü vatandaşların evinde

    Uludağ’ın suyu İnegöllü vatandaşların evinde

    İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban’ın uzun yıllardır kış dönemlerinde gerçekleştirdiği ‘Bereket Sofrası Halk Günleri Buluşmaları’ pandemi sürecinde verilen aranın ardından 2 yıl sonra geçtiğimiz hafta yeniden başlamıştı. Her hafta cuma sabahı farklı bir camide düzenlenen ‘Bereket Sofrası’ halk günleri buluşmalarının ikincisi bu sabah Kemalpaşa Mahallesinde Yeşil Camide gerçekleştirildi. Birlik ve beraberliğin artması ve vatandaşlar ile kucaklaşma adına düzenlenen Bereket Sofrası buluşmasında vatandaşlar istek, şikayet ve dileklerini ilk ağızdan Başkan Taban ve ilgili yöneticilere iletme fırsatı buldu. Kılınan sabah namazının ardından mahalle sakinleri ve cami cemaatiyle simit, zeytin ve peynir ile kahvaltı yapılırken, aynı zamanda mahallenin ve bölgenin sorunları dinlenerek birlikte ortak çözümler üretiliyor.

    Başkan Taban, Yeşil Cami cemaatiyle buluştu

    Belediye Başkanı Alper Taban ile beraberindeki AK Parti İlçe Başkanı Mustafa Durmuş, meclis üyeleri ve AK Partili yöneticilerin katılımıyla gerçekleşen Bereket Sofrası etkinliğinde, sabah namazının kılınmasının ardından caminin avlusunda bulunan çay ocağında cemaatle birlikte kahvaltı sofrasına geçildi. Zeytin, peynir ve simitle yapılan kahvaltı sonrası vatandaşlara hitaben konuşan Belediye Başkanı Alper Taban, “Bereket sofrası adı altında sizlerle buluşmaya devam ediyoruz. Pek çok hizmetler yapmaya devam ediyoruz ama bana göre vatandaşımızla bir ve beraber olduğumuz, acısını, sevincini paylaştığımız, hastalığında, bir ihtiyacında yanında olmak bizler için en büyük hizmet. Artık iletişim kanalları çok güçlü. Bizlere WhatsApp hatlarımız üzerinden, 153 Çözüm Merkezimizden ve bizzat gelerek sorunlarınızı, önerilerinizi, eleştirilerinizi iletebiliyorsunuz. Bizler buraya şehrimizde şunu yaptık bunu yaptık demeye gelmedik. Ancak vatandaşlarımızın kendi muhitlerinde veya şehrimizin genelinde gördüğü eksik ve aksakları, taleplerini bu buluşmalar vesilesiyle bizlerle paylaşabilir diyoruz. Bu da bizim için bir fırsat, imkan oluyor. Aldığımız notları ekip arkadaşlarımızla birlikte çözmek için adımlar atıyoruz” dedi.

    Uludağ’ın kaynak suyu çeşmeden akacak

    Kemalpaşa Mahallesinin İnegöl’ün en büyük mahallelerinden olduğuna değinen Başkan Taban, altyapı çalışmaları hakkında da bilgiler vererek şöyle devam etti, “Yaklaşık 25 bin nüfusa sahip. Bu dönemde biz biraz daha altyapı çalışmalarına ağırlık verdik. Bizlere verilen raporlarda en başta içme suyu hatları olmak üzere yenilenmesi gerektiği ifade edildi teknik arkadaşlarımız tarafından. İçme suyunda yüzde 70 kayıp kaçağımız vardı. Yüzde 70’i çatlayan, patlayan borulardan toprağa kaçıyor. İsraf olan bir su var burada. Tabi kaynak suyun yüzde 70’i gidince eksik kalıyor ve bu kısmı kuyu suyundan, yeraltından alıyoruz. Aldığımız suyu kaynak suyu ile birleştirip şebekeye ulaştırmaya çalışıyoruz. Bu da suyun lezzeti ve tadının değişmesine vesile oluyor. Biz şöyle bir hedef koyduk vatandaşımız için dedik ki madem Uludağ’ın dibinde, kaynağında yaşıyoruz, Uludağ’ın suyunu vatandaşımızın evine kadar ulaştıralım. Bu düşünceyle içme suyu hatlarını yeniliyoruz.”

    Yüzde 50 tamamlandı

    İçme suyu altyapısı ile ilgili projelerde yarıya gelindiğinin altını çizen Başkan Taban, “İnegöl’de içme suyu altyapısıyla ilgili yüzde 50’ye ulaştık. Kalan yüzde 50’lik kısımla ilgili de Bursa Büyükşehir Belediyemiz yeni bir ihale gerçekleştirdi, neticelenme aşamasında. Ancak şehrimizin altyapı çalışmalarında bir miktar daha zamana ihtiyacı var. Kanalizasyon ve yağmur sularıyla ilgili de ayrı çalışmalar olacak. Şu anda yağmur kanallarımız yok. Yağmur suları kanalizasyona gidiyor. Kanalizasyonlar doğrudan arıtmaya gidiyor. Bizim yağmur suyunu kanalizasyondan ayırıp derelerimize deşarj etmemiz gerekiyor. Ancak bunlar zor ve zahmetli çalışmalar. En çok şikayet aldığımız konular bunlar. Başkanım buralar kazıldı, kapatılmasını istiyoruz diyor vatandaşlarımız. Ancak çökme süresini beklemeden buraları asfaltlarsak, bu defa kısa süre sonra asfaltın çöktüğünü görüyorsunuz. O zaman da ne biçim asfalt atıyorsunuz, işinizi düzgün yapın deniyor. O yüzden ben biraz daha sabır istiyorum” şeklinde konuştu.

    Konuşmanın ardından Başkan Taban mahalle sakinlerinin sorunlarını dinlerken, bölgenin problemlerine ilişkin istişareler yapıldı

  • Belediye Başkanı açıkladı: Kentin 15 günlük suyu kaldı

    Belediye Başkanı açıkladı: Kentin 15 günlük suyu kaldı

    Sivas Belediyesi 31 Ekim Dünya Tasarruf Günü nedeniyle Su Tasarruf Aparatı Tanıtım Töreni ve Tasarruf Günü Etkinliği düzenledi. Kadı Burhaneddin Erkek Öğrenci yurdunda düzenlenen programa çok sayıda öğrenci katıldı. Burada bir açıklama yapan Sivas Belediye Başkanı Hilmi Bilgi, kentin içme suyu ihtiyacının bir kısmını karşılayan 4 Eylül barajında suyun bitme noktasına geldiğini ve barajda 10-15 günlük bir suyun kaldığını ifade etti.

    “Sivas’ı susuz bırakmadan projenin ilk etabını tamamlayacağız”

    Sivas Belediye Başkanı Hilmi Bilgin, kentin suyunun tamamen bitmeden Pusat-Özen barajını 4 Eylül barajına bağlayacak projenin ilk etabını tamamlayacaklarını belirterek, “Dünyadaki tüm kaynaklar sınırsız değil ama insanoğlu maalesef acımasızca tüketiyor. İsraf kültürünün ön planda olduğu, tasarrufu asla düşünmediğimiz bir zamandayız. Son zamanlarda insanlarda tasarruf kültürünün yerine israf kültürünün oluştuğunu görüyoruz. Her şey sınırsız olmadığı gibi su da sınırsız değil. Ama ülkemizin üç tarafı sularla çevrili olduğu için su kaynaklarını sınırsız zannediyoruz, çok büyük zannediyoruz. Sivas’ta su sorunu olan illerimizden bir tanesi ve bu noktada da şehrimizde su sorunuyla karşı karşıyayız. Hemşerilerimizi susuz bırakmamak adına DSİ bölge müdürlüğüyle birlikte büyük bir projeyi hızla yürütüyoruz. Pusat-Özen barajından Sivas 4 Eylül barajına su getirecek projenin ihalesi yapıldı ve hızlı bir şekilde inşaat faaliyetleri tüm zorluk ve sıkıntılara rağmen devam ediyor. Sivas’ı susuz bırakmadan projenin ilk etabını tamamlayacağız. Hepimize düşen görev, suyu tasarruflu kullanmak, suyu israf etmemek. Susuz hayat olmaz, su medeniyettir ve Sivas’ı susuz bırakmamak bizim görevimiz ama var olan suyu da tasarruflu kullanmak ve israf etmemek te hepimizin görevi” dedi.

    “4 Eylül barajı bitme noktasında, son 10-15 günlük su var”

    Bilgin, 4 Eylül barajında suyun bitme noktasına geldiğini ve barajda son 10-15 günlük suyun kaldığını bahsederek, “Bugün dağıtımını yaptığımız su tasarruf aparatlarının ciddi manada tasarruf sağladığını ekiplerimiz sahada test etti. Bu aparatları başta kamu kuruluşları olmak üzere, su faturalarını okumaya gittiklerinde vatandaşlara da dağıtacak. Bugüne kadar birçok kurumumuza bu su tasarruf aparatını teslim ettik. Burada asıl hedefimiz tasarruf bilincini, tasarruf kültürünü oluşturmak ve israfı önlemek. Özellikle su noktasında hemşerilerimizden özel bir gayret bekliyoruz. Şuanda ciddi manada 4 Eylül barajı bitme noktasında, son 10-15 günlük su var” diye konutu.

    Konuşmanın ardından Sivas Belediye Başkanı Hilmi Bilgin yurtta bulunan musluğa su tasarruf aparatını taktı.