Etiket: sualtı

  • 230 Bin TL’lik dron sualtından kurtarıldı

    230 Bin TL’lik dron sualtından kurtarıldı

    Antalya’da Kaleiçi Marina’da Lüks bir yatın ilk suya iniş anındaki çekimi sırasında 230 bin TL değerindeki termal dron suya düştü. 3 tane profesyonel dalgıç farklı yöntemlerle cihazı bulmaya çalıştı.

    Ancak derinlik ve su altında geçirebildikleri süre kısıtlı olduğu için cihazı bulamadı. Daha sonra dronun suya düştüğü yerin koordinatları kumandasından tespit edildi. 1 hafta sonra su altı dronu ile arama çalışmalarına başlayan Serhat Çığgın, cihazı 2 saatlik aramanın ardından bulmayı başardı. 40 metre derinlikteki bulunan termal kameralı dronun su altından kurtarılması saniye saniye kaydedildi. Dron içerisindeki hafıza kartından çekilen görüntüler kurtarıldı.

    “3 Dalgıç cihazı bulmaya çalıştı”

    Dronu kullanan İsmail Çivrilli, “Aynı noktada daha önce 3 tane profesyonel dalgıç farklı yöntemler deneyerek cihazı bulmaya çalıştı. Dalgıçların dipte kaldıkları süre sınırlı oldukları için bulmak mümkün olmadı. Serhat kardeşimle tanıştık GPS koordinatlarını doğru tespit edebilirsek bulabileceğimizi söyledi. Görüntülerimizi kurtarabildik şükürler olsun” dedi.

  • Gizli keşif silahı

    Gizli keşif silahı

    Yüksek teknoloji ile üretilen deniz araştırmalarında en üst seviyeyi sunan insansız su altı otonom cihazı RAMPUS, denizlerdeki gücü artırarak savunma ve deniz kirliği için keşifler yapabilecek. Mühimmat taşıma kapasitesine de sahip olan RAMPUS hiçbir personeli riske atmadan tehdidi önleyebiliyor. RAMPUS hakkında bilgi veren Sonitus Mühendislik Danışmanlık A.Ş Genel Müdürü Ufuk Küten,

    Suyun altındaki veriyi çok yüksek çözünürlükle veriyi toplayıp çok hızlı bir şekilde aktarabiliyor. Yazılımların tamamını kendimiz yapmaktayız. Ön taraftaki faydalı yük bölgesine mühimmat koyabiliyorsunuz. Böylelikle düşman tehdidini daha karasulara gelmeden önleyerek onu ortadan kaldırma şansınız doğabilir. Yüzde 82 oranda yerli olarak yapmaktayız ” dedi.

    Son dönemde askeri ve sivil ihtiyaçlar için insansız sistemler, robotlar ve otonom sistemlerin kullanımı yaygınlaşıyor. İnsansız su altı sistemlerinin savunma alanında çok farklı kullanım alanları bulunuyor. Sonitus Mühendislik Danışmanlık A.Ş tarafından yüksek teknoloji ile üretilen RAMPUS isimli insansız sualtı aracı sualtında keşif ve araştırma faaliyetlerinde kullanılmak üzere geliştirildi. RAMPUS 10 kilograma yakın faydalı yük taşıma kapasitesine sahip.

    Faydalı yük bölgesine mühimmat konulduğunda hiçbir personeli riske atmadan tehdidi önleyebiliyor. Yüzde 82 oranında yerliliğe sahip olan RAMPUS, GPS, sensörler ve yapay zeka teknolojileri sayesinde su altındaki konumları kolaylıkla tespit edip verilen komuta göre etkin bir şekilde harekat edebiliyor. Su altı dünyasını keşfetmek ve haritalamak için kullanılan RAMPUS, su altı haritalama, kaybolan uçak enkazları, batık gemiler, mercan resifleri gibi alanları detaylı bir şekilde tespit ederek bilgi toplama kabiliyetine sahip.

    Ayrıca RAMPUS, istihbarat toplama, mayın tarama, su altı haritalama, arama-kurtarma operasyonları, çevresel izleme ve deniz güvenliği gibi görevlerde etkin bir şekilde kullanılabilecek. Su kalitesi, sıcaklık, basınç, müsilaj, petrol sızıntısı gibi su altında oluşan çevresel faktörler hakkında bilgi toplama becerisine sahip olan RAMPUS, son teknoloji kamera sistemi ile görüntü çekip anında aktarma yeteneği de bulunuyor. Su altı cihazı modüler tasarımları sayesinde, farklı sensör ve ekipmanların entegrasyonuyla görev ihtiyaçlarına kolayca uyum sağlayabiliyor.

    İleri teknoloji sensörlerle donatılan insansız su altı keşif aracı, sonar sistemleri, yüksek çözünürlüklü kameralar, termal görüntüleme cihazları ve kimyasal algılayıcılar gibi sensörler aracılığıyla su altında detaylı veri toplama yeteneğine sahip.
    İlk defa İDEF Savunma Sanayii fuarında sergilenecek olan RAMPUS ile bilgi veren Sonitus Mühendislik Danışmanlık A.Ş Genel Müdürü Ufuk Küten, “Rampus su altında keşif ve tespit için geliştirilmiş yüksek teknolojiye sahip su altı otonom cihaz. Bu ürünü geliştirirken daha önceki versiyonu su altı planörü olan NARVAL 1006’dan elde ettiğimiz bilgi birikimini aktararak bu ürünü geliştirdik.

    Ürünün en büyük özelliklerinden biri suyun bin metre altına kadar inerek oradaki bir çok veriyi toplaya bilmesi. Bu verileri toplarken de aslında doğrusallık, rota tutma, suyun altındaki kirliliğin tespiti, su altı haritalama, oradaki mayınların tespiti. Sualtındaki kirlilik müsilaj gibi alanların tespiti gibi bir çok konularda veri toplaya biliyor” diye konuştu.

    “Otonom ve uzaktan kontrolle yapılabilmekte
    RAMPUS’un Su altında veride aktara bildiğini ifade eden Küten, “RAMPUS modüler bir yapıya sahip. Bu modüler yapıda onu özelleştiriyor. 10 kilo grama yakın faydalı yük taşıma kapasitesine sahip. Bu faydalı yükle beraber ön tarafında istediğiniz sensör grubunu montajlaya biliyorsunuz. Ayrıca, güç gurubu ve enerji grubunu da değiştirerek su altında kalma sürecini artırıp uzatma şansınız var. Şuandaki haliyle yaklaşık 3,5 metre uzunluğunda ve yaklaşık 130 kilograma denk gelmekte.

    Bu yapının su altına atılması, alınması tamamen otonom ve uzaktan kontrolle yapılabilmekte. Bir gemiden de atabilirsiniz, bir hava aracından da atabilirsiniz. Suyun altında indikten sonra veri alma şansınız da var. Suyun altında çok yüksek çözünürlüklü veriyi toplayıp bunları su yüzeyine çıkarak size çok hızlı bir şekilde aktara biliyor. Suyun altında topladığı bazı verileri suyun altındayken aktarda biliyor. Örneğin su zeminin 4 metre üstündesiniz, burada 50 metrelik bir alanı tarayarak elde ettiği veriyi işleyerek aktarma durumu var” diye konuştu.

    Yazılımlarını tamamen kendilerinin yaptıklarını belirten Küten, “Bu yazılımların tamamını kendimiz yapmaktayız. Her hangi bir anomaliyi tespit ettiğinde bunu anında aktara biliyor. Bu anomali bir denizaltının tespiti, mayın, bir uçağın kara kutusu da olabilir. Ya da suyun altında haritalanma yaparken fark etmediğiniz başka bir anomali de olabilir.

    Bunu tamamen kendimiz geliştirdiğimiz için bu yapı ile ilgili modelizasyon iyileştirme, ek talep tamamını yapma şansımız var. Bu tür sistemlerde ki en büyük çalışmalardan biri mühendislik çalışması, tasarım ve buradaki ürünler, sensör gurupları. Bunları, yüzde 82 oranında yerli olarak yapmaktayız. Buradaki asıl önemli grup verilerin toplandığı görüntüleme, sensörler ve doğrusallık bu kısımda çok fazla emeğimiz var.

    Suyun altında bulmak istediğiniz tehdit denizaltı da olabilir, bir mayında olabilir ya da her hangi bir gizli tespit edilemeyen bir cihazda olabilir. Çünkü ülkeler kendi kendilerine özel mayın tipleri saldırı araçları geliştiriyor. Bunların tamamını yüksek çözünürlüklü olarak algılayıp aktara biliyor RAMPUS” ifadelerini kullandı.
    “Savunma Sanayii ve sivil sektör”
    Su altı insansız keşif aracı RAMPUS’un Savunma Sanayii ve sivil sektör’de kullanılabileceğini vurgulayan Küten, “Biz sistemi iki ana sektör için geliştirdik. Savunma Sanayii ve sivil sektör. Savunma Sanayii’nde tehditlerin tespiti bunlardaki katmanların yapısı. Olası saldırıların tespiti. Aslında suyla ilgili aldığınız verilerin tamamı sıcaklık, tuzluluk, haritalama Ege denizimiz, Kara Deniz’imiz, Kıbrıs bölgesi buradaki bölgelerin tamamının su altı haritalamasını bu cihazlarla yapmanız mümkün. Sivil alanda ise, sualtı kirliliği, müsilaj, su altında ki petrol ya da sızıntının tespiti ya da boru hatlarındaki çatlağın tespiti ya da konulan ekipmanların düzenli aralıklarla tespiti gibi konularda da bu aleti kullanmanız mümkün.

    Sistem modüler olduğu için ihtiyaca göre değiştirile bilinir. Şuandaki versiyonumuz suyun altında 8 saat kalabiliyor. Bunu yaklaşık 2 knot hızla gerçekleştirmesi mümkün. Projenin kavramsal tasarımına yaklaşık 5 ay önce başladık. Kavramsal tasarımı çok hızlı bir şekilde ilerlettiğimizi söyleye biliriz. Kavramsal tasarımı bitirdik diye bilirim bundan sonra detay tasarım ve üretim aşamasına geçiliyor. Projenin hayata geçmesi yaklaşık 20 aylık bir takvim onu da Ağustos ayı itibariyle hayata geçirmiş olacağız” dedi.

    Düşman tehdidi daha karasulara gelmeden önleyerek onu ortadan kaldırma şansınız doğa bilir
    Ön tarafta konuşlanan mühimmat sayesinde düşman unsurlarının Türkiye sınırlarına gelmeden imha edilebildiğini vurgulayan Küten, “Biz firma olarak bugüne kadar hep yenilikçi ve ilklere imza atmaya çalıştık. Bir çok ilklere imza da attık. Bu ilkleri yaparken çoğunda desteksiz yol aldık. Bu tür yapıların desteklenmesi gerektiğini düşüyorum.

    Bu konuda zaten ülkemizde bir farkındalık oluştu. Çoğu zaman ambargolar buna sebep oluyor. Bazen iyi bir karar vericinin inisiyatifiyle oluyor. Bunların devam etmesi hem sektörü daha hızlı ilerletecek hem güncel teknolojileri daha yakalayacağımızı düşüyorum. Biz bu konuda hep hazırız. Her daim yeni ve milli ürünü yapmak için elimizden geleni de yapmaya hazırız. Bu mühimmatla onu imha etme ya da onu yok etmeye yönelik bir manevra senaryosu da eklene bilir. Böylelikle düşman tehdidi daha karasulara gelmeden önleyerek onu ortadan kaldırma şansınız doğa bilir” diye konuştu.

  • Bursa’nın sualtı zenginliği gün yüzüne çıkıyor

    Bursa’nın sualtı zenginliği gün yüzüne çıkıyor

    Sayısız doğal zenginliği bünyesinde barındıran Bursa’nın eşsiz güzelliklerini tüm dünyaya tanıtmak amacıyla çalışmalarını sürdüren Büyükşehir Belediyesi, yer üstündeki değerleri gibi sualtı zenginliklerini de benzersiz çalışmayla gözler önüne seriyor.

    Bursa Büyükşehir Belediyesi ile Bursa Kültür Turizm ve Tanıtma Birliği tarafından yapılan çalışmayla, şehrin sualtında barındırdığı zenginlik ve biyoçeşitlilik, Sualtı Görüntüleme Yönetmeni ve Belgesel Yapımcısı Tahsin Ceylan yönetiminde MAC iletişim tarafından gün yüzüne çıkarıldı.

    Bursa’nın birçok noktasında dalış gerçekleştiren çekim ekibi, sualtında hayranlık veren görüntülere ulaştı. Belgesel, aynı zamanda alınan hava çekimleriyle de su şehri Bursa’nın doğal, tarihi ve kültürel değerlerini yansıtıyor.

    Usta sinema oyuncusu ve seslendirme sanatçısı Mazlum Kiper’in seslendirdiği 14 dakikalık film, Türkçe ve İngilizce olmak üzere 2 ayrı dilde hazırlandı. Hazırlanan ‘Bursa Sualtı Belgeseli ve Bursa’nın Sualtı Dünyası Fotoğraf Sergisi’, 15 Mayıs Dünya İklim Günü çerçevesinde 15 Mayıs 2022 Pazar günü saat 18:30’da Tayyare Kültür Merkezi’nde izlenime sunulacak. Gösterimin ardından belgesel, ‘gotobursa’ isimli YouTube, Instagram, Twitter ve Facebook hesaplarından yayınlanacak.

    Öte yandan doğa ve dalış turizmi projesinin önemli ayağını oluşturan ‘Bursa’nın Sualtı Dünyası’ isimli 196 sayfalık kitap, okurseverlerin beğenisine sunulacak. Türkçe, İngilizce ve Latince dillerinde hazırlanan eser, kentin denize açılan Gemlik Körfezi’ndeki var olan ve korunması gereken denizel türlere dikkat çekiyor.

     

  • ‘Aşk Mağarası’nı görenler hayran kalıyor

    ‘Aşk Mağarası’nı görenler hayran kalıyor

    Antalya’nın dünyaca ünlü falezleri, sualtındaki eşsiz güzellikleriyle hayran bırakıyor. Girişi kalp şeklinde olan ve ‘aşk mağarası’ olarak da bilinen sualtı mağarası ise yerli ve yabancı dalış tutkunlarını kendine çekiyor.

    Antalya’da, oluşumu milyonlarca yıl önceye dayanan, 12 kilometre uzunluğunda, yer yer 40 metre yüksekliğindeki falezlerin su altında kalan bölümüne dalış yapan tatilciler, oluşumu yüzyıllar süren mağara girişleri ve kayalıkları görme imkanı yakalıyor. Lara bölgesinde falezlerin 10 metre altında başlayan, girişi kalp şeklindeki mağaranın içinde hava koridoru bulunuyor. Kimileri tüple dalış yaparken, profesyoneller serbest dalış yaparak kalp girişinden geçip, hava koridoruna geliyor. Burada nefeslenen dalgıçlar ardından dışarı çıkıyor.

    Dalış eğitmeni Yusuf Öztürk, ‘aşk mağarası’ adını verdiği mağaraya, turistik dalış turları düzenliyor. Mağaranın, falez bölgesinin kayalık yapısı içinde oluştuğunu söyleyen Öztürk, “Buraya sertifikalı dalıcılarla geliyoruz. 2 metreden başlayarak kalp şeklindeki girişin içinden geçiyor ve yan taraftaki mağaraya giriş yapıyoruz. Buraya gelen çiftler hatıra fotoğrafı çektiriyor. Çiftler burayı tercih ediyor çünkü kalp şeklideki giriş aşkı simgeliyor” dedi.

    Profesyonel dalgıç Ali Yardan ise dalışa gelen çiftleri sualtı kamerasıyla görüntülüyor. Mağaranın girişinin kalp şeklinde olmasının dikkat çektiğini belirten Yardan, “Görüş açısının yüksek olduğu zamanlar aşk mağarası pırıl pırıl turkuaz bir renge bürünür. Turistler buraya dalış yaparak fotoğraf çektirir” diye konuştu.

    Mert Aydın, defalarca daldığı bölgeye bu kez kız arkadaşıyla birlikte daldığını belirterek, “Mağarayı görünce çok heyecanlandı” dedi. İlk kez aşk mağarasını gören Zeynep Şahin ise dalışın çok eğlenceli geçtiğini söyledi. Erkek arkadaşıyla birlikte dalmanın mutluluğunu yaşadığını anlatan Şahin, “Kalp şeklindeki girişi görünce ilk önce çok şaşırdım. Sonra fotoğraf çekmeye başladık. Aşağısı çok güzel” ifadelerini kullandı.