Etiket: suç duyurusu

  • Batman Barosu’ndan Cumhuriyet Gazetesi yazarına suç duyurusu

    Batman Barosu’ndan Cumhuriyet Gazetesi yazarına suç duyurusu

    Batman Barosu, köşe yazısında Batmanlılara hakaret ettiği gerekçesiyle Cumhuriyet gazetesi yazarı Işıl Özgentürk hakkında suç duyurusunda bulundu.

    Batman Barosu İnsan Hakları Merkezi adına yapılan başvuruda yazar Özgentürk’ün “halkın bir kesimini bölge farklılığına dayanarak basın yoluyla alenen aşağılama” suçunu işlediği iddia edildi.

    Baro adına avukat Nuri Mehmetoğlu tarafından Başsavcılığa sunulan suç duyurusu dilekçesinde Işıl Özgentürk’ün “Porno çukurunda debeleniyoruz.” başlıklı köşe yazısında Batmanlıların aşağılandığı ve hakaret edildiği belirtildi.

    Yazının herhangi bir sosyal, toplumsal, antropolojik veya başka bir bilimsel inceleme veya araştırmaya dayanmadığı gibi, somut bilgiye de dayanmadığı kaydedilen dilekçede, şu ifadelere yer verildi:

    “Yazı içeriği incelendiğinde yazıda ‘halkın bir kesiminin, bölge farklılığına dayanarak alenen aşağılandığı’ açıktır. Ayrıca, yazıda onur, şeref ve saygınlığını rencide eder nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat edilmekle, (Batman) bölge halkının tamamına hakarette bulunulmuştur. Somut olaydaki söylemler, hakaret suçu kapsamına girmektedir. Hakaretin mağduru Batman’da yaşayan veya Batmanlı olan tüm kişilerdir. Bu bağlamda Batman Barosu adına, Batman’da yaşayanlar adına ve Batmanlılar adına şikayetçiyiz. Bu nedenlerle şikayetçi olunanlar hakkında soruşturma başlatılması ve neticede cezalandırılmaları yönünde kamu davası açılması talebi ihtiyacı hasıl olmuştur.”

    Batman Barosu Başkanı Abdulhamit Çakan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Cumhuriyet gazetesi yazarı Özgentürk’ün 30 Ağustos’ta kaleme aldığı yazının Batmanlılara yönelik iftira ve hakaret içerdiğini belirterek, söz konusu yazar ve gazetenin genel yayın yönetmeni Aykut Küçükkaya hakkında Batman Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunduklarını söyledi.

    Tanınmış bir gazetenin yazarının köşe yazısıyla şehri karaladığını dile getiren Çakan, şöyle konuştu:

    “Gerçek olmayan bilgilerle şehrin tamamını karalayan bir yazı. Üstelik TÜİK verilerine göre, Batman’ın kadına yönelik şiddetin en az olduğu iller arasında yer aldığına ilişkin raporu var. Bölgede görev yaptığı iddia edilen öğretmenin beyanına dayanarak yapılan tespitler, Batman halkını ve bizi üzdü. Biz de gereğini yaptık. Halkı aşağılamak, hakaret ve Basın Kanunu’nun 10. maddesine muhalefet suçlarından suç duyurusunda bulunduk.”

    YAZARA TEPKİLER

    Yazarın köşe yazısını ildeki siyasilerle sivil toplum kuruluşu temsilcileri de kınadı.

    AK Parti Batman Milletvekili Ziver Özdemir, yaptığı açıklamada, Özgentürk’ün köşe yazısında gerçekle alakası olmayan ifadeler kullandığını belirterek, şunları söyledi:

    “Hemşehrilerimizi edepsizce itham etmiştir. Batman’da kız çocuklarına değer verilmediği, kızların okutulmadığı gibi birtakım iddiaları bir tanıdığından duyduğunu belirten ve bu safsataları köşesine taşıyıp gazetecilik yaptığını düşünen bu sözde gazeteciyi ilim ve edep öğrenmesi için Batmanlı kadınlarımızı görmeye ve Batmanlılardan özür dilemeye davet ediyorum. Ayrıca, gazetenin bu tür yazılarla algı oluşturma çabalarını da kınıyorum.”

    AK Parti Batman İl Başkanı Akif Gür de Özgentürk’ün köşe yazısında Batmanlı kadınlar için kullandığı ifadelerin iftiralarla dolu olduğunu kaydederek, “Batman halkından derhal özür dilemesini beklediğimiz ahlaksız söylemleri kendi iç dünyasının tezahürü olan sözde yazarı ve yazıyı yayımlatan gazeteyi kınıyorum.” dedi.

    Hür Dava Partisi (HÜDAPAR) Batman İl Başkanı Davut Şahin de Özgentürk’ün yazısında yer alan ifadelerin yalan olduğunu söyledi.

    Yazarın hem kızlara hem de ailelerine iftiralarda bulunup tahkir ettiğini dile getiren Şahin, “Aksine Batmanlı kızlar, ülkemizin en iyi üniversitelerinde eğitim görüp kariyer yapmaktadır. Bahsedildiği gibi haklarından mahrum bırakılmaları, baskı altında tutulmaları söz konusu değil. Belki Cumhuriyet gazetesinin karanlık dünyasından kendilerini muhafaza ediyorlardır. Bu gazeteyi ve yazar kılıklı bayanı kınıyorum.” diye konuştu.

    Batman Basın Konseyinden yapılan açıklamada, yazar Özgentürk’ün köşesinde belirttiği çirkin ithamların kabul edilmediği bildirilerek, hem yazarın hem de Cumhuriyet gazetesinin Batman halkından bir an önce özür dilemesi gerektiği ifade edildi.

  • Yeşim Salkım’dan Murat Övüç hakkında suç duyurusu!

    Yeşim Salkım’dan Murat Övüç hakkında suç duyurusu!

    Sanatçı Yeşim Salkım, Murat Övüç ve sisi lakaplı Seyhan Soylu hakkında 2 ay süre ile tedbir kararı aldırdı. Salkım kendisine hakaret ettiğini iddia ettiği Övüç hakkında ayrıca suç duyurusunda da bulundu.

    Sanatçı Yeşim Salkım, sosyal medya fenomeni Murat Övüç ve sisi lakaplı Seyhan Soylu’ya ilişkin İstanbul 1. Aile Mahkemesi’ne başvurarak tedbir talebinde bulundu.

    Talebi değerlendiren mahkeme, Övüç ile Soylu’nun 2 ay boyunca Salkım’a yönelik hakaret ve şiddet içeren sözlerde bulunmamasına karar verdi.

    Öte yandan mahkeme Övüç ile Soylu’nun karara uymamaları halinde 3 günden 10 güne kadar zorlama hapsine tabii tutulacağını kararında açıkladı.

    ÖVÜÇ HAKKINDA SUÇ DUYURUSU

    Salkım, bunun yanı sıra Murat Övüç hakkında ‘hakaret’ suçundan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu.

    Savcılığa sunulan suç duyurusu dilekçesinde, “Kurban Bayramı tatili dolayısıyla sahne alan ve daha önce kadınlar hakkındaki açıklamaları dolayısıyla kamuoyunda büyük eleştiri alan şüpheli, bu hususta Yeşim Salkım’ın da kendisini son derece normal ve hukuki sınırlar içerisinde kalacak şekilde eleştirmiş olması dolayısıyla hakkında şu ifadeleri kullanmıştır; ‘Bir tane şarkıcı var Yeşim Salkım. Beni kadın düşmanı ilan etmiş. Ulan bütün kadınların yanında ben varım. Nerede mağdur kadın var yanındayım. Seni iyidir, çok severim kendisini’” denildi.

    “HAKLI MÜCADELEMİZİ SÜRDÜRECEĞİZ”

    Konuya ilişkin yazılı açıklama yapan Salkım’ın avukatı Merve Uçanok şu ifadeleri kullandı:

    Müvekkilemiz Yeşim Salkım’a yönelik Murat Övüç isimli şahsın yapmış olduğu alenen hakaretle ilgili gerekli hukuki süreci başlattık.

    Hem suç duyurusunda bulunduk hem de ilgili şahıs hakkında ve bu konuyla gündem oluşturmaya çalışan Seyhan Soylu isimli şahıs hakkında tedbir kararı çıkarttık.

    Bundan sonraki süreçte takdir mahkemenin olup tüm kadınlar adına bu haklı mücadelemizi sürdüreceğiz. Kadını yeren, küçük düşüren yani toplumsal cinsiyet eşitsizliğine yol açan her eylemin karşısındayız.

    Bu nedenle bu dosyanın emsal teşkil etmesini ve artık kadın üzerinden mizah, şov yapılmamasını temenni ediyoruz.

  • AK Partili kadınlardan Dilipak’a 81 ilde suç duyurusu

    AK Partili kadınlardan Dilipak’a 81 ilde suç duyurusu

    AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Lütfiye Selva Çam, AK Parti’li kadınlara yönelik tepki çeken sözleriyle gündeme gelen köşe yazarı Abdurrahman Dilipak hakkında, başta genel merkez olmak üzere 81 il kadın kolu başkanının suç duyurusunda bulunacağını söyledi.

    Çam, AA muhabirine yaptığı açıklamada, AK Parti’li kadınların hukukunu korumanın boyunlarının borcu olduğunu belirtti.

    Dilipak’a seslenen Çam, “Bu saldırganlığınız, ahlaksız sözleriniz ve iftiraya varan yakıştırmalarınızla kendinizi küçültmeyin. Edebe mugayir yazarak kaybettiğiniz itibarı, yazdığınız bu üsluptaki yazılarınızla kamuoyunun dikkatini çekseniz bile geri kazanamazsınız.” dedi.

    Dilipak’ın AK Parti’li kadınlara dönük hakaret ve çirkin yakıştırmalarını ivedilikle yargıya taşıyacaklarına ifade eden Çam, “AK Parti Kadın Kolları olarak, bu tür seviyesiz sözler, iftira ve hakaretlerin cezasız kalmaması için gerekli tüm hukuki girişimlerde bulunacağımızı ve yargısal süreçlerin takipçisi olacağımızı da herkesin bilmesini isterim. Başta genel merkez olmak üzere 81 il kadın kolu başkanımız suç duyurusunda bulunacak.” diye konuştu.

    “Kadın kimliğiyle, dik duruşuyla siyaset yapar”

    Çam, Türkiye’de 81 ilde, 922 ilçede, 100 bini aşan yerel yönetici ve 5 milyona ulaşan üyeyle AK Parti’li kadınların liderinin siyasetini örnek aldığını ve partinin kararlarını ülkenin dört bir köşesinde titizlikle uyguladığını dile getirdi.

    AK Parti’li kadınların ailesini her daim öncelediğini, ihmal etmediğini, eş, anne, evlad olma bilinci ve değerlerine sahip çıktığını vurgulayan Çam, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Erkekleşerek değil, kadın kimliğiyle, dik duruşuyla siyaset yapar. Samimiyeti, mütevazılığı ve çalışkanlığıyla itham ettiğiniz ‘papatya’ asla olamaz. AK Parti kadın hareketi bir feminist hareket değildir. Hak yolunda, mazlumun yanında, zalimin karşısında, yalnızca ahlakın ve adaletin savunucusudur. Kulluk ve insanlık bilinciyle il il, ilçe ilçe, mahalle mahalle sokak sokak milletiyle, halkıyla hemhal olan bir harekettir.”

    “Esas olan insan yetiştirmenin önemini hatırlayalım”

    Çam, İstanbul Sözleşmesi’ne ilişkin tartışmaların da bir an önce bitirilmesi gerektiğini söyledi.

    “Her türlü ahlaksızlığın, azgınlığın, sapkınlığın ve ailenin selametine zarar verecek yanlışlığın karşısında herkes hemfikirken tüm bu olumsuzluklardan kurtulmanın yolu ancak bu sözleşmeden kurtulmaktan geçecekse, buna kim karşı çıkabilir ki?” sorusunu yönelten Çam, şu değerlendirmede bulundu:

    “Mesele o değil. Şayet tüm dertler sona erecekse bence de kaldıralım. Kaldıralım ki değişen bir şeyin olmadığını herkes görsün. Bu işe ciddi kafa yoranlara saldırma, bunun üzerinden siyaset yapma, dikkati çekme ve sosyal medyadan takipçilerini artırma hevesinde olanların fırsatlarını da ellerinden alalım. Bu tartışma bitsin ki esas meselemizin çocuklarımızı her türlü kötülükten, çirkinlikten ve azgınlıktan korumak için gayretle çalışanları rencide edici sosyal medya paylaşımları ile bu sorunların çözülmeyeceğini anlayalım. Esas olan insan yetiştirmenin önemini hatırlayalım. Sona erdirelim ki ahlaksızlığın ve rezilliklerin her yerde çoğalmasının esas nedeninin insanlığın rotasından çıkması olduğunu görmüş olalım. Yaş ve kuru ne varsa, bir çuvalın içine doldurarak gerçek sorumluluklardan kaçamayacağımızı görelim. İşin özüne odaklanalım.”

    “Kadınlara yönelik çabalarımızdan asla vazgeçmeyiz”

    Lütfiye Selva Çam, AK Parti’nin, aile birliğini her daim gözeterek kadınların haklarını korumak, ayrımcı uygulamaları ortadan kaldırmak ve kadına yönelik şiddetle mücadele etmek amacıyla çok ciddi düzenlemelere imza attığını anımsattı.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 18 yıldır kadınlara yönelik sağladığı imkanlarla dünyada bir model olduğuna dikkati çeken Çam, şunları söyledi:

    “Bir taraftan cahiliye devrine benzer şiddet, katliam ve zulümle mücadele etti. Diğer taraftan ise aileyi yıkan, nesilleri kirleten tüm sapkınlıklara, ahlaksızlıklara karşı duruş sergiledi. Partimizin 5 milyona varan kadın üyeye sahip olabilmesi, ancak böyle kararlı bir siyaset ve samimi uygulamalarla mümkündü. İstanbul Sözleşmesi bizim için nas değildir. Eleştirilemez, dokunulamaz değildir. Cumhurbaşkanımızın AB üyeliği konusunda ‘Gerekirse Kopenhag Kriterleri yerine Ankara Kriterleri der yolumuza devam ederiz’ sözü misali, gerekirse ‘Ankara Sözleşmesi’ ile yola devam ederiz. Ancak kadınlara yönelik her alandaki çabalarımızdan asla vazgeçmeyiz. Şiddetle mücadeleden asla vazgeçmeyiz.”

    Çam, AK Parti olarak bugüne kadar dünyadaki en gelişmiş, en adil yaklaşımı kadınlar için hayata geçirmeye çaba sarfettiklerini, bundan böyle de bu çabaları artırarak sürdüreceklerini dile getirdi.

    “21. yüzyılın en ideal duruş ve bakış açısını ortaya koyacağız”

    Bu konudaki kararlı ve tavizsiz tutumlarından asla dönmeyeceklerini vurgulayan Çam, “Medeniyetimizin tüm miras ve değerlerini koruyarak 21. yüzyılın en ideal duruş ve bakış açısını ortaya koyacağız.” dedi.

    “Tartışmalar içerikten daha çok algıyı öne çıkarıyorsa, partimizin ve hükümetimizin değerlendirmeleriyle son kertede alınacak her kararın sonuna kadar arkasında olacağız.” diyen Çam, şöyle konuştu:

    “İktidarı iki ateş arasında sıkıştırmaya çalışan, partimizin yara alması için köşesinde el ovuşturan eski ve yeni siyasi hareketlerin, STK’lerin, köşe yazarlarının, sosyal medya fenomenlerinin ve kritik anlarda ortaya çıkan holdinglerin karşılıklı paslaşmasına şahit oluyoruz. Ne kadınlarımıza yıllarca kıyafeti nedeniyle ayrımcılık yapılmışken sesleri çıkmayan, çıkarlarına ters düşen durumlarda da kadın konularında samimiyetten uzak davranan feminist hareketlerin ne de sözde sözleşmeye muhalefetiyle hükümetimizi sıkıştırma çabasında olanların inandırıcılığı kalmamıştır. Karşılıklı birbirini besleyen bu grupları artık boşa düşürme vakti gelmiştir.”

    “FETÖ’cü hainlerin husumetlerini partimize yönelttiklerinin farkındayız”

    Çam, samimiyetle bir kısım insanımızın yaşanan bu tartışmaları anlayamamasına hiçbir itirazlarının olmayacağının altını çizerek şu ifadeleri kullandı:

    “Fitne üretip özellikle de sahte hesaplar ve görünümler ardında FETÖ’cü hainlerin kin ve husumetlerini de bu vesileler ile partimize yönelttiklerinin farkındayız. Pek çok kanun, mevzuat ve sözleşmede olduğu üzere, burada da gerekli düzeltmeleri yapmak mümkünken işin lehinde veya aleyhinde, medyatik çıkışlarla kendi reklamını yapmak için, sağa sola salvolarla saldıranların, tartışmalar üzerinden prim elde etmeye çalışanların da farkındayız.”

  • Belediye Başkanı’na hakaretten suç duyurusu

    Belediye Başkanı’na hakaretten suç duyurusu

    Menemen Belediyesinde işten çıkartılan işçi Saim Tucu, Menemen Belediye Başkanı Serdar Aksoy hakkında hakaret iddiasıyla suç duyurusunda bulundu.

    Tucu, avukatı aracılığıyla Menemen Cumhuriyet Başsavcılığına verdiği suç duyurusu dilekçesinde, bu yılın başında sebep ve gerekçe gösterilmeden iş akdinin feshedildiğini savundu.

    Belediye Başkanı Aksoy’un belediyenin sosyal medya hesabından işten çıkarılan işçilerin iş akitlerinin sonlandırılması sebebi olarak “hırsızlık”, “kadın tacizcisi” gibi gösterdiğini öne süren Tucu, dilekçesinde, “Belediye Başkanı çalışanların onur ve gururunu karalamıştır. Bu asılsız iddiaları çalışanlar hakkında önyargıya neden olmuştur.” ifadelerine yer verdi.

    Tucu’nun avukatı Ali Onar ise belediye başkanının keyfi olarak işçilerin ekmekleriyle oynadığını ileri sürdü.

    İşten çıkartılan işçilerin anayasal haklarını kullandığını belirten Onar, “Artık insanların ekmeklerinden öte onurları, şahsiyeti ve gururlarıyla oynadılar. Çadırda anayasal haklarını kullanarak hiç kimseye hiçbir kötülük yapmadan, hiçbir hukuksuzluk yapmadan haklarını arayan işçilerimize alenen ‘hırsız’ dedi. Bu da yetmedi fesihlerin hırsızlık yapmaktan dolayı gerçekleştirildiğini beyan etti.” dedi.

  • Erdoğan’dan 4 CHP’li isim hakkında suç duyurusu

    Erdoğan’dan 4 CHP’li isim hakkında suç duyurusu

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, kendisine hakaret ettiği iddia edilen 4 kişi hakkında suç duyurusunda bulunduğu bildirildi.

    A Haber’in haberine göre, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 4 CHP’li isim hakkında ‘hakaret’ gerekçesiyle İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunuldu.

    Bu isimler arasında CHP İzmir İl Başkanı Yardımcısı Yasin Ergül, CHP Gençlik Örgütleri İzmir İl Sekreteri ve Karabağlar Belediye Meclis Üyesi Dila Koyurga, CHP’li Gaziemir Belediye Başkanı Halil Arda ve CHP İzmir İl Teşkilatı üyesi Caner Gül bulunuyor.

  • İmamoğlu’ndan Bakan Soylu hakkında suç duyurusu

    İmamoğlu’ndan Bakan Soylu hakkında suç duyurusu

    Son Dakika haberlerine göre, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve müfettiş Arif Yıldırım hakkında suç duyurusunda bulundu.

    İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Beylikdüzü Belediye Başkanlığı dönemi nedeniyle ilgili, 27 konuda soruşturma izni verilmesi üzerine, izni veren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve müfettiş Arif Yıldırım hakkında suç duyurusunda bulundu.

    Suç duyurusunu, İmamoğlu’nun avukatı Kemal Polat, bugün İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurarak gerçekleştirdi.

  • Sinop’ta din görevlilerinden suç duyurusu

    Sinop’ta din görevlilerinden suç duyurusu

    Sinop Adliyesi önünde bir araya gelen din görevlileri yaptığı basın açıklamasında, “Malumunuz son zamanlarda dine hakaret etmek için din görevlilerine hakaret eden durumlarla çok karşılaşır olduk. Daha önce söz konusu durumlarla ilgili basın açıklamalarında bulunduk. Ancak Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş hocamızın Ramazan ayının ilk cuma hutbesinde değinmiş olduğu konularla ilgili Kur’an-ı Kerim’in emri olduğu halde bazı kişi ve kurumlar Diyanet İşleri Başkanlığı ve personeline hakaretlerde bulunulmuştur. Bu tür hakaretleri kabul etmemiz veya sessiz kalmamız asla düşünülemez. Şikayet konusu eylemleri gerçekleştiren kişi hakkında soruşturma yapılarak, cezalandırılması için ülke olarak hassas bir süreçten geçtiğimiz şu günlerde savcılığımıza başvurma zorunluluğu hasıl olmuştur” ifadelerini kullandı.

    Açıklama sonrası Diyanet-Sen Sinop Merkez İlçe Temsilcisi Şahin Köstek, Önder İmam Hatipliler Derneği Sinop Başkanı İsmail Aksoy, Sinop Din Görevlileri Dernek Başkanı Yakup Aracı ve Sinop Kur’an Kursları Dernek Başkanı Rafet Arslan tarafından Sinop Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunuldu.