Etiket: susam

  • Susam ihracatında rekor artış

    Susam ihracatında rekor artış

    “Dünya susam ticaretine yön veriyoruz”
    Türkiye’de yetişen susamın çok kaliteli olduğunu anlatan Ege Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamumleri İhracatçıları Birliği Başkanı Muhammet Öztürk, “Susamda en büyük ithalatçı 1,6 milyar dolarla Çin. Bizim susamımız kaliteli olduğundan birim fiyatı 2,4 dolardan gidiyor. Çin ise 1,5 dolar bandında ithalat yapıyor. Bizim kaliteli susamımızı seçici bir pazar olan Japonya ve Avrupa ülkeleri alıyor. Japonya’ya 2024 yılının Ocak-Şubat döneminde Türkiye geneli susam ihracatımız geçen senenin aynı dönemine göre yüzde 170’lik artışla 660 bin dolardan 1,7 milyon dolara ilerledi. Ege Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği olarak 5-8 Mart 2024 tarihlerinde Tokyo’da düzenlenen Foodex Fuarı’na info stand ile katıldık. Fuarda tadım etkinliklerimiz kapsamında ziyaretçilere susam paneli tavuk tadımı yaptırdık ve büyük beğeni aldık. Türkiye olarak susamda dünyanın ikinci büyük ithalatçısı konumundayız. Dünya susam ticaretine yön veriyoruz. 2024 yılında susam ihracatımızın 250 milyon dolara ulaşmasını bekliyoruz” diye konuştu.

    Türkiye, 2024 yılının Ocak-Şubat döneminde 19,6 milyon dolarlık susam ihraç etmişken, bu ihracatın 6,6 milyon dolarlık dilimini Egeli ihracatçılar gerçekleştirdi.

    Kimyon ve anason susam ihracatındaki artışa eşlik etti
    2024 yılının Ocak – Şubat döneminde susam ihracatındaki artışa, kimyon ve anason ihracatı da eşlik etti. Türkiye’nin kimyon ihracatı yüzde 106’lık yükselişle 1 milyon 89 bin dolardan 2 milyon 242 bin dolara, anason ihracatı yüzde 111’lik sıçramayla 357 bin dolardan 754 bin dolara ilerledi. Susam, kimyon ve anason üçlüsünün toplam ihracatı yüzde 180’lik artışla 8 milyon 92 bin dolardan 22 milyon 629 bin dolara tırmandı.

    Susam ihracatında Polonya, Irak ve Almanya öne çıktı
    Türkiye’den 2023 yılında yapılan susam ihracatında Polonya 9 milyon 164 bin dolarlık tutarla lider olurken, zirvenin ortağı Irak’a 7,7 milyon dolarlık susam ihraç ettik. Almanya Türkiye’den 3,2 milyon dolarlık susam talep ederken, Yunanistan’a 2,6 milyon dolar, Romanya’ya 2,5 milyon dolar, İsrail’e 2,4 milyon dolar, Japonya’ya ise 2,3 milyon dolar susam ihraç ettik.

  • Kaymakam hasada katılarak susam eledi

    Kaymakam hasada katılarak susam eledi

    Kaymakam Maslak, domates, narenciye ve susam üreticilerine üretim sahalarında ziyaret gerçekleştirdi. İlk ziyaret Köyceğiz Mahallesi’nde ikamet eden çiftçi Alkan Daşgın’a ait 9 dekarlık domates serasına yapıldı. Ziyarette Köyceğiz Mahallesi Muhtarı Arıkan Daşgın da hazır bulundu. Kaymakam Maslak domates serasında incelemeler yaparak, üretim ve sorunlar hakkında üretici Alkan Daşgın’dan bilgi aldı.

    Daha sonra Kavakarası Mahallesine geçildi. Kaymakam Maslak’ı Kavakarası Muhtarı Sefa Güleç karşıladı. Heyet burada üretici Yıldırım Belgrat’a ait 10 dekarlık narenciye bahçesine geçti. Üreticilerle bilgi alışverişinde bulunulduktan sonra, aynı mahallede bulunan Tanju Gökçe’ye ait 30 dekarlık susam hasadına katılım sağlandı. Kaymakam Maslak, susam hasadında eleği alarak susamın temizlenme aşamasında katkı sundu.

    Üreticiler Kaymakam Maslak’ın her daim yanlarında olmasından dolayı teşekkür etti. Üreticilerin ziyaretinde Köyceğiz Kaymakamı Mustafa Maslak, Tarım ve Orman İlçe Müdürü Eşref Arslan, Köyceğiz Mahallesi Muhtarı Arıkan Daşgın, Kavakarası Muhtarı Sefa Güleç ve çiftçiler yer aldı.

  • Derecik ilçesinde susam hasadı başladı

    Derecik ilçesinde susam hasadı başladı

    Irak’ın sıfır noktasında bulunan Derecik ilçesinin önemli gelir kaynağı olan susam hasadı devam ediyor. Köylüler sabahın erken saatlerinde bir araya gelerek, hasadı yapılacak tarlada yoğun mesai harcıyor.

    Susam biçme işlemi için yöresel olan orak yardımıyla yapılıyor. Bu yıl memnun olan üreticiler, bölge için ekonomik anlamda olumlu etki yaşatıyor.

    Bugün susam hasadına başladıklarını ifade eden Suat Yılmaz, “Bu bölgenin toprakları çok bereketlidir. Yılda iki kere tarlayı ekip biçiyoruz. İlkinde buğday ekiyoruz. Buğdayı biçtikten hemen sonra susam ekiyoruz.

    Buranın arazileri engebelli olduğu için, bazı tarlalara makina giremiyor. Tamamen orak ve komşularımızın yardımıyla biçme işlemini gerçekleşiyoruz” dedi.

  • “Altın susam”da hasat zamanı

    “Altın susam”da hasat zamanı

    Manavgat’ta altın susam hasadının başlaması nedeniyle, Tarım İlçe Müdürlüğü bünyesinde Ziraat Mühendisi olarak görev yapan aynı zamanda Akdeniz Üniversitesinde doktora yapan Şule Han ve Yüksek Lisans öğrencisi Ülkü Kızılkaya’nın doktora ve lisans tezi olarak Manavgat altın susamının verimi ve besin değerinin artırılması konusunda çalışmalar yaptıkları susam tarlasında etkinlik düzenlendi. Etkinlik çerçevesinde susam gümüllerinin bulunduğu tarlada Bereket Mahallesi’nin kadın çiftçilerine ikramda bulunuldu.

    Manavgat İlçe Tarım ve Orman Müdürü Hakan Aranmaz, “Susam, Manavgatlı’nın duygusal olarak ektiği bir ürün. Sadece duygusal sebeplerle ekmek yeterli olmuyor aynı zamanda gelirde elde edilmeli. Susamda dekara 30 kilogram verim alınırsa ekmenin bir anlamı yok ama bunu 100-150 kilogramlara çıkartabilirsek herkes bunu daha bir içten yapacak. Amacımız bunu sağlamaktır” dedi.

    “2 yıllık bir çalışma süreciydi”

    Ziraat Mühendisi Şule Han ise Akdeniz Üniversitesi’nde doktora öğrencisi olduğunu belirterek, “Doktoramı özellikle susam üzerine yapmak istedim. Bu altın susam Manavgat’a ait yerel bir ürün. Yağ kalitesi açısından dünya çapında önemli bir bitki türü. Biz burada uyguladığımız gübrelerle susam bitkisinin içindeki verimi ve yağ oranını ve üstten uyguladığımız çinko ile de çinko biyofortikasyonunu yapmaya çalıştık. Çinko önemli bir besin elementi. Özellikle çocuklarda ve kadınlarda sağlık açısından önemli bir yere sahip. Biz de yetiştireceğimiz üründe çinko ve verim parametrelerini artırmaya çalıştık. 2 yıllık bir çalışma süreciydi. Buğday arkası ve bakla arkası denemelerimizi yaptık. Rotasyona koymamızın sebebi, bakladan sonra nasıl bir değer elde ediyor, buğdaydan sonra nasıl bir değer elde ediyor. Onu kıyaslamaya çalıştık. Önümüzdeki yıl haziran ayında çalışmamız yayınlanacak” diye konuştu.

    “Devlet susama taban fiyat ve destekleme koymalı”

    Doğançam Mahallesi’nde susam eken Mehmet Deniz isimli çiftçi, susamın atadan gelme bir gelenek olduğunu, kendilerinden sonra kimsenin susamla uğraşmayacağını belirterek, “Susam, bizim buğdaydan sonra ektiğimiz ikinci ürün. Birinci ürün olarak ekilmesi mümkün değil, maliyetleri çok yüksek. Susama taban fiyat verilmeli. Susama hiçbir destek verilmiyor. Çiftçiler bunu kendi gücüyle yapıyor. Hükümetin pamuk, mısır gibi mutlaka taban fiyatı vermesi gerekir. Dönüme verilen 50 lira ve 100 lirayla bu iş dönmez. Bu susam atadan gelme bir ürünümüz. Bu susamın tarihçesini de biliyoruz. Tarihte padişahlara bu bölgenin susamı gidermiş. Bizde atalarımızdan gördük bunu sürdürüyoruz ama bizden sonraki neslin atalarımız ekmiş bizde ekelim diyecek bir durumları yok” diye konuştu.

    Yağ oranıyla öne çıkıyor

    Manavgat’ta yetişen susamın Osmanlı döneminde saray mutfağında tercih edilen altın susamın 500 yıllık bir geçmişi bulunuyor.
    Manavgat altın susamı, aroması ve yağı ile diğer susamlardan öne çıkan özelliğe sahip. Diğer susamların yağ oranı yüzde 40 civarında iken Manavgat’ta yetişen susamın yağ oranının yüzde 60 seviyelerinde olduğu bilimsel analizlerle de kanıtlandı. Osmanlı döneminde saray mutfağında susamdan yapılan tatlı ve tahinin Manavgat’tan gittiğine dair bilgilerde akademik tez çalışmalarına konu oldu.

  • ‘Altın susam’ hasadı başladı

    ‘Altın susam’ hasadı başladı

    Ula’nın Gökova Körfezi havzasında yıllardır geleneksel yöntemlerle yetiştirilen organik susam hasadı başladı. Japonlar tarafından büyük ilgi gören ve geleneksel yemekleri suşi yapımında kullanılan sarı susam, bir taraftan küresel iklim değişikliği, diğer taraftan tarlada çalıştıracak işçi sıkıntısı nedeniyle susam ekim alanları yerini insan iş gücünün daha az olduğu ürünler mısır ve buğdaya bırakıyor.

    Geleneksel yöntemlerle üretiliyor

    Havası ve toprağı nedeniyle Türkiye’de sadece Gökova havzasında yetişen altın sarısı susam, Haziran ayında ekimi yapılıyor. Eylül ayında ürünlerin elle sökülmesi ve kümelemesi yapılıyor. Kümelenen sarı susam 21-24 gün arasında tarlada kurumaya bırakılıyor. Tamamen kuruyan susamlar geleneksel yöntemler ile elle çırpılarak yuvalarından çıkarılarak önce büyük elekte, sonra daha ince ve sık elekte elenerek tamamen insan gücü ile toplanıyor.

    Tadı iyotlu rüzgardan kaynaklanıyor

    Gübre kullanılmadan organik olarak yetiştirilen sarı susam, yağ oranı ve aroması ile dikkat çekerken, ürün hasadına kadar sulama yapılmıyor. Gökova Körfezi’nin iyotlu rüzgarının ayrı bir tat oluşturduğu altın sarısı Gökova susamı geçen yıl kilosu 45-50 liradan satılırken, bu yıl tüccar 95 liradan almaya başladı. Perakende yapılan satışlarda ise kilo fiyatı 120 liraya kadar çıkıyor.

    En büyük pazar Japonlar

    Gökova havzasında üretilen sarı susamın en büyük taliplisi Japonlar. Japonlar İzmir’deki tüccarlardan aldıkları sarı susamı kendi ülkeleri ve Amerika’da geleneksel yemekleri olan suşide kullanıyor. Japonlar sarı susamı suşi dışında diğer yemeklerde de tatlandırıcı ve süs olarak da sunuyor.

    İşçi bulamıyorlar

    Bu yıl 1,5 ton sarı susam rekoltesi beklediğini belirten üretici Günay Kurt, en büyük sıkıntılarının işçi olduğunu söyledi. Tarlada susam sökümü için Gökova’ya 100 kilometre uzaklıktaki Köyceğiz’in kırsal mahallelerinden işçi getirdiklerini belirten Kurt, Gökova Körfezi’nin esintisinin önemli olduğunu belirterek, “Hava şartları ve Gökova’nın bu meltemi estiği sürece bu denizin kıyısındaki susam değerlidir. Hava şartları nedeniyle sarı susam diye geçer bu. Yağ oranı çok yüksektir. Genellikle dışarı gidiyor. Yağ oranı nedeniyle ilaç sanayiinde kullanılıyor. Yurt dışında Japonlar alıyor.

    Fiyat konusu geçen sene kilo 45-50 liraydı. Bu sene kilo fiyatı 95 liradan açıldı. Biz susamın değerine göre 120 lira bekliyoruz. İşçi bulamıyoruz. İşçi bulamayınca ekmiyorlar. Tarlaya mısır, buğday gibi masrafı ve işçiliği az olan ürün ekiyorlar” dedi.