Etiket: süt

  • Süt kazanı patladı, vücudu yandı

    Süt kazanı patladı, vücudu yandı

    Edinilen bilgiye göre, İncesu OSB’de bulunan bir süt ürünleri firmasında geçtiğimiz Temmuz ayı içerisinde meydana gelen kazada A.T., süt kazanlarını temizlediği sırada bilinmeyen bir nedenden dolayı patlama oldu. Patlamanın etkisiyle A.T.’nin vücudunda yanıklar oluşurken, ihbar üzerine bölgeye sağlık ekipleri sevk edildi. A.T. ambulansla Kayseri Şehir Hastanesine kaldırılarak tedavi altına alındı.
    Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

    Olay anı kamerada

    Öte yandan, A.T.’nin vücudunda ağır yanıklara neden olan patlamada güvenlik kamerasına yansıdı.

  • Bursaspor şut çalıştı

    Bursaspor şut çalıştı

    Bursaspor, sezon öncesi ikinci etap kamp çalışmalarına Bolu’da gerçekleştirdiği günün ikinci antrenmanı ile devam etti. Teknik Direktör Pablo Martin Batalla gözetiminde yapılan idman, ısınma koşularıyla başladı. İkinci bölümde pas oyunları oynayan futbolcular, antrenmanı şut çalışmaları yaparak tamamladı. Yeşil-beyazlılar, hazırlıklarına yarın akşam saatlerinde yapacağı antrenman ile devam edecek. Akşam saatlerinde gerçekleşen antrenmanı Başkan Enes Çelik ve yönetim kurulu üyeleri de takip etti.

  • BESAŞ’tan süte indirim

    BESAŞ’tan süte indirim

    Bursa Büyükşehir Belediyesi, bir taraftan çiftçinin ürününü değerlendirirken, diğer taraftan da Bursalıları sağlıklı gıda ile buluşturuyor.

    Bursa Büyükşehir Belediyesi iştiraklerinden BESAŞ, Orhaneli, Harmancık, Keles ve Büyükorhan ilçelerindeki hayvancılığı desteklemek adına süt alımına devam ediyor. Hastalıktan ari ruhsatlı işletmelerden düzenli olarak alınan sütler BESAŞ Keles Süt Tesisleri’nde işleniyor. Böylece kaliteli ve sağlıklı pastörize günlük süt, ayran, yoğurt, süzme yoğurt, klasik beyaz peynir, gurme kaşar, tost peyniri, krem peynir, lor, süt kreması üretilerek Bursalıların sofralarına ulaştırılıyor. ‘Sağlıklı beslenmek herkesin hakkı’ diyerek hareket eden BESAŞ, tüketiciye kaliteli ürünü daha uygun fiyata ulaştırmak için 1 litre içime hazır taze sütün 39,90 TL olan fiyatında 10 TL’lik indirim gerçekleştirilerek 29.90 TL’den satışa sunmaya başladı.

    7’den 70’e herkesin süt içmesi amacıyla yapılan indirim Besaş’ın 500’e yakın satış noktası ve marketlerde geçerli olacak.

  • Anne sütü, önemli rol oynuyor

    Anne sütü, önemli rol oynuyor

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Murat Çağlar Erol, 1-7 Ağustos Dünya Emzirme Haftası dolayısıyla açıklamalarda bulundu. Uzm. Dr. Erol, anne sütünün önemine, yararlarına ve olması gereken emzirme sıklığına değindi.

    “Anne sütü ile beslenmenin önemi tartışılamaz”

    Anne sütü ile beslenmenin, her çocuğun en doğal hakkı olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Erol, “Uygun teknikle, sıklıkta ve sürede emzirmek, ilk altı ay anne sütü dışında hiçbir sıvı ya da katı besin vermemek ve iki yaşın sonuna kadar ek besinlerle birlikte emzirmeyi sürdürmek, ideal beslenmenin temel şartlarıdır. Doğumdan sonra ilk altı ay süresince bebeğin fizyolojik ve psikososyal ihtiyaçlarını tek başına mükemmel bir şekilde karşılayan anne sütü, anne ve bebek bağının kurulmasında önemli rol oynar. Bebeğin ilk altı ay tek başına anne sütü ile beslenmesi, altıncı aydan sonra ek besinlerle birlikte anne sütü ile beslenmenin devam etmesi ve emzirmenin iki yaşın sonuna kadar sürdürülmesi; bebeğe sayısız yarar sağlar. Anne sütü ile beslenmenin yararları sadece anne sütü ile beslenme süreci ile sınırlı kalmayıp, ileri yaşam sağlığı üzerinde önemli oranda olumlu etkileri vardır. Bu nedenle sağlıklı hayatın temellerinin atılmasında anne sütü ile beslenmenin önemi tartışılamaz” diye konuştu.

    ”Anne sütünün içeriği ve yararları”

    Yenidoğan ve süt çocuğu beslenmesinde ideal bir besin olan anne sütünün içeriğinin çocuk sağlığına sayısız yararlar sağladığını belirten Uzm. Dr. Erol, “Anne sütünün yüzde 87’sinin sıvıdan oluşması nedeniyle, ilk altı ay bebeğin anne sütü dışında su ya da benzeri sıvı gıdalara ihtiyacı yoktur. Toplam protein içeriği inek sütüne oranla düşük, ancak biyolojik değeri yüksektir ve yaşamın ilk altı ayında tek başına bebeğin protein ihtiyacını karşılar. Protein içeriğinin yüzde 60’ını sindirimi kolay ve biyolojik değeri yüksek olan whey proteini oluşturur. İnek sütünde ise bu değer yüzde 18 civarındadır. Anne sütünde bulunan büyüme etkenleri bağışıklıkta önemli rol oynar” dedi.

    “Bebeği ilk altı ayda demir eksikliğinden korur”

    Anne sütünün bebeği ilk 6 ayda demir eksikliğinden koruduğunun altını çizen Uzm. Dr.Erol, ”Anne sütü kalorisinin yüzde 50’sini sağlayan lipidler, anne sütünde, inek sütüne oranla daha yüksektir ve küçük çaplı yağ globülleri halinde bulunur. Anne sütünde bulunan lipaz, düşük safra düzeyinde bile yağ sindirimine yardımcı olur. Ayrıca, anne sütü; sinir ve retina hücrelerinin yapısına giren yağ asitlerinden zengindir. Anne sütü içeriğindeki yağ oranı emzirme süresince değişiklik gösterir. Emzirmenin başlangıcında düşük olan yağ oranı, emzirmenin sonlarına doğru artış gösterir. Bu durum bebekte doygunluk hissi oluşturmakta ve obeziteyi önlemektedir. Anne sütünde K ve D vitaminleri dışında yağda ve suda eriyen vitaminler süt çocuğu için yeterli düzeydedir. Anne sütünün mineral içeriği inek sütüne oranla düşüktür ve yenidoğanın olgunlaşmamış böbrek işlevleri ile uyum gösterir. Anne sütünde bulunan demirin emilimi de inek sütüne göre daha yüksektir. Bu nedenle anne sütü, bebeği ilk altı ayda demir eksikliğinden korur” şeklinde konuştu.

    “Büyüme faktörleri”

    Anne sütünün bebeğin gelişim ve büyümesine olan katkılarına değinen Uzm. Dr. Erol, ”Anne sütünde başta sindirim sistemi, merkezi sinir sistemi, solunum sistemi olmak üzere pek çok sistemin gelişimini sağlayan büyüme faktörleri vardır. Beynin bilişsel işlevlerinin anne sütü ile beslenen çocuklarda daha yüksek olduğu bildirilmektedir. Anne sütünde çok sayıda etkin enzimin varlığı bilinmektedir” dedi.

    “Emzirme süresi”

    Emzirme süresi hakkında bilgi veren Uzm. Dr. Erol, “Bebeğin emzirmenin başlangıcında gelen ön sütten ve emzirmenin sonlarına doğru gelen lipitten zengin son sütten yararlanması için emzirme süresi en az 10 dakika olmalıdır. Bazı annelerde süt salgılanma refleksinin yerleşmesinin gecikmesi nedeniyle bebeğin emme süresi değişebilir. O nedenle emzirmenin sonlandırılmasında bebeğin isteği dikkate alınmalıdır. Ancak bu sürenin 30 dakikanın üzerine çıkması meme sorunlarına yol açmaktadır. Emzirme süresinin kısa tutulması ise lipit içeriği yüksek son sütten yararlanamayan bebekte yetersiz tartı alımına, memenin yeterince boşalmamasına bağlı olarak annede meme sorunlarına ve yetersiz süt yapımına neden olmaktadır” diye konuştu.

    “Emzirme sıklığı bebeğin isteğine göre ayarlanmalı”

    Emzirme sıklığının saatlere göre değil, bebeğin isteğine göre ayarlanması gerektiğinin altını çizen Uzm. Dr. Erol, “Bebeğin ağlaması emzirme için geç bir bulgudur. Bebeğin emme hareketleri yapması, elini ağzına götürmesi, kol ve bacaklarını germesi gibi davranışlar sergilemesi, onun emmeye hazır olduğunun işaretleridir. Annelerin bebeklerini biberonla beslemeye başlamalarının en sık nedenlerinden biri sütlerinin yeterli olmadığını düşünmeleridir. Genellikle annelerin çoğu bebeklerinin ihtiyaçlarından daha fazla süt üretmektedirler. Bu nedenle anne sütü yetersizliği nadir bir durumdur” dedi.

    “Emziren annelere emzirme danışmanlığı”

    Emziren annelerin emzirme danışmanlığı alması gerektiğini belirten Uzm. Dr. Erol, “Yetersiz tartı alımı ve yetersiz idrar yapımı güvenilir belirtilerdir. Doğum sonrası ikinci hafta sonunda doğum tartısına ulaşamamak ve ilk aylarda, ayda 500 gramın altında tartı almak anne sütünün yetersizliğini gösterir. İlk iki günde 2-3 kez, üçüncü günde üç kez, dördüncü günde dört kez, altıncı günde altı kezden daha seyrek, yoğun idrar yapma durumunda anne sütünün yeterli olduğu düşünülür. Bütün bu bilgiler ışığında; sağlık kuruluşlarına başvurma nedenleri ne olursa olsun, bebeğin beslenme durumu mutlaka sorulmalı, emziren annelere emzirme danışmanlığı yapılmalı, emzirmeleri gözlenmeli ve emzirmenin sürdürülmesi yönünden desteklenmelidir” ifadelerini kullandı.

  • Sorgum hayvanların süt verimini artırıyor

    Sorgum hayvanların süt verimini artırıyor

    Niğde’de merkeze bağlı Edikli kasabasında hayvancılık yapan İlker Evkaya; yüzde 75 hibeli destekle aldığı yem bitkisi Sorgum Sudan Melez Otunu hayvanların daha çok sevdiğini ve süt verimini arttırdığını söyledi. Evkaya, “Hayvancılıkla uğraşıyorum, daha önce yem bitkisi olarak mısır ve yoncamız ekiyorduk. Tarım müdürlüğümüzün yüzde 75 hibeli tohum dağıttığını duyunca başvurdum. Bu tohumu daha önce ektiğimi çok güzel verim aldığımı anlattım. Onlar da sağ olsunlar ilgilendiler, destek aldım” dedi. Yetiştirdiği hayvanların yonca ve mısıra kıyasla Sorgum Sudan Melez Otunu daha çok lezzetli bulduğunu ifade eden Evkaya, “İki balya yonca açtım, iki balya Sorgum Sudan Melez Otu açtım. Hayvanlar yoncayı yemedi. En çok ekme sebebimden biri de bu. Sorgum Sudan Melez Otunun bir lezzeti hayvanların hoşuna gidiyor. Süt verimimizi de artırdı çok memnunum. Tarım müdürlüğü ve Tarım Bakanlığı’na destekleri için teşekkür ediyorum” şekkinde konuştu. Bundan sonraki süreçte hayvanları için yem bitkisi olarak kuraklığa dayanıklı yem bitkisi Sorgum Sudan Melez Otu ekeceğini belirten Evkaya kurak bölgelerde alternatif ürünler olmasının memnuniyet verici olduğunu söyledi.

    Tarım Arazilerinin Kullanımının Etkinleştirilmesi Projesi (TAKEP) çerçevesinde kuraklığa dayanıklı yüzde 75 hibeli yem bitkisi Sorgum Sudan Melez Otu suya daha az ihtiyaç duyuyor ve diğer yem bitkilerine oranla çok daha yüksek protein değeri taşıyor.

  • Çine’de süt kamyonu devrildi

    Çine’de süt kamyonu devrildi

    Kaza, Eskiçine Mahallesi’nde saat 23.00 sıralarında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Ömer G.(36) yönetimindeki süt kamyoneti, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu yolun sol tarafında bulunan refüje çarparak devrildi. Meydana gelen kazada araç sürücüsü, araçta yolcu olarak bulunan eşi Nazife G. (33), çocukları M.F.G. (8) ve R.G. (5) yaralandı. Kazayı görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. İhbar üzerine bölgeye sağlık ve jandarma ekipleri sevk edildi. Ambulansla hastaneye kaldırılan yaralıların hayati tehlikesinin bulunmadığı öğrenildi.

  • Sıcak hava süt verimini etkiliyor

    Sıcak hava süt verimini etkiliyor

    Yozgat’ta son günlerde mevsim normalleri üzerinde seyreden hava sıcakları, insanları etkilediği gibi hayvanları da olumsuz etkiliyor. Çobanlar merada otlayan hayvanların üzerine pet şişelerle su dökerek ya da derelere sokarak serinletiyor. Yozgat’ın Sorgun ilçesine bağlı Araplı kasabasında uzun yıllar çobanlık yapan Lokman Atıl, yüksek sıcak nedeniyle oluşan bunaltıcı havanın, süt sığırlarını strese soktuğunu hatta bazı sağlık sorunlarına neden olduğunu söyledi.

    Öğle saatlerinde 30 dereceyi geçen hava sıcaklıkları nedeniyle Atıl, merada otlattığı hayvanlarını farklı yöntemlerle serinletmeye çalışıyor. Atıl, hayvanlarını yanlarına aldıkları pet şişelerle hem de dereye sokarak serinletip stresten uzak tutmaya çalışıyor.

    Merada hayvanların sıcak hava nedeniyle sıkıntı yaşadığını belirten Atıl, “Araplı kasabasında çobanlık yapıyorum, şu an mevsim normallerinin üzerinde bir sıcaklık seyrediyor. Hayvanlar nefes almakta çok zorluk çekiyor, aşırı sıcak. Sabah saat 08.00 ila 19.00 saatlerinde hayvanlar güneşe maruz kalıyor, bu da hayvanlarda aşırı strese ve süt veriminin düşmesine neden oluyor. Hatta hayvanların gözlerinde akıntılara neden oluyor. Hayvanların strese girmesiyle süt veriminin düşmemesi için de dere yataklarından uzaklaşmıyoruz çıkarsak bile hayvanları pet şişelerle ıslatarak stresten oluşacak durumları azaltmaya çalışıyoruz” dedi.

  • Bilecik’te ‘Dünya Süt Günü’ kutlandı

    Bilecik’te ‘Dünya Süt Günü’ kutlandı

    Vali Yardımcısı Akın Ağca, Tarım ve Orman İl Müdürü Necmettin Yoldaş, İl Milli Eğitim Müdürü Mustafa Sami Akyol, teknik ekipler, öğretmen ve öğrencilerin katılımlarıyla, 700. Yıl İlköğretim Okulunda ‘Süt Tüketiminin Önemi’ konusunda öğrencilere eğitim verildi. Eğitim sonrasında okul bahçesinde süt tüketiminin önemiyle ilgili bilgilendirici broşür ve boyama kitapları dağıtılarak, çocuklara süt ve kek ikramı yapıldı.

    ‘Dünya Süt Günü' kutlandı

    Tarım ve Orman İl Müdürü Necmettin Yoldaş, günün anlam ve önemine değinerek, ‘’Her yaşta insanlara süt içme alışkanlığı kazandırılması, süt tüketiminin artırılması, süt ve süt ürünlerinin besin değeri konusunda toplumu bilinçlendirmek amacıyla Birleşmiş Milletler Tarım ve Gıda Örgütü tarafından 2001 yılından beri her yıl Dünya Süt Günü olarak kutlanmasına karar verilmiştir” ifadelerine yer verdi.

  • Türkiye’de yılda 21 milyon ton süt üretiliyor

    Türkiye’de yılda 21 milyon ton süt üretiliyor

    Ulusal Süt Konseyi, bölge ziyaretlerinin ikincisini İzmir ve Manisa’da gerçekleştirdi. Bölgede bulunan süt sanayicileri, süt üreticileri, yem fabrikaları ve çiftliklerini ziyaret eden USK, 1 Haziran Dünya Süt Gününde Tire’de sektör paydaşlarıyla bir araya geldi. Ulusal Süt Konseyi Araştırma Danışma Kurulu Başkanı Prof. Dr. Nevzat Artık, “Dünya genelinde yılda yaklaşık 940 milyon ton süt üretiliyor. 21,5 milyon ton üretimimiz ile hem Avrupa’da hem dünya liginde üst sıralarda yer alıyoruz. Her yıl 100’den fazla ülkeye süt ürünü ihracatı yapan büyük bir ekosisteme sahibiz. Bunların yanında sektörümüzün bazı sorunları da var. Bunları konuşup çözüm üretmek veya bu sorunları çözüm üretebilecek otoritelere aktarmak için bir araya geldik” dedi.

    Çiğ süt alım-satımıyla ilgili bilgi veren Artık, “Süt üretimindeki mevsimselliğe bağlı olarak çiğ süt arzının bol olduğu bir dönemdeyiz. Öte yandan uluslararası fiyatlara bağlı olarak süttozu ve peynir altı suyu tozu gibi ürünlerde ihracatımız geçtiğimiz yıl önemli ölçüde düştü. Sanayicilerimizin yurtiçi satışlarında ise beklenen artışın gerçekleştiremediğini görüyoruz. Yılın bu dönemlerinde çiğ sütün bollaşması ile arzın artması, talebin ise ihracat ve yurtiçi satışlarla desteklenememesi sonucu çiğ sütte arz-talep dengesi bozuluyor. Piyasanın bu atmosferine aslında sektörümüz yabancı değil. Hemen her yıl bu aylarda çiğ süt arzı artıyor” ifadelerini kullandı.

    Sütün bollaştığı dönemlerde süt sanayicilerinin üreticileri mağdur etmemek için süttozu yaptırdığını vurgulayan Artık, “Bu dönemlerde sektör kendi regülasyonunu yapıyor. Süt sanayicilerimiz ihtiyacı olmasa bile üreticileri mağdur etmemek adına sütü alıp süttozu yaparak stokluyorlar. Ancak özel sektörün gücü sınırlı ve belirli bir noktada kamu gücüne ihtiyaç duyuyor. Bu dönemlerde Et ve Süt Kurumu (ESK) kanalıyla piyasa regülasyonunun devreye girmesi oldukça önemli. Sektörün şu an beklentisi ESK’nın geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi şu an fazla olan sütü piyasadan alarak süttozu yaptırması ve sütün azaldığı dönemlerde tekrar piyasaya arz etmesi” ifadelerini kullandı.

    Ulusal Süt Konseyi Araştırma Danışma Kurulu üyesi, Bursa Uludağ Üniversitesi Veteriner Fakültesi Öğretim üyesi Prof. Dr. Hakan Üstüner’ün sunumuyla İzmir’de düzenlenen tv programına konuk oldu. USK ADK üyeleri, sütün sağlıkla ilişkisi, süt ve ürünleri hususundaki bilgi kirlilikleri, süt ve ürünleri ile ilgili ihracat konularında sektörü ve tüketicileri bilgilendirdi. Bu çerçevede Üstüner, süt üreten tüm çiftçilerimizin zorlu çalışmalarını ve sütün çiftlikten sofraya kadar olan yolculuğunun her aşamasında büyük emek olduğunu ve dünya süt günü vesilesiyle bu farkındalığın oluşturulması gerektiğini vurguladı.

    Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütünün (FAO) almış olduğu karar doğrultusunda 1 Haziran Dünya Süt Günü, 1 Haziran’ı içine alan hafta ise Dünya Süt Haftası olarak kabul ediliyor. Sütün insan sağlığı açısından önemine ilişkin farkındalığın artırılması ve sektörün oluşturmuş olduğu ektilere dikkat çekebilmek adına Dünya Süt Günü her yıl farklı ülkelerde çeşitli etkinliklerle kutlanmaktadır.

  • Bin 200 aileye ekmek kapısı oldu

    Bin 200 aileye ekmek kapısı oldu

    Elazığ’da Fırat Kalkınma Ajansı ve İl Özel İdaresinin destekleriyle 2014 yılında 3 bin 500 metrekarelik alan üzerinde kurulan Süt Toplama Tesisi, bin 200 aileye kazanç sağlıyor. İl merkezindeki Süt Toplama Tesisine bağlı ilçelerde kurulan süt toplama merkezinde çalışan personel, ilçe ve bağlı köyleri gezerek üreticinin sütünü topluyor. Ardından merkeze getirilen sütler, burada yapılan analizlerden sonra bölgedeki illere satılıyor.
    Elazığ Süt Üreticileri Birliği Başkanı Halef Ortaç, yaptığı açıklamada, amaçlarının Elazığ’da hayvancılık yapan üreticinin pazar alanında sıkıntı çekmemesi ve bütçelerine katkı sağlamak olduğunu dile getirdi. Başkan Ortak, ayrıca yılın 365 günü süt topladıklarını ve 11 bin tona yakın süt toplayarak az da olsa sütten katma değer girdisi sağladıklarını kaydetti. Birlik olarak Elazığ’da günlük yaklaşık 40 ton süt toplandığını belirten Elazığ Süt Üreticileri Birliği Başkanı Halef Ortaç, “Bin 200 ailenin, üreticinin yılın 365 günü evlerinin önünde sütlerini alıp getirip soğutularak ve pazarlayarak hesaplarına paraları yatırılmaktadır. Elazığ’da Süt Üreticileri Birliği ciddi bir misyonu üstlenerek buradaki süt üreticilerinin konusundaki bütün sorunlarını çözmüş durumdadır. Dolayısıyla Elazığ’daki sütün fiyatlandırma konusunda da üreticinin mağdur olmaması için çalışmalar yapmaktayız. Yıllık olarak 11 bin ton süt toplamaktayız. Bu sütün yüzde 90’ını da il dışındaki üretim işletmelerine nakledip oraya pazarlamaktayız” dedi.

    ”Süt ürünleri gıda sektöründeki en ucuz ürün”

    Süt ürünlerinin gıda sektöründe en ucuz ürün olduğuna dikkat çeken Başkan Ortaç, ”Maalesef ilimizde sütün pazarlanıp işlenebilecek kapasitede fabrikanın olmayışından dolayı sütü toplayıp Elazığ dışındaki illere pazarlıyoruz. Bu şekilde satmak zorunda kalıyoruz. Bu da üretici ve tüketici açısından ciddi bir maliyet oluyor. Üretim ile ilgili ciddi çalışmalarımız var ve çok yakın zamanda bir üretim yerimizi de yaparsak yerelde üretim yerelde tüketim çalışmasını da hayata geçireceğiz. Sütün gerçek değerinde satılması, süt fiyatlarının güncellenmesi lazım. Gıda maddeleri içerisinde en ucuz olan ürün, süt ürünleridir” diye konuştu.