İletişim Başkanlığından yapılan yazılı açıklamada, ziyaret kapsamında yapılacak görüşmelerde, Türkiye-Suudi Arabistan arasındaki ilişkiler tüm veçheleriyle gözden geçirilecek; işbirliğinin geliştirilmesi imkanları ele alınacak. Görüşmelerde, ikili ilişkilerin yan ısıra, bölgesel ve uluslararası meseleler hakkında fikir teatisinde de bulunulacak.
Etiket: Suudi Arabistan
-
Suudi Arabistan’dan hac kararı
Suudi Arabistan Hac Bakanlığı’nın açıklamasına göre, hac ibadeti için ülke içinden ve dışından kabul edileceklerin sayısı 1 milyona çıkarıldı.
Hac ibadetini 65 yaş altı ve tam aşılı kişiler yapabilecek.
Suudi Arabistan’a seyahat eden her yolcunun son 72 saat içinde alınmış negatif PCR test sonucunu ibraz etmesi gerekecek.
Bakanlık ayrıca hacı adaylarının kutsal topraklarındaki ziyaretleri boyunca COVID-19 salgınıyla ilgili tedbirlere riayet etmeleri uyarısında bulundu.
Suudi Arabistan, COVID-19 salgını sebebiyle 2020 yılında sadece ülke içinden ve sınırlı sayıda hacı adayını kabul etmişti. Geçen yıl da ülke içinden 60 bin kişiyi kabul eden Suudi Arabistan, yurt dışından kimsenin alınmayacağını duyurmuştu.
-
Cemal Kaşıkçı davası Arabistan’a devredildi
Suudi Arabistan Krallığı İstanbul Başkonsolosluğu’na 2 Ekim 2018’de girdikten sonra bir daha kendisinden haber alınamayan ve daha sonra öldürüldüğü ortaya çıkan gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın katledilmesine ilişkin 26 sanıklı davada, Adalet Bakanlığı’nın olumlu görüşü üzerine dosyanın Suudi Arabistan’a devrine karar verildi.
-
Suudi Arabistan’da yetişkin nüfusun yüzde 70’i aşılandı
Suudi Arabistan Sağlık Bakanlığı, yetişkin nüfusunun yüzde 70’ini aşılandığını duyurdu.
Dünya genelinde korona virüse karşı aşılama kampanyaları devam ederken, Suudi Arabistan Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, yetişkin nüfusunun yüzde 70’inin aşılandığını duyurdu. Bakanlık aşı kampanyasının başlamasından bu yana ülkenin farklı bölgelerinde bulunan 87 aşı merkezinde 16.8 milyon doz aşı verildiğine dikkat çekti.
Suudi Arabistan Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Dr. Muhammed Abdulali, ülkedeki salgın durumu ilgili düzenlenen basın toplantısında korona virüs aşılarının güvenli, etkili ve virüse karşı koruyucu olduğunu ifade ederek halkı aşı olmaya davet etti. Abdulali, aşıların korona virüse bağlı ölümleri yüzde 100 önlediğini sözlerine ekleyerek, aşıların uygulanması virüse karşı alınan tedbirlere uyulması ile ülkedeki salgın durumunun olumlu yönde ilerlediğini açıkladı.
-
Suudi Arabistan hac kurallarını açıkladı
Suudi Arabistan yayınladığı 9 sayfalık genelge ile hac kurallarını ve kontenjanını açıkladı. Belgede aşılar ile ilgili şartlar yer alırken bu yılki kontenjan 60 bin olarak açıkladı. Suudi Sağlık Bakanlığı, Temmuz ayındaki hac ibadeti için yurtdışındaki hacı adaylarına izin vereceklerini, ancak bunun pandemi öncesi zamana kıyasla daha küçük bir ölçekte olacağını söylerken, ülke dışından 45 bin, Krallık içinden ise 15 bin kişilik kontenjan tahsis edileceğini belirtti.
Suudi Arabistan, bu yıl Temmuz ayında gerçekleştirilecek hac ibadetiyle ilgili kararını açıkladı.
Suudi yönetimi, hac ibadeti için yurtdışındaki hacı adaylarına izin vereceklerini, ancak bunun pandemi öncesi zamana kıyasla daha küçük bir ölçekte olacağını belirtti.
Bakanlık, ülke dışından 45 bin, Krallık içinden ise 15 bin kişilik kontenjan tahsis edileceğini söyledi.
Suudi Arabistan kontenjan ile birlikte hac yapacak kişiler ile ilgili belirlediği kuralları da açıkladı.
Açıklanan kuralların başlıcaları şu şekilde:
- Hac yapanlar 18-60 yaşları arasında olmalıdır.
- Hac için seyahat edenlerin son altı ay içinde herhangi bir hastalık nedeniyle hastanede bulunmamış olması gerekiyor.
- Hacılar, her bir ülke Sağlık Örgütü / Hastane / Bakanlık tarafından sağlanan bir aşı kartı ile iki doz aşı yaptırmış olmalıdır.
- Alınan aşının Suudi Arabistan Krallığı Sağlık Bakanlığı tarafından onaylı listede olması gerekmektedir.
- Hacılar, Suudi Arabistan’a varır varmaz hacı olarak sınıflandırılırsa üç gün karantinada kalacaktır.
- Aşının ikinci dozu, Suudi Arabistan’a gelmeden en az 14 gün önce olunmalıdır.
Suudi Arabistan geçtiğimiz haftalarda hac ibadetinin Covid-19 önlemleri altında yapılacağını açıklamıştı.
Suudi Arabistan Hac ve Umre Bakanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamada, bu yıl haccın, hacıların sağlığı koruma altına alınarak, ibadetlerin kolaylıkla yapılmasının sağlanması gözetilerek, özel sağlık ve güvenlik koşullarına göre gerçekleştirilmesinin planlandığı belirtilmişti.
-
Suudi Arabistan’dan umre kararı
Suudi Arabistan, Ramazan ayındaki Umre ibadeti için gerekli koşulları açıkladı. Suudi Sağlık Bakanlığı, Ramazan ayında Umre ibadeti için ülkeye tek doz Covid-19 aşısı olmuş, iki doz Covid-19 aşısı olmuş ve virüsü geçirip iyileşen kişilerin alınacağını belirtti.
Suudi Arabistan Hac ve Umre Bakanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre ülkeye sadece aşı olmuş veya Covid-19 geçirip iyileşen kişilerin alınacağını açıklandı.
Üç kategoride kişinin alınacağı belirtilen açıklamada, tek doz Covid-19 aşısı olmuş, iki doz Covid-19 aşısı olmuş ve virüsü geçirip iyileşen kişilerin ülkeye alınacağı belirtildi.
Açıklamada, sadece belirtilen kişilerin umre ibadetini gerçekleştirme ve Mekke kentindeki Ulu Cami’de namaz kılma iznine sahip olacağının altı çizildi.
Açıklanan şartların, Medine’deki Mescid-i Nebevi’ye giriş için de geçerli olduğu bildirildi.
Suudi Arabistan Hac ve Umre Bakanlığı, politikanın bu ay içinde başlayacak olan Ramazan ile başladığını, ancak ne kadar süreceğinin belirsiz olduğunu söyledi.
HAC İÇİN GEÇERLİ Mİ?
Suudi Arabistan’da son dönemde Covid-19 vakaları gittikçe artarken, açıklanan şartların Hac ibadetinde de geçerli olup olmayacağı ile ilgili açıklama yapılmadı.
Suudi Arabistan geçtiğimiz Temmuz ayında Hac ibadetine 10 bin müslümanın katılmasına izin vermişti. 2019’da ise Hac ibadetini gerçekleştirenlerin sayısı 2,5 milyon kişiydi.
Suudi Arabistan, 393 binden fazla Covid-19 vakası bildirirken 6 bin 700 can kaybı bildirdi.
Krallık Sağlık Bakanlığı ve Bloomberg verilerine göre ise, yaklaşık 34 milyonluk nüfusun 5 milyon 113 bini Covid-19’a karşı aşı oldu.
-
Dakar Rallisi’nde şampiyon Stephane Peterhansel
Kazanmak kadar tamamlamanın da çok zor olduğu Dakar Rallisi’nde şampiyonlar belli oldu. Üst üste ikinci kez Suudi Arabistan’da gerçekleştirilen yarışın otomobil kategorisinde rekortmen Red Bull sporcusu Stephane Peterhansel mutlu sona ulaştı. Fransız pilot bu sonuçla kariyerinin 14. Dakar Rallisi şampiyonluğuna erişti.
Dünyanın en zorlu ve tehlikeli yarışı olarak kabul edilen Dakar Rallisi’nin 43. şampiyonları belli oldu. Sporcuların 13 gün boyunca yaklaşık 7 bin 600 kilometre yol kat ettiği Dakar Rallisi’nde otomobil kategorisine Red Bull sporcuları imza attı. 12 etaplık zorlu yarışta Stephane Peterhansel, kariyerinin 14. Dakar Rallisi şampiyonluğuna erişti. Aynı kategoride ikincilik bir diğer Red Bull sporcusu Nasser Al-Attiyah, üçüncülük Carlos Sainz’ın oldu.
Daha önce Dakar Rallisi’nde 6 kez motosiklet kategorisinde, 7 kez de otomobil kategorisinde şampiyon olan Peterhansel, 3 yıl aradan sonra yeniden birinciliğe ulaştı.Kamyon kategorisinde ise Kamaz Master’ın yenilmezliği devam etti. Son 4 yılda şampiyonluğu kimseye bırakmayan Kamaz, bir kez daha mutlu sona ulaştı. Kariyerinde iki Dakar Rallisi ikinciliği olan Red Bull sporcusu Dmitry Sotnikov ise Kamaz Master’ı şampiyonluğa taşıyan pilot oldu. Bu sonuçla Sotnikov, ilk kez mutlu sona ulaşmış oldu.
-
Dakar Rallisi heyecanı sürüyor
Dakar Rallisi’nde 7’nci etap sonunda Red Bull sporcuları otomobil kategorisindeki ilk 3 sırayı korudu.
Üst üste 2’nci kez Suudi Arabistan’da gerçekleştirilen yarışta 2’nci haftaya lider başlayan Red Bull sporcusu Stephane Peterhansel birinciliğini korurken diğer Red Bull sporcuları Carlos Sainz ve Nasser Al-Attiyah da Peterhansel’i takip etti. Kamyon kategorisinde ise Kamaz Master’ın zirvedeki yeri değişmedi.
12 etaptan oluşan 13 günlük yolculuğun ardından 15 Ocak’ta sona erecek 43’üncü Dakar Rallisi’nde 8’inci etap Sakaka ile Neom arasında geçilecek.
-
Suudi Arabistan’dan yakınlaşma sinyali
Uzun süredir ilişkilerinin gergin olduğu Türkiye ile buzları eritmeye çalışan Suudi Arabistan, önümüzdeki dönemde Ankara ile yakınlaşma politikası izleyeceğinin sinyallerini verdi.
Bir süredir çeşitli meseleler üzerinden Türkiye’ye yönelik agresif bir siyaset yürüten Suudi Arabistan, önümüzdeki dönemde Ankara’yla yakınlaşma politikası izleyeceğinin sinyallerini verdi.
Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz, 21 Kasım’da bu yıl dönem başkanlığını Suudi Arabistan’ın yaptığı G20 Liderler Zirvesi öncesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığından yapılan açıklamaya göre görüşmede, iki ülke ilişkileri ele alınırken, G20 Liderler Zirvesi’ne ilişkin değerlendirmelerde bulunuldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Kral Selman, ikili ilişkilerin geliştirilmesi ve sorunların giderilmesi için diyalog kanallarının açık tutulması hususunda mutabık kaldı.
SUUDİ ARABİSTAN DIŞİŞLERİ BAKANI: “TÜRKİYE İLE İYİ VE MÜKEMMEL İLİŞKİLERE SAHİBİZ”
Bu görüşmeden bir gün sonra da Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Faysal bin Ferhan, Türkiye ile iyi ve mükemmel ilişkilere sahip olduklarını söyledi.
G20 Liderler Zirvesi oturumları arasında Reuters haber ajansına açıklamalarda bulunan Bin Ferhan “Türk ürünlerinin gayriresmî boykot edildiğine ilişkin hiçbir veri yok.” dedi. İki ülke arasında ilişkilerin iyi olduğunu vurgulayan Bin Ferhan, “Türkiye ile iyi ve mükemmel ilişkilere sahibiz.” ifadelerini kullandı.
Tüm bunlar Suudi Arabistan’ın uzun süredir ilişkilerinin gergin olduğu Türkiye ile buzları eritmeye çalıştığını gösterirken, önümüzdeki dönemde Türkiye ile yakınlaşma politikası izleyeceğinin de sinyalleri olarak yorumlandı.
Suudi Arabistan’ın önümüzdeki dönemlerde ekonomik kaygılarla dış politikasını ve bölgedeki çatışmalar konusundaki tutumunu muhafaza ederek Türkiye ile ilişkileri geliştirme yoluna gideceği değerlendiriliyor.
Türkiye ve Suudi Arabistan arasında bölgede rakip iki ülke olarak görülmelerinden kaynaklanan bir kutuplaşma bulunmakla birlikte, Ankara ve Riyad yönetimlerinin resmi ilişkileri “gergin” yürütmek yerine alışılmış eski çizgisine getirmek istediği anlaşılıyor.TÜRK MALLARINA BOYKOT KAMPANYASI GERİLEDİ
Bu arada Kral Selman ile Erdoğan’ın görüşmesinin ardından Suudi Arabistan’ın Türk ürünlerine uyguladığı “yarı resmi boykot” kampanyasının da gerilediği görüldü.
Suudi Arabistan Ticaret Odaları KonseyiBaşkanı Aclan bin Abdulaziz el-Aclan, 3 Ekim’de sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Türkiye’ye ithalat, yatırım ve turizm alanlarında boykot” çağrısında bulunmuş ve bunun bütün Suudi Arabistan vatandaşlarının “görevi” olduğunu ileri sürmüştü.
Yapılan yorumlarda, Suudi Arabistan’da karar merkezinin yönlendirmesi olmaksızın Aclan’ın kendi iradesiyle böyle bir çağrıda bulunabileceği bir ifade özgürlüğü alanı bulunmadığına dikkati çekilmişti.
Üstelik basında çıkan bazı raporlarda, Suudi Arabistan’da ticaret sektöründen sorumlu yetkililerin, ülkedeki iş adamları ve şirketlere Türkiye ile ticari ilişkileri durdurmaları için baskı yaptığı haberleri de yer almıştı.
Aclan’ın bu çıkışının ardından harekete geçen “troller”, yoğun şekilde Türk ürünlerini karalama kampanyaları ve boykot çağrıları yapmıştı.
Bir süredir devam eden bu boykot çağrılarında Kral Selman-Erdoğan görüşmesi akabinde gerileme kaydedildi. Son dönemde boykot çağrılarının Suudi Arabistan’da Kraliyet ailesi ve yakın çevresi ya da ünlü isimler tarafından değil, yalnızca bazı sosyal medya kullanıcıları tarafından dile getirilmesi dikkati çekti.COVİD-19 SALGINI VE BİDEN ETKİSİ
Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle küresel ekonominin gerilemesi sonucu tüm dünyada meydana gelen değişiklikler Suudi Arabistan ve Türkiye’yi de etkiledi. Bu durum iki ülkeyi, ortak çıkarları bulanan devletlerle anlaşmazlıkları giderme, bölgesel gerginlikleri azaltma ve ilişkileri eski haline getirme yoluna sevk etti.
Batılı analistler ABD’deki başkanlık seçimlerini kazanan Demokrat aday Joe Biden’ın yakın zamanda görevi devralacak olmasının da Riyad yönetiminin, Katar ve Türkiye gibi arasında gerginlik bulunan ülkelere karşı daha yumuşak bir dil kullanmasında etkili olduğunu belirtiyor.
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı’nın, Türkiye ile mükemmel ilişkilere sahip olduklarını söylediği açıklamasında, Katar’la ilgili de olumlu mesajlar vermesi dikkati çekiyor. Suudi bakanın, ülkesinin, Birleşik Arap Emirlikleri, Mısır ve Bahreyn’le birlikte Katar’la olan anlaşmazlığı sona erdirmenin yolunu aramaya devam ettiğini söylemesi söz konusu adımın bir göstergesi olarak düşünülüyor.
Suudi Arabistan, Beyaz Saray’da kaldığı 4 yıl süresince Riyad’a destek veren ve bunun için pek çok adım atan Donald Trump’a nazaran Biden yönetiminin kendisine karşı daha az hoşgörülüğü olacağını düşünüyor.
Yemen’deki Husiler gibi müttefikleri aracılığıyla Suudi Arabistan için tehdit oluşturan İran da Riyad’ın, bölgede aktif olan ve Tahran’la iyi ilişkileri bulunan Türkiye ile buzlarını eritme yoluna gitmesinde etkili olduğu ifade ediliyor.Sonuç olarak Suudi Arabistan’ın Türkiye ile ilişkilerin geliştirilmesi ve sorunların giderilmesi için diyalog kanallarının açık tutulması mutabakatına bağlı kalacağı, öbür yandan ise Türk mallarını boykot çağrılarının eskisi kadar güçlü olmasa da devam edeceği değerlendiriliyor.
İki ülkenin de ilişkilerin stratejik ortaklık seviyesine çıkmasını beklemeden, buzları eritme yolunu seçtiği görülüyor.
-
İsrail basını duyurdu: Netanyahu, Suudi Arabistan’a giderek Veliaht Prens Bin Selman’la görüştü
İsrail Army Radyosu, İsrail Başbakanı Binyamin Netahyahu’nun gizlice Suudi Arabistan’a giderek veliaht Prens Mohammed bin Salman ile görüştüğünü ileri sürdü.
İsrail Army Radyosu, ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’nun Suudi Arabistan veliaht Prensi Mohammed bin Salman ile görüşmesinin gerçekleştiği Neom kentine İsrail Başbakanı Binyamin Netahyahu’nun gizlice gittiğini ileri sürdü. Netanyahu’nun, üçlü görüşmeye gizlice katıldığı ileri sürüldü. İsrail medya organı Haaretz ise, Netanyahu’nun uçuş takip verisini paylaşarak ‘bir özel jetin’ kısa süreliğine Tel Aviv’den Suudi Arabistan’ın Kızıl Deniz’deki sahilinde bulunan Neom kentine gittiğini doğruladı. Konuya ilişkin İsrail hükümetinden bir açıklama yapılmazken, Netahyahu iddiarlar ilgili sessizliğini koruyor. Öte yandan, İsrail basınında daha önce çıkan haberlerde, Suudi Arabistan’ın da aralarında bulunduğu bazı ülkelerin ABD’de 3 Kasım’da yapılan başkanlık seçiminden sonra Tel Aviv ile ilişkileri normalleştirmek için görüşmelere başlayacağı iddia edilmişti.