Etiket: Tablet

  • Köy çocukları tabletle tanıştı

    Köy çocukları tabletle tanıştı

    Genç İyilik Topluluğunun gönüllüleri merkeze 35 kilometre uzaklıktaki Dereyurt Köyü İlkokulunu ziyaret ederek 41 öğrenciye tablet ve sevdikleri takımların formalarını dağıtırken öğrencilere pasta ikramında da bulundu. Hediyelerini alırken büyük mutluluk yaşayan öğrenciler topluluk üyelerine teşekkür etti.
    İl Milli Eğitim Müdürü Enver Kıvanç, Genç İyilik Topluluğu gönüllülerinin hazırlanmış oldukları etkinlikte tablet dağıtıklarını belirterek, “Genç İyilik Topluluğu zaman zaman ülkemizin dört bir yanına hizmetler veriyor ve etkinlikler düzenliyor. Bugün de Dereyurt Köyü İlkokulumuzda etkinlik gerçekleştirmektedir. Bu çalışmalarından ötürü emeği geçen herkese teşekkür ederim” dedi.

    Köy okulunda öğrencilerle bir araya gelen İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Şeyhmus Yentür ise “Merkeze bağlı Deryurt köyündeyiz. Okulumuzdaki bütün çocuklarımıza tablet getirilerek, kırsaldaki çocukların daha rahat bir şekilde teknolojiye erişimini sağlamak amacıyla yapılmış bir projedir. Çocuklarımız bu projeden memnun olmuşlardır” şeklinde konuştu.
    Genç İyilik Platformu gönüllülerinden Rosim Sadun da, çocukların mutluluğu için çeşitli etkinlikler düzenlediklerini ifade ederek, “Yüz boyama, tablet ve forma dağıtık. Bizim amacımız; çocuklar gelişsinler, görsünler ve burada eksik kalmasınlar. Onlarla eğlenceli zaman geçirdik. Onların mutlu olması bizi sevindiriyor” ifadelerini kullandı.

  • Çocuklarda tabletin zararları

    Çocuklarda tabletin zararları

    Çocuk Endokrinolojisi Uzmanı Prof. Dr. Selim Kurtoğlu; son yıllarda erken ergenlik bulgularında artış yaşandığını ifade ederek, nedenleri hakkında bilgiler verdi.

    Çocukların yediği bazı gıda maddelerine dikkat edilmesi gerektiğini aktaran Prof. Dr. Kurtoğlu, “Bütün dünyada başlayan erken ergenlik salgını, gelişmiş ülkelerden sonra gelişmekte olan ülkelere doğru yayılmaya başladı. Türkiye de bunların içinde. 1990’lı, 2000’li yıllarda çok nadir olan erken ergenlik bulguları ve hasta müracaatları artmaya başladı. Erken ergenlik; iki aşamalı bir durum. Erkeklerde ve kız çocuklarında koltuk altı ve genital bölgede tüylenmenin başlamasına erken tüylenme diyoruz. Bu da kızlarda 8, erkeklerde 9 yaştan önce başlaması böbrek üstü bezinin bir faaliyeti olarak ortaya çıkmakta. Bu normalde 8-9 yaşlardan sonra olması gereken durum 3-6 yaşlarda ortaya çıkarsa erken tüylenme diyoruz. Değişik sebepleri var; böbrek üstü bezinin doğuştan hastalıkları var, bazı tümörler var. Bunları araştırmak gerekiyor. Kızlarda 8 yaşından önce, erkeklerde de 9 yaşından önce ‘sekonder cinsiyet karakterleri’ dediğimiz belirtilerin ortaya çıkması. Kızlarda 8 yaşından önce meme dokusunun büyümeye başlaması. Erkeklerde yumurtalık boyutunun 2,5 santimi geçmesi bizim için erken ergenlik bulgusu. Kızlarda şöyle bir durum daha var; 8 ila 10 yaş arasında beklenmedik şekilde bulguların hızlanmasına da temposu hızlanmış ergenlik diyoruz. Erkeklerde nadir görülmesine rağmen kızlarda çok fazla görüyoruz. Neredeyse erkeklerden 10 katı daha fazla. Özellikle son yıllarda halkımızın ‘abur cubur’ dediği beslenme tarzı en büyük etken. Bunların başında soya proteini katkısı olan bütün ürünler; çikolata en başta, salam, sosis, mayonez, ketçap geliyor. Soya; kızların veya kadınların östrojen hormonu gibi davranarak erken ergenliği ortaya çıkarmakta. Bir başkası ‘noodle’ denen makarna cinsi. Sürekli noodle yenmesi tehlikeli. Bunun dışında bazı kremlerin uzun süre kullanılması da bir risk” dedi.

    Mavi ışığa maruz kalma en önemli nedenlerden biri

    Teknolojinin gelişmesiyle çocukların tablet ve bilgisayarlarda fazla vakit geçirdiğini ve mavi ışığa maruz kaldığını da sözlerine ekleyen Kurtoğlu, “Son yıllarda Gazi Üniversitesi Endokrin Bölümü’nde yapılan güzel bir çalışma var, mavi ışığa maruz kalma. Mavi ışık biliyorsunuz televizyon, bilgisayar, labtobun uzun süre kullanılması da erken ergenlik nedenlerinden biridir” şeklinde konuştu. Tedavi yöntemleri hakkında da bilgiler veren Prof. Dr. Kurtoğlu, “Anne ve babaların; kızlarda 8, erkeklerde 9 yaşından önce tüylenme görürse, kızlarımızda yine meme büyümesi ve aşırı sivilce olması durumunda doktora başvurması önemli. Eğer erken ergenlik tedavisi gerektiren olguya çıkarsa ayda bir enjeksiyon tedavisi yapıyoruz. Bununla ilgili de halk arasında yanlış bilgiler var. Biz hormon tedavisi yapmıyoruz, yükselen hormonu düşürme tedavisi yapıyoruz. Bu tedavilerle kısırlık oluştuğunu iddia eden yanlış bilgilendirme var, onun da tıp kitaplarında yer olmadığını özellikle vurgulamak istiyorum” ifadelerini kullandı.

  • Tamire getirilen tabletin bataryası patladı

    Tamire getirilen tabletin bataryası patladı

    Olay, Akşehir ilçesindeki bir elektronik teknik servisinde meydana geldi. Teknik servis sahibi Aytekin Kaplan (48), bir müşteriye ait tabletin tamirini yaptığı esnada, tablet bir anda patlayarak alev aldı. Tableti elinden yere atan Kaplan, tezgahın kenarına düşen tabletin yanarak tezgahı da yakma riskine karşı tableti ayağı ile iterek dükkanın dışına taşıdı. Tamir edilen tabletin bataryasının patlayarak alev topuna döndüğü ve servis sahibinin yaşadığı panik anları iş yerinin güvenlik kamerasına saniye saniye yansıdı.

    “Ucuz atlattık diyebiliriz”

    Yaşadığı olayla ilgili konuşan teknik servisin sahibi Aytekin Kaplan, “3 gün önce bir müşterim tableti tamir için getirmişti, ekran kırıktı. Tableti servise aldık, ekranı söktük. Bataryasının bir tanesi şişmiş 10,1 inç bir tablet. Ekran değişimi sırasında batarya alev aldı. O esnada bende alevin üzerime gelmemesi için ön tarafa doğru attım, daha sonra da dışarıya çıkarttım. Tablet yanarak söndü. Daha sonrasında tableti içeriye aldım, ekranı ve yanan bataryayı değiştirdik, çalışır bir şekilde müşterimize teslim ettik” dedi.
    Bu tür olayların orijinal şarj aleti kullanılmamasından kaynaklanabileceğini ifade eden Kaplan, “Amperi yüksek şarj alet kullanılması sebebiyle bataryanın şişmesine sebep olur. Bu da bize denk geldi. Burada böyle bir sorun yaşadık. Ucuz atlattık diyebiliriz” diye konuştu.

    “Mutlaka orijinal şarj aleti kullansınlar”

    Tablet ya da cep telefonu kullananların evde dikkatli olmaları gerektiğinin altını çizen Aytekin Kaplan “Mutlaka orijinal şarj aletlerini kullansınlar. Tablet ya da telefonları çok uzun süre şarjda bırakmasınlar. Marka ürün kullansınlar. Bu şekilde kullanırlarsa bir sorun yaşamazlar” dedi.
    Bu tür bir olayın evde yaşanmasında daha büyük felaketlere yol açabileceğini söyleyen Kaplan, “Bu tür bir olay evde olsaydı büyük ihtimalle ev yangınına sebep olurdu. Ya da bu olay kişinin elindeyken meydana gelseydi eli ve yüzü çok şiddetli bir şekilde yanabilirdi” ifadelerini kullandı.

  • Mesaide tabletle oynamak kovulma sebebi

    Mesaide tabletle oynamak kovulma sebebi

    Bir şirkette tesis müdürü olarak çalışan M.B., ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan halleri olduğu gerekçesiyle sözleşmesi feshedilince İş Mahkemesi’nin yolunu tuttu. İşverenle yapılan arabuluculuk görüşmelerinin anlaşamama ile sonuçlandığını beyan ederek, iş akdinin feshinin geçersizliğinin tespiti ile işe iadesine, feshin geçersizliğine karar verilmesini talep etti. Davalı şirket avukatı ise davacının iş akdinin haklı nedenle feshedildiğini öne sürdü. Aynı zamanda şirket avukatı, iş akdinin 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 25/2 ve disiplin prosedürünün 4.2.5 maddesi gereğince feshedildiğini, bu nedenle davacının işe iade talebinin reddi gerektiğini savunarak davanın reddini istedi.

    Çalışanlara ile ve arkadaşlarının yanında hakaret etti

    Tarafları ve tanıkları dinleyen İş Mahkemesi, İş Disiplin Kurulu’nca davacının mesai saatleri içinde çalışanlara hakaret ettiği, mesai saatleri dışında telefonla arayarak, aile ve arkadaşlarının yanında hakaret ettiği, şirket ait aracı çok hızlı kullandığı, diğer araç şoförleri ile münakaşaya karıştığının öne sürüldüğüne dikkat çekti. Kararda, davacının kişisel hizmetlerini, çay, kahve servisini personele yaptırdığı, ayakkabılarını taşıttığı, bilgisayarını taşıttığı, yemeğini hazırlattığı, kendi evinin çatı, elektrik, tuvalet taşı değiştirme, ev taşıma, çanak anten işlerini çalışanlara yaptırdığı vurgulandı. Davacının kendisine ait köpeğin bakımını ve temizliğini personele yaptırdığı, işyerine silah getirerek bu silahın dolu iken üç köşe teşkil ve dürbün ayarını silahın karşısına geçirdiği personel ile yaptığı dile getirildi.

    Çalışanlara öksürmeyi yasakladı

    Mahkeme kararında, “İş Disiplin Kurulu, davacının karıştığı olayları tek tek sıralamıştır. Ortak kullanım alanındaki tuvaletin diğer çalışanlar tarafından kullanımını yasakladığı, şirket telefonundan gelen aramalara cevap vermediği, arayan kişilerin arkasından küfür ettiği, mesai saatleri sırasında tabletten oyun oynadığı ve film izlediği, odasına girildiğinde gelen çalışanı kovduğu, çalışanlara fiziksel ve sözlü şakalar yaptığı anlaşılmıştır. İşe gidilen araçta çalışanların konuşmasını, öksürmesini yasakladığı, davacının oğlunun sünnet düğününde takı takmamış firmalar ile iş yapmadığını, takı takan firmalara imtiyaz tanıdığı anlaşılmıştır. Davacı hakkında ileri sürülen iddiaları gerçekleştirdiğinin tespit edildiği, akdi ilişkiye devamın çekilmez hale gelip gelmediğinin ölçütünü objektif iyi niyet yani dürüstlük kurallarının oluşturduğu, taraflardan birinin davranışı yüzünden iş ilişkisinde bulunması gereken güven temeli çökerse karşı tarafın haklı nedenle fesih hakkını kalabileceği belirtilmiştir. İşyerinde genel ahlak kurallarına aykırı eylemlerde bulunmak, amirlerine veya iş arkadaşlarına küfür ve benzeri sözler sarf etmek sureti ile sataşmak, İş Kanunu’nun 25/II maddesinde belirtilen diğer davranışlarda bulunmak, hükümleri ile 4857 Sayılı İş Kanunu’nun Ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri başlıklı 25/II maddesince davacı işten çıkarılmıştır. Davanın reddine karar verilmiştir” denildi.

    Bölge Adliye Mahkemesi davacının itirazlarına itibar etmedi

    Davacı avukatı kararı istinafa götürünce devreye Bölge Adliye Mahkemesi, Hukuk Dairesi girdi. Bölge Adliye Mahkemesi (BAM) kararında, “Davacının davalıya ait işyerinde tam 11 sene çalıştığı anlaşılmıştır. İş sözleşmesinin işverence özetle, davacının ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan halleri olduğu gerekçesiyle feshedildiği anlaşılmıştır. Feshe dayanak olarak işverence sunulan belgelerden davacı hakkında diğer çalışanların davacının bir kısım olumsuz tutum ve davranışlarına yönelik dilekçeler verdiği, tanıkların da mahkeme önündeki beyanlarında savunmayı doğruladığı anlaşılmış olup bu ispat durumuna göre, mahkemece yukarıda yazılan gerekçe ile yapılan değerlendirme yerinde bulunmuş ve davacı itirazlarına itibar edilmemiştir” ifadeleri kullanıldı.

    Konuya ilişkin açıklama yapan Avukat Buket Nurşah Tekışık, “İŞK. m. 25’te sayılı bulunan işçinin ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan halleri veya benzerlerini sergilemesi durumunda işverenin haklı sebeple fesih hakkı bulunmaktadır. Ancak her ne kadar ilgili maddede ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri genel çerçevesi ile belirtilmiş ise de her somut olayda işçinin davranışının bu maddede sayılı bulunan haller içinde değerlendirilebilip değerlendirilemeyeceğinin tespiti ancak Yargıtay kararlarının incelenmesi ile mümkün olabilecektir. Zira kanunun işçinin muhtemel her davranışını ihtiva edebilmesi mümkün değildir. Örneğin, kanunda sayılmasa bile, internetin yaygınlaşmasıyla birlikte ortaya çıkan durumlardan biri olarak ‘İşçinin işyerinde interneti özel amaçlı kullanması’ işverene haklı nedenle fesih hakkı verecektir. Bu örneği oluşturan olayın ve benzerlerinin tek tek kanun maddesinde bulunmasına imkan yoktur” dedi.

    “Doktrindeki ağırlıklı görüşe göre örnekleyici sayım usulünü tercih edilmiştir”

    Avukat Tekışık, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Bu nedenle ele alınan husus aşağıda konu hakkında bulunan Yargıtay kararları ışığında ele alınmıştır. İlgili kanun maddesi düzenlemesinin ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan davranışları ele alan bölümünde ‘Ve benzerleri’ denilmek suretiyle, söz konusu madde uygulamada en sık rastlanılan durumlara yer vererek, doktrindeki ağırlıklı görüşe göre örnekleyici sayım usulünü tercih etmiştir. Haklı nedenle fesih sayılabilecek olan benzer haller tespit edilirken, her somut olay için ayrı ayrı ‘somut olayın özellikleri çerçevesinde’ değerlendirme yapılmalı, iş hayatının ve çevrenin gelenekleri göz önünde bulundurulmalı, ahlak ve iyi niyet kurallarını aykırılık bulunup bulunmadığı belirlenmelidir. Ayrıca ‘benzer haller’ içinde kabul edilecek davranışın, kanunun diğer maddelerinde sayılan haller ağırlığında bir sebep olması gerektiği göz önünde bulundurulmalıdır”

    “İşverenin belirli veya belirsiz süreli iş sözleşmelerini bildirimsiz fesih hakkı bulunuyor”

    İş Kanunu’nun işçi ve işverenin haklarını koruduğuna dikkat çeken Tekışık, “İşverenin belirli veya belirsiz süreli iş sözleşmelerini bildirimsiz fesih hakkı bulunuyor. Bu fesih türü, İş Kanunu’nda belirtilen haklı nedenlerin ortaya çıkması durumunda işverenin sözleşmeyi sona erdirmesi olarak karşımıza çıkıyor. (4857 sayılı İş Kanunu – Madde 25) İş sözleşmesini bildirimsiz olarak feshedilmesi demek, iş sözleşmesinin derhal sona ermesi anlamına geliyor. Bildirimsiz fesih ismiyle de anılan 4857 sayılı İş Kanunu’nun 25. maddesinde düzenlenmiş olan ‘İşverenin Haklı Nedenle Derhal Feshi’, işçi ve işverenin artık bir arada çalışamayacağı durumların ortaya çıkması ile oluşabilecek bir fesih türü. Bu feshin gerçekleşmesi için işverenin feshin gerekçesini 25. maddede sayılan nedenlerden birine dayandırması gerekiyor. Ayrıca geçerli olabilmesi için fesih usulüne uygun şekilde gerçekleştirilmeli” şeklinde konuştu.

    “Haklı nedenle feshi gerçekleştirebilmek için, olayın üzerinden 1 yıldan fazla zaman geçmemesi gerekiyor”

    İşverenin haklı nedenle derhal feshi için maddeleri sıralayan Avukat Buket Nurşah Tekışık, “‘Sağlık nedenleri’, ‘Ahlak ve iyi niyete kurallarına uymayan haller ve benzerleri’, ‘Zorlayıcı sebepler’, ‘Tutukluluk’. İşverenin haklı nedenle derhal feshi için bu başlıkları altında nedenler sıralanıyor. Bir iş sözleşmesinin ‘Ahlak ve iyi niyete uymayan haller’ başlığındaki sebeplerden dolayı feshi, kıdem tazminatı hakkını da ortadan kaldırıyor. Ancak diğer başlıklardan kaynaklanan bir sebepte, işçinin kıdem tazminatı hakkı bulunuyor. Haklı nedenle feshi gerçekleştirebilmek için, olayın üzerinden 1 yıldan fazla zaman geçmemesi gerekiyor. Örneğin 2 yıl önce gerçekleşmiş bir olay duyulduğunda derhal fesih imkanı oluşmuyor. Ancak bunun istisnası, işçinin olaydan maddi çıkar sağladığı durumlarda olabiliyor” ifadelerini kullandı.

    “İşçinin ahlak ve iyi niyete uymayan davranışlarından biri de iş yerinin düzenini bozucu davranışlar oluşturuyor”

    Fesih nedenleri hakkında örnekler veren Avukat Tekışık, “Bir işçinin satışını yaptığı ürünü işvereninden habersiz kendi hesabına geçirmesi derhal fesih nedeni oluyor. Üzerinden geçen süre 1 yıldan fazla da olsa işverenin derhal fesih hakkı devam ediyor. Derhal fesih hakkı için dikkat edilmesi gereken bir diğer durum da, olayın öğrenilmesinden sonra geçen süre. Fesih yetkisi olan kişinin, haklı nedenle feshi gerektiren olayı öğrenmesini takip eden 6 iş günü içinde iş sözleşmesini haklı nedenle derhal feshi yetkisi bulunuyor. İşçinin ahlak ve iyi niyete uymayan davranışlarından biri de iş yerinin düzenini bozucu davranışlar oluşturuyor. İşçinin işverenin bir başka işçisine sataşması, taciz etmesi, doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışları, görevini kötüye kullanması iş sözleşmesini haklı feshini doğuracak ahlak ve iyi niyete uymayan sebepler olarak göze çarpıyor” dedi.

    Şirket hattından iş yerinde yaşanan olayları çalışanların eşlerine iletmesi haklı fesih nedeni

    Son dönemde yaşanan bir olay ve Yargıtay’ın kararı diğer birçok olay için emsal niteliği taşıdığını dile getiren Avukat Buket, “Bir şirketin bölge müdürü olarak çalışan kişi, iş yerinde yaşanan olayları çalışanların eşlerine iletiyor. İddiaya göre, bahsi geçen çalışan bu davranışları sergilerken şirket imkanlarından faydalanarak şirket hattından mesaj gönderiyor. Bölge müdürünün bu davranışı şirket içerisinde huzursuzluk yaşanmasına sebep olduğu için kendisinin işine haklı nedenle derhal fesihle son veriliyor. İşine son verilen bölge müdürü feshin haksız ve hukuka aykırı olduğunu iddia ederek, işe iade davası açıyor. İş Mahkemesi olayın ispat edilemediğini ileri sürerek işe iade istemini kabul etti. İşveren ise kararı temyiz etti. Yargıtay kanıt olarak sunulan mesajlara dikkat çekerek, İş Mahkemesi’nin kararını bozarak feshin geçerli olduğuna karar verdi” diye konuştu.

    İş Sözleşmesi’ni bildirimsiz ve tazminatsız olarak feshetme hakkına sahip durumlar

    İş Kanununda yer almayan dedikodu konusuna değinen Avukat Buket, “İş Kanunu’nda bildirimsiz olarak feshin haklı nedenleri sıralanırken dedikodu yapılmasından açıkça bahsedilmese de (Madde 25/II b ve d bentlerinde bu konuya değinme.) işçinin, işveren yahut bunların aile üyelerinden birinin şeref ve namusuna dokunacak sözler sarf etmesi veya davranışlarda bulunması yahut işveren hakkında şeref ve haysiyet kırıcı asılsız ihbar ve isnatlarda bulunması. İşçinin işverene yahut onun ailesi üyelerinden birine yahut işverenin başka işçisine sataşması veya 84 üncü maddeye aykırı hareket etmesi. Haklı nedenlerin söz konusu olması durumunda, işveren İş Sözleşmesi’ni bildirimsiz ve tazminatsız olarak feshetme hakkına sahip olmaktadır” cümlelerini kullandı.

  • Otobüste genç kadının tabletini çalmışlar

    Otobüste genç kadının tabletini çalmışlar

    Olay, 3 gün önce akşam saatlerinde Adana Otogarı’nda meydana geldi. 1 çocuk annesi Ece Kafkas (29), oğluyla birlikte eşinin yanına gitmek için otogardan bir yolcu otobüsüne bindi. Bu sırada otobüs hareket etmeden dışarı çıkan genç kadın, çantasını koltukta bıraktı. Kadının arkasında oturan ve ismi öğrenilemeyen bir şüpheli bu sırada çantanın içindeki tableti çalıp araçtan indi. Tekrardan otobüse gelen kadın çantasındaki tabletin olmadığını fark edip durumu otobüs şoförüne bildirdi. Otobüs firması yetkilileriyle güvenlik kamerasını inceleyen Kafkas, hırsızın çantasından tableti çalıp inerken yanından geçtiğini fark etti.

    Polise başvuran ve şüphelinin yakalanmasını isteyen Ece Kafkas, “Otobüs Adana Otogarı’na geldiğinde eşyalarımı bırakıp bagaj eşyalarıma bakmaya indim. Geldiğimde çantamın açık olduğunu ve içerisinde tabletimin olmadığını fark ettim. Hemen seslendim ve polis çağırıldı. Bir an önce gerekenin yapılmasını istiyorum” dedi.

    Polisin hırsızı yakalamak için çalışma başlattığı bildirildi.

  • İznik’te 1500 yıllık tablet bulundu

    İznik’te 1500 yıllık tablet bulundu

    4 medeniyete başşehirlik yapmış Unesco’ya aday Bursa’nın İznik ilçesinde kendine ait şeftali tarlasında budama çalışması yapan Özkan Yılmaz, 4 adet sikke ve üzerinde haç ve çocuk kabartmaları bulunan tablete benzer tarihi bir parça buldu.


    Bulduğu tarihi eserleri müzeye teslim edeceğini açıklayan 30 yaşındaki Özkan Yılmaz, “Burada şeftali diplerini kazıyordum. Parlayan bir cisim gördüm. Bir de yanında ufak ufak paralar var. “Parayı yemiş gibi olmayalım” dedim. Müzeye teslim edeceğim. Daha önceden de burada çapa yaparken tarihi çatallar bıçaklar ve çini parçaları çıkıyordu. Gerçekten İznik’in taşı toprağı tarih ve altınmış. Biz bunu yaşayarak gördük” dedi.


    Yılmaz; bulduğu eserleri İznik Müzesi’ne teslim etti. Eserlerin Bizans dönemi hazinesine ait olduğu iddia ediliyor.

  • Telefon ve tabletlerden ÖTV alınacak

    Telefon ve tabletlerden ÖTV alınacak

    Hazine ve Maliye Bakanlığı Basın Müşavirliği, telefon ve tabletlerden ÖTV alınmayacağı iddialarına ilişkin bir açıklama yaptı. İddiaların yalanlandığı açıklamada, Hazine ve Maliye Bakanlığının gündeminde öyle bir çalışma bulunmadığı aktarıldı.

  • İznik Belediyesi’nden eğitime tablet desteği

    İznik Belediyesi’nden eğitime tablet desteği

    Türkiye genelinde Milli Eğitim Bakanlığı tarafından başlatılan tablet dağıtım kampanyası devam ediyor. İznik Belediyesi de kampanyaya duyarsız kalmayarak tabletleri İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne teslim etti.

    İznik Belediye Başkanı Kağan Mehmet Usta’nın teslim ettiği tabletler Kaymakam Recai Karal ve Milli Eğitim Müdürü Muhammet Asil tarafından teslim alındı.

    Kağan Mehmet Usta açıklamasında, “Ülkemiz genelinde başlatılan tablet kampanyası devam ediyor. İlçemizde de bu kapsamda bizler tabletleri öğrencilerimize verilmek üzere Milli Eğitim Müdürlüğümüze teslim ettik. Pandeminin başından bu yana gerek maske, gerek dezenfektan ve hijyen çalışmaları olmak üzere okullarımıza ve eğitime olan desteğimizi kat kat arttırdık. Yine bu dönemde uzaktan eğitime destek olmak amacıyla tabletleri teslim ediyoruz. Önümüzdeki dönemde de gerek okullarımızın gerek öğrencilerimizin ihtiyaçlarına destek olmaya devam edeceğiz” dedi.

    İznik İlçe Milli Eğitim Müdürü Muhammet Asil de konuşmasında, “Öğrencilerimizi tabletlerle buluşturmaya devam ediyoruz. Bugün başkanımız tabletleri bizlere teslim etti. Bizler de hazırladığımız program çerçevesinde sırasıyla tabletlerin dağıtımını gerçekleştireceğiz. Bu vesile ile eğitime desteklerinden dolayı Belediye Başkanımıza Kağan Mehmet Usta’ya teşekkür ediyorum” dedi.

  • Bursa Ticaret Borsası’ndan öğrencilere tablet desteği

    Bursa Ticaret Borsası’ndan öğrencilere tablet desteği

    Bursa Ticaret Borsası tarafından, üyelerin ve hayırsever iş insanlarının katkısıyla alınan 555 tabletten 305’i, koronavirüs salgını sürecinde evinde bilgisayar ya da tableti olmayan ve uzaktan eğitime erişim zorluğu yaşayan öğrencilere dağıtılmak üzere Bursa İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne teslim edildi.

    Eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanması amacıyla bugüne kadar çok sayıda Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) öncülüğünde başlatılan “Küçük Parmaklar” tablet kampanyası kapsamında, üyelerin ve hayırsever iş insanlarının da katkısıyla Bursa Ticaret Borsası tarafından alınan 555 adet klavyeli tabletten 305 tanesi, Bursa Ticaret Borsası (Bursa TB) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İbrahim Özhan ile Bursa İl Milli Eğitim Müdürü Sabahattin Dülger arasında imzalanan protokol kapsamında, Bursa İl Millî Eğitim Müdürlüğüne teslim edildi.

    İl Millî Eğitim Müdürlüğünde, Bursa TB Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Hikmet Bosut ve Genel Sekreter Fehmi Yıldız’ın da katıldığı teslim töreninde konuşan Bursa TB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İbrahim Özhan, koronavirüs salgınının en ağır etkilerinin sağlık alanından sonra eğitimde görüldüğünü söyledi. Bu süreçte milyonlarca öğrencinin eğitimlerine evden devam etmek zorunda kaldığına dikkat çeken Özhan, “Bursa Ticaret Borsası olarak eğitime ve gençlerimize yönelik projelere her zaman ayrı önem gösteriyoruz. Böylesi zor bir dönemde de hiçbir öğrencimizin maddi imkansızlıklar nedeniyle derslerinden geri kalmalarını istemedik. Geleceğimiz olan çocuklarımız için ne yapsak azdır düşüncesiyle bugün olduğu gibi bundan sonra da eğitime olan desteğimizi artırarak devam ettireceğiz. Bu vesileyle böylesi anlamlı bir kampanyayı başlatarak bizlere öncü olan TOBB Başkanımız Sayın Rifat Hisarcıklıoğlu’na, Yönetim Kurulu Başkanımız Sayın Özer Matlı’ya, yönetim kurulumuz ve meclis üyelerimiz ile birlikte destek veren tüm üyelerimiz ve hayırseverlerimize teşekkür ediyorum” dedi.

    “Projelerimiz devam edecek”

    Bursa Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Hikmet Bosut da törende yaptığı konuşmada, yarının büyük ve güçlü Türkiye’sini kuracak gençlerin eğitimi için çalışmaya, projeler üretmeye devam ettiklerini belirtti. Bosut, “Bursa Ticaret Borsası olarak bir yandan kent ve ülke ekonomisine katkı sağlarken, diğer yandan da bütün çocuklarımızın eğitim ve öğretim programlarına eşit bir şekilde erişebilmeleri için eğitime yatırımlarımızı sürdürüyoruz. Aynı anlayışla bundan sonra da çalışmaya devam edeceğiz. Çünkü çocuklarımız hepimizin geleceği” diye konuştu.

  • Gemlik Ticaret Odasından öğrencilere tablet

    Gemlik Ticaret Odasından öğrencilere tablet

    Gemlik Ticaret ve Sanayi Odası, Millî Eğitim Müdürlüğüne öğrencilere verilmek üzere tabletleri teslime etti.

    Ticaret ve Sanayi Odasındaki törende, salgında online olarak devam eden eğitim sürecinde yardıma ve desteğe ihtiyacı olan öğrencilerin istifadesine yönelik Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinin yanı sıra Gemlik Ticaret ve Sanayi Odası ve bazı üyelerinde desteği ile alınan 120 adet klavyeli tablet İlçe Millî Eğitim Müdürlüğüne teslim edildi.

    Törene Kaymakam Hasan Göç, Oda Başkanı Paşa Ağdemir, İlçe Milli Eğitim Müdürü Mehmet Duran katıldı. Paşa Ağdemir, “Sosyal sorumluluk şuuruyla ilçemizdeki ihtiyaç sahibi öğrencilere her sene odamız desteği ile eğitim yardımı yapıyoruz. Bu sene pandemi sonrası farklı bir adım atmak istedik. TOBB, GTSO ve hayırsever üyelerimizin desteği ile birlikte, online eğitim gören ama bilgisayar alacak maddî imkânı bulunmayan öğrencilerimize, klavyeli tablet hediye ediyoruz. Bu tabletler belirlenen 120 öğrenciye eğitim gördükleri okullar aracılığıyla gerçekleştirilecek” dedi.