Etiket: tahliye

  • Tahliye olan müzisyenler gözyaşlarıyla karşılandı

    Tahliye olan müzisyenler gözyaşlarıyla karşılandı

    Konser için gittikleri Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC)’nde sahte PCR testi ile yakalanarak hapse giren Bülent Ersoy’un 21 kişilik orkestra üyesinden 19’u, tahliye edildikten sonra ilk uçakla İstanbul’a geldi. Müzisyenler, aileleri tarafından İstanbul Havalimanı’nda gözyaşları içinde karşılandı. Müzisyenler ve aileleri, olay karşısında ilgisiz kaldığını öne sürdükleri Bülent Ersoy’a tepki gösterdi.

    Lefkoşa Cezaevi’nden tahliye edildikten sonra Türk Hava Yolları’nın tarifeli seferiyle akşam saat 21.00 sıralarında Ercan’dan İstanbul Havalimanı’na gelen müzisyenleri, aileleri ve yakınları karşıladı. Duygusal anların yaşandığı karşılama sırasında hem gözyaşı hem de tepki vardı.

    “RIZKIMIZI KAZANMAYA GİTTİK”

    Orkestranın davulcusu Ahmet İzgi, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, “Biz oraya rızkımızı kazanmaya gittik ancak mahkum edildik” diye konuştu. İzgi, “İki yıldır pandeminden dolayı çalışamıyorduk. Tam iş sezonu açıldı, insanlar işe gitti. 2 buçuk ay orada mahsur kaldılar. Ben yoğun bakımda yattım. 1 ay otelde kaldık. Orada 4 kere, 5 kere test olduk. Buradan giderken 2 kere test olduk. Hepimiz negatiftik. Bizi hasta insanların içine attılar. Bir ay otelde kaldık. Bir ay hapiste kaldık. İki arkadaşımız dönemedi. Biri pozitif olduğu için orada kaldı diğeri de halen hapiste” dedi.

    “BÜLENT HANIM BİZİMLE İLGİLENMEDİ”

    Bülent Ersoy’a da tepki gösteren Ahmet İzgi şunları söyledi:

    “Bize hiç yardım etmedi. Ben yoğun bakımda kaldım, entübe oluyordum. Bülent Hanım bizimle ilgilenmedi. Hiçbir yardımı olmadı. ‘Avukat tutacağım’ dedi ama kimsenin avukat tuttuğu yok. ‘Servetimi harcayacağım’ dedi ama biz kimsenin servetini filan istemiyoruz. Bize sadece bir hatır sorsaydı, arasaydı. Bizim ailelerimiz hop oturup hop kalktı hasta olduğumuzu duyunca. Biz müzisyeniz. İşimize devam edeceğiz.”

    “Tekrar Bülent Ersoy’un orkestrasında çalacak mısınız?” şeklindeki bir soruya İzgi, “Yok canım. Bülent Ersoy kendine orkestra bulamıyor Türkiye’de. Kimse çalışmıyor, çalışmaz da. Ben onunla niye çalışayım?” şeklinde yanıt verdi.

    “KİM SEBEP OLDUYSA ALLAH’A HAVALE EDİYORUM”

    Annesi, babası, eşi ve çocukları tarafından karşılanan kemancı Onur Yırgal ise “Konser için gittik. Tek suçumuz işimize gitmemiz. Bizim adımıza sahte evrak düzenlenmiş. Bizim hiçbir şeyden bilgimiz yok. Sadece ‘WhatsApp’ üzerinden gönderdikleri bir kağıtla KKTC’ye girişimiz sağlandı. Sonra bu belgenin sahte olduğu öğrenildi. Bizim suçumuz sadece işimize, ekmek paramıza gitmemiz. Başka bir suçumuz yok. Bu olaylara kim sebep olduysa Allah’a havale ediyorum.” diye konuştu.

    SAHTE PCR TESTİ İLE YAKALANMIŞLARDI

    Bülent Ersoy’un 21 kişiden oluşan orkestrası, 28 Ağustos’ta çift aşının yanı sıra PCR testi de istenen KKTC’ye girişte, otelin temin ettiği sahte PCR testleriyle yakalandı.

    Polis gözetiminde sahneye çıkan ve ardından yargılanan orkestra üyeleri, son duruşmalarında birer ay hapis cezası alırken; şef Onur Özelçağlayan ise 1.5 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Cezaları tamamlanan orkestra üyeleri bugün Lefkoşa Cezaevi’nden tahliye edildi.

    Müzisyenlerden 19’u İstanbul’a gelirken, bir müzisyen ise PCR testi pozitif olduğu için otelde karantinada olduğu öğrenildi.

  • İstanbul’da ‘tsunamiden kaçış’ tabelaları

    İstanbul’da ‘tsunamiden kaçış’ tabelaları

    İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), Marmara Denizi ile kıyısı olan ilçelerde sahillere ‘tsunami tahliye yolu’ tabelaları koyuyor. İBB tabelalarla, depremden sonra tsunami tehdidiyle karşı karşıya kalabilecek, kalması muhtemel alanlardan vatandaşların uzaklaşmasının sağlandığını açıkladı.

    Yıldız Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi Dekanı Deprem ve Tsunami Uzmanı Prof. Dr. Şükrü Ersoy, “İstanbul’da Küçükçekmece, Büyükçekmece, Bakırköy, Ataköy, kısmen Zeytinburnu ve Topkapı’ya yakın semtler tsunamiye yatkın yerler” diye konuştu.

    İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), Marmara Denizi’ne kıyısı olan ilçelerde sahillere ‘tsunami tahliye yolu’ tabelaları koyuyor. Tabelalarda tsunami tehlikesinde izlenecek yol gösteriliyor.

    İstanbul’da tsunami riskini ise Yıldız Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi Dekanı Deprem ve Tsunami Uzmanı Prof. Dr. Şükrü Ersoy değerlendirdi.

    Ersoy, “Marmara Denizi iç denizi olmasına rağmen tsunami riski var. Tsunami tarihsel dönemlerde de olmuştu. Bu nedenle Marmara Denizi kıyılarının tsunami açısından tehlikeli olduğunu söylemeliyim. Geçmişte Marmara Denizi ‘inde meydana gelen depremler İstanbul ve çevresini hep etkilemiştir. Bu depremlerle birlikte tsunami gerçeğini de ifade etmek gerekiyor. Son 2 bin yıl içerisinde 30’un üzerinde tsunami var” dedi.

    “TSUNAMİ DURUMUNDA VATANDAŞLARIN YÜKSEĞE DOĞRU KAÇMASI GEREKİYOR”

    Prof. Dr. Ersoy, “Marmara Denizi’nde tsunami olacağını biliniyordu ancak sakınım planları yoktu. Yani, tsunami tehlikesi gerçekleşirse vatandaşların ve yetkililerin ne yapacağı bilinmiyordu. Pasifik’teki dalga yüksekliği Türkiye’de görülmez. Bizde, tsunami dalga boyu birkaç metre olur. Yani 1 metrelik dalga Marmara kıyılarında, kıyıdan içeriye 50 metre bile girse sahildeki bütün otomobilleri ve insanları denize çekebilir. Çünkü bir otomobilin hacmiyle suyu karşılaştırdığımızda aynı hacimdeki su otomobili kıyıdan alır denizin içine çekebilir. Öyle bir durumda vatandaşların yükseğe doğru kaçması gerekiyor” diye konuştu.

    “NASIL DAVRANACAĞIMIZI BİLİRSEK TSUNAMİDEN ZARAR GÖRMEYE BİLİRİZ”

    Prof. Dr. Ersoy, “Tsunamide ilk dalga genellikle centilmen dalgadır. Bu dalga yıkıcı değildir, ardından gelen ikinci ve üçüncü dalga çok yıkıcı olabilir. Hem dalga geldiğinde, hem çekildiğinde kıyıda tahribat oluşabilir. Ama bizler nasıl davranacağımızı bilirsek tsunamiden zarar görmeye biliriz” ifadesini kullandı.

    “TESİSLERİN TSUNAMİ RAPORLARI ALMASI GEREKİYOR”

    Tsunaminin kıyıya, vatandaşa ve deniz yapılarına ciddi hasar verebileceğini vurgulayan Prof. Dr. Ersoy, “Buraların tsunamiye karşı ne kadar dayanıklı olduğu konusunda incelemeler yapılması gerekiyor. Hatta tesislerin tsunami raporları alması gerekiyor. Biz bu zamana kadar insanlara ancak tsunaminin varlığını kabul ettirebildik. Türkiye’de tsunami olabileceğinin varlığı yeni yeni oluşmaya başladı. Bu zamana kadar ‘tsunami açık denizlerde olur, kapalı denizlerde olmaz’ gibi bilgisiz, cahilce cümleler kuruldu. Ancak bu doğru değil. Marmara Denizi gibi iç denizlerde de tsunami olabilir” ifadelerini kullandı.

    “TSUNAMİ DALGALARININ KIYIYA ERİŞME SÜRESİ 5 İLE 30 DAKİKA ARASI”

    Marmara Denizi için tsunami dalgaların kıyıya erişme süresi 5 ile 30 dakika arası olduğunu söyleyen Prof. Dr. Ersoy, “İstanbul’da Küçükçekmece, Büyükçekmece, Bakırköy, Ataköy, kısmen Zeytinburnu ve Topkapı’ya yakın semtler tsunamiye yatkın yerler. Tsunami zaten kıyıdaki dar bir alanda bile etkili olsa bu tüm İstanbul kıyılarının tsunamiden etkileneceğini gösteriyor. Kıyıda uyarıcı tabelaların olmasını şiddetle onaylıyorum. Çünkü panik anında insanlar nereye kaçacağını bilemez. Ancak kişiler tsunami bölgesinde olduğunda nereye kaçacağını bilir” şeklinde konuştu.

    “TABELALARINI VATANDAŞLARA FAYDALI OLACAĞINI DÜŞÜNÜYORUM”

    ‘Tsunami tahliye yolu’ tabelalarını ilk kez gören Alev Aya, “İstanbul için deprem çok önemli. Depremin arkasından tsunami gelmesi de olası bir durum. Bu, bilinçlendirme tabelası. Tabela, bence çok iyi oldu. Vatandaşlara faydalı olacağını düşünüyorum” dedi. Nazan Balcı, “Tabelanın biraz daha göz seviyesinde olmasını tercih ederdim. Görebilirlik açısından daha iyi olurdu” ifadelerini kullandı.

    Tabela çok mantıklı olduğunu vurgulayan Eyüp Çim, “Ülkemizde de çok düşük bir ihtimal olmasına rağmen tsunami riski olduğu için oldukça doğru bir eylem” diye konuştu.

    İBB’den yapılan açıklamada ise tabelalar ile depremden sonra tsunami tehdidiyle karşı karşıya kalabilecek, kalması muhtemel bu alanlardan vatandaşların uzaklaşmasını gerektiğini gösterildiği belirtildi.

  • Afganistan’dan tahliye edilen asker kafilesi Türkiye’de

    Afganistan’dan tahliye edilen asker kafilesi Türkiye’de

    Türk askerinin Afganistan’dan tahliyesi başladı. Pakistan’ın başkenti İslamabad’dan havalanan askerlerin de içinde bulunduğu ilk uçak Ankara’ya indi.

    Türkiye, askerlerini Afganistan’dan tahliye ediyor. Taliban’ın ülkedeki yabancı askeri güçlerin çekilmesi için 31 Ağustos’a kadar tanıdığı sürenin sona ermesine yaklaşık bir hafta kala Türkiye, askerlerin tahliyesine başladı. Kararla birlikte Afganistan’daki yaklaşık 500 Türk askeri Türkiye’ye dönecek.

    Türk Hava Yolları (THY), Afganistan’dan gelen askerleri de taşıyan ilk tahliye uçağının 345 kişi ile Pakistan’ın başkenti İslamabad’dan havalandığını duyurdu. Saat 11.45’te Ankara Esenboğa Havalimanı’na inen uçak daha sonra İstanbul’a devam edecek. Bugün planlanan bir uçuş daha olduğu öğrenildi.

    AFGANİSTAN’DAN TÜRKİYE’YE DİREKT UÇUŞ OLMAYACAK

    Afganistan’dan Türkiye’ye direkt uçuş olmayacağı; Özbekistan, Tacikistan ya da Pakistan üzerinden Türkiye’ye gelineceği belirtiliyor.

    Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Türk askerinin Afganistan’dan tahliye operasyonunun 24 ya da 36 saat içerisinde tamamlanacağını söyledi.

    BAKAN AKAR’DAN TAHLİYE AÇIKLAMASI

    Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Türk askerinin Afganistan’dan tahliyesine ilişkin açıklama yaptı.

    Afganistan’da kendisine verilen görevi başarıyla yerine getirmenin gururuyla Mehmetçiğin Afganistan’dan tahliyesine başlandığını dile getiren Akar, şunları söyledi:

    “Havaalanında olağan dışı yoğunluğa ve şartlara rağmen önemli bir aksaklık olmadan TSK personeli planın aksaksız uygulanması için her türlü gayreti göstermektedir. Faaliyetlerimize sağladıkları destekten dolayı dost ve kardeş Pakistan ve Tacikistan ile bölgede beraber çalıştığımız müttefiklerimize teşekkür ediyoruz. Dışişleri Bakanlığı ve ilgili kurumlarla koordineli olarak, faaliyetlerimiz mevcut tahliye planlarımız çerçevesinde devam etmektedir.”

    İLK UÇAK SAAT 11.45’TE İNDİ

    Öte yandan THY Basın Müşavirliğinden yapılan açıklamaya göre, Afganistan’dan tahliyesine karar verilen Türk askerlerini taşıyan ilk uçak havalandı.

    THY’nin 345 yolcu taşıyan TK6889 sefer sayılı uçağı, Ankara Esenboğa Havalimanı’na saat 11.45’te iniş yaptı.

  • Afganistan’dan kaç kişi tahliye edildi

    Afganistan’dan kaç kişi tahliye edildi

    Afganistan’daki Türklerin tahliyesine ilişkin açıklamalarda bulunan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “Bugüne kadar Afganistan’dan 1404 kişiyi tahliye ettik. Bunlardan 1061’i bizim vatandaşımız” dedi. Bakan Çavuşoğlu 200 civarında dönmek isteyen Türk vatandaşı olduğunu da sözlerine ekledi.

    Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “Bugüne kadar Afganistan’dan bin 404 kişiyi tahliye ettik” ifadelerini kullandı.

    Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Uruguay Dışişleri Bakanı Francisco Bustillo ile ortak basın toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Afganistan’ın başkenti Kabil’in Taliban kontrolüne geçmesiyle bölgedeki duruma değinen Bakan Çavuşoğlu,” Temennimizin barışın demokrasi içinde tesis edilmesidir” dedi.

    Afganistan’daki Türklerin tahliyesine ilişkin açıklamalarda bulunan Çavuşoğlu, bugün kadar Afganistan’dan bin 404 kişinin tahliye edildiğini söyledi.

    “200 CİVARINDA DÖNMEK İSTEYEN VATANDAŞIMIZ VAR”

    Bakan Çavuşoğlu, “Bugüne kadar Afganistan’dan bin 404 kişiyi tahliye ettik. Bunlardan 1061’i bizim vatandaşımız, diğerleri farklı ülkelerin vatandaşları.” ifadelerini kullandı.

    Bakan Çavuşoğlu, “Şu anda Afganistan’dan 200 civarında dönmek isteyen vatandaşımız var.” dedi.

  • Kabil’den Türkleri tahliye eden uçak İstanbul’a indi

    Kabil’den Türkleri tahliye eden uçak İstanbul’a indi

    Afganistan’ın başkenti Kabil’den tahliye edilen 324 Türk vatandaşını taşıyan Türk Hava Yolları’na (THY) ait tahliye uçağı saat 16.45’te İstanbul Havalimanı’na indi.

    Taliban’ın Afganistan’ın başkenti Kabil’e girmesinin ardından ülkede bulunan Türk vatandaşlarının tahliyesini gerçekleştirmek üzere THY’ye ait TC-JJM kuyruk tescilli uçak, sabah saatlerinde Kabil Havalimanı’na indi.

    Dışişleri Bakanlığı’nın koordinasyonunda gerçekleşen tahliye uçuşuyla Kabil’den binen 324 yolcu İstanbul’a getirildi.

    Tahliye uçağı 16.45 sıralarında İstanbul Havalimanı’na indi.

  • Ümitcan Uygun tahliye edildi

    Ümitcan Uygun tahliye edildi

    Aleyna Çakır’ın ölümünün baş şüphelisi olan ve uyuşturucu madde kullandıkları görüntüleri sosyal medya hesabından paylaşmasının ardından tutuklanan Ümitcan Uygun, tahliye edildi.

    Kamuoyunda Aleyna Çakır olarak bilinen Sema Esen’in, geçen yıl 3 Haziran’da Keçiören’deki evinde ölü bulunmasıyla ilgili soruşturmada, sevgilisi olduğu belirtilen Ümitcan Uygun gözaltına alınıp, serbest bırakılmıştı. Sema Esen’e, ölümünden yaklaşık 3 ay önce şiddet uyguladığı anlara ait görüntülerin sosyal medyada yer almasının ardından ifadesi alınıp serbest bırakılan Ümitcan Uygun’un, iki kadınla birlikte uyuşturucu madde kullandığına ilişkin görüntüleri ortaya çıktı. Görüntüler üzerine 10 Ocak’ta gözaltına alınan Ümitcan Uygun, sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece ‘uyuşturucu ve uyarıcı madde kullanmak ve kullanılmasını alenen özendirmek’ suçundan tutuklandı.

    AVUKATI DUYURDU

    Ümitcan Uygun’un avukatı, müvekkilinin tutukluluğuna itiraz etti. Yaklaşık 6 aydır tutuklu bulunan Uygun, Ankara 1’inci Sulh ceza Mahkemesi kararıyla dün gece tahliye edildi. Tahliye kararını Uygun’un avukatı Çağatay Cengiz, Twitter hesabından duyurdu. Cengiz, “Hukuka aykırı olarak 6 aydır tutuklu olan müvekkilim Ümit Uygun tahliye oldu” ifadelerini kullandı.

    İDDİANAME İADE EDİLDİ

    Öte yandan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca Uygun hakkında uyuşturucuya ilişkin soruşturma kapsamında hazırlanan iddianamenin mahkeme tarafından iade edildiği öğrenildi. İddianamede şüpheliler Ümitcan Uygun ve yanındaki kadınlardan Fadime Büşra G.’nin, uyuşturucu kullanırken çekilen görüntülerini sosyal medya üzerinden paylaşarak, ‘uyuşturucu kullanımını alenen özendirmek’ suçunu işledikleri belirtilmişti. Şüphelilerin 5 yıldan 10 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep edilmişti.

    TUTUKSUZ YARGILANIYOR

    Ümitcan Uygun hakkında Sema Esen’in ölümüyle ilgili soruşturma ise sürüyor. Ölümünden yaklaşık 3 ay önce, 17 Nisan’da Sema Esen’e şiddet uyguladığı anlara ait görüntüleri sosyal medyada canlı yayınlayan Uygun ve o sırada evde bulunun arkadaşı Enes Ö. hakkında ‘konut dokunulmazlığını ihlal’ ve ‘tehdit’ suçlarından açılan dava da devam ediyor. Uygun ve Enes Ö. bu davada tutuksuz yargılanıyor.

  • Çakarlı maganda serbest bırakıldı

    Çakarlı maganda serbest bırakıldı

    İstanbul Arnavutköy’de trafikte tartıştığı Dadaş Aras’ı 6 yerinden bıçaklayan çakarlı minibüs sürücüsü Muhammet Enes Uysal’ın yargılandığı davada karar çıktı. Uysal, “Araçların alıkonulması ve kasten öldürmeye teşebbüs” suçlarından toplam 8 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırıldı. Sanığın yattığı süre göz önünde bulundurularak tahliyesine karar verildi.

  • Doktor Şeyhmus Gökalp tahliye edildi

    Doktor Şeyhmus Gökalp tahliye edildi

    Türk Tabipler Birliği Yüksek Onur Kurulu üyesi Dr. Şeyhmus Gökalp’in yargılandığı davanın ilk duruşması Diyarbakır 10’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

    Demokratik Toplum Kongresi (DTK) soruşturması kapsamında tutuklanan Türk Tabipleri Birliği (TTB) Yüksek Onur Kurulu üyesi ve önceki dönem Merkez Konseyi üyesi Dr. Şeyhmus Gökalp hakkında “Örgüt üyesi olmak” iddiasıyla açılan davanın ilk duruşması Diyarbakır 10’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

    Gökalp’in katıldığı duruşmada, avukatları Ziynet Özçelik, Barış Yavuz, Kerem Altıparmak hazır bulundu.

    Duruşmaya Gökalp’e destek için gelen Diyarbakır, İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Muğla, Eskişehir, Van, Antep, Mardin, Batman, Şırnak, Urfa ve Mersin Tabib Odası başkanları ve HDP Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel alınmadı.

    İddianame özetinin okunması ardından savunmalara geçildi.

    Mahkeme heyeti, savunmaların ardından Gökalp’in tahliyesine karar verdi.

  • Hrant Dink cinayeti davasında 1 tahliye

    Hrant Dink cinayeti davasında 1 tahliye

    Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’in de aralarında bulunduğu 76 sanığın yargılanmasına devam edildi. Tutuksuz sanıklardan dönemin Trabzon İl Jandarma Komutanı Ali Öz’ün ise ev hapsine karar veren mahkeme, geçtiğimiz günlerde tutuklanan sanıklardan Volkan Şahin’in tahliyesine karar verdi.

    Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin FETÖ elebaşı firari sanık Fetullah Gülen’in de aralarında bulunduğu 76 sanığın yargılanmasına devam edildi. İstanbul 14’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada tutuklu sanıklar SEGBİS sistemi ile hazır edildi.

    Duruşmada savunma yapan dönemin İstihbarat Daire Başkanlığı görevlisi Hamdi Egbatan FETÖ ile herhangi bir irtibatı olmadığını söyleyerek, “Devletine milletine bağlı bir insanım hakkımdaki suçlamalardan beraatıma karar verilmesini istiyorum” dedi.

    Dönemin Trabzon Emniyet İstihbarat Dairesi’nde komiser yardımcısı olarak görev yapan Özkan Mumcu ise suç tarihinde askerde olduğunu aktararak “O tarihte görev yapmıyordum. Cinayetten 20 gün sonra göreve başladım. 3 yılı aşkın süre tutuklu kaldım. Hakkımdaki suçlamaları kabul etmiyorum” şeklinde konuştu.

    Dönemin Trabzon Jandarma İstihbarat Şube Müdürlüğü görevlisi Veysel Şahin ise “Cinayeti planlama faaliyetim yoktur. İstanbul jandarmasıyla irtibatım yok. Tahliye ve beraatımı talep ediyorum” şeklinde beyanda bulundu.

    Geçtiğimiz günlerde tutuklanan dönemin Trabzon Jandarma İstihbarat Şube Müdürlüğü görevlisi sanık Volkan Şahin ise “Ben karakolda mesleğin birinci yılındaydım. Karakolda asayiş görevi yaptığıma dair belgeler de var, mahkemeye sunulmuştur. Ben istihbarat personeli değilim ve orada görevli herhangi bir personeli tanımıyorum, şubenin yerini dahi bilmiyorum” şeklinde savunma yaptı.

    Sanık Şahin, Dink cinayetine yönelik bir haber almadığını da savunarak, “Ben Trabzon İstihbarat Şube Görevlisi değil Asayiş Tim komutanıydım. Hrant Dink ismini meydana gelen ölüm olayına kadar duymadım. Bundan önce ne iş yaptığını, kim olduğunu bilmiyordum. FETÖ ile ilgili ne bende ne ailemde bir bağlantı vardır. Jandarma personeliyim. Tarafıma yapılan suçlamaları kabul etmiyorum. Tahliyemi ve beraatımı talep ediyorum” dedi.

    Sanık savunmalarının ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, 6 Ocak’ta cinayeti daha önceden bildiğine dair dosyada delillerin olması gerekçesiyle tutuklanmasına hükmedilen Volkan Şahin’in lehine değişen deliller nedeniyle tahliyesine karar verdi. Mahkeme ayrıca hakkında ağırlaştırılmış müebbet, müebbet ve 24 yıla kadar hapsi istenen dönemin Trabzon İl Jandarma Komutanı tutuksuz sanık Ali Öz’ün ise aleyhine değişen delil durumunu göz önüne alarak yaşından dolayı ‘konutu terk etmeme’ şeklinde adli tedbir uygulanmasına hükmetti.
    Duruşma sanık savunmalarıyla devam edilmek üzere ertelendi.

  • THY’den Londra’ya tahliye seferleri başladı

    THY’den Londra’ya tahliye seferleri başladı

    İngiltere ve Danimarka’da koronavirüsün mutasyona uğraması ve hızla yayılması nedeniyle seferlerini durduran Türk Hava Yolları (THY) tahliye uçuşlarına başladı. İlk sefer bugün İstanbul Havalimanı’ndan Londra’ya gerçekleşti.

    Mutasyona uğramış koronavirüs nedeniyle bulaş hızının artmasından dolayı, Türkiye’ye İngiltere, Danimarka, ve Güney Afrika’dan yapılan tarifeli uçuşlar askıya almıştı. Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü (SHGM), Türkiye’den başta İngiltere’nin başkenti Londra olmak üzere Danimarka ve Güney Afrika’ya karşılıklı tahliye uçuşlarını başlatılacağını açıklamıştı. Alınan karar kapsamında Türkiye’den İngiltere’ye gitmek isteyen yolcular öğle saatlerinde İstanbul Havalimanı’na geldi. Yolcular bilet ve bagaj işlemlerinin ardından THY uçağıyla Londra’ya gittiler.

    THY’DEN YOLCULARA UYARI

    Tahliye seferleriyle ilgili olarak Türk Hava Yolları resmi internet sitesinden yapılan duyuruda, “Birleşik Krallık /Danimarka çıkışlı ve Türkiye aktarmalı olarak başka ülkelere uçacak yolcularımızın dikkatine. Birleşik Krallık/Danimarka çıkışlı ve Türkiye aktarmalı başka ülkelere uçuş yapacak yolcularımız, varış ülkesi kurallarına göre uçuşa kabul edilecektir. Aktarma yapacak yolcularımız, havalimanında bulunan aktarma alanından çıkmadıkları sürece PCR testi gerekliliği bulunmamaktadır. Varış noktasındaki PCR testi koşul ve kurallarında ülkelerarası farklılıklar yaşanabileceği için, önceden tedbir almanızı öneririz” denildi.