Etiket: tapınak

  • Apollon Smintheus Tapınağı’nda 2 bin yıllık mezar bulundu

    Apollon Smintheus Tapınağı’nda 2 bin yıllık mezar bulundu

    Mezar odasındaki tekne içinde ortaya çıkan, bütünlüğü bozulmuş ve karışmış haldeki iskeletler üzerindeki ilk değerlendirmelerde çocuk ve yetişkin ondan fazla bireyin bu mezara gömüldüğü ortaya çıktı. Bu mezarın planı ile Smintheion’da Roma İmparatorluk döneminde anıt mezarların varlığını anladıklarını belirten araştırmacılar, böyle bir mezar varlıklı kişi veya kişiler tarafından yaptırılmış olabileceği ifade ediyor.

    Ayvacık ilçesine bağlı Gülpınar köyündeki Apollon Smintheus Tapınağı’nda 1980 yılında başlayan kazı ve restorasyon çalışmaları bu yıl Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Arkeoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Davut Kaplan başkanlığında, farklı bilim dallarından uzman ve öğrencilerden oluşan yaklaşık 20 kişilik bir ekiple gerçekleştirildi. Çalışmalar Kültür ve Turizm Bakanlığı, Türk Tarih Kurumu ve İçdaş A.Ş. tarafından destekleniyor. 15 Haziran’da başlayan kazı çalışmaları bu yıl 1 Ekim tarihi itibariyle sonlandırıldı. Bu yılki kazı çalışmaları Apollon Smintheus Tapınağı’nın kuzeybatısında kalan nekropoliste (mezarlık) sürdürüldü. Üç farklı noktadaki kazılarda iki mezarın yanı sıra bazı yapılara ait temel kalıntıları ortaya çıkarıldı.

    Tapınağının kuzeybatısında kalan nekropoliste (mezarlıkta) Roma İmparatorluğu dönemine ait 2 bin yıllık anıt mezar bulundu. Mezar odasındaki tekne içinde ortaya çıkan, bütünlüğü bozulmuş ve karışmış haldeki iskeletler üzerindeki ilk değerlendirmeler çocuk ve yetişkin ondan fazla bireyin bu mezara gömüldüğü ortaya çıktı. Bu mezarın planı ile Smintheion’da Roma İmparatorluk döneminde anıt mezarların varlığını anladıklarını belirten araştırmacılar, böyle bir mezar varlıklı kişi veya kişiler tarafından yaptırılmış olabileceği kaydediyor.

    Bu alandaki kazıları gerçekleştiren ekip üyesi Dr. Öğretim Üyesi Hüseyin Yaman, “Nekropolisteki çalışmalarla burada var olmuş kişi ve toplulukların ölü gömme geleneklerine ilişkin bilgiler edinmekle birlikte, kutsal alandaki yapıların yayılım alanının başka bir ifadeyle kutsal alanının sınırlarının belirlenmesine katkı sağlamayı amaçlıyoruz. Bu amaca uygun olarak üç farklı noktada yaptığımız kazılarda iki mezarın yanı sıra bazı yapılara ait temel kalıntıları ortaya çıkarıldı. Yalnızca temelleri sağlam kalabilmiş tek odaya sahip olduğu anlaşılan anıt mezarın ele geçen buluntulara göre günümüzden yaklaşık 2000 yıl önceye yani M.S. 1’inci yüzyıla ait olduğunu düşünüyoruz. Mezar odasındaki tekne içinde ortaya çıkan, bütünlüğü bozulmuş ve karışmış haldeki iskeletler üzerindeki ilk değerlendirmeler çocuk ve yetişkin ondan fazla bireyin bu mezara gömüldüğüne işaret etti. Ancak detaylı incelemeler bu mezardaki gömüler hakkında daha kapsamlı veriler sunacak. Bu mezarın planı ile Smintheion’da Roma İmparatorluk döneminde anıt mezarların varlığını anladıklarını belirten araştırmacılar, böyle bir mezar varlıklı kişi veya kişiler tarafından yaptırılmış olabileceği görüşündeler” dedi.

    Alanda sürdürdükleri bu yılki çalışmalarla 1990’lı yılların başındaki kazıdan sonra nekropoliste yeni sonuçlar elde ettiklerini vurgulayan Hüseyin Yaman, mezarlarla birlikte Geç Roma dönemine ait bazı duvarlar ve taş döşeli bir avlunun veya çıkmaz sokağın bir bölümü ve yuvarlak planlı küçük havuz benzeri bir yapı ortaya çıkartıldığını ifade ederek, “Yuvarlak planlı, tabanı kireç kaplı yapı ilk gözlemlere göre bir işliğin parçası olarak değerlendirildi. Üç açmadaki kazı çalışmalarının yanı sıra bu alanda jeofizik çalışmalar da yapıldı ve ilk sonuçlar farklı mekanların varlığını gösterdi. Önümüzdeki yıllarda çalışmaya devam edilecek. Bu alanda ortaya çıkması muhtemel mezar diğer mekanların sayısının artmasıyla birlikte gömü gelenekleri, mezar tipleri, kutsal alanın sınırlarının değişimi ve mimari evreler hakkında çok daha kapsamlı bilgiler edinebileceğiz” diye konuştu.

    Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi, Kazı Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Oğuz Koçyiğit ise, “Kazı çalışmaları 15 Haziran’da başladı. 1 Ekim’e kadar devam etti. Bu süreçte özellikle nekropol alanına yoğunlaştık. Kazı evindeyse ofis çalışmalarımız ve laboratuvar çalışmalarımız devam etti. Ayrıca haritalama ve belgeleme çalışmalarına da ağırlık verdik. Kazı alanında son birkaç yıldır yoğun bir belgeleme çalışması sürdürüyoruz. Haritalama bu anlamda bizim için önemli. Mevcut yapıların planlarını çıkarmaya kent planına aktarmaya çalışıyoruz” şeklinde konuştu.

  • Mağara tapınağının zemini çöktü

    Mağara tapınağının zemini çöktü

    Hindistan’ın Madya Pradesh eyaletine bağlı Indore kentindeki Beleshwar Mahadev mağara tapınağının zemini çöktü. “Ram Navami” adlı Hindu festivali kapsamında tapınakta bulunanlar, çökme sonucu kuyuya düştü. Tapınağa polis ve sağlık ekibi sevk edildi.

    Madhya Pradesh İçişleri Bakanı Narottam Mishra yaptığı açıklamada, 13 kişinin hayatını kaybettiğini, 19 kişinin kurtarıldığını duyurdu.

  • Bursa’daki antik kentin tapınağı gün yüzüne çıkarılıyor

    Bursa’daki antik kentin tapınağı gün yüzüne çıkarılıyor

    Bursa’nın Nilüfer ilçesindeki turistik Gölyazı Mahallesi’nde bulunan ve Apollon’a adandığı değerlendirilen tapınakta kazı çalışmaları sürüyor.

    Mahallenin güneybatısında, Uluabat Gölü kıyısına oldukça yakın mesafede bulunan Kız Ada’da Helenistik dönemden kaldığı düşünülen, zamanla tahrip olan ve üzeri kapanan tapınakta bu yıl başlatılan kazılarda, yapının kısmen ortaya çıkmasıyla daha fazla bilgiye ulaşılıyor.

    Kazı ekibi, alana ilişkin 19’uncu yüzyılda bazı araştırmacılar tarafından yapılan çizim üzerinden kalıntıları açığa çıkarmaya çalışıyor.

    Kazı başkanı ve Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Derya Şahin, modern adı Gölyazı olarak geçen yerleşimin antik dönemde Apollonia ad Rhyndacum Antik Kenti olarak bilindiğini söyledi.

    Şahin, alanın 1800’lü yılların sonlarına doğru bazı araştırmacılar tarafından keşfedildiğini ve kalıntıların taslak planlarının çizildiğini ifade etti.

    Bölgenin 19. yüzyılın sonlarından itibaren bilinen bir yerleşim olduğunu ve bugün Kız Ada olarak adlandırıldığını belirten Şahin, “Kız Ada dediğimiz yer Apollon kutsal alanı olarak tanımlanıyor. Yani antik dönemde tanrı Apollon için adanmış ve etrafı bir temenos surlarıyla çevrilmiş, içinde bir tapınağın bulunduğu, etrafında stoanın yer aldığı yapı kompleksi, kutsal alan içerisindeyiz.” diye konuştu.

    Şahin, alanda 2000’li yılların başında Serdar Aybek ve Ali Kazım Öz tarafından yüzey araştırması yapıldığını dile getirerek şunları kaydetti:

    “O dönemde alanla ilgili çok kısa neticeler yayınlanıyor ancak kazı çalışmalar yapılmadığı, alanda çok yoğun bitki örtüsü olduğu için yapıya dair çok fazla veri elde edilemiyor. İlk defa 2017 yılında, Bursa Müze Müdürlüğü başkanlığında, Bursa Uludağ Üniversitesi Arkeoloji Bölümü bilimsel danışmanlığında ve yine Nilüfer Belediyesinin destekleriyle bazı noktalarda sondaj çalışmaları yapılıyor ve yapılara dair veriler elde edilmeye başlanıyor. Sonra bir süre alanla ilgili çalışmalar duruyor.”

    “Tapınağa dair daha fazla veri elde etmeye başladık”

    Geçen yıl tekrar Bursa Müze Müdürlüğü başkanlığında çalışmalara başladıklarını aktaran Şahin, şöyle devam etti:

    “Bu yıl Cumhurbaşkanlığı kararı, Kültür ve Turizm Bakanlığının izniyle kazıları sürdürüyoruz. Burada artık tapınağa dair daha fazla veri elde etmeye başladık. Amacımız, alanda gerçekten 19’uncu yüzyılda yapılan çizimlere dair buluntuların olup olmadığını görmek, adada buluntular ve yapıların tarihiyle ilgili verileri elde edip yayınlanmasını ve halkımızla paylaşılmasını sağlamak. Adanın ziyaretçilere de açık hale getirilmesini sağlamak öncelikli görevimiz arasında yer alıyor. Çünkü Gölyazı’da yoğun turist ziyareti de söz konusu ve insanlar kayıklarla geziler yapıyor. Biz onları gezilerinde kültür varlıklarıyla da buluşturmak istiyoruz.”

    “Devşirme malzeme olarak kullanıldığını biliyoruz”

    Şahin, tapınaktaki bazı parçaların zamanla Gölyazı Mahallesi’ne taşınarak devşirme malzeme olarak kullanıldığına tanıklık ettiklerini aktardı.

    Kutsal alanın kronolojik süreci hakkında bilgi veren Şahin, “Tapınaktaki duvarların özelliklerine baktığımızda Arkaik döneme kadar gidebilen ve süreç içerisinde sıklıkla genişletilerek daha geniş bir tapınağın elde edildiğini görebiliyoruz. Tapınağın üst mimari elemanlarına dair, yine korniş buluntularına dair alanda tespit ettiğimiz mimari parçalar var ve bir kısmının da yerleşimde yine sur duvarlarında devşirme malzeme olarak kullanıldığını biliyoruz.” ifadelerini kullandı.

    Şahin, çalışmaların devam ettiğini, 5-10 yıl içerisinde adadaki yapılanma, tapınak ve etrafında var olduğu tahmin edilen stoa ile tonozlu yapılarla ilgili ön bilgi edinilmesini sağlayacaklarını anlattı.

  • Hindistan’da Khatu Shyam Tapınağı’nda izdiham: 3 ölü

    Hindistan’da Khatu Shyam Tapınağı’nda izdiham: 3 ölü

    Hindistan’ın Rajasthan eyaletinin Sikar şehrinde Hindu takvimine göre uğurlu bir gün olan ‘Gyaras’ nedeniyle dün akşamdan sabah saatlerine kadar Hindular, Khatu Shyam Tapınağı’nda uzun kuyruklar oluşturdu.

    Polis, tapınağın girişinde çıkan izdiham nedeniyle 3 kadının hayatını kaybettiğini, birçok kişinin ise yaralandığını açıkladı. Polis yaralıların hastaneye sevk edildiğini belirtti.

    Hindistan Başbakanı Narendra Modi izdiham nedeniyle hayatını kaybedenler için duyduğu üzüntüyü dile getirirken, yaralılara acil şifalar diledi.