Etiket: tarih

  • Türkiye’nin tarihi zenginlikleri gün yüzüne çıkartılıyor

    Türkiye’nin tarihi zenginlikleri gün yüzüne çıkartılıyor

    Bilim insanların Konya’da Neolotik dönemden kalma izleri araştıracağı haberi arkeoloji dünyasında heyecan uyandırdı. Seydişehir’deki Gökhöyük’te başlayacak kazı çalışmaları ile Neolitik dönemden Demir Çağı’na kadar olan süreç araştırılacak. Uzun vadeli olarak devam edecek kazıların öncelikli hedefi, Demir Çağı’na ait olduğu öngörülen yerleşim yerinin son sakinleri hakkındaki önemli bilgilerin elde edilmesi olacak. Konya’daki araştırma ve kazı çalışmalarıyla beraber Türkiye’de bu yıl gerçekleştirilecek arkeolojik kazı ve araştırma sayısının yıl sonunda 750’ye ulaşması bekleniyor.

    “Sobesos Antik Kenti’nde çalışmalar yeniden başlıyor”

    Nevşehir’in Ürgüp ilçesinde yer alan Sobesos Antik Kenti’nde de uzun süre ara verilen kazı çalışmalarına bu yıl yeniden başlanacak. Denizli Laodikeia ve Tripolis, Antalya Olympos, Patara, Perge ve Side, Muğla, Stratonikeia, Euromos, Knidos ve Beçin Kalesi, Mersin Silifke Kalesi ve Uzuncaburç gibi alanlarda ise restorasyon ağırlıklı çalışmalara 2023’ün ikinci yarısında da devam edilecek.
    Taştepeler Projesi kapsamında Şanlıurfa’da başlatılan ve 12 farklı alanda sürdürülen Neolitik Çağ Araştırma Projesi de farklı ülkelerden bilim insanlarının katılımıyla devam edecek. Türkiye’nin birçok antik kentindeki kazı çalışmalarının yanı sıra kentlerin ayağa kaldırılması amacıyla gerçekleştirilen restorasyon çalışmaları da eş zamanlı olarak sürdürülecek.

    “250 yabancı bilim insanı Türkiye’de araştırma yapacak”

    Türkiye’de, 2023 yılında 12 aylık olarak sürdürülecek arkeolojik kazı ve restorasyon çalışmalarının sayısı 144 olacak. Yerli ve yabancı bilim insanları tarafından da 140’a yakın arkeolojik yüzey araştırması yapılacak. Türkiye genelinde sürdürülecek çalışmalar ile 39 arkeolojik kazı ve yüzey araştırması; yabancı bilim insanlarının başkanlığında Türk bilim insanlarının katılımıyla gerçekleştirilecek. 2023 yılı kazı ve yüzey araştırmalarına 20’nin üzerinde ülkeden 250 civarında yabancı bilim insanı bilimsel iş birliği çerçevesinde katılım sağlayacak.
    Anadolu’nun Kaya Anıtları ve Yazıtları Projesi ise bu yıl başlatılacak bir diğer çalışma olacak. Türkiye’de bulunan kaya anıtları ve yazıtları çalışma kapsamında kataloglayacak, 3D taramaları yapılarak kayıt altına alınacak. Türkiye’deki Türk-İslam Dönemi’ne ait mezarlık, mezar taşları, kitabeler ve yazıtların kataloglaması, 3D taraması ve kayıt altına alınarak belgelenmesine yönelik başlatılan çalışmalar ise devam edecek.

  • Tarih’i eser merakı koleksiyoner yaptı

    Tarih’i eser merakı koleksiyoner yaptı

    Zonguldak‘ın Ereğli ilçesinde yaklaşık 5 yıldır lisanslı koleksiyonerlik yapan Eyüp Aydın, elindeki antikaları sergiliyor. Tarihi eser kaçakçılığını önlemek için de mücadele veren Aydın, “Kaçak yapılan işlerin yapana da, vatana da, millete de hayrının olmadığı konusunda bilgilendiriyorum. Hasbelkader bulmuşlarsa da resmi yollardan gerekirse müzeye yönlendiriyorum” dedi.

    İstanbul’da çalışırken kültür varlıklarına merak saran Eyüp Aydın, bu süre zarfında tarihi eserleri araştırırken hem de koleksiyonerlerle tanıştı. Kültür varlıklarına olan merakı üzerine Kdz. Ereğli ilçesindeki Müze Müdürlüğü’nden resmi olarak koleksiyoner belgesi de alan Aydın, bir taraftan da envanterine kaydettiği antikaları sergiliyor. Tarihi eser kaçakçılığına karşı mücadele veren Eyüp Aydın, kültür varlıklarının resmi yollardan kazandırılması için çalıştığını anlattı. Değerli taşlar ve değerli madenleri de tanıtılması için iş yerinde sergileyen Aydın, “Kültür varlıkları ile ilgilendim, üniversitelerdeki arkeologlarla tanışma fırsatı buldum.

    Bölgemizle alakalı tarihi araştırdım. Çok güzel tarihimiz olduğunu öğrendim. Ancak emekli olana kadar İstanbul’u terk edemedim. Bu süreçte koleksiyonerler tanıdım. Ürünleri tanımaya çalıştım, başta objeler ve tarihi paralar olmak üzere. Bunları öğrendikten sonra Türkiye’de amatörce veya resmi çalışarak rastgele bir şeyler bulanları resmi koleksiyonerlerle buluşturdum.

    Zaman içerisinde emekli olduktan sonra memleketime taşındım. Baktım ki piyasada adına defineci dediğimiz kişileri tanıdıkça onları da bilinçlendirdim, bilgilendirdim. Kdz. Ereğli Müze Müdürlüğüne başvuruda bulunarak joleksiyoner belgemi aldım. Bulunan ürünleri resmi yoldan aldım. Kaçakçılığı önleme konusunda elimden gelen gayreti gösterdim.

    Bu hususta iki unsur var. Birincisi antika, ikincisi tarihi eser. Bunlar bizim kültür varlıklarımız. Bunları sahiplenme, ülkemizin kültürüne kazandırma konusunda küçük çaplı da olsa gayret gösteriyorum. Gelen ürünleri alıyorum, envanterime kayıt ediyorum.

    Yanıma gelen arkadaşlarımı bilinçlendiriyorum. Diyorum ki ‘Sadece gayrimüslimlerin sakladıklarını aramayın, ülkemizde değerli madenler ve değerli taşlar da var. Sahada gezerken onları da değerlendirin’ diyerek vitrinime numune koydum.

    Bu altın madenidir, bakır madenidir, kurşun madenidir diye numunelerle kendilerini bilinçlendiriyorum. ‘Bir Uzun Mehmet de siz olun’ diyorum.

    Ben beş yıldır yaklaşık Ereğli’deyim. Kaçak kazılar Ereğli ilçemizde olmuyor. Kaçak yapılan işlerin yapana da, vatana da, millete de hayrının olmadığı konusunda bilgilendiriyorum. Hasbelkader bulmuşlarsa da resmi yollardan gerekirse müzeye yönlendiriyorum. Böylelikle kültür varlıklarımıza ve ilçemize sahip çıkmaya çalışıyorum” dedi.
    Aydın, envanterindeki ürünlerin sayısının sergi açmak için yeterli olması halinde sergi de açarak ziyaretçileri ağırlayacağını sözlerine ekledi.

  • Magarsus dizisi’nin işte yayın tarihi

    Magarsus dizisi’nin işte yayın tarihi

    Blutv’de yayınlanacak olan Magarsus dizisinin merakla beklenen afişi ve yayın tarihi belli oldu. Başrollerinde Berkay Ateş, Çağlar Ertuğrul ve Merve Dizdar’ın yer aldığı dizi, ilk iki bölümüyle 10 Ağustos’ta izleyicilerin karşısına çıkacak.

    Yönetmenliğini Yunus Ozan Korkut’un, yapımcılığını Yamaç Okur ve Serkan C¸akarer’in, üstlendiği dizinin senaryosunu yönetmen Yunus Ozan Korkut ile birlikte Mustafa Yürüktümen kaleme aldı.

    Sarıbahçe’de narenciye ticareti yapan Kurak ailesinin hem birbirleriyle hem de bölgede hakimiyet kurmak isteyen dış güçlerle mücadelesini anlatan Magarsus dizisi 10 Ağustos’ta ilk iki bölümüyle yayınlanacak.

    Merakla beklenen dizinin oyuncu kadrosunda Berkay Ateş, Çağlar Ertuğrul ve Merve Dizdar’ın yanı sıra Burcu Gölgedar, Cem Bender, Mehmet Bozdoğan, Sümeyye Aydoğan, Menderes Samancılar, Uğur Uzunel, Kayhan Açıkgöz, Sezer Arıçay, Sekvan Serinkaya, Emel Atıcı, Murat Baykan ve Ercan Kesal yer alıyor.

    Magarsus, dünya çapındaki tüm dizi yapımcılarını ve sektörün önde gelenlerinin bir araya geldiği 7. Berlin TV Series Festivali’nin “Special Mention” kısmına seçilmişti.

     

  • Ordu tarihinde bir ilk

    Ordu tarihinde bir ilk

    Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler’in, Karadeniz’in en önde gelen limanlarından biri olmasına çalıştığı Ünye Limanı her geçen gün hareketleniyor. Başkan Güler’in çalışmaları ile Ro-Ro deniz taşımacılığı, konteyner kruvaziyer ve deniz turizmiyle adından söz ettirmeye başlayan Ünye Limanı, ihracat ve ithalatın merkezi olma yolunda hızla ilerliyor.

    Yurt dışı ihracatlar hız kazandı

    Başlatılan çalışmalar sonrası, Karadeniz ülkelerine ve Türk Cumhuriyetlerine ihracat noktasında kolaylık sağlayacak olan liman meyvelerini vermeye başladı.

    Rıhtım uzunluğu ve derinliği açısından yüksek tonajlı gemilerin girişine elverişsiz olması nedeniyle bakıma alınarak büyütülen, kapasitesi arttırılarak, ulusal ve uluslararası yeterliliğe ulaşan Ünye Liman’ında yurt dışı ihracatları da hız kazandı.

    Karadeniz’deki 6 limandan daha büyük

    Karadeniz’e sınırı olan 6 ülke limanından daha büyük ve tüm Karadeniz kıyısında lider hale gelecek bir liman ortaya çıkarmak amacıyla başlatılan çalışmalar sonrası, limanda kruvaziyer seferleri arttı.

    Aynı anda 3 gemi yükleme boşaltma yaptı

    İhracat ve ithalatın merkezi olmaya aday olan Ünye Liman’ın da Ordu tarihinde ilk kez uluslararası sevkiyat yapan 3 gemi aynı anda yükleme ve boşaltma yaptı.

  • Bahçenin ortasında 2 bin yıllık tarih

    Bahçenin ortasında 2 bin yıllık tarih

    Üç yüzeyli, yukarıya doğru yükselen ve birbiri üzerine demir kamalarla oturtulmuş beş beyaz mermer bloktan oluşan esere, bundan dolayı ‘dikilitaş’ ismi verilmiş. Anıtın geniş olan birinci taşı üzerindeki Grekçe kitabede ;

    ‘C.Cassius Philiscus, C.Cassius Asklepiodotus’un oğlu, 83 yıl yaşadı” yazıldığı biliniyor. Yerli ve yabancı turistlerin ilgi gösterdiği dikilitaş, ihtişamı ile herkesin ilgi odağı haline geldi. Asklepiodos’un oğlu L. Cassius Philiscus anısına II. yüzyılda dikilen taş, kare prizma bir kaide üzerinde, altta kalın ve üstte doğru düzenli bir biçimde incelerek yükselen, bu görünümüyle bir kama veya meçi andıran yapının, başlangıçta 6 parça ve 15.5 metre yüksekliğinde olduğu ve ucunda bir “Kuş’’ heykelciğinin bulunduğu öne sürüldü.

    Zamanla en üsteki kuş heykelciği bir nedenle yok olduğu, kaidede üçgen prizmatik dikili taşın iki yanında, görülen ayak izleri ve bağlantı yuvaları, bu kısımda bronz heykellerin bulunduğunu işaret ediyor. Anıtın alt kısmında toprağa gömülü olan bölümde mezarın yer aldığı, zaman zaman yapılan kaçak kazılar tarafından da görülen çukurlarda iri moloz taşlar ve duvar izlerinin bulunması, buranın bir tümülüs mezar odası sitilinde yapılmış olduğunu belgelendi. Günümüzde kaidesi üzerinde beş parça halinde 12 metrelik bölümü duruyor. Eser halk arasında “Beştaş, Dikilitaş ve Nişantaşı” olarak adlandırıldı.


    Emekli Müze Müdürü Taylan Sevil, “Dünyada eşi ve benzeri olmayan bu antik çağ eseri, milattan önce 1. yüzyıl Roma döneminde kervan yolu üzerindeydi. Bugün için verimli İznik ovasının ortasında duruyor. 3 basamaklı kaide üzerinde dikdörtgen prizma üzerinde de 5 üçgen prizmalar halinde kesilmiş mermer taşlarından meydana gelmiş. Yapıldığı dönemden günümüze kadar birçok deprem İznik’te büyük hasarlara sebep olmuş ama bu yapı o depremleri atlatmış ve ayakta kalmayı başarmış. Bu anıt mezar çok önemlidir. 1. Yüzyılda yaşamış olan ‘C.Cassius Philiscus adına yapılmış bir anıt mezardır. Günümüzde tarihi ve turistlik anlamda değerini koruyor” dedi.

  • TIR şoförlüğü tarih oluyor

    TIR şoförlüğü tarih oluyor

    Otonom kamyon şirketi TuSimple geçtiğimiz günlerde araçta insan olmadan ve insan müdahalesi olmadan tamamen otonom bir yarı kamyon sürüşünü başarıyla gerçekleştirdi. Şirket, Çin’de ilk sürücüsüz kamyon yolculuğunun başarıyla tamamlandığını belirtti.

    Şirket, Aralık 2021’de Amerika’nın Arizona eyaletinden bir demir yolu ile Phoenix’teki bir dağıtım merkezi arasında yaklaşık 125 km’lik bir otonom yolculuğunu başarıyla tamamlamıştı. TuSimple, Çin’de gerçekleştirdiği sürüşte ise Yangshan Derin Su limanı Park’ından Donghai Köprüsüne kadar halka açık otoyollar ve caddelerde sürüşünü başarıyla tamamladı.

    TuSimple’ın, bu ayın başlarında sürücüsüz kamyonlarını Japonya’da test etmeye başladığı ve Asya pazarlarına daha fazla yatırım yaptığı belirtildi.

  • Çiftler bu tarihi konakta mutluluğa “evet” diyecek

    Çiftler bu tarihi konakta mutluluğa “evet” diyecek

    Hızır Fakı Mahallesi Fındıcak Sokak’ta yer alan ve 1881 yılında “Armutçular” lakaplı aile tarafından inşa edilen 142 yıllık Arslan Bey Konağı, 2 yıl süren restorasyon çalışmasının ardından turizme kazandırıldı. Dualar eşliğinde açılışı gerçekleştirilen Arslan Bey Konağı, hem Mudurnuluların hem de turistlerin hizmetine sunuldu. Açılış törenine katılan konuklara geleneksel jest olarak pilav ikram edildi. Restorasyon çalışmalarının Kültür ve Turizm Bakanlığı öncülüğünde yapıldığı öğrenildi.

    Arslan Bey Konağı’nın turizme kazandırılmasıyla Mudurnu, kültür turizmi alanında daha da zenginleşmiş oldu. 3 katlı olan konağın üst katlarında antika değeri taşıyan eşyalar bulunurken, alt katı ise kafeterya şeklinde hizmet verecek. Arslan Bey Konağı’nın bahçesinde de düğün, kına ve nişan gibi etkinlikler yapılabilecek.

    Konağın sahibi Arslan Alp, “Açılışımızı yaptık. Burası 3 bin 500 metrekare alan üzerinde. Bahçeyi düğün yapmayı düşünen kişilerin kullanımına sunmayı düşünüyoruz. Konağın alt katını ise kafeterya olarak kullanmayı düşünüyoruz” dedi.
    Öte yandan, konağın açılışına Mudurnu Kaymakamı Fatih Çevik, Mudurnu Belediye Başkanı Necdet Türker ve davetliler katıldı.

  • Tarihi çarşıda antikacı topluyor, cam ustası restore ediyor

    Tarihi çarşıda antikacı topluyor, cam ustası restore ediyor

    Cumhuriyet tarihinin ilk külliye projesi olan Ahi Evran Külliyesi Zanaatkarlar Çarşısı’nda Antikacı Yavuz Selim Köksal, Türkiye’de farklı bölgelerden topladığı antika eşyaları Kırşehir’de satışa sunuyor. Sattığı antika ürünlerin yanı sıra Köksal, cam ustaları marifetiyle de işlem görmüş eşyaları aslına uygun restore ettiriyor. Yaklaşık 800 yıllık Ahilik geleneğinin yaşatılması için hayata geçirilen Ahi Evran Külliyesi içindeki Zanaatkarlar Çarşısı’nda 32 meslek grubu esnafı faaliyet gösteriyor. Çarşının Ahi Çarşısıyla birleşik olması da ticari faaliyet merkezinin şehirde yer değiştirmesine neden oldu.

    Çarşı içerisinde cam işlemeciliği yapan Ahmet Çiçek, değerli eşyaların orijinaline uygun şekilde yapılarak yeniden satışa sunulmasının keyfini yaşadıklarını ve tarihi misyona uygun şekilde de imece usulünü hayata geçirdiklerini söyledi. Çiçek, açıklamasında, “Antika toplama noktasında destekleşiyoruz. Antika ürünler geldikten sonra bizler, aslına uygun restore ediyoruz. Esnaflar birbirleriyle etkileşim halinde” dedi.
    Hacı Çelik adlı balcı ise şehrin ilk antikacısının iş yerinin merakla izlendiğini ve çarşı içerisinde bulunan bütün esnafın etkileşim halinde olduğunu aktardı.

  • Orhaneli’nin tarihi gün yüzüne çıkacak

    Orhaneli’nin tarihi gün yüzüne çıkacak

    Zafer Caddesi dükkan ve binaları kapsayan çalışma esnafla paylaşıldı. Osmanlı mimarisinden yola çıkılan proje takdir toplarken, İller Bankası, Bursa Büyükşehir Belediyesi ve Orhaneli Belediyesi paydaşlığı ile hayata geçirilecek proje sayesinde Orhaneli’nin tarihi dokusu gün yüzüne çıkarılacak.
    Dükkanların tek tip projeye bağlı olduğu çalışmayla, dış görünümün iyileştirilmesinin yanı sıra, yaya ve sürücülere ait alanlardaki düzenlemeyle de vatandaşların güvenliğinin arttırılması hedefleniyor.

    Orhaneli Belediye Başkanı Ali Aykurt toplantıda şunları söyledi: “Cephe sağlıklaştırma Orhaneli için çok değerli ve yenilik içeren bir projemiz. İlçemizde göreve geldiğimiz günden bu yana köklü değişimler gerçekleşti. Alt yapı çalışmalarımızın tamamlanması ile başlattığımız bu değişim ağına her geçen gün yeni bir projemizi hayata geçirerek devam ediyoruz. Cephe sağlıklaştırma projemiz sayesinde de ilçemizin çehresi değişecek ve bu değişim ilçemize oldukça değer kazandıracak.

    Bilindiği üzere 700 yıllık geçmişe dayanan tarihi Beyce Pazarı’mız her salı bu cadde üzerine kurulmaktadır. Pazarımızda hem merkez esnafımız hem de kırsal mahallelerimizde tarımla uğraşan çiftçi hemşehrilerimizin mahsulleri birinci elden tüketiciye ulaşmaktadır. Bizler göreve geldikten sonra ilk iş olarak köylü esnafımızın işgaliye ücret ödemelerini kaldırmıştık. Bu adımdan sonra köylerde yaşayan hemşehrilemizin pazara olan ilgisi arttı. Buna bağlı olarak bu cadde üzerinde gerçekleşecek olan bu cephe sağlıklaştırma Tarihi Beyce Pazarı’nın da atmosferini bozmadan pazarın ahengine eşlik edecek. Projemiz çerçevesinde yapacağımız değişiklikler arasında binaların boyanması, dış kaplamaların yenilenmesi, dükkan cephe doğramalarının değiştirilmesi, tabi özellikle projemizde titizlikle çalıştığımız esnaf dükkanlarımızın tek tip tabela ve dış mimari çalışmalarının yapılması gibi çalışmalar yer alacak.

    Cephe sağlıklaştırması çalışmalarımız tamamlandığında ilçemizin Zafer Caddesi üzerinde yer alan binalar daha modern, çekici ve iyi bakılmış temiz bir görünüme sahip olacak. Hem cadde üzerinde yer alan binalarımızı kullanan hemşehrilerimizin memnuniyetini artacak, hem de çevre ile uyumlu hale gelmiş bir caddemiz olacak. Doğanın ve Doğal İnsanların Şehri Orhaneli’nin özel doğası, turistik yerleri dışında düzenli şehirleşme ve estetik yapılaşmasıyla akıllarda yer edecek.”

    Proje çerçevesinde 82 adet yapı üzerinde çalışmaların gerçekleştirileceği Zafer Caddesi üzerinde çalışmaların Haziran ayı içerisinde başlayıp 6 ay gibi kısa süre içerisinde tamamlanması planlanıyor.

  • YKS giriş yerleri belli oldu

    YKS giriş yerleri belli oldu

    2023 YKS sınav giriş belgesi, üniversite sınavlarına sayılı gün kala erişime açıldı. Yıl boyunca YKS için hazırlanan öğrenciler, sınava az bir zaman kala giriş yerlerini ÖSYM AİS ekranı üzerinden sorgulayabilecek. İşte 2023 YKS sınav giriş belgesi sorgulama ekranı.

    YKS SINAV GİRİŞ YERLERİ NASIL SORGULANIR?

    ÖSYM tarafından yapılacak olan 2023 YKS için sınav giriş yerleri açıklandı.

    17 Haziran 2023 tarihinde uygulanacak olan 2023-YKS 1. Oturum Temel Yeterlilik Testi (TYT), 18 Haziran 2023 tarihinde uygulanacak olan 2023-YKS 2. Oturum Alan Yeterlilik Testleri (AYT) ile 2023-YKS 3. Oturum Yabancı Dil Testi (YDT) adaylarının sınava girecekleri bina/salonlara atanma işlemleri tamamlanmıştır.

    Adaylar, sınava girecekleri yer bilgisini gösteren Sınava Giriş Belgesini, ÖSYM’nin https://ais.osym.gov.tr adresinden 31 Mayıs 2023 tarihinde saat 15.00’ten itibaren T.C. kimlik numaraları ve aday şifreleriyle edinebilecektir.

    ÖSYM’den yapılan açıklama şu şekilde;

    YKS’ye ikamet ettiği sınav merkezi dışında girecek depremzede adaylara ulaşım ve barınma desteği sağlanacak.

    Deprem bölgesinde bina kapasitesinin üzerinde aday sınava başvurdu. Sınırla sayıda aday, başka il/ilçede sınav merkezine atandı.

    Destek için başvurular 1-12 Haziran arasında Valilik ve Kaymakamlıklara şahsen yapılacak.

    ÖSYM tarafından yayımlanan 2023 YKS sınav takvimiyle birlikte, YKS oturumları için tarihler belli oldu.

    Buna göre; 2023 Yükseköğretim Kurumları Sınavı (2023-YKS), 17-18 Haziran 2023 tarihlerinde yapılacaktır.

    17 Haziran 2023 tarihinde Temel Yeterlilik Testi (TYT),

    18 Haziran 2023 tarihinde sabah oturumunda Alan Yeterlilik Testleri (AYT), öğleden sonra oturumunda Yabancı Dil Testi (YDT) uygulanacaktır.