Etiket: tarihi eser

  • İznik Gölü’nden 2000 yıllık ok çıktı

    İznik Gölü’nden 2000 yıllık ok çıktı

    Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı olmak üzere dört medeniyete başkentlik yapmış İznik’te yine ilginç bir olay yaşandı. İznik’e bağlı Göllüce Mahallesinde plaj işletmecisi olan Tarkan Koldaş’ın eline gölde temizlik yaparken sert bir demir takıldı.

    Tarihi bir ok ucu olduğu öğrenilen cisim hemen koruma altına alındı. Konuyla ilgili açıklamada bulunan Tarkan Koldaş, “Burada hizmet vermek açısından sürekli temizlik yapıyoruz. Kumla taşın arasında bu okun ucunu bulduk. Zaten İznik çok önemli tarihi bir kent. Hemen belediyeye haber verdik. Zabıta ekipleri kayıt altına aldı. Eseri müzeye teslim edeceğiz. Buradan zaten devamlı tarihi objeler çıkmaktadır” dedi.

  • İstanbul’da tarihi eser operasyonu

    İstanbul’da tarihi eser operasyonu

    İstanbul Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, tarihi eser kaçakçılarına yönelik geniş çaplı çalışma gerçekleştirdi. Çeşitli uygarlıklara ait kültürel varlık ve eserlerin ikinci kişilere satışı ya da yurt dışına çıkarılmaya çalışıldığı bilgisini alan polis, belirlenen kişilere yönelik 13 ve 22 Haziran’da operasyon düzenledi. Esenler, Esenyurt ve Sancaktepe’de yapılan operasyonlarda 2 şüpheli yakalanarak gözaltına alındı. Bu kişilere ait adreslerde yapılan aramalarda Yunan, Roma, Bizans ve Osmanlı imparatorlukları dönemine ait farklı ebat ve çaplarda 2 bin 295 altın, gümüş ve bronz sikkeler, 44 ok ucu, pişmiş topraktan oluşan muhtelif eser vb. objeler ele geçirildi.

    Yakalanan tarihi eser kaçakçıları hakkında “2863 Sayılı Kanuna Muhalefet” suçundan adli işlemler başlatıldı.
    Öte yandan, ele geçirilen eserlerin emniyette sergisi yapıldı.

  • Bulaşık makinesinden kir değil, tarihi eser çıktı

    Bulaşık makinesinden kir değil, tarihi eser çıktı

    İzmir İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, Karabağlar ilçesindeki bir evde tarihi eser saklandığı bilgisi üzerine çalışma başlattı. Yürütülen teknik ve fiziki takibin ardından şüphelinin evine operasyon gerçekleşirken, adreste yapılan aramada tarihi eser, bulaşık makinesinin içerisinde bulundu.

    2 bin yıl öncesine ve Helenistik döneme ait olduğu değerlendirilen, genellikle tanrıçalara adanan veya zengin ailelerin, yöneticilerin eşlerini tasvirleyerek mermer üzerine yapılan kadın heykeline ait heykel başının, yurt dışındaki müzeyedelerde yüksek bedellerle satışını yapmak üzere ülkemizden kaçırılacağı tespit edildi.


    Tarihi eser, Müze Müdürlüğüne teslim edilirken, şüpheli polis ekipleri tarafından gözaltına alındı.

  • Gönen’de tarihi eser operasyonu

    Gönen’de tarihi eser operasyonu

    Balıkesir İl Jandarma Komutanlığınca, kültür ve tabiat varlıkları kaçakçılığına yönelik yapılan istihbari çalışmalar neticesinde operasyon gerçekleştirildi. Gönen ilçesinde tarihi eser kaçakçılığı yaptığı tespit edilen 1 şüphelinin ev ve eklentilerinde yapılan aramada; 10 adet Bizans Dönemine ait tarihi eser niteliğinde obje, 3 adet Bizans Dönemine ait sütun, 1 adet Roma Dönemine ait mezar steli ve 1 adet dedektör ele geçirildi. Olaya karışan bir şüpheli hakkında adli tahkikata başlanıldı ve kişi gözaltına alındı.

  • Tarihi eserlere son ziyaret

    Tarihi eserlere son ziyaret

    Artvin’in Yusufeli ilçesi Çoruh Nehri üzerinde yapımı tamamlanan kemer baraj sınıfında 275 metreyle gövde yüksekliğiyle Türkiye’nin birinci, dünyanın beşinci en yüksek barajı olan Yusufeli Barajı 22 Kasım 2022 tarihinde su tutmaya başladı. Baraj kapaklarının kapanmasıyla, su seviyesi 106 metrenin üzerine çıktı. Karayolları başta olmak üzere, köy evleri ve mahalleler birer birer sular altında kalırken, son olarak ise ilçe merkezinin büyük bir bölümü sulara gömüldü.

    Yusufeli son dönemde Gürcistan’dan gelen turistlerin akınına uğruyor

    İlçede bulunan 9 kültür varlığının bir bölümü sular altında kalırken, bir bölümü ise baraj gölü seviyesinde yer alacak. Tekkale Kilisesi başta olmak üzere ilçede bulunan şapel ve kiliseler son kez ziyaretçi kabul ediyor. Orta çağ döneminden kaldığı tahmin edilen, kilise ve şapeller özellikle Gürcistan’dan gelen turistlerin akınına uğruyor. Yusufeli’nin baraj suları altında kalacağını duyan Gürcüler, bölgeye giderek tarihi yapıtları son kez görüntülüyor.


    Rehber Mustafa Kılıçlıoğlu eşliğinde önce bot yardımıyla şapelleri gezen Gürcüler daha sonra Tekkale Kilisesi’ni görüntülediler.

    “Vedalaşmak amacıyla geldik”

    Gürcistan’dan gelerek Tekkale Kilisesi ve ilçede bulunan şapelleri son kez görüntülemek isteyen Buba Kudava “Buraya atalarımızın yaptığı tarihi yapıtlarla vedalaşmak için geldik. Haberlerde Yusufeli’nin baraj suyu altında kalacağını öğrendik. Son kez atalarımızın yaptığı tarihi kültür yapıtlarını görmek için geldik” ifadelerini kullandı.

  • Roma ve Bizans dönemine ait tarihi eserler ele geçirildi

    Roma ve Bizans dönemine ait tarihi eserler ele geçirildi

    Alınan bir ihbarı değerlendiren Denizli İl Jandarma Komutanlığı’na bağlı ekipler, Tavas ilçesinde belirlenen adreslere operasyon düzenledi. Yapılan operasyon sonucunda gözaltına alınan bin şüphelenin üzeri ve ikametinde arama yapıldı.

    Yapılan aramada Roma ve Bizans dönemlerine ait sikke, mühür, küpe, toka ve objeler ele geçirildi. Şüpheli ifadesi alınmak üzere karakola götürülürken, ele geçirilen tarihi eserler ise Denizli Müze Müdürlüğüne teslim edildi.

  • Tarihi eserleri satamadan yakalandılar

    Tarihi eserleri satamadan yakalandılar

    Alınan bir ihbarı değerlendiren Denizli İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, tarihi eser kaçakçılığı suçuna karışan şüpheli bir aracı takibe aldı. Adım adım izlenen otomobil, Acıpayam ilçesinde icra edilen operasyonla durduruldu. Otomobilde yapılan aramada 1 adet mezar taşı, 1 adet mezar steli ve 9 adet bakır sikke ele geçirildi. Ele geçirilen tarihi eserler muhafaza altına alınarak, şüpheliler hakkında adli işlem başlatıldı.

  • Hatay’da tarihi yapılarda da hasar gördü

    Hatay’da tarihi yapılarda da hasar gördü

    Kahramanmaraş merkezli 2 deprem 11 ilde yıkıma yol açtı. Depremden en fazla etkilenen kentler arasında bulunan Hatay’ın ilçelerinde de yıkımlar ve hasarlar oluştu. Belen ilçesinde bulunan ve merkez cami ismi ile anılan Kanuni Sultan Süleyman Camii’nde de hasar oluştu.

    1553 yılında Kanuni Sultan Süleyman’ın emriyle yapılan ve kendi adını taşıyan cami asrın felaketinde ayakta kalmayı başardı. 470 yıllık caminin 6 Şubat depremlerinin ardında yalnızca minaresinde çatlak oluştu. Aynı bölgede bulunan eski yapılardan bir diğeri olan ve Ermenilerin bölgeyi terk etmesinin ardından kullanılmayan Ermeni kilisesinin de çan kulesinde hasar oluştu. Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından ilçedeki bu tarihi yapıların ağır hasarlı olarak raporlandığı öğrenildi.

    Tarihi yapıların bulunduğu Muhlisali Mahallesi Muhtarı Faruk Ekim, “Bazı eski binalarda tahribatlar var. Bunların ön çalışmaları tamamlandı. Acil olanlar önce yıkılacak. İkinci önceliğe alınanlar daha sonra yıkılacak. Tarihi eser nitelikteki camimizin minaresi orta yerinden çatlak vaziyette.

    Minareye ağır hasar verildi. Aynı zamanda hizmet vermeyen bir kilisemiz var. Çan kulesi yatmış vaziyette. Onunla ilgili çalışmalar devam ediyor. Ermeni Katolik Kilisesi pederi bu sabah geldi. Sağlama alma çabasındayız. Ağır hasar vardı. İkinci bir ihtimal ise çaresiz kalırsak, can güvenliği açısından yıkmak zorunda kalacağız. Camide çok bir hasar yok ama Vakıflar Genel Müdürlüğü içine girilmemesi yönünde uyarılarda bulundu” dedi.

  • Roma ve Osmanlı dönemlerine ait tarihi eserler ele geçirildi

    Roma ve Osmanlı dönemlerine ait tarihi eserler ele geçirildi

    Manisa İl Jandarma Komutanlığına ait ekipler bir evde çok sayıda tarihi objenin bulunduğu istihbaratı üzerine harekete geçti. V.E. isimli şüphelinin evinde yapılan aramalarda 290 adet Doğu Roma Dönemi’ne ait sikke, 220 adet çeşitli dönemlere ait metal objeler, 30 adet çeşitli dönemlere ait tablet ve taş materyaller, 50 adet çeşitli dönemlere ait yüzük, 1 adet Osmanlı Dönemi’ne ait yeniçeri kılıcı, 1 adet M.Ö. 290’lı yıllara ait demir kase ele geçirildi. Piyasa değerinin yaklaşık 1 milyon 600 bin TL olduğu değerlendirilen objelere el konulurken operasyonla ilgili soruşturma devam ediyor.

  • “Aslında mezarların üzerinde geziyormuşuz”

    “Aslında mezarların üzerinde geziyormuşuz”

    Tarihi Çarşı ve Hanlar Bölgesi’nin gün yüzüne çıkması için yapılan çalışmalar çerçevesinde Sarıca Sungur Mescidi ve Mehmet Efendi Türbesi’nin onarımı devam ediyor. Tarihi Çarşı ve Hanlar Bölgesi projesinin yüzde 70’i nisan ayı sonunda tamamlanacak.

    Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Tarihi Çarşı ve Hanlar Bölgesi’nde çalışmaları İhlas Haber Ajansı Bursa Bölge Müdürü İhsan Altıkardeş ile yerinde inceledi.
    Bünyesinde 14 han, 1 bedesten, 13 açık çarşı, 7 üstü örtülü çarşı, 11 kapalı çarşı, 4 pazar alanı, 21 cami,177 sivil mimarlık örneği yapı, 1 okul ve 3 türbenin bulunduğu alana 350 araçlık yer altı otoparkı da inşa ediliyor. Otopark projesi hariç diğer çalışmalar nisan ayı sonunda bitmesi planlanıyor. Ayrıca çalışmalar çerçevesinde gün yüzüne çıkartılan Sarıca Sungur Mescidi ve Mehmet Efendi Türbesi’nin onarımı da hızla devam ediyor.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’a özel teşekkür

    Başkan Alinur Aktaş, şehir için yapılan her projenin kıymetli olduğunu fakat Tarihi Çarşı ve Hanlar Bölgesi’nin yerinin ayrı olduğunu belirtti. Aktaş, “Taraflı tarafsız herkesin gıpta ettiği, çalışmaları büyük bir hayranlıkla izlediği ve neticelendirilmesini beklediği çok önemli bir projenin alanındayız. Tarihî Çarşı ve Hanların yer aldığı bu bölge bünyesinde 14 han, 1 bedesten, 13 açık çarşı, 7 üstü örtülü çarşı, 11 kapalı çarşı, 4 pazar alanı, 21 cami,177 sivil mimarlık örneği yapı, 1 okul ve 3 türbenin bulunduğu, tam anlamıyla bir açık hava müzesidir. Yani Osmanlı’nın dibacesi Bursa’mız, ülkemiz ve dünya mirası açısından tarihî çarşı ve hanlar bölgesi çok önemlidir. Sultan külliyeleri ve Cumalıkızık ile birlikte Bursa’nın UNESCO Dünya Miras listesinde yer almasını sağlayan bu alan, korunması ve gelecek nesillere hakkıyla taşınması gereken bir mirastır. Tabii, bu bölgenin etrafındaki yapıların yıkılması ve tarihin gün yüzüne çıkarılması fikri uzun yıllardır gündemde olan bir projeydi ancak zor bir süreçti. Biz konuyu; çok değerli Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanımız Murat Kurum’a arz ettik. Kendileri de bu projemize sahip çıktılar ve destek oldular. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan da ilk günden itibaren himayelerini ve desteklerini eksik etmediler. Kamulaştırma maliyetleri ciddiydi ve yıkımı bile başlı başına bir iş. Cumhurbaşkanımıza da özellikle Bursalılar adına şükranlarımı arz ediyorum” dedi

    “38 bina ve 15 işyerinin yıkımını gerçekleştirdik”

    Projenin amacından da kısaca söz eden Başkan Aktaş, “Tarihî yapıların ortaya çıkmasını, bölgedeki esnafın daha görünür olmasını, hem Bursalıların hem de Bursa’ya gelenlerin daha ferah bir alanda dolaşmalarını,gezmelerini ve alışveriş yapmalarını sağlamaktır. Toplam 38 bina ve 15 işyerinin yıkımını gerçekleştirdik. Bursalıların yıllardır hayalini kurduğu Tarihî Çarşı ve Hanlar Bölgesi’nin önünün açılması bu binaların yıkılmasıyla gerçekleşmiş oldu. Uygulama projesiyle 9 bin metrekaresi yeşil alan ve peyzaj düzenlemelerinden oluşan, 19 bin metrekare alan tarihî bölgeye kazandırılıyor” şeklinde konuştu.

    “350 araçlık yer altı otoparkı titizlikle inşa ediliyor”

    Çalışmaları kısaca özetleyen Aktaş, “Tarihi ayağa kaldırıyoruz. Büyükşehir olarak 600 şantiyemiz var. Ancak en önemli ve bize heyecan veren çalışma burada yürütülüyor. 40 yıldır hayal edilen projeyi ayağa kaldırıyoruz. İlk etabını nisan ayında tamamını yıl sonunda bitirmeyi hedefliyoruz. Otopark çarşı ve bölge için önemli. Tarihi yapıdan dolayı ince eleyip sık dokuyoruz. Kuyu temelli bir inşaat yürütüyoruz. 73 kuyudan 60 tanesi açıldı. 17 metre aşağıya inen perdeler var. Şubat ayı sonunda perdelerin tamamı bitecek. Kazıya gireceğiz. Otopark için 14 bin metrekare inşaat alanı olacak. Bakırcılar Çarşısı Meydanı ve İpek Han Meydanı’nın alt yapı ve zemin tesviye çalışmalarına başladık. Nisan ayı sonuna kadar bitirmeyi planlanıyoruz. Yıllardır yok kabul edilen veya bir şekilde ortaya çıkarılamayan etrafında kamulaştırılmadan dolayı kaynaklanan sıkıntılardan dolayı çok önemi bir zatın medfun olduğu türbesi ve camisi ile çok önemli bir alan daha var. Sarıca Sungur Camisi’nin ve Mehmet Efendi Türbesi’nin ilk kayıtları 1549 yılına dayanmaktadır. Bir kaynağa göre Sarıca Sungur Mescidi’ni Hoca Sungur yaptırmıştır. İlk yapıldığı zamanlar kubbeli ve minareli olduğu anlaşılan cami sonraki zamanlarda onarım görmüş, 1678 yılı kayıtlarında Şeyhülislam Esiri Mehmed Efendi tarafından vakfedildiği ve onarımı yapılarak kiremit çatılı ve minaresiz formuna ulaştığı anlaşılmaktadır. 1681’de vefat eden Mehmet Efendi caminin kuzeyinde yaptırılan türbede defnedilmiştir. Türbede Şeyhülislam Mehmed Efendi’den başka annesi Fatma hanım ve kardeşi Ali Efendi’nin mezarları bulunmaktadır. Türbenin ve caminin kuzeyinde hazire alanı da bulunmaktadır. 1958 yangınına kadar mescid fonksiyonunu sürdüren camı yangın sonrası dükkana dönüşmüş ve Esiri Mehmed Efendi Türbesi de Esir Dede Türbesi olarak isim değiştirmiştir” ifadelerini kullandı.

    “12 adet mezar ile hazire alanı bulduk”

    Başkan Aktaş sözlerini şöyle devam etti; “Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak Tarihî Çarşı ve Hanlar Bölgesi Çarşı Başı Şehir Tasarım projesi çerçevesinde Kızılay, Merkez Bankası ve İş-Kur binalarının ardından, Pirinç Han’ın arkasında bulunan Mehmet Efendi Türbesi etrafındaki 15 dükkânın da yıkımını tamamlamıştık. İşte bu yıkımların ardından yapılan temizleme çalışmalarında Sarıca Sungur Mescidi’nin beden duvarı ile kalıntılarına ulaştık. Türbe ile Pirinç Han arasında belediyemiz tarafından yapılan arkeolojik kazılar sonucunda 12 adet mezar ile hazire alanı bulduk. Meydan düzenlemesi çerçevesinde hazire alanı açığa çıkarılacak, ecdat yadigârı eserlerimize gözümüz gibi bakmayı şiar edindik. Sadece bizim için değil, insanlık tarihi için de çok kıymetli eserlerdir. Bundan dolayı da arkadaşlarımız çalışmalara başladı. Şu anda Sarıca Sungur Mescidi’nin dış duvar ve minare imalatı tamamlandı, çatı imalatı da devam ediyor. Nisan ayı sonuna kadar mescid ile birlikte tuvalet ve abdesthane yapılarını bitirmeyi planlanıyoruz. Sözün özü; hem yaparak hem de yıkarak Bursa’mızı güzelleştiriyoruz”

    “Nisan sonu itibariyle yüzde 70’lik kısmı bitecek”

    Nisan sonu itibariyle 350 araçlık yer altı otopark kısmı hariç, alanın yüzde 70’lik kısmının ince işçilikleri dahil tamamını bitirip, Bursa’ya kazandıracaklarını anlatan Aktaş, “Bunları yaparken bir taraftan da civardaki dükkanlarla alakalı dış cephe iyileştirmeleri alan düzenlemeleri yapacağız. Burada bir tarih ayağa kaldırılmaya çalışılıyor. Düz bir yapı harekete geçirilmiyor. Bir taraftan tarihi fonksiyonuna uygun olarak süreç araştırılıp planlama projelendirilme yapılıyor. Bir taraftan imalat uygulamaları ona göre hayata geçiriliyor” dedi.