Etiket: Tarım

  • “Su baskını tarımsal faaliyete engel olacak”

    “Su baskını tarımsal faaliyete engel olacak”

    Sarıbal’ın yerinde işaret ettiği soruna dair sözleri şu şekilde:

    Şu anda Bursa-Ankara hızlı tren hattının Yenişehir bölgesindeyiz. Bu bölgede zemin düz ve yoğun yağış alan bir bölge. Menfezler yapılmış ama yoğun su ve yoğun yağmur olduğu dönemlerde menfezlerden giden suyun drenaj sistemi maalesef kötü.

    Çiftçilerimizin uyarısı üzerine buraya geldik. Şu anda sular iki gündür çekilmiş ama mevcut arazi bataklık, sürüm, işleme yapılamıyor. Bir uyarımız var: Eğer yan drenaj kanalları akıntı yönünde ve ana kanallara yeterli düzeyde bağlantı sağlanamazsa, hem de hızlıca, Mart sonuna geliyoruz. Mart, Nisan, Mayıs aylarında yağacak yağmurlar nedeniyle; ekim yapmak zorlaşacak, ekim yapılsa bile eğer bu menfezler çalışmaz, bu drenajlar çalışmazsa araziler su altında kalacak ve dolayısıyla hem verim kaybı, hem üretim kaybı ama en önemlisi, çiftçinin ciddi bir maliyet kaybı olacak. Dolayısıyla tekrar biz bütün ilgilileri, bütün yetkilileri uyarıyoruz. Drenajlar yetersiz, drenajlar su akıntısını sağlamıyor. Menfezler yetersiz. Menfezler su drenaj kanallarının üstünde kalıyor. Dolayısıyla bir sorun var. Bu sorunun acilen çözülmesi bugünden bize düşen uyarıyı yapma çabamız. Bütün yetkilileri burada bu çalışmaya davet ediyoruz.

    Çiftçi üretmek istiyor. Tren yolu ve menfezler buna engel olmamalı. Evet uyarımızı buradan da tekrar ediyoruz. Burası da bir başka menfeze yakın bir yer.
    Tarım alanı ve bu arazinin sahibi ya da üretim yapmak isteyen çiftçi şu anda bu araziyi işleyemiyor, ekim yapamıyor, çalışma yapamıyor. Bu bizim genel bir uyarımızdır.
    Bölgenin taban suyu yüksek, su alma kapasitesi yüksek ve drenajı mutlaka, mutlaka önemli bir şekilde yapılması gereken bir yer.

  • Tarım-ÜFE şubatta yüzde 58,29 oldu

    Tarım-ÜFE şubatta yüzde 58,29 oldu

    Tarım-ÜFE’de (2020=100), 2024 yılı şubat ayında bir önceki aya göre yüzde 7,18 artış, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 11,30 artış, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 58,29 artış ve 12 aylık ortalamalara göre yüzde 60,28 artış gerçekleşti.

    Alt sektörlerde fiyat artışları
    Sektörlerde bir önceki aya göre, tarım ve avcılık ürünleri ve ilgili hizmetlerde yüzde 7,28 artış, ormancılık ürünleri ve ilgili hizmetlerde yüzde 5,25 artış ve balık ve diğer balıkçılık ürünleri; su ürünleri, balıkçılık için destekleyici hizmetlerde yüzde 5,93 artış gerçekleşti. Ana gruplarda bir önceki aya göre, tek yıllık (uzun ömürlü olmayan) bitkisel ürünlerde yüzde 8,98 artış, çok yıllık (uzun ömürlü) bitkisel ürünlerde yüzde 2,55 artış ve canlı hayvanlar ve hayvansal ürünlerde yüzde 6,02 artış gerçekleşti.
    Aylık Tarım-ÜFE’ye göre 7 alt grup daha düşük, 7 alt grup daha yüksek değişim gösterdi. Aylık değişimin en yüksek olduğu alt grup yüzde 17,23 ile tropikal ve subtropikal meyveler oldu.

  • Tarım-ÜFE yıllık yüzde 58,29 arttı

    Tarım-ÜFE yıllık yüzde 58,29 arttı

    Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Şubat ayı Tarım Ürünleri Üretici Fiyat Endeksi’ni açıkladı. Buna göre, Tarım-ÜFE’de, 2024 yılı Şubat ayında bir önceki aya göre yüzde 7,18 artış, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 11,30 artış, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 58,29 artış ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 60,28 artış gerçekleşti.
    Sektörlerde bir önceki aya göre, tarım ve avcılık ürünleri ve ilgili hizmetlerde yüzde 7,28 artış, ormancılık ürünleri ve ilgili hizmetlerde yüzde 5,25 artış ve balık ve diğer balıkçılık ürünleri; su ürünleri; balıkçılık için destekleyici hizmetlerde yüzde 5,93 artış gerçekleşti. Ana gruplarda bir önceki aya göre, tek yıllık (uzun ömürlü olmayan) bitkisel ürünlerde yüzde 8,98 artış, çok yıllık (uzun ömürlü) bitkisel ürünlerde yüzde 2,55 artış ve canlı hayvanlar ve hayvansal ürünlerde yüzde 6,02 artış gerçekleşti.

    Yıllık Tarım-ÜFE’ye göre 7 alt grup daha düşük, 7 alt grup daha yüksek değişim gösterdi

    Yıllık değişimin en yüksek olduğu alt grup yüzde 168,10 ile yağlı meyveler oldu.

    Aylık Tarım-ÜFE’ye göre 7 alt grup daha düşük, 7 alt grup daha yüksek değişim gösterdi

    Aylık değişimin en yüksek olduğu alt grup yüzde 17,23 ile tropikal ve subtropikal meyveler oldu.

  • Sürdürülebilir tarımı tehdit ediyor

    Sürdürülebilir tarımı tehdit ediyor

    Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan, topraktan temizlenmeyen malç naylonunun tarımın geleceğini tehdit ettiğini söyledi.

    Başkan Doğan, konuyla ilgili açıklamasının devamında şunları kaydetti:
    “Türkiye’nin bereketli topraklarından Adana ilimizde yılın 365 günü ekim, dikim, hasat aralıksız devam eder. Karpuz üretiminde birinci olan bölgemizde ayrıca, kavun, domates, biber gibi çokça üretilen ürünler alçak sera yöntemiyle yetiştirilmektedir. Kış aylarında ekilen bu ürünlerin yabani otlardan korunması için, malç adı verilen siyah ve beyaz iki ayrı rengi olan naylon serilmektedir. Üst bölüme ise yarım ay şeklinde naylon çekilmektedir. Hasat zamanında üst naylon çıkarılırken toprağa sıfır serilen malç, üzerinde ot bitmesi nedeniyle de sökülmesi zor olduğu için bazı çiftçilerimiz tarafından toprakta bırakılıyor. Bu şekilde sürülen tarlalarda bu naylonlar toprağa karışıyor uzun yıllar yok olmuyor. Temizlenmemiş malç naylonu, bitkilerin köklerini boğarak beslenme ve su alımını engelliyor, bitki büyümesini ve verimliliğini olumsuz yönde etkiliyor. Örneğin, mısır, buğday veya ayçiçeği gibi tohumlu ürünler ekildiğinde bazı tohumlar, malç naylonunun altında kaldığı için çimlenmiyor ve dönüme düşen tohum sayısı azalmış oluyor. Gelecek nesillere temiz topraklar bırakmak ve sürdürülebilir tarım için toprakta eriyip yok olan, doğa dostu malzemeler tercih edilmelidir. Tarım ve Orman Bakanlığımızdan doğa dostu malzemelerin daha çok üretilmesi ve çiftçilerimizin bu ürünleri tercih etmesi için gerekli tedbirlerin alınmasını bekliyoruz” dedi

  • Tarım işçilerini taşıyan minibüs ile kamyonet çarpıştı

    Tarım işçilerini taşıyan minibüs ile kamyonet çarpıştı

    Kaza, D-400 karayolu Tarsus Yenice Çiçekli kavşağında meydana geldi H.Ö. idaresindeki tarım işçilerini taşıyan minibüs ile İ.A. yönetimindeki kamyonet çarpıştı. Kazada kontrolden çıkan minibüs devrildi. Minibüste bulunan 6 kişi yaralandı. Haber verilmesi üzerine olay yerine, sağlık, itfaiye, polis ve jandarma ekipleri sevk edildi. Yaralılar sağlık ekipleri tarafından ambulanslarla ilçe devlet hastanesine kaldırıldı.
    Kaza ile ilgili soruşturma sürüyor.

  • ” Türk tarımında devrim niteliğinde düzenlemeler yaptık”

    ” Türk tarımında devrim niteliğinde düzenlemeler yaptık”

    Bir dizi ziyaret ve programlar kapsamında Kayseri’ye gelen Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’yı Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Başkan Büyükkılıç, başkanlık girişinde çiçekle karşıladı. Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, Bakan Yumaklı’ya Fuaye Alanı’nda dünya jeoloji tarihine ışık tutan 7,5 milyon yıllık fosillerin ayaklandırma çalışmalarının yer aldığı sergiyi gezdirerek çalışmalar hakkında bilgiler verdi. Daha sonra, Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç ve Tarım ve Orman Bakanı Yumaklı, beraberindeki heyet ile birlikte başkanlık makamına geçti.

    Başkan Büyükkılıç, ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, Bakan Yumaklı’ya kentteki tarım ve hayvancılık alanında yapılan yatırımlar, hizmetler ve projeler ile ilgili detaylı bilgi verdi.
    Bakan Yumaklı ise Başkan Büyükkılıç’a misafirperverliğinden dolayı teşekkür ederek tüm Kayseri halkına sevgilerini ve teşekkürlerini iletti.
    Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, günün anısına şeref defterini de imzaladı.

    Bakan Yumaklı, sektör temsilcileri ile Büyükşehir’de buluştu

    Öte yandan Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Kayseri Valisi Gökmen Çiçek, Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, AK Parti Kayseri İl Başkanı Fatih Üzüm, AK Parti Kayseri Milletvekilleri Ayşe Böhürler, Murat Cahid Cıngı, Sayın Bayar Özsoy ile birlikte sektör paydaşlarının da katıldığı toplantı gerçekleştirdi. Toplantıda konuşan Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, “Tarımın hep stratejik bir sektör olduğunu söylüyoruz. Sizler de zaman zaman duyuyorsunuz ama bunu stratejik hale getiren nedir bir ona bakmak lazım. Olmaz denilen şeyleri artık dünyada yaşıyor olduk. Bu salonlarda bundan birkaç sene evvel ağzımızda maske olmadan yan yana oturmanın imkanı yoktu. Ancak şu anda öyle bir şey yok. İnsan fıtratı gereği hızlı bir şekilde de unutuyoruz. Dolayısıyla salgın hastalıklar gibi ülkeler arasındaki savaşlar gibi doğal afetler gibi ki daha 1 sene oldu, tarihin gördüğü en büyük felaketlerden bir tanesini yaşadık. Hamdolsun ayağa kalktık. İklim değişikliği ve buna benzer hususlar gıdanın neden bir stratejik sektör olduğunu bize anlatıyor. Ülkeler için gıda arz güvenliği konusu birçok konuda olduğu gibi hakikaten ülkelerin milli güvenlik meselesidir. Bizim bir yandan üretmemiz gerekir, bir yandan da pandemiden beri dünyayı etkisi altına alan enflasyonla alakalı üretimi baskılayan girdi fiyatlarıyla alakalı süreçlerle karşı karşıya kalıyoruz. Bizim görevimiz; bu baskıyı azaltacak tedbirleri almak. Bunun içinde gece gündüz uğraşıyoruz” şeklinde konuştu.

    “Kayseri yaptığı işlerde bir marka değeri oluşturmak üzere çalışan bir şehir”

    Kayseri’nin işlerle marka değeri oluşturmak için çalışan bir şehir olduğunu ifade eden Bakan Yumaklı, “Kayseri yaptığı işlerde bir marka değeri oluşturmak üzere çalışan bir şehir. Dolayısıyla biz de kendi Bakanlığımızla alakalı konuları bu anlamda değerlendiriyoruz. Yaklaşık son 21 yılda Kayseri’ye yapılan bütün yatırımlar ve bütün desteklerin toplam tutarının 60 milyar TL olduğunu söylemek istiyorum. Özellikle ihracat yapan firmalarımızın karşısına gelecek karbon ayak izi ve yeşil mutabakat konuları artık dünyada konuşulmaya başladı. Bunlar için bizim elimizde bir varlık olarak düşündüğümüz ormanlar ve yine yaklaşık 110 milyon tohum ve fidan Kayseri’de bu süreç içerisinde toprakla buluşturulmuş oldu. Bir de Kayseri’de bizim en büyük diğer zenginliğimiz ve varlık sebebimiz olan topraklarımız; 6 ova var koruma altına alınan. 28 ürün var, markalaşmış ve coğrafi işaret alınmış. Bitkisel üretimimizin 2 buçuk kat artırıldığını ve süt üretimi ile alakalı da yine Kayseri’de o ivmeyi görüyoruz. Burada da yaklaşık 3 katlık bir süt üretiminde artış var. Herhangi bir deniz kıyısı olmamasına rağmen balık üretimi var. Kaldı ki bu konuda 2023 yılı sonu itibariyle 1,7 milyar dolarlık bir ihracata ulaştık bundan Kayseri’nin de son derece payı büyük. Bize göre bu rakamlar Kayseri’nin potansiyelinin hepsini yansıtmıyor” diye konuştu.

    “Bizim daha fazla üretmemiz gerekiyor”

    Türkiye’nin daha fazla, daha verimli ve daha kaliteli üretmesi gerektiğini dile getiren Yumaklı, “Bizim daha fazla üretmemiz gerekiyor. Bizim daha verimli üretmemiz gerekiyor. Bizim daha kaliteli üretmemiz gerekiyor. Kendi vatandaşlarımızın ihtiyacını, ülkemize gelen turistlerin ihtiyaçlarını karşılamamızın yanı sıra ihracatımızı da artırmamız gerekiyor ki 2023 yılı sonundaki tarımsal ürün ihracatımız 31 milyar dolar. Bu konuda da ülkemize döviz kazandırıcı çok ciddi bir potansiyel olduğunu söyleyebilirim. İşlenmeyen arazilerin üretime kazandırılmasıyla ilgili düzenlemeler yaptık. Son dönemdeki yaptığımız düzenlemeler, Türk tarımında devrim niteliğindedir. Tarımsal üretim alanlarının tamamının kayıt altına alınmasıyla ilgili düzenlemeler yaptık. Suya göre tarım yapılması olgusunu getirdik. Suya göre tarım yapmamız gerekir. Çünkü su kaynaklarımız sonsuz ve sınırsız değil. Biz başta tarım olmak üzere sanayi, kentsel kullanım alanlarında da su kullanımını öncelememiz gerekiyor. Sözleşmeli üretim konusunu özellikle yaygınlaştırmaya çalışıyoruz. Maalesef bu konuda sözleşmenin koruyucu unsurunu ya da süreklilik unsurunu bir kenara bırakarak, bunu bir bağlayıcılık, kendisini bir kısıtlılık olarak görüyor. Bunun çok daha faydalı, çok daha sürekli üretimi sağlayacak konular olduğunu buradan tekrardan ifade etmek istiyoruz. Planlı üretime geçmeyle alakalı çalışmalarımız tüm hızıyla devam ediyor” ifadelerini kullandı.
    Bakan Yumaklı, sözlerini şu şekilde sürdürdü:

    “Bizler 4,4 milyar TL tutarında sulama projemizi Kayseri’ye hızlı bir şekilde kazandırmak için çalışıyoruz. Bu yatırımlar kapsamında Kayseri merkez, Develi ve Yeşilhisar ilçelerindeki toplam 47 bin 800 dekarlık arazinin sulama suyuna kavuşması için gayret sarf ediyoruz. Bu kapsamda 122 kilometre uzaklıktaki Gümüşören Barajı’ndan sulama suyu temini için 1 milyar 140 TL’ye mal olacak, Develi Ovası Sol Sahil Sulamaları İkmali 3. Kısım projesini geçen ay gerçekleştirdik. Kayseri’ye hayırlı uğurlu olsun. Dün gece Resmi Gazete’de yayımlanan 2 hususu da buradan paylaşmak istiyorum. Birisi TAKE projesi. 3 yılda yaklaşık 950 milyon TL tutarında bin 241 projeye destek sağlamıştık. Bu yıl içinde Türkiye geneli 520 milyon TL’lik bir kaynak tahsis ettik. Bu ödeneği vereceğimiz; TAKE Projelerimiz yaklaşık 1,7 milyon dekarlık arazide uygulanacak. Bir diğer hususta hayvancılıkla uğraşan vatandaşlarımız bilir. Uygulanan aşı ve küpe bedellerini elden hiç de tasvip edilmeyen bir uygulamayla yapıyorlardı. Bunlarla alakalı artık böyle bir para alışı olmayacak. Kendilerine verilen destek içerisinden bunlar tahsil edilmiş olacak.”
    Bakan Yumaklı’nın konuşmasının ardından toplantı basına kapalı gerçekleşti.

  • Koçarlı’da tarım arazileri taşkından korunacak

    Koçarlı’da tarım arazileri taşkından korunacak

    Önemli tarım kentlerinden olan Aydın’ın Koçarlı ilçesinde başlatılan Koçarlı Bağarası Sulaması işinde çalışmalar hız kesmiyor. Bu çerçevede 2. kısım işi kapsamında yapılan taş tahkimat çalışmaları da devam ediyor. Çalışmaların tamamlanmasının ardından bölgedeki 146 bin 40 dekar zirai alanın modern sulama sistemiyle sulanması hedeflenirken, aynı zamanda tarım arazileri de taşkından korunacak.

    Bölgedeki üreticilere can suyu olması beklenen proje ile üretim faktörlerinin en iyi biçimde yükseltilmesi de amaçlanıyor.

  • Kışın mandalina toplayarak geçimlerini sağlıyor

    Kışın mandalina toplayarak geçimlerini sağlıyor

    Bir zamanlar Uzakdoğu’dan getirilerek Rize’de ekimi yapılan satsuma cinsi mandalina bölgenin iklim şartlarını sevdi. Bu sayede Rizeliler bahçelerine mandalina ekimi yaparak kendi nasiplerini aldı. Yaz mevsimine gelindiğinde çay bahçelerine giren Rizeliler, kış mevsimine geçiş yapıldığında mandalina hasadı gerçekleştiriyor. Bu yıl mandalina ağaçlarında yapılan hasat vatandaşların yüzünü güldürdü. Hasadın iyi olması üzerine bazı vatandaşlar evlerinin deposunda mandalinaları muhafaza ederken, bazıları ise satarak gelir elde etti.

    “Yazın çay topluyoruz, kışın da mandalina hasadı ile geçimimizi sağlıyoruz”
    Yazın çay, kışın da mandalina toplayarak geçimlerini sağladıklarını ifade eden Sema Kutlu “Bu sene hasat çok güzeldi. Normalde mandalinalarımız bu zamana kadar kalmazdı ama verim çok güzel olduğu için kaldı. Tam bir C vitamini deposu. Bol bol toplayıp tüketiyoruz. Türkiye’de herkese tavsiye ediyorum. Yazın çay topluyoruz, kışın da mandalina hasadı ile geçimimizi sağlıyoruz” şeklinde konuştu.

    “Yemeyen insan kalmadı”

    Bu yıl mandalina hasadının çok güzel olduğunu vurgulayan Fatma Çakar, “Hasat çok güzel. Bizim hasadımız böyle oldu. Bu yıl çok ürünlerimiz oldu. Yemeyen insan kalmadı. Herkes yedi. Ben bu mandalinayı herkese tavsiye ediyorum. Rize mandalinası gibi hiçbir yerde yok. Sulu, ince kabuklu, çok kaliteli bir mandalina” dedi.

    “Bu kadar hastalığın içerisinde şifa niyetine bunu yiyeceksin”
    Hastalıklara karşı şifa niyetine mandalina yiyebileceklerini belirten Cevat Çakar, “Bu sene verim çok güzel. Rize mandalinasının namı yayılmıştır. Karadeniz’de bu olur. Yemesi de çok tatlı. Yemek isteyen buyursun gelsin ağaçlardan alsın. Bu kadar hastalığın içerisinde şifa niyetine bunu yiyeceksin. Kolay kolay kimse hasta olmaz” ifadelerini kullandı.

    “Bu sene çok bereketli”

    Bu yıl mandalinanın bereketli geçtiğini söyleyen Hatice Kutlu, “Bu seneki gibi bir mandalina ben görmedim. Çok güzel oldu mandalinamız. Bu aya geldik ama daha dallarda mandalina var. Bu sene çok bereketli. Gelenlere de bedava veriyoruz” diye konuştu.

  • Bursa Büyükşehir’den tarıma tam destek

    Bursa Büyükşehir’den tarıma tam destek

    Bursa’da kırsal kalkınmanın sağlanması amacıyla fide-fidan temininden kaliteli üretimin sağlanmasına, ekipman desteğinden ürünlerin satış ve pazarlamasına kadar her alanda çiftçilere katkı sunan Bursa Büyükşehir Belediyesi, 2024-2029 Tarım Vizyonunu da belirledi. Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Merinos Atatürk Kongre Kültür Merkezi’ndeki toplantıda 5 yıllık sürecin tarım planlaması hakkında bilgilendirme gerçekleştirdi. Şehrin sahip olduğu tarım potansiyelini en üst seviyeye çıkarma konusunda kararlı olduklarını belirten Başkan Aktaş, “Tarım konusunda gaza basmak zorundayız. Yeni dönemde şampiyonlar liginde olmak zorundayız” dedi. Toplantıya, Başkan Alinur Aktaş’ın yanı sıra İl Tarım ve Orman Müdürü İbrahim Acar, ilçe belediye başkanları, Büyükşehir Belediyesi bürokratları, Ziraat Odası başkanları, meclis üyeleri, muhtarlar, kamu kurumları ve sivil toplum kuruluşları temsilcileri ile tüm tarım paydaşları katıldı.

    “Muhteşem bir potansiyele sahibiz”

    Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, tarım konusunda genel durumu gösteren bir sunum yaptı. Yeni süreçte de desteklerin artarak devam edeceğini söyleyen Başkan Alinur Aktaş, tarım konusundaki çalışmaları tam bir işbirliği içerisinde yürüttüklerini, şehre katma değer sağlamanın hesabında olduklarını belirtti. Tarım konusunda sahip oldukları potansiyeli daha iyi değerlendirmek istediklerini ifade eden Başkan Aktaş, Halk Ozanı Âşık Veysel’in, ‘Dileğin var ise iste Allah’tan, almak için uzak gitme topraktan, cömertlik toprağa verilmiş Hak’tan, benim sadık yârim kara topraktır’ sözlerini hatırlattı. Yaşamın bereketi olan toprağı, çiftçilerin nakış nakış işleyerek bereketlendirdiğini anlatan Başkan Aktaş, “Toprağı ve çiftçiyi ihmal etmek, geleceği ihmal etmek demektir. Tarımı hayatın merkezine almak, sürdürülebilirliği için çabalamak son derece önemlidir. Bizler tarım ve çiftçiye yönelik daha fazla projeler geliştirerek teşvik edici hamleler yapma gayreti ieçrisindeyiz. Tarım potansiyelini en üst seviyeye çıkarma konusunda da kararlıyız. Tarım konusunda gaza basmak zorundayız. Tarım toprakları, bu şehrin yüzölçümünün yüzde 40’ına tekabül ediyor. Bursa tarımı hem şehrimiz hem de ülke ekonomisi için önemli bir yere sahip. Birçok konuda Marmara bölgesinin tedarikçisi durumundayız. Armut, Gemlik siyah zeytini, şeftali, çilek ve kiraz gibi değerli ürünlerimiz var. AB’ye ihracat yapıyoruz. Türkiye’nin en kaliteli ve en lezzetli üzümlerini yetiştiriyoruz. Ahududu, böğürtlen ve bezelye üretiminde de birinci sıradayız. Özetle, şehir olarak muhteşem bir potansiyele sahibiz” dedi.

    “Desteklerimiz devam edecek”

    Tarım konusunda tüm paydaşlarla sürekli iletişim ve istişare halinde olduklarını dile getiren Başkan Aktaş, tarım alanında yapılan çalışmalar hakkında da bilgi verdi. Tarımsal amaçlı tahmin ve erken uyarı meteoroloji istasyonu kurulumu projesini hayata geçirdiklerini, hibeli fide-fidan desteği projesiyle Keles, İznik, İnegöl, Orhaneli, Yenişehir, Büyükorhan, Mustafakemalpaşa öncelikli olmak üzere tüm ilçelerde yüzde 60 hibeli fide-fidan dağıtımları yapıldığını anlatan Başkan Aktaş, bu sayede çiftçilere ekonomik anlamda ciddi destek sağlandığını söyledi. 1000 civarında çiftçi ailesini sürece dâhil ederek hem kendi bölgelerinde nitelikli üretim yapmalarını sağladıklarını hem de bunu ekonomik kazanca çevirdiklerine değinen Başkan Aktaş, “Projeleri, ekonomiye dönüştürecek, çiftçi kesiminin menfaatine dönüştürecek altyapıyı da hazırlıyoruz. Tarım Peyzaj A.Ş. yoluyla verdiğimiz desteklerimiz devam ediyor. 6 yıllık süreçte BESAŞ kanalıyla üreticilerimizden 25 milyon litreye yakın süt, 100 bin kilogramın üzerinde siyez buğdayı aldık. 2023 yılı sonu itibariyle BUSKİ tarafından gerçekleştirilen gölet, havuz ve sulama tesisleri aracılığıyla toplam 37 bin 900 hektarlık alanı tarımsal sulamaya açtık. Zor süreçleri geride bıraktık. Artık yatırımlarımız daha hızlı yürüyecek inşallah. Çiftçilerimize çilek, yaban mersini, aronya, ahududu başta olmak üzere 8 milyon adet fide-fidan ve 800 ton tohum desteği sağladık. Tüm bu desteklerimiz de devam edecek” diye konuştu.

    “Dünya pazarına açılmak zorundayız”

    Kooperatiflerin çok kıymetli olduğunu, özellikle kadın kooperatiflerinin üretimlerini her zaman desteklemeye özen gösterdiklerini anlatan Başkan Aktaş, 2023’te kadın kooperatiflerinden 97 bin adet salça, erişte, tarhana, bal, zeytin, sirke gibi el emeği ürünler satın alarak ekonomik anlamda onların güçlenmelerine katkı sağladıklarını söyledi. Bursa Su Ürünleri Kooperatifleri Birliği’ne kayıtlı 148 teknede çalışan 310 tayfaya su geçirmez balıkçı tulumu ve çizme takımı dağıttıklarını belirten Başkan Aktaş, 250 zeytin üreticisine de 240 bin metrekare zeytin hasat örtüsü verdiklerini ifade etti. 2 bin 550 adet arı kovanı ile takımı desteği ve eğitimlerle arıcılığa da önem verdiklerini dile getiren Başkan Aktaş, “Tarım ürünlerini uluslararası arenada tanıtmak için her sene B2B organizasyonları gerçekleştirdik. Artık dünya pazarına açılmak zorundayız. Yeni dönemde şampiyonlar liginde olmak zorundayız. Mütevazi durmanın, ‘kendi yağımızda kavruluyoruz’ demenin gereği yok. 2018-2023 arasında süt soğutma tankı, salça makinası, ceviz soyma makinası, tohum selektör makinası başta olmak üzere toplam 650 tarım aleti ve makinası dağıttık. Ayrıca 58 bin 400 metrekare çilek malç malzemesi ve 402 bin 900 metre damla sulama borusu ile üreticilerimizi destekledik. 24 bin 700 metre tel çit hizmeti ile 9 bin dekarlık meranın korunmasını sağladık. Hayvancılık alanında da Bursa’da dokunmadık mera bırakmayacağız” dedi.

    “İhracat yapmak zorundayız”

    2024 yılı itibariyle hayata geçirecekleri ve şehri tarım alanında ihya edecek çok önemli projeleri olduğunu açıklayan Başkan Aktaş, arıcılıktan balıkçılığa, tohumdan fidana, salça makinasından süt soğutma tankına kadar pek çok noktada destekleri sürdüreceklerini belirtti. Yeni ürünler konusunda da açılımları olacağını ifade eden Başkan Aktaş, kestaneyi Bursa’ya yeniden kazandırmada kararlı olduklarını, gal arısı zararlısına dayanıklı kestane fidanı destekleme projesini 2024 yılında da devam ettireceklerini söyledi. Bursa tarımsal üretim yelpazesini genişletmek amacıyla 2024 yılında Tarım Peyzaj A.Ş. yoluyla yüzde 60 hibeli enginar fidesi desteği projesiyle bölgesel üretimi destekleyeceklerini ifade eden Başkan Aktaş, “2021-2024 yılları arasında yapılan siyah incirin ve ayvanın ihracatını engelleyen ‘Akdeniz Meyve Sineği’ne karşı hasat sonrası karantina uygulamalarının araştırılması projemiz, başarılı bir şekilde sonuçlandı. 3 senedir süren projeyle çiftçimize Uzakdoğu ihracat kapılarının yeniden açılmasını sağlayacağız. İhracat yapmak zorundayız. İhracatla ürünümüzün katma değerini arttırmak zorundayız. Bu rant insanların cebine ulaştığında, hayatına dokunduğunda işin kıymetlendiğini hep birlikte göreceğiz. Çiftçilerimizin ürün verimliliğini arttırmalarına ve kuraklık dönemlerinde dahi sürdürülebilir tarım yapmalarına imkan sağlamak amacıyla 4’ünün yapımına devam edilen 22 sulama tesisi ve 4’ünün yapımına devam edilen 11 sulama göleti ile 1’inin yapımına devam edilen 2 ilaçlama deposunu da şehrimize kazandıracağız. Bir diğer önemli projemiz ise şehrimizde düzenleyeceğimiz ‘4. Uluslararası Tarım Şehirleri Birliği Buluşması’ olacak. Yurt içi ve yurt dışından 60’a yakın belediyeyi Bursa’mızda buluşturacağız. Tarımın gelişmesi yönünde atılabilecek adımları, yapılabilecek çalışmaları ele alacağız” diye konuştu.

    “Tarım bizim için olmazsa olmazdır”

    Çiftçilerin toprağı ve tarlası için gece gündüz demeden çalıştığını, yorulduğunu, emek sarf ettiğini hatırlatan Başkan Aktaş, “Sabahtan akşama kadar güneşin altında ter dökmek kolay bir iş değil. Büyük fedakârlık, sevgi ve emek gerektirir. Koşturmacaları içerisinde çiftçimize hem bir nefes olmak, hem de işleriyle ilgili bilgi ve donanımlarını artırmak amacıyla ‘Çiftçi Eğitim ve Uygulama Merkezi’ projemizin çalışmalarına başlayacağız. Bu merkez, üreticilerimizle doğrudan temasa geçebilecek. Yeni üretim tekniklerini göstermek, geleneksel ile yenilikçi üretim modellerini geliştirmek, akıllı tarım uygulamalarını tanıtmak ve Bursa’ya özgü tarımsal ürünleri sergilemek için kullanılacak. ‘Tam Donanımlı Çiftçi Eğitim Aracı’ ile bize gelemeyen çiftçilerimize biz gideceğiz. Onları bilgilendirmek ve yönlendirmek için ne gerekiyorsa yapacağız. Tarım, bizim için olmazsa olmazdır. Tarım paydaşlarımızın görüş ve önerilerine ve onlarla birlikte hareket etmeye önem veriyoruz. Bu toplantının da bu düşünceyle atılmış güçlü bir adım olduğuna inanıyorum. Bugüne kadar ki destek ve emekleriniz için teşekkür ediyorum. Bu işin şehrimiz için çok kıymetli ve değerli olduğunu biliyorum” dedi.

    İl Tarım ve Orman Müdürü İbrahim Acar, nüfus bakımından Türkiye’nin dördüncü büyük şehri olan Bursa’nın sanayi şehri olmasının yanında tarımsal anlamda da ülkenin en önemli bölgelerinden biri olduğunu belirtti. Tarımsal alanların büyüklüğü olarak Türkiye’de 34’üncü sırada olan Bursa’nın bitkisel üretim miktarında 6’ncı sırada bulunduğunu hatırlatan Acar, tarımsal alanların en verimli şekilde kullanıldığını ifade etti. Hayvancılık, su ürünleri konularında da şehrin önemli konumda bulunduğunu anlatan Acar, tarıma verdiği ciddi desteklerden dolayı Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’a teşekkür etti.

    Konuşmaların ardından Başkan Alinur Aktaş tarafından ‘Mustafakemalpaşa ve Çevre Köyleri Damızlık Sığır Yetiştiriciliği Tarımsal Kalkınma Kooperatifi’ ile ‘Çeltikçi Beldesi ve Çevre Köyleri Tarımsal Kalkınma Kooperatifi’ne destek çeki takdim edildi. Program, toplu hatıra fotoğrafı çekimiyle sona erdi.

  • İl Tarım ve Orman Müdürü Şahin’den üreticilere uyarı

    İl Tarım ve Orman Müdürü Şahin’den üreticilere uyarı

    Şap hastalığı çift tırnaklı hayvanların akut seyirli, çok bulaşıcı viral bir enfeksiyonudur. Hastalığın bulaşma oranı yüksek olup, hassas hayvan topluluklarında (popülasyonlarında) % 100’e kadar ulaşabilmektedir. Etkilenen hayvanlarda et ve süt yönünden verim kaybına neden olması nedeniyle ekonomik, siyasi ve ticari yönlerden büyük önem taşıyor.
    Geçtiğimiz yıllarda sonbahar ve ilkbahar dönemleri rutin olarak yılda 2 defa yapılan şap aşılaması, hastalıkla daha etkili mücadele edebilmek için Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’nın talimatları ile yılda 3 defa uygulanacak ve baskın aşılama programı kapsamında İlk aşılama 29 Ocak-31 mart tarihleri arasında uygulanacak, 2. ve 3. aşılama dönemleri nisan-mayıs ve eylül-kasım aylarında olacak. Bu kapsamda Erzincan il genelinde her bir aşı döneminde 112.000 büyükbaş hayvanın aşılanması hedefleniyor.

    Erzincan İl Tarım ve Orman Müdürü Murat Şahin Uyardı!

    Hayvanları hastalıktan korunmada aşılamanın çok önemli olduğunu vurgulayan Murat Şahin, yetiştiricilerin büyükbaş ve küçükbaş hayvanlarına uygun dönemlerde şap aşılarını mutlaka yaptırmaları gerektiğini söyledi.
    Şahin konu ile ilgili açıklamasında şu ifadeleri kullandı; “Şap hastalığına karşı yürütülen mücadele kapsamında, bakanlığımız 2024 yılının hemen başında önemli bir adım atarak, yeni bir aşılama programı başlatıyor. Bu kapsamda önceki yıllarda rutin olarak 2 doz uygulanan aşı sayısı bu yıl 3’e çıkarıldı. İlk dozu 29 Ocak-31 Mart 2024 tarihlerinde uygulayacağız. Bakanlığımıza bağlı şap enstitüsü tarafından üretilecek olan 250 milyon TL maliyet bedelli aşıların kullanılacağı bu aşılama programı kapsamında üreticilerimizden uygulama ücreti dışında aşı bedeli alınmayacak.
    5996 sayılı Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu’nun 4. maddesi gereğince yetiştiricilerin hayvanlarını aşılatmaları zorunlu olup, aksi hareket edenler hakkında ilgili kanuna muhalefetten, 2024 yılı için 73 bin 143 TL idari para cezası verilecek. Şap aşısı uygulanmamış hayvanların sevklerine müsaade edilmeyecek, veteriner sağlık raporu tanzim edilmeyeceğini belirtmiş olalım. Üreticilerimizin mutlaka hayvanlarına aşı yaptırmaları ve daha ayrıntılı bilgi almak için il ve ilçe müdürlüklerimize müracaat etmeleri gerekmektedir.”