Konteyner kentlerde içme suyu sorununun devam ettiğini belirterek açıklamalarda bulunan Milletvekili Abdurrahman Tutdere, “İçme suyu yokluğu ve eksikliği insanlarımızı canından bezdirmiş durumda. Kadınlar, çocuklar bir bardak suya hasret. En temel insan hakkı olan temiz içme suyuna erişim hakkından faydalanamayan, temiz içme suyuna erişemeyen binlerce insanımızın mağduriyetini size iletmek için söz aldım. Konteyner kentlerde içme suyu sorunu devam ediyor, içme suyu yokluğu ve eksikliği insanlarımızı canından bezdirmiş durumda; kadınlar, çocuklar bir bardak suya hasret. Adıyaman’da K2 konteyner kenti başta olmak üzere konteyner kentlerde içme suyu sorunu var. Şehir şebeke suyunun içilebilir olup olmadığı konusunda Sağlık Bakanlığından ve Halk Sağlığından yeterli ve tatmin edici açıklamalar yapılmıyor. Milletimiz bu konuda ayrıntılı ve tatmin edici bir açıklama bekliyor. Ben buradan Hükûmete çağrı yapıyorum. Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında halkımızı, vatandaşlarımızı, deprem mağdurlarını bir bardak suya hasret bırakmayın diyorum” diye konuştu.
Etiket: tbmm
-

Emekliye 5 bin TL ikramiye TBMM’de kabul edildi
TBMM Genel Kurulunda, emeklilere bir defaya mahsus olmak üzere 5 bin lira ödenmesini öngören düzenleme kabul edildi.
5 bin TL’lik ödemeden yalnızca çalışmayan emekliler yararlanabilecek.
Emeklilere 5 bin TL ikramiye
Buna göre 2023 Ekim ödeme döneminde gelir veya aylık ödemesi yapılan sigortalı ve hak sahiplerine bir defaya mahsus olmak üzere, dosya bazında 5 bin lira ödenecek.
Bu ödeme, sürekli iş göremezlik geliri almakta olanlara gelir bağlanmasına esas olan sürekli iş göremezlik derecesi oranında, ölüm aylığı ve ölüm geliri dosyalarında ise hak sahiplerinin hisseleri oranında yapılacak.
1-31 Ekim 2023 arası herhangi bir tarihte, sosyal güvenlik destek primine tabi olanlar dahil, çalışması olanlar veya faaliyette bulunanlar ile yaşlılık aylığı almaktayken bu aylıkları kesilmeksizin ilgili düzenlemede sayılan iş yerlerinde çalışanlar ödeme kapsamında olmayacak.
Birden fazla dosyadan gelir ve aylık alanlara, en fazla ödemeye imkan veren bir dosya üzerinden ödeme yapılacak.
Yersiz yapıldığı anlaşılan ödemeler, ilgilinin varsa almakta olduğu gelir veya aylıklarından yüzde 25 oranında kesilerek, yoksa genel hükümlere göre geri alınacak.
-

Gürban’dan İsrail’e sert tepki
TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu Üyesi İYİ Parti Gaziantep Milletvekili Mehmet Mustafa Gürban, İsrail’in sivillere yönelik saldırılarını kınayarak, Gazze ve Filistin’in haklı davasında onların yanında olduklarını açıkladı.
“Sivillere yönelik saldırıları en ağır şekilde lanetliyorum”
İYİ Parti Gaziantep Milletvekili Mehmet Mustafa Gürban, “Sözlerime başlamadan önce Hamas’ın saldırısı sonucu İsrail’in başlattığı ağır abluka ve bombardımanların meşru müdafaayla alakası olmadığını belirtmek istiyorum. İsrail bir terör devleti halini alarak kadın, çocuk, yaşlı demeden masumların, mazlumların kanını dökmektedir. İsrail’in hastane ve okul binalarına yaptığı saldırıları, sivil binalara yaptığı saldırıları en ağır şekilde lanetliyorum. Tüm Dünyanın gözü önünde Gazze’de bir vahşet yaşanıyor. İnsani değerlerin ayaklar altına alındığı bu zalimliğin ağır faturasını başta çocuklar olmak üzere Filistinli siviller ödemektedir. Gazze’nin yanındayız. Haklı davalarında Filistin’in yanındayız. Her haksızlıkta olduğu gibi zalimin karşısındayız. Netanyahu Nazi kalıntısı anlayışıyla hastaların ve sivillerin bulunduğu bir hastaneyi bombalatmıştır. İnsan olup o görüntülere bakıp vicdanı sızlamayan hiç kimse yoktur. Bunun adı Genel Başkanımızın da dediği gibi ‘Netanyahu Terörü’dür. Dünya bu teröre dur demelidir. Bu vahşete karşı insanlık ortak tutum almalıdır” ifadelerini kullandı.
-

“Filistin Devleti’nin toprak bütünlüğünü savunuyoruz”
Çekya parlamentosunun ev sahipliğinde düzenlenen Kırım Platformu 2’nci Parlamenter Zirvesi, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un da katıldığı resmi karşılama töreniyle Prag’da başladı. Çekya Temsilciler Meclisi Başkanı Marketa Pekarova Adamova ve Ukrayna Meclis Başkanı Ruslan Stefançuk, Prag Kongre Merkezi’nde zirveye katılan meclis başkanlarını birlikte karşılayarak fotoğraf çektirdi. Karşılamanın ardından, meclis başkanları zirve oturumlarına katılmak üzere konferans merkezine geçti. Zirve, açılış oturumlarıyla başlarken TBMM Başkanı Kurtulmuş, Kırım Platformu II. Parlamenter Zirvesi Genel Kurulu’na hitap etti.
Kurtulmuş, Ukrayna ve Orta Doğu’da devam eden krizlerin sadece bölgesel değil, küresel bir çatışmanın da konusu olabileceğini ve bunun için yaşanan insani kayıpların bir an evvel sonlandırılmasını temenni ettiklerini belirterek, “Türkiye olarak hem 1991 sınırlarında uluslararası sistem tarafından kabul edilmiş Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü savunuyor hem de 1967 sınırlarında Filistin Devleti’nin toprak bütünlüğünü savunuyoruz. Her ikisinin de birlikte uluslararası camia tarafından savunulması gerektiğine de inanıyoruz” dedi.
Kurtulmuş, Türkiye’nin, Ukrayna’nın yaşadığı bütün bu sıkıntılar karşısında başından itibaren Ukrayna’nın yanında olduğunu, Kırım’ın ilhakını da ilk günden itibaren reddederek, Kırım’ın uluslararası alanda Ukrayna’nın bir parçası olduğunu teyit ettiğini belirtti.
Sadece Kırım’ın değil, Rusya tarafından ilhak edilen diğer toprakların da uluslararası hukuk bakımından Ukrayna’nın bir parçası olduğunu dile getiren Kurtulmuş, “Ukrayna’nın uluslararası toplumca tanınmış sınırları içerisinde bağımsızlığına ve toprak bütünlüğüne olan desteğimiz de tamdır ve bundan sonra da devam edecektir. Ancak bu vesileyle bir kere daha ifade etmek isterim ki, eğer 2014 yılında Kırım’ın ilhakıyla ilgili süreçte uluslararası camia sesini yeterince çıkarabilmiş olsaydı bugün bu toplantı olmayacak, belki Ukrayna böylesine bir savaşın muhatabı olmayacaktı. Bizim için, 1944’ten beri büyük acılar yaşayan dostumuz, kardeşimiz ve soydaşımız olan Kırım Tatarı Türklerin her zaman yanında olduk, her zaman haklı mücadelelerini destekledik. Kırım’ın yerli halkı olan Tatar soydaşlarımızın hak ve menfaatlerinin korunması, kimliklerinin muhafazası ve yarımadadaki statülerinin güçlendirilmesi bizim için de fevkalade önemli bir durumdur. Hepimiz biliyoruz ki Kırımlılar bugüne kadar yaşadıkları bütün zulümlere rağmen haklarını barışçıl ve demokratik yollarla talep etmesini bilen bir halktır” ifadelerini kullandı.“Rusya-Ukrayna savaşının bir an evvel durdurulması Türkiye’nin en temel önceliklerinden”
Ukrayna topraklarındaki savaş ve işgalin büyük bir yıkım ve sayısız ölüm getirdiğini ifade eden Kurtulmuş, bu savaşların bir an evvel durdurulmasının Türkiye’nin en temel önceliklerinden olduğunu bildirdi. TBMM Başkanı Kurtulmuş, Türkiye’nin, bu savaşın başlangıcından itibaren hem Rusya’yla hem Ukrayna’yla konuşabilen bölgedeki tek ülke olarak bölgesel barış perspektifiyle hareket ettiğini belirtti.
Türkiye’nin hem Ukrayna’nın haklı davasını savunduğunu hem de büyük bir yayılma potansiyeli gösteren bu savaşın bir an evvel durdurulması için üzerine düşen sorumlulukları yerine getirdiğini anlatan Kurtulmuş, “Bu çerçevede iki de sonuç aldık. Bunlardan birisi Karadeniz Tahıl Koridorunun açık tutulmasının temin edilmesi, bir diğeri ise esir takaslarının gerçekleştirilebilmesidir” ifadelerini kullandı.İsrail-Filistin çatışması
Ukrayna’daki savaş devam ederken ve bunun acıları üzerinde konuşurken dünyanın 7 Ekim’de Orta Doğu’da yeni bir savaş ve gerilimle uyandığını dile getiren Kurtulmuş, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
“Öncelikle şunu çok açık bir şekilde ifade etmek isterim. Sivilleri hedef alan saldırı kimden gelirse ve kime yönelirse yönelsin asla kabul edilemez. Ancak burada bir kere daha açık bir şekilde teyit etmek isterim ki, siviller arasında da bir hiyerarşi, siviller arasında da bir ayrımcılık, çifte standart uygulanamaz. Özellikle İsrail’in şu anda da devam eden hastaneleri ve mülteci kamplarını hedef alan son askeri operasyonlarının amacının çok üstüne çıktığı ve bu anlamda da yeni insani kayıpları ortaya koyduğu aşikardır. Yaklaşık 5 bine yakın insanın öldüğü Gazze bölgesinde bir an evvel acil bir ateşkesin sağlanması ve özellikle bu bölgede hastaneler başta olmak üzere insani yardımların ulaştırılması şarttır. Biz Türkiye olarak hem Ukrayna krizinin hem Orta Doğu’da devam etmekte olan bu krizin potansiyeli itibarıyla gelişme istidadına sahip olduğu, sadece bölgesel değil Allah muhafaza küresel bir çatışmanın da konusu olabileceğini düşünüyor ve bunun için yaşanan insani kayıpların bir an evvel sonlandırılmasını temenni ediyoruz. Türkiye olarak hem 1991 sınırlarında uluslararası sistem tarafından kabul edilmiş Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü savunuyor hem de 1967 sınırlarında Filistin Devleti’nin toprak bütünlüğünü savunuyoruz. Her ikisinin de birlikte uluslararası camia tarafından savunulması gerektiğine de inanıyoruz.”“Gazze’de yaşanan insani krizin önlenmesi için çok acil uluslararası sistemin hareket etmesi insanlık meselesidir”
Gazze’deki insani krize de dikkati çeken Kurtulmuş, “Yaşanan insani krizin önlenmesi için çok acil bir şekilde uluslararası sistemin hareket etmesi ve başta hastanelerdeki tıbbi teçhizat, su, ilaç ve gıda almak üzere oradaki masum sivil halka yardım edilmesinin bir insanlık meselesi olduğunu ifade etmek isterim. Son söz olarak şunu söylüyorum, hem Ukrayna krizi hem yaşadığımız diğer bölgesel krizler bize bir şey gösteriyor; uluslararası sistem sorunları çözmekte, çatışmaları önlemekte yetersiz kalmaktadır. Dünyada acilen yeni bir barış mimarisini tesis etmek için, yeni bir küresel siyasal mimariye ihtiyaç olduğunu ifade ediyoruz. Dünya 5 ülkenin insafına bırakılmayacak kadar önemli bir yerdir ve bütün ülkelerin eşit egemenliğini savunan bir dünya sisteminin kurulmasını da zaruri görüyoruz” açıklamasını yaptı.
-

AKP’den “deprem” kanun teklifi
AK Parti İstanbul Milletvekili Mustafa Demir, Afyonkarahisar Milletvekili Ali Özkaya ve AK Parti milletvekillerinin imzasıyla afet riski altındaki alanlarda kentsel dönüşümle ilgili TBMM Başkanlığı’na kanun teklifi sunuldu. 21 maddelik teklife göre Kahramanmaraş depremleri ile ilgili yargı süreçleri hızlandırılacak.
Kentsel Dönüşüm Hizmetler Genel Müdürlüğü’ne sağlanan ve Dünya Bankası tarafından finanse edilen kredi, Kentsel Dönüşüm Başkanlığı’na tahsisli olarak kullandırılacak. Rezev yapı alanı tanımlamasında düzenleme yapılacak. İmar ve yapılaşma haklarının kısıtlanması ve alanlardaki yapılara verilen elektrik, su, doğalgaz gibi hizmetlerin durdurulması konularında bakanlığa verilen görev ve yetkilerin Kentsel Dönüşüm Başkanlığınca kullandırılması sağlanacak.
İstanbul’da kentsel dönüşümü hızlandırmak için “Yarısı Bizden” kampanyasının uygulanması için yeni düzenleme yapılacak.
-

TBMM’de ‘mesaj’ tartışması
TBMM Genel Kurulunda CHP Grup Başkanvekili Burcu Köksal, Cumhurbaşkanlığı seçimi döneminde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında kara propaganda yapıldığını iddia ederek, “Bugün, o yandaş medyanın kara propaganda içeren SMS’lerine ses çıkarmayanlar Cumhuriyet Halk Partisinin SMS’ine gelince böyle bülbül gibi şakımaya kalkmışlar, bunu da esefle kınıyorum. Genel Başkanımız demişti ki, ‘3 milyon lira harcadınız’ Yeni Şafak gazetesi bu konuyla ilgili manşet attı ‘Hayır efendim, ben 3 milyon lira değil, 5 milyon lira harcadım’ dedi. Yani milyonlarca SMS attığını, kara propaganda yaptığını da kendi manşetiyle duyurdu. Şimdi, o gün bunlara sesiniz çıkmadı, bugün burada bizi suçluyorsunuz. Üstelik de kişisel verilerle ilgili en son konuşması gereken sizsiniz. Bugün bütün vatandaşların, 85 milyonun Türkiye Cumhuriyeti kimlik numaraları, adres bilgileri, fotoğrafları, tapu bilgileri, IBAN numaraları, her şeyleri dünyada dolaşım altında, 4-5 tane panelde bilgilerimiz güncelleniyor; kötü niyetli kişiler her an bu bilgilerle sizi borçlandırabilir, şantaj yapabilir, iğrenç sitelerde fotoğraflarınızı kullanabilir. Bununla ilgili nereye başvuracağınız bile belirsiz, gıkınız çıkmıyor” ifadelerini kullandı.
AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin, şöyle konuştu:
“Konunun, konuştuğumuz konuyla hiç alakası yok, öyle bir şeyin de doğruluğu söz konusu değil. Problem şu: 2016’da, 2017’de aynı cümlelerle yazılmış olan bir tezkereye ‘evet’ denmiş aynı cümlelerle. Afganistan’la ilgili tezkerede aynı ifade geçmiş ‘evet’ denmiş. Kendi Grup Başkan Vekilleri Engin Altay bey, aynısına niçin ‘evet’ vereceklerini çıkıp -çok güzel bir hatipti, sağ olsun- güzelce burada izah etmiş. Aradan bu kadar zaman geçtikten sonra her ne olmuşsa tamamen rücu ederek, yeni yalan bir tez yazılmış ve kendilerine anlatıldığı halde burada bu kadar arkadaşlarımız, bu tezkereyi biz salı günü upuzun konuştuk ona rağmen bugün milyonlarca insana mesaj gitti. Milyonlarca insana mesaj gidince çok doğal olarak bütün milletvekillerimiz, grubumuzda çalışanlar, biraz evvel Sayın Meral Danış Beştaş’a, odada herkese, bütün herkese geldiği için ‘Ah! Ne oluyor, ne oluyor, ne oluyor?’ dolayısıyla hiç kimseyi bu şekilde yalan beyanlarla insanların kafasını karıştırmaya, insanları tedirgin etmeye, rahatsız etmeye Genel Başkan da olsanız hakkınız yoktur.” -

Irak ve Suriye tezkeresi Meclis’ten geçti
Irak ve Suriye’ye asker gönderme tezkeresinin süresinin 2 yıl daha uzatılmasına ilişkin Cumhurbaşkanlığı Tezkeresi TBMM Genel Kurulu’nda kabul edildi.
Tezkereye 357 vekil kabul oyu verirken, 164 vekil ise hayır oyu verdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla gönderilen tezkerede, Türkiye’nin güney kara sınırlarına mücavir bölgelerde yaşanan gelişmeler ve süregiden çatışma ortamının, milli güvenlik açısından taşıdığı risk ve tehditlerin artarak devam ettiği vurgulandı.
Türkiye’nin, komşusu Irak’ın toprak bütünlüğünün, milli birliğinin ve istikrarının korunmasına büyük önem atfettiğine dikkatin çekildiği tezkerede, “Diğer taraftan Irak’ta PKK ve DEAŞ unsurlarının varlığını sürdürmesi, etnik temelli ayrılıkçılığa yönelik girişimler, bölgesel barışa, istikrara ve ülkemizin güvenliğine doğrudan tehdit oluşturmaktadır. Suriye’de, sınırımıza mücavir alanlarda PKK/PYD-YPG ve DAEŞ başta olmak üzere mevcudiyetini sürdüren terör örgütleri, ülkemize, ulusal güvenliğimize ve sivillere yönelik eylemlerini sürdürmektedir.” ifadesine yer verildi.
IRAK VE SURİYE’NİN TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜNE VURGU
Tezkerede, bu gelişmeler çerçevesinde terör ile Irak ve Suriye’nin toprak bütünlüğünü bozmaya ve sahada gayrimeşru oldubittiler oluşturmaya yönelik, Türkiye’nin milli güvenliğine tehlike oluşturabilecek her türlü risk, tehdit ve eyleme karşı, uluslararası hukuktan doğan haklar doğrultusunda gerekli önlemlerin alınmasının, milli güvenlik açısından hayati önem arz ettiği belirtildi.
Tezkerede, şunlar kaydedildi:
“Ayrıca Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin, 2170 (2014), 2178 (2014), 2249 (2015) ve 2254 (2015) sayılı kararlarıyla, Irak ve Suriye’nin toprak bütünlüğünün ve bağımsızlığının teyit edilmiş olmasının ve yine 2170 (2014) sayılı kararda bu ülkelerdeki terör faaliyetlerinin kınanarak, DEAŞ ve benzeri terör örgütlerinin faaliyetlerine karşı Birleşmiş Milletler üyesi tüm ülkelere 1373 (2001) sayılı karar ve uluslararası hukuk çerçevesindeki sorumluluklarına uygun şekilde gerekli tedbirleri alma çağrısında bulunulmuş olmasının ışığında, Türkiye’nin DEAŞ ve diğer terör örgütleriyle mücadele amacıyla oluşturulan uluslararası koalisyon bünyesinde iştirak ettiği faaliyetlerin sürdürülmesi de önem taşımaktadır.
Türkiye’nin milli güvenliğine yönelik ayrılıkçı hareketler, terör tehdidi ve her türlü güvenlik riskine karşı uluslararası hukuk çerçevesinde gerekli her türlü tedbiri almak, Irak ve Suriye’deki tüm terör örgütlerinden ülkemize bundan sonra da yönelebilecek saldırıları bertaraf etmek ve kitlesel göç gibi diğer muhtemel risklere karşı milli güvenliğimizin idame ettirilmesini sağlamak, Türkiye’nin güney kara sınırlarına mücavir bölgelerde yaşanan ve hiçbir meşruiyeti olmayan tek taraflı bölücü girişimler ve bunlarla ilgili olabilecek gelişmeler istikametinde Türkiye’nin menfaatlerini etkili bir şekilde korumak ve kollamak, gelişmelerin seyrine göre ileride telafisi güç bir durumla karşılaşmamak için süratli ve dinamik bir politika izlenmesine yardımcı olmak üzere hudut, şümul, miktar ve zamanı Cumhurbaşkanınca takdir ve tayin olunacak şekilde, Türk Silahlı Kuvvetlerinin gerektiği takdirde sınır ötesi harekat ve müdahalede bulunmak üzere yabancı ülkelere gönderilmesi ve aynı amaçlara matuf olmak üzere yabancı silahlı kuvvetlerin Türkiye’de bulunması, bu kuvvetlerin Cumhurbaşkanının belirleyeceği esaslara göre kullanılması ile risk ve tehditlerin giderilebilmesi için her türlü tedbirin alınması ve bunlara imkan sağlayacak düzenlemelerin Cumhurbaşkanı tarafından belirlenecek esaslara göre yapılması için 02.10.2014 tarihli ve 1071 sayılı TBMM kararı ile verilen ve son olarak 26.10.2021 tarihli ve 1310 sayılı TBMM kararı ile 30.10.2023 tarihine kadar uzatılan iznin süresinin, 30.10.2023 tarihinden itibaren iki yıl uzatılması hususunda gereğini Anayasa’nın 92’nci maddesi uyarınca bilgilerinize sunarım.”
HANGİ PARTİ NE YÖNDE OY KULLANDI?
Tezkereye AK Parti, MHP, İYİ Parti, Saadet Partisi, Gelecek Partisi ve Deva Partisi evet oyu vereceğini açıklamıştı. Cumhuriyet Halk Partisi ise “yabancı askerlerin Türkiye’de bulunmasına” ilişkin madde gerekçesiyle hayır oyu verdi. Yeşil Sol Parti ise tezkerenin bölgedeki istikrara zarar vereceği görüşünü dile getirmişti.
Tezkere görüşmeleri sırasında zaman zaman AK Parti ve İYİ Parti’li vekillerle Yeşil Sol Parti milletvekilleri arasında tansiyon yükselmişti.
-

Kestel’in ‘En ucuz ekmeği’
4 yılı aşkın süredir Türkiye’nin en ucuz ekmeğini vatandaşlara ulaştıran Kestel Belediyesi, artan ham madde fiyatları nedeniyle ekmek üretiminde yıllık ihtiyaç olan 800 ton unu elde edebilmek için, geçtiğimiz kasım ayında 25 ton buğday tohumu ekmişti. Geçtiğimiz aylarda İlçenin farklı noktalarındaki toplam bin 50 dönümlük alanda ekilen yerli buğday tohumların ilk hasadı gerçekleşti. Böylelikle Kestel Belediyesi, kendi fırınında üretmiş olduğu günlük 6 bin ekmek ile yalnızca 1 haneye aylık bin lira tasarruf, yıllık 12 bin lira, 2 bin haneye ise aylık 2 milyon liradan, yılda tam 24 milyon lira katkı sağlayacak.

AK Parti Bursa Milletvekili Muhammet Müfit Aydın, 16 Ekim Dünya Gıda ve Ekmek Günü vesilesiyle, TBMM’de basın açıklaması gerçekleştirdi. Toplantıya, Kestel Belediye Başkanı Önder Tanır, Kestel Belediyesi Meclis Üyeleri ve Başkan Yardımcıları katıldı. Burada konuşan Milletvekili Muhammet Müfit Aydın, ‘’Dünyada milyonlarca insan aç iken, her gün tonlarca besin bozularak veya çöp kutusuna atılarak, israf edilmektedir. Kimseyi geriye bırakmadan, daha iyi bir yaşam için, daha sürdürülebilir tarım-gıda sistemlerine yönelik çağrılar yapılmaktadır. Ayrıca bu israf gezenimize ağır bir yük getirmektedir. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan devreye girerek tahıl koridorunu açmamış olsaydı BM verilerine göre 25 milyon insan açlıktan ölecekti. Dünyada bu işe girip de çözmeye çalışan kimse olmadı. ‘Dünya 5’ten büyüktür’ sözleri her konuda olduğu gibi burada da gündemimize gelmeli. BM her konuda sınıfta kaldığı gibi bu konuda da sınıfta kaldı. Kıymetli Basın mensupları, bugün buluşmamıza vesile olan bir diğer konu ise Bursa Kestel Belediyemizin 4 yılı aşkın süredir devam ettiği ‘Türkiye’nin en ucuz ekmeği’ projesi. Kestel Belediye Başkanımız Önder Tanır, 2019 yılında göreve geldiğinde 400 gramı 1.25 TL olan ekmeğin fiyatını 1 liraya indirmiş ve ilçe halkı tarafından büyük bir tebrikle karşılanmıştı.

Artan ham madde fiyatlarına rağmen ekmeğin fiyatında ve gramajında değişiklik yapmayan Kestel Belediyesi 4 yılı aşkın süredir kendi ürettiği ekmeği vatandaşlarla buluşturmaya devam ediyor. Bu projenin sürdürülebilirliğini arttırmayı hedefleyen Belediye Başkanımız Önder Tanır ve ekibi, hazırlamış olduğu projeye istinaden 2022 yılının Kasım ayıda, bin 50 dönüm alana yerli ve milli buğdaylarını ekti. 2023 yılı Temmuz ayında ise 1 yıllık ihtiyacı olan 25 ton buğdayın hasadını gerçekleştirdi. Bu buğdaylar ile elde edilen unlarla, 400 gram ekmek yine 1 liradan vatandaşların sofralarına ulaşıyor. Bu ne demektir ? her gün 2 bin haneye 6 bin ekmek ulaşıyor ve 1 hanenin aylık tasarrufu bin lira. Yıllık bu tasarruf 12 bin lira. Toplamda ise 2 bin hane aylık 2 milyon yıllık iste 24 milyon TL bütçelerine katkı sağlanmış oluyor. Kestelli vatandaşlar hem Türkiye’nin en ucuz ekmeğine ulaşıyor hem yerli ve milli buğdaylardan oluşan unları tüketiyor hem de sınırlı sayıda üretilmesi sebebiyle israfın önüne geçiliyor. Bu anlamda Kestel Belediyemizi ve Belediye Başkanımız Önder Tanır’ı kutluyor, projenin devamlılığının bozulmamasını temenni ediyorum. ‘’ diye konuştu.

Toplantının ardından Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki tüm milletvekillerine ve basın mensuplarına Kestel Belediyesi’nin yerli ve milli buğdayları ile hazırladığı Türkiye’nin en ucuz ekmeklerinden ikram edildi.
-

TBMM yeni haftaya başlıyor
TBMM Genel Kurulu, Türk askerinin Irak ve Suriye’deki görev süresinin uzatılmasına ilişkin tezkereyi görüşecek.
Haftalık çalışmasına yarın başlayacak Genel Kurulda, Irak ve Suriye’ye asker gönderme tezkeresinin süresinin 2 yıl daha uzatılmasına ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkeresi ele alınacak.
Konutların turizm amaçlı kiralanması ile emeklilere 5 bin lira ödenmesine ilişkin kanun teklifinin de Genel Kurulda görüşülmesi bekleniyor.
Teklif, konutların turizm amaçlı kiralanabilmesi için izin belgesi alınmasını, izin belgesi bulunmaksızın turizm amaçlı kiralama faaliyetlerine devam edenler ile ilk sözleşme tarihinden itibaren bir yıl içerisinde aynı konutu 4 defadan fazla kiraya verenler hakkında 1 milyon lira idari para cezası verilmesini içeriyor. Ayrıca teklifte Plan ve Bütçe Komisyonunda yapılan madde ihdası ile emeklilere bir defaya mahsus 5 bin lira ödenmesi öngörülüyor.
Cumhuriyet’in 100. yılında Türkiye’nin potansiyelini harekete geçirecek, bu sayede sürdürülebilir ve kapsayıcı büyüme hedefinin gerçekleştirilmesini sağlayacak bütüncül bir yol haritası olarak belirlenen 12. Kalkınma Planı, Meclise sunulacak.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın, 12. Kalkınma Planı’na ilişkin yarın Plan ve Bütçe Komisyonunda sunum yapması planlanıyor.
BÜTÇE SUNUMU
Bunun yanı sıra 2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi de aynı hafta TBMM’ye sunulacak. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz tarafından 20 Ekim’de Plan ve Bütçe Komisyonunda bütçeye ilişkin sunum yapılması bekleniyor.
İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Hükümlü ve Tutuklu Haklarını İnceleme Alt Komisyonu toplanacak.
Salı ve çarşamba günü ise Mecliste grubu bulunan siyasi partilerin grup toplantıları yapılacak.
-

TBMM haftaya yoğun mesai ile başlayacak
Konutların turizm amaçlı kiralanması ile emeklilere 5 bin lira ödenmesine ilişkin kanun teklifinin de Genel Kurulda görüşülmesi bekleniyor.
Teklif, konutların turizm amaçlı kiralanabilmesi için izin belgesi alınmasını, izin belgesi bulunmaksızın turizm amaçlı kiralama faaliyetlerine devam edenler ile ilk sözleşme tarihinden itibaren bir yıl içerisinde aynı konutu 4 defadan fazla kiraya verenler hakkında 1 milyon lira idari para cezası verilmesini içeriyor. Ayrıca teklifte Plan ve Bütçe Komisyonunda yapılan madde ihdası ile emeklilere bir defaya mahsus 5 bin lira ödenmesi öngörülüyor.
Cumhuriyet’in 100. yılında Türkiye’nin potansiyelini harekete geçirecek, bu sayede sürdürülebilir ve kapsayıcı büyüme hedefinin gerçekleştirilmesini sağlayacak bütüncül bir yol haritası olarak belirlenen 12. Kalkınma Planı, Meclise sunulacak.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın, 12. Kalkınma Planı’na ilişkin 17 Ekim Salı günü Plan ve Bütçe Komisyonunda sunum yapması planlanıyor.
Bütçeye ilişkin sunum yapılması bekleniyor.
Bunun yanı sıra 2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi de aynı hafta TBMM’ye sunulacak. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz tarafından 20 Ekim’de Plan ve Bütçe Komisyonunda bütçeye ilişkin sunum yapılması bekleniyor.
İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Hükümlü ve Tutuklu Haklarını İnceleme Alt Komisyonu toplanacak.
Salı ve çarşamba günü ise Mecliste grubu bulunan siyasi partilerin grup toplantıları yapılacak.
