Etiket: tepki

  • Bursa’da emeklilerden bayram ikramiyesi tepkisi

    Bursa’da emeklilerden bayram ikramiyesi tepkisi

    Tüm Emekliler Sendikası Bursa Şubesi 15 Temmuz Şehitler Meydanı’nda emekli bayram ikramiyeleri ile alakalı basın açıklaması yaptı.

    Tüm Emekliler Sendikası Bursa Şubesi Başkanı Cihat Uygur’un açıklamasından satır başları şu şekilde:

    “16 Nisan’da Ankara’da yaptığımız büyük emekliler mitinginde; Emeklilerin sorunlarını ve taleplerini basınla ve kamuoyuyla paylaştık.Taleplerimiz arasında; Bayram ikramiyesi olarak emeklilere ödenen 1100 TL’nin yeterli olmadığını belirtmiş ve bayram ikramiyelerinin güncellenerek ,asgari ücret seviyesine çekilmesini açıklamıştık.

    Emeklilerin açlıkla boğuştuğunu,hatta ölüm sınırında yaşamlarını devam ettirdiklerini belirtmiştik. Bu nedenle yılda 2 kez verilen bayram ikramiyelerinin yılda 4’e çıkarılmasını ve her bir ödemenin en az asgari ücret tutarında olmasını talep etmiştik.

    Çalışma ve Sosyal güvenlik Bakanı Vedat Bilginin emeklilere yanıtı ;Taleplerimizin karşılanması ve sorunlarımızın çözülmesi yerine, bütün emeklileri hayal kırıklığına uğratan bir açıklamayla;Bayram ikramiyesinde artış yapılamayacağını ve 1100 lira olarak ödeneceğini açıkladı.Bu akıl tutulması değilse ki,değildir,tükenmişliğin yönetememenin sonucudur.Bakanın bu açıklamasını kabul etmiyor ve şiddetle kınıyoruz.Halkla inatlaşmanın ne kendisine ne de iktidarlarına hayır getirmeyeceğini hatırlatırız.Bakan’ın halkın içine çıkmasını ve emeklilerin yüzüne bu açıklamayı yapmasını öneririz.Halktan kopmuş bir bakanlıkla, hatta iktidarla karşı karyayız.Bakan fanustamı yaşıyor?Bu ülke de her üç emekliden ikisi nerdeyse açlık sınırının yarısı kadar ücret alıyor. Her 3 kişiden birisi ben açım diyor.

    Bakan bundan habersiz olamaz.Eflasyon geçen bayramdan bu yana ENAG’ın açıklaması 150, TÜİK’e göre yüzde 60’ın üzerindedir. Enflasyonun bu denli yüksek olduğu görmezden gelinerek,sıfır zam önerisi Bakan açısından talihsizliktir.Böyle sorumluluktan ve gerçeklikten uzak açıklamaları emeklilerin kabul etmesi olası değildir insanların Pazar artıklarını topladığı,halk ekmek kuyruklarında saatlerce sıra beklediği, faturalarını ödemek için çırpındığı bir dönemde;bayramlık alma,bayram sofrası kurma,eş dostların bir araya gelme şansı varmıdır?Bayram yapılması olanaklımıdır?Her defasında geleneklerine bağlı olduğunu söyleyen ittifaklı iktidar;Emeklilerin hiç olmadığı kadar yoksullaştığı bir dönemde aile büyükleri olarak bayram geleneklerini yaşatma şansı var mıdır?

    Günü geldiğinde ,emeklileri yok sayanları emeklilerde yok sayacak ve gereken en güzel dersi verecektir.Yazacak bir hikayeleri kalmayanların şaşkınlığını yaşıyor Bakan. Bu siyasi intihardır.

    AK Parti’nin ölümü gösterip, sıtmaya razı etme taktikleri emeklilerin kanacağı taktikler değildir. Bu oyunlara karnımız toktur.

    Siyasi iktidara sesleniyoruz derhal emeklilerin bayram ikramiyelerini asgari ücret düzeyine çekin.Aile büyükleri olarak çoluk çocukları,torunları ve eş dostları ile bir nebze de olsa birlikte,daha insanca vakit geçirmelerini engellemeyin. Çocuklarımızın, torunlarımızın yüzlerine ışıyacak gülümsemeye engel olmayın. Bütün emeklilere çağrımızdır Hak verilmez alınır. Haklarımızı alana kadar mücadelemizi kesintisiz sürdüreceğiz.”

  • Kılıçdaroğlu’dan tepki: Zamlar durmuyor

    Kılıçdaroğlu’dan tepki: Zamlar durmuyor

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Zamlar durmuyor. Ekim’de 93 kuruş zamlanan LPG’ye 48 kuruş daha zam yolda. Herkes suçlu, bunlar ak kaşık!” dedi.

    CHP lideri Kılıçdaorğlu, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, “Zamlar durmuyor. Ekim’de 93 kuruş zamlanan LPG’ye 48 kuruş daha zam yolda. Doğal gaza yüzde 48 zam yapıp, yükü sanayiye yıktılar. Biliyorlar ki sanayici bunu ürünlere yansıtmaya mecbur. Sonra gelsin marketlere yaptıkları gibi, sanayicilere de karalamalar. Herkes suçlu, bunlar ak kaşık! Ey gözleri Biden’a gülen şahsım; milletimizin dertlerinden tümden habersizsin. Ne zaman bu ülke ile ilgilenmeyi düşünüyorsun? Yüzün bu ülkenin evlatlarına hiç gülmeyecek mi?” dedi.

  • Çavuşoğlu’ndan ABD Başkanı Biden’a tepki

    Çavuşoğlu’ndan ABD Başkanı Biden’a tepki

    Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ABD Başkanı Joe Biden’ın Ulusal Acil Durum halini bir yıl daha uzatması ve Türkiye ile ilgili açıklamalarına yanıt verdi. Çavuşoğlu, “ABD yönetimi kongreye mektup yollarken ya da bilgi verirken doğruyu söylemiyor” derken, “PKK ile YPG arasında hiçbir farkın olmadığını çok iyi biliyorlar. Bu terör örgütüne çok iyi destek veriyorlar. Burada bulunma amacının da DEAŞ ile mücadele olmadığını biliyoruz. DEAŞ ile mücadele eden dünyadaki tek ordu bizim ordumuz” diye konuştu.

    Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, ABD’nin Suriye kararnamesini uzatması ve Türkiye açıklamalarıyla ilgili konuştu.

    Çavuşoğlu, “Bu mektup kopyala yapıştır bir mektup olmuş. Amerikan yönetimi Kongre’ye mektup yollarken ya da Amerikan halkına bilgi verirken doğruyu söylemiyor” dedi.

    Dışişleri Bakanı, “PKK ile YPG arasında hiçbir farkın olmadığını çok iyi biliyorlar. Bu terör örgütüne çok iyi destek veriyorlar. Bu ABD kanunlarına göre suç” derken, “Burada bulunma amacının da DEAŞ ile mücadele olmadığını biliyoruz. DEAŞ ile mücadele eden dünyadaki tek ordu bizim ordumuz” diye konuştu.

    ‘TÜRKİYE’Yİ SUÇLAMAK YERİNE KENDİ YANLIŞ POLİTİKALARINDAN VAZGEÇSİN’

    Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, “Türkiye’yi suçlamak yerine ABD kendi yanlış politikalarından vazgeçsin. Ayrıca Amerikan halkına da kongresine de daha dürüst davransın” diye konuştu.

  • İmamoğlu’na Büyükada’da temizlik tepkisi

    İmamoğlu’na Büyükada’da temizlik tepkisi

    İstanbul Büyükşehir Beldiye Başkanı Ekrem İmamoğlu Büyükada’da düzenlenen bir etkinliğe katılarak vatandaşla bir araya geldi. Büyükada’da sokaklarda yapılan temizliğin yeterli olmadığını belirten bir kadın, Başkan İmamoğlu’na tepki gösterdi. Kadının İmamoğlu’na “Neden temizlenmiyor dedim, verdikleri cevap ‘biz 4 kişiyiz’ oldu. Bu kadar Adayı sadece 4 kişi temizleyebilir mi? Ben bu adada yaşıyorum ve bu ada temiz değil” dediği görüldü. Başka bir vatandaş ise adada sivrisineklerin yoğun olduğunu belirterek ilaçlamanın artmasını talep etti.

    İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu geçtiğimiz gün Büyükada’da bir etkinliğe katıldı. İmamoğlu burada Adalar Belediye Başkanı Erdem Gül ve ada sakinleriyle bir araya geldi. Düzenlenen organizasyona katılan ada sakinlerinden bir kadın, Büyükada’da sokaklarda yapılan temizlik işlemlerinin yetersiz olduğunu savunarak İmamoğlu’na tepki gösterdi.

    Tepkisini dile getiren ve temizlik görevlileriyle konuştuğunu söyleyen kadının, “Neden temizlenmiyor dedim, verdikleri cevap ‘biz 4 kişiyiz’ oldu. Bu kadar adayı sadece 4 kişi temizleyebilir mi? Sadece soruyorum. Bu konuyla lütfen ilgilenin. Ben bu konuyla ilgili yetkililere mail de atacağım. Adayı da dolaşıp bunu görev edineceğim, fotoğraflayacağım. Hani dediniz ya ‘ben adayı dolaştım’ diye. Siz geleceğiniz zaman demek ki ada temizlendi. Ama ben bu adada yaşıyorum ve bu ada temiz değil” dediği görüldü.

    Başka bir kadın ise İmamoğlu’na, “İlaçlamanın artmasını rica ederim, sivrisinekten geçemiyoruz” dedi.

  • İrandan Rusyanın İşgal Hatırlatmasına Tepki̇

    İrandan Rusyanın İşgal Hatırlatmasına Tepki̇

    İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif, Rusya’nın İran Büyükelçiliği tarafından İran topraklarının Sovyetler Birliği ve İngiltere işgali altında olduğu 1943 yılına atıfta bulunulduğu sosyal medya paylaşımına tepki gösterdi. Zarif, “1943 yılında değil 2021 yılındayız” dedi.

    İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif, Rusya’nın İran Büyükelçiliğine ait sosyal medya hesabından paylaşılan fotoğrafa tepki gösterdi. Sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla tepki gösteren Zarif, Rusya Büyükelçiliğinin 1943 Tahran konferansına atıfta bulunarak yaptığı paylaşıma ilişkin, “Bugün uygun olmayan bir resim gördüm. 1943 yılında değil 2021 yılında olduğumuzu herkese hatırlatmak gerekiyor” ifadelerini kullandı. Zarif, “İran halkı, nükleer müzakereler sürecinde olduğu gibi kendi bağımsızlığına ilişkin kararların yabancı devletler ve büyükelçilikler tarafından belirlenmeyeceğini göstermiştir” dedi.

    Rusya’nın İran Büyükelçiliğine ait sosyal medya hesabından, “Büyükelçi Levan Dzhagaryan, İngiltere’nin yeni İran Büyükelçisi Simon Shercliff ile 1943 Tahran konferansının yapıldığı tarihi merdivenlerde” ifadelerini kullanılarak, Rusya Büyükelçisi Dzhagaryan ile İngiltere’nin yeni İran Büyükelçisi Shercliff’in 1943 Tahran konferansının yapıldığı binanın merdivenlerinde fotoğrafı paylaşıldı.

    Eski Sovyetler Birliği Devlet Başkanı Josef Stalin, eski ABD Başkanı Franklin Roosevelt ve İngiltere Başbakanı Winston Churchill’de 1943 Tahran konferansının yapıldığı binanın merdivenlerinde sandalyede oturarak poz vermişti.

  • Çi̇ftçi̇, Tepki̇ Çeken Aşı Paylaşımını Kaldırdı

    Çi̇ftçi̇, Tepki̇ Çeken Aşı Paylaşımını Kaldırdı

    Gülşehir Belediye Başkanı Fatih Çiftçi sosyal medya hesabından yaptığı ’aşı’ paylaşımını gelen tepkiler üzerine kaldırdı.

    Gülşehir Belediye Başkanı Fatih Çiftçi, dün gece saatlerinde sosyal medya hesabından “Sevgili hemşerilerim aşı olmayan personellerimizi ücretsiz izne ayıracağız. Ayrıca sırası gelip aşı olmayan vatandaşlarımızı Belediye hizmet binamıza ve Belediye müştemilatlarına almayacağız. Çünkü biz onları onlardan fazla düşünüyoruz. Lütfen sırası gelen herkes aşı olsun. Tekrar kapanma ve kısıtlama istemiyoruz. Veriler gösteriyor ki hastanede yatanların çoğu aşı olmayan kardeşlerimiz. Kapanma yada kısıtlama olmaması adına tekrar ediyorum, lütfen aşınızı olun. Kamuoyuna saygıyla duyurulur” paylaşımı yaptı.

    Çiftçi, paylaşımını vatandaşların verdiği tepki üzerine paylaşımdan kaldırdı.

  • Erdoğan’dan CHP’ye Berat Albayrak tepkisi

    Erdoğan’dan CHP’ye Berat Albayrak tepkisi

    Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Halkapınar Spor Salonu’nda düzenlenen AK Parti İzmir 7. Olağan İl Kongresi’ne katıldı. CHP’ye Berat Albayrak tepkisi gösteren Erdoğan; “Berat Albayrak ve onun nezdinde ailemi hedef alan bir kampanya yürütülüyor” dedi.

    Erdoğan’ın şu sıralar burada yaptığı konuşmadan öne çıkanlar şöyle:

    “Ordularıyla bu aziz vatanı işgal edemeyeceklerini anlayanlar sinsi yöntemlerle yeni araçlara başvurmuşlardır. terör örgütü 40 yıldır anne karnındaki çocuktan kundaktaki bebeğe okula giden öğrencilerden ak sakallı ihtiyarlara kadar herkesi katlediyor. Şimdi buradan sesleniyorum, ey CHP ey Kılıçdaroğlu Diyarbakır annelerinin semtine hiç uğradın mı? O terör mağduru aileleri hiç ziyaret ettin mi?

    Terör örgütünü kınamak yerine devleti suçlamak olan kirli zihniyette her masumun vebali var. Biz karanlık güçlerin değirmemine suç taşıyanlarla değil kendi devletinin arkasında dağ gibi duranlarla yol yürüyoruz. Biz Cudi’de varız, biz Gabar’da varız, biz Tendürek’te varız, biz Bestler Deresi’nde varız. Hangi inde terörist varsa o inde biz de varız.

    Oraları onlara mezar ettik. Onbinlerle anılan teröristler şimdi yüzlerle anılıyor. Milletime sesleniyorum sizleri bu kutlu savaşta görmek istiyoruz.

    Berat Albayrak ve onun nezdinde ailemi hedef alan bir kampanya yürütülüyor. Ülke ve milletin hayrına en küçük bir sözlerine şahit olmadığımız CHP’nin kampanyasını görmezden geldik. Ama artık siyaset boyutunu aşıp temel hak ve özgürlüklerine özellikle ailelerimize saldırı boyutuna geldi.

    Bu zat bugüne kadar belgeleriyle mahkeme kararlarıyla şahitleriyle yüzüne vurduğumuz onca yalanına rağmen sürekli aynı şeyleri söylemeyi sürdürüyor. Önüne hangi hakikatlar konulursa konulsun önceden ezberletilen, dayatılan çerçeveye sadık kalarak aynı şeyleri sürekli tekrarlıyor. İki bakanımız grup toplantısından öne kendisine gittiler. İçişleri Bakanım ve Savunma Bakanım CHP ve İYİ Parti genel başkanlarına gittiler. Bu katliamla ilgili kendilerini bilgilendirsin istedim. Bakanlarım bunu söyleyince CHP’nin başındakini adam sandım. Haberizmi yok diyor, asıl kaynağından anlatsınlar istedim.

    Dertlerinin ülke ve millet olmadığını hakikatları binlerce kez dinleseler de kafalarındaki senaryoyu yerine getirmeyi sürdüreceklerini biliyoruz. İzmir’e olan saygımız gereği son 7-8 yıldır ülkemizin ekonomide yaşadığı saldırıları ve verdiğimiz mücadeleyi özetle anlatmak istiyorum. Berat Bey’in ifa ettiği görevlerdeki en büyük talihsizliği ‘damat’ sıfatının, birikimi, gayreti ve başarısının önüne geçirilmiş olmasıdır. Herhangi bir siyasetçi olarak bu işleri yapsaydı kendisiyle ilgili daha objektif değerlendirmeler yapılabilirdi.

    DÖVİZ REZERVLERİ EKSİDE İDDİASINA YANIT

    Şu anda IMF’ye bir kuruş borcumuz yok. Bize diyorlar ki IMF’den borç alın. O sizin cibiliyetinizdir, o sizin karakterinizdir. Bunlar sahtekar. Ne diyorlar? Şu anda Merkez Bankası’nın döviz rezervi sıfırlandı, hatta sıfırın altına düştü. Göreve geldiğimizde merkez Bankası’nın 27,5 milyar dolar döviz rezervi vardı. Şu anda 95 milyar dolar döviz rezervimiz var. Başbakanlığım döneminde bu döviz rezervi 132 milyar dolara kadar çıktı. Ondan sonra bir düşüşle 95’e indi.

    “YARGIDA HAKKINI ARAYACAK”

    Berat Bey de hukuk çerçevesinde bugün itibarıyla yargıda hakkını arayacaktır. Berat Bey aleyhine kampanyanın amacı bilgi almak değil. Senden o paraları alıp fakir fukaraya dağıtacağız.

    “İŞLEMLER HUKUKA AYKIRI DEĞİL”

    Ne döviz buharlaştı, ne hukuka aykırı bir işlem var. Yapılan döviz işlemleri hukuka uygundur. Bu işlemler sayesinde ekonomimiz ciddi şoklar altında hedeflerine bağlı kalmayı başardı. CHP’nin bu izahlara rağmen aynı teraneyi sürdüreceğinden şüphemiz yok. Bizim muhatabımız millettir. Sözümüzde milletedir. Tayyip Erdoğan’a ailesine çalışma arkadaşlarına saldırarak hedeflerimizden uzaklaştırabileceklerini sananlara, size buradan ekmek çıkmaz diyoruz.”

  • Koza Han’daki restorasyona büyük tepki

    Koza Han’daki restorasyona büyük tepki

    Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin 600 yıllık geçmişe sahip Koza Han’da başlattığı yenileme çalışmaları tepki çekti. Arnavut kaldırımlarının yerini mermerler alırken tarihi dokunun bozulduğu gerekçesiyle eleştirilerde bulunuldu.

    CHP Bursa Milletvekili Erkan Aydın: Koza Han’daki restorasyon rezaletini durdurun

    Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin Koza Han’da zemin yenileme adı altında bir restorasyon rezaletine imza attığını ifade eden CHP Bursa Milletvekili Erkan Aydın, bu tarihi dokuyu bozan çalışmanın bir an önce durdurularak eski görüntüsüne kavuşturulması gerektiğini söyledi.

    Beş asır önce yapılan, Bursa’nın en önemli turistik mekanlarından, 2014 yılında UNESCO Tarihi Kültür Miras Listesi’ne alınmış Koza Han’da Bursa Büyükşehir Belediyesi, 5 asırlık taşları sökerek yerlerine beton taşlar döşüyor. Koza Han’a giderek bu çalışmayı yerinde inceleyen CHP Bursa Milletvekili Erkan Aydın, Bursa’da bir restorasyon rezaletinin daha yaşandığına dikkat çekti.

    Aydın, “Beş asırlık taşların yerinden sökülerek yenileme çalışması yapıldığını üzüntüyle yerinde gördük. Anıtlar Kurulu’nun burada bir çivi çakılsa dahi hemen işlem yaptığı yerde maalesef şu güzeli tarihi doku bozularak yerine düz beton şeklinde taşlar döşeniyor. İngiltere Kraliçesi’nin dahi Bursa ziyaretinde uğrayıp çay içtiği Koza Han, bizlerin gelecek nesillere miras olarak bırakmamız gereken yerlerin başında geliyor” diye konuştu.

    Ayrıca yeni yapılan taşların su taşkınına da sebebiyet verebileceğinin altını çizen Aydın, bu tarihi yapının bozulmasıyla ilgili çok geç olmadan bu çalışmaların durdurulması çağrısı yaptı.

    Sosyal medyada paylaşılan bir videoda yapılan çalışmaların söküldüğü görüldü.

    DOĞADER’den yapılan açıklamada;

    Bursa’nın UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan değeri Koza Han’da tarihi dokuyu bozacak işlemler derhal durdurulmalıdır.

    Beş asırdan fazla Bursa’da ayakta kalan Koza Han’da Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin yapmış olduğu zemin yenileme çalışmalarını üzülerek izliyoruz.
    UNESCO’nun Dünya Mirası listesi içerisinde sıraladığı Orhangazi Külliyesi ve Hanlar Bölgesi, Koza Han özel bir değerdir. Burada tarihi dokuyu dikkate almadan yapılan her çalışma kültür mirasımıza zarar vermektedir.

    Büyükşehir Belediyesi’nin Anıtlar Kurulu kararıyla başlattığı çalışma popülist bir karardır veBursa’nın yüzlerce yıllık tarihine indirilmiş bir hançerdir.
    DOĞADER olarak bu yürütülen yenileme çalışmalarının durdurulmasını istiyoruz.

    Bursa’nın tarih mirasına, kültürüne sahip çıkmak isteyenleri öncelikle tarihi dokuyu korumaya çağırıyor, var olan yapıları gelecek yıllarda ayakta tutmak için sağlamlaştırmaya davet ediyoruz.

    TWİTTER’DA BİRÇOK KULLANICI TEPKİLERİNİ DİLE GETİRDİ

    https://twitter.com/bahtisenmert/status/1344577543609966592

  • Türkoğlu: Alinur Aktaş Bursalılar ile alay ediyor

    Türkoğlu: Alinur Aktaş Bursalılar ile alay ediyor

    İYİ Parti Bursa İl Başkanı Selçuk Türkoğlu, Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin Eskişehir’in Beylikova ilçesinde yapılan Millet Bahçesi için 350 bin TL’nin üzerinde yardım kararı aldığını belirterek Alinur Aktaş’ın Bursalılarla alay ettiğini söyledi. Daha önce Rize Meydanı’na yapılan yardımla ilgili tartışmaları da hatırlatan Türkoğlu, Aktaş’ın Bursalıların hakkı olan kaynakları bol keseden harcayarak Beştepe’ye yaranmaya çalıştığını söyledi.

    İYİ Parti Bursa İl Başkanı Türkoğlu’nun açıklamaları şöyle;

    Bursa Büyükşehir Belediyesi 5 katrilyona yakın borç batağına saplanmışken, Bursalıların hakkı olan kaynaklarını bol keseden harcamaya devam ediyor.
    Daha henüz Rize Meydanı için yapılan ve kamuoyunun büyük tepkisini çeken 427 bin TL’lik desteğin mürekkebi kurumadan, şimdi de Eskişehir’in Beylikova ilçesinde yapılmakta olan millet bahçesi için 350 bin TL’yi aşan yardım kararı alındı.

    17-12-2020 tarihli Bursa Büyükşehir Belediye Meclisi kararına göre söz konusu destek için Başkan Alinur Aktaş’a yetki verildi.

    HANGİ MALZEMELER ALINACAK?

    Plan Bütçe Komisyonu’nun, Meclis’in talebiyle hazırladığı rapora göre Beylikova Belediyesi’nin ihtiyaç listesi olarak bakın hangi malzemeler Bursalıların parasıyla alınacak.

    • 3.000 metrekare için mineral kaplı prizmatik beton parke taşı.
    • 1.000 metre için beton bordür taşı.
    • 60 adet aydınlatma direği.
    • 2 takım çocuk oyun grubu.
    • 2 takım spor aletleri.
    • 35 adet piknik masası.
    • 50 adet çöp tenekesi.
    • 20 adet bank.

    Toplam maliyeti 350 bin TL’yi aşan bu yardım, borç içinde yüzen Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından, üstelik Bursa için elzem yatırım harcamaları dururken yapılacak.

    Alinur Aktaş’ın bu destekleri, sırf Saray’a yaranarak Bursa’da çizilen karizmasını düzeltmek için yaptığını hatta bunun için çırpındığını biliyoruz. Beslemekten vazgeçmediği İstanbul’daki yandaş medyanın baronlarını bugünlerde tek tek gezerek, kamuoyundaki olumsuz algısını değiştirme çabasına girdiğini de gördüğümüz telaş içindeki Alinur Aktaş’ın, AKP İl Başkanı’ndan sonra sıranın kendisine geleceğinin endişesini yaşadığının da farkındayız. Ne var ki korkunun ecele faydası olmaz.

    SARAY’A YARANMAYA ÇALIŞIYOR!

    Aktaş’ı ne Cumhurbaşkanı’nın memleketi Rize’ye yardımı, ne de Bursa dışındaki millet bahçelerine para yağdırması kurtaracak.

    Bursa’daki Millet Bahçesi’nin, Atatürk Stadı gibi şehrin çok önemli bir tarihsel ve nostaljik değerinin adeta katledilerek yapılmasının öfkesi dinmeden, Eskişehir’in Beylikovası’ndaki millet bahçesi için Bursalıların hakkı hukuku çiğnenerek harcama yapılması, tek kelimeyle abesle iştigaldir.

    Bursa ve Bursalıların, koskoca bir kentle alay edercesine ve son derece cüretkarca yapılan bu israfların hesabını, önlerine konacak ilk sandıkta soracağından hiç kuşkumuz yok.

    İYİ Parti olarak Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin yönetilemediğini en yüksek perdeden dillendirmeye ve Alinur Aktaş’ın kifayetsizliğini her yanlış icraatında gözler önüne sermeye devam edeceğiz.”

  • Dışişleri’nden AB’ye Kıbrıs tepkisi

    Dışişleri’nden AB’ye Kıbrıs tepkisi

    Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, “Kıbrıs Türklerinin varlığını ve haklarını yok saymayı alışkanlık haline getiren Avrupa Birliği’nin (AB) şimdi de Kıbrıs Türk halkının çözüm iradesini reddetme cüretini gösterdiğini” bildirdi.

    Aksoy, AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell’in Kıbrıs meselesine ilişkin açıklaması hakkındaki soruya cevabında, Kıbrıs meselesinin taraflarının belli olduğunun, adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir çözümün ancak Ada’nın ortak sahibi iki halkın iradesi esas alındığı takdirde mümkün olacağının altını çizdi.

    Aksoy, “Kıbrıs Türklerinin varlığını ve haklarını yok saymayı alışkanlık haline getiren AB şimdi de Kıbrıs Türk halkının çözüm iradesini reddetme cüretini göstermektedir.” ifadelerini kullanarak, Borrell’in Kapalı Maraş ve Kıbrıs meselesinin çözümü konusunda dile getirdiği görüşlerin, Birliğin Ada’daki gerçeklerden ne kadar kopuk olduğunu yeniden gözler önüne serdiğini kaydetti.

    Kıbrıs Türk halkına hiçbir açıklamasında atıfta bulunmayan, 2004 yılında Birleşmiş Milletler (BM) çözüm planını reddeden Güney Kıbrıs Rum Yönetimini üyelikle ödüllendiren, Kıbrıs Türklerine verdiği sözlerin hiçbirisini yerine getirmeyen AB’nin çözüme katkıda bulunmasının beklenemeyeceğini vurgulayan Aksoy, “Öte yandan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Kapalı Maraş konusunda aldığı ve Türkiye’nin tam destek verdiği karar, Sayın Cumhurbaşkanımızın da belirttiği gibi yeni mağduriyetler yaratılmasına değil, mevcut mağduriyetlerin giderilmesine matuftur.” ifadelerini kullandı.

    Aksoy, BM Güvenlik Konseyi kararlarının mülkiyet haklarının üzerinde olmadığına dikkati çekerek, aynı şekilde BM Güvenlik Konseyi kararlarının halkların iradelerinin de üstünde olmadığını kaydetti.

    “AB Kıbrıs Türk halkının varlığını ve iradesini dikkate almalı”

    Kıbrıs Türk halkının iradesinin son seçimlerde iki devletli çözüm modelinin müzakere edilmesi yönünde oluştuğuna ve bu iradeye AB dahil herkesin saygı göstermesi gerektiğine işaret eden Aksoy, Kıbrıs’ta iki toplumlu, iki kesimli federal çözüm modelinin 50 yılı aşkın süredir denendiğini, Rum tarafının Kıbrıs Türk halkını eşit ortak olarak görmemesi, gücü ve refahı paylaşmak istememesi nedeniyle bir sonuç vermediğini belirtti.

    Aksoy, “AB, Kıbrıs meselesinin çözümüne katkıda bulunmak istiyorsa, öncelikle Kıbrıs Türk halkının varlığını ve iradesini dikkate almalı ve 2004 yılında verdiği taahhütleri yerine getirmelidir.” değerlendirmesinde bulundu.