Etiket: tesbih

  • Bu tespihin fiyatı 50bin dolar

    Bu tespihin fiyatı 50bin dolar

    Adana 3.Tespih ve Doğal Taşlar Fuarı’nda 50 bin dolar değerindeki, 210 gram ağırlığında olan Osmanlı Sıkma Kehribar tespih görücüye çıktı.

    Tespihi satan Mehmet Demir, ”Tespih Osmanlı Sıkma kehribardır. 1900’lü yıllarda Almanlar tarafından üretilen malzemeden yapılmış tespihtir. 210 gram ağırlığı vardır, tespihi değerli kılan tek parça oluşu ebat ölçüleri değerli kılıyor. Muadillerini geçerek, koleksiyonların gözdesi aranan haline geliyor” dedi.

    “Koleksiyonerler 50 bin dolara az diyor”

    Demir, ”Fiyatı 50 bin dolardır. Tespihi bilmeyenler, kültürünü bilmeyenler Osmanlı sıkma kehribara vakıf olmayan 50 bin dolar gülünç geliyor onlara. Bunu bilmeyenler 50 bin dolar çok abartı bir meblağ geliyor, işi bilenler bunun koleksiyonerliği yapanlar tespihi görünce 50 bin doların az olduğunu belirtiyor” sözlerine yer verdi.

  • Araba fiyatına tesbih

    Araba fiyatına tesbih

    Dulkadiroğlu ilçesi Sarayaltı İsa Dıvanlı Mahallesi’nde 9 yıldır tesbih işletmesi yapan 35 yaşındaki Derviş Candemir, el emeği göz nuru tesbihlerin belirli aşamalardan geçerek müşteriye sunduğunu söyledi. Candemir, dükkanında bulunan ürünlerin 250 TL’den 180 bin TL’ye ulaşan rakamlardan satıldığını aktardı.

    Maddi değerle ölçülmeyecek çok yüksek tesbihlerin olduğunu söyleyen Candemir, “Ben 9 yıldır bu sektörde hizmet etmekteyim. İyi günlerimizde oldu, kötü günlerimizde oldu. Malum Kahramanmaraşlı olarak büyük bir deprem atlattık ve diğer illerimiz ile birlikte. Buna rağmen şükürler olsun ki ayakta kalıp, tutunmaya çalıştık. Osmanlı sıkma dediğimiz ,tabir ettiğimiz tesbih 165 bin TL’ ye varan tesbihlerdir. Koleksiyonlarda kullanılan tesbihimiz ise 115 bin TL civarında. Burada maddi değerle ölçülmeyecek çok yüksek tespihlerimiz var. Mesela burada eski usul çalışılmış tesbihler var” dedi.

    Candemir, “Buraya tahmini bir fiyat olarak girersek,1 milyon TL ‘ye ulaşacak rakam mevcuttur. Bu da günümüzde bayağı maddi değere sahiptir. Araba mı diyeyim arabalar mı diyeyim tabi markasına göre değişiyor. Burada en düşük tesbihimiz 250 TL’den başlıyor ,en yüksek fiyatımız ise 170-180 bin TL’ye kadar ulaşıyor. Çok şükür bizlerde bu mesleği çocuklarımıza ve bizim gibi olan gençlere bırakabilirsek ne mutlu bizlere” dedi.

  • Türkiye’de kahvesi, Irak’ta tesbihi

    Türkiye’de kahvesi, Irak’ta tesbihi

    Irak’ın kuzeyindeki Erbil kentinin merkezinde yer alan tarihi Erbil Kalesi altında bulunan parkta sergilenen çeşitli renklerde doğal nakışlı menengiç taneleriyle yapılan tesbihler büyük ilgi görüyor. Türkiye’de kahvesinin yapıldığı menengicin tesbihlerinin fiyatı ise 1 dolar ile 500 dolar arasında değişiyor.


    Bölge esnafı Seyit Ahmet, “Bu tesbihlerin çoğu Süleymaniye, Raniye, Çaharkurna bölgelerindeki dağlarda bulunan menengiç ağaçlarından yapılıyor. Elimde bulunan tesbihin ismi Lareşe. Bunun fiyatı 15 dolardan başlıyor. Bazı çeşitleri ise 200 dolar ve 500 dolara kadar satılıyor” dedi. Bölgedeki bir diğer esnaf Karzan Ali ise satılan tesbihlerin arasında en pahalısının menengiçten yapılan tesbihler olduğunu belirerek “250 taneli tesbihlerin bazı çeşitlerinin fiyatı yaklaşık 500 dolar civarında satılıyor” ifadelerini kullandı.

  • Depremde ilk işi milyonluk tesbihlerini kurtarmak oldu

    Depremde ilk işi milyonluk tesbihlerini kurtarmak oldu

    Battalgazi ilçesinde yaşayan 30 yaşındaki depremzede koleksiyoner Erdinç Özkan Çelik bir bölümü hediye olan bin 200’ün üzerindeki piyasa değeri yaklaşık iki milyonluk tespih koleksiyonuna gözü gibi bakıyor. 6 Şubat depremlerine evinde yakalanan Çelik ilk işinin aralarında Osmanlı kehribarından yapılma altın işlemeli tespihlerin de bulunduğu koleksiyonu kurtarmak olduğunu söyledi. Deprem sonrası devam eden artçılar nedeniyle koleksiyonundaki değerli parçaları Ankara’daki bir yakına teslim ederek muhafaza aldığını aktaran Çelik,” Küçük yaşlardan tesbihe olan merakım zamanla koleksiyona dönüştü. Daha sonrası ise işin ticaretine başladık çünkü bir şekilde koleksiyonu tamamlamak için alım satım yapıyoruz” dedi.


    Depremlerde ilk işinin koleksiyonu kurtarmak olduğunu belirten Çelik,” 11 ili etkileyen bir deprem yaşadık deprem de Hacı Abdi Mahallesi’ndeki evimiz ağır hasar aldı. Kenedimizi toparladıktan sonra ilk işim koleksiyonu dışarı çıkarmak oldu. Koleksiyonumuzda her çeşit ürünlerimiz mevcut orijinal dışında hiçbir ürünü koleksiyonumda bulundurmuyorum. Püsküllerinde de gümüş ve altın dışında hiç şey kullanmıyorum” diye konuştu.

  • Çoğu kişi kıymetini bilmiyor! Bursa’da 70 bin TL’ye satılıyor

    Çoğu kişi kıymetini bilmiyor! Bursa’da 70 bin TL’ye satılıyor

    Osmanlı döneminden kalma antika kehribar tespihler fiyatlarıyla el yakarken, güzellikleriyle de göz kamaştırıyor. 30 milyon yıllık fosillerden yapılan kehribar tespihler, gün ışığında renkten renge girerek görenleri mest ediyor.

    Fiyatlarıyla el yakan antika kehribar tespihler, 30 ila 70 bin lira arasında satılıyor. 99’luk tespihlere kıyasla 33’lük tespihler daha çok revaçta. Tespih yapılan boncukların bir tanesinin fiyatı 2 bin lirayı buluyor. Ancak nihai fiyatları bu işten anlayanlar ve sıkı pazarlıklar belirliyor.

    Bursa’daki dükkanında 35 yıldır tespih satan Süleyman Bozkurt’un koleksiyonunda her türlü el yapımı tespih bulunuyor. En fazla rağbet görenler ise antika kehribar tespihler. Kehribarın en büyük özelliği, stresi giderip ruhu dinlendirmesi. Ruh sağlığına iyi geldiğine inanılan “sıkma” ve “damla” kehribar tespihleri birçok erkek asırlardır elinden düşürmüyor.

    Kıymetini bilmeyenler dedelerinden kalan tespihleri elinden çıkarıyor

    Osmanlı devrinde de, günümüzde de kehribar tespihlerin büyük rağbet gördüğünü anlatan Süleyman Bozkurt, “Elimde görmüş olduğunuz bu ürün, Osmanlı döneminden kalma 100-120 yıllık kehribar bir tespih. Adı Osmanlı kehribar tespihi olarak geçiyor. Bu tespihler bize mirasçılardan geliyor. Yani kişinin dedesinden kalmış. Tespihten anlamayan kişiler bunları bize getirip satıyor. Biz de bunları alıp değerlendiriyoruz. Meraklılarını bulup eski eserlerin yok olmasını önlemiş oluyoruz. Eskiden de bu işin meraklıları vardı, şimdi de var” dedi.

    İşçiliğine göre fiyatı artıyor

    Milyonlarca yılda oluşan kehribar tespihlerin kıymetli olduğunu kaydeden Süleyman Bozkurt, “İşçiliğine göre fiyatı artıyor. Tespihi tanınmış ünlü birisi kullanınca da fiyatı artıyor. Bu elimdeki tespihin fiyatı ise 70 bin lira. Elimdeki ikinci tespih ise 60 yıllık. Fiyatı 30 bin lira. Bu işte fiyatı belirleyen kişi alıcı ve satıcıdır. Bu işten hakikaten anlayan meraklı insanlar fiyatları belirliyor’’ diye konuştu.

    Kehribar tespihlerin üretim aşamasını da anlatan Süleyman Bozkurt, “Çam ağacının reçinesi, binlerce yıl toprak altında kalarak fosilleşiyor. Daha sonra parçalar fosilleştikten sonra tornada tespihe veya başka objeye dönüştürülüyor. Üretim aşaması bu şekilde oluyor. Bu bin yıllık bir kültür’’ diye bilgi verdi.

    Yaralı ağacın reçinesi 30 milyon yılda fosilleşiyor

    Kehribarın ana maddesi reçinedir. İki şekli bulunuyor. Damla kehribar (amber), sıkma kehribara da (bagalite amber) deniyor. Halk arasında ise en çok kullanılan tabir ateş kehribardır. Osmanlı sıkma kehribar, zar kehribar gibi isimleri de var. Damla kehribar; kayın, ardıç ve çam gibi iri gövdeli ağaçların yara aldığında ya da kırıldığında kendini iyileştirmek için salgıladığı sıvının, yani reçinenin toprağa karışması ile üzerinden 25 -30 milyon yıl geçmesinden sonra fosil olmasıdır. Bu fosil olan taşlar günümüzde topraktan, bataklıktan, denizden çıkarılıyor. Topraktan kazı yapılarak da kömür gibi çıkarılıyor. Ayrıca sondaj vurulup su basılarak çıkarılıyor.

    İçinde böceğin fosilleştiği kehribarlara “damla” deniyor

    Kehribarın üzerine yapışan sinek ve böcekler reçine tarafından hapsediliyor. Bu, kehribarların içindeki canlının taşlaşmasına ve sinek fosilli damla kehribarın oluşmasına sebep oluyor. Fosilli kehribar daha makbul. Ayrıca kehribarın toprağa dökülmesi sonucu bitki ve toprak karışımı ile toprak fosilli, yaprak fosilli, kehribarlar da teşekkül ediyor. Dünya üzerinde damla kehribat Rusya, Litvanya, Ukrayna, Kaliningrad, Doğu Almanya, Baltık denizi gibi ülkelerde çıkıyor. Mavi kehribar ise volkanik küller ihtiva ediyor.