Etiket: test

  • Bilim Kurulu üyesi test zorunluluğunu değerlendirdi

    Bilim Kurulu üyesi test zorunluluğunu değerlendirdi

    Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, öğretmenler ve okul çalışanlarına haftada 2 kez PCR testi zorunluluğu getirilmesi ile aşı yaptırmayan bu kişilerin ayda 8 kez PCR testi yaptırmak zorunda kalacağını söyledi. İlhan, “PCR testi; burnunuz acıyor, boğazınız acıyor sonra tekrar rahatsızlık hissediyorsunuz, zaman kaybı oluyor. Test yaptırmaya gittiğinizde kalabalıksa odada bulaşma riski söz konusu oluyor. Açıkçası ben olsam vatandaşlarımızın yerinde, aşımı yaptırıp, PCR zorunluluğundan kurtulurdum” dedi.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kabine Toplantısı’nın ardından yaptığı açıklamada, okullarda 6 Eylül’de yüz yüze eğitimin başlamasıyla henüz aşı olmamış öğretmen ve diğer personelin haftada en az 2 defa PCR testi yaptırmasını isteyeceklerini söyledi. Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı, Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Başkanı, Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, DHA’ya yaptığı açıklamada, salgın ile mücadelede şu an aşının en güçlü silah olduğunu söyledi. İlhan, “Türkiye’de yüzde 55 kadar vatandaşımızın çift doz aşı olduğunu, hedef doğrultusunda neredeyse yüzde 75’e yakın vatandaşımızın da tek doz aşısını olduğuna şahit oluyoruz. Çift doz aşısını olan vatandaşlar yüzde 70-80’lere gelirse o zaman aşılama konusunda daha çok başarı sağlayıp, pandeminin üstesinden gelmek daha kolay olacak” dedi.

    ‘RİSKİ AZALTMAK GEREKİYOR’

    Okulların açılacağına değinen Prof. Dr. İlhan, “Sürecin başından beri tüm Bilim Kurulu üyeleri okulların en geç kapanması, en erken açılmasını savunuyoruz. Gerçekten okulların bir an önce açılması gerek ilköğretim gerek üniversite gerçekten çok önemli. Bunun için de insanlar kapalı yerlerde bir araya gelecekleri için, nereden baksanız üniversiteler de dahil yarım günden fazla dersler olacağını düşündüğümüzde buradaki riskleri azaltmak gerekiyor. Bu riskleri azaltmak için işle ilgili alınabilecek önlemler var. Bunların başında ortamların temiz hava ile havalandırılması, sınıflarda seyrek oturulması, maske takılması gibi bileşenler söz konusu olmakla birlikte bir de tabi ki aşılanma var” diye konuştu.

    ‘SİNEMA VE TİYATROYA GİRİŞTE DE İSTENECEK’

    Prof. Dr. İlhan, pandemi ile mücadelede aşının en güçlü silah olduğuna dikkat çekerek, “İki doz aşısını olanlar üzerinden gidersek eğer yüzde 55’lik rakama sahibiz. Aşı olmak Türkiye’de zorunlu değil aşı olmak isteye bağlı. Bu da önemli bir yaklaşım ama aşı olmayan vatandaşlarımızın da kapalı ortamlara girdikleri için hem kendilerini hem de çevrelerini korumaları için böyle bir yaklaşım benimsenmiş durumda. Kişi aşı olmak istemiyorsa sadece aslında okullarımız, idarecilerimiz, öğretmenlerimiz için geçerli değil öğretim üyeleri, üniversite öğrencilerimiz için de geçerli hatta üniversiteler dışında sosyal alanlara girişte sinema, tiyatro, otobüs, tren, uçak yolculuğunda da kişinin aşısı söz konusu değilse yine PCR testi sonuçları istenecek” dedi.

    ‘AMAÇ KULUÇKA SÜRESİ’

    Prof. Dr. İlhan, PCR testinin neden haftada 2 kez istendiğine ilişkin, “Koronavirüs için baktığımızda bulaşma süresi ve kuluçka süresini üst üste koyduğumuzda 3 güne kadar uzayabildiğini görüyoruz. Yani bir kişi koronavirüs enfeksiyonunu aldıktan sonra daha çok 3 güne kadar PCR pozitif hale geliyor. Diyelim ki pazar günü bir şüpheli teması oldu kişinin ancak çarşamba günü PCR pozitifliği söz konusu olabiliyor. Bu nedenle okul gününü içerecek şekilde haftada 2 defa olması mantıklı. Örneğin pazartesi sabahı öğrencimiz, ilkokul öğretmenimiz ya da üniversite öğretim üyemiz testini verecek, 3 gün sonra bu sefer perşembe olacak veya pazar günü verecek bu sefer çarşamba olacak gibi düşünmek mantıklı. Bunun da tamamen amacı koronavirüs mücadelesinde 72 saatte ancak koronavirüs pozitif olabileceğini düşünüp, bunun taramasını yapmak” diye konuştu.

    ‘AŞIMI YAPTIRIR, TESTTEN KURTULURUM’

    Prof. Dr. İlhan, PCR testi zorunluluğunun aşıya teşvikte etkisinin olup olmayacağına ilişkin, “PCR testi taramada iyi bir test fakat haliyle uygulaması zor aynı zamanda belli bir süre sonra sonuç veriyor ama şu an elimizde taramadaki en doğru test. Bir yandan da sağlık sisteminin yükünün artacağını göz önünde bulundurmak gerekiyor. Test ücretsiz yapılacağı için çok fazla başvuru olacak, hastanenin iş yükü artacak. Vatandaş ayda en az 8 kez PCR testi yaptırmak zorunda kalacak. 8 kez yaptırmak demek, pek çok vatandaşımız yaptırmıştır PCR testi. Burnunuz acıyor, boğazınız acıyor sonra tekrar rahatsızlık hissediyorsunuz, zaman kaybı oluyor, test yaptırmaya gittiğinizde kalabalıksa odada bulaşma riski söz konusu oluyor. Açıkçası uygulama açısından baktığımızda ben olsam vatandaşlarımızın yerinde aşımı yaptırıp PCR zorunluluğundan kurtulurdum. Konuyu böyle düşünmek gerekiyor” dedi.

  • Kapsam genişletildi! Rastgele test uygulaması başladı

    Kapsam genişletildi! Rastgele test uygulaması başladı

    Sağlık Bakanlığı, koronavirüs tedbirleri kapsamında Türkiye’ye girişlerde riskli olarak değerlendirilen ülkelere yönelik örnekleme temelinde PCR testi uygulamasının kapsamını genişletti. Bu kapsamda başta Türkiye’nin dünyaya açılan kapısı konumundaki İstanbul Havalimanı olmak üzere tüm sınır kapılarında rastgele seçilecek yolcular, PCR testine tabi tutulmaya başlandı.

    Koronavirüs tedbirleri kapsamında Sağlık Bakanlığı tarafından daha önce riskli olarak değerlendirilen ülkelerden Türkiye’ye gelen yolculara yönelik uygulanan örnekleme temelinde PCR testi çalışmasının kapsamı genişletildi. Bu kapsamda sadece riskli bölgelerden değil, tüm ülkeden gelen yolculara rastgele test uygulaması yapılacak. İstanbul Havalimanı’nda da bugünden itibaren yurda giriş yapan yolculara yönelik örnekleme temelinde PCR testi uygulamasına başlandı.

    Havalimanının gelen yolcu katındaki pasaport kontrol noktasının bulunduğu alana kurulan test merkezinde, yurda giriş yapan yolcular rastgele seçilerek, PCR testi örneği alınıyor. Akabinde ise pasaport ve konaklama bilgileri alınan yolcu havalimanından ayrılıyor. Alınan örneklerin pozitif çıkması durumunda ise yolcuya ulaşılarak karantina kuralları uygulanacak. Uygulama kapsamının genişletilmesiyle birlikte, Delta varyantı başta olmak üzere, çeşitli varyantların da tespit edilmesi hedefleniyor.

    “Yolculara yönelik PCR uygulamalarına bir yenisini daha ilave ediyoruz”

    Kapsamın genişletilen uygulamaya ilişkin açıklamada bulunan İstanbul Havalimanı Baştabibi Dr. Aykut Yener Kavak, “Aslında biz bu uygulamayı daha önce de başlatmıştık. Özellikle belirlenmiş uçaklara yada hedef ülkelerin uçaklarına giderek örnekleme yöntemiyle PCR sürüntüleri alarak bu çalışmalarımızı yapıyorduk. 1 Temmuz itibariyle çeşitli ülkelere yeni yasaklar geldi ve bazı ülkelerden istediğimiz belgelerde artış oldu. Bu kapsamda havalimanında daha önce başlattığımız özellikle transit bölgedeki PCR uygulamalarına, yada giden yolcu katındaki yolculara yönelik PCR uygulamalarına bir yenisini daha ilave ediyoruz. Sadece İstanbul Havalimanı olarak değil, tüm uluslararası havalimanlarında eş zamanlı olarak başlattık” şeklinde konuştu.

    “Özellikle yeni varyantların hangi ülkelerde daha yoğun görüldüğünü tespit etmeye çalışacağız”

    Uygulamayla yeni varyantları da tespit edilmesini amaçladıklarını belirten Dr. Aykut Yener Kavak, “Örnekleme yöntemiyle gelen yolculardan yeteri kadar numune alıp, özellikle yeni varyantların hangi ülkelerde daha yoğun görüldüğünü bakanlık olarak tespit etmeye çalışacağız. Özellikle pasaport girişlerinde her uçakta belli sayıda yolcuyu seçerek PCR numunelerini alacağız. Yolcularımızı bekletmeyeceğiz, daha sonra çıkan sonuçlara göre bu yolculara karantina veya valilikler tarafından belirlenmiş yurtlarda karantina şeklindeki uygulamalara başlatıyoruz. Pasaport kontrolüne gelen yolculardan belli sayıda seçeceğiz. Görevli arkadaşlarımız bu yolcuları pasaportlarıyla birlikte bu alana alacak. Kabinlerde sürüntüleri alındıktan sonra kayıtları yapılacak. Daha sonra alınan bu numuneler de çalışılmak üzere hastaneye gönderilecek” dedi.

  • İstanbul’un en büyük koronavirüs test laboratuvarı… Günde 10 bin test yapılıyor

    İstanbul’un en büyük koronavirüs test laboratuvarı… Günde 10 bin test yapılıyor

    Günde yaklaşık 100 bin koronavirüs testinin yapıldığı İstanbul’daki laboratuvarlardan en büyüğü Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi laboratuvarı. Burada günde 10 bine yakın test sonucu çıkıyor. Laboratuvardaki çalışmalar Demirören Haber Ajansı (DHA) tarafından görüntülendi. Hastanedeki çalışmalarla ilgili bilgi veren İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü Laboratuvar Direktörü Uz. Dr. Cemal Kazezoğlu, “İlimiz şu anda turuncu kapasitede. Biz daha çok test yaptığımız için daha çok vaka yakalıyoruz o nedenle turuncudayız şu anda.”dedi. Dr. Kazezoğlu, ” Eğer bu yeni normal döneminde bu kısıtlı sosyalleşmeye hep birlikte ilan edilmiş kurallara uyarak sahip çıkarsak, buna özen gösterirsek turuncu sarıya, sarı maviye dönebilir” diye konuştu.

    İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü’nün İstanbul’da bu alanda hizmet veren 14 laboratuvarı var. Ayrıca ill sağlık müdürlüğünün yetkilendirdiği 63 özel laboratuvar bulunuyor. Bu laboratuvarların günlük toplam test sayısı yaklaşık 100 bine kadar çıkıyor. Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ndeki laboratuvar cihaz kapasitesi ve çalışan açısından en büyüğü. Hastanenin laboratuvarında uzmanlar ve personelden oluşan 40 kişilik ekip çalışıyor. Laboratuvarda gelen numuneleri önce numaralandırıyor, pencere bölümlü odalarından kayıt ediliyor, sonrasında izolasyon yapılan numuneler, PCR cihazları ile sonuçlandırılıyor. Numunelerin sonuçları bilgisayar ekranında da tek tek inceleniyor. Uzman ekip tarafından yapılan çalışmaların ardından sonuçlar 4 ila 8 saat arasında hastalara Sağlık Bakanlığı’na ait olan e-nabız üzerinden dijital ortamda ulaştırılıyor.

    MUTASYON TESTLERİ

    Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi koronavirüs test laboratuvarında mutasyon araştırmaları ve testleri de yapılıyor. Pozitif çıkan numunelerde, Güney Afrika, İngiltere, Brezilya gibi tanımlanmış mutasyonlara bakılıyor. Ayrıca mutasyondan şüphe edilip ancak taramayla görülemeyen şüpheli örnekleri de Ankara’ya Sağlık Bakanlığı’nın Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü’ndeki laboratuvara gönderiliyor.

    “40 KİŞİLİK BİR EKİP ÇALIŞIYOR”

    İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü Laboratuvar Direktörü Uz. Dr. Cemal Kazezoğlu, laboratuvarlar hakkında bilgi vererek, “Bizim İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü olarak 14 tane laboratuvarımız var İstanbul’da bu hizmeti veren. Bunlardan en büyük kapasiteli olan şu anda konuştuğumuz Kanuni Sultan Süleyman Eğitim Araştırma Hastanesi kovid test merkezi. Buraya gelen örnekler, burada yaklaşık 40 kişilik bir ekip çalışıyor. Gelen örnekler öncelikle kabuller, değerlendirmeleri yapılıyor. Daha sonra izolasyon aşamasına, sonrasında da PCR çalışmasına alınıyorlar. Çıkan sonuçlar yapay zeka yardımıyla uzman arkadaşlarımız tarafından değerlendirilip onaylanıyor” dedi.

    “HEPSİNİN TOPLAM KAPASİTESİ 90-100 BİN”

    Dr. Kazezoğlu, Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ndeki laboratuvar konusunda da bilgi vererek, “En büyük dememin sebebi; cihaz kapasitesi, uzman sayısı, çalışan sayısı açısından. Bu laboratuvarda bizim günde 10 bin test çalıştığımız günler oldu” dedi.

    Kazezoğlu, İstanbul’daki diğer laboratuvarlar konusunda ise, “Şu an itibariyle öyle sayılarımız yok daha az sayıda test çalışılıyor gelen örnek sayısı az olduğu için ama günde 10 bin test verdiğimiz zamanlar olmuştu. İstanbul’da da İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü tarafından yönetilen 14 laboratuvar günlük toplam 60-65 bin ortalama test kapasitesine sahip. Bu kadar şu an çalışılmıyor, o kadar örnek gelmiyor ama oraya kadar çıkabiliyor. Ayrıca 63 tane özel laboratuvar var yetkilendirdiğimiz, yetki vermiş olduğumuz. Hepsinin toplam kapasitesi 90-100 bin arasına kadar çıkabiliyor. Biz Kasım ayında pandeminin yoğun yaşandığı günlerde, Kasım ortasında bu rakamları gördük. Şu an itibariyle sayılarımız bu düzeyde değil, düştü” ifadelerini kullandı.

    “PCR POZİTİF ÖRNEKLERDE İLAVETEN MUTASYON ÇALIŞMASI YAPIYORUZ”

    Dr. Cemal Kazezoğlu, laboratuvarlarda yapılan mutasyon çalışmaları konusunda da bilgi vererek, “Aşağı yukarı 1 aydır Bakanlığımız sağlanan kitlerle mutasyon tarama çalışmaları yapıyoruz. Bu laboratuvar o konuda da öncü olarak ilk mutasyon çalışmalarına başlayan laboratuvardır. Daha sonra şu anda diğer kamu laboratuvarlarımızda, 10 laboratuvarımızda mutasyonlu tarama kiti dediğimiz kitlerle çalışma yapılıyor. PCR pozitif örneklerde ilaveten mutasyon çalışması yapıyoruz. Güney Afrika, İngiltere, Brezilya gibi tanımlanmış mutasyonlara bakıyoruz. Ayrıca mutasyondan şüphe ettiğimiz ancak taramayla göremediğimiz şüpheli örnekleri de Ankara’ya Sağlık Bakanlığı’nın Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü’ndeki laboratuvarına gönderiyoruz. Acaba farklı bir mutasyon var mı diye onlar daha ileri, bir üst teknolojiyle orada değerlendirmesini yapıyorlar” ifadelerini kullandı.

    “TURUNCU SARIYA, SARI MAVİYE DÖNEBİLİR”

    Dr. Kazezoğlu, şöyle devam etti:

    “Arkadaşlarımız sağ olsun, Allah hepsinden razı olsun, 11 Mart’tan beri giderek artan bir tempoyla çalışmaya devam ediyorlar. Çok fazla dinlenmeye fırsatları da olmuyor. Burada ne zaman ki bu salgın artık iyice küçülme noktasına gider bizlerde o zaman dinlenmiş olacağız. Ama şu an hala daha çalışmaya hep beraber ekip olarak devam ediyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın açıkladığı yeni normalleşme dönemine girdik. İlimiz şu anda turuncu kapasitede. Biz daha çok test yaptığımız için daha çok vaka yakalıyoruz o nedenle turuncudayız şu anda. Bu hem ekonomik hem de sosyolojik temeli olan bir durum. İnsanlar yoruldular artık kapanmaktan, sosyalleşme ihtiyacı içindeler. Biz bunu anlıyoruz ama bu dönemin hep beraber toplum olarak birlikte sahip çıkmamız gereken bir dönem olduğunu düşünüyorum. Eğer bu yeni normal döneminde bu kısıtlı sosyalleşmeye hep birlikte ilan edilmiş kurallara uyarak sahip çıkarsak, buna özen gösterirsek turuncu sarıya, sarı maviye dönebilir. Bu tamamen bizim elimizde ama sadece sağlık çalışanlarının elinde olan bir durum değil. Toplum olarak hep beraber burada dayanışma içinde, kurallara uyarak sahip çıkarak davranmamız lazım” diye konuştu.

  • Bursa’da aşı olan profesör test sonuçlarını paylaştı

    Bursa’da aşı olan profesör test sonuçlarını paylaştı

    Bursa Uludağ Üniversitesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Oğuz Basut’un, koronavirüs aşısı olduktan sonra yaptırdığı testte antikor seviyesi yüksek çıktı. Çevresinde aşıya karşı olumsuz düşünceleri olanların antikor testini paylaştıktan sonra fikirlerini değiştirdiklerini belirten Prof. Dr. Basut, “Aşıdan sonra hastalığı ağır ve ölümcül geçirme ihtimaliniz neredeyse sıfır. Şu anda ülkemizde yapılan aşı, en güvenlisi” dedi.

    Bursa Uludağ Üniversitesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Oğuz Basut, sağlık çalışanlarının aşılanması kararının ardından Çin’den getirilen koronavirüs aşısını oldu. Prof. Dr. Basut, aşının 2’nci dozunu olduktan yaklaşık iki hafta sonra antikor testi yaptırdı. Test sonuçlarını alan Prof. Dr. Basut, vücudundaki antikor seviyesinin yükseldiğini gördü. Sosyal medya hesabından test sonucunu paylaşan Basut, herkesi aşı olması konusunda uyardı. Sağlık çalışanları aşılandığı sırada kendisine aşı yaptırdığını belirten Prof. Dr. Basut, “Pandemi başlayınca bunun çaresinin aşı olduğunu biliyorduk. Çok şükür ki aşı bulundu ve kısa sürede elde ettik. Aşılar, Türkiye’ye de geldi. Hastalarla bire bir temasta bulunan sağlıkçılar olarak öncelikle aşı olmamız gerekiyor. Sıra bana geldiğinde hiç düşünmeden aşımı yaptırdım” dedi.

    ‘AŞININ YAN ETKİSİNİ GÖRMEDİM’

    Aşının bir yan etkisini görmediğini belirten Prof. Dr. Basut, “Aşı zamanı geldiğinde herkes gibi bizim de kaygılarımız vardı. ‘Aşı olalım mı olmayalım mı, olursak hangi aşıyı olalım’ gibi. Özellikle sosyal medyada bu konuyla ilgili çok fazla bilgi kirliliği var. Ancak bunları ciddiye almadım. Ölçüm, işi bilen, bilimsel kurullarda görev alan arkadaşlarımızın verdiği bilgiler oldu. Ülkemize hangi aşı gelseydi onu yaptıracaktım. İnanıyorum ki, inaktif aşı yani şu an ülkemizde var olan aşı bunların içerisinde en güvenlisi. Yıllardır bildiğimiz bir teknonojiyle yapılan bir aşı. Yan etkisi hemen hemen hiç yok diyebiliriz. Aşıyı yaptırdığımda kol ağrısı, ateş, halsizlik gibi hiçbir şey yaşamadım. Aynı gün işime devam ettim. Ondan sonraki günlerde de herhangi bir yan etki yaşamadım. Daha sonra ikinci aşımı da yaptırdım” diye konuştu.

    ‘AŞI ÖLÜM RİSKİNİ NEREDEYSE SIFIRLADI’

    Aşıdan sonra merak edip antikor testini yaptırdığını söyleyen Prof. Dr. Basut, “Antikor testimde özellikle ‘s proteine’ karşı olan antikora baktırdım. Bunun yüksek çıkması beni rahatlattı. Çünkü vücudumuzda Covid-19’a karşı bir antikor bulunması gerekiyor. Bu antikoru oluşturmanın iki yolu var. Ya bu hastalığı geçireceksiniz ya da bu hastalığın aşısını olacaksınız. Tercih ettiğimiz yol aşı olmak. Aşı olduktan sonra belirli bir süre sonra antikor düzeyleriniz yükselmeye başlıyor. ‘Bu ne demek oluyor?’ Sizin vücudunuzun savunması bu virüsü öğrenip önlem alıyor. Antikor düzeyinin ne kadar olduğu çok önemli değil. Tabi ki yüksek antikor değerleri daha iyi olarak düşünülebilir. Ama antikorun var olması bu virüsü, vücudunuzun öğrenmiş olduğunu, karşılaştığında ne yapacağını bilmesi anlamına geliyor. Antikor oluştuğu takdirde sizin ölümcül bir hastalık geçirme ihtimaliniz neredeyse sıfır. Hastalıktan korunma ihtimali yüzde 50-70 civarında verilse de bunlar hafif hastalıklar. Hastalığı ağır ve ölümcül geçirme ihtimaliniz yok gibi bir şey” diye ifade etti.

    ‘ANTİKOR FİKİRLERİ DEĞİŞTİRDİ’

    Prof.Dr.Oğuz Basut, aşıdan sonra antikor oranını paylaştığı test sonucunun çevresindekilerin düşüncelerini değiştirdiğini belirtti. Basut, “Antikor oluştuğunu gördük. Gelen tepkiler çok olumlu oldu. Aşı olmaktan kaçan, endişeleri ve korkuları olan bir çok arkadaşım, dostum, tanıdığımın fikirleri değişti. Artık onlar da aşı olmak istiyor” diyor.

  • Demet Akalın’ın testi pozitif çıktı!

    Demet Akalın’ın testi pozitif çıktı!

    Şarkıcı Demet Akalın, son yapılan koronavirüs testinin pozitif çıktığını sosyal medya hesabından açıkladı.

    Şarkıcı Demet Akalın, koronavirüse yakalandı. Son yaptırdığı PCR testi pozitif çıkan Akalın, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla sağlık durumunun iyi olduğunu açıkladı. Bir çocuk annesi Demet Akalın paylaşımında “Dünkü Covid testim pozitif çıktı. İyiyim, hafif atlatıyorum galiba” ifadelerini kullandı.

  • Korona hastasını ziyarete gittiler, 30 kişi pozitif çıktı

    Korona hastasını ziyarete gittiler, 30 kişi pozitif çıktı

    Kocaeli’nin Gölcük ilçesinde koronavirüs testi pozitif çıkan bir hastaya geçmiş olsun ziyaretine giden vatandaşların da virüse yakalandığı olayla ilgili açıklama yapan Kocaeli İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Yüksel Pehlevan, bu tarz küçük bir ihmalin daha büyük sorunlara yol açabileceğini söyledi.

    Gölcük ilçesine bağlı Ulaşlı Yavuz Sultan Selim Mahallesi’nde 90 yaşındaki H.E. bir rahatsızlığı sonucu gittiği hastanede koronavirüs testi pozitif çıktı. Hastanedeki tedavisinin ardından evinde tedavisini sürdüren H.E.’nin aynı mahallede yakın evlerde yaşadığı 30’a yakın akrabasında da koronavirüs testi pozitif çıktı.

    “İyi niyetle yapılmış bir şey ama çok kötü sonuçlar doğurabilir”

    Bu durumla ilgili açıklamalarda bulunan Kocaeli İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Yüksel Pehlevan, ”Bir hastamızı ziyarete gidiyor akrabaları ve akrabalardan bir çoğunda şu anda koronavirüs tespit edildi. Tabii biz bu akrabaların temaslı olduğu kişileri de gözlem altında tutuyoruz. Evlerde izolasyonda tutuyoruz. Belirli periyotlarda zaten tetkikleri, tahlilleri yapılacak. Bu kötü bir örnek oldu tabii ki ama olayın farkındalığı açışından da çok bariz bir örnek. Çok iyi niyetle yapılmış bir şey ama çok kötü sonuçlar doğurabilir. İnşallah hiç kimsenin başına ağır bir olay gelmeden hepsi bu hastalığı atlatacaktır, buna inanıyorum. Biz gereken desteği vereceğiz. Ama bu çok önemli ve çok bariz bir örnek. Küçücük bir ihmal bir sürü ailenin sıkıntı yaşamasına neden olabiliyor. Kesin bir sayı belli değil ama bir gruplaşma var. Ziyaretten sonra o aile çevresinde ciddi anlamda bir pozitif hasta sayısı mevcut” dedi.

    “Önlemleri en üst düzeyde almamız lazım”

    Bu süre içerisinde yüz yüze ziyaretlerin kesinlikle yapılmaması gerektiğini vurgulayan Pehlevan, “Bu çok önemli bir konu. Özellikle taziye, hasta ziyareti büyün ailenin, akrabaların, dostları hasta olmasına yol açar. Bunun için kendimizi ve sevdiklerimizi korumak için taziyelerimizi değişik iletişim kanallarıyla yapabiliriz. Yüz yüze görüşmekten mutlaka uzak durmamız lazım. Çünkü taziyede mesela bir acımız var, daha büyük acılara, başka sevdiklerimizi kaybetmemize de yol açabilir. Onun için önlemleri en üst düzeyde almamız lazım. Maske, mesafe ve hijyene dikkat etmemiz lazım. kesinlikle toplu yerlerden ve kapalı ortamlardan uzak durmamız lazım. yüz yüze görüşmelerden bu süre zarfında uzak durmamız lazım. Bakanlığın belirlediği sıraya göre randevu alarak mutlaka aşılarımızı yaptırmamız lazım” diye konuştu.

  • Testi pozitif çıkan kişi halay çekerken bulundu

    Testi pozitif çıkan kişi halay çekerken bulundu

    Ankara’da filyasyon ekibinin PCR testi pozitif çıkan kişiyi, tedavisini planlamak için evine gittiğinde sokak düğününde halay çekerken bulduğu ortaya çıktı.

    Başkent’te salgın ile mücadele eden filyasyon ekiplerinin koronavirüsün izini sürerken yaşadıkları ilginç olaylar şaşırttı.

    Altındağ İlçe Sağlık Müdürlüğü bünyesindeki filyasyon ekibinin, PCR testi pozitif olan kişiye müdahale içine evine gittiğinde sokak düğünü ile karşılaştığı ve söz konusu kişinin de halay başında olduğu belirlendi.

    Filyasyon ekibinde yer alan diş hekimi Emre Yoldaş, şahit oldukları bu durumu anlatarak, “Yazın düğünlerimiz oldu, kına gecelerimiz oldu. Kapalı ortamlar yasaklandı; ama vatandaşlarımız sokak düğünlerinde yer aldı. Biz de filyasyona gittiğimiz kişiyi ararken bir baktık sokak düğünü var. Adres ararken, ‘kime geldiniz, kimi arıyorsunuz’ tarzında sorular ile muhatap olduk. Mümkün olduğu kadar kişinin kimliğini hasta mahremiyeti açısından koruyoruz; ama ulaşamadığımız durumda komşusundan, yakınından bilgi alıyoruz. O sırada komşusundan birine denk geldik. ‘Falanca kişi şurada halay başı, halay çekiyor’ dedi. Tabi şaşırdık biz. Hemen uygun bir şekilde müdahale ettik duruma” dedi.

    ‘TEMASLI AMCA CAMİDEN GELİYORDU’

    Yoldaş, yine kendilerini telefonla arayan ve temaslı olduğunu, kendisini iyi hissetmediğini, kötü olduğunu söyleyen kişinin evine gittiklerinde kimseyi bulamadıklarını anlatarak, “Amcamızın evine gittik, zilini çaldığımızda kimseyi bulamadık. Apartmandan ayrılırken bir amca geldi, bize doğru. ‘Kime geldiğiniz?’ diye sorarken bizim aradığımız kişi kendisiymiş. Amca o sırada seccadesini alarak vakit namazına gitmiş. Böyle vakalar da söz konusu oluyor. Bu dönemde böyle şeylerden kaçınmalıyız” ifadelerini kullandı.

    ‘FİŞLEME GİBİ DÜŞÜNENLER VAR’

    Yoldaş, vatandaşların farklı yaklaşımları olduğuna dikkat çekerek, “Bizi çok iyi niyetli karşılayan vatandaşlarımız var. ‘İyi ki geldiniz, sizin varlığınız bize yetiyor, bize güç veriyorsunuz’ diyerek bizi onore eden vatandaşlar var. Ama bazen hem vakit olarak erken gitmemiz hem de toplumda ‘el alem ne der’ kaygısı, hastalığı normal bir virüs gibi görmeyen, daha kalıcı, topluma zarar veren bir etiket olarak gören vatandaşlarımız var, ‘fişleme’ gibi düşünen vatandaşlar var. ‘Apartmana geldiniz; ama konu-komşu duyarsa ne der’, ‘biz bir daha el alemin yüzüne bakamayız’ yaklaşımında olan vatandaşlar var. Bazen vakalar sistemimize düşüyor, bu vakalar daha aranmadan evlerine gittiğimiz durumlar da oluyor. Kişi kapıyı açtıktan sonra, ‘kimse aramadı, ben pozitif olduğumu ilk defa sizden öğreniyorum’ gibi yaklaşımlar oluyor” diye konuştu.

  • TFF Başkanı Nihat Özdemir koronavirüsü atlattı

    TFF Başkanı Nihat Özdemir koronavirüsü atlattı

    Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Nihat Özdemir’in son yaptırdığı koronavirüs testinin negatif çıktığı ve tedavi gördüğü hastaneden taburcu edildiği açıklandı.

    TFF’den yapılan açıklamada, “Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Sayın Nihat Özdemir’in son yaptırdığı Covid-19 testi negatif çıkmış olup tedavi gördüğü hastaneden taburcu edilmiştir. İzolasyon süreci devam edecek olan Sayın Başkanımız, evinden çalışmalarını yürütecektir. Sağlık durumu iyi olan Başkanımıza bir kez daha geçmiş olsun dileklerimizi iletir, tedavisinde yardımcı olan başta doktoru olmak üzere, tüm hastane çalışanlarına teşekkür ederiz” denildi.

  • SpaceX roketi test sırasında patladı

    SpaceX roketi test sırasında patladı

    ABD’li girişimci Elon Musk’ın sahip olduğu özel uzay taşımacılık firması SpaceX’in, “Starship SN8” adlı roket prototipi Teksas’ta yapılan test sırasında patladı.

    ABD’li girişimci Elon Musk’ın sahibi olduğu özel uzay şirketi SpaceX’in “Starship SN8” adlı roket prototipi test sırasında patladı. Talihsiz denemenin Boca Chica test sahasında gerçekleştiği belirtildi. SpaceX’in Mars yolculuğunda kullanılmak üzere tasarladığı roket prototipi test için fırlatıldı. Musk, konuya ilişkin, olumsuz sonuca rağmen ihtiyaçları olan veriyi elde ettiklerini söyleyerek ekibini kutladı.

    https://www.dailymotion.com/video/x7xzupv

    100 TONLUK KARGO TAŞIMAK İÇİN GELİŞTİRİLMİŞTİ

    Starship roketi, Musk’ın özel uzay şirketi tarafından gelecek görevlerde Ay ve Mars’a insan ve 100 ton kargo taşımak için geliştirilen 16 katlı prototip uzay aracıydı.SpaceX’in yeni geliştirilen üç Raptor motorunun ilk kez kullanıldığı Starship prototipi, 12 bin 500 metre yüksekliğe ulaşması amaçlanmıştı. NASA, SpaceX firmasına Starship projesi için 135 milyon dolar yatırım yapmıştı.

  • Gençlik ve Spor Bakanı virüse yakalandı

    Gençlik ve Spor Bakanı virüse yakalandı

    Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, “Eşimle birlikte yaptırmış olduğumuz Covid-19 testlerimiz pozitif çıktı” açıklaması yaptı.

    Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, Covid-19 testinin pozitif çıktığını açıkladı.

    Kasapoğlu Twitter’dan yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:

    “Eşimle birlikte yaptırmış olduğumuz Covid-19 testlerimiz pozitif çıktı.

    Çok şükür genel durumumuz iyi, doktorlarımızın tavsiyesiyle evde tedavi olmaktayız.

    Dualarınızı istirham eder, bu vesile ile herkes için sağlık ve afiyet temenni ederiz.”

    https://twitter.com/kasapoglu/status/1334498958027218945