Etiket: tezgah

  • Sıcak hava tezgahı etkiledi

    Sıcak hava tezgahı etkiledi

    Havaların sıcak seyretmesi sebebiyle Karadeniz’de balık çeşitleri azalmaya başladı. Meteoroloji Genel Müdürlüğü Piri Reis Denizcilik verilerinden alınan bilgilere göre Karadeniz’de en düşük deniz suyu 12 derede ölçüldü. Balığın genellikle 6-7 derece soğukta lezzetli olduğunu ve hava sıcaklıkları sebebi ile balığın soğuk sulara kaçmaya başladığını belirten Balıkçı Tuncay Kılıç, “Balık çeşitlerimiz biraz var ama deniz sıkıntılı. Havalar sıcak, deniz suyu hala sıcak.

    Bu yüzden hamsi azaldı. Soğuğa gitmeye başladı. Diğer çeşit balıklarda az da olsa var. Ama öyle bir bolluk yok. Havaların soğumasını bekliyoruz. Suyun soğuması ile birlikte bollaşacağını düşünüyoruz. Çünkü balık soğuk seviyor. Kar yağışının olmaması bizi etkiledi.

    Denizde su sıcaklığı yüksek. Biraz daha düşmesi ve soğuması lazım. Balıklar soğuğa kaçmaya başladı. İlerleyen günlerde hava toparlarsa denizde de bereket bollaşır” şeklinde konuştu.

  • Tezgahlarda balık çeşitliliği arttı

    Tezgahlarda balık çeşitliliği arttı

    Rizeli balıkçıların deniz suyu sıcaklıklarının düşmesiyle beraber ağlarında balık çeşitliliğinde bolluk yaşandı. Balıkçıların bu yılki av sezonundan hamsiden yana yüzü gülse de son zamanlarda hamsi azalmaya başladı.

    Balık çeşitliliğin çoğaldığını belirten Abdulkadir Vural, “Tezgahlarımızdaki son durum süper. Havalar soğudu, çeşitlerimiz arttı. Balık fiyatlarımız düştü. Beklentide olduğumuz ürünler makul. Hem çeşit olsun hem de fiyatlar güzel. Deniz soğudu için sargan ve barbun başladı. Tirsi var. Bolluk bereketlilik var. Denizler soğumasıyla balık çeşitleri arttı. 2 buçuk 3 aydır hamsi avlanıyor. Artık onunda vaktinin sonu geliyor. Hamsi 2-3 ay sonra Gürcistan taraflarına gidiyor. Orada yumurtalarını bırakıp geri dönüyor. Fiyatlarımız makul. Havalar soğudu çeşitlerimiz çoğaldı. Şu anda memnunuz” diye konuştu.

    Hamsinin tezgahlardan azalmaya başladığını ifade eden Vural, “15 Nisan’a kadar av sezonu devam edecek. Balık sezonundan memnunuz. Hem satışından hem de fiyat bakımından güzel. Vatandaşlar fiyatlardan memnun. Tavuk veya etin fiyatına göre bakarsak balık bedava. Hamsinin kilosu 35 TL. 3 kilo hamsi aldığın zaman 4-5 kişi doyar. Hamsi gerçekten bizim yüzümüzü güldürdü. Hamsi tezgahlardan yavaş yavaş azalmaya başladı. Çeşitlerimiz artmaya başladı. İstavrit biraz daha büyümeye başladı. Mezgit çoğalmaya başladı” ifadelerini kullandı.

  • Denizlerin prensi lüfer tezgahlarda azaldı

    Denizlerin prensi lüfer tezgahlarda azaldı

    Çanakkale’de 1 Eylül’de sona eren av yasağının ardından av sezonunun açılmasıyla birlikte çeşit çeşit balıklar tezgahları süslerken, kilosu 700 liradan satılan ‘Denizlerin prensi’ lüfer bollaşmasıyla kilosu 350 liraya kadar düşmüştü. Çanakkale Boğazı’nda iki haftadır fırtına nedeniyle havaların kötü gitmesi ve lüfer balığının akımının erken bitmesi balıkçı tezgahlarına da yansıdı. Denizlerin prensi lüferde akımın erken bitmemesi ve havaların soğumaması sebebiyle azalan lüferin kilosu 750 liraya çıktı.

    Çanakkale Balıkhali esnaflarından Volkan Kaşıkçı, “Yaklaşık 2 haftadır havaların kötü gitmesi sebebiyle balık az geldi. Havalar şimdi iyiye gitmeye başladı. Fiyatlar normal. Hamsi 100 lira, sardalya 70 lira, istavrit 100 lira, kolyoz 150 lira, çipura 230 lira, mezgit 350 lira.

    Ama lüferin fiyatında biraz yükselme oldu. Lüfer ilk çıktığı zaman tezgahlarda 700 lirayla çıktı. Fiyatı 350 liraya kadar düştü. Şuanda yine kilosu 750 liradan satılıyor. Lüfer artık azaldığı için bu fiyatlarda satılıyor. Lüferin bu kadar yüksek olmasının sebeplerinden biri de akım erken bitti. Havalarda soğumadığı için balık durmadı. Balık azaldı, oltaya düştü. Balık az geldiği için de artık fiyatlar yükseldi” dedi.

  • Fırtınanın ardından tezgahlar hamsiyle coştu

    Fırtınanın ardından tezgahlar hamsiyle coştu

    Doğu Karadeniz’de geçtiğimiz günlerde etkili olan fırtına sebebiyle birçok balıkçı teknesi denize açılamadı. Balıkçıların denize açılmamasından ötürü balıkların fiyatları yükselmişti. Fiyatlarda yükseliş olmasının ardından denizdeki dalgaların azalmasıyla beraber balıkçılar yeniden denize açıldı. Denize açılan balıkçıların ağına bolca hamsi takıldı. Kasalarca hamsi sabah saatlerinden itibaren tezgahlarda yerini aldı. Bolca çıkan hamsinin kilosu da 35 TL’den alıcı buldu.

    Hamsinin fırtınanın ardından bol çıkmaya başladığını ifade eden Kadir Ali Şimşek, “Hamsi şuan da 35 TL’ye satıyoruz. Hava muhalefeti nedeniyle 2 günden beri kayıklar denize açılamıyordu. Dün ve bugün çıktılar. Hamsinin kasasını da 300 TL’ye satıyoruz. Satışlarımız iyi bir şekilde gidiyor. Vatandaşlarımız 35 TL’ye uygun bir fiyatla alıyor. 1-2 gün ara vermek zorunda kalmıştık. Şimdi hamsilerimizde çok güzel” diye konuştu.

  • Yeni mahsullar tezgahlarda yerini aldı

    Yeni mahsullar tezgahlarda yerini aldı

    Elazığ’da yaz mevsiminde tarlalardan toplanıp içleri oyulduktan sonra iplere asılarak çatı olarak tabir edilen sırıklarda kurutulan biber, patlıcan, domates, kabaklar, tarihi kapalı çarşıda tezgahlarda yerini aldı. Tezgahta satışa sunulan ve geçen seneye oranla fiyat artışı olan yeni mahsul kurutmalıklar vatandaşlardan yoğun ilgi görüyor.

    Kurutmalıkların tezgahlarda yerini aldığını aktaran işletmeci Murat Yılmaz, “Vatandaşlarımız da kurutmalıklara rağbet gösteriyor. Talepleri çok fazla. Kurutmalık olarak dolmalık tarzı ve hoşaflık kurutmalıklara vatandaşlarımız daha fazla rağbet gösteriyor. Çeşit olarak biber, domates, fasulye, patlıcan ve kabak kurusu var elimizde. Kış ayları geldiği için vatandaşlarımız evlerinde ellerinde bulunan malzemeleri kurutamıyor. Ondan dolayı da buraya gelip alıyorlar” dedi.

    Vatandaşların kurutmalıklara talebinin çok olduğunu belirten işletmeci Metin Bektaş ise, “Vatandaşlarımız özellikle biber ve patlıcan kurutmalıklarına çok talep gösteriyor. Bizde şu anda biber ve patlıcan var. Kabak kurutmasının talebi çok olduğu için birkaç gün içerisinde o da elimize ulaşacak. Kış aylarında genellikle yedikleri dolma olduğu için yaz aylarına göre kurutmalıklara talep daha fazla. Fiyatlar şu anda 90 liradan başlıyor ama ilerleyen günlerde pahalanabilir” ifadelerini kullandı.

  • Kışlık giysi ve aksesuarları tezgahlara çıktı

    Kışlık giysi ve aksesuarları tezgahlara çıktı

    Eskişehir’de hafta başından itibaren hava sıcaklıklarında düşüş gözleniyor. Soğuk havalardan korunmak isteyen vatandaşlar için işe koyulan esnaf, kışlık atkı, bere, kaşkol ve eldivenleri tezgâhlara çıkardı. Esnaf, kış hazırlıkları çerçevesinde ürünlerinin satışına başladı. Tezgâhlarda atkı, bere, kaşkol gibi ürünlerin fiyatlarının 50 ila 150 lira arasında olduğunu belirten esnaf, satışların birkaç gündür arttığını ifade etti. Atkı, bere ve kaşkoldan oluşan takımın fiyatının ise yaklaşık 250 lira olduğu belirtildi.

    “Şu anda vatandaşların bereye ilgisi fazla”

    Eskişehir’de kışa yönelik aksesuar satışı yapan Halil Öz, ürünlerin fiyatının geçtiğimiz yıla göre biraz arttığını söyledi. Vatandaşların şu anda bereyi daha çok tercih ettiğini dile getiren Öz, “Önümüz artık kış, şapka, atkı, eldiven, kaşkol modellerimizi tezgâha çıkardık. Kış hazırlığını yapıyoruz. Çocuklar için çeşitli türde bereler, parmakları kesik eldivenler hepsinin satışına başladık. Fiyatlarımız geçen seneye göre biraz arttı. Ama satışlarımız yavaştan başladı. Havalar daha da soğudukça satışlarımız artacaktır. Şu anda vatandaşların bereye ilgisi fazla. Bere satışlarımız oluyor. Bereden sonra kaşkol, eldivenler satılıyor. Berelerin fiyatı 50 ila 100 lira arasında. Eldivenler 50 ile 80 lira arasında değişiyor. Kaşkolların fiyatları da 100-150 lira arasında. Kulaklıklarımız ise 20 ila 80 lira arasında. Kadınlar için yün bereler de satıyoruz. Atkı, bere ve kaşkol takımın fiyatı ise 200-250 lira civarında” diye konuştu.

  • 40 yıldır aynı yerde

    40 yıldır aynı yerde

    Sancaktar Cami yanında bulunan alanda her sabah tezgahını açan Kılıç, evinini geçimini seyyar tezgahından sağlıyor. Çakmak tamiri ve esans satışının yanında güzel sanatlarla da yakından ilgilenen Kılıç, hat çalışmalarının yanı sıra şiirler yazıyor. Toplu ulaşım araçlarını fazla tercih etmeyen Kılıç, bisiklet sürmeyi sevdiği ve spor yapmak istediği için evinden işe bisikletiyle geliyor.
    1983 yılında çalışmaya başladığını belirten Kılıç, “İlk önce kahvecilik yapıyordum daha sonra otelde çalışmaya başladım. Burada bir süre çalıştıktan sonra kendi işimi kurma kararı aldım ve sergicilik yapmaya başladım.

    Çevremdeki insanlar kamuda da çalışabilirsin dediler ancak olmadı. Burada çalışmaktan memnunum. Hür yaşamak hoşuma gidiyor. Hürriyeti seviyorum. 1972 yılından sonra kiremit ve tuğla fabrikalarında da çalıştım. Ama 40 yıldır burada çalışıyorum” dedi.
    Sancaktar cami yanında daha önce seyyar tezgahının bulunduğunu anlatan Kılıç, “İşlere yetişemiyordum. Burada hareketlilik azalınca işimi küçülttüm. Sadece çakmak ve esansçılık yapıyorum. Bisiklet sürmeyi seviyorum. Amatör olarak hat sanatıyla ilgileniyorum. Dergilerde şiir yazıyordum. Bir dönem bağlama çaldım. Askerde veda gecelerinde saz çaldım. Sonra Çorum’a geldim. Şu anda ahirete göç etmek için treni bekliyoruz. Böylece dolduruyoruz günlerimizi” diye konuştu.

    Maddi imkansızlıklar nedeniyle okulunu bıraktığını belirterek, gençlere çağrıda bulunan Kılıç, “Okuyamadım. Hatta öğrenci velimde benim yaşlarımda birisiydi. Okumak için köyden okula kaçtım. Babamın yastığının altında 5 lira vardı. Onu alıp Çorum’a geldim. Han vardı orada kaldım. Birilerinin yardım etmesini çok bekledim. Kitaplarımı eskiciden almıştım. Defterim yoktu. Herkes bir sayfa verirdi. Sonra ilkokulu bıraktım. Okumaya çok meraklıydım. Gençlere bir ağabey olarak tavsiyem. İnternet çıktı insanların beyni dağıldı. Gençler çok düşünceli. Çocuklar düşünceli. Dertleri bizden daha çok. Acıyorum. Bir telefonu edinmeyi kendilerine dert ediniyorlar. İnternetten başka bir şey yapmıyorlar. Okumak lazım. Kaşif olmayı çok isterdim. Demek ki böylesi daha hayırlıymış” ifadelerini kullandı.

    Sporu ve sanatı sevdiğini belirten Kılıç, “Yüzmeyi çok seviyorum. Yılda bir defa da Samsun’a falan gidiyoruz. Ama imkanım olsa deniz kenarında yaşarım. Denizi çok seviyorum. Bisikletimle şehri turluyorum. Hat sanatını çok seviyorum. Osmanlıca kursuna da gittim. Güzel sanatların tamamını seviyorum. Resimde yapıyorum ara sıra. Kısacası sanatı seviyorum” şeklinde konuştu.
    Parfüm ve kolonyadan sonra esansa olan ilginin azaldığına dikkat çeken Kılıç, “Bu sokağı seviyorum. Herkesi tanırım. Sohbet ediyorum. Burayı seviyorum. 40 yıl oldu burada. İnsanların gözlerine bakıyorum. Gülümseyerek bakıyorlar. Esanscılık da bitti ama arada, sırada gelenler oluyor. Kolonya ve parfüm icat oldu. Bunlara ilgi azaldı. Esansçılığı seviyorum. Bu işe başlamadan önce esansçılık yapan birisine bunun kar oranı nedir dedim. Bu işin karı başkasına esans verirken senin üzerine sıçramasıdır dedi. Para değil yani” sözleriyle konuşmasını sürdürdü.
    Dünyada en güzel olgunun sevgi olduğunu vurgulayan Kılıç, şunları kaydetti; “Sevmekten başka güzel bir şey yok. Bazen hayvanlara tekme atanları görüyorum. Dünya sadece insanlar için yaratılmadı. Bir denge var yeryüzünde. Yüce Allah böyle yaratmış. Dengeyi korumak lazım. Yaşamak herkes içindir. Yaşamak kutsaldır”

  • Kış meyvelerinin hasadı gecikecek

    Kış meyvelerinin hasadı gecikecek

    Mevsim sıcaklıklarının normalin dışında seyretmesi bazı meyve ve sebzelere zarar verirken bazı ürünlerin ise hasadını geciktirdi. Kış mevsiminde tüketilen ayva mandalina ve portakalın geç oluşması hasadını da erteledi. Sıcaklıklara rağmen hasadı tamamlanan patates ve soğan mevsim sıcaklıklarından etkilenmeyen ürünler oldu. Patlıcan ve sivri biber 30-35 lira arasında değişkenlik gösteriyor. Patates ve soğanın hasadının verimli geçmesi fiyatları uygun hale getirdi. Patates türüne göre 10 ile 18 lira arasında satılırken soğan türüne göre 6 ile 12 lira arasında değişti.

    Havaların mevsim normalleri dışında seyretmesinin yeni meyvelerin hasadını geciktirdiğini belirten pazar esnafı Abdullah Talcı, “Yağmurların yağmaması sebze meyveyi biraz olumsuz etkiledi. Sıcakların fazla olması bazı meyve sebzeleri yaktı. Bu da hasatlarını önledi. Etkilenenler arasında domates, biber ve patlıcan oldu. Bu durum fiyatlara da yansıyor. Domates şu anda 25-30 lira arasında değişiyor. Sivri biber ve Patlıcan ise 20-30 lira arasında değişiyor. Meyvelerde de çilek şu anda 50 lira, elma 30-35 lira, mandalina 20-35 lira arasında değişiyor. Yağmur yağsaydı mahsuller yanmazdı ve bol olurdu. Fiyatlar biraz daha geriye çekilirdi. Yağmurun biraz kendini göstermesiyle fiyatların hafif de olsa geri geleceğini düşünüyorum. Kış bir türlü gelmediğinden ayva ve mandalina bu sene geç olacak gibi görünüyor. Mevsim sıcaklıklarına rağmen elma şu an bolca bulunuyor” dedi.

    “Patates ve soğanda bolluk var”

    Patates ve soğanın sıcaklıklardan etkilenmediğini belirten esnaf Hüseyin Özcan, “Yağmurun patates ve soğanı etkileyen bir durumu söz konusu değil. Zaten şu anda hasatlar tamamlanmış durumda. Bu sene patates ve soğanda bolluk var. Şu anda bu ürünler depolara toplandı. Patatesin kilosu şu an 10 ile 18 lira arasında değişiyor. Soğanın kilosu ise 6 ile 12 lira arasında değişiyor. Yağmurun yağmaması bu ürünleri fazla etkilemedi. Bundan sonra yağsa da yağmasa da hasadı yapıldı ve depolar dolduruldu. Bu sene vatandaşlar bolca soğan ve patates bulabilecek” şeklinde konuştu.

  • Sezon açıldı, tezgahlar hareketlendi

    Sezon açıldı, tezgahlar hareketlendi

    Siirt’te balıkçı tezgahı bulunan Mehmet Kezer, sezon başı olmasına rağmen balık bolluğu yaşandığını belirterek, sezonun açılmasıyla çeşitlerinin tezgahlardaki yerini aldığını söyledi.

    Kezer; “Sezonun başlaması ile beraber çok güzel balıklar gelmeye başladı. İzmir’den levrek, İskenderun’dan uskumrular, Karadeniz’den istavrit, çiftliklerden alabalık ve çupra geliyor. Sağlıklı olduğundan dolayı, kırmızı et yerine balık daha çok tercih ediliyor. Geçen seneye oranla balık fiyatları yüzde 30 ile 35 arası artış göstermektedir. Balık mevsimi olduğundan dolayı fiyatlar çok yüksek değil” dedi.

  • Tezgahlarda hamsi bolluğu

    Tezgahlarda hamsi bolluğu

    Avlanma sezonunun açılmasıyla birlikte hamsi bolluğu devam ediyor. Havaların yavaş yavaş soğumasıyla hamsi en yağlı dönemine girdi. Tezgahlarda hamsi kilosu 70 liradan alıcı bulurken, mezgit 100, lüfer 180, palamut 150, levrek 130, çupra 120 ve torik 450 liradan alıcı buluyor.

    Hamsinin iri ve yağlı olduğunu dile getiren Düzceli balıkçı Hülya Kılıç, “Hamsi çok yağlı. Zamanından önce yağlanmasına bizde şaşırıyoruz ama hamsi hem bol hem yağlı. Çok lezzetli şu anda. Tam yenilecek durumda. Hamsi olunca palamut az oluyor. Geçen yıla oranla palamutumuz az. Yine var yok değil ama az durumda. Diğer balık çeşitlerimizin hepsi mevcut. Hepsi çok güzel. Mevsimsel olarak tam yenilecek durumdalar” dedi.

    “Et ürünleri arasında en sağlıklısı balık”

    Balıkların havaların soğuduğunda değil her zaman tüketilebileceğini dile getiren Kılıç, “Balıklar hava soğudukça daha da lezzetleniyor. İnsanların bir düşüncesi var sıcakta balık yenmez gibi ama bu yanlış bir düşünce. Balık her zaman yenilebilir. Et ürünleri içerisinde en sağlıklısı balık” diye konuştu.