Etiket: tıbbi atık

  • Evsel ve tıbbi atık bertaraf edildi

    Evsel ve tıbbi atık bertaraf edildi

    Türkiye’nin en çevreci, en temiz ve en sağlıklı kenti unvanı bulunan Denizli Büyükşehir Belediyesi, çevre dostu yatırımlarıyla daha yaşanabilir bir kent için çalışmalarını sürdürüyor. Denizli Büyükşehir Belediyesi bu çerçevede topladığı atıkları Kumkısık Katı Atık Bertaraf Tesisi ile Tavas Katı Atık Bertaraf Tesisinde doğa ve çevreye zarar vermeden bertaraf etti. Geçen yıl kapasitesi önümüzdeki 10 yıllık ihtiyacı karşılayacak şekilde artırılan Denizli Büyükşehir Belediyesi Kumkısık Katı Atık Bertaraf Tesisinde 243 bin 659 ton; Tavas, Kale, Beyağaç, Acıpayam, Serinhisar ve Çameli ilçelerinin evsel katı atıkları toplanan Tavas Katı Atık Bertaraf Tesisinde ise 32 bin 918 ton katı atık bertaraf edildi. Bertaraf edilen çöplerdeki sızıntı sularının da arıtılarak çevre ve insan sağlığına karşı zararsız hale getirildiği belirtilirken, evsel atıklardan kaynaklanan sera gazı salımın da azaltıldığına dikkat çekildi.


    Ege’nin en modern tıbbi atık tesisi

    Denizli Büyükşehir Belediyesi katık atığın yanında Ege’nin en modern Denizli Büyükşehir Belediyesi Tıbbi Atık Sterilizasyon Tesisinde de zararlı atıkları bertaraf etti. Modernize edilerek kapasitesi günlük 12.000 kilograma çıkartılan tesiste geçen yıl 700 farklı sağlık tesisinden toplanan 1.986 ton hastalık, virüs ve zararlı organizmalar barındıran tıbbi atık insan sağlığına zarar vermeyecek hale getirildi. Tıbbi Atık Sterilizasyon Tesisinde toplanan tıbbi atıklar, 146 santigrat derecede, yüksek basınçlı buharla steril hale getirilerek hastalık ve virüs taşıyan tüm mikroplardan arındırılıp evsel çöp niteliği kazandı ve Denizli Büyükşehir Belediyesi Kumkısık Katık Atık Bertaraf Tesisindeki düzenli depolama sahasında bertaraf edildi. Geçen yıl evsel atık ve tıbbi atık olmak üzere toplamda 278 bin 564 ton atık bertaraf edilmiş oldu.


    Geleceğe daha yaşanabilir bir Denizli bırakmak için çalışıyoruz

    Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan, geleceğe daha yaşanabilir bir Denizli bırakmak için çok ciddi çevre yatırımları yaptıklarını hatırlattı. Geçen yıl kapasitesini artırdıkları Kumkısık Katı Atık Bertaraf Tesisinde çöp sularının dahi arıtılarak zararsız hale getirildiğini anlatan Başkan Zolan, “Siyasi krizler, ekonomik krizler bir gün biter ancak çevre krizlerinden geri dönüş çok zordur. Geleceğimize daha yaşanabilir bir şehir bırakmak istiyorsak bugünden almamız gereken tedbirleri uygulamalıyız. İşte biz bunun için birçok çevre yatırımı yaptık, yapmaya da devam edeceğiz inşallah. Çünkü bu güzel şehir her şeyin en güzeline, en iyisine layık” ifadelerini kullandı.

  • Salgında tıbbi atık krizi büyüyor

    Salgında tıbbi atık krizi büyüyor

    Dünya Sağlık Örgütü Salı günü yaptığı açıklamada, Covid salgının on binlerce ton atığa sebep olduğunu belirterek bu Covid tıbbi atıklarının dünya çapında sağlık hizmetleri atık yönetimi sistemlerine muazzam bir yük getirdiğini vurguladı.

    DSÖ’nün küresel sağlık hizmeti atıkları analiz raporu Mart 2020 ile Kasım 2021 arasında ortak bir Birleşmiş Milletler acil durum girişimi aracılığıyla gönderilen yaklaşık 87.000 ton kişisel koruyucu malzemeleri baz alınarak hazırlandı. Raporun, bu malzemelerin kullanıldıktan sonra tıbbi atık olarak çöpe atılması analizine dayandığı belirtildi. DSÖ, raporunda BM girişimi dışında halkın kullanıp attığı tek kullanımlık maskeleri kapsamadığını vurguladı.

    8 MİLYAR COVİD AŞISI 144 BİN TON EK ATIK YARATTI

    Raporda göz önüne alan diğer veriler arasında; 2.600 ton bulaşıcı olmayan atık (çoğunlukla plastik) üretme potansiyeline sahip 140 milyondan fazla Covid test kiti, bir olimpik yüzme havuzunun üçte birine eşdeğer 731 bin litre kimyasal madde, dünya çapında uygulanan 8 milyar Covid aşısının ürettiği 144 bin ton ek atık yer aldı.

    30 Ocak, DSÖ’nün Covid-19’u uluslararası hukuka göre en yüksek uyarı seviyesi olan ‘uluslararası çapta endişe verici bir halk sağlığı acil durumu’ ilan etmesinin iki yıl dönümüydü. 30 Ocak 2020’de 100’den az vaka sayısı ve Çin dışında ölüm bulunmuyordu. 30 ocak 2022 yılına gelindiğinde 370 milyondan fazla vaka ve 5,6 milyondan fazla ölüm rapor edildiği belirtildi. Omicron varyantı 10 hafta önce ilk açıklanmasından itibaren 2020’nin tamamından daha fazla, yaklaşık 90 milyon vaka rapor edildi.

  • İstanbul Boğazı maske ve eldiven çöplüğüne döndü

    İstanbul Boğazı maske ve eldiven çöplüğüne döndü

    İstanbul ve çevresinde 3 yıldır dalış yapan dalgıç İsa Şahintürk, korona virüs ile mücadele döneminde İstanbul Boğazı’na daldı. Boğazın derinliklerini koronavirüs döneminde ilk defa görüntüleyen Şahintürk, denize atılan maske ve eldivenlere dikkat çekti.

    3 yıldır İstanbul ve çevresinde serbest dalış yaparak incelemeler yapıp o anları videoya çeken dalgıç İsa Şahintürk, korona virüs ile mücadele günlerinde İstanbul Boğazı’na daldı.

    Boğazın derinliklerini korona virüs döneminde ilk defa görüntüleyen Şahintürk, İstanbul’un sularının derinliklerini çektiği videolarla anlatıyor. Galata Kulesi’nden Ortaköy Cami’ne Kız Kulesi’ne kadar kentin birçok noktasında dalan Şahintürk, boğazın altında ilginç görüntülere de şahit olduğunu söylüyor. Hafta sonları oltayla balık avlayarak başladığı bu serüvene zıpkınla dalarak devam eden Şahintürk, daha sonra zıpkını bırakarak ilginç balık sürülerini takip ederek o anları videoya çekiyor. Korona virüs ile mücadele kapsamında insanların sokağa çıkmadıkları dönemlerde su kirliliğinde bir değişim olmadığını aktaran Şahintürk, denize atılan maske, eldiven ve atık çöplerle gündemi deniz altından takip edebildiklerini söylüyor.

    “Gündemi denizin altında takip edebiliyoruz”

    İnsanların korona virüs tedbirleri kapsamında kullandığı eldiven ve maskeleri denize attığını söyleyen 3 yıldır İstanbul ve çevresinde dalış yapan dalgıç İsa Şahintürk, “İnsanlar kullandığı maskeleri, eldivenleri, pet şişeleri yerlere attığı için bu çöpler denizi de kirletti. Gündemi bir nevi denizin altında takip edebiliyoruz. Maske ve eldivenleri suyun altında görmek çok üzücü. Küresel anlamda zaten deniz kirliliğinin sebebi atık sulardır. Atık sularda hala denize akmaya devam ettiği için suyun kirlilik oranında bu süreçte bir değişim yok. Tüm dalışlarda bunu çok rahat anlayabiliyoruz. Yasaklar bitip dalış yaptığımızda suyun temizliğinde bir değişim olacağını düşünmüyorum. Sadece kıyıdan sahillerde piknik yapanların attığı çöpler biraz daha az olduğu için zeminde çöp azalır fakat su kirliliği aynı şekilde devam edeceğini düşünüyorum” şeklinde konuştu.

    “Su kirliliği hala devam ediyor”

    Korona virüs tedbirleri kapsamında insanların sokağa çıkmadıkları bugünlerde de su kirliliğin hala devam ettiğini söyleyen Şahintürk, “Yunusların şuan sık görülme sebebi de deniz trafiğinin olmayışıdır. Yunuslar boğazda her zaman var. Şimdi deniz trafiği olmadığı için daha rahat yüzeye çıkabiliyorlar. Deniz popülasyonunu etkileyen asıl sorun ticari avcılıktaki küçük balıkların avlanmasıdır. Çünkü küçük balıklar henüz yumurtlama imkanı bulamadan avlanıyor. Bu nedenle zamanla nesli azalıyor. İnsanların korona virüs nedeniyle dışarıda olmayışı illaki bir etki yapıyor. Yalnızca asıl büyük sorun su kirliliğinin hala devam etmesidir. Buna çözüm olarak da insanların bilinçli olması gerekiyor. Deniz kirliliğinin en etkin sebeplerinden ikincisi de atık çöplerdir” ifadelerini kullandı.