Etiket: toplantı

  • Teknogirişim Konseyi ilk toplantısı

    Teknogirişim Konseyi ilk toplantısı

    Milli Teknoloji Hamlesi hedefleri doğrultusunda Türkiye’nin gelişimine hız kazandıracak konseyin ilk adımını Cumhurbaşkanı Erdoğan attı. Ulusal Teknoloji Girişimciliği Stratejisi’ne ilişkin Cumhurbaşkanlığı Genelgesi, 27 Ekim’de Resmi Gazete’de yayımlandı. Genelgede, Ulusal Teknoloji Girişimciliği Stratejisi kapsamında yürütülecek çalışmalarda ihtiyaç duyulacak her türlü destek ve yardımın ilgili kurum ve kuruluşlarca hassasiyetle yerine getirilmesini istendi.

    21 Aralık’ta da Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Ulusal Teknoloji Girişimciliği Stratejisi’nin lansmanını yaptı ve bu bağlamda Türkiye’nin teknoloji girişimciliğindeki 2030 hedeflerini açıkladı. Aynı etkinlikte, TURCORN 100 Programının da startını veren Bakan Varank, terzi usulü destek modelini uygulayarak ulusal yol göstericilerin destekleriyle milyar dolar değerlemeye ulaşan yeni unicornlar çıkaracaklarını söyledi.


    Ulusal Teknoloji Girişimciliği Stratejisi’nde yer alan 30 hedeften biri de Teknogirişim Konseyi’nin kurulmasıydı. Bu hedef doğrultusunda oluşturulan Teknogirişim Konseyi, ilk toplantısını gerçekleştirdi. Bakanlık binasındaki toplantıya Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır başkanlık etti. Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Yunus Elitaş ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Lutfihak Alpkan’ın da katılımıyla gerçekleşen ilk toplantıda teknoloji girişimciliği ekosisteminin gelişimine ivme kazandıracak konular ele alındı.

    Konsey, teknoloji ve yenilik tabanlı girişimcilik faaliyetlerinde Türkiye’yi dünyanın önde gelen ekonomilerinden biri haline getirmek üzere hazırlanan Ulusal Teknoloji Girişimciliği Stratejisinin başarı ile hayata geçirilmesinden sorumlu olacak. Stratejide belirlenen eylemlerin uygulamaya konulması ve girişim ekosisteminin ihtiyaçlarına hızlı çözüm üretecek politikaların planlanması için üst düzeyde bir karar ve yönlendirme görevi üstlenecek.
    Teknogirişim Konseyi, girişimciliğin ulusal düzeyde sahiplenilmesi ve benimsenmesi için öncülük yapacak. Stratejide yer alan eylemler kapsamında atılması gereken adımlara yön verecek. Ekosistemde yaşanan gelişmeler ışığında doğabilecek ihtiyaçların karşılanmasında yeni mevzuat düzenlemelerinin, program ve projelerin hayata geçirilmesini sağlayacak.


    Konsey, faaliyetini Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı başkanlığında yürütecek. İhtiyaç duyulacak teknik çalışmalar, kurulacak çalışma grupları vasıtasıyla kamu ve özel sektörün iş birliğinde gerçekleştirilecek. Konsey çalışmalarının koordinasyonu da bakanlığa bağlı Milli Teknoloji Genel Müdürlüğü üstlenecek.

    Teknogirişim Konseyi, kamu ve özel sektörün ortak akıl ve yakın iş birliği hedefiyle katılımcı bir yapıda oluşturuldu. Kamu tarafında, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı gibi girişimcilik alanıyla doğrudan ilişkili bakanlıkların bakan yardımcıları ile TÜBİTAK, KOSGEB, SPK gibi kurumların başkanları konseyin üyeleri arasında yer alıyor.


    Konseyde girişim ekosistemini temsil eden STK’lara ve özel sektör temsilcilerine kamudan daha fazla kontenjan ayrılmış durumda. Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı, Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı ve Girişimcilik Vakfı gibi sivil toplum kuruluşları, Teknopark ve TEKMER’ler ile iş dünyasını temsil eden kuruluşlar, teknoloji ekosisteminin görüş ve önerilerini konseyin gündemine taşıyacak. Bunların yanında, TURCORN 100 Programında yer alan girişimciler de konseyde temsil edilecek.

    Düzenli aralıklarla toplanacak konsey, 100 bin teknogirişim ve yeni Turcornlar hedefine giden yolda ekosisteme liderlik yapacak.

  • Ankara’da kritik toplantı

    Ankara’da kritik toplantı

    İYİ Parti lideri Meral Akşener’in 6’lı masadan kalkmasının ardından gözler masadaki diğer siyasi partilere çevrildi.
    Ankara’da gün boyu hareketli saatler yaşandı. Siyasi partiler sabah saatlerinden itibaren değerlendirme toplantıları yaparken şu sıralarda kritik bir zirve gerçekleşiyor.

    Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Saadet Partisi, Demokrat Parti, DEVA Partisi ve Gelecek Partisi liderleri Saadet Partisi ev sahipliğinde biraraya geldi.

    Kritik zirve öncesinde partilerde gün boyu yoğun görüşme trafiği yaşandı.

    CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK), Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında saat 13.00’de olağanüstü toplandı.

    MYK’da Akşener’in altılı masanın cumhurbaşkanı adayı belirleme süreciyle ilgili açıklamaları ile bundan sonra izlenecek yol haritası ele alındı.

    MYK toplantısı öncesi CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun açıklama yaparak “Büyükşehir belediye başkanımızın tamamı sayın genel başkanımızı ziyaret ederek desteklerini ifade ettiler, yanlarında olduğunu ifade ettiler. Her türlü alacağı kararda da yanında olduğunu söylediler.” dedi.

    Yaklaşık 2 saat süren toplantının ardından CHP’den İmamoğlu ve Yavaş’ın İYİ Parti lideriyle görüşmesine ilişkin açıklama geldi.

    Açıklamada Kılıçdaroğlu’nun İmamoğlu ve Yavaş’ın Akşener’i ziyaretine onay verdiği ifade edildi.

    Açıklamada şu ifadeler kullanıldı:

    “Sayın Genel Başkanımız, ismi zikredilen iki Büyükşehir Belediye Başkanımızın Sayın Meral Akşener’i İYİ Parti Genel Merkezi dışında ziyaret etme talebine olumlu yaklaşmıştır. Sayın Genel Başkanımız, kendisi de daha önce belirttiği gibi, Halil İbrahim sofrasının küçülmesini değil, bilakis büyümesini arzulamaktadır. İki Büyükşehir Belediye Başkanımız bu görüşmede ‘iradelerinin Sayın Genel Başkanımıza bağlı olduğunu, aday olarak da Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nu görmek istediklerini’ iletecekler ve ittifakın devam etmesini talep edecekler. Meselenin Türkiye olduğu ve Genel Başkanımızın herkesin oyunu alacak, her rengi temsil edecek bir aday olacağı herkesin mâlumudur.” Öte yandan İYİ Parti’den de görüşmeye ilişkin açıklama geldi.

    İYİ Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu ise görüşme için böyle bir taleplerinin olmadığını dile getirirken “Değerli başkanların da bizden talebi olmamıştır.” dedi. Konu belirsizliğini koruyor. CHP’li belediye başkanları, MYK toplantısı öncesi Genel Başkan Kılıçdaroğlu ile biraraya gelerek destek ziyareti yaptı.

    Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, partiye gelişinde gazetecilere yaptığı açıklamada, “Neler söyleyeceğimiz belli. Genel Başkan’ımızı destekliyoruz. Fikrimizde en ufak bir değişiklik olmadı. Mücadeleye devam edeceğiz demokrasi yolunda.” dedi.

    “İYİ Parti Genel Başkanı Akşener altılı masadan ayrıldığını açıkladı, nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna Büyükerşen, “Talihsizlik” yanıtını verdi.

    Görüşmeye İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Albayrak, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu katıldı.

  • İYİ Parti’de olağanüstü toplantı

    İYİ Parti’de olağanüstü toplantı

    Altılı masa toplantısının ardından İYİ Parti olağanüstü toplandı. Toplantı için parti binasına gelen İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener sloganlarla karşılandı. Toplantı devam ederken, 81 il başkanının Ankara’ya geleceği ve 4 Mart Cumartesi günü yapılması planlanan Genel İdare Kurulu (GİK) toplantısının cuma günü yapılacağı öğrenildi.

  • G20 toplantısı saygı duruşuyla başladı

    G20 toplantısı saygı duruşuyla başladı

    Başkent Yeni Delhi’de düzenlenen toplantının açılışı Hindistan Dışişleri Bakanı Subrahmanyam Jaishankar’ın konuşmasıyla yapıldı.

    Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun da katıldığı G20 Dışişleri Bakanları Toplantısı’nda, deprem nedeniyle Türkiye ve Suriye’de hayatını kaybedenler için saygı duruşunda bulunuldu.

  • Akşener’den “helalleşme” tepkisi

    Akşener’den “helalleşme” tepkisi

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda konuştu.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Sarsıntıların yıkıcı etkisi, olumsuz hava şartları, hasar gören altyapının getirdiği zorluklar gibi sebeplerle maalesef ilk birkaç gün Adıyaman’da arzu ettiğimiz etkinlikte çalışma yürütemedik. Bunun için sizden helallik istiyorum.” ifadelerine Akşener tepki gösterdi.

    “Helalleşmek istiyorsan, sandığı getireceksin.” diye konuşan İYİ Parti lideri, sandık mesajı verdi.

    Sinan Ateş cinayeti

    Sinan Ateş’e kıyılmasının üzerinden, tam 61 gün geçti. Aşağılık bir suikastın, faillerinin, ellerini kollarını, sallayarak gezdiği; ve hiç kimsenin, bu hainleri bulmak için, kılını bile kıpırdatmadığı; tam 61 günü, geride bıraktık. Devleti yönetenlerin, mafyalara, simsarlara, uyuşturucu kaçakçılarına, bir kez daha, boyun eğen acizliğiyle; tam 61 gün geçirdik. Geçen bu 61 günde; Adaletsizlik, daha da derinleşti. Hukuksuzluk, daha da belirginleşti. Arsızlık, daha da normalleşti. Sinan Ateş’in katillerinin, peşini bırakmayacağıma, söz vermiştim. Adalet yerini bulana kadar, her hafta, Sinan Ateş’i hatırlatacağıma söz vermiştim. Bu adaletsizlik karşısında, asla susmayacağıma, söz vermiştim. Nitekim bugün, ben yine, bu sözün gereğini yapacağım.

    And olsun, şart olsun ki; Sinan Ateş’i unutmayacağız, unutturmayacağız. Çevrilmek istenen dümenleri kabullenmeyeceğiz!

    Kahramanmaraş depremi

    Depreme karşı hazırlık yapmayanlar, meydana gelen felaketten, sorumludur. Kurallara, kanunlara, aykırı bina yapanlar, yapılmasına, izin verenler, yapılanları, imar affıyla affedenler, yandaş müteahhitleri besleyenler, meydana gelen felaketten, sorumludur. Milletimize, “ev” diye, “mezar” yapılmasında, payı olan, imzası olan, talimatı olan herkes, bu büyük felaketten sorumludur.

    Afet bölgesi adı altında, âdeta, bir suç mahalliyle karşı karşıya kalmamıza, sebep olan herkes sorumludur. Depremden sonra, 72 saat boyunca; milletimizin yardımına gidemeyenlerin, organize olamayanların, koordinasyonu sağlayamayanların, Saray korkusuyla karar alamayanların, onun yerine de; sivil toplumla kavgaya tutuşanların, birbirinin söylediğini yalanlayanların, interneti kesip, kapılara polis gönderenlerin, tamamı sorumludur.

    Sayın Erdoğan! Yeter artık! Depremin üstünden, 23 gün geçti. Sen ilk gün, ne dedin? “Günü geldiğinde, şu anda tuttuğumuz defteri açacağız.” dedin. Yani; bu aziz milleti, düpedüz tehdit ettin. Şimdi hangi yüzle, çıkıp da, helallik istiyorsun?

    Daha dün, milletimize, “Bunlar kader planında olan şeyler…” diyordun… Bugün çıkmışsın, utanmadan, onlardan, helallik istiyorsun. Daha dün, insanlarımıza, “ahlaksız, namussuz, adi” diyordun… Bugün, çıkmışsın, utanmadan, onlardan helallik istiyorsun. Daha dün, feryat eden depremzedelere, “hain” diyordun. Bugün, çıkmışsın, utanmadan, onlardan helallik istiyorsun.

    Sen haram içinde sefa sürerken, dar günde tek başına bıraktığın milletimizden, şimdi çıkıp da, helallik alamazsın Sayın Erdoğan! Ama illaki, helalleşmek istiyorsan, Ben sana yolunu söyleyeyim. Siyasetçi, milletiyle televizyon karşısından attığı nutukla helalleşmez. Siyasetçi, milletiyle sandıkta helalleşir. Madem helallik alacaksın; o zaman önce, aziz milletimizin önüne, sandığı getireceksin, helalliği de, öyle isteyeceksin. Sandığı getireceksin, milletimiz sana ne diyecek göreceksin. Öyle televizyonlardan üfürmekle olmaz.

    Kızılay tepkisi

    Deprem olmuş. İnsanlarımız, 20 gündür çadır bekliyor. Kızılay ise, deposunda, çadır stoklayıp satıyor. Böyle bir kepazelik olabilir mi?

    Biz Kızılay’ı, her felakette ısıtan, battaniye diye biliriz. Biz Kızılay’ı, aç karınları doyuran, ana şefkati diye biliriz. Biz Kızılay’ı, vatana duyulan, sevginin kalbi, yaralılara uzanan, yardım eli diye biliriz. Biz Kızılay’ı, kötü gün dostu biliriz. Peki “Ak-Kızılay” ne yaptı? Milletimizin, topyekûn darda olduğu bir günde; milletimizin, soğuktan donduğu bir günde; tüm Türkiye’nin, seferber olduğu bir günde; Alın teri ile emanet edilen, milletin helal yardımlarını, ticari bir şirket gibi, utanmadan satışa çıkarttı.

    Al bayrağımız gibi kıymetli bildiğimiz, Kızılay’ın sancağını, daha fazla kirletmeyin. Her dönem gururumuz olan Kızılay’ı, daha fazla lekelemeyin.

  • BAKUT deprem bölgesinde yaşadıklarını anlattı

    BAKUT deprem bölgesinde yaşadıklarını anlattı

    Bursa Arama Kurtarma Spor Kulübü Derneği, Kahramanmaraş depreminden 3,5 saat sonra 60 kişilik ekibiyle bölgeye hareket ederek kurtarma çalışmalarına katıldı. Enkazlardan 6 vatandaşı sağ olarak kurtaran ekip 50 vatandaşın da cesedini çıkardı. Bölgede 11 gün görev yapan ekipler Bursa Tayyare Kültür Merkezi’nde düzenlediği toplantıyla bölgede yaşadıklarını anlattı.

    Deprem bölgesinde 11 gün görev yaptıklarını ifade eden BAKUT Başkanı Cihat Öz, “Deprem olduktan 3,5 saat sonra bölgeye hareket ettik. Bölgede 6 kişiyi enkazdan sağ olarak çıkarttık. Maalesef 50 hayatını kaybeden vatandaşımızın cansız bedenini çıkarttık. Deprem bölgesinde 60 kişilik ekibimizle görev yaptık. Biz bölgede 30 enkazda görev yaptık. Kurtarma çalışması yaparken etkilendiğimiz çok fazla şey oldu. Koskoca binaların bir kibrit kutusu gibi yerle bir olduğunu ve bir sürü insanın bu binaların altında kaldığını gördük” dedi.

  • Üçlü toplantı Mart ayında

    Üçlü toplantı Mart ayında

    NATO Genel Sekreteri Stoltenberg, AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ile Estonya’nın Bağımsızlık Günü dolayısıyla bu ülkeyi ziyaret etti.

    Başkent Tallinn’de Estonya Başbakanı Kaja Kallas ile üçlü basın toplantısında konuşan Stoltenberg, Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısının üzerinden geçen 1 yılda yaşanan gelişmelerden birinin de İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyelik süreci olduğunu hatırlattı.

    Stoltenberg, iki ülkenin üyelik sürecinde ilerleme gördüklerini, 30 NATO müttefikinden 28’inin katılım protokollerini onayladığını belirterek, şöyle devam etti:

    “Cumhurbaşkanı Erdoğan ile geçen hafta Ankara’da iyi bir görüşme yaptım. Görüşmelerin tekrar başlaması ve mart ortasında NATO karargahında, benim himayemde Finlandiya, İsveç ve Türkiye arasında geçen haziranda imzalanan anlaşmanın uygulanması ve katılım sürecinin nasıl tamamlanacağı konusunda üçlü bir toplantı düzenlenmesi üzerinde mutabık kaldık.”

    Türkiye’nin Finlandiya’nın üyeliğine olumlu baktığını, İsveç’le ilgili bazı konuların bulunduğunu aktaran Stoltenberg, iki ülkenin üzerlerine düşeni yerine getirdiğini, katılım protokollerinin uygulanma zamanının geldiğini söyledi.

    Stoltenberg, Macaristan Meclisinin gelecek hafta iki ülkenin katılım protokollerini onaylamak üzere süreci başlatacağını ve bundan memnuniyet duyduğunu, Finlandiya ve İsveç’in en kısa sürede üye olmasını amaçladıklarını belirtti.

  • Kurul toplantıları internete taşınıyor

    Kurul toplantıları internete taşınıyor

    Bursa İl Sivil Toplumla İlişkiler Müdürlüğü’nde sivil toplum kuruluşları yöneticilerine yapılan tanıtımda, internet üzerinden genel kurul ve yönetim kurulu toplantılarını nasıl yapabilecekleri anlatıldı. “Pirameet” üzerinden yapılacak olan E-Genel Kurul ve E-Yönetim Kurulu toplantıları Dernekler Bilgi Sistemi (DERBİS) ile uyumlu olmasıyla birlikte İçişleri Bakanlığı tarafından derneklere alternatif olarak sunuldu. Dernek yönetimi ve üyeleri çevrimiçi yapılan toplantılara elektronik imza, mobil imza veya iki faktörlü kimlik doğrulama yöntemleri ile çevrimiçi yapılan toplantılara katılabilecek. Proje doğrultusunda bürokrasi ve kırtasiye masrafları, zaman ve mekân sorunları, toplantılar için harcanan giderler, kişi ve toplum sağlığı korunması konusunda verimlilik sağlanacak.

    Tanıtımın açılış konuşmasını gerçekleştiren Bursa İl Sivil Toplumla İlişkiler Müdürü Özbey Tan, “Bakanlığımızın ve Genel Müdürlüğümüzün belirlediği politikalar çerçevesinde sivil toplumun önünü açmak, onlara destek vermek faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Pandemi süreci yaşadık, bu süreçte sivil topluma nasıl faydalı iş yapabiliriz, toplantılarını nasıl yapabilirler, bunu nasıl kanunî bir zemine oturtabiliriz diye Genel Müdürlüğümüz yetkilileri düşündü. Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğü Bilgi İşlem ve Dış İlişkiler Daire Başkanı Fahrettin Kaya aramızda. E-Genel Kurul ve E-Yönetim Kurulu hakkında bilgiler verecek. Yetkili firma burada sunum yapacak. Bu tanıtım Türkiye’de bir veya iki ilde oldu. Bursa’mız bu konuda biraz şanslı. Sivil toplum bizim için çok önemli. Yürütülen faaliyetler çok kıymetli, bizim göremediğimiz, ulaşamadığımız faaliyetleri yapıyorsunuz. Ben sahada bunları görüyorum ve çok memnunum” açıklaması yaptı.

    Türkiye’de 10 milyona yakın dernek üyesi var

    Bursa’daki dernek başkanlarıyla bir araya gelen Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğü Bilgi İşlem ve Dış İlişkiler Daire Başkanı Fahrettin Kaya, “Bir dernek kar maksadı güden bir kuruluş değil. Kuruluş maksadı tamamen hizmet etmek. Aslında burası 3’üncü sektör ve Türkiye’nin itici gücü. Sivil toplum kuruluşların gücünü görüyoruz. İnanılmaz bir yapı var, 10 milyona yakın üye var. Türkiye’nin nüfusunun yüzde 10’u derneklere üye. Seçimlere baktığımız zaman Türk halkı bu işlere meraklı” şeklinde konuştu.
    DERBİS yenilenecek

    Dernekler Bilgi Sistemi (DERBİS) yazılımının yenilendiğini belirten Başkan Kaya, “Size sadece denetime geldiğimizde veya sizin Sivil Toplumla İlişkiler Müdürlüğüne geldiğinizde ilgili memurla muhataplıktan öteye taşımak istiyoruz. DERBİS’i yeniden yazıyoruz. Yılsonunda bitiyor. Testleri başlayıp, Mart ayında yeniden hayata geçecek. Çok güzel, kullanıcı dostu, yalın bir uygulama ile karşınıza çıkmayı planlıyoruz” diye konuştu.

    Bursa’da 4 bin 250 derneğimiz var”

    Başkan Fahrettin Kaya, “Sivil toplum kuruluşları ile eğitim rehberlik ve istişare toplantısı için Bursa’daydık. Çok verimli bir toplantı oldu. Bursa’da 4 bin 250 derneğimiz var. Bu derneklerin 365 bin üyesi var. Bursa çok aktif. Kurulmuş dernek sayısında Türkiye’de 4’üncü sırada. Aynı zamanda bakanlığımızın kurmuş olduğu E-Genel Kurul ve E-Yönetim Kurulu ile ilgili akredite olmuş firmalarımızdan birisi burada sunum yaptı. Dijitalleşen çağda, bakanlığımızın derneklerimize, sivil toplum kuruluşlarına sunmuş olduğu bu sistemi burada tanıtmış olduk. Çok verimli bir toplantı oldu. Bütün sivil toplum kuruluşlarına ve Sivil Toplumla İlişkiler Bursa İl Müdürlüğümüz çalışanlarına teşekkür ediyorum” dedi.
    Konuşmaların ardından firma yetkilisi Gürkan Kalkan, dernek başkanlarına E-Genel Kurul ve E-Yönetim Kurulu uygulamalarından nasıl toplantı yapılacağını anlattı. Sistemin özellikleri ve avantajları dernek yöneticileri tarafından beğeni topladı.

  • Kabine Toplantısı sona erdi

    Kabine Toplantısı sona erdi

    Cumhurbaşkanlığı kabinesi Beştepe’de toplandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başkanlığındaki toplantı yaklaşık 3 saat sürdü. Toplantının ardından açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkanlar:

    Kumluca’da sel felaketi

    Kumluca ve Finike ilçelerinde meydana gelen sel felaketinden zarar gören vatandaşlarımıza geçmiş olsun diyorum. Sel felaketi sonrası devletimiz tüm kurumlarıyla çalışıyor.

    Türkiye yüzyılı vizyonu

    Dünyanın tarihi bir dönüşümün içine girdiği dönemde Türkiye yüzyılı vizyonu daha da önem kazandı. Yakın tarihte olup bitenlere dair kişisel görüşlerimiz ne olursa olsun artık hep birlikte ortak geleceğimize odaklanmalıyız. Yıkıcı değil yapıcı rekabet ile Türkiye yüzyılında yol alacağımıza yürekten inanıyorum.

    Başörtüsüne ilişkin anayasa değişikliği teklifi

    Demokrasi, hak ve özgürlük kavramlarını samimiyetle savunan herkesi bu teklifi desteklemeye çağırıyoruz.Siyaseti halka dayanarak yapmak yerine küresel vesayet araçlarının ülkemizdeki temsilciliğine soyunmak asırlık Cumhuriyet tecrübesinden nasiplenmemektir.

    Terörle mücadele

    Sınırlarımızdaki güvenlik hattını tamamlayarak sinsi ve çirkin hesapları bir kez daha bozacağız.

    Enflasyon ve hayat pahalılığı

    Enflasyon ve hayat pahalılığının iç ve dış sebepleri var. İçeride kimi panikten, kimi art niyetten kaynaklanan fahiş fiyat artışlarına maruz kaldığımız bir gerçek. Yıllık enflasyonun birkaç ay içinde yüzde 40’lı rakamlara ineceği gerçeği ortada. Malı veya hizmeti, akıl ve vicdan sınırlarının ötesinde ekonomik işleyişe zarar verecek şekilde fiyatlandıranlar, kendilerine kaybettirdiklerini unutmamalı

    6 yaşında evlendirme skandalı

    13 yaşında nişan, 14 yaşında evlilik kabul edilecek bir şey değildir. İstismar iddiaları tam bir faciadır. Yapılan çalışmaları görmezden gelen bir muhalefet var.

  • UİB üyelerine ihracatı geliştirme bilgilendirme toplantısı

    UİB üyelerine ihracatı geliştirme bilgilendirme toplantısı

    Toplantının açılışında konuşan UİB Koordinatör Başkanı Baran Çelik, Türkiye’nin Genel Sekreterlik bazında 2. büyük Birliği olan UİB’in ihracatının yılın ilk dokuz ayında %4,5 artarak 23.3 milyar dolara ulaştığını belirterek, “UİB olarak yılı 32 milyar dolar civarında bir ihracat rakamı ile kapatacağımızı tahmin ediyorum.

    Türkiye’deki tek birlik konumunda bulunduğumuz otomotiv endüstrisinde ise Ocak-Eylül dönemi ihracatımız %5 artarak 22.3 milyar dolar oldu. Otomotiv endüstrisinde de yılı 30 milyar doların üzerinde bir rakam ile kapatacağız. Buradan tüm zorluklara rağmen üretmeye ve ihracata devam eden firmalarımıza bir kez daha teşekkür etmek istiyorum” dedi.

    “Sürdürülebilir ihracat artışı için İGE önemli rol üstlenecek”

    İhracatı Geliştirme A.Ş’nin ihracatçıların finansmana erişim ve kredi kefalet sorunlarının çözümüne katkı sağlamak amacıyla Ticaret Bakanlığı koordinasyonunda kurulduğunu ifade eden Başkan Çelik, “Süreç içerisinde İhracatçı Birliklerimiz yedek akçeleri ile şirkete ortak olarak İGE AŞ’nin sermaye yapısını daha da güçlendirdiler. Küresel çapta yaşanan tedarik zinciri problemleri, enerji maliyelerindeki astronomik artışlar, başlıca pazarımız konumunda yer alan Avrupa’da resesyon tehlikesi gibi zincirleme sorunlar ile karşı karşıya olduğumuz bir süreçten geçiyoruz. Dünyadaki merkez bankalarının faiz artırımları nedeniyle finansmana erişimin her zamankinden daha zor olduğu bir dönemdeyiz. 1 Mart 2022’de faaliyete geçen İGE böylesine zor bir dönemde ihracatın finansmanında önemli rol üstleniyor. Eylül ayında Eximbank ve İGE arasında imzalanan yeni protokol kapsamında KOBİ dışı firmaların da kefalet desteğinden faydalanmasının önü açıldı, KOBİ ve KOBİ dışı firmalarımızın kredi kullanım üst limitleri önemli ölçüde artırıldı. İhracat odaklı bir büyüme modeli izleyen ülkemizde özellikle küçük ve orta ölçekli firmalarımızın finansmana erişimi, ihracatın tabana yayılması, sürdürülebilir ihracat artışı sağlanabilmesi için İGE’nin önemli bir rol üstleneceğine inanıyoruz. Ayrıca İGE’nin özellikle yüksek katma değerli, orta ve yüksek teknolojili ürün üreten KOBİ’lerimiz için ayrı bir fırsat yaratarak, ihracatımızdaki katma değerin yükseltilmesine katkı sağlayacağını da düşünüyoruz” diye konuştu.

    “İGE ihracatçının teminat problemini çözmeye yönelik kurulan bir kurum”

    İhracatı Geliştirme A. Ş. Genel Müdürü Kasım Akdeniz de sunumunda İGE’nin yapısını ve faaliyetlerini anlattı. Akdeniz, bütün makro ekonomik politikaların amacının refahı artırmak olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:

    “Refahı artırmanın yolu üretmekten, daha fazla istihdamdan, daha hızlı büyümekten geçiyor. Bunun için mevcut kapasiteleri artırmak ya da yeni yatırımlar yapmak gerekiyor. Tabii bunun için de kaynağa ihtiyacımız var. Kaynak açısından maalesef çok şanslı değiliz. Geleneksel olarak, özellikle KOBİ’lerimizin olmak üzere, sermaye yetersizliği sorunumuz var. Buna bağlı olarak, yeni bir yatırım için büyük ölçüde dış kaynağa ihtiyaç duyuluyor. Dış kaynak dediğinizde de neredeyse tek kaynak banka kredileri. Ne yazık ki ülke olarak finansman kaynaklarının çeşitlenmesi konusunda çok yol alınamadı. Banka kredisine ulaşmak için en önemli unsur talep edilen teminatı verebilmek. İşte İGE, ihracatçının krediye erişimi için bankaya vermesi gereken teminatla ilgili bu problemi çözmeye yönelik kurulan bir kurum.”
    İGE’nin iki temel amacını; toplam banka kredileri içinde “ihracat kredileri”nin payını artırmak ve ihracat kredileri içinde de “ihracatçı KOBİ”lerin payını artırmak olarak anlatan Akdeniz, kendilerinin kredi vermediklerini, bankalardan kredi alınmasını sağlamak üzere kefalet verdiklerinin altını çizdi.

    Akdeniz, İGE A.Ş’nin A Grubu: TİM, B Grubu: Eximbank, C Grubu: İhracatçı Birlikleri ve D Grubu: Bankalar’dan oluşan bir ortaklık yapısı bulunduğunu belirterek, “Kredi kararlarımız standart oluyor. Kabul ya da reddettiklerimizin nedenleri bellidir. Yani biz bütün ihracatçılara hem aynı uzaklık hem de aynı yakınlıktayız. Şeffaf, denetlenebilir ve hesap verebilir şekilde süreçleri çalıştırıyoruz. Bu bizim için son derece kıymetli. Bütün bunların sonucu olarak kaynaklarımızı bu zamana kadar kararlarını doğru vermiş, işini bilen, riskleri doğru almış, bunları doğru bir şekilde yönetmiş, dolayısıyla ihracatını sürdürebilir kılmış olan ihracatçılarımıza kanalize etmek istiyoruz” dedi.

    İGE A.Ş. Genel Müdürü Akdeniz, sistemin avantajlarını ise şu şekilde sıraladı:

    “İhracatçının tüm bankalara ulaşması, bankanın tüm ihracatçılara ulaşması, finansmana erişimin hızlandırılması, ihracatçı için en iyi fiyat ve en uygun teminat seçeneğinin yaratılması, bölgesel farklılıkların ortadan kaldırılması ve ihracatçı ve bankalar için operasyonel verimlilik sağlanması.”