Etiket: tse

  • Nilüfer Belediyesi dış denetimden başarıyla geçti

    Nilüfer Belediyesi dış denetimden başarıyla geçti

    Nilüfer Belediyesi’nin yönetim sistemleri, dört gün süren kapsamlı bir denetime tabi tutuldu. Denetimler çerçevesinde ISO 9001 Kalite Yönetim Sistemi, ISO 10002 Vatandaş Memnuniyeti Yönetim Sistemi ve ISO 14001 Çevre Yönetim Sistemi standartları değerlendirildi. İlgili müdürlükler ve saha çalışmaları, TSE denetçileri tarafından detaylı bir şekilde incelendi.

    Denetim sonuçları, Nilüfer Belediyesi Barış Meclisi’nde düzenlenen kapanış toplantısında açıklandı. Toplantıya Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, Başkan Yardımcıları ve birim müdürleri katıldı. TSE yetkilileri, denetimler sonucunda herhangi bir uygunsuzluğa rastlanmadığını belirterek iyileştirici önerilerde bulundu.

    Nilüfer Belediyesi’nin çevreci uygulamaları, dijitalleşme adımları, sürdürülebilirlik hedefleri, sosyal sorumluluk projeleri ve kültürel çalışmalarını başarılı olarak değerlendiren denetçiler, bu projelerin sadece Bursa’da değil, Türkiye genelinde örnek teşkil ettiğini vurguladı.

    Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir ise denetimlerin bir fırsat olarak görülmesi gerektiğini belirterek şunları söyledi:
    “Ölçemezseniz yönetemezsiniz. Süreçleri ve çalışmaları daha ölçülebilir hale getirmek lazım. Denetlenmek, iyi çalışan sistemler için bir ödüldür.”
    Başkan Şadi Özdemir ayrıca, Nilüfer Belediyesi’nin dijital altyapı, çevre yönetim sistemleri ve kalite sistemleri konusunda Türkiye’de örnek alınan bir belediye olduğunu vurguladı.

  • “TSE, marka değerini güçlendirdi”

    “TSE, marka değerini güçlendirdi”

    Türk Standartları Enstitüsü (TSE), 63. Olağan Genel Kurul Toplantısı’nı gerçekleştirdi. TSE’nin Genel Kurul Salonu’nda düzenlenen toplantıya Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Çetin Ali Dönmez, TSE Başkanı Mahmut Sami Şahin ile çok sayıda delege katıldı. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır ise toplantıya videolu mesaj gönderdi. Küresel tedarik zincirlerinin yeniden şekillendiği, sınır ötesi ticaretin her geçen gün yeni boyutlar kazandığı dünyada standardizasyonun 22 yılda ilmek ilmek işlenen özgün, yenilikçi ve rekabetçi üretim altyapısının sürdürülebilirliği ve rekabetçiliği için vazgeçilmez unsur olduğunu vurgulayan Kacır, “Vatandaşlarımızı güvenilir ve kaliteli ürün ve hizmetlerle buluşturmanın anahtarıdır. Belgelendirme, muayene, gözetim, doğrulama, deney, kalibrasyon ve eğitim hizmetleriyle, geliştirdiği standartlarla Türk Standardları Enstitüsü; vatandaşlarımız, sanayicilerimiz ve müteşebbislerimizin her zaman destekçisi konumundadır. Uygunluk değerlendirme alanında 240 binden fazla belge ve rapor hazırladı. İthalat denetimleri kapsamında 150 bin ürün denetimi gerçekleştirdi. Aynı zamanda yürürlükteki 38 binden fazla standardın işlemlerini yürüttü. Girişimcilerimizin, vatandaşlarımızın dünya standartlarında, güvenli ve çevre dostu ürünlerle buluşmasına aracı oldu. Haksız rekabetin karşısında yer aldı. ‘Türk Malı’ damgasının marka değerini güçlendirdi” diye konuştu.
    Toplantının açılış konuşmasını yapan TSE Başkanı Mahmut Sami Şahin ise, “Tüm dünyada değişim ve dönüşüm sancıları yaşayan küresel ekonomik sistemin en önemli sacayaklarından biri standartlardır. Üretim yöntemlerinin dijitalleşmesini getiren bu yeni dönemde, teknik düzenlemeler de sürdürülebilirlik amaçları doğrultusunda yeniden şekilleniyor. Bu konuda Enstitümüz ve sanayicilerimizin eş güdümlü bir şekilde çalışması, standartların belirlendiği uluslararası teknik komite çalışmalarına aktif katılımın artırılması yönünde yoğun çaba sarf ediyoruz” dedi.

    Üretimde yüksek katma değerli ve ileri teknoloji ürünlerinin payını artırmak için uluslararası standardizasyon çalışmalarına katılım ve buradaki etkinliği artırmanın gerekli olduğunun altını çizen Şahin, bu çerçevede 2027 yılında 165 üye ülkeden katılımın sağlanacağı ISO Genel Kurul Toplantısı’nın İstanbul’da gerçekleştirilmesi için gerekli girişimleri başlattıklarını söyledi. 2023 yılında Enstitü tarafından yapılan çalışmalara değinen Şahin, “Enstitü olarak başta standardizasyon, uygunluk değerlendirme ve eğitim olmak üzere üç ana başlık altında faaliyetlerimizi sürdürmekteyiz. Ürün, sistem, helal ve diğer belgelendirme alanlarında 2 bin 548 belge verdik. Akkuyu Nükleer Güç Santrali Projesi’nde ‘onaylı malzeme kuruluşu’ olarak verdiğimiz hizmetlerle 21,3 milyar lira tutarında yerli malzemeyi sanayicilerimizden tedarik ederek kullanılmasını sağladık. TOKİ şantiyeleri numune alma ve gözetim hizmeti kapsamında TOKİ tarafından bildirilen yaklaşık 600 adet şantiyeden öncelikle deprem bölgesinde bulunan şantiyelerde kullanılan kritik ürünlerin uygulama öncesi sahadan numunelerini alarak indirgenmiş testlerini gerçekleştirdik” dedi.
    45 bin 942 başvuruda yer alan 141 bin 677 ürünü denetledikleri bilgisini veren Şahin, bu denetimler sonucunda 4 bin 93 ürünün olumsuzluk taşıması sebebiyle ithalatına izin vermediklerini ifade etti. 2023 yılında uygulamaya başlanan Su Verimliliği Yönetim Sistemi, Veri Merkezi Belgelendirme modelleri ile yeşil dönüşümdeki sorumluluklarını yerine getirdiklerini belirten Şahin, “OSB’lerin verimliliğini, çevresel sürdürülebilirliğini ve rekabet gücünü artırma hedefiyle Yeşil OSB Sertifikasyonu’na başladık. Yeşil OSB Sertifikasyonu kapsamında 23 Organize Sanayi Bölgesi’nin başvurusu Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız tarafından ön kriterler açısından uygun bulunarak Enstitümüze gönderildi. Yapılan denetimler sonucunda 9 OSB’nin belgelendirme süreci tamamlandı. Enerji Verimliliği 2030 Stratejisi ve 2. Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı çerçevesinde Enstitümüze tevdi edilen Enerji Yönetim Sistemi ve ölçme-doğrulama eğitimlerini 2024 itibarıyla yaygınlaştıracağız. Karbon emisyonlarının azaltılması için kurulacak gönüllü karbon piyasasındaki enerji verimliliği yatırımlarının sertifikalandırılmasını sağlayacağız” ifadelerini kullandı.
    Temelli’de inşası devam eden TSE Ankara Kalite Kampüsü’nün faaliyete geçmesiyle birlikte 7 farklı laboratuvarla hizmet vermeye başlayacaklarını söyleyen Şahin, “Bakanlığımızın ‘Teknolojisiyle öncü, sanayisiyle güçlü bir Türkiye’ misyonu ve Milli Teknoloji Hamlesi vizyonu doğrultusunda hazırladığımız, 7 amaç ve 23 hedeften müteşekkil 2024-2028 Stratejik Planımız, Enstitümüzün önümüzdeki 5 yılı için kurumsal yol haritası olacak. 2024-2028 Stratejik Planımız çerçevesinde sürdürülebilirlik ve iklim değişikliğiyle mücadele alanında sunulan hizmetleri artırmak, endüstriyel dönüşüme paralel, katma değerli ve nitelikli niş alanlara yönelim gerçekleştirmek hedefleriyle uygunluk değerlendirme sektöründe büyümeyi amaçlıyoruz” dedi.

  • Başkan Özer Matlı’dan TSE çağrısı

    Başkan Özer Matlı’dan TSE çağrısı

    Bursa Ticaret Borsası (Bursa TB) Yönetim Kurulu Başkanı Özer Matlı, helal belgeli ürün ve hizmetlerin, helal olmalarının yanı sıra temiz ve sağlıklı olmaları sebebiyle giderek tercih edilen ve aranan bir tüketim önceliği haline geldiğini söyledi.
    Dünyada yaşayan 2 milyarı aşkın Müslüman nüfusun yanı sıra, küresel ticaretin gelişmesi ve pazara giren üretici sayısının çoğalmasının, helal ürün ve hizmetlerin belgelendirilmesine ilişkin ilgi ve talebi de her geçen gün artırdığını belirten Başkan Özer Matlı, “Bugün dünya helal piyasası gıda, turizm, kozmetik, finans, ilaç, lojistik gibi sektörler başta olmak üzere toplam 7 trilyon doları aşan bir büyüklüğe ulaşırken, bu pazarın gelecek 5 yıl içinde 10 trilyon doları bulması bekleniyor. Bu nedenle, gıda ve beslenme sektöründe helal kavramı giderek dikkat çekmekte, helal sertifikasyon süreçlerinin önemi de artmaktadır” dedi.

    “TSE gibi yerli ve milli kurumları tercih edelim”

    Yakın zamanda küresel pazarı şekillendirmesi beklenen helal gıda sektöründen Türkiye’nin 100 milyar dolar civarında bir pay aldığını, hedefin ise 500 milyar dolar olduğunu vurgulayan Başkan Özer Matlı, helal gıda sertifikası verecek kurumların, tarafsız, teknik ve teknolojik olarak üretim ve katkı maddeleri konularına hakim olmalarının gerekliliğine vurgu yaptı. Bu noktada helal gıda sertifikası almak isteyen iş dünyası temsilcilerine Türk Standardları Enstitüsü’nü (TSE) tercih etmeleri çağrısında bulunan Özer Matlı, “TSE, helal akreditasyon sertifikalandırma süreçlerinde gerekli tüm altyapıya sahip, konusunda son derece uzman kadrosuyla hizmet veren güvenilir, tecrübeli, saygın, yerli ve milli bir kurumdur. Belgelendirme süreçlerinde TSE ile çalışmak firmalarımızın iş güvencesini de artıracaktır” şeklinde konuştu.
    Başkan Matlı ayrıca, standartların işletmelere, ticari faaliyetlerin artması, pazar payının artırılması, maliyet ve zaman tasarrufu ile öngörülebilirlik gibi ekonomik yararların yanında; iş gücünün artırılması, ulusal ve uluslararası uyumun sağlanması, bilgi akışı ve inovasyonun artırılması, stratejik ortaklıklar kurulması gibi sosyo-ekonomik kazanımları da beraberinde getirdiğine dikkat çekerek, kalite standartlarını artıracak projelere yatırımlar yapılması gerektiğini vurguladı.

  • TSE ve Bursa Valiliği iş birliğine gidiyor

    TSE ve Bursa Valiliği iş birliğine gidiyor

    Enerji verimliliği artırılacak kaynaklar verimli kullanılacak

    Milli standardizasyon ve uygunluk değerlendirme kuruluşu TSE, sanayi stratejisiyle uyumlu şekilde çalışmalarını sürdürürken ihtiyaç duyulan alanlarda hizmetlerini hayata geçiriyor. Sunduğu hizmetlerle Türkiye’nin büyüme modelini destekliyor, projeleri ve kurduğu efektif iş birlikleri ile ekonomiye önemli katkılar sağlıyor. Bursa’da uygunluk değerlendirme alanında ulusal yarar adına yapılacak çalışmaların genel şartlarını belirleyen, taraflara ait görev, yetki ve sorumlulukları tanımlayan İş Birliği Protokolünü Bursa Valisi Yakup Canbolat ile TSE Başkanı Mahmut Sami Şahin imzaladı.

    Kurum ve kuruluşların enerji politikalarını belirleyen, amaç ve hedefleri doğrultusunda enerji tüketimini yöneten, iyileştirme çalışmalarına katkı sağlayan Enerji Yönetim Sistemi Belgelendirmesi alanında da iş birliği yapılacak.

    Enerji Yönetim Sistemi Belgelendirmesi modeli çerçevesinde Bursa’da faaliyet gösteren kurum ve kuruluşlar ile Bursa Valiliğinin Enerji Yönetim Birimi koordinasyonunda farklı illerdeki kurum ve kuruluşlarda Enerji Yönetim Sisteminin oluşturulması ve belgelendirilmesi süreçlerinde birlikte çalışılacak. ürün, sistem ve personel belgelendirme, eğitim, yeni yönetim sistemleri, standart hizmetleri, standart hazırlama iş programı, CEN/CENELEC-ISO-IEC Teknik Komiteleri, CE işareti, bilişim teknolojileri, test hizmetleri, kalibrasyon hizmetleri, yeterlilik ve karşılaştırma deneyleri, muayene gözetim, asansör kontrol hizmetleri, doğalgaz yakan sistemler, teknik onay hizmetleri alanlarında da bilgi paylaşımında bulunulacak.

    Türkiye’nin dışa bağımlılıkta en önemli kalemlerinden birisi olan enerji alanında verimliliği artırmak için Bursa Valiliği ile TSE, panel, seminer ve çalıştaylar düzenleyecek.

  • AVM’lerde Kovid-19’a karşı yeni dönem

    AVM’lerde Kovid-19’a karşı yeni dönem

    Türk Standardları Enstitüsünün (TSE) talepte bulunan alışveriş merkezlerine (AVM) vereceği “TSE Güvenli Hizmet Belgesi”, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgına karşı yeni bir dönemi başlatacak. AVM’lerde yeme içme merkezlerindeki masa mesafelerinden asansörlerin kullanımına, dezenfeksiyondan lavaboların temizliğine kadar belirlenen yeni standartlar geçerli olacak, kurallara uyulup uyulmadığı çifte denetimle kontrol edilecek.

    TSE Başkanı Adem Şahin ile Alışveriş Merkezleri ve Yatırımcıları Derneği (AYD) Başkanı Hüseyin Altaş, AA muhabirine, yeni dönemde AVM’lerde uygulanacak standartlara ilişkin değerlendirmede bulundu.

    Şahin, AVM’lerin ticaretin kümelenme merkezleri olarak da düşünebileceğini belirterek, AYD ile bir araya gelip topluma buralarda gerekli tedbirlerin alındığına ilişkin belgelendirme modeli hazırladıklarını söyledi.

    AVM’leri belgelendirerek halka güven vermeyi amaçladıklarını vurgulayan Şahin, şöyle konuştu:

    “Bu belgeyi alan AVM yönetimi, oluşturduğu kendi izleme takımıyla ve yine bizle birlikte sürekli kendisini yenileyerek bu tedbirleri gözden geçirmek mecburiyetinde. Bugün aldığımız tedbir yarın geçersiz, yarın aldığımız tedbir de öbür gün belki daha sıkılaştırılması gereken tedbir haline gelebilir diye düşünüyoruz.”

    TSE Güvenli Hizmet Belgesi’ni alan AVM’lerin nasıl denetleneceğine ilişkin bilgi veren Şahin, “Bunlar süreli belgeler, süreç de dinamik. AVM yönetimleri belgeyi aldıktan sonra bunu kendileri denetleyecekler ama biz de bu denetimlere ve kurallara bağlı kalınıp kalınmadığı noktasında denetimimizi yapacağız.” dedi.

    Şahin, sosyal mesafe, ateş ölçümü, dezenfektan ve maskeye kolay erişim, havalandırma sistemlerindeki gerekliliklere ilişkin bildiriler gibi önlemlerin uygulanıp uygulanmadığına müşterilerin de dikkat etmesi gerektiğine dikkati çekerek, “Biz elbette ki denetliyor olacağız ama en büyük denetim sizin denetiminiz.” ifadelerini kullandı.

    “Önlemlerle standardizasyon sağlanacak”

    AYD Başkanı Altaş da TSE ile imzaladıkları iş birliği protokolünün önemine işaret ederek, “Biz AVM’lerde Kovid-19’a karşı çok ciddi manada önlemler aldığımızı iddia ediyorduk ama bu iddianın bir kamu kurumu tarafından doğrulanması bizim için son derece önemli.” değerlendirmesinde bulundu.

    Mevcut 436 AVM’nin her birinde önlemlerin farklı alınabildiğini belirten Altaş, TSE Güvenli Hizmet Belgesi ile standardizasyonun sağlanmış olacağını ve halkın buralara güvenle girip çıkabileceğini dile getirdi.

    Altaş, halihazırda AVM’lerde uygulanan tedbirlerden farklı önlemlerin alınıp alınmayacağına ilişkin de “Uygulanan tedbirlere ek olarak yeme içme merkezlerindeki masa mesafelerinin biraz daha açılması, asansörlerimizin tek kullanımdan sonra dezenfekte edilmesi, sadece yaşlıların ve 15 yaş altının buraları kullanması, yürüyen merdivenlerin daha sık dezenfekte edilmesi ve lavabolara el değmeden girip çıkabilmek gibi önlemlerimiz var.” dedi.

    Söz konusu belge için başvuruların bugünden itibaren başlayacağı bilgisini veren Altaş, AYD üyelerinin bunu sabırsızlıkla beklediğini ve çok ciddi bir başvurunun olacağını tahmin ettiklerini söyledi.

    Altaş, AVM yönetimlerinin bu merkezlerin yaşaması için belirlenen kurallara uymak zorunda oldukları bilincini taşıdıklarını ifade ederek, “Bütün yönetim merkezlerimizi uyarıyoruz. Bu belgeyi almak yetmiyor, bunun devamını da sağlamalısınız. Belgeyi kaybedenler çok ciddi bir prestij kaybederler. Bu nedenle onu kaybetmemek için her gün neredeyse bu denetimleri yapmak zorundalar.” diye konuştu.

    “Tüketici alışkanlıkları değişti”

    Hüseyin Altaş, Kovid-19 salgını sürecinin AVM ziyaretçi sayıları ve cirolarına etkilerine de değinerek, şu değerlendirmede bulundu:

    “AVM’ler 11 Mayıs’ta açıldıktan sonra giriş sayılarımız Kovid-19 öncesi döneme göre yüzde 20’lerde kalmıştı. 1-30 Haziran döneminde yüzde 50’leri yakaladık. Temmuz ayında da yüzde 60 düzeylerine çıktı. Ağustos itibarıyla yüzde 65’leri bekliyoruz çünkü temmuzda bir bayram hareketliliği de vardı. Sinema, çocuk oyun alanları ve restoranlar geç açıldığı için onların bize bir negatif etkisi oluyordu, onlar da düzeliyor. Sinemalar açıldı ama filmler zamanında çekilemediği için bizim en çok ayak sayımızı oluşturan sinemalar henüz tam faaliyete geçemedi. Buna rağmen giriş sayılarında yüzde 50-60’ları yakalamış olmak bizim için memnuniyet verici.”

    Eskiden buraları bir yaşam merkezi olarak gören, bir kahve içerek 2-3 saat vakit geçiren tüketici alışkanlıklarının bu süreçte değiştiğine dikkati çeken Altaş, şunları kaydetti:

    “Şimdi müşteriler nokta atışıyla ne alacaksa onu belirleyip gelip alıyor ve ayrılıyor. Giriş sayılarındaki yüzde 30-40’lık kayıp cirolara bu şekilde yansımadı. Şu anda cirolar daha iyi durumda. Mesela yüzde 60 giriş sayısı yakaladığımız temmuzda yüzde 80’lere yakın ciroları yakaladık. Halkımızdan özellikle beklentimiz maske, mesafe, hijyen kullarına son derece uygun davranmaları ve tekrar kapanmak gibi bir durumla karşı karşıya kalmamamız.”