Etiket: tübitak

  • TÜBİTAK Başkanı’ndan yerli aşı açıklaması

    TÜBİTAK Başkanı’ndan yerli aşı açıklaması

    TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, ”Belki ilk aşıyı bulan biz olmayacağız ama en verimli aşıyı bulma noktasında biz ülke olarak adayız. Bu konuda hocalarımıza güveniyoruz” dedi.

    Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, Türkiye’nin yeni tip corona virüse (Covid-19) karşı en verimli aşıyı geliştirme konusunda aday ülkelerden birisi olduğunu söyledi.

    Ege Üniversitesi ve Aşı Bilimi Derneği’nin düzenlediği 3. Uluslararası Aşı Bilimi Webinarı’na katılan TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Mandal, bilim insanlarının Covid-19’a karşı aşıyı bulmak için çalışmalarını sürdürdüğünü hatırlattı.

    Prof. Dr. Mandal, salgın döneminde sağlık çalışanlarının özveriyle görev yaptığını, bilim insanlarının da hastalığa çare bulmak için aralıksız mesai harcadığını dile getirdi.

    “BELKİ İLK AŞIYI BULAN BİZ OLMAYACAĞIZ AMA…”

    TÜBİTAK bünyesindeki Covid-19 Türkiye Platformu çatısı altında devam eden aşı çalışmalarıyla ilgili bilgi veren Mandal, şöyle konuştu:

    “Bu dönem, tüm insan kaynakları ve disiplinlerimizle bu sürecin içindeyiz. 49 farklı kuruluşta görev yapan 436 araştırmacı şu an bu ülke ve insanlık için aşı geliştirmek amacıyla çalışıyorlar. Covid noktasında belki ilk aşıyı bulan biz olmayacağız ama en verimli aşıyı bulma noktasında biz ülke olarak adayız. Bu konuda hocalarımıza güveniyoruz.”

    “Bu dönem, tüm insan kaynakları ve disiplinlerimizle bu sürecin içindeyiz. 49 farklı kuruluşta görev yapan 436 araştırmacı şu an bu ülke ve insanlık için aşı geliştirmek amacıyla çalışıyorlar. Covid noktasında belki ilk aşıyı bulan biz olmayacağız ama en verimli aşıyı bulma noktasında biz ülke olarak adayız. Bu konuda hocalarımıza güveniyoruz.”

    ÇALIŞMALARDA SON DURUM

    Covid-19 Türkiye Platformu kapsamında 17 projenin yürütüldüğünü de belirten Mandal, “Aşı kapsamında değerlendirirsek 8 aşı çalışması var. Bunların 4’ü klinik faz çalışması aşamasında. Ülkemiz her bir aşamayı bu esnada öğreniyor. Diğer 4 aşımız da yakın zamanda hayvan deneylerini tamamlama aşamasına gelecek. Bu gerçekten ülke için bir başarıdır” dedi.

    “YERLİ VE MİLLİ AŞI ÖNEMLİ”

    Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak ise üniversite olarak aşı faaliyetleri konusunda uzun yıllardır çalışma yaptıklarını söyledi.

    TÜBİTAK’ın oluşturduğu platformda da bölgedeki akademisyenlerle Covid-19’a karşı DNA aşısı geliştirme çabası içinde olduklarını belirten Budak, “Yerli ve milli aşı bizim için çok önemli. Bunu Türk bilim adamlarının yapabileceğine de inanıyoruz. Devletimiz, Bakanlığımız, başta Cumhurbaşkanımız, TÜBİTAK ve YÖK başkanlarımız bu konuya özel önem veriyorlar. Türk bilim adamları bu aşı geliştirme çalışmasına uzun vadeli bakmalı diye düşünüyorum” dedi.

    Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Parazitoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve Aşı Bilimi Derneği Başkanı Prof. Dr. Adnan Yüksel Gürüz ise Covid-19’un tehlikeli bir hastalık olduğunu kaydetti.

    Dünyada 57 milyon insanın bu hastalığa yakalandığını ve 1 milyon 400 bin kişinin hayatını kaybettiğini belirten Gürüz, “Ege Üniversitesi hızlı Covid-19 DNA aşısı geliştirmek için yola çıkan ekibin bir parçası olarak ticari kaygıdan uzak, sadece bilimsel kriterleri karşılayan en iyi aşıların Türk bilim insanlarınca üretileceğine inancım tamdır. Bu süreçte başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere bize katkı koyan herkese teşekkür ederim” diye konuştu.

  • Tophane MTAL, TEKNOFEST üçüncüsü oldu

    Tophane MTAL, TEKNOFEST üçüncüsü oldu

    TEKNOFEST (Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali) kapsamında bu yıl ilk kez düzenlenen TÜBİTAK Liselerarası İHA Yarışması’na katılan Bursa Tophane Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi (MTAL) öğrencileri, Türkiye üçüncüsü oldu.

    İl Milli Eğitim Müdürlüğünden yapılan açıklamaya göre, TÜBİTAK Liselerarası İHA Yarışması, TEKNOFEST kapsamında bu yıl ilk kez düzenlendi.

    Liseli öğrencilerden oluşan takımlar, hazırladıkları projelerle yarışmaya katıldı. Türkiye genelinde 291 takımın başvuru yaptığı yarışmada 125 takımın başvurusu TÜBİTAK tarafından desteklenmeye değer görüldü.

    Bursa Tophane MTAL öğrencileri, yarışmada “TOPHANE AYGÖK” takımıyla mücadele etti. Gaziantep Alleben Göleti’nde düzenlenen yarışlarda teknik şartları yerine getiren 79 takımla TEKNOFEST’e katılmaya hak kazandı. TOPHANE AYGÖK takımının projesi bu kapsamda düzenlenen yarışmaların sonunda Türkiye üçüncüsü oldu. Danışman öğretmen ve 5 öğrenciden oluşan ekip yarışmanın sonunda büyük bir sevinç yaşadı.
    Yarışmaya Bursa’dan katılan ve 79 takım arasında yer alma başarısı gösteren Nilüfer İMKB Fen Lisesi ile Bursa Anadolu Lisesinin projeleri de TÜBİTAK tarafından desteklenmeye layık bulundu.

    Yarışmanın ödülleri, 27 Eylül Pazar günü Gaziantep Ortadoğu Fuar Merkezi’nde gerçekleştirilecek törende Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından verilecek.

  • TÜBİTAK 11 personel istihdam edecek

    TÜBİTAK 11 personel istihdam edecek

    Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK), Bilişim ve Bilgi Güvenliği İleri Teknoloji Araştırma Merkezine (BİLGEM) bağlı Test ve Değerlendirme Başkan Yardımcılığı bünyesinde görev yapmak üzere 11 personel istihdam edecek.

    Resmi Gazete’de yayımlanan ilana göre, alınacak 7 Ar-Ge personeli ve 4 Ar-Ge teknisyeni Kocaeli’de görev yapacak.

    Adaylar, başvurular için gerekli koşullar ve süreçlere ilişkin ayrıntılara TÜBİTAK’ın resmi internet sitesinin (www.tubitak.gov.tr) yanı sıra Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile Türkiye İş Kurumunun internet sayfalarından ulaşabilecek.

    Başvurular, TÜBİTAK İş Başvuru Sistemi (https://kariyer.sage.tubitak.gov.tr) üzerinden gerçekleştirilecek.

    Son başvuru tarihi 5 Ekim olarak belirlendi.

  • Yerli ve milli işletim sistemi Pardus Diyanet'in bilgisayarlarında yaygınlaştırılacak

    ANKARA (AA) – Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Diyanet İşleri Başkanlığı ile imzaladıkları protokol kapsamında, Pardus işletim sisteminin Diyanet’in merkez ve taşra teşkilatlarında kullanılan 10 bin bilgisayara yaygınlaştırılacağını belirterek, "Bu durum yerli ve milli yazılım alanında, kamuda şimdiye kadar yapılmış en yaygın kullanım sözleşmesi anlamına geliyor." dedi.

    Diyanet İşleri Başkanlığı ile TÜBİTAK arasında, Açık Kaynak ve Pardus dönüşümü iş birliği protokolü için Din İşleri Yüksek Kurulu Konferans Salonu'nda imza töreni gerçekleştirildi.

    Bakan Varank, burada yaptığı konuşmada, Diyanet'in teknolojinin sunduğu imkanlardan en iyi şekilde faydalandığına ve böylelikle yürütülen hizmetleri toplumun tüm katmanlarına eksiksiz bir şekilde ulaştırmaya çalıştığına işaret ederek, kendisinin de bu kurumun mobil uygulamalarını memnuniyetle kullandığını söyledi.

    Teknolojiyi bu denli etkin kullanan Diyanet'in geçen yıl tüm kamu kurumlarına örnek olacak bir kararla Milli Yazılım Hamlesi'ni hayata geçirerek, merkez, taşra ve yurt dışı teşkilatlarının tamamında bilgi işlem altyapısını millileştirmeye odaklandığına dikkati çeken Varank, "Diyanette şimdiye kadar 872 kullanıcı TÜBİTAK ULAKBİM tarafından geliştirilen yerli ve milli yazılım Pardus'a geçti. Yurt dışındaki bulut sunucularındaki veriler, kurumun kendi veri merkezine taşındı. Ayrıca, Diyanet sunucularına TÜBİTAK'ın kurulum rehberini yayınladığı açık kaynak Jitsi video konferans sistemi kuruldu." diye konuştu.

    Böylece Diyanet'in yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sürecinde, güvenli ve maliyet etkin bir sistemi en hızlı devreye alan kurumlardan olduğunu vurgulayan Varank, şöyle konuştu:

    "Bugün imzaladığımız protokolle Açık Kaynak Pardus'un Diyanet'in merkez ve taşra teşkilatlarında kullanılan 10 bin bilgisayara yaygınlaştırılması mümkün olacak. Bu durum yerli ve milli yazılım alanında, kamuda şimdiye kadar yapılmış en yaygın kullanım sözleşmesi anlamına geliyor."

    – "Açık kaynak bağımsız bilişim altyapısına sahip olmakta kritik"

    Açık kaynak teknolojilerin bağımsız ve güvenli bir bilişim altyapısına sahip olmakta kritik önem taşıdığına dikkati çeken Varank, bu teknolojileri kullanarak ticari firmaların çizmeye çalıştıkları sınırların dışına çıkıldığını, bu durumun da bilişim alanında tüketici olmaktan çıkılıp, üretici olmaya teşvik ettiğini söyledi.

    Varank, açık kaynağın aynı zamanda siber güvenlik açısından da önemli avantajlar sunduğunu belirterek, şu değerlendirmede bulundu:

    "Yurt dışından alınan ürünler hem bilgi güvenliği hem de dış bağımlılık açısından önemli maliyetler doğurabiliyor. Biz bakanlık olarak yazılım ekosisteminin geliştirilmesini son derece önemsiyoruz. Dijital dönüşüm ve yapay zeka temelli tüm teknolojilerin tabanında yazılım, yazılımın omurgasında ise insan kaynağı var. Biz, yazılım ekosistemimizi daha da ileri taşımak adına Türkiye Açık Kaynak Platformu'nu kurduk. Platformda özel sektör, kamu, sivil toplum kuruluşları ve üniversitelerden paydaşlarımız var."

    Varank, burada yürütecekleri projelerle Türkiye'deki yazılımcı sayısını ve niteliğini artırmayı hedeflediklerini, açık kaynak kodla geliştirilecek kritik yazılımları yurt içinde üretmek istediklerini bildirdi.

    Bu sayede, bilişim alanındaki dışa bağımlılığı azaltacaklarını, milli kaynakların yurt içinde kalmasını sağlayacaklarını ve siber güvenlik sorunlarını bertaraf edeceklerini anlatan Varank, Pardus'un yaygınlaştırılmasının da titizlikle yürüttükleri projelerden biri olduğunu ifade etti.

    – 100 bine yakın kullanıcı

    Bakan Varank, halen 100 bine yakın kullanıcının Pardus işletim sistemini kullandığı bilgisini vererek, Sağlık, Çevre ve Şehircilik, Tarım ve Orman, Milli Savunma bakanlıklarıyla Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı gibi kurumların analiz ve dönüşüm sürecinde olduklarını söyledi.

    Pardus'u erken yaşlarda öğrencilere de tanıtmak istediklerini vurgulayan Varank, bu kapsamda, Milli Eğitim Bakanlığı ile sınıflardaki akıllı tahtalara özel bir Pardus sürümünü yaygınlaştırdıklarını aktardı.

    Varank, Pardus'un ne kadar yaygınlaşırsa eksikliklerinin de o denli tespit edilerek geliştirilme süreçlerinin hızlanacağını belirterek, "Yeni teknolojiler için Pardus sürümleri hazırlamaya devam ediyoruz. Nesnelerin interneti dünyasında en yaygın kullanılan ARM-işlemci tabanlı mini bilgisiyarlar için yakın zamanda bir sürüm çıkaracağız. Böylece Pardus, masaüstü çözümleri yanında akıllı cihazlar arasında da yerini alacak." dedi.

    Gençlerin bu sistemi kullanmasını teşvik etmek için interaktif eğitim içerikleri hazırladıklarına işaret eden Varank, Türkiye Açık Kaynak Platformu’nun 2 aydır "Açık Seminerler"inin devam ettiğini, bu eğitimleri başarıyla tamamlayanlara da dijital rozet verileceğini kaydetti.

    Varank, dijital rozete sahip kişilerin bu alandaki yetkinliklerini ispatlamış olacaklarını belirterek, "Yine Açık Kaynak Platformu kanalıyla kodlama eğitim programları düzenleyecek ve yazılım okulları açacağız. Oyunla öğrenme temelli bu okullar her sene binlerce mezun verecek." diye konuştu.

    – "Milli Teknoloji Hamlemiz somut adımlarımızla hayat bulacak"

    Bilişim alanında yerli ve milli çözümler geliştirilmesinde en önemli paydaşlardan birinin de Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi olduğuna dikkati çeken Varank, şunları kaydetti:

    "Milli Teknoloji Hamlemiz, attığımız somut adımlar sayesinde hızla hayat bulacak. Diyanet İşleri Başkanlığımıza ve Hocamıza (Prof. Dr. Ali Erbaş) milli yazılıma geçişte gösterdiği hassasiyet ve farkındalık için teşekkür ediyorum. Milli Teknoloji Hamlesi'ne kararlılıkla sahip çıkmanız gücümüze güç katıyor. Ümit ediyorum ki sizlerin gösterdiği bu vizyoner yaklaşım, kamu ve özel sektör kuruluşlarımıza ilham olur."

    Konuşmaların ardından, Bakan Varank ile Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Erbaş, iş birliği protokolünü imzaladı. İmza törenine, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır ile Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanı Ali Taha Koç da katıldı.

    – Protokolün içeriği

    İmzalanan protokol kapsamında, TÜBİTAK tarafından, Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde tanıtım ve eğitim faaliyetleri, istemci bilgisayarlara Pardus kurulumu, uygulama ve sunucu sistemlerinin açık kaynak muadillerine dönüşümleri yapılacak. İstemcilerin uzaktan merkezi yönetimi için LiderAhenk, kimlik yönetimi için de Engerek ürününün kurulumu gerçekleştirilecek.

  • Yerli ve milli işletim sistemi Pardus Diyanet'in bilgisayarlarında yaygınlaştırılacak

    ANKARA (AA) – Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Diyanet İşleri Başkanlığı ile imzaladıkları protokol kapsamında, Pardus işletim sisteminin Diyanet’in merkez ve taşra teşkilatlarında kullanılan 10 bin bilgisayara yaygınlaştırılacağını belirterek, "Bu durum yerli ve milli yazılım alanında, kamuda şimdiye kadar yapılmış en yaygın kullanım sözleşmesi anlamına geliyor." dedi.

    Diyanet İşleri Başkanlığı ile TÜBİTAK arasında, Açık Kaynak ve Pardus dönüşümü iş birliği protokolü için Din İşleri Yüksek Kurulu Konferans Salonu'nda imza töreni gerçekleştirildi.

    Bakan Varank, burada yaptığı konuşmada, Diyanet'in teknolojinin sunduğu imkanlardan en iyi şekilde faydalandığına ve böylelikle yürütülen hizmetleri toplumun tüm katmanlarına eksiksiz bir şekilde ulaştırmaya çalıştığına işaret ederek, kendisinin de bu kurumun mobil uygulamalarını memnuniyetle kullandığını söyledi.

    Teknolojiyi bu denli etkin kullanan Diyanet'in geçen yıl tüm kamu kurumlarına örnek olacak bir kararla Milli Yazılım Hamlesi'ni hayata geçirerek, merkez, taşra ve yurt dışı teşkilatlarının tamamında bilgi işlem altyapısını millileştirmeye odaklandığına dikkati çeken Varank, "Diyanette şimdiye kadar 872 kullanıcı TÜBİTAK ULAKBİM tarafından geliştirilen yerli ve milli yazılım Pardus'a geçti. Yurt dışındaki bulut sunucularındaki veriler, kurumun kendi veri merkezine taşındı. Ayrıca, Diyanet sunucularına TÜBİTAK'ın kurulum rehberini yayınladığı açık kaynak Jitsi video konferans sistemi kuruldu." diye konuştu.

    Böylece Diyanet'in yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sürecinde, güvenli ve maliyet etkin bir sistemi en hızlı devreye alan kurumlardan olduğunu vurgulayan Varank, şöyle konuştu:

    "Bugün imzaladığımız protokolle Açık Kaynak Pardus'un Diyanet'in merkez ve taşra teşkilatlarında kullanılan 10 bin bilgisayara yaygınlaştırılması mümkün olacak. Bu durum yerli ve milli yazılım alanında, kamuda şimdiye kadar yapılmış en yaygın kullanım sözleşmesi anlamına geliyor."

    – "Açık kaynak bağımsız bilişim altyapısına sahip olmakta kritik"

    Açık kaynak teknolojilerin bağımsız ve güvenli bir bilişim altyapısına sahip olmakta kritik önem taşıdığına dikkati çeken Varank, bu teknolojileri kullanarak ticari firmaların çizmeye çalıştıkları sınırların dışına çıkıldığını, bu durumun da bilişim alanında tüketici olmaktan çıkılıp, üretici olmaya teşvik ettiğini söyledi.

    Varank, açık kaynağın aynı zamanda siber güvenlik açısından da önemli avantajlar sunduğunu belirterek, şu değerlendirmede bulundu:

    "Yurt dışından alınan ürünler hem bilgi güvenliği hem de dış bağımlılık açısından önemli maliyetler doğurabiliyor. Biz bakanlık olarak yazılım ekosisteminin geliştirilmesini son derece önemsiyoruz. Dijital dönüşüm ve yapay zeka temelli tüm teknolojilerin tabanında yazılım, yazılımın omurgasında ise insan kaynağı var. Biz, yazılım ekosistemimizi daha da ileri taşımak adına Türkiye Açık Kaynak Platformu'nu kurduk. Platformda özel sektör, kamu, sivil toplum kuruluşları ve üniversitelerden paydaşlarımız var."

    Varank, burada yürütecekleri projelerle Türkiye'deki yazılımcı sayısını ve niteliğini artırmayı hedeflediklerini, açık kaynak kodla geliştirilecek kritik yazılımları yurt içinde üretmek istediklerini bildirdi.

    Bu sayede, bilişim alanındaki dışa bağımlılığı azaltacaklarını, milli kaynakların yurt içinde kalmasını sağlayacaklarını ve siber güvenlik sorunlarını bertaraf edeceklerini anlatan Varank, Pardus'un yaygınlaştırılmasının da titizlikle yürüttükleri projelerden biri olduğunu ifade etti.

    – 100 bine yakın kullanıcı

    Bakan Varank, halen 100 bine yakın kullanıcının Pardus işletim sistemini kullandığı bilgisini vererek, Sağlık, Çevre ve Şehircilik, Tarım ve Orman, Milli Savunma bakanlıklarıyla Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı gibi kurumların analiz ve dönüşüm sürecinde olduklarını söyledi.

    Pardus'u erken yaşlarda öğrencilere de tanıtmak istediklerini vurgulayan Varank, bu kapsamda, Milli Eğitim Bakanlığı ile sınıflardaki akıllı tahtalara özel bir Pardus sürümünü yaygınlaştırdıklarını aktardı.

    Varank, Pardus'un ne kadar yaygınlaşırsa eksikliklerinin de o denli tespit edilerek geliştirilme süreçlerinin hızlanacağını belirterek, "Yeni teknolojiler için Pardus sürümleri hazırlamaya devam ediyoruz. Nesnelerin interneti dünyasında en yaygın kullanılan ARM-işlemci tabanlı mini bilgisiyarlar için yakın zamanda bir sürüm çıkaracağız. Böylece Pardus, masaüstü çözümleri yanında akıllı cihazlar arasında da yerini alacak." dedi.

    Gençlerin bu sistemi kullanmasını teşvik etmek için interaktif eğitim içerikleri hazırladıklarına işaret eden Varank, Türkiye Açık Kaynak Platformu’nun 2 aydır "Açık Seminerler"inin devam ettiğini, bu eğitimleri başarıyla tamamlayanlara da dijital rozet verileceğini kaydetti.

    Varank, dijital rozete sahip kişilerin bu alandaki yetkinliklerini ispatlamış olacaklarını belirterek, "Yine Açık Kaynak Platformu kanalıyla kodlama eğitim programları düzenleyecek ve yazılım okulları açacağız. Oyunla öğrenme temelli bu okullar her sene binlerce mezun verecek." diye konuştu.

    – "Milli Teknoloji Hamlemiz somut adımlarımızla hayat bulacak"

    Bilişim alanında yerli ve milli çözümler geliştirilmesinde en önemli paydaşlardan birinin de Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi olduğuna dikkati çeken Varank, şunları kaydetti:

    "Milli Teknoloji Hamlemiz, attığımız somut adımlar sayesinde hızla hayat bulacak. Diyanet İşleri Başkanlığımıza ve Hocamıza (Prof. Dr. Ali Erbaş) milli yazılıma geçişte gösterdiği hassasiyet ve farkındalık için teşekkür ediyorum. Milli Teknoloji Hamlesi'ne kararlılıkla sahip çıkmanız gücümüze güç katıyor. Ümit ediyorum ki sizlerin gösterdiği bu vizyoner yaklaşım, kamu ve özel sektör kuruluşlarımıza ilham olur."

    Konuşmaların ardından, Bakan Varank ile Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Erbaş, iş birliği protokolünü imzaladı. İmza törenine, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır ile Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanı Ali Taha Koç da katıldı.

    – Protokolün içeriği

    İmzalanan protokol kapsamında, TÜBİTAK tarafından, Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde tanıtım ve eğitim faaliyetleri, istemci bilgisayarlara Pardus kurulumu, uygulama ve sunucu sistemlerinin açık kaynak muadillerine dönüşümleri yapılacak. İstemcilerin uzaktan merkezi yönetimi için LiderAhenk, kimlik yönetimi için de Engerek ürününün kurulumu gerçekleştirilecek.

  • TÜBİTAK Başkanı aşı için tarih verdi

    TÜBİTAK Başkanı aşı için tarih verdi

    Dünyayı saran koronavirüs salgınına karşı çalışmalarını hızlandıran TÜBİTAK, aşı ve ilaç geliştirme projelerini sürdürüyor. Bu kapsamda TÜBİTAK desteği ile oluşturulan ‘Covid-19 Türkiye Platformu’ çatısı altında 25 farklı üniversite, 8 kamu araştırma kurumu, 8 firmadan toplam 225 araştırmacı, çalışma yürütüyor.

    TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal pandemi öncesinde son 5 yıl içinde TÜBİTAK olarak Türkiye’deki ilaç ve aşı geliştirmelerine 2,3 milyar TL kaynak ayırdıklarını kaydetti. Mandal, “Bizim çalıştığımız kurumlarımız bu işe bugün başlamadı. Bu şu anda bizim kendimizi gösterme zamanımız. Araştırmacılarımız, firmalarımız olarak ve ülkemiz olarak biz bunu yapabileceğimiz noktasındayız. Ülkemizin en seçkin araştırma grupları, bilim insanları bu iş için çözüm üretme noktasında gece gündüz çalışıyor. Covid-19 Türkiye Platformu’nda yapılan aşı ve ilaç çalışmaları ve bu sürecin yönetilmesiyle ilgili topyekun bir seferberlik söz konusu” dedi.

    Aşı için tarih verdi

    İlaç grubundakilerin moleküllerinin modellenmesine 10 bin molekül üzerinden başlandığını belirten Prof. Dr. Mandal, “İn siliko çalışmalar sonrasında bu virüse çözüm noktası oluşturabilecek noktada 26 tane molekül belirlendi. Bununla ilgili şu an sentez çalışmaları başladı. Bir taraftan molekül çalışması gerçekleşti. Daha sonra bununla ilgili çalışmanın sentez ve takibinde de üretimle ilgili bir yapı başlamış oldu. Bunun memnuniyet verici bir gelişme olduğunu söyleyebilirim. Bunun arkasında çok farklı gruplarımız var. Klinik öncesi aşamaları ilaç için bu yaz aylarında belki daha da erken biz bunu sentezleme ve üretme noktasında olacağız. Aşı çalışmalarında ise 9 aylık bir zaman dilimi içinde klinik öncesi aşama tamamlanmış olacak.” dedi.

  • TSK’dan TÜBİTAK’a ilaç üretimi başvurusu

    TSK’dan TÜBİTAK’a ilaç üretimi başvurusu

    Millî Savunma Bakanlığı Sözcüsü Yarbay Şebnem Aktop, TSK’nın koronavirüse karşı ilaç üretimi için TÜBİTAK’a başvurduğunu belirterek, solunum cihazı prototipinin ise hazır olduğu açıkladı.

    Aktop koronavirüse karşı TSK fabrikalarından üretilen maske ve tulum sayılarını açıklarken, “Numune ham madde ile Ar- Ge çalışmaları başlatılmış, ilaç geliştirme projemiz TÜBİTAK’a iletilmiştir” dedi.

    Yarbay Aktop’un açıklaması şöyle:

    “Dünya Sağlık Örgütü tarafından pandemi olarak ilan edilen Kovid-19 salgınına yönelik Milli Savunma Bakanlığınca tedbirler alınmıştır. Proaktif yaklaşım gösterilerek bireysel ve kurumsal tedbirler alınmaya devam edilmektedir. Bu kapsamda MSB tarafından oluşturulan Korona ile Mücadele Merkezi tarafından Sağlık Bakanlığı ile koordineli olarak sistematik bir şekilde hareket tarzları üretilmekte, risk ve durum değerlendirmesi yapılmaktadır.”

    Maske ve tulum üretimi sürüyor

    “Kovid-19 salgınıyla mücadele kapsamında bakanlığımızın milli imkan ve kabiliyetleri kullanılarak, çeşitli tipte maske, turum ve hijyenik malzeme üretimine hız kazandırılmıştır. Bu kapsamda Dikimevi Müdürlüklerince maske üretiminin haftada toplam 3 milyona, tulum üretiminin 10 bine, İlaç Fabrikası Müdürlüğünce alkol bazlı dezenfektan üretiminin haftada 10 bin litreye, MKE tarafından maske üretiminin haftada 7 milyona, tulumun 100 bine, dezenfektan üretiminin 30 bin litreye çıkartılması planlanmaktadır.”

    TSK ilaç üretim projesi için TÜBİTAK’a başvurdu

    “Covid-19’un tedavisi için yurt dışı ilaç tedarik faaliyetlerimiz devam etmektedir. Numune ham madde ile Ar- Ge çalışmaları başlatılmış, ilaç geliştirme projemiz TÜBİTAK’a iletilmiştir. Ayrıca tasarım ve üretimi tamamlanan yerli ve milli sahra mekanik solunum cihazının prototip üretimi de tamamlandı.”

    “Covid-19 ile mücadelede kullanılacak sağlık malzemeleri, Cumhurbaşkanımızın talimatıyla TSK’ya ait uçak ile İtalya, İspanya, Kuzey Makedonya, Sırbistan, Bosna Hersek, Karadağ, Kosava ve İngilere’ye gönderilmiştir.”