Etiket: Tüketici

  • Tüketicileri ilgilendiren karar Resmi Gazete’de

    Tüketicileri ilgilendiren karar Resmi Gazete’de

    Tüketicilerin daha ileri seviyede korunması amacıyla Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ile Kat Mülkiyeti Kanunu’nda değişiklik öngören 7392 sayılı Kanun Resmi Gazete’de yayımlandı. Kanunun devre tatile ilişkin düzenlemeleri yayımı tarihinde, diğer düzenlemeleri ise 6 ay sonra yürürlüğe girecek.

    Kanunda taksitle satış sözleşmelerinde tüketicinin temerrüde düşmesi halinde tüketiciler lehine düzenleme yapıldı. Söz konusu kanun ile taksitli satış sözleşmelerinde tüketicilerin taksitlerini ödeyememeleri nedeni ile kalan borcun tamamının satıcı veya sağlayıcı tarafından talep edilebilmesine ilişkin şartlardan biri olan ödenmeyen taksitler toplamının kalan borcun onda birini oluşturma kriteri, sözleşmede yer alan satış bedelinin onda biri olacak şekilde tüketici lehine değiştirildi. Bu düzenlemeyle tüketiciler, yasal takip başta olmak üzere cebri icra nedeni ile katlanmak zorunda oldukları maliyetlerde ilave vadeden yararlanacak.

    Tüketici kredisinin tamamını 14 gün içinde ödeyen tüketiciler cayma hakkından yararlanacak

    Tüketicilerin tüketici kredisi sözleşmelerinde 14 gün içerisinde cayma haklarını kullanarak sadece krediden yararlanılan döneme ilişkin faizi ödeyerek kapatabilecekleri kredi borçlarında, bu cayma hakkının kullanılmaması nedeni ile faize ilave olarak ödedikleri ücret ve komisyonların maliyetine katlanmaları önlenecek. Cayma süresi içerisinde kredi borcunun tamamını erken ödeyen tüketicilerin cayma hakkını kullandıkları kabul edilecek ve tüketiciler, iadesi gerekli ücretleri geri alabilecek.

    Belirsiz süreli kredi sözleşmelerinde faiz oranı düştüğünde tüketiciler 30 gün beklemeden indirimden faydalanacak

    Kredi kartı veya kredili mevduat hesabı gibi belirsiz süreli tüketici kredisi sözleşmelerine ilişkin mevcut düzenlemede faiz oranının artırılması veya düşürülmesi durumlarına ilişkin yeni belirlenen oranın yürürlüğe girmesi için 30 gün öncesinde tüketiciye bildirim şartı bulunuyor. Yapılan değişiklik ile tarafların mutabakatı ile tüketicilerin indirimli orandan bildirim süresi beklenmeksizin yararlanabilmesine imkan sağlandı.

    Tüketici ve konut kredilerinde kredi ile ilgili olmayan sigortalar ve yan finansal ürün ve hizmetler yasaklandı

    Tüketici kredisi sözleşmesi kurulmasının kredi ile ilgili olanlar hariç olmak üzere yan finansal ürün ve hizmetlerin satın alınması şartına bağlanması yasaklandı. Bankaların sigortasız kredi seçeneğini de tüketiciye sunmak şartıyla kredi bağlantılı sigortayı da içeren bir teklifi tüketiciye sunabilmelerine olanak tanındı. Tüketici bu iki teklifi de kendi iradesi ile ister sigortalı, ister sigortasız teklifi tercih edebilecek.

    Mesafeli sözleşmelerde aracı hizmet sağlayıcılarına defa sorumluluk ve yükümlülükler getirildi

    Tüketicilerin e-ticaret alışverişlerinde taraf olduğu mesafeli sözleşmelere ilişkin olarak aracı hizmet sağlayıcılara tüketicilerin bildirim ve taleplerini iletebilecekleri ve takip edebilecekleri kesintisiz bir sistemi kurma yükümlülüğü getirildi. Ayrıca aracı hizmet sağlayıcıların mesafeli sözleşmelerin bedel tahsilatına da aracılık etmeleri durumunda, bedel kendilerinde kaldığı sürece teslim veya ifa ile cayma hakkının kullanımında satıcı veya sağlayıcı ile tüketicilere karşı sorumlu oldukları düzenlendi.

    Devre tatil sözleşmelerinde yaşanan sorunlar da yeni düzenleme ile azalıyor

    Devre tatil sektöründe faaliyet gösteren şirketlerin uymak zorunda oldukları kurallar tüketici lehine olacak şekilde yeniden düzenlendi. Ön ödemeli usulle devre mülk ve şahsi hakka konu devre tatil satışı yasaklanarak, bu tür satışlara ilişkin hükümler yürürlükten kaldırılarak tüketicilere sadece tamamen bitmiş ve işletilmeye hazır olan tesislerin satışının yapılması sağlandı.

    Devre tatil satışının finansal kiralama yoluyla yapılması durumunda da devre tatil sözleşmelerine ilişkin Kanun hükümlerinin uygulanacağı düzenlendi. Tüketicilerin haklarının daha kapsamlı bir biçimde korunabilmesi amacıyla ayni hakka konu devre tatil sözleşmelerinin sadece Kat Mülkiyeti Kanunu’nda belirtilen usul ve esaslar çerçevesinde devre mülk sözleşmesi şeklinde kurulması zorunlu kılındı. Ayrıca kooperatif veya ticaret şirketi ortaklığı ya da dernek veya vakıf üyeliği şeklinde devre tatil hakkı tanınamayacağı belirtildi. Paravan şirketler kurularak tüketicilerin mağdur edilmesinin engellenmesi amacıyla devre tatile konu mal üzerinde ayni hak sahibi olmayanların devre mülk veya devre tatil satışı yapamayacakları da hüküm altına alındı.

    Cayma süresi içinde tüketiciden ödeme veya borçlandırıcı belge alma yasağı devre mülk sözleşmelerini de kapsayacak şekilde genişletildi. Söz konusu yasağın ihlali halinde tüketicilere ödemelerinin derhal iade edileceği ve tüketiciyi borç altına sokan her türlü belgenin tüketici yönünden geçersiz olacağı düzenlendi.

    Tüketicilerin şahsi hakka konu sözleşmelerde zamanla tesisinin eskimesi, hizmetlerin beklenen nitelikte sunulamaması, yüksek aidat ücretleri gibi sorunlar nedeniyle 99 yıla varan sözleşmeler nedeniyle sözleşmeleri feshedememeleri ve bu tesisler için her yıl yüksek aidat ücretleri ödemek zorunda oldukları göz önünde bulundurularak, şahsi hakka konu devre tatil sözleşmelerinde 10 yıllık azami süre sınırı getirildi. Bu düzenlemelere ek olarak tüketicinin en az doksan gün öncesinden devre tatili kullanmayacağını sağlayıcıya bildirmesi durumunda, o dönem için herhangi bir isim altında bedel alınmayacağı düzenlendi. Ayrıca 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nda öngörülen 15 günlük devre süresinin uzun bir süre olduğu ve dünya uygulamalarının genellikle yedi gün şeklinde olduğu dikkate alınarak, Kanun’da yer alan asgari süre yedi gün olarak değiştirildi.

    Yenilenmiş ürünler ilk defa kanunla düzenleme altına alındı

    Cep telefonu gibi tüketicilerin sıklıkla değiştirdiği ve ithalatta önemli bir yer tutan ürünlerin Ticaret Bakanlığı tarafından yetkilendirilen Yenileme Merkezleri aracılığıyla donanım, yazılım veya fiziki özelliklerinde iyileştirme yapılarak en az bir yıl süre ile garantili olacak şekilde tüketicilere yeniden satılması sağlanacak. Böylelikle hem tüketiciler garantili ve güvenli ürünlere ulaşmış olacak hem de israfın önlenmesine ve yeşil dönüşüme büyük katkılar sağlandı.

    Sahte yetkili servis sorununa neşter vuruldu

    Yetkili servis istasyonları dışında tüketicilere hizmet sunan özel servis istasyonlarının yetkili servis istasyonu algısı oluşturacak şekilde hizmet vermesinin önlenmesini teminen özel servis istasyonlarına servis fişi, tabela ve broşür gibi her türlü tanıtım ve faaliyetlerinde “özel servis” ibaresi kullanma zorunluluğu getirilecek.

    Garanti süresi tamamlandıktan sonra yedek parçanın temin edilememesi, servis istasyonunun bulunmaması gibi gerekçelerle satış sonrası hizmetin verilmemesi gibi durumların önüne geçilmesi amacıyla Ticaret Bakanlığınca belirlenen kullanım ömrü süresince tüketiciler, üretici ve ithalatçılardan zararlarının tazminini talep edebilecek.

    Tüketici hakem heyetlerinin görev sınırı 30 bin liraya çıkarıldı

    Tüketiciler için etkin ve masrafsız bir hak arama yolu olan Tüketici Hakem Heyetleri’ne başvuru sınırı 15 bin 430 liradan 30 bin liraya çıkarıldı. Tüketicinin yerleşim yeri veya tüketici işleminin yapıldığı yerde karar veren tüketici hakem heyetinin bulunmaması halinde bu tüketicilerimizin herhangi bir hak kaybına uğramadan o yer kaymakamlıklarına başvuru yapılabilmesine imkan sağlanıyor. Yapılan düzenlemeyle tüketici hakem heyetlerinin bilgi ve belge isteme yazıları ile diğer yazışmalarının ve kararlarının görülen uyuşmazlığın tarafları veya vekillerine elektronik ortamda tebliğine olanak sağlandı.

    Kanunda yapılan değişiklikle tüketicilerin tüketici mahkemesine erişiminin kolaylaştırılması amacıyla tüketici hakem heyeti kararlarına karşı yapılacak itirazlarda, kararı veren tüketici hakem heyetinin bulunduğu yerdeki mahkemeye yapılmasının yanında tüketicinin yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesinin de yetkili olması düzenlenecek. Bu düzenlemelere ek olarak satıcı veya sağlayıcılar tarafından mevcut olduğu halde tüketici hakem heyetine sunulmayan bilgi veya belgenin sonradan tüketici mahkemesine sunulması nedeniyle hakem heyeti kararının iptali halinde tüketici aleyhine yargılama giderine ve vekâlet ücretine hükmedilmeyeceği düzenleniyor.

    “Ceza hükümleri” başlıklı 77’nci maddede yapılan değişikliklerle Kanun’a aykırılık halleri için öngörülmüş bazı idari para cezaları, fiilin ağırlığı, failin kusuru ve ekonomik durumu dikkate alınarak ve orantılılık, ölçülülük ve caydırıcılık ilkeleri gözetilerek yeniden düzenleniyor. 6502 sayılı Kanun’da yer alan cezalar tekrar gözden geçirilerek, cezaların uygulanabilir ve caydırıcı olmasını teminen gerekli değişiklikler yapıldı. Maddede getirilen en önemli düzenlemelerden biri tüketicilerle ön ödemeli devre tatil sözleşmesi kuran veya kurulmasına aracılık edenler hakkında üç yıldan altı yıla kadar hapis cezası uygulanmasına yönelik düzenleme oldu. Dikkat çeken diğer bir düzenleme ise internet üzerinden yapılan tüketicileri aldatıcı ve mevzuata aykırı reklamlar hakkında Reklam Kurulu’na erişimin engellenmesi kararı verme yetkisi tanınması oldu.

  • KDV indirimi tüketiciye nasıl yansıyacak?

    KDV indirimi tüketiciye nasıl yansıyacak?

    Hürriyet’te yer alan haber göre; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın önceki gün duyurduğu KDV indirimleri 1 Nisan’dan itibaren geçerli olacak. Resmi Gazete’de yayımlanan düzenlemeyle, temizlik ürünleri ve yeme-içme hizmetlerinden alınan KDV yüzde 18’den yüzde 8’e indirildi. Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından sertifikilandırılan tohumluk ve fidanlardan alınan KDV oranı yüzde 1’e indirildi. Süt, yumurta ve meyve üretiminde kullanılan tarım makinaları yüzde 8 KDV kapsamına alındı.

    Yine, ‘Tıbbi Cihaz Yönetmeliği’ ve ‘İn Vitro Tanı Amaçlı Tıbbi Cihaz Yönetmeliği’ hükümlerine tabi olan cihazların teslimi ile bunların kiralanması hizmetleri de yüzde 8 KDV oranı kapsamına dahil edildi. Riskli alan olarak belirlenen yerler ile riskli yapıların bulunduğu yerlerde dönüşüm projeleri çerçevesinde yapılan konutların net alanının 150 metrekareye kadar olan kısmı için uygulanacak, KDV oranı yüzde 1 olacak. Konutların net alanının 150 metrekareye kadar olan kısmı için KDV oranı yüzde 8 olarak uygulanacak. Arsa ve arazi teslimlerindeki KDV oranı da yüzde 18’den yüzde 8’e indirilecek. Öte yandan, ikinci el araç ticareti yapan şirketler ile yatlar, kotralar, tekneler ve gezinti gemilerinin KDV oranı yüzde 18’e çıkarıldı. İkinci el motorlu kara taşıtı ticaretiyle iştigal eden mükelleflerce yüzde 18 KDV oranı uygulanarak satın alınan araçların teslimi ile özel matrah uygulanarak yapılan teslimlerde yüzde 18 KDV uygulanacak.

    KONUTTA KDV KADEMELİ OLDU

    KONUTTA KDV sistemi değişti. Bundan sonra yeni konut alacak vatandaş, arsa değerine göre değil, evin büyüklüğüne göre KDV ödeyecek. 150 metrekareden küçük evler için yüzde 8 KDV ödenirken, 150 metrekareyi aşan kısmı için yüzde 18 KDV uygulanacak. Eski sistemde, arsa değeri 1000 TL’ye kadar olan projelerdeki 150 metrekareden küçük dairelerde KDV yüzde 1, arsa değeri 1000-2000 TL olan projelerdeki dairelerde KDV yüzde 8, arsa değeri 2000 TL’nin üzerinde olan projelerdeki dairelerde KDV yüzde 18 olarak uygulanıyordu. Daire büyüklüğü 150 metrekareden büyük ise KDV yine yüzde 18’di. Bundan sonra satın alınan konut nerede olursa olsun, arsa değerinin önemi kalmayacak, metrekaresine göre değişen kademeli KDV uygulamasına tabi olacak.

    AVANTAJI NE OLACAK?

    Düzenlemeye göre, net alanı 150 metrekareyi aşmayan konutlarda KDV yüzde 8 olacak. Bu büyüklüğü aşan konutların ilk 150 metrekaresi için yine yüzde 8, aşan kısmı için yüzde 18 KDV uygulanacak. Geçmişte 155 metrekare ev alan vatandaş 5 metrekare fark için yüzde 18 KDV ödemek zorunda kalıyordu. Şimdi ise 150 metrekare için yüzde 8 öderken, 5 metrekare için yüzde 18 ödeyecek. Örneğin; 1 milyonluk bir konutta yüzde 8 KDV 80 bin TL oluyor. Ancak ev 155 metrekare ise KDV yüzde 18 olacağı için 180 bin TL’ye çıkıyor. Yeni sistemde bir milyon liraya alınan konutun 5 metrekarelik kısmı yüzde 18 üzerinden hesaplandığında 5 bin 805 liraya denk gelecek. Kalan 150 metrekare yüzde 8 üzerinden hesaplanacak bu da 77 bin 412 olacak. Toplamda ödenecek KDV 83 bin 217 lira olacak. Böylece KDV’de vatandaşın 96 bin 783 lira avantajlı olacak. Kentsel dönüşüm kapsamındaki konutlarda geçmişte 150 metrekareye kadar olan konutta yüzde 1 KDV, 1 metrekare dahi geçerse yüzde 18 KDV uygulanıyordu. Şimdi yine 150 metrekareye kadar yüzde 1, aşan kısmı için yüzde 18 KDV ödenecek. Öte yandan konutta KDV kararının yürürlük tarihinden önce yapı ruhsatı alınmış veya kamu kurumlarınca ihalesi yapılmış projelerdeki konutlar için eski hükümlerin uygulanmasına devam edilecek.

    ‘Yeni projeleri tetikleyecek’

    İNŞAAT sektörünün üzerindeki finansman yükünü azaltmak için arsa ve arazilerde de KDV yüzde 18’den yüzde 8’e düşürüldü. Bu adımı memnuniyetle karşıladıklarını belirten İstanbul İnşaatçılar Derneği (İNDER) Başkanı Nazmi Durbakayım, “KDV yükünün azalması yeni projeleri tetikleyecek” dedi. Konutta sadece 150 metrekareyi aşan kısımlar için KDV’nin yüzde 18 olarak uygulanmasının son derece adil bir çözüm olduğunu belirten Durbakayım, ticari gayrimenkulde yüzde 18 olan KDV’nin yüzde 8’e düşmesini ve gayrimenkul alım satım vergilerinin de yüzde 2’den yüzde 1’e indirilmesi beklediklerini ekledi.

    ‘Yüzde 1 KDV kalkmış oldu’

    İNŞAAT Müteahhitleri Konfederasyonu (İMKON) Başkanı Tahir Tellioğlu ise yapılan düzenlemeyi olumlu karşılarken bir yönüyle de eleştirdi. “150 metrekareden büyük konutta kademeli KDV’ye geçilmesi olumlu bir adım. Üste gelir grubu için avantaj doğdu” diyen Tellioğlu, “Ancak arsa değerinin düşük olduğu yerlerde yüzde 1 KDV vardı, bu ortadan kalmış oldu. Geçmişte yüzde 1 ödeyen artık yüzde 8’e ödeyecek. Bu durum alt ve orta gelirli vatandaş için haksızlık ve onların ev sahibi olmasını zorlaştıracak. Biz, yüzde 1 KDV’nin yeninden uygulanmasını ya da dengeleme adına inşaat malzemelerinde yüzde 18 olan KDV’nin yüzde 8’e düşmesini talep ediyoruz” ifadelerini kullandı. (Gülistan Alagöz)

    2. EL ŞİRKETLERİ % 18 ÖDEYECEK

    İKİNCİ el araç ticareti yapan galeri ve kurumsal şirketlerin, doğrudan vatandaştan alıp satışını gerçekleştirirken elde ettiği kâr üzerinden ödediği yüzde 1’lik KDV yüzde 18’e çıkarıldı. Buna göre, örneğin 300 bin TL’ye bir vatandaştan aldığı ikinci el otomobili 310 bin TL’ye satarken yüzde 1 KDV gereği 100 TL ödeyen ikinci el şirketi, artık 1800 TL ödeyecek. Kararın son dönemde sayıları hızla artan kurumsal ikinci el şirketlerine yönelik olduğu tahmin ediliyor. Konuyla ilgili sorularımızı yanıtlayan Arabam.com Pazarlama Genel Müdürü Naim Çetintürk, “Bu özellikle kurumsal ikinci el araç ticareti yapan şirketler için yüzde 17’lik bir vergi artışı anlamına geliyor. Doğal olarak ikinci el ticareti yapan şirketlerin fiyatlarına yansıyacaktır diye tahmin ediyoruz. Aracın değerine göre yüzde 5’e kadar bir artış olabilir. Kurumsal olmayan ve ikinci el ticareti yapan şirketlerde ise elden ödeme, yani kayıt dışılık artabilir” dedi. (Taylan Özgür DİL)

    TEMİZLİKTE YÜZDE 10 İNDİRİM

    SABUN, şampuan, deterjan, dezenfektanlar, ıslak mendil, tuvalet kağıdı, kağıt havlu, kağıt mendil, peçete, diş fırçası, diş macunu, diş iplikleri, bebek bezi, hijyenik ped gibi ürünlerin satışında KDV oranı yüzde 18’den yüzde 8’e indirildi. Böylece, 1 Nisan tarihinden itibaren söz konusu ürünlerin fiyatlarının yüzde 10 civarında düşmesi bekleniyor. Yapılan düzenlemenin son bir yılda fiyatları 3 katına çıkan ürünlere ulaşmakta zorlanan vatandaşı bir nebze olsun rahatlatması bekleniyor. Özellikle bebek bezi, hijyenik ped ve tuvalet kağıdıyla ilgili vatandaşlardan sosyal medyada ciddi vergi indirimi talepleri geliyordu.

  • Tüketiciye müjdeli haber Yargıta’dan geldi

    Tüketiciye müjdeli haber Yargıta’dan geldi

    Özellikle kapıdan satışlarda ve konut kredilerinde tüketicileri mağdur eden ağır sözleşme hükümleriyle alakalı Yargıtay’dan emsal nitelikte bir karar çıktı. Yüksek Mahkeme; tüketiciyle akdedilen sözleşmelerde yer alan haksız şartların kesin olarak hükümsüz olduğuna hükmetti.

    Yıllardır hayalini kurduğu evi, bir bankadan çektiği konut kredisiyle alan tüketici, borcu ödeyip tam rahat nefes almak isterken hayatının şokunu yaşadı. Banka, evi satan kişinin borcu nedeniyle eve ipotek koydu

    Tüketici Mahkemesi’nin yolunu tutan mağdur tüketici, bankanın kazanılmış hak teşkil eden ipotek fek beyanından tek taraflı olarak dönmesinin hukuken mümkün olmadığını dile getirdi. 284 bin TL bedelli ipotek nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ve ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etti

    Davalı, davanın reddini talep etti. Davanın kabulüne hükmeden Mahkeme, davacının davalıya 284 bin TL borçlu olmadığının tespitine, dava konusu taşınmaz üzerinde davalı lehine tesis edilen ipoteğin fekkine karar verdi. Davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvuruldu. Bölge Adliye Mahkemesi, davalının istinaf başvurusunun kabulüne, incelenen mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olmadığından kaldırılmasına, karar verdi. Davacı kararı temyiz edince devreye Yargıtay 3. Hukuk Dairesi girdi.

    Emsal nitelikteki kararda; davacının dava dışı bir kişiden ipotekli bir taşınmaz satın aldığına, ipoteğin konuluş nedeninin çekilen konut kredisi olduğuna, taşınmazı devraldıktan sonra ipotek borcunu ödeyerek kapattığına dikkat çekildi. Davacının gerekli tüm harç ve masrafları yatırdıktan sonra davalıdan ipoteğin fekkini talep ettiği hatırlatıldı.

    Davalının önce talebini kabul ederek tapu müdürlüğünden ipoteğin fekkini talep ettiğini ancak tapunun eksiklikler nedeniyle bankanın talebini yerine getirmemesi üzerine, banka tarafından dava dışı satıcının bankaya olan farklı borçları olduğu gerekçesi ile ipoteğin fekkine yönelik talebinin kabul edilmediği dile getirildi.

    Kararda şöyle denildi

    “Dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 5. maddesi ile sözleşmelerdeki haksız şart düzenlenmiş olup anılan kanun maddesinde ‘Haksız şart; tüketiciyle müzakere edilmeden sözleşmeye dâhil edilen ve tarafların sözleşmeden doğan hak ve yükümlülüklerinde dürüstlük kuralına aykırı düşecek biçimde tüketici aleyhine dengesizliğe neden olan sözleşme şartlarıdır. Tüketiciyle akdedilen sözleşmelerde yer alan haksız şartlar kesin olarak hükümsüzdür. Sözleşmenin haksız şartlar dışındaki hükümleri geçerliliğini korur. Bu durumda sözleşmeyi düzenleyen, kesin olarak hükümsüz sayılan şartlar olmasaydı diğer hükümlerle sözleşmeyi yapmayacak olduğunu ileri süremez. Bir sözleşme şartı önceden hazırlanmış ve standart sözleşmede yer alması nedeniyle tüketici içeriğine etki edememişse, o sözleşme şartının tüketiciyle müzakere edilmediği kabul edilir. Sözleşmeyi düzenleyen, bir standart şartın münferiden müzakere edildiğini iddia ediyorsa bunu ispatla yükümlüdür’ denilmiştir. Somut uyuşmazlıkta; Tapu Müdürlüğünce düzenlenmiş olan ipotek senedinin ‘sözleşme şartları’ başlıklı bölümün 1. maddesi, yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler ışığında haksız şart niteliğindedir. Hal böyle olunca ilk derece mahkemesince davanın kabulüne dair verilen karar doğru olduğundan bölge adliye mahkemesince davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekirken bölge adliye mahkemesince yerinde olmayan gerekçe ile davalının istinaf başvurusu kabul edilerek kararın kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Temyiz edilen kararın davacı yararına bozulmasına oy birliği ile karar verildi.”

  • Üretici ve tüketici süt fiyatlarına tepkili

    Üretici ve tüketici süt fiyatlarına tepkili

    Süt ,üreticilerden 4 lira 70 kuruşa alınırken marketlerde fiyatların aşırı yüksek olması üretici ve tüketicileri mağdur ediyor.

    Süte son gelen zam üreticileri memnun ederken, yem fiyatlarına anında zam gelmesi ve sütün raflarda yüksek satılmasına tepkiler büyüyor.

    Konuyla ilgili açıklama yapan Bursa Yenişehir İznik Süt Üreticileri Birliği Başkanı Nazif Tuna, “Geçtiğimiz haftalarda süte yapılan zam bizleri memnun etmişti. 8 Aralık’tan itibaren geçerli olacak bu fiyatlar daha uygulanmadan firmalar yeme anında zam yaptı. Yemin çuvalı 190 lira iken, süt alım fiyatının arttığını duyan yemciler yemin çuvalını 250 lira yaptılar. Böylece fabrikalar bize yapılan zammı anında bizden almış oldu. Üreticiden 4 lira 70 kuruştan alınan sütün marketlerde 9 ila 16 lira arasında satıldığını gördük. Bu bizi de, tüketiciyi de üzüyor. Arada birileri aşırı derecede para kazanıyor. Devletimizden istediğimiz fırsatçıları engellemesidir” diye konuştu.

    Tuna, “Biz sattığımız sütten yağını almıyoruz. Almamız da mümkün değil. Firmalar bizden sütü alırken değerlerini kontrol edip de alıyor. Yağ oranı düşük çıkarsa bu fiyatın altında sütü alırlar” dedi.

  • Milyonları ilgilendiriyor! Yargıtay’dan tüketicilere müjde

    Milyonları ilgilendiriyor! Yargıtay’dan tüketicilere müjde

    Milyonlarca tüketiciyi yakından ilgilendiren bir karara imza atan Yargıtay 3. Hukuk Dairesi, tüketiciyle akdedilen sözleşmelerde yer alan haksız şartların kesin olarak hükümsüz olduğuna karar verdi.

    Yıllarca hayalini kurduğu daireye, bir bankadan kullandığı konut kredisiyle sahip olan tüketici, hayatının şokunu yaşadı. Bankanın, haksız şart koyduğu sözleşme ile sıkıntı yaşayan tüketici, mahkemenin yolunu tuttu. Tüketici Mahkemesi, davanın kabulü ile; davacının davalı bankaya 284 bin lira borçlu olmadığının tespitine, dava konusu taşınmaz üzerinde davalı lehine tesis edilen ipoteğin fekkine karar verdi. Davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvuruldu. Bölge Adliye Mahkemesi, davalının istinaf başvurusunun kabulüne, incelenen mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olmadığından kaldırılmasına, dosyada yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığından davanın reddine hükmetti. Karar davacı avukatı tarafından temyiz edildi.

    Yargıtay 3. Hukuk dairesi, emsal nitelikte bir karara imza attı. Kararda şu ifadelere yer verildi: “Dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 5. maddesi ile sözleşmelerdeki haksız şart düzenlenmiş olup anılan kanun maddesinde ‘Haksız şart; tüketiciyle müzakere edilmeden sözleşmeye dâhil edilen ve tarafların sözleşmeden doğan hak ve yükümlülüklerinde dürüstlük kuralına aykırı düşecek biçimde tüketici aleyhine dengesizliğe neden olan sözleşme şartlarıdır. Tüketiciyle akdedilen sözleşmelerde yer alan haksız şartlar kesin olarak hükümsüzdür. Sözleşmenin haksız şartlar dışındaki hükümleri geçerliliğini korur. Bu durumda sözleşmeyi düzenleyen, kesin olarak hükümsüz sayılan şartlar olmasaydı, diğer hükümlerle sözleşmeyi yapmayacak olduğunu ileri süremez. Bir sözleşme şartı önceden hazırlanmış ve standart sözleşmede yer alması nedeniyle tüketici içeriğine etki edememişse, o sözleşme şartının tüketiciyle müzakere edilmediği kabul edilir. Sözleşmeyi düzenleyen, bir standart şartın münferiden müzakere edildiğini iddia ediyorsa bunu ispatla yükümlüdür’ denilmiştir. Somut uyuşmazlıkta; 0953 yevmiye numaralı, Tapu Müdürlüğünce düzenlenmiş olan ipotek senedinin ‘sözleşme şartları’ başlıklı bölümün 1. maddesi, yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler ışığında haksız şart niteliğindedir. Hal böyle olunca ilk derece mahkemesince davanın kabulüne dair verilen karar doğru olduğundan bölge adliye mahkemesince davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekirken, bölge adliye mahkemesince yerinde olmayan gerekçe ile davalının istinaf başvurusu kabul edilerek kararın kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Kararın oy birliği ile bozulmasına hükmedilmiştir.”

  • EPDK, milyonlarca aboneyi ilgilendiren karara imza attı

    EPDK, milyonlarca aboneyi ilgilendiren karara imza attı

    Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu, milyonlarca elektrik abonesini ilgilendiren bir karara imza attı. Serbest tüketeci olmak için fatura limiti 75 lira 11 kuruş olarak belirlendi. Gelecek yıl için serbest tüketici limiti de 1200 kilovat saat (kWh) olarak uygulanacak.

    Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun (EPDK) konuya ilişkin Kurul kararı, Resmi Gazete’de yayımlandı.

    Yapılan açıklamaya göre, aylık faturası 75 lira 11 kuruşun üstünde olanlar serbest tüketici olabilecek.

    EPDK, geçtiğimiz yıl bin 400 kilovat saat olan alt limiti bin 200 kilovat saate düşürdü.

    Böylelikle 2 milyon 700 bin abone daha serbest tüketici olmak hakkı kazandı. Türkiye’de yaklaşık 45 milyon elektrik abonesi bulunuyor. Son düzenlemeyle birlikte bu abonelerden 23 buçuk milyonu serbest tüketici olma hakkı kazanmış oldu.

    SERBEST TÜKETİCİ NEDİR?

    Serbest tüketiciler, kendi elektrik tedarikçisini seçerek ikili anlaşmalarla daha ucuz elektrik satın alabiliyor.

    Ayrıca EPDK tarafından, doğal gaz piyasasında gelecek yıl boyunca serbest tüketici olma sınırına ilişkin olan ve 2015’te alınan karar aynen uygulanacak.

    EPDK, petrol piyasası faaliyetlerine ilişkin 2021’de uygulanacak gelir payı bedellerini de belirledi.

    Karara göre, benzin türleri ve benzin türleri ile harmanlamak üzere temin edilen etanol için metreküp başına 5,26 lira, motorin ve biyodizel türleri, gaz yağı, havacılık yakıtları, yakıt nafta, damıtık denizcilik yakıtları için metreküp başına 5,26 lira olarak belirlendi. Gelir payı bedelleri artık denizcilik yakıtları ve fuel oil için ton başına 5,59 lira oldu.

    Bunun yanında, EPDK yüzde 2’den fazla yağ asidi metil esteri (YAME) içeren motorin türleri için “oksitlenme kararlılığı” özelliği için teknik düzenleme kapsamında aranmamasına yönelik verilen sürenin 31 Aralık 2022’ye kadar uzatılmasına karar verdi.

  • Ekonomik güven endeksi kasımda azaldı

    Ekonomik güven endeksi kasımda azaldı

    Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK),kasım ayı ekonomik güven endeksini açıkladı. Ekonomik güven endeksi Ekim ayında 92.8 iken, Kasım ayında yüzde 3,5 oranında azalarak 89,5 değerine düştü.

    Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2020 yılı Kasım ayı Ekonomik Güven Endeksi verisini paylaştı.

    Buna göre, ekonomik güven endeksi Ekim ayında 92,8 iken, Kasım ayında yüzde 3,5 oranında azalarak 89,5 değerine düştü.

    Ekonomik güven endeksindeki düşüş, tüketici, reel kesim (imalat sanayi), hizmet ve inşaat sektörü güven endekslerindeki düşüşlerden kaynaklandı.

    Tüketici güven endeksi bir önceki aya göre Kasım ayında yüzde 2,2 oranında azalarak 80,1 değerini, reel kesim güven endeksi bir önceki aya göre yüzde 2,1 oranında azalarak 107,4 değerini, hizmet sektörü güven endeksi yüzde 2,8 oranında azalarak 77,5 değerini, inşaat sektörü güven endeksi yüzde 5,7 oranında azalarak 79,0 değerini aldı. Perakende ticaret sektörü güven endeksi aynı seviyede kalarak 95,0 değerini aldı.