Etiket: türbe

  • İsa Sofi türbesi’nin bakım ve tezyinat tamamlandı

    İsa Sofi türbesi’nin bakım ve tezyinat tamamlandı

    Dernek Başkanı olan Eskişehir Sertürbedarı Mehmet Levent Başerdem, İsa Sofi’nin Ertuğrul Gazi hazretlerinin müşavirlerinden ve kaim makamından olduğunu belirtti. Başerdem “İsa Sofi hazretlerinin Söğüt’ün Borcak Köyü’nün yüksek tepesinde bulunan türbesinin bakımı, tezyinatı ve teşkili tamamlandı. Hazretin türbesinin yanına, Söğüt’ten bile görülebilir büyük bir bayrak direği dikerek, bir mukaddes doruğumuzu daha Türk bayrağı ile taçlandırmış olduk Tüm Osmanlı torunlarını, bu büyük Türk atasının ve namından da anlaşılacağı üzere bu din büyüğümüzün kabrini ziyarete bekliyoruz” dedi.

    Başerdem, çalışmalar esnasında kendilerine desteklerini esirgemeyen, Borcak köyü Muhtarı Osman Çırakoğlu ve bütün köy halkına şükranlarını dile getirdi.

  • Türbe gibi aile kabristanlığı

    Türbe gibi aile kabristanlığı

    Fatsa ilçesinde esnaf olan Remzi Alakurt’un (74) gençliğinde gördüğü bir mezarlık ilgisini çekti. Alakurt, bir süre sonra aile kendilerine ait fındık bahçesinin bir kısmını keserek aile mezarlığı yaptı, 1997 vefat eden babasını, ardından torununu ve akrabasını da buraya defnetti.

    Babası, eşi ve kendisinin olduğu mezarları koruma altına almak isteyen Alakurt, babasının mezarı ile yan tarafında bulunan boş 2 mezar alanının etrafını kapatarak, yaklaşık 9 aylık çalışma sonucu ‘türbe’ gibi koruma altına aldı. Dışarıdan bakıldığında türbeyi andıran, içerisinde 2’si boş toplam 3 mezar bulunan yapının renkleri de dikkat çekiyor. Yapıda mavi renk gökyüzü ve sonsuzluğu, siyah renk ise ölümü hatırlatıyor.

    “Aile kabristanlığımı koruma altına aldım”

    Aile kabristanlığını koruma altına aldığını ve bunun bir heves olduğunu belirten Remzi Alakurt, “Ben farklı bir yerde görmüştüm ve özenmiştim. Gençliğimden bu yana özel bir mezarlık yapma isteğim vardı. Burası kendi arazimdi, fındık ağaçlarını keserek aile kabristanlığı yaptık. 1997 yılında babam vefat edince buraya defnettik. Sonrasında bu şekilde bina yaparak kapatma kararı aldım, aile kabristanlığımız koruma altına almış oldum. Buradaki mavi gökyüzünü, siyah renk ise ölümü temsil ediyor.

    Benim kendi mezarım ile eşimin mezarı da içeride. Mezarımızın burada olduğunu bilmek benim için tuhaf olmuyor, sonuçta burası son durak. Burada şimdi çevre düzenlemesi yapılacak, bu yapının etrafında da ilerleyen zamanda mezarlar olacak, kapalı alanda babam, eşim ve ben olacağız” diye konuştu.

  • Şems-i Sivas’i türbesi ziyaretçilerini ağırlıyor

    Şems-i Sivas’i türbesi ziyaretçilerini ağırlıyor

    İslam tarihinde bilinen üç şemsten birisi olan gerçek adı Şemseddin Ahmed Arvasi, Kara Şems olarak da bilinen Şems-i Sivas’i Tokat’ın Zile ilçesinde 1519 yılında doğdu. 7 yaşında İslam ilimlerini öğrenmeye başladı. 20’li yaşlarda İstanbul’a gelerek Fatih Cami yanındaki meşhur sekiz medresenin birinde tahsiline devam eden Kara Şems burada müderrislik vazifesi yaptı. Daha sonra 1564 yılına Sivas’a yerleşen Şems-i Sivas’i tarihi Meydan Cami’nde birçok öğrenci yetiştirerek çok sayıda kitap yazdı. 1597 yılında vefat eden Kara Şems’in cenazesi uzun bir süre yaşamını sürdürdüğü Meydan Cami’nin bahçesine defnedildi. Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından restore edilen türbe, vatandaşlar tarafından ziyaret ediliyor.

    “Türkiye’deki 3 Şems’ten biridir”

    Şems-i Sivas’i türbesi ile ilgili açıklama yapan Sivas Vakıflar Bölge Müdürü Cemal Karaca, “Şems-i Sivas’i bu şehrin manasını yeniden inşa eden bir zattır. Şehrin müslümanlaşmasında ve Hanefi mezhebinin yayılmasındaki en büyük etkenlerden biri Şems-i Sivas’i hazretleridir. İnsanlar normal türbe diye ziyaret ederler ama Türkiye’deki 3 Şems’ten biridir. Bunlardan biri Fatih Sultan Mehmet’in hocası Akşemseddin’dir. Bir tanesi Mevlana’nın hocası Şems Tebrizi’dir, diğeri ise Sivas’ın Kara Şems’idir. Lakabı esmer olduğu için Kara Şems’tir. 1500’lü yılların ortalarında Sivas’a gönderilir. Buranın manevi manada inşa ve ihyası için Sivas’a gönderilen bir kişidir” dedi.

    Sivas’ın manevi bir yapısı olduğunu dile getiren Karaca, “Sivas, Abdülvahabi Gazi gibi peygamber sancaktarının olduğu şehirdir. Şems-i Sivas’i gibi bir mana erinin olduğu bir şehirdir. Yine şehrimizde meftun bulunan İhramcızade İsmail Hakkı Toprak gibi bir mana erinin bulunduğu şehirdir. İnsanlar da o yüzden bu tip şehirleri ziyaret ediyor. Şehrimiz Ramazan ayında daha fazla ilgi görebiliyor” ifadelerine yer verdi.

  • Uçurum kenarında türbe

    Uçurum kenarında türbe

    Sivas’ta Yukarı Tekke mevkiinde uçurumun kıyısında bulunan, Abdulvahap Gazi hazretlerinin türbesi Ramazan ayında ziyaretçi akınına uğradı.

    Türbenin ziyaretçilerinden Kemal Baklacıbaşı, türbede yatan zatın büyük bir zat olduğunu belirterek, “Abdulvahap Gazi büyük bir zattır. Peygamber efendimizin sancağına nail olmuş çok değerli bir insan. Buraya gelmenin maneviyatı çok farklı, huzur veriyor. Geldiğimde huzur içinde oluyorum.” dedi.

    Erdal Polat ise, “Mübarek Abdulvahap Gazi hazretlerinin camisi ve türbesindeyiz. Kendisi burada şehit düşmüş. Tekke dediğimiz bu yerde yatmaktadır. Her cuma buraya geliyorum. İnsan buraya gelince huzur buluyor” dedi.

    Abdulvahap Gazi kimdir?

    Kültür Bakanlığı kayıtlarına göre Abdulvahap Gazi, Emeviler döneminde yaşamış ve İslam kuvvetleriyle Anadolu seferine katılmış ünlü bir ordu komutanıdır. Taberi ve İbnü’l Kesir, Abdulvahap Gazi’nin 731 yılında şehit düştüğünü belirtir. Abdulvahap Gazi, Battal Gazi’nin ve Ahmet Turan Gazi’nin silah arkadaşıdır. Abdulvahap Gazi’nin Sivas’tan başka İznik, Elazığ ve Bayburt’ta da türbe ve makamları bulunmaktadır.

    Peygamber Efendimizin sancaktarı

    Rivayetlere göre Abdulvahap Gazi, Peygamber Efendimizin sancaktarıdır. Peygamber Efendimize ait mübarek emanetleri Malatya’ya gidip Battal Gazi’ye teslim etmiştir. Daha sonra Battal Gazi ve Ahmet Turan Gazi, Anadolu’yu İslamlaştırmak için birlikte hareket etmişlerdir. Abdulvahap Gazi, Soğuk Çermik yakınlarındaki bir savaş sırasında Ahmet Turan Gazi ile birlikte şehit düşmüş; sel sularına kapılarak kaybolmuştur. Daha sonra görülen bir rüyanın ardından bedeni bulunarak, Yukarı Tekke’de uçurumun kenarında defnedilmiştir.

  • Oğul Paşa Türbesi restore ediliyor

    Oğul Paşa Türbesi restore ediliyor

    Yatırımlarıyla Balıkesir’i güçlendiren Büyükşehir Belediyesi, şehrin köklü tarihine tanıklık eden eserleri gün yüzüne çıkararak hem gelecek nesillere aktarıyor hem de turizme kazandırıyor. Onlarca tarihi yapıda restorasyon çalışmalarını sürdüren Büyükşehir Belediyesi, şehrin tarihi ve manevi kimliğini öne çıkaran türbeleri de birer birer restore ediyor. Bigadiç İlçesi İskele Mahallesi’nde bulunan Oğul Paşa Türbesi, Büyükşehir Belediyesi tarafından aslına uygun özgün yapısı korunarak yenilenecek.
    Karesi Beyliği mensuplarından Oğul Paşa’nın kabrinin yer aldığını ve beraberinde 6 mezarın daha bulunduğu türbe, yapısı itibarıyla inşa edildiği yüzyılda kendinden sonra Anadolu’da oluşacak Osmanlı Türbe Mimarisinin habercisi olarak gösteriliyor. İslam Kültürü’ nün, Anadolu Beylikler Dönemi Kültürü ile sentezini yansıtan türbe, zaman zaman müdahalelere maruz kalsa da inşa edildiği dönemin mimari kurgusunu büyük ölçüde korumuş durumda. Balıkesir Büyükşehir Belediyesi’nin restorasyon çalışmalarıyla harabe görüntüsünden kurtarılacak türbe çevre düzenlemesinin de tamamlanmasıyla birlikte ziyarete açılacak.
  • Türbe bahçesinde anahtar kavgası

    Türbe bahçesinde anahtar kavgası

    Olay, Hayreddin-i Tokadi Türbesi’nin bahçesinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, türbeye ziyarete gelen bir vatandaş anahtarını kaybetti. Anahtarını kaybettiğini fark eden vatandaş, durumu görevlilere bildirdi. Türbe görevlileri tarafından anons yapılarak anahtarın kaybolduğu duyuruldu. İddiaya göre bir süre sonra görevlilerin yanına tekrar giden şahıs, “Anahtarımı kaybettim” dedi. Görevli ise anahtar için gerekli anonsun yapıldığını dile getirdi. İkili arasında çıkan tartışma alevlenerek kavgaya dönüştü. Türbe bahçesinde yaşanan kavga anı vatandaşın kamerasına yansıdı. Kavga, vatandaşlar ve polis ekipleri tarafından güçlükle yatıştırıldı.

  • Turgut Alp türbe gezileri başladı

    Turgut Alp türbe gezileri başladı

    İnegöl Belediyesi, şehrin fatihi Turgut Alp’e vefa örneği göstererek Bursa Valiliği iş birliğinde Turgutalpköy Mahallesinde bulunan türbeyi restore etmişti. Burada türbeyle beraber bölgede sosyal tesis olarak hizmet verecek bir düzenleme de yapılırken, ilçe halkının da hem Turgut Alp’in türbesini hem de bölgeyi ziyaret etmesi, tanıması adına bir gezi programı düzenlendi. Belediye Başkanı Alper Taban’ın duyurusuyla başlayan kayıt sürecinin ardından “Ecdadın İzinde Turgut Alp Türbe Gezisi” programının ilk turu aynı zamanda Malazgirt Zaferi’nin yıl dönümü olan 26 Ağustos Cumartesi günü gerçekleştirildi.

    İLK KAFİLEYİ BAŞKAN TABAN UĞURLADI

    900 dolayında vatandaşın kayıt yaptırdığı gezinin ilk kafilesi, Cumartesi günü 12.00’da İnegöl Belediyesi önünden hareket etti. Cumartesi ve Pazar günleri 12.00 ve 15.00 olmak üzere günde iki tur olarak planlanan ve haftada toplamda 224 kişinin katılacağı gezinin ilk kafilesini, Belediye Başkanı Alper Taban uğurladı.

    ŞEHRİMİZDEKİ VATANDAŞLARIN TURGUT ALP’İ BİLMESİNİ İSTİYORUZ

    Araçta hareket öncesi geziye katılan vatandaşlara yönelik bir konuşma yapan Belediye Başkanı Alper Taban, “Bugün Turgut Alp Türbesini gezeceksiniz. Turgut Alp şehrimizin önemli bir değeri. Osmanlı döneminde İnegöl’ün fethedilerek Türk yurdu olmasını sağlayan komutan. Bizler özellikle şehrimizde yaşayan vatandaşlarımızın bu büyüğümüzü bilmesini, tanımasını istiyoruz. En azından ona bir hayır dua göndermek adına, hayırla yad etmek adına bilinmesini istiyoruz. Bugün biz bu topraklarda belki huzur içerisinde yaşıyoruz ama geçmişte onlar mücadele ettiler ve canlarıyla, kanlarıyla bu toprakları bizlere bıraktılar” dedi.

    900 İNEGÖLLÜ TÜRBEYİ ZİYARET EDECEK

    Türbede bir restorasyon çalışması yapıldığını da hatırlatan Başkan Taban, “Biz türbe çevresinde de bir düzenleme yaptık. Dışarıdan da pek çok misafirin orayı gidip gördüğünü biliyoruz. Ben sizlere de katılımınızdan dolayı çok teşekkür ediyorum. Bu gezi kapsamında 900 dolayında vatandaşımız başvuruda bulundu. Yaklaşık 4 haftalık süreçte hafta sonları günde 2 tur şeklinde gezilerimizi tamamlayacağız” diye konuştu.

    GÖZLEME VE BORDO BEYAZ AYRAN İKRAMI

    Gezi için İnegöl Belediyesi önünden araçlarla hareket eden grup, yaklaşık yarım saatlik bir yolculukla Turgut Alp Türbesine ulaştı. Burada İnegöl Belediyesi Kent Müzesi rehberleri nezaretinde yapılan anlatımlarla vatandaşlar alanı gezdi. Türbede dua edip türbe girişinde nöbet tutan Alp kıyafetli görevlilerle resim çektiren vatandaşlara, İnegöl Belediyesi tarafından gözleme ve şehrin bir başka değeri olan İnegölspor’un yeni markası Bordo Beyaz ayran ikramı yapıldı.

  • 800 yıllık türbe ziyaretçilerini bekliyor

    800 yıllık türbe ziyaretçilerini bekliyor

    Ankara’nın Nallıhan ilçesi Emremsultan köyünde bulunan Tapduk Emre’nin türbesi bütün ihtişamıyla ziyaretçilerini bekliyor.
    Nallıhan’ın Emremsultan köyünde bulunan Tapduk Emre Türbesi’ne, tanıtımlar ve çekimler yapılmaya başladıktan sonra ilgi daha çok arttı. Vatandaşların ziyaret edip, dualarını ettiği türbede, Tapduk Emre’nin ailesi ve öğrencilerinin de kabirleri bulunuyor.

    Sultan Alparslan tarafından Anadolu’nun kapılarının Türklere açılmasıyla birlikte, Anadolu’nun İslamlaşması için Tapduk Emre, hocası Ahmet Yesevi tarafından Ankara’nın Nallıhan ilçesine gönderildi. Tapduk Emre bugünkü Emremsultan köyü olan o zamanki Sakarya Vadisi’ne yerleşerek kendi dergahını kurdu. Kurduğu dergahta verdiği ilim ve bilim ile Yunus Emre gibi birçok büyük isimi yetiştirdi.

    Emremsultan köyünün uzun yıllardır sakinlerinden biri olan Recep Demir, Tapduk Emre Türbesi’ni çok sık ziyaret ettiğini ve köylüler olarak buranın bakımını ve gelişmesini sağlamaya çalıştıklarını ifade ederek, tüm vatandaşları türbeyi ziyaret etmeye davet etti.

    Demir, “1071’de Alparslan Anadolu’yu fethettiğinde, Kazakistan’da yaşayan Ahmet Yesevi Anadolu’nun Türkleşmesi ve Müslümanlığın yayılması için Mevlana Celaleddin-i Rumi’yi güney kısımdan Konya’ya, Tapduk Emre ve Hacı Bektaş-ı Veli’yi Ankara’ya, Cafer Sadık’ı Nallıkozlu köyüne, Ömer Şıhlar’ı da Derviş Tekke köyüne gönderiyor.

    Tapduk Emre 8 asırdır Ankara’nın Nallıhan ilçesinde yatıyor. Burası da Emremsultan köyü olarak kurulmuş. Yunus Emre de Tapduk Emre’nin hizmetkarı olarak görev yapmış. Burada tarım işleriyle uğraşmış, odun, kömür taşımış ve Tapduk Emre’den dini bilgileri edinmiş. Vefat edeli 8 asır olmuş. Bir oğlu ve bir kızı var Tapduk’un.

    Oğlunun mezarı da burada kızı evlendiği için Nallıhan’ın Teke köyüne gidiyor ve orada vefat ediyor. Tapduk Emre’nin öğrencisi Yunus Emre burada eğitimini tamamlayıp ayrılmaya karar verdikten sonra Eskişehir’in Sivrihisar ilçesine bağlı Sarıköy köyüne gidiyor. Bilinen Yunus Emre mertebesine de Eskişehir’de varıyor.

    Türbeye ziyaretler, tanıtımlar ve çekimler yapılmaya başladıktan sonra çok arttı ve insanlar buranın değerini anlamaya başladı. Çocuk sahibi olamayanlar buraya gelir, dua eder ve çocuk sahibi olurlar. Sonrasında burada kurbanlar kesilir. Halkımızın burayı çok daha sık ziyaret ederek, bilgi edinmelerini çok isterim” dedi.

  • Turgut Alp’e torunlarından vefa

    Turgut Alp’e torunlarından vefa

    Osmanlı’nın kuruluşuna beşiklik etmiş, içerisinde bulunan tarihi değerlerle adeta geçmişi günümüze taşıyan İnegöl’de, şehri Bizans’ın elinden alarak Türk yurdu yapan ve bu yönüyle İnegöl’ün Fatihi olarak bilinen Turgut Alp’in 700 yıllık türbesi restore edilerek yeniden ayağa kaldırıldı. Bursa Valiliği katkılarıyla İnegöl Belediyesi tarafından yapılan restorasyon ve türbe çevresindeki alanların düzenleme çalışması ile bölge hem bir turizm alanına kavuştu hem de tarih burada yeniden canlanmış oldu. Türbe açılışında ecdat adına dualar edilip Kuran-ı Kerimler okundu. Misafirlere etli pilavlar dağıtıldı. Restorasyon sonrası türbe ilk günden itibaren ziyaretçi akınına uğradı. Turgut Alp’in torunları dualar ederek atalarını yad etti.


    Ertuğrul Gazi ve Osman Gazi’nin silah arkadaşı, Osmanlı’nın devlet olma yolunda verdiği mücadeleyle bu anlamda önemli bir isim olan Turgut Alp’in aynı zamanda adını da taşıyan Turgutalpköy Mahallesinde bulunan türbesinde 2021 yılında başlayan restorasyon çalışmaları tamamlandı. Alanda; türbe ve şadırvan restore edildi, mevcutta bulunan tuvaletlerde tadilat yapıldı ve yanına bay bayan mescitleri ilave edildi. Yaklaşık 3.000 metrekare alana sahip meydanda; heykel alanı ve kafeterya ile çevre aydınlatmaları yapılarak aynı zamanda sosyal bir alan oluşturuldu. Alandan türbeye giden yol 16 Türk Devletinin bayraklarıyla süslenerek bir Türk Devletleri Geçidi oluşturuldu. Yapılan tüm bu çalışmalarla bölge tarih turizmi adına da önemli bir merkez kazanmış oldu. İnegöl halkı da mirasa sahip çıkılması ve yaklaşık 700 yıl önce vefat ettiği tahmin edilen İnegöl Fatihinin kabrinin bulunduğu türbenin restore edilerek vefa örneği gösterilmesinden dolayı mutlu olduklarını ifade ettiler.


    Restore edilen Turgut Alp’in türbesi ve çevresindeki sosyal donatı alanlarının açılışı, bugün coşkulu bir törenle gerçekleştirildi. İnegöl ve Bursa protokolü ile birlikte binlerce vatandaşta törene katıldı. Atlı gösteriler, geleneksel okçuluk, Türkiye’nin ilk sivil Mehteri olma özelliğini taşıyan Tarihi İnegöl Mehteri gösterisi, Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil’in Turgut Alp ve İnegöl’ün fethiyle ilgili anlatımları, ikramlar ve daha pek çok etkinlikle süslenen açılış büyük coşkuya sahne oldu.

    Restore edilen Turgut Alp Türbesinin açılış töreninde konuşan İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban, Turgutalp köyünde Turgut Alp’in metfun bulunduğu topraklarda bulunduklarını hatırlattı. Burada tarihe saygı ve geçmişimizi yad etmek adına bir yenileme çalışması, türbe restorasyonu ve meydan düzenlemeleri gerçekleştirdiklerini hatırlatan Başkan Taban, “Turgut Alp İnegöl’ün fatihidir. Dolayısıyla bu coğrafya Osmanlı’nın kuruluşuna da şahitlik etmiş coğrafyadır. Özellikle beylikten devlet aşamasına geçişte bu topraklarda ilk kale fetihleri yapılmış. Bugün hem Turgut Alp’i yad ediyoruz hem de restore edilen türbenin açılışını gerçekleştiriyoruz. Gerek İnegöl Belediyesi olarak gerek Valiliğimizin katkılarıyla yaklaşık 11 dönümlük arazide bulunan türbeyi orijinal haliyle ayağa kaldırmış olduk. Turgut Alp’in torunları olarak onlara layık olmak, onların geçmişte yaptıklarını bizler bugün daha iyi hissederek geleceğe de daha iyi yön verebilmek adına gayretle çalışmaya devam edeceğiz” dedi.


    Tarihçi Yazar Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil ise “İnegöl’de Turgut Alp’in türbesinin bulunduğu yerdeyiz. İnegöl Belediyemiz burayı yeniden ihya etti. Turgut Alp hem Ertuğrul Gazi hem Osman Gazi’nin silah arkadaşlarındandır. Çok büyük hizmetleri olmuştur Osmanlı Devleti’nin kuruluşunda. Bursa’nın fethinde de bulunmuştur. İnegöl’ü bizzat fethetmiştir ve Osman Gazi ona İnegöl’ün idaresini vermiştir. Bu büyük komutanların türbelerinin gün yüzüne çıkarılması gençlerimiz tarafından bunların bilinmesi lazım” diye konuştu.


    Bursa Valisi Yakup Canbolat da İnegöl ve Bursa’nın binlerce yıllık tarihinde pek çok medeniyete ev sahipliği yaptığını hatırlatarak “Bursa bu yönüyle Anadolu coğrafyasının kadim şehirlerinden belki de en önemlilerinden biridir. Bu coğrafya öyle bir medeniyetin doğuşuna vesile oldu ki o medeniyetin kodları imar ve ihyadan oluşmaktadır. Bugün İnegöl Belediyemizin yaptığı gibi restore edilen yapılar, kültürümüzün en önemli belgeleridir. Bu eserlerin ayakta kalması kent kimliğini oluşturmada da büyük önem arz etmektedir” ifadelerinde bulundu

  • Akşemseddin Hazretleri Türbesine yoğun ilgi

    Akşemseddin Hazretleri Türbesine yoğun ilgi

    Anadolu’nun en eski yerleşim yerlerinden biri olan Bizanslılar dönemine ait kalıntıların bulunduğu Göynük, kültür turizmi sevenlerin uğrak noktası oluyor. Tarihi ilçede Fatih Sultan Mehmet’in hocası Akşemsettin Hazretleri’nin türbesi de yoğun ilgi görüyor. Adeta ziyaretçi akınına uğrayan türbede dua eden vatandaşlar, Gazi Süleyman Paşa Cami’de namaz kılarak, çarşı içini ve zafer kulesini gezip bol bol fotoğraf çektirdi.


    Göynük’ün tarih dolu bir ilçe olduğunu söyleyen Recep Sarıdoğan, “Göynük ilçesi hafta içi ve hafta sonu yoğun araç ve insan kalabalığı ile bütünleşti. Türbe ziyaretleri de yapılıyor. Göynük halkı da bu yoğunluktan memnun” dedi.


    İstanbul’dan Göynük’e gelen Nazan Acar, “İstanbul’dan geliyoruz. Göynük’ü merak etmiştik. Türbeyi ziyaret ettik, çarşıları gezdik. Güzel bir yer” diye konuştu.
    Öte yandan, tarih dolu ilçe dron ile görüntülendi.