Etiket: türk ocakları

  • Millî Mücadele’de Türk Ocakları’nın katkısı

    Millî Mücadele’de Türk Ocakları’nın katkısı

    Eskişehir Türk Ocağı’nda “Milli Mücadele’de Türk Ocakları” konulu sohbete katılan Kaya, Türk Ocakları kurulduğu 1912 yılından itibaren Türk milliyetçiliğinin ve Türkçülüğün bu topraklardaki en önemli savunucuları olduğunu anlattı.

    Türk Ocağı’nın, Birinci Dünya Savaşı yıllarındaki faaliyetleriyle topluma Türklük bilinci aşılamış, Türkçe’nin korunmasına, Türk tarihinin gelişmesine büyük katkı sağladığını anlatan Murat Kaya, “Cemiyet ilk kurulduğu günden itibaren kendisini siyasi faaliyetlerden uzak tutarak daha çok kültür faaliyeti göstermiştir. 30 Ekim 1918 tarihinde Mondros Ateşkes Antlaşması imzalandıktan sonra, Osmanlı Devleti’nin toprakları işgal tehlikesiyle karşı karşıya kalmıştır. Bu dönemde işgallere karşı tepki gösterenlerin başında Türk Ocakları ve Türk Ocaklılar gelmektedir. İzmir’in işgal söylentileri kulaktan kulağa yayılırken, İzmir Türk Ocağı’nda yapılan toplantılar neticesinde Reddi İlhak Heyeti Milliyesi oluşturulmuş ve bu heyet Maşatlık Mitingi’ni düzenlemiştir. İzmir’in işgalinin ardından Anadolu’da ve İstanbul’da düzenlenen protesto mitinglerinde Türk Ocakları öncü rol oynamıştır. Son Osmanlı Mebusan Meclisi seçimlerinde milliyetçilerin Meclis’e girmesi için yoğun gayret gösterilmiştir. Mîsâk-ı Mîlli’nin kabulünde Türk Ocakları üyeleri yoğun gayret sarf etmiştir. İstanbul’un resmen işgal edilmesinin ardından, İtilaf Devletleri’nin ilk işgal ettiği binalardan birisi İstanbul Türk Ocağı olmuştur. Yaşanan bu gelişmelerin ardından Türk Ocağı üyelerinin bazıları Malta’ya sürgüne gönderilirken, bazılarıysa Anadolu’ya geçip Mustafa Kemal Paşa’nın yakmış olduğu Kurtuluş meşalesine güç vermiştir. Türk Ocakları, daha ilk günden itibaren Millî Mücadele’nin içerisinde yer almıştır” dedi.

    Konuklar tarafından ilgiyle takip edilen konuşmanın sonunda konuşmacı çok sayıda soruları cevaplandırdı. Eskişehir Türk Ocağı Şube Başkanı Prof. Dr. Nedim Ünal’ın konuşmacıya şükran beratı takdimi ile program sona erdi.

  • Bahçeli’den Türk Ocakları’na tepki

    Bahçeli’den Türk Ocakları’na tepki

    Türk sinemasının usta isimlerinden Cüneyt Arkın’ın vefat etmesinden büyük üzüntü duyduğunu söyleyen Bahçeli, “Türk sinemasına seviyeli bir yorum getiren, hayatı boyunca çizgisini hiç değiştirmeyen, duruşuyla ve ahlaki vasfıyla her kesimde hayranlık uyandıran Cüneyt Arkın elbette şahsiyetiyle, sanatçı kimliğiyle, milli şuuruyla ve hayat verdiği karakterleriyle her zaman hatırlanacaktır” ifadelerini kullandı.

    “Adım Adım 2023; İlçe İlçe Anlatma ve Aydınlatma” temasıyla yürütülen çalışmalar çerçevesinde 18 Şubat 2022 tarihinden bugüne kadar 589 ilçeyi ziyaret ettiklerini bildiren Bahçeli, “Hamd olsun Cumhur İttifakı’na duyulan muazzam güvene şahit olduk. Hamd olsun Milliyetçi Hareket Partisi’ne yönelen, gün geçtikçe de büyüyen millet iradesini görmekten ziyadesiyle memnuniyet yaşadık” açıklamasında bulundu.
    Genel Başkan Bahçeli, Millet İttifakı’nın mağlup olacağı günlerin yakın olduğunu söyleyerek, “Eğer seçim 18 Haziran 2023’te yapılırsa bugünden itibaren de 356 gün kalmıştır. 24 Haziran 2018 tarihinde yapılan Cumhurbaşkanı ve Milletvekili Genel Seçimlerinin üzerinden geçen yaklaşık 4 yıllık zaman dilimi, kimin millet ve vatan sevdalısı, kimin işbirlikçi ve Türkiye karşıtı olduğunu iyice tescillemiştir” ifadelerini kullandı.

    “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın adaylığı meşrudur, yasal ve anayasaldır”

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın adaylığı tartışmalarına ilişkin ise Bahçeli, “Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın adaylığı meşrudur, yasal ve anayasaldır. Hevesler beyhude, çabalar boşunadır. 2023’de Sayın Cumhurbaşkanımız tekrardan ve yeniden, hatta çok güçlü bir şekilde Cumhurbaşkanı seçilecektir” değerlendirmesinde bulundu.

    “Her canı sıkılan bir yeri yakarsa, her kafası bozulan ülkemize vahim bir zarar verirse milli varlığımızı nasıl koruyacağız”

    Bahçeli, Marmaris’te yaşanan orman yangınlarına ilişkin şunları söyledi:

    “Ağaçlarımızı yakanların hayat ışığını söndürmek boynumuzun borcudur. Böylesi bir caniliğin, böylesi bir canavarlığın, bu tip bir vandallığın olağan karşılanması, sıradan görülmesi akla da, ahlaka da, adalete de, insanlık değerlerine de bütünüyle aykırıdır. Marmaris’te yüreklere ateş düşüren sapık utanmadan, sıkılmadan, vicdanı sızlamadan “aileme kızdım ormanı yaktım” açıklamasını yapmıştır. Şu cürete, şu şerefsizliğe, şu küstahlığa, şu zehirli sözlere bakar mısınız? Her canı sıkılan bir yeri yakarsa, her kafası bozulan ülkemize vahim bir zarar verirse milli varlığımızı nasıl koruyacağız?”

    “İdam cezası tartışmalarını çok yararlı gördüğümü ifade ediyorum”

    Ormanlara zarar verecek hiçbir teşebbüse izin verilmeyeceğini aktaran Bahçeli, “Orman yakanlarla mücadele etmek amacıyla idam cezası tartışmalarını çok yararlı gördüğümü, şayet bu cezanın tekraren hukuk mevzuatımıza girmesiyle ilgili bir kanun teklifi gelirse de seve seve destek olacağımızı açık seçik beyan ve ifade ediyorum. Bununla da kalmayıp, tasavvurdaki idam cezasının kadın cinayetlerini, tecavüz ve terör suçlarını da kapsayacak bir genişlik ve esneklik içinde olmasını hassaten bekliyor ve ümit ediyorum. Bu çerçevede üzerimize ne düşüyorsa yerine getirmeye de hazır olduğumuzu açıklıyorum” dedi.

    “Devlet bütün imkanlarını seferber etmişken, mesela Kılıçdaroğlu da husumet seferine çıkmıştır”

    “Zillet ittifakının diğer ortaklarının gerçek bir adalet ve demokrasiyle bağı hiç yoktur” diyen Bahçeli, “Çünkü bunların kalpleri taşlaşmış, vicdanları buzlanmıştır. Marmaris’te çıkan orman yangını süresince zillet ittifakının nerede durduğu, kör kütük bir şekilde istismar çukuruna nasıl gömüldüğü bir kez daha teyit edilmiştir. Devlet bütün imkanlarını seferber etmişken, mesela Kılıçdaroğlu da husumet seferine çıkmıştır” açıklamalarında bulundu.

    “Sayın Kılıçdaroğlu orman yangının çıkacağını nereden biliyorsun”

    Marmaris Bördübet’te yanan ormanlara, şiddetli rüzgar ve sarp arazi şartlarına rağmen, havadan ve karadan çok etkili müdahale yapılıyorken, Marmaris-Datça karayolunda açıklamalarda bulunan Kılıçdaroğlu’nun siyasi hesap çetelesi tuttuğu dile getiren Bahçeli, “Yangından parsa toplamak için pusuda bekliyordu. Kılıçdaroğlu, dil sürçmesinden midir, yoksa bildiği veya haberini aldığı karanlık bir malumattan dolayı mıdır bilinmez, “orman yangını olacağını herkes biliyordu” diyerek itirafta bulunmuş. Sayın Kılıçdaroğlu orman yangının çıkacağını nereden biliyorsun? Kim sana kripto mesajlar gönderiyor? Kimlerle düşüp kalkıyorsun? Bu sorulara cevap vermek durumundasın” şeklinde konuştu.

    “Davet ede ede, hem de böylesi bir dönemde Kılıçdaroğlu mu davet edilmiştir”

    Türk Ocakları’nın Kuruluşu’nun 110’uncu Yılında; İslam Dünyasında Meseleler ve Çözüm Yolları Sempozyumu’na CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun davet edilmesini eleştiren Bahçeli, “Şimdi herkes elini vicdanına koyup düşünsün, Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Türk Ocakları’nın Kuruluşu’nun 110’uncu Yılında; İslam Dünyasında Meseleler ve Çözüm Yolları Sempozyumu’nda” ne işi vardır? Biz bu hazin manzarayı nasıl okuyalım? Neye yoralım? Nasıl yorumlayalım? Davet ede ede, hem de böylesi bir dönemde Kılıçdaroğlu mu davet edilmiştir? Benim sözüm Türk Ocakları’nın üç-beş yöneticisinedir. Ya bunu nasıl yaptınız? Nasıl böyle bir hatanın faili oldunuz? Bu gaflete nasıl kapıldınız?” dedi.