Etiket: Türkiye

  • Yıldıray Baştürk: A Milli Takım, uzun yıllar kadrosunda yer alacak oyunculardan oluşuyor

    Yıldıray Baştürk: A Milli Takım, uzun yıllar kadrosunda yer alacak oyunculardan oluşuyor

    Futbola Almanya’da başlayan ve uzun yıllar Bundesliga’da ve A Milli Takım’da forma giyen Yıldıray Baştürk, Köln’de oynanan Almanya – Türkiye maçını değerlendirdi.

    Köln’de milli takım kampını da ziyaret eden Yıldıray Baştürk, “Milli takım iyi bir jenerasyon yakalamış, genç ve kaliteli futbolculardan oluşan bir takım. Almanya karşısında dönem dönem iyi futbol sergileyen, oldukça umut veren bir milli takım izledik. Bu kadronun uzun yıllar devam edebileceğini düşünüyorum. Futbolcuların bir çoğu ile görüşme fırsatım oldu. Oldukça heyecanlı ve azimli olduklarını gözlemledim. Ayrıca iyi bir ortamları var” diye konuştu.

    2005 yılında Atatürk Olimpiyat Stadyumu’nda Türkiye ile Almanya arasında oynanan ve Türkiye’nin 2-1 galip geldiği hazırlık maçında forma giyen Yıldıray Baştürk, ‘Almanya’da futbola başlayan oyuncular, Almanya karşısında daha bir hırsla mı oynuyorlar?’ sorusuna şu yanıtı verdi:

    “Evet, bu kendiliğinden oluşan bir durum. Sonuçta bu oyuncular buralarda yetişti, Alman çevresi ve arkadaşları var. Onların karşısına iyi bir sonuçla çıkmak isteyebiliyor.”

    “KENAN KARAMAN ÖNEMLİ BİR GOLCÜ”

    Yıldıray Baştürk, geçen sezon önemli sağlık sorunu yaşayan ve sonrasında yeniden başarılı futbolu ortaya koymaya başlayan Kenan Karaman ile ilgili olarak da, “Kenan Karaman, zaten önemli maçların adamı. Dün akşam da oldukça başarılıydı, gol atmayı da başardı. Gelecekte daha da başarılı olacağını düşünüyorum” ifadelerini kullandı.

    Pandemi önlemleri nedeniyle sadece 300 taraftarın tribüne alındığı maçın atmosferi hakkında ise Yıldıray Baştürk, “Elbette dolu tribünler önünde bu maç daha bir başka olurdu. Bol gollü iyi bir maç olsa da, yine taraftarsız yalın kalıyor” dedi.

  • Bakü’de sokaklar iki ülkenin bayraklarıyla süslendi

    Bakü’de sokaklar iki ülkenin bayraklarıyla süslendi

    Azerbaycan’ın başkenti Bakü’nün sokak ve caddeleri, bina ve iş yerleri Azerbaycan ve Türk bayraklarıyla donatıldı.

    Bakü’de, Azerbaycan ordusunun Ermenistan ordusuna karşı elde ettiği başarıların ve bazı bölgelerin işgalden kurtarılmasının sevinç ve coşkusu yaşanıyor.

    Topraklarını işgalden kurtarmak için operasyonlarını sürdüren Azerbaycan ordusuna destek veren Bakülüler, neredeyse kentin tüm binalarını bayraklarla donatıyor.

    Sokaklarda Azerbaycan bayrağının yanı sıra Azerbaycan’a yönetim ve halk olarak tam desteğini açıklayan Türkiye’nin bayrakları da dalgalanıyor.

    Trafikteki araçların çoğunun Azerbaycan ve Türk bayrakları ve iki ülke kardeşliğini simgeleyen resimlerle süslendiği görülüyor.

  • 46 yıl aradan sonra kademeli açılıyor

    46 yıl aradan sonra kademeli açılıyor

    Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) sınırları içerisinde yer alan ve 46 yıldır kapalı olan Maraş bölgesinin bir bölümü yarın sabah itibarıyla halkın kullanımına açılıyor.

    1974’teki Kıbrıs Barış Harekatı sırasında Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından ele geçirilen ve yerleşime kapatılan Maraş’ın kademeli olarak açılım süreci başlıyor.

    KKTC Başbakanı Ersin Tatar, dün Ankara ziyareti sırasında Maraş’ın açılmasıyla ilgili kararı duyururken Maraş’ın açılmasına dair hazırladıkları yol haritası doğrultusunda çalışmaları bir aşamaya getirdiklerini ve ilk somut adımı attıklarını kaydetmişti.

    Tatar, “Kendi toprağımızın kamuya ait olan sahil ve Demokrasi Caddesi ile kıyı bölgesini halkımızın istifadesine sunmak üzere fiilen çalışmalarımızı başlatıyoruz.” demişti.

    Adeta hayalet bir şehre dönüşen Maraş’a böylece ilk can suyunu verdiklerinin altını çizen Tatar, “İnşallah perşembe günü sabah saatlerinde Maraş sahilinden istifade etmeye hep birlikte başlayacağız.” şeklinde konuşmuştu.

    Bir dönemin en gözde tatil yöresi ve Hollywood yıldızlarının uğrak yeri olan kapalı Maraş, Ada’yı ikiye ayıran yeşil hat üzerinde ve bir tampon bölge konumunda bulunuyor.

    46 yıldır kapalı olan ve “Hayalet Şehir” olarak da anılan Maraş, yıllardır devam eden Kıbrıs müzakerelerinde pazarlık konusu oldu.

    Türk tarafının iyi niyetli adımları neticesinde Maraş’ın defalarca yeniden yerleşime açılma girişimi oldu ancak her seferinde sonuçsuz kaldı.

    Rum tarafı Maraş konusunda uzlaşmaz tavrını sürdürdü

    Birleşmiş Milletler (BM) himayesindeki Kıbrıs müzakerelerinde kapsamlı bir çözümün parçası olarak da görüşülen Maraş konusu, Rum tarafının uzlaşmaz tavrı sebebiyle çözülemedi.

    Maraş, 1980 ve1990’lı yıllarda bu defalarca masaya getirilmiş olmasına rağmen Rum kesiminin karşı çıkması sebebiyle neticeye kavuşturulamadı.

    1993’te dönemin BM Genel Sekreteri Butros Gali’nin önerdiği güven artırıcı önlemler paketi çerçevesinde, Türk tarafı, Lefkoşa Uluslararası Havaalanı’nın açılması karşılığında, Maraş’ın BM idaresinde iki tarafın ortak kullanımına açılmasını kabul etti ancak bu plan Rumlar tarafından kabul görmedi.

    KKTC’nin Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın 2003’te Rum lider Tasos Papadopulos’a, Kıbrıs’ın her iki tarafına yönelik ve buralardan gerçekleşecek dış ticaret, ulaşım, seyahat ve kültürel ile sportif aktivitelere uygulanan tüm kısıtlamalar kaldırılması karşılığında, Maraş’ın Rum kesiminin kontrolüne verilmesi önerisi de Rum tarafında karşılık bulmadı.

    2004’te yapılan Annan Planı referandumunun Rum kesimi tarafından kabul görmesi halinde, Maraş, Rum tarafının denetimine bırakılacaktı. Kıbrıs Türklerinin Annan Planı’na yüzde 64,91 ile “evet” demesine rağmen Rumların yüzde 75,83 ile “hayır” demesi bu çözüm fırsatını da ortadan kaldırdı.

    En son 2017’de Crans Montana’da yapılan Kıbrıs Konferansı yine Rum tarafının uzlaşmaz yaklaşımı yüzünden sonuçsuz kalınca, kapsamlı bir çözüm ihtimalinin neredeyse imkansız olduğu görüldü.

    Maraş’ın açılım süreci geçen yıl başladı

    KKTC’de 22 Mayıs’ta kurulan Ulusal Birlik Partisi (UBP) – Halkın Partisi (HP) koalisyon hükümeti, Maraş’ın Türk idaresinde yeniden yerleşime açılmasıyla ilgili çalışmalar başlattı.

    KKTC’de geçen yıl 18 Haziran’daki Bakanlar Kurulu toplantısında Maraş’ın açılması konusunda adım atılarak uzman ekiple bilimsel envanter çalışması yapılması yönünde karar alındı.

    Geçen yıl temmuzda bölgede yapılan ilk envanter çalışmasına Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay da katılırken KKTC Başbakanı Ersin Tatar da bölgede incelemelerde buldu.

    Tatar ve Özersay, daha sonra defalarca Maraş’ın açılması yönündeki görüşlerini dile getirdi.

    Başbakan Tatar,  yaptığı değerlendirmede, hükümet olarak kapalı Maraş konusunda bir adım atıldığını, ezberin bozulduğunu belirtmişti.

    Maraş’ın 46 yıldır kapalı olarak, bir hayalet şehir haline geldiğini dile getiren Tatar, bu bölgenin açılması konusunda uluslararası hukuka da ters düşmek istemediklerini söyleyerek, “Bizim düşüncemiz, oradaki mal ve mülklerin eski sakinlerine iade edilmesi şartıyla Maraş’ın açılmasıdır.” ifadelerini kullanmıştı.

    Özersay da Maraş projesinin, bölgenin KKTC yönetimi altında eski sakinlerinin yerleşimine açılması olduğunu belirtmişti.

    Türkiye Barolar Birliğinden Maraş’ta toplantı

    Son olarak Türkiye Barolar Birliğince (TBB) 15 Şubat’ta Maraş’ta “Hukuki, Siyasi ve Ekonomik Yönleri ile Kapalı Maraş Açılımı Toplantısı” düzenlenmişti.

    Toplantının sonuç bildirgesinde, “Kapalı Maraş’ın 1974 öncesi sakinlerinin ve hak sahiplerinin menfaatlerini gözetecek şekilde, uluslararası hukuka ve hakkaniyete uygun olarak açılması öngörülmelidir.” ifadeleri yer almıştı.

    Öte yandan, geçen yıl ağustosta KKTC Başbakan Yardımcılığı ve Dışişleri Bakanlığı, KKTC Türk Basını ve Dış Basın Birliğine kayıtlı basın mensuplarına Kapalı Maraş’ı gezdirmişti. Maraş’ı Dışişleri Bakanlığı yetkilileri eşliğinde gezen gazeteciler, bölgenin tarihi ve statüsü hakkında bilgi almıştı.

    EVKAF, Maraş’ın vakıf arazisi olduğunu belirtiyor

    Ada’daki Osmanlı mirası Kıbrıs Vakıflar İdaresi (EVKAF), kapalı Maraş’ın bulunduğu arazinin EVKAF’a olduğunu belirtiyor.

    EVKAF Genel Müdürü İbrahim Benter, yaptığı açıklamada, Kapalı Maraş bölgesinin 4 bin 500 dönüm civarında olduğunu belirterek, bu alanın Lala Mustafa Paşa Vakfı, Abdullah Paşa Vakfı ve Bilal Ağa Vakfı olmak üzere 3 vakfa ait olduğunu söylemişti.

    Benter, Lala Mustafa Paşa’nın, Kıbrıs’ı fethettikten sonra o bölgedeki arazileri kendi parasıyla satın alarak vakfettiğini ve 300 yıl bu araziler vakıf arazisi olarak kullanıldığını kaydederek, “Orada cami ve türbeler var. Fakat İngiliz idaresi döneminde hukuka aykırı bir şekilde bu araziler Rumların ve kilisenin üzerine geçirilmiştir. Aslında Rumlara ve kiliseye mülkiyet hakkı değil kullanım hakkı verilmişti, İngilizler de bunu itiraf etmişti. Dolayısıyla kapalı Maraş yüzde 100 vakıf arazisidir. Bizim elimizde bunu ispat eden tüm vakıf senetleri ve İngiliz tapuları vardır. Ümidimiz kapalı Maraş’ın kullanıma açılması ve vakıf arazisi olarak kullanılmasıdır.” ifadelerini kullanmıştı.

    BM Güvenlik Konseyi’nin 1984’te Maraş ile ilgili aldığı 550 sayılı kararda, “Maraş’ın herhangi bir bölümüne kendi sakini dışındaki insanların yerleştirilmesi çabalarını kabul edilmez olarak niteler ve bu bölgenin BM yönetimine devredilmesi çağrısında bulunur.” ifadeleri yer alıyor.

    Türkiye’den “üst düzey” destek

    KKTC’de Maraş’ın yeniden yerleşime açılmasıyla ilgili çalışmalar Türkiye tarafından da büyük destek gördü.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün Tatar’ın Ankara ziyareti sırasında yaptığı konuşmada, Maraş’ın yeniden kullanıma açılmasının KKTC vatandaşları açısından önemini çok iyi bildiğini vurgulamıştı.

    Erdoğan, ilk adım olarak Kıbrıs Türk halkının perşembe sabahından itibaren Maraş’ın sahil şeridinden faydalanmak üzere kapalı bölgeye girebilecek olmasından memnuniyet duyduklarını belirterek, “Kullanıma açılan bölgede hiçbir özel mülk bulunmaması sebebiyle herhangi bir mağduriyete yol açılmayacağı için karşı tarafın itirazları şimdiden boşa çıkmıştır. Mülkiyet haklarına saygı gösterilerek yürütülen çalışmaların bir an önce sonuçlandırılarak Maraş’ın bütünüyle kullanıma açılmasını temenni ediyoruz. Bu konuda KKTC makamlarına her türlü desteği vermeye hazırız.” demişti.

    Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ise dün Maraş ile ilgili alınan kararın arından sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Uzun zamandır atıl kalarak içimizi sızlatan güzel Maraş’ı, hakkaniyete ve hukuka uygun bir şekilde açıyoruz.” ifadesini kullanmıştı.

  • Eylül ayında Türkiye en çok bu isimleri dinledi

    Eylül ayında Türkiye en çok bu isimleri dinledi

    Dijital müzik platformu fizy’de Eylül ayının en popüler isimleri; eskimeyen şarkılarıyla Sezen Aksu ve Müslüm Gürses oldu. Platformun en çok dinlenen ve beğenilen şarkısı ‘Nimet’, en çok paylaşılan şarkısı ise Zeynep Bastık ve Emir Can İğrek’in düeti ‘Dargın’ oldu.

    35 milyondan fazla şarkıyla Türkiye’nin en sevilen dijital müzik platformları arasında yer alan fizy’de Eylül ayında her dönem zevkle dinlenen, ve eskimeyen ‘zamansız şarkılar’ın sahibi Sezen Aksu ve Müslüm Gürses, ayın en dinlenen isimleri oldu. Son yıllarda kendine has bir kitle edinen Ziynet Sali de platformun en çok dinlenen isimleri arasında yer aldı.

    Geniş müzik arşivi, video klipler, onlarca radyo kanalı ve her zevke hitap eden listelerin yer aldığı fizy’de Eylül ayının en çok beğenilen şarkısı ise sosyal medya fenomeni Didomido’nun ‘Nimet’ şarkısı oldu. Ayrıca fizy kullanıcıları en fazla Zeynep Bastık ve Emir Can İğrek’in popüler düeti ‘Dargın’ı paylaştı.

    Eylül ayında fizy’de, en fazla ilgi gören isimler arasında Sezen Aksu, Müslüm Gürses ve Ziynet Sali’nin ardından Oğuzhan Koç, İbrahim Tatlıses, Ahmet Kaya, Zeynep Bastık, Ece Mumay, Sura İskenderli ve Ebru Gündeş yer aldı.

    EN ÇOK TERCİH EDİLEN TÜR POP OLDU

    Herkesin müzik zevkine yönelik binlerce şarkının bulunduğu fizy’de Eylül ayında en çok dinlenen türler; pop, rap ve oldies oldu. Dinleyicilerin farklı ruh hallerine hitap eden ve fizy editörlerinin hazırladığı listeler arasında ise en çok tercih edilenler şöyle sıralandı: ‘En Yeniler (Yerli)’, ‘Günün Listesi’, ‘fizy rap’, ‘fizy pop’, ‘En Yeniler (Yabancı)’, ‘#EvdeHayatVar pop’, ‘Atarlı Şarkılar’, ‘Pop Kış’, ‘Koş fizy Koş’. Eylül ayında fizy’yi en çok dinleyen şehirlerin arasında ise; İstanbul, Ankara, Konya, İzmir, Adana, Bursa, Antalya, Diyarbakır ve Samsun yer aldı.

  • Türkiye’de son 24 saatte 55 ölü, 1511 yeni hasta

    Türkiye’de son 24 saatte 55 ölü, 1511 yeni hasta

    Türkiye’de son 24 saat içinde 112.421 yeni test yapıldı, 1.511 yeni hasta tespit edildi. 55 kişi hayatını kaybederken 1.229 kişi daha iyileşti.

    -Test: 11.044.338
    -Hasta: 327.557
    -Vefat: 8.553
    -Ağır Hasta: 1.414
    -Zatürre Oranı: %6.2
    -Yatak Doluluk: %48.6
    -İyileşen: 287.599

    “TEDBİRLERLE GALİP GELECEĞİZ”

    Sağlık Bakanı Koca; “Ağır hasta sayısı kontrol edilebilir seviyede seyrediyor. Bugün tespit edilen 1.511 yeni hasta var. Tedbirlerle galip geleceğiz. Birlik ve beraberlik virüsle mücadelenin gücü. Bu güce destek verin.”

  • Yunanistan Başbakanı Miçotakis: “Her zaman diyaloğa hazırız”

    Yunanistan Başbakanı Miçotakis: “Her zaman diyaloğa hazırız”

    Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis, “Biz her zaman diyaloğa hazırız ve bu çerçevede Türkiye’nin gerginliğin giderilmesi yönündeki ilk adımını olumlu karşılıyoruz.” dedi.

    Miçotakis, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile Maksimu Sarayı’nda bir araya geldi. Görüşmelerinin ardından ortak basın açıklaması yapan ikili, Türk-Yunan ilişkileri ve Doğu Akdeniz’e ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

    Doğu Akdeniz’in tüm NATO üyelerini ilgilendirdiği vurgusunu yapan Miçotakis, Türkiye’nin bu bölgede “tahriklerde bulunduğunu” iddia etti.

    Miçotakis, Yunanistan’ın anlaşmazlıkların barışçıl yoldan çözümlenmesini arzu ettiğini savunarak, “Biz her zaman diyaloğa hazırız ve bu çerçevede Türkiye’nin gerginliğin giderilmesi yönündeki ilk adımını olumlu karşılıyoruz.” ifadesini kullandı.

    İstikşafi görüşmeler için takvim belirlenmesini beklediklerini dile getiren Miçotakis, bu görüşmelerde “sadece Ege ve Doğu Akdeniz’deki deniz yetki alanlarının sınırlandırılması konusunun gündemlerinde olduğunu” ileri sürdü.

    “Kırmızı hat, diplomasiye alan açabilir”

    Stoltenberg ise Brüksel’de iki taraf arasında NATO himayesindeki ayrıştırma usulleriyle ilgili yapılan teknik toplantıların “verimli geçtiği” değerlendirmesini yaparak, tarafların kesintisiz iletişimini sağmak için tesis edilen “kırmızı hat” mekanizmasının, gerilimin giderilmesine katkıda bulunacağını belirtti.

    İki müttefike söz konusu çabaları için teşekkürlerini sunan Stoltenberg, “Bu mekanizma, diplomatik çabalar için bir alan açabilir.” diye konuştu.

    Stoltenberg, görüşmede Rusya’nın Akdeniz’deki etkinliğine de değindiklerini aktararak bu konunun, müttefiklerinin güvenliğini yakından ilgilendirdiğine işaret etti.

    Diğer yandan Yunanistan Komünist Partisinin (KKE) çağrısıyla toplanan yaklaşık 500 gösterici, NATO Genel Sekreteri’nin ziyaretine tepki amacıyla parlamento binasının bulunduğu Sintagma Meydanı’na yürüdü. “Katil Amerika”, “Eli kanlı NATO ara bulucu olamaz”, “katiller defolun” şeklide sloganların atıldığı gösteri olaysız sona erdi.

  • Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nden Japonya açıklaması

    Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nden Japonya açıklaması

    Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü (SHGM) Japonya’nın Ankara Büyükelçiliği’nden alınan Nota kapsamında, Türk vatandaşlarının 1 Ekim 2020 tarihi itibariyle Japonya’ya vize alarak seyahat edeceklerini açıkladı.

    Konuyla ilgili olarak SHGM internet sitesinden yapılan yazılı açıklamada şöyle denildi:

    “Japonya’nın Ankara Büyükelçiliğinden alınan Nota kapsamında, vatandaşlarımızın 1 Ekim 2020 tarihinden itibaren Japonya’ya vize alarak seyahat etmeleri gerekeceği bildirilmiştir. Ayrıca, söz konusu Notada, uygulamanın salgın kapsamında alınması zorunlu görülen bir önlem olarak değerlendirilmesi gerektiği ifade edilmekte olup, Japonya’ya turistik seyahatlerin mümkün olmayacağı ve bununla birlikte tüm resmi pasaportların vizeden muaf olacakları bildirilmektedir”

  • Aliyev: Türkiye, Karabağ’daki çözüm sürecinde yer almalı

    Aliyev: Türkiye, Karabağ’daki çözüm sürecinde yer almalı

    Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, ”Türkiye uluslararası camiada güçlü bir konuma sahip, Karabağ’daki çözüm sürecinde yer almalıdır. Ermenistan, Azerbaycan topraklarına saldırarak Rusya’yı savaşa çekmeye çalışıyor” dedi

    Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, TRT Haber’de soruları yanıtladı.

    ”ERMENİSTAN, RUSYA’YI SAVAŞA ÇEKMEYE ÇALIŞIYOR”

    Aliyev’in açıklamalarından satır başları şöyle:

    ”Türkiye uluslararası camiada güçlü bir konuma sahip, Karabağ’daki çözüm sürecinde yer almalıdır. Ermenistan, Azerbaycan topraklarına saldırarak Rusya’yı savaşa çekmeye çalışıyor. Türkiye’nin üst düzey SİHA’ları sayesinde can kayıpları azaldı. Bu SİHA’lar Türkiye’nin potansiyelini gösteriyor, bizi güçlendiriyor.

    ”ERMENİSTAN TOPRAKLARINDA GÖZÜMÜZ YOK”

    Azerbaycan’da Ermeniler yaşıyor. Bizim Ermeni halkıyla sorunumuz yok. Ermenistan’daki halk, kendi iktidarının rehinidir. Azerbaycan ordusu ilerliyor. Birçok yer işgalden kurtarıldı. Ateşkes için bize uluslararası garantiler verilmeli. Ermenistan’ın ne zaman çekileceğine dair bize tarih verilmeli. Ermenistan Başbakanı, Azerbaycan halkından özür dilemeli. 30 yıldır bekliyoruz, verilen sözler tutulmuyor. Ermenistan meseleyi küresel bir sorun haline getirmek istiyor. Dağlık Karabağ ve diğer işgal edilmiş topraklar Azerbaycan’a ait. Bizi bu savaşın sebebi deiliz, topraklarımızı savunuyoruz. Bizim Ermenistan topraklarında gözümüz yok. Dağlık Karabağ’daki halklar bizim vatandaşımızdır. İşgal siyaseti bittikten sonra biz orada birlikte yaşayacağız.

    ”BARIŞ SÜRECİNDE TÜRKİYE MUTLAKA OLMALI”

    Ermenistan saldırmamız için bizi provoke ediyor. Biz hep müzakere masasında olumlu tavır sergiledik. Türkiye güçlü bir devlettir, Türkiye bu işlerde faal olmalıdır. Türkiye’nin verdiği desteğe teşekkür ediyorum. Türkiye’nin net tavrı çok önemli. Türkiye sonuna kadar biz Azerbaycan’ın yanındayız dedi. Bu Birçok başka aktörlere de uyarı oldu. Barış sürecinde Türkiye mutlaka olmalıdır.

    ”FRANSA BİZDEN ÖZÜR DİLEMELİ”

    Fransa olmayan şeyleri üstümüze attı, bizden özür dilemeli. Dağlık Karabağ bizim toprağımızdır. Bir devlet öz topraklarını fethedebilir mi? Bu topraklarda kanunsuz olarak Ermeniler bizim bütün abidelerimizi yıktılar. Bunu görmüyorlar mı? Bu tarz yaklaşımlar kabul edilmez. Biz buna sessiz kalamayız.

    ”TÜRKİYE İLE KARDEŞLİĞİMİZ EBEDİDİR”

    Türkiye ile bizim kardeşliğimiz ebedidir. Türkiye ile Azerbaycan arasındaki ilişkiler dünya ülkeleri için örnek olmalıdır. Biz muasır Türkiye-Azerbaycan birliğini yarattık. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın cesaretli açıklamaları ülkelere uyarı oldu. Rusya ile Azerbaycan arasındaki ilişkiler yüksek seviyededir. Rusya mesuliyetli ve büyük ülke gibi tavır gösteriyor. Rusya’dan olumlu mesajlar geliyor. Herhangi bir tarafı tutma söz konusu değil. Ermenistan buna çok umut ediyordu.”

  • Türkiye, Balkan Milletler Motokros Kupası’nda üçüncü oldu

    Türkiye, Balkan Milletler Motokros Kupası’nda üçüncü oldu

    Türkiye, Balkan Motosiklet Birliği (BMU) tarafından Bulgaristan’da gerçekleştirilen 2020 Balkan Milletler Motokros Kupası’nda 3’üncü oldu.

    Türkiye Motosiklet Federasyonu’ndan yapılan açıklamaya göre, BMU Avrupa Motokros Şampiyonası ve bu sene ilk kez organize edilen Balkan Milletler Motokros Kupası’nda (Motocross of Balkan Nations-MXoBN) Türkiye, takımlar sıralamasında üçüncülük elde etti.

    Bulgaristan’ın Troyan şehrinde 5 ülkeden 132 sporcunun katılımıyla düzenlenen kupada, 65 cc sınıfında Efe Okur, 85 cc sınıfında Ahmed Buğra Geren, MX2 sınıfında Mehmet Doğukan Doğanay, MX1 sınıfında Volkan Özgür ve MX sınıfında Tuğrul Dursunkaya piste çıktı.

    Troyan MX Pistinde Bulgaristan, Romanya, Yunanistan ve Makedonya ülkelerinin yer aldığı Balkan Milletler Motokros Kupası’nda ev sahibi Bulgaristan ise birinci sırada yer aldı.

  • Yunanistan Navtex ilan etti

    Yunanistan Navtex ilan etti

    Türkiye, Ege ve Doğu Akdeniz’deki sorunların diyalog ile çözülmesine yönelik gerekli adımları atarken Yunanistan, atış eğitimleri maksadıyla Türkiye’nin sorumluluk sahasında geniş bir alanı kapsayan iki yeni Navtex yayımladı. Bunun üzerine Türkiye de ilan edilen sahaların Antalya Navteks istasyonu sorumluluk sahasında olduğunu belirterek bu Navtex ilanlarını kendisi tekrar yayınladı.

    Yunanistan, Doğu Akdeniz’de Türkiye’nin sorumluluk sahasında olan bölgede iki Navtex ilan etti. Doğu Akdeniz’de sorunların diyalog ile çözülmesine yönelik adımların atıldığı bir dönemde Yunanistan tarafından gerçekleştirilen bu provokasyon üzerine Türkiye kendi sorumluluk sahasında olan söz konusu alanlar için kendisi yeniden Navtex yayımladı. Antalya Navtex İstasyonu tarafından yapılan duyuruda, Türk Navtex servis sahası içindeki bir alana ilişkin yetkisiz bir istasyon tarafından duyuru yayımlandığı, söz konusu duyurunun yetkili olan Antalya Navtex İstasyonu tarafından yeniden yayımlandığı bildirildi. Duyuruda 6 ve 8 Ekim’de Doğu Akdeniz’de belirtilen sahalarda atış eğitimleri yapılacağı ifade edildi.

    ‘YUNANİSTAN DİYALOG MASASINI DEVİRME GAYRETİNDE’

    Güvenlik kaynakları, Yunanistan tarafından atış eğitimleri maksadıyla Doğu Akdeniz’de geniş bir alanda ve yetkisiz bir istasyon tarafından ilan edilen söz konusu Navtex’lerin sorunların çözümüne değil, bölgede gerginliğin artmasına neden olacağını ifade etti. Türkiye’nin Ege ve Doğu Akdeniz’deki sorunların uluslararası hukuk, diyalog ve iyi komşuluk ilişkileri içinde çözümünden yana olduğunu belirten kaynaklar, Türkiye’nin bu konuda birçok adım attığını, çözüme katkı sağlayabilmek adına bazı askeri tatbikatların kapsamını azaltmayı, bazılarını ise ertelemeyi dahi değerlendirdiğini bildirdi. Kaynaklar, Türkiye’nin tüm bu iyi niyetli adımlarına karşılık Yunanistan’ın ise diyalog masasını devirme gayreti içinde olduğunu vurguladı.