Etiket: Türkiye

  • Yurtta hava durumu

    Yurtta hava durumu

    Meteoroloji Genel Müdürlüğünden alınan tahminlere göre, hava sıcaklığı kuzey kesimlerde biraz artacak, iç ve doğu kesimlerde mevsim normalleri altında, diğer yerlerde mevsim normalleri civarında seyredecek. Rüzgar, genellikle kuzey ve kuzeydoğu yönlerden hafif, ara sıra orta kuvvette esecek.

    Bazı illerde beklenen hava durumuyla günün en yüksek sıcaklıkları ise şöyle:

     

    Ankara: Parçalı ve az bulutlu 21

    İstanbul: Parçalı ve az bulutlu 24

    Bursa: Güneşli ve açık 24

    İzmir: Az bulutlu 27

    Adana: Parçalı ve az bulutlu 33

    Antalya: Parçalı ve az bulutlu, zamanla yer yer çok bulutlu, öğle saatlerinden sonra batısının iç kesimleri yerel olmak üzere sağanak ve gök gürültülü

    sağanak yağışlı 29

    Samsun: Parçalı ve çok bulutlu 19

    Trabzon: Parçalı ve çok bulutlu 18

    Erzurum: Parçalı ve az bulutlu 17

    Diyarbakır: Parçalı ve az bulutlu 29

     

  • “İki devlet ruhuyla hareket eden iki devlet”

    “İki devlet ruhuyla hareket eden iki devlet”

    Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Türkmenistan ziyaretini sürdürüyor. Bakan Fidan, Türkmenistan Dışişleri Bakanı Raşid Meredov ile heyetlararası görüşmeye katıldı. Bakan Fidan görüşmede yaptığı konuşmada ev sahipliği için mevkidaşı Meredov’a teşekkür etti. Fidan, “Dışişleri Bakanı olarak heyetimle beraber Türkmenistan’da bulunmaktan duyduğum memnuniyeti ifade etmek istiyorum. Sabah, Devlet Başkanı Sayın Serdar Berdimuhammedov tarafından kabul edildim. Çok stratejik ve güzel bir görüşme oldu. Önemli konulara temas edildi. Kendisinin Türkmenistan ve bölgemiz için olan barışçıl vizyonunu dinledik. Gerçekten çok ilham vericiydi. Biliyorsunuz geçen sene Aralık ayında üçlü zirvede Azerbaycan-Türkiye-Türkmenistan liderleri, kararlar aldılar. Biz de bu ziyaretimizde bu kararların altını nasıl doldurabiliriz, kararların uygulanmasında hangi noktalara vardık, onu sizinle beraber konuşacağız” dedi.

    “Türkiye-Türkmenistan bir millet, iki devlet ruhuyla hareket eden iki devlet”

    Fidan, “İkili ilişkilerimiz ifade ettiğiniz gibi gerçekten son derece güçlü ve sağlam. Bunu daha da ilerletmenin, kurumsallaştırmanın ve yeni ilişki alanları açmanın arayışı içerisindeyiz. Türkiye-Türkmenistan bir millet, iki devlet ruhuyla hareket eden sarsılmaz, güçlü bağlara sahip iki devlet ve bu iki devletin modern zamanlarda ortaya koyacağı iş birliği, çalışma, profesyonellik, aramızda zaten mevcut olan kardeşlik bağlarını daha da güçlendirecektir diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı.

    Türkiye ile Türkmenistan arasında iş birliği programı

    Bakan Fidan ve Meredov ayrıca, Türkiye Dışişleri Bakanlığı ile Türkmenistan Dışişleri Bakanlığı arasında 2024-2025 İş Birliği Programı’na imza attı.

  • EURO 2032’ye Türkiye ve İtalya ev sahipliği yapacak

    EURO 2032’ye Türkiye ve İtalya ev sahipliği yapacak

    UEFA, EURO 2032’nin Türkiye ve İtalya ortaklığında düzenleneceğini duyurdu. UEFA’nın, İsviçre’nin Nyon kentindeki merkezinde gerçekleştirilen UEFA Yönetim Kurulu toplantısının ardından yapılan törende UEFA Başkanı Aleksander Ceferin, EURO 2032’nin Türkiye – İtalya ev sahipliğine verildiğini bildirdi.

    Açıklamanın ardından Ceferin, Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Büyükekşi ve İtalya Futbol Federasyonu Başkanı Gabriele Gravina’nın yanı sıra iki ülkenin heyetleriyle basın mensuplarına poz verdi.

    Ayrıca törende EURO 2028’in Birleşik Krallık ve İrlanda Cumhuriyeti ortaklığında yapılacağı da ilan edildi.

    TFF’den konuya ilişkin yapılan açıklamada ise, “Akdeniz kültürünü paylaşan iki ülkeye, EURO 2032’ye ev sahipliği yapma onurunu verdiği için UEFA’ya şükranlarımızı sunuyoruz. İtalya Futbol Federasyonu (FIGC) ve Türkiye Futbol Federasyonu (TFF), yeni dostluk köprüleri kurup futbol mirasına kalıcı bir katkı bırakarak bugüne kadar düzenlenen en iyi Avrupa Şampiyonası’na ev sahipliği yapmak için güçlerini birleştirdi. Önümüzdeki yıllarda İtalya ve Türkiye, ‘Play as One’ mottomuzda da belirttiğimiz gibi, büyük bir tutku ve bağlılıkla çalışarak 2032 yılına kadar taraftarlara en üst düzey Avrupa Şampiyonası deneyimini sunmak için yoğun bir iş birliği içinde olacaktır” denildi.

  • “Geçmişten gelen tecrübesiyle Türkiye arabulucu olacaktır”

    “Geçmişten gelen tecrübesiyle Türkiye arabulucu olacaktır”

    İsrail ordusu ile Hamas arasında yaşanan çatışmalar 5’inci gününe girdi. Bölgede tansiyon yükselirken, İsrail hükümeti 1973 yılından 50 yıl sonra resmen ‘savaş hali’ ilan etti. Uludağ Üniversitesi Öğretim Üyesi ve SETA Akademi Direktörü Prof. Dr. Ferhat Pirinççi yaşanan olaylar hakkında yaptığı değerlendirmede Hamas’ın uzun bir süre üzerinde durduğu planı uyguladığını ve İsrail’in hazırlıksız yakalanıp panik halinde kararlar aldığına dikkat çekti.

    “Türkiye’nin girişimleri olabilir”

    Prof. Dr. Pirinççi, Türkiye’nin çevresinde yaşanan Rusya-Ukrayna ve Ermenistan-Azerbaycan savaşlarının ardından patlak veren İsrail-Filistin savaşında bölgede tansiyonu düşürmek istediğini belirtti. Türkiye’nin arabulucu olarak 2 tarafla girişimleri olabileceğini söyleyen Pirinççi, “Türkiye’nin en başından beri savunmuş olduğu şey özellikle dondurulmuş çatışmalar başta olmak üzere, birçok sorunun suhuletle çözülmesi ve dolayısıyla sürdürülebilir bir barışın oluşması. Özellikle Filistin sorunu konusunda Türkiye geçmişte de arabulucu olarak yapıcı bir aktör olarak devreye girmişti. Türkiye’nin girişimleri ile 2008’de Suriye ile İsrail arasında bir barış anlaşması arifesine gelinmişti. Filistin’deki işgal politikası bu anlamda Türkiye’nin itiraz ettiği bir şeydir. Eylül ayında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda Filistin’de 2 devletli çözümden bahsetmişti, taraflara çağrı yapmıştı. Uygulama açısından bakıldığında uluslararası hukuk da bunu gerektiriyor. Bundan sonraki süreçte çevresindeki krizlerle beraber olumsuz etkilenmek istemeyecek. Bu nedenle taraflara itidalli olmaları çağrısında bulundu. Beraberinde Dışişleri Bakanının taraflarla yapmış olduğu bazı görüşmeler var. Kısa vadede hemen değil ama orta vadede Türkiye’nin de yapıcı bir arabulucu olarak en azından bu krizin etkilerinin azaltılması ve bölgedeki tansiyonunun düşmesini sağlaması noktasına bazı girişimleri olabilir, etkin bir rol oynayabilir. Sonraki aşamada ise Filistin sorununda kalıcı çözümün biraz uzağında olduğumuzu düşünüyorum. Bu nedenle Türkiye şu aşamada tansiyonun düşürülmesi ve tekrar o eski sükunetin sağlanması konusunda yardımcı olabilir” şeklinde konuştu.

    “Bu saldırı İsrail adına son 50 yılın en büyük krizidir”

    Savaşın çıkış noktasının İsrail’in Hamas’ı Gazze’de abluka altına alması olduğunu söyleyen Pirinççi, “Son çatışmaların en büyük sebebi Filistin’de sürdürülebilir bir barışın tesis edilmemiş olması” dedi.
    İsrail’in bölgede sergilediği tutumun Filistin sorununu biraz daha ön plana çıkardığını belirten Pirinççi, “İsrail, Gazze’de Hamas’ın sıkıştırılması ve Hamas’ın uzun yıllar süren ablukasına uluslararası toplumların ses çıkarmaması ile beraber bu politikasını devam ettirebileceğini düşündü. Hamas daha önce yaptığı bazı saldırılar ve operasyonların ardından bu kez çok kapsamlı bir plan yaptı. Hamas ne kadar hazırsa İsrail de o kadar hazırlıksız yakalandığı ortamda saldırı gerçekleştirdi. Bu saldırı her şeyden önce İsrail güvenlik politikası, savunma politikası açısından en az son 50 yılın krizidir diyebilirim. İsrail’in temelde 2 tane önceliği var. Birincisi eğer bir savaş olacaksa bu savaşı düşman topraklarına yığmak. İkincisi de karşı tarafa o kadar ağır bir bedel ödetmek ki bu ağır bedel karşısında bir daha böyle bir saldırıya maruz kalmamak. Geçmişte baktığımızda 2 asker için Lübnan’ı işgal ettiğini biliyoruz. Bu kez Hamas çok farklı yönlerden öyle farklı bir saldırı yaptı ki İsrail’in 1973 savaşında karşı karşıya kalamadığı kadar büyük bir krizle karşı karşıya kalmasına sebep oldu. Aradan geçen 2 günde her ne kadar Gazze’ye 500’den fazla hava saldırısı gerçekleştirmiş, Gazze’de 500’e yakın Filistinli şehit edilmiş olsa da İsrail hala şokta. Bu şoku atlatmasının ardından bir hasar kontrolü ardından Hamas’a karşı verilecek cevabı bulmaya çalışacak. Muhtemelen bu cevap çok ağır bir cevap olacak. Bu da bölgede yeni krizlerin ortaya çıkmasına, mevcut krizin çok daha büyüyerek bütün bölgeyi etkilemesi potansiyelini içeriyor” ifadelerine yer verdi.

    “Hizbullah’ın devreye girme ihtimali var”

    Hamas militanlarının Gazze’ye yapılacak herhangi bir saldırı ihtimaline karşı İsrail vatandaşlarını Gazze’de rehin aldığını söyleyen Pirinççi, İsrail’in Gazze’ye muhtemel bir kara operasyonu sonrası Hizbullah’ın da savaşa dahil olma ihtimali olduğuna dikkat çekti. Hizbullah’ın müdahale ihtimali sonrası bölgede yaşanan olayların daha büyük boyutlara ulaşabileceğini ifade eden Pirinççi, “İsrail’in normal şartlar altında yoğun bir seferberliğe gitmesi çok zor. İsrail’in temel savunma politikalarının bir tanesi savaşı olabildiğince kısa sürdürmek. İsrail tarafından savaş ilan edildi, bunun için on binlerce kişi seferber etti. Yedekleri göreve çağırdı. Bu yedeklerle normal şartlar altında İsrail’in sivil hayatında ekonomisine etkin kişiler. İsrail’in böylesine yoğun bir seferberliği kısa sürede bitirmek zorunda olduğunu kendisi de biliyor. Hamas geçmiştekilerin tersine birkaç tane füze atıp sonrasında İsrail’in karşılık vermesiyle değil çok sayıda İsrailliyi öldürmesi, çok sayıda askeri öldürmesi ve beraberinde rehin alması söz konusu. Rehine olarak binden fazla kişiden bahsediliyor, bu da İsrail’in operasyonunu zora sokacak bir şey. Çatışmaların 3. gününde Gazze’den hala İsrail’e giden roketler var. Bu roketler hedefini vursa da vurmasa da oluşturduğu siren sesleri psikolojik bir harp taktiğidir ve İsrail’in toplumsal direncini düşüren bir özelliktir. Bir an evvel İsrail buna bir çözüm bulmak zorunda. En ideal çözüm tarafların bir an önce masaya oturup ateşi kesip, esir takası ve belki ardından barış görüşmelerine gidilmesi. En ideal çözüm budur. Ama İsrail böyle bir şey önerirse çok daha fazla açık verebileceğini düşündüğünden muhtemelen çok ağır bir karşılık vermek isteyecektir. Bu karşılığın bazı riskleri var.

    Her şeyden önce şu an Batı Şeria’da aktif olmamış Filistinli gruplar var. Gazze’deki Hamas’ın saldırısına tam destek anlamında sokağa çıkmamış olan Filistinliler var, bunların sokağa çıkma ihtimali var. Bu grupların çatışmalara müdahil olma ihtimali var. İsrail’in kendi içinde yaşayan Filistinli Araplar var. Bu Filistinli Araplar da birkaç sene önce İsrail’in bazı uygulamaları yüzünden doğrudan Yahudi yerleşimcilerle çatışmaları söz konusu olmuştu, böyle bir risk var. İsrail’in Gazze’ye kara operasyonu yaparsa Hizbullah’ın devreye girme ihtimali var ki bu da artık meseleyi Filistin’in ötesine taşır. Hizbullah’ın devreye girmesi Suriye’deki iç savaşta bazı tarafların buraya yönelmesi ihtimali var. Dolayısıyla bölgenin istikrarı açısından çok riskli bir gelecek bizi bekliyor. Ama en ideal çözüm, bir daha belirtmek isterim ki Hamas’la İsrail’in masaya oturması, başta esir ve rehinelerin takası olmak üzere İsrail hapiste tuttuğu yüzlerce gencin karşılığında Hamas’ın esir aldığı kişilerin takası noktasında, sonrası geçici bir ateşkes ve beklide barışı getirecek adımların atılması olabilir. Barış sürecinde sona ulaşabilir miyiz emin değilim ama Hamas ile İsrail arasında uzlaşma olması şart. Aksi takdirde bölgede çok daha ciddi krizler ortaya çıkabilir” dedi.

  • Türkiye’nin çatısı beyaza büründü

    Türkiye’nin çatısı beyaza büründü

    Türkiye’nin en yüksek noktası olan Ağrı Dağı’nın zirvesini kaplayan buzul kütleleri küresel ısınma ile küçülürken, geçen hafta yağan kar yağışı sonrası dağın zirvesi ve etekleri yeniden beyaza büründü. Karla kaplanan Ağrı Dağı, Iğdır’ın birçok yerinde görenlere görsel bir şölen yaşattı.

  • Depremzedelere su 6ay daha ücretsiz

    Depremzedelere su 6ay daha ücretsiz

    6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli 11 ili etkileyen yıkıcı deprem sonrasında Tokat’a gelen depremzedelere mart ayında aylık 20 ton suyun ücretsiz olarak verilmesi kararı alınmıştı. 6 aylık sürenin dolması üzerine Tokat Belediye Meclisinin ekim ayı gündeminde görüşülen sürenin altı ay daha uzatılması kararı alındı.

    Depremzedelere verilen 20 ton ücretsiz su uygulamasının 6 ay daha devam etmesi kararının yerinde bir karar olduğunu belirten Tokat Belediye Başkanı Eyüp Eroğlu, “Ekim ayı meclis toplantımızda aldığımız kararlardan bir tanesi de 6 Şubat’ta 11 ili etkileyen o büyük depremde depremzede olup da şehrimizde olan hemşerilerimiz ile ilgili oldu. Zira mart ayında aldığımız bir kararla 6 ay boyunca depremzedelerimize her ay 20 ton suyu ücretsiz vererek, bu hizmetimizi sunmuştuk. Bu altı aylık süre tamamlanmış ve şehrimizde halen depremzedelerin olduğunu tespit ettik. Biz de tekrardan şu anda şehrimizde depremzede olarak misafir ettiğimiz bu hemşerilerimize aylık 20 ton suyu 6 ay daha ücretsiz bir şekilde vermenin kararını belediye meclisimizce oyladık ve tüm meclis üyelerimizin vermiş olduğu kabul oyu ile bu kararı almış bulunmaktayız” şeklinde Konuştu.

  • Sudani’den güvenlik anlaşması talimatı

    Sudani’den güvenlik anlaşması talimatı

    Irak, Türkiye ile sınırların güvenliğini sağlamak amacıyla harekete geçti. Irak Silahlı Kuvvetler Komutanlığı Sözcüsü Tümgeneral Yahya Resul tarafından yapılan yazılı açıklamada, Ulusal Güvenlik Konseyi toplantısı gerçekleştiren Başbakan Muhammed Şiya Sudani, ülkedeki güvenlik durumunu ele aldığı belirtti.

    Irak’ın İran ile güvenlik anlaşmasının ele alındığı toplantıda, Başbakan Sudani, Irak Dışişleri Bakanı Fuat Hüseyin’e Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile sınır güvenliği sorunlarını çözmek için ikili güvenlik komisyonlarının etkinleştirilmesi talimatı verdi.

    Ülkedeki güvenlik durumundaki gelişmeler ve güvenlik güçlerinin terör örgütü DEAŞ çetelerinin kalıntılarıyla mücadele, organize suçla mücadele ve uyuşturucu kaçakçılarını takip etme çabalarının ele alındığı toplantıda, Irak ile İran arasında imzalana güvenlik anlaşması da görüşüldü.

  • Yargıtay’dan, önemli zina kararı

    Yargıtay’dan, önemli zina kararı

    İçtihat Bülteni’nden edinilen bilgiye göre, davacı-karşı davalı kadın vekili, erkeğin, aşırı kıskanç olduğunu, kadına ve ortak çocuklara fiziksel şiddet uyguladığını, yatağını ayırdığını, baskıcı olduğunu, birlik görevini ihmal ettiğini, küçük düşürücü sözler söylediğini, ailesi ile görüşmesine izin vermediğini, ailesinin evlilik birliğine müdahalesine sessiz kaldığını, hakaret ettiğini, ilgisiz olduğunu, karşı davada dayanılan vakaların gerçeği yansıtmadığını, tarafların boşanmalarına ve karşı davanın reddine karar verilmesini talep etti.

    Davalı-karşı davacı erkek vekili, asıl davada dayanılan vakaların gerçeği yansıtmadığını, kadının, birden fazla kez sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğini, birlik görevini ihmal ettiğini, ortak konutu terk ettiğini, sık sık telefon hattını değiştirdiğini, gizli telefon kullandığını, sosyal medyada değişik isimlerle hesaplar açtığını iddia ederek karşı davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanunu’nun 161 inci ve 163 üncü maddeleri hükümleri gereği boşanmalarına, asıl davanın reddine karar verilmesini talep etti.
    İlk Derece Mahkemesi tarafları eşit kusurlu sayıp boşanmaya karar verdi

    İlk derece mahkemesi, erkeğin, kadının üzerine kapıyı kilitlediği, giyimine müdahale ettiği, hakaret ettiği, aşırı kıskanç olduğu, fiziksel şiddet uyguladığı, kadının ise telefonda başka erkeklerle görüştüğü, cinsel içerikli fotoğraflar paylaştığı, kendisini sosyal medyada bekar ve farklı isimlerle hesap açtığı, bu hususun tüm dosya bütününde sabit olduğu gerekçesiyle boşanmaya karar verdi. Belirtilen karara karşı süresi içinde davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından istinaf isteminde bulunuldu. Bölge adliye mahkemesi, eksik hususlar sebebi ile dosyayı ilk derece mahkemesine gönderdi. İlk Derece Mahkemesi bir kez daha tarafların boşanmasına karar verdi. Bu karara karşı da süresi içinde davalı-karşı davacı erkek vekili istinaf başvurusunda bulundu. Bölge Adliye Mahkemesi istinaf istemini esastan reddetti. Bölge Adliye Mahkemesinin bu kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı erkek vekili temyiz isteminde bulundu.

    Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nden sanal alem kararı

    Dosyayı temyiz aşamasında ele alan Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, yaptığı inceleme neticesinde bozma ilâmında şu ifadelere yer verdi:

    “Taraflarca karşılıklı olarak açılan boşanma davalarının yapılan yargılaması sonucunda İlk Derece Mahkemesince; kadına, sürekli başka erkeklerle görüştüğü, kendisini sosyal medyada Zeynep ismi ile bekar olarak tanıttığı, farklı erkeklerin evine girip çıktığı, sosyal medyada bu erkeklerle görüşüp mesajlaşmak suretiyle cinsel içerikli fotoğraflar paylaştığı ve farklı isimlerle hesaplar açtığı, sık sık ortak konuttan gittiği, erkeğe ise evden çıkarken kadının üzerine kapıyı kilitlediği, giyimine karıştığı, aşırı kıskanç olduğu, yaşam tarzına müdahale ettiği, camdan dışarı bakmasına dahi izin vermediği, kadına hakaret ettiği vakaları kusur olarak yüklenmiş ve boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu kabul edilerek asıl davanın evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak karşı davanın ise haysiyetsiz hayat sürme hukuki sebebine dayalı olarak kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer’îlerine karar verilmiştir. Kararın davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından asıl davanın kabulü, 4721 sayılı Kanunu’nun 161 inci ve 162 inci maddeleri hükümleri uyarınca açtığı karşı davasının reddi, kusur belirmesi, tazminat taleplerinin reddi, tedbir nafakası, yetki itirazının reddi yönünden istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapan Bölge Adliye Mahkemesince, davalı-karşı davacı erkek vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, karar davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmiştir. Toplanan delillere ve İlk Derece Mahkemesince kabul edilen ve gerçekleşen kusurlu davranışlara göre kadının zina eyleminin ispatlandığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının, erkeğe nazaran ağır kusurlu olduğu anlaşılmaktadır. O halde, erkek tarafından zina hukuki sebebine dayalı olarak açılan davanın da kabulüne karar verilmesi gerekirken reddi doğru olmamıştır.”

  • Filenin Efeleri, Finlandiya’yı mağlup etti

    Filenin Efeleri, Finlandiya’yı mağlup etti

    Salon: Yoyogi National
    Hakemler: Tibor Zsolt Mezoffy (Macaristan), Jae-Hyo Choi (Güney Kore)
    Türkiye: Yiğit, Bedirhan, Adis, Mirza, Mert M., Arslan ( Volkan (L), Berkay (L), Kaan, Yasin, Arda, Yunus Emre)
    Finlandiya: Zhbankov, Tervaportti, Suihkonen, Haapaniemi, Jokela, Marttila (Köykka (L), Breilin (L), Hannien, Nikula, Ivanov)
    Setler:25-22, 25-23, 23-25, 23-25, 15-8
    Süre: 2 saat 8 dakika

  • Yurtta hava durumu

    Yurtta hava durumu

    Meteoroloji Genel Müdürlüğünden alınan tahminlere göre, hava sıcaklığı doğu kesimlerde 2 ila 6 derece artacak, diğer yerlerde mevsim normalleri civarında seyredecek. Rüzgar, genellikle kuzeyli yönlerden hafif, ara sıra orta kuvvette esecek. Bazı illerde beklenen hava durumuyla günün en yüksek sıcaklıkları ise şöyle:
    Ankara: Az bulutlu 22
    İstanbul: Parçalı ve az bulutlu 24
    İzmir: Az bulutlu ve açık 28
    Adana: Az bulutlu ve açık, zamanla parçalı bulutlu 33
    Antalya: Az bulutlu ve açık, zamanla parçalı bulutlu 29
    Samsun: Parçalı ve az bulutlu 22
    Trabzon: Parçalı ve az bulutlu 22
    Erzurum: Parçalı ve az bulutlu, bu sabah ve gece saatlerinde puslu ve yer yer sisli 17
    Diyarbakır: Parçalı ve az bulutlu 25

    Bursa: Parçalı bulutlu Gün: 25°  Gece:  8°