Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, şunları kaydetti:
https://twitter.com/MevlutCavusoglu/status/1531646945915285505
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, şunları kaydetti:
https://twitter.com/MevlutCavusoglu/status/1531646945915285505
Temmuz zammı (ek zam) için geri sayım sürüyor. Nisan ayı enflasyon rakamlarının açıklanmasının ardından emekli ve memur maaşları için 4 aylık zam oranı emekli için yüzde 31,71, memur için yüzde 31,21 olarak kesinleşti. Gözler şimdi TÜİK’in Cuma günü açıklayacağı Mayıs ayı enflasyon rakamlarına çevrildi. Açıklanacak son rakamlar sonrası memur ve emeklinin alacağı 5 aylık enflasyon farkı belli olacak.
Öte yandan Merkez Bankası da Haziran ayı enflasyon beklentisi anketini açıkladı. Tüm bu gelişmelerin arından vatandaşlar “En düşük emekli ve memur maaşı Temmuz zammı ile ne kadar olacak? 4 aylık emekli zammı ve memur enflasyon farkı ne oldu? Mayıs ve Haziran ayı enflasyon beklentisi ne? 5 aylık emekli zammı ve memur enflasyon farkı ne olacak? 6 aylık enflasyon beklentisi ile emekli ve memur maaşları ne olacak?” sorularına yanıt arıyor. İşte emekli ve memur Temmuz zammı ve yeni maaş hesaplamaları için tüm detaylar…
Sabah Gazetesinde yer alan habere göre; emekli ve memur Temmuz zammı için belirleyici olacak ve milyonlarca kişinin gelirini direkt etkileyecek enflasyon verileri açıklanmaya devam ederken, enflasyon beklentisi ve tahminleri de netleşiyor. Merkez Bankası Mayıs ayı enflasyon beklenti anketi sonuçlarını duyurdu. Buna göre Mayıs 2022 enflasyon beklentisi yüzde 3,97, Haziran ayı enflasyon beklentisi ise yüzde 2,97 olarak kayıtlara geçti.
Türkiye’de emekli zammı Ocak ve Temmuz aylarında 6 aylık enflasyon rakamlarına göre belirleniyor. SSK ve Bağ-Kur emekli maaşları, Ocak ayında bir geçmiş dönemdeki Temmuz-Aralık dönemindeki 6 aylık enflasyon oranı kadar, Temmuz ayında ise Ocak-Haziran dönemindeki 6 aylık enflasyon rakamları kadar zam alıyor.
Memur ve memur emeklileri ise; her yıl 2 kez önceki aldığı toplu sözleşme zammının üzerindeki 6 aylık enflasyon farkı ile beraber yeni toplu sözleşme zammı alıyor.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), TÜFE endeksinin Nisan ayı ile birlikte 904,79’a yükseldiğini açıkladı. Bu durumda 4 aylık enflasyon oranını yüzde 31,71 olarak göze çarptı.
Bu rakam 4 aylık emekli zammı olarak netleşti. SSK ve Bağ-Kur emekli zammı için enflasyon oranının direkt belirleyici olması sebebiyle, 4 aylık enflasyon oranı ile şimdiden 31,71 zam oranı kesinleşti.
Yani bundan sonraki aylarda enflasyon oranı sıfır çıksa bile yüzde 31,71 SSK ve Bağ-Kur emekli maaşları için belirleyici olacak. Mayıs ve Haziran enflasyon oranının duyurulması sonrası bu zam oranı daha da artacak.
Açıklanan Nisan ayı enflasyon oranı ile Ocak 2022’de yüzde 7,5 toplu sözleşme zammı alan memurlar için 4 aylık enflasyon farkı da kesinleşti. Temmuz 2021’de belirlenen toplu sözleşmeye göre; memur ve memur emeklisi Temmuz 2022’de yüzde 7 toplu sözleşme zammı alacak.
Tüm bunlarla beraber 4 aylık enflasyon farkı yüzde 24,21 olurken, buna yüzde 7 toplu sözleşme zammı ilave edilince memur zammı da yüzde 31,21 oldu.
Merkez Bankası enflasyon beklentisi belli oldu. Mayıs Ayı Piyasa Katılımcıları Anketine göre, Mayıs ayı beklenen enflasyon oranı yüzde 3,97 olarak göze çarparken, Haziran ayı için bu rakam yüzde 2,97 olarak kayıtlara geçti.
Mayıs 2022 enflasyon oranı 3 Haziran Cuma günü Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından saat 10:00’da son dakika olarak açıklanacak.
Bu enflasyon oranı emekli ve memur Temmuz zammı için önem arz etmesinin yanında ev sahibi ve kiracıları ilgilendiren, ‘Haziran ayı kira artış oranı’ için de belirleyici olacak.
4 aylık enflasyon oranı yüzde 31,71 olarak kesinleşmişti. Eğer Merkez Bankası’nın anketine göre Mayıs ayı enflasyon oranı gerçekleşirse, 5 aylık enflasyon yüzde 36,95, memur enflasyon farkı da yüzde 29,45 olacak.
Mayıs ve Haziran ayı enflasyon beklentisi gerçekleşmesi durumunda, TÜFE endeksi 968,65’e yükselecek. Bununla beraber SSK ve Bağ-Kur emekli zammı için belirleyici olacak 6 aylık enflasyon oranı yüzde 41 olacak.
Memur ve memur emeklisi ise enflasyon farkı+toplu sözleşme zammı hesabına göre yüzde 40,5 zam alacak.
Emekli ve memur Temmuz zammı için artık son aya girilecekken, yapılacak olan zamlara ek olarak sosyal refah düzenlemesi gündeme geldi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, hem emekli hem de memurlar için sosyal refah düzenlemeleri ile beraber ek zamların gündemde olduğunun sinyalini verdi.
Eğer beklentilere göre yüzde 41’lik 6 aylık enflasyon ve Ocak ayındaki gibi memur ve memur emeklisine yüzde 2,5’luk ek zam gerçekleşirse; SSK Bağ-Kur emeklisi yüzde 41, memur ve memur emeklisi yüzde 40,5 veya ek zamlı olarak yüzde 43 zam alacak.
Bu hesaba göre;
En düşük maaş memurlarda 6.429 TL’den 9.033 TL’ye; ek zamlı olursa 9.193 TL’ye
En düşük emekli aylığı ise memurlarda 4.289 TL’den 6.026 TL’ye; ek zamlı olursa 6.133 TL’ye
Esnafta 2.948 TL’den 4.156 TL’ye,
2000’den önce emekli olan SSK’lılarda ise bu rakam 3.292 TL’den 4.641 TL’ye çıkacak.
NOT: SSK ve Bağ-Kur emeklileri için ek zammın seyyanen olması gündemde yer alıyor.
Memur maaşları için 5 aylık ve 6 aylık beklenen enflasyon oranı ile ek zamlı hesaplamaları yaptık:
5 aylık beklenen enflasyon rakamları ile (Yüzde 36,45)
Merkez Bankası anketinden çıkan enflasyon beklentilerine ile 6 aylık hesap (Yüzde 40,5)
2,5 ek zamlı artışla birlikte hesaplanan 6 aylık Temmuz zammı hesabı (Yüzde 43)
İşte en çok merak edilen meslek meslek maaş hesapları:
Aile yardımı dahil (Çalışmayan eş ve 0-6 yaş arası 2 çocuk)
NOT: Rakamlar Maliye Bakanlığı’nın açıkladığı ücretlerden hesaplanmıştır.
En düşük SSK ve Bağ-Kur emekli maaşı Ocak 2022’de 1.000 TL artışla 1.500’den 2.500 TL’ye yükseldi. Benzer bir artış ihtimali en çok gündemde yer alan formüller arasında yer alıyor.
İşte masadaki 3 formül:
Medya takip kurumu Ajans Press, ülkelerdeki obezite ve aşırı kilo oranlarını konu alan araştırmaları inceledi. Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) raporu Avrupa’da yaşayan yetişkinlerin yarısından fazlasının kilolu olduğunu ortaya koydu.
Türkiye ise aşırı kilo sıralamasında Avrupa’da ilk sıraya yerleşirken, yetişkin nüfusun yüzde 66,8’inin aşırı kilolu olduğu kaydedildi. Bu oran kadınlarda yüzde 69,3 iken erkeklerde yüzde 64 olarak saptandı. Obez olarak nitelendirilen kısımda ise yüzde 32,1 ortalamada yer aldı.
Türkiye’nin ardından aşırı kiloluların en yüksek olduğu diğer ülkeler; Malta, İsrail, İngiltere oldu. Raporda 53 ülke yer alırken, obezitenin 50 yılda büyük artış gösterdiği kaydedildi.
Aşırı kilo sorununun en az görüldüğü ülkeler ise yüzde 45 ile Tacikistan, yüzde 48 ile Özbekistan ve Kırgızistan olarak açıklandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın himayesinde Türkiye’nin Varşova Büyükelçiliğince düzenlenen Türk Mutfağı Haftası devam ediyor.
Polonyalı ve yabancı çok sayıda davetliye hem Türkiye hem de Türk lezzetlerinin tanıtıldığı etkinlikte ilk olarak Emine Erdoğan’ın Türk Mutfağı Haftası ile ilgili videolu mesajı izlendi. Ardından Türkiye’nin Varşova Büyükelçisi Cengiz Kamil Fırat yaptığı konuşmada, Türk mutfağının kökeni, tarihsel gelişimi ve Türk mutfağının günümüzdeki konumu ile ilgili davetlileri bilgilendirdi.
Konuşmalarının ardından davetlilere geleneksel usullerle hazırlanan fava, analı kızlı yemeği, ciğer, su muhallebisinden oluşan menü servis edildi. Yemek sırasında Varşova Frederyk Chopin Üniversitesi’nde öğrenim gören Türk öğrenciler de Türk müzikleri çalarak davetlilere keyifli anlar yaşattı. Davetlilere Türk kahvesi ve Türk çayı servis edilmesiyle son bulan etkinlikte, davetliler yemekler için ‘muhteşem ve sıra dışı bir deneyimdi’ yorumunu yaptı.
Milli Savunma Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada Pençe-Kilit Operasyonu bölgesinde tespit edilen 14 PKK’lı teröristin düzenlenen hava harekatıyla etkisiz hale getirildiği açıklandı.
Bakanlığın açıklamasında; “Şehitlerimizin kanını yerde bırakmadık, bırakmayacağız! Pençe-Kilit Operasyonu bölgesinde tespit edilen 14 PKK’lı terörist düzenlenen hava harekâtıyla etkisiz hâle getirildi. Kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, terör inlerini yerle bir etmeyi azim ve kararlılıkla sürdürecek!” ifadelerine yer verildi.
Pençe-Kilit operasyonu bölgesinde önceki gün teröristlerce açılan taciz ateşi 5 asker şehit olmuş 2 askerde yaralanmıştı. Yine aynı bölgede bugün de bir asker şehit oldu.
Şehitlerimizin kanını yerde bırakmadık, bırakmayacağız!
Pençe-Kilit Operasyonu bölgesinde tespit edilen 14 PKK’lı terörist düzenlenen hava harekâtıyla etkisiz hâle getirildi.
Kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, terör inlerini yerle bir etmeyi azim ve kararlılıkla sürdürecek! pic.twitter.com/Ecm61Je8K6
— T.C. Millî Savunma Bakanlığı (@tcsavunma) May 26, 2022
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, İsrail’de temaslarını sürdürüyor. Bakan Çavuşoğlu, İsrail Dışişleri Bakanı Yair Lapid ile baş başa görüşme gerçekleştirdikten sonra ortak basın toplantısı için kameraların karşısına geçti.
Görüşmede ele alınan konulara değinen Çavuşoğlu, “Sayın Bakan Yair Lapid’e nazik daveti için ve bana ve heyetime göstermiş olduğu sıcak misafirperverlik için çok teşekkür etmek istiyorum. Aynı zamanda Sayın Bakan Lapid’e çok samimi ve açık bir şekilde bugün gerçekleştirdiğimiz hem baş başa görüşmemizde hem de aynı zamanda heyetlerarası görüşmemizde bu tutumu için de teşekkür ediyorum” dedi.
Çavuşoğlu, “Biz şu konuda hemfikir olduk. Farklılıklarımıza rağmen sürdürülebilir diyaloğun devam ettirilmesi faydalı olacaktır. Bu da birbirimizin hassasiyetlerine karşılıklı saygı temelli olmalıdır. Bu sadece bizim iki taraflı ilişkilerimiz için değil, aynı zamanda bölgemizdeki barış açısından da faydalı olacaktır ki görüşmelerimiz sırasında bizler de bölgesel konularla ilgili olarak da görüş alışverişinde bulunduk. Bundan dolayı da teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.
“Pozitif bir gündem üzerinde çalışmak anlaşmazlıkları da yapıcı şekilde ele almamıza yardımcı olabilir” diyen Çavuşoğlu, “Gerçekten de geçen Ramazan ayında devlet başkanları seviyesinde tesis etmiş olduğumuz diyalog, sükunetin korunmasına ilişkin çabalara da katkıda bulunmuştur” ifadelerini kullandı.
Çavuşoğlu, “Bizler aynı zamanda bakanlıklarımız ve ilgili kamu kurumlarımız arasında teknik toplantıları yeniden tesis etme üzerinde hemfikir olduk. Aynen Türkiye’de de ifade etmiş olduğumuz gibi benim Bakan Yardımcım Sayın Büyükelçi Önal ve Genel Müdür, daha sonra bu konuları önümüzdeki dönemde daha detaylı bir şekilde ele alacaklar. Sayın Bakan Lapid’in de ifade etmiş olduğu gibi bizler birçok alandaki ilişkilerimize yeniden enerji kazandırmaya ve bundan sonra farklı mekanizmaların toplantılarını yeniden oluşturmaya ve sivil havacılıkla ilgili görüşmeleri yeniden başlatmaya hemfikir olduk. Bizler de ulusal havayolunuz ve İsrail’den diğer şirketlerin farklı destinasyonlara, Türkiye içerisindeki farklı şehirlerle İsrail arasında uçuşların gerçekleştirilmesine katkıda bulunacağız” dedi.
Çavuşoğlu, “Coğrafi anlamda yakınlığımız ve birbirimizi tamamlar nitelikteki ekonomilerimiz Türkiye’yi ve İsrail’i doğal ticaret ortağı haline getiriyor sizin de haklı bir şekilde bahsettiğiniz gibi. Türkiye ve İsrail karşılıklı olarak birbirlerinin en çok ticaret yaptığı 10 ülke arasında. Yaşadığımız zorluklara rağmen Covid gibi ve geçmişimizdeki farklılıklara rağmen ticaret hacmimiz sürekli olarak artmaya devam etmiştir” diye konuştu.
Geçtiğimiz yıl Türkiye ile İsrail’in iki taraflı ticaret hacminin 8 milyar doları aştığını hatırlatan Çavuşoğlu, “Hemen bu senenin ilk çeyreğinin rakamlarına baktım, bunlar da gerçekten ümit vaat edici ve ihracatımızda da bir rekor var, 1.8 milyar dolarlık bir ihracat var Türkiye’den İsrail’e nisan sonu itibarıyla. Dolayısıyla bizler ticaret hacmini ve ekonomik iş birliğini arttırmaya kararlıyız. Bunlar her iki tarafa da fayda sağlayacaktır. Yine aynı şekilde yenilenmiş siyasi diyalog ve teknik temaslar da bu rakamları daha da arttıracak diye inanıyoruz” ifadelerini kullandı.
Çavuşoğlu, “İsraillilerin Türkiye’yi ne kadar sevdiğinden bahsettiniz. Ben de her bir İsrailli’den buraya geldiğimden bu yana aynı şeyleri duydum. Rakamlar da zaten bunu ifade ediyor. Geçen sene İstanbul bir şehir olarak ve Türkiye bir ülke olarak İsrailli turistlerin varış ülkeleri arasında bir numaralı şehir ve ülke olmuştur. Dolayısıyla bizler de daha fazla turistin farklı şehirlerimize gelmesini bekliyoruz. Tabii ki İsrailliler İstanbul’u çok seviyorlar, benim de memleketime, Antalya’ya geliyorlar. Ama eminim Karadeniz’deki şehirleri ve Türkiye’nin her yerini ziyaret etmeyi de isterler. Biz de buna yardımcı olmak isteriz” dedi.
İki ülke arasında temiz enerji, yüksek teknoloji, tarımsal teknoloji, turizm, tarımsal ürünler ve diğer alanlarda da birçok fırsat mevcut olduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, “Tabii ki bizler aynı zamanda Filistin-İsrail meselesini de görüştük. Bildiğiniz gibi dün ben Devlet Başkanı Abbas ve Dışişleri Bakanı Maliki ile de görüştüm. Onlarla da çok güzel görüşmelerimiz oldu. Aynı zamanda onlarla kapsamlı bir şekilde İsrail-Filistin meselesini görüştük” şeklinde konuştu.
Çavuşoğlu, “Birleşmiş Milletler parametresi içerisinde iki devletli bir çözümün kalıcı barış için tek çözüm olduğuna inanıyoruz. Bizim gerçekten görmek istediğimiz şey zaten bu, kalıcı bir barışın Orta Doğu’da sağlanması. Tabii ki Kudüs’le ilgili olarak hassasiyetleri paylaştım. Aynı zamanda Harem-i Şerif’in kutsallığıyla ilgili hassasiyetimizi paylaştım. Biz aramızdaki bağların normalleşmesinin, bu çatışmanın barışçıl bir şekilde çözüme kavuşturulmasında olumlu bir etkiye sahip olacağına da inanıyoruz” dedi.
Çavuşoğlu, “Her zaman olduğu gibi Türkiye olarak bizler her zaman yapıcı bir rol oynadık. Şimdi de Türkiye, diyaloğa yönelik çabalara katkıda bulunma yönünde sorumluluk almaya hazırdır. Bir kez daha bize göstermiş olduğunuz sıcak misafirperverlik için teşekkür ediyorum. Aynı zamanda samimi görüşmelerimiz için de teşekkür ediyorum” dedi.
Çavuşoğlu, ayrıca Bakan Lapid’i samimi görüşmeler gerçekleştirmek ve iş birliğini devam ettirmek üzere Türkiye’ye davet etti. Lapid ise Çavuşoğlu’na verdiği esprili yanıtta, “Döner, kebap olacaksa geliyorum” ifadesini kullandı.
İki ülke ilişkileri arasında iniş çıkışlar olduğunu belirten Lapid, “Türkiye, 1949 yılında İsrail’i tanıyan ilk Müslüman ülkedir. Bu yüzden biz her zaman diyaloğa ve işbirliğine nasıl döneceğimizi bildik. Uzun geçmişe sahip olan uluslar her zaman bir dönemi nasıl kapatıp diğer bir dönemi nasıl açacaklarını bilir. Biz de bugün bunu yapıyoruz. Yapmış olduğumuz anlaşmalar sonrasında Orta Doğu’da yeni bir güç oluşturuldu ve istikrarı azaltmaya çalışan teröre karşı müzakere yapıldı. Son ayda 19 İsrailli terör saldırılarında öldürüldü. Bu saldırılardan bir tanesinde 3 İsrailli caddelerde zarar gördü. Bizler de dostlarımıza bu savaşta bizimle birlikte işbirliği yapma çağrısında bulunuyoruz. Bu bağlamda ABD Başkanı Joe Biden ve ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’a Devrim Muhafızlarını terör örgütü listesinde tutmayı kabul ettikleri için teşekkür etmek istiyorum. Geçen ay ABD’liler ile çok yakın bir şekilde çalışarak kararlar aldık. ABD ile aramızdaki bölünmez bu bağları ve derinden paylaşılan değerlerimizi temel stratejik çıkarlarımız temelinde devam ettireceğimizi ifade ettik” dedi.
Türkiye tarafından yapılan bu ziyaretin büyük önem taşıdığını ifade eden Lapid, “Bir Türk dışişleri bakanının 15 yıllık bir dönem içinde yaptığı ilk ziyaret sonrasında bizler sadece diplomatik ilişkiler ve güvenlik ilişkilerimiz açısından değil, aynı zamanda ekonomik bağlarımız açısından da bir gelişme olduğunu gördük. Amacımız, ekonomik ve sivil işbirliğimiz ile insanlar arasındaki bağlantılarımızı daha da geliştirmek. Ülkelerimiz karşılıklı avantajlarını hem bölgesel hem de küresel anlamda birlikte kullanarak salgın döneminde bile, hatta siyasi gerginliklerin olduğu dönemde bile ekonomik işbirliğini artırmaya sürekli olarak devam etti. Geçen sene içerisinde işbirliğimiz emsalsiz bir boyuta ulaştı. Bu bizim memnuniyetle karşıladığımız bir süreç ancak biz çalışmaları bu haliyle kabul edemeyiz, daha da geliştirmemiz gerek” açıklamasında bulundu.
İsrail halkının Türkiye’ye ait değerleri oldukça sevdiğini ve bu yüzden de Türkiye’ye sık sık seyahat ettiklerini söyleyen Lapid, “Bugünkü görüşmelerimiz içerisinde sayın bakanla birlikte ortak ekonomik komisyonumuzu yeniden oluşturmayı ve yeni bir sivil havacılık anlaşması üzerinde çalışmayı kabul ettik. Diplomasinin de daha ötesinde İsrailliler, Türkiye’yi çok seviyor. Her gün onlarca uçak İsrail’den ayrılıyor ve Türkiye’ye gidiyor. Binlerce İsrailli sizin kültürünüzü, müziklerinizi, güzel plajlarınızı ve güzel pazarlarınızı çok seviyor. Sayın bakan, gerçekten çok verimli, dürüst ve sonuç veren bu görüşmemizden dolayı sizlere teşekkür ediyorum. Bugün ilişkilerimizi daha da geliştirmek için yeni bir çerçeve oluşturmuş olduk. Bundan sadece bizler değil, önümüzdeki yıllarda çocuklarımız da faydalanacak” ifadelerini kullandı.
Suudi Arabistan’da özellikle son birkaç haftada artışa geçen Covid-19 vakalarının ardından yeni bir tedbir kararı alındı. Suudi Arabistan, aralarında Türkiye’nin de olduğu 16 ülkeye vatandaşlarının seyahat etmesini yasakladı.
Listede Türkiye’nin yanı sıra Hindistan, Lübnan, Suriye, İran, Afganistan, Yemen, Somali, Etiyopya, Demokratik Kongo Cumhuriyeti, Libya, Endonezya, Vietnam, Ermenistan, Belarus ve Venezuela yer aldı.
Suudi Arabistan Sağlık Bakanlığı, dünyada hızla yayılmaya devam eden maymun çiçeği virüsünün ülkede şu ana kadar tespit edilmediğini duyurdu. Sağlık Bakanı Yardımcısı Abdullah Asiri, hükümetin maymun çiçeği virüsünün ülkede tespit edilmesi durumunda buna karşı savaşmak için yeterli güce sahip olduğunu belirterek, “Şu ana kadar insanlar arasında bulaşma çok sınırlı. Bu yüzden vaka tespit edilen ülkelerde bile bunun salgına dönüşmesi çok düşük” ifadelerini kullandı.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından maymun çiçeği virüsü hakkında yapılan son açıklamada, 11 ülkede 80 vakanın tespit edildiği duyurulmuş ve salgın nedeniyle ilgili çalışmaların devam ettiği aktarılmıştı.
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, ‘Türk Uzay Yolcusu ve Bilim Misyonu’ görevinin detaylarını paylaştı.
Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, “Türkiye’nin insanlı ilk uzay görevi başlıyor. Türk Uzay Yolcusu ve Bilim Misyonu projesi start aldı. Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü yılı olan 2023’te uzayda bir Türk olacak. Türk uzay yolcusu Uluslararası Uzay İstasyonu’na bilimsel araştırmalar için gönderilecek.
Seçilecek 2 adaydan biri 10 gün süreyle istasyonda kalacak. Türk uzay yolcusu için 45 yaşından küçük, Mühendislik, Fen Bilimleri, Temel Bilimler, Fen Bilimleri ve Temel Bilimler alanındaki Eğitim ve Tıp Fakültelerinden lisans derecesine sahip ve çok iyi derecede İngilizce bilenler başvuru yapabilecek.
Adayların 149.5-190.5 santimetre boya ve 43-110 kilogramağırlığa sahip olması gerekecek. Her iki gözde de doğal olarak veya gözlük, kontakt lens ile düzeltme sonrası yüzde 100 (Snellen20/20) görme keskinliği aranacak adaylara yapılacak muayenelerde tansiyon problemi olup olmadığına bakılacak. Başvurular, uzaya.gov.tr adresi üzerinden 23 Haziran 2022 saat 20.23’e kadar alınacak.
İlk başvuru aşamasını geçen adaylardan ek bilgi, belge, doğrulama gibi talepler istenilecek. Adaylar, test, tetkik ve muayeneden geçirilecek, İngilizce dil yetenekleri için mülakata alınacak. Tüm bu süreçlerin sonunda aday sayısı 2’ye düşürülecek. Bu iki adaydan biri Uluslararası Uzay İstasyonu’na çıkacak ilk Türk olacak” denildi.
Açıklamada, “Bu çalışmalar çerçevesinde 2018 yılında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının ilgili kuruluşu olarak Türkiye Uzay Ajansı kuruldu. Daha sonra Milli Uzay Programı’nı oluşturmak amacıyla çalıştaylar düzenlendi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 9 Şubat 2021’de Milli Uzay Programı’nı görkemli bir törenle tüm dünyaya tanıttı. Türkiye’nin uzay politikaları alanındaki 10 yıllık vizyon, strateji, hedef ve projelerinin ortaya konulduğu Milli Uzay Programı ile şu 10 stratejik hedef belirlendi.
Ay Görevi: Cumhuriyet’in 100’ncü yılında uluslararası iş birliği ile yakın Dünya yörüngesinde ateşlenecek milli ve özgün hibrit roketle Ay’a sert iniş gerçekleştirilecek. İkinci aşamada, ilk fırlatma bu kez milli roketle yapılacak ve Ay’a yumuşak iniş gerçekleştirilecek.
Yerli Uydu: Yeni nesil uydu geliştirme alanında dünya ile rekabet edebilecek ticari bir marka ortaya çıkartılacak. Türkiye’nin uydu üretim kabiliyeti, Türkiye Uzay Ajansı’nın koordinasyonunda kurulacak olan tek bir milli şirket bünyesinde birleştirilecek.
Bölgesel Konumlama: Türkiye’ye ait bölgesel konumlama ve zamanlama sistemi geliştirilecek. Bu konuda kritik teknolojilere güdümlü projeler yoluyla yatırım yapılacak.
Uzay Limanı: Uzaya erişimi sağlamak amacıyla bir uzay limanı işletmesi kurulacak. Türkiye için en uygun fırlatma alanı ve teknolojisi belirlenecek. Fırlatma tesis altyapısı oluşturulacak.
Uzay Havası: Uzay havası veya meteorolojisi olarak tabir edilen alana yatırım yapılarak uzaydaki yetkinlik arttırılacak. Özellikle iyonosfer araştırmaları desteklenecek. Uzay gözlemlerini toplayan bir birim oluşturulacak.
Uzay Nesneleri: Türkiye, astronomik gözlemler ve uzay nesnelerinin yerden takibi konularında daha yetkin bir konuma getirilecek. Radyo teleskoplarıyla bilim insanları, uzaydan gelen radyo dalgaları üzerinde çalışabilecek. Aktif uydular ve uzay çöpleri yerden ve uzaydan izlenecek.
Uzay Sanayisi: Uzay alanında sanayi kümelenmesi ile entegre çalışmalar yürütülecek. Uzay teknolojisi ürünleri ve hizmetleri ihraç edilecek. Yüksek nitelikli insan kaynağı için istihdam oluşturulacak.
Uzay Teknolojileri Geliştirme Bölgesi: ODTÜ ile birlikte yerli ve yabancı yatırımcılarla ev sahipliği yapacak bir uzay teknoloji geliştirme bölgesi kurulacak. Uygun teşvik mekanizmalarıyla uzay alanına devşirilebilecek yeteneklere sahip KOBİ’lerin bu bölgede yer alması sağlanacak.
Uzay Farkındalığı: Uzay alanında etkin ve yetkin insan kaynağını geliştirmek amacıyla uzay farkındalığı oluşturulacak. Net olarak tanımlanmış alanlarda yüksek lisans ve doktora bursları verilecek. Ulusal, uluslararası yaz okulları, kurslar ve çalıştaylar organize edilecek.
Türk Uzay Yolcusu: Bir Türk vatandaşı, bilim misyonuyla uzaya gönderilecek. Böylece Türkiye, uluslararası uzay istasyonunun altyapısından yararlanarak bilimsel deney yapma imkanına kavuşacak. Türkiye’nin uzay alanında görünürlüğü artacak.
Milli Uzay Programı’nda yer alan Türk Uzay Yolcusu ve Bilim Misyonunun gerçekleştirilmesiyle Türkiye, uluslararası uzay istasyonunun altyapısından yararlanarak bilimsel deney yapma imkanına kavuşacak. Bu prestijli misyon ile Türkiye, uzaya vatandaşını gönderen ülkeler arasında yer alacak. Aynı zamanda genç neslin uzay çalışmalarına ilgisi artacak” denildi.
Adaylar, ilana başvuruda bulunmak için uzaya.gov.tr adresinden başvuru sistemine kayıt olacak. Sistem yoluyla yapılan başvurular haricinde başvuru kabul edilmeyecek. Başvurular en geç 23 Haziran 2022 tarihi saat 20.23’a kadar yapılabilecek. Adaylar başvuruları esnasında Başvuru Sistemi’ne girmiş oldukları beyan ve belgelere göre değerlendirilecek. Girilen bilgi ve belgelerin herhangi birinde eksik veya yanıltıcı bilgi olması durumunda başvuru geçersiz sayılacak.
İlk aşamayı geçen başvuru sahiplerinin sonraki değerlendirme aşamalarına geçebilmeleri için ek bilgi, belge, doğrulama, test, tetkik ve muayeneler talep edilecek. Mülakata çağrılacak adaylar, detaylı değerlendirme süreci sonrasında belirlenecek. Mülakat öncesinde veya sonrasında uygulanacak kapsamlı değerlendirme süreçlerinde elenen adaylar herhangi bir hak iddiasında bulunamayacak.
Tüm bu aşamaların sonucunda seçilen 2 aday TUA veya TÜBİTAK 10 yıl bünyesinde istihdam edilecek. Süreçle ilgili tüm gelişme ve duyurular uzaya.gov.tr. adresinden yapılacak.
Uluslararası Uzay İstasyonu, 1998 yılında Dünya yörüngesine yerleştirildi. Aradan geçen 24 yılda istasyona 150 milyar dolarlık yatırım yapıldı. İstasyonda insan araştırmaları, biyoloji ve biyoteknoloji, fizik ve malzeme bilimleri, teknoloji geliştirme, dünya ve uzay bilimleri alanlarında 3 binden fazla deney gerçekleştirildi. Bugüne kadar Uluslararası Uzay İstasyonu’nu 20 farklı ülkeden çoğu bilim insanı 258 kişi ziyaret etti.
Kültür ve Turizm Bakanlığının açıkladığı istatistiklere göre bu yılın ilk 4 ayında gelen ziyaretçilerin 7 milyon 477 bin 47’sini yabancılar oluşturdu. Yurt dışı ikametli vatandaşların sayısı ise 1 milyon 408 bin 829 oldu. Türkiye’nin 2022 yılı Ocak-Nisan döneminde ağırladığı yabancı ziyaretçi sayısı da bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 172,51 artış gösterdi.
Bu yılın ilk 4 ayında Türkiye’ye en çok ziyaretçi gönderen ülkeler sıralamasında yine bir önceki yılın aynı dönemine göre Almanya yüzde 339,81 artış ile birinci, Bulgaristan yüzde 325,55 artış ile ikinci, İran yüzde 236,77 artış ile üçüncü sırada yer aldı. İran’ı sırasıyla Rusya Federasyonu ile İngiltere (Birleşik Krallık) izledi.
Türkiye’ye nisan ayında gelen yabancı ziyaretçi sayısı ise bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 225,59 artarak 2 milyon 574 bin 423 oldu. Türkiye’ye geçtiğimiz nisan ayında en çok ziyaretçi gönderen ülkeler sıralamasında da bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 630,34 artış ile Almanya birinci, yüzde 442,04 artış ile Bulgaristan ikinci, yüzde 1446,83 artış ile İngiltere (Birleşik Krallık) üçüncü sırada yer aldı. İngiltere’yi İran ve Rusya Federasyonu izledi.
İsveç ve Finlandiya’nın terör örgütü PKK/YPG’ye verdiği destek ve savunma sanayine yönelik kısıtlamaları nedeniyle söz konusu iki ülke muhtemel NATO üyeliğine ilişkin Türkiye ile arasında sorunlar henüz çözüme kavuşmadı. Finlandiya Dışişleri Bakanı Pekka Haavisto, Finlandiya devlet televizyonuna yaptığı açıklamada, Türkiye ile sorunların çözümü için müzakerelerin resmi düzeyde devam edeceğini belirterek, Türkiye ve Finlandiya arasındaki sorunların çözüleceğini tahmin ettiğini fakat müzakerelerde hızlı bir ilerleme beklemediğini ifade etti.
“Sorunların çözüleceği konusunda iyimserim, ancak biraz zaman alabilir”
Haavisto, “Birkaç gün önce bunun en azından birkaç gün süreceğini söylemiştim. Temkinli olmak gerekirse, artık bunun birkaç hafta süreceğini söyleyebiliriz. Sorunların çözüleceği konusunda iyimserim, ancak biraz zaman alabilir” dedi. Haavisto, haziran sonunda İspanya’nın başkenti Madrid’de yapılacak NATO zirvesinin üyelik konusundaki son tarih olduğuna dikkat çekti.
Finlandiya, PKK’yı terör örgütü olarak sınıflandırdı
Türkiye, NATO üyeliği konusunda yeşil ışık için Finlandiya ve İsveç’ten, PKK/YPG’nin terör örgütü olarak sınıflandırılması ile terör örgütü ile bağlantılı kişilerin iadesini ve Türkiye’nin terör örgütleri ile mücadele çerçevesinde Suriye’nin kuzeyine düzenlediği operasyonlar nedeniyle uyguladıkları savunma sanayi ambargolarının kaldırılmasını talep ediyor.
Finlandiya’nın Avrupa Birliği (AB) politikasına uygun olarak PKK’yı terör örgütü listesine aldığını vurgulayan Haavisto, dün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Finlandiya Cumhurbaşkanı Sauli Niinisto arasındaki telefon görüşmesinde iki liderin Finlandiya’nın terörizme ile mücadelesini ele aldıklarını kaydetti.
“Türkiye’ye kesinlikle böyle garantiler verebiliriz”
Finlandiya’nın Türkiye’ye PKK terör örgütüyle muhtemel bağlantıların daha yakından izleneceğine dair güvence verebileceğini ifade eden Haavisto, “Türkiye’ye kesinlikle böyle garantiler verebiliriz. PKK, Avrupa’da terör örgütü olarak listelendiği için Finlandiya topraklarında terör faaliyeti hazırlığına izin vermemek için üzerimize düşeni yapmamız önemlidir” dedi.
Türkiye’nin terör örgütü ile bağlantılı kişilerin Türkiye’ye iadesine değinen Haavisto, “Hukukun üstünlüğünün yapısını netleştirmek önemlidir. Siyasi kararlar yargı sisteminin işleyişini etkileyemez. Bu bizim en başa koyduğumuz bir ilkedir” dedi.
“Fin silahlarının bilgimiz dışında bir savaşa girmemesi önemlidir”
Finlandiya’nın Türkiye’ye uyguladığı silah ambargosuna değinen Haavisto, “Fin silahlarının bilgimiz dışında bir savaşa girmemesi önemlidir” dedi.