Etiket: Türkiye

  • Son 50 yılın en sıcak sonbaharı

    Son 50 yılın en sıcak sonbaharı

    Türkiye’de sıcaklıkların mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi nedeniyle “son 50 yılın en sıcak sonbahar mevsimi” yaşandı.

    Meteoroloji Genel Müdürlüğü verilerinden derlenen bilgilere göre, Türkiye’de uzun yıllar sonbahar (eylül, ekim, kasım) mevsimi ortalama sıcaklığı 14,8 derece olarak ölçüldü. Bu yılın sonbaharında ise ortalama sıcaklık 2,5 derece artarak 17,3 dereceye yükseldi.

    Bu yılın sonbaharı, Türkiye’de 1971’den sonra “en sıcak sonbahar mevsimi” olarak kayıtlara geçti.

    Türkiye’nin yıllara göre en sıcak geçen ilk 10 sonbahar mevsimi şöyle sıralandı:

    • 1. 2020
    • 2. 2012
    • 3. 2015
    • 4. 2010
    • 5. 2019
    • 6. 2018
    • 7. 1994
    • 8. 1998
    • 9. 2017
    • 10. 2008

    “Önümüzdeki yıllarda sıcaklıkların artacağı tahmin ediliyor”

    İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Toros, AA muhabirine yaptığı açıklamada, karada, havada ve su yüzeylerinde binlerce noktada sıcaklık ölçümü yapıldığını belirterek, “Alete dayalı sıcaklık ölçümlerinin yapıldığı 1880 yılından bu yana en sıcak yıllar 2016, 2019, 2015, 2017, 2018, 2014’te yaşanırken, 2020’nin de en sıcak 3 yıl içinde olacağı tahmin ediliyor.” diye konuştu.

    Prof. Dr. Toros, aşırı sıcak, kuraklık, orman yangınları, fırtınalar, seller, buzullardaki erime ve yükselen su seviyesinin geri kalmış veya gelişmekte olan ülkelerde daha çok sağlık, güvenlik, sürdürülebilirlik sorunu ve ekonomik istikrarsızlık oluşturabildiğini ifade ederek, şunları söyledi:

    “Yer altında milyonlarca yıldır var olan enerji kaynaklarının gelişen teknolojilerle çıkarılması, daha fazla kazanma hırsı ve tüketim çılgınlığı sonucu atmosferimizi, yani soluduğumuz havayı kirletiyoruz. Hava kirlenince doğrudan sağlık sorunları oluşturmasının yanı sıra küresel ısınma, iklim değişikliği gibi olumsuzluklara yol açarak dolaylı olarak bizleri etkiliyor. İnsanların olumsuz etkileri ve iklimin kendi yapısında yıllar içindeki salınımlar üst üste geldiğinde meteorolojik afetler daha da etkili olabiliyor. Kuzey kutbunun normalin çok üzerinde sıcak olması, deniz buzu boyutundaki azalmalar, ülkemizde daha çok sıcak hava alanlarının hakim sürmesine yol açıyor. Ülkemiz bu sonbahar mevsiminde daha çok yüksek basınç alanları etkisinde kaldı. Bu durum da havaların daha sıcak geçmesine ve yağışların azalmasına ve Türkiye’de sıcaklıkları son 50 yılın en sıcak sonbahar mevsiminin yaşanmasına neden oldu. Önümüzdeki yıllarda sıcaklıkların daha da artacağı tahmin ediliyor.”

  • Azerbaycan’a kimlikle seyahat dönemi

    Azerbaycan’a kimlikle seyahat dönemi

    Dışişleri Bakanlığı, dün Bakü’de imzalanan protokolle Türkiye ve Azerbaycan vatandaşlarına karşılıklı ziyaretlerde kimlikle seyahat imkanı tanındığını açıkladı.

    Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in davetine icabetle 9-10 Aralık’ta Azerbaycan’a resmi bir ziyaret gerçekleştirdiği hatırlatılarak, şöyle denildi:

    “Bu anlamlı ziyaret sırasında halklarımızın daha sıkı biçimde kenetlenmesinin önünü açacak olan iki ülke vatandaşlarının kimlik kartlarıyla karşılıklı ziyaretlerine imkan tanıyan protokolün imzalanmasından büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Azerbaycan’ın Türk vatandaşlarına uyguladığı vizeyi kaldırmasının hemen akabinde, 25 Şubat 2020 tarihinde iki ülke vatandaşlarının vizesiz ikamet süreleri 30 günden 90 güne çıkartılmıştı. Sayın Bakanımızın Azerbaycanlı mevkidaşıyla 10 Aralık tarihinde imzaladığı bu protokol ile de iki ülke vatandaşları sadece kimlik kartı ibraz etmek suretiyle Türkiye ve Azerbaycan’a gidebileceklerdir. Halklarımız arasındaki teması daha da artıracak olan bu yeni düzenleme aynı zamanda can Azerbaycan ile ilişkilerimizin ulaştığı seviyeyi göstermesi bakımından son derece anlamlıdır.”

  • Trump Türkiye’ye yaptırım paketini imzaladı

    Trump Türkiye’ye yaptırım paketini imzaladı

    ABD Başkanı Donald Trump, Türkiye’yle ilişkilerde giderayak en önemli adımını attı. Trump, Türkiye’ye yaptırımı öngören tedbir paketini imzaladı.

    ABD ve Türkiye arasında muammaya dönüşen S-400 yaptırımlarıyla ilgili en sıcak gelişme yaşandı. ABD Başkanı Donald Trump, görev süresinin bitmesine sayılı günler kala kritik bir karar verdi.

    Daha önce Türkiye’ye yaptırımı da öngören 740 milyar dolarlık savunma bütçesine onay vermeyeceğini belirten Trump, “Temsilciler Meclisi’ndeki Cumhuriyetçilerin, oldukça zayıf olan ve benim veto edeceğim Ulusal Savunma Yetkilendirme Yasası’na (NDAA) ‘hayır’ oyu vereceğini umuyorum” ifadesini kullanmıştı.

    POMPEO İKNA ETTİ

    Ancak Bloomberg’ün haberine göre Trump çark etti. Bloomberg’e konuşan iki kaynak, Trump’ın Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’nun girişimleri sonucunda Türkiye’ye S-400 hava savunma sistemi aldığı için yaptırım uygulanmasını öngören tedbir paketini imzaladığını duyurdu.

    Beyaz Saray’dan konuyla ilgili bir açıklama gelmezken, Bloomberg’e konuşan kaynaklar yaptırımların kime uygulanacağı ve kapsamı hakkında bilgi vermedi. Ancak yaptırımların ABD’nin Hasımlarıyla Yaptırımlar Yoluyla Mücadele Etme Yasası (CAATSA) kapsamında uygulanacağı belirtildi.

    UYGULANABİLECEK YAPTIRIMLAR

    Trump’ın onayladığı tasarıda, Trump’tan Türkiye’ye 30 gün içinde CAATSA’da yer alan 12 yaptırımdan en az beşini uygulaması talep ediliyordu.

    İşte o 12 madde:

    1. ABD Başkanı ABD Eximbank’ı (ithalat-ihracat bankası), yaptırım uygulanan kişinin ülkeden mal ve hizmet ithal etmesiyle ilgili sigorta ve garanti edinimi ile kredi uzatımı konularında onay vermemesi için yönlendirebilir.
    2. ABD Başkanı ABD hükümetine, yaptırım uygulanan kişinin ülkeden herhangi bir dayanıklı mal veya teknoloji ithal etmesine izin verecek lisans veya yetki belgesi vermemesi yönünde direktif verebilir. Bu maddenin kapsamına askeri mühimmat ve nükleer bağlantılı malzemeler de giriyor.
    3. ABD Başkanı, ABD’deki finans kurumlarına yaptırım uygulanan kişiye kredi vermeme yönünde direktif verebilir. Buna göre, yaptırım uygulanan kişi ABD’den toplamda en fazla 10 milyon dolar kredi kullanabilir.
    4. ABD Başkanı, uluslararası finansal kuruluşlarındaki (IMF, Dünya Bankası gibi) ABD’li üst düzey yöneticilere, yaptırım uygulanan kişiye kaynak aktarılmaması için görüş bildirmeleri veya bu kuruluşların, yaptırım uygulanacak kişinin faydasına olabilecek kredi verme kararlarına karşı oy kullanmaları yönünde direktif verebilir.
    5. Yaptırım uygulanan taraf finans kurumuysa, bu kurumun ABD piyasasındaki işlemleri kısıtlanırken, ABD devlet tahvillerine erişimi engelleniyor.
    6. ABD yönetimi yaptırım uygulanan kişiden mal ve hizmet tedarik etmeyi durdurabilir.
    7. ABD Başkanı, ABD’nin yetki alanı dahilinde, yaptırım uygulanan kişinin faydasına olacak herhangi bir döviz alım-satım işlemi yapmasını engelleyebilir.
    8. ABD Başkanı, ABD’nin yetki alanı dahilinde, yaptırım uygulanacak kişinin faydasına olacak bir ödeme veya kredi aktarımının finansal kuruluşlar arasında veya finansal kuruluşlar aracılığıyla ya da finansal kuruluşlara yapılmasını engelleyebilir.
    9. Yaptırım uygulanan kişinin ABD’de mülk edinmesi ve bir mülkle ilgili her türlü işlemi yapması engellenebilir.
    10. ABD Başkanı, ABD’li bir kişi veya kurumun yaptırım uygulanan tarafa yatırım yapmasını veya her türlü tahvil ürünü almasını engelleyebilir.
    11. ABD Başkanı, ABD Dışişleri Bakanlığı’na, kapsamı Başkan tarafından belirlenmek üzere yaptırım uygulanan tarafla ilgili kişilere vize kısıtlaması getirmesi için direktif verebilir. Başkan ABD İçgüvenlik Bakanlığı’na bu kişilerin ülkeden çıkarılması talimatını da verebilir.
    12. ABD Başkanı, yaptırım uygulanan tarafın yöneticilerine ve yetkililerine bahsedilen yaptırımları uygulayabilir.

    REUTERS: SSB BAŞKANI’NA UYGULANACAK

    Öte yandan ikisi ABD’li yetkili olmak üzere konu hakkında bilgi sahibi dört kaynağın Reuters’a verdiği bilgiye göre yaptırımlar Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayi Başkanlığı (SSB) ve SSB Başkanı İsmail Demir’e uygulanacak.

    Reuters’a konuşan üst düzey Türk yetkili, “Yaptırımlar sonuç vermez. Ters etki yapar. İlişkilere zarar verir. Türkiye bu sorunların diplomasi ve müzakere yoluyla çözümünden yanadır. Tek taraflı dayatmaları kabul etmeyiz” dedi.

  • NATO’dan AB’ye Türkiye çağrısı

    NATO’dan AB’ye Türkiye çağrısı

    NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Avrupa Birliği (AB) Liderler Zirvesi’nde Türkiye hakkında yapılacak görüşmelerle ilgili olumlu yaklaşım tavsiyesinde bulundu.

    NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Portekiz Başbakanı Antonio Costa ile görüşmesinden sonra düzenlenen ortak basın toplantısında, Doğu Akdeniz ve Türkiye konusunda “Yaptırımların AB’nin bir NATO ülkesiyle sorunlarını ele almada doğru bir yol olduğunu düşünüyor musunuz? Yaptırımlar AB ile NATO arasındaki işbirliğini daha karmaşık hale getirebilir mi?” sorusunu yanıtladı.

    Doğu Akdeniz’deki durumu “zor” şeklinde tanımlayan ve müttefiklerin endişelerini dile getirdiklerini aktaran Stoltenberg, konunun geçen hafta NATO Dışişleri Bakanları toplantısında da konuşulduğunu hatırlattı.

    Stoltenberg, NATO’nun müttefikler arasında farklılıklar olduğunda konuşmak için bir platform görevi gördüğünü yineleyerek şunları söyledi:

    “Hepimizin, farklılıkları ele alırken olumlu yaklaşım ve yollara bakmamız gerekiyor. Bunun için NATO’da Türkiye ile Yunanistan arasında ayrıştırma usulleri mekanizmasını kurduk. Burada amaç, Doğu Akdeniz’de artan askeri mevcudiyet olduğundan iki müttefik arasındaki istenmeyen olaylar ve kazaları önlemek. Türkiye ile Yunanistan’ın bu mekanizmaya katılmasından ve bazı tatbikatları iptal etmelerinden memnuniyet duyuyorum. Bu mekanizmayı güçlendirmeye ve genişletmeye çalışıyorum. Çünkü iki müttefik arasındaki olaylar ve kazaları engellememiz lazım.”

    Stoltenberg, Türkiye ile Yunanistan arasında NATO’da yapılan teknik görüşmelerin, aynı zamanda iki ülke arasındaki esas meselelerin ele alınabileceği siyasi görüşmelerin de önünü açmasını umduğunu söyledi.

    Türkiye’nin önemli bir NATO müttefiki olduğunu vurgulayan Stoltenberg, Türkiye’nin Irak ve Suriye ile sınırı bulunduğunu, terör örgütü DAEŞ ile mücadelede önemli rol oynadığını belirtti.

    Stoltenberg, Türkiye’nin en fazla mülteciye, Suriyeliye ev sahipliği yapan ve terör saldırılarından en çok etkilenen ülke olduğunu vurguladı.

    Stoltenberg, “Farklılıklar ve anlaşmazlıklar var ve bunları ele almalıyız ama aynı zamanda Türkiye’nin NATO’nun ve Batı ailesinin parçası olduğu gerçeğini fark etmemiz lazım” diye konuştu.

  • AB liderli yaptırım için anlaştı

    AB liderli yaptırım için anlaştı

    Bugün öğleden sonra başlayacak ve Cuma günü devam edecek AB Liderler Zirvesi öncesinde hazırlanan taslak metinde yapılmış değişikliklerle güncel hali ortaya çıktı. Reuters’ın ulaştığı belgede Türkiye’ye yaptırım kararı çıkarken bunun uygulanmasının ise birkaç ay öteleneceği belirtildi.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın önceki gün, “Yaptırım bizi ırgalamaz” sözleri sonrasında bugün toplanacak AB Liderler Zirvesi’nin güncellenmiş taslak metnini Reuters haber ajansı paylaştı.

    Yunanistan ve Rum Kesimi ile yaşadığı enerji anlaşmazlığı nedeniyle Türkiye’ye yaptırım uygulanmasını ele alan Avrupa liderleri, zirvenin yeni taslak metnine göre kişilere yönelik yönelik yeni yaptırımlar üzerinde anlaşma sağlarken, yaptırımların devreye alınmasını Mart ayına öteleyecekler.

    Zirvenin son taslak metnine göre, Avrupa Birliği üyesi ülkelerin liderleri, AB yetkililerinden “Türkiye’nin Akdeniz’in doğusundaki izinsiz sondaj faaliyetleri göz önüne alarak … listelere ekler yapmalarını” isteyecek.

    JOE BIDEN’I BEKLEYECEKLER

    Öte yandan AB liderlerinin Ocak ayında Beyaz Saray’da çalışmaya başlayacak Joe Biden ile yaptırımların genişletilmesi konusunda koordineli çalışmayı amaçladığı da metinde yer aldı. Perşembe gecesi (bu gece) yemekte gündeme gelmesi beklenen taslak metinde, “Türkiye tek taraflı olarak hamleler ve provokasyonlar yaptı ve Avrupa Birliği’ne karşı retoriği artırdı” yorumu da yer aldı.

    Reuters haber ajansına konuşan kıdemli AB diplomatları önerilen yaptırımların sembolik olduğunu söyledi. Yetkililer bunun sebebi olarak da, “Çünkü AB bloğu bir NATO müttefiki ve AB adayı olan ve ayrıca ekonomisi ve para birimi zayıf olan Türkiye’ye sert bir şekilde cezalandırmaktan çekiniyor” yorumunu yaptı.

  • Eylül ayı işsizlik rakamları açıklandı

    Eylül ayı işsizlik rakamları açıklandı

    Türkiye İstatistik Kurumu eylül dönemine ilişkin işsizlik rakamlarını açıkladı. Türkiye’de işsizlik oranı Eylül döneminde yüzde 12,7 oldu.

    Türkiye’de işsizlik oranı, eylülde geçen yılın aynı ayına göre 1,1 puan azalarak yüzde 12,7 oldu. Söz konusu dönemde işsiz sayısı 550 bin kişi azalarak 4 milyon 16 bin kişiye geriledi.

    Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), eylül ayına ilişkin iş gücü istatistiklerini açıkladı.

    Buna göre, Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştakilerde işsiz sayısı, eylülde geçen yılın aynı dönemine göre 550 bin kişi azalarak 4 milyon 16 bin kişi olarak kayıtlara geçti. Aynı dönemde işsizlik oranı 1,1 puanlık azalışla yüzde 12,7 seviyesinde gerçekleşti.

    Tarım dışı işsizlik oranı ise 1,5 puanlık azalışla 14,9 olarak hesaplandı.

    Söz konusu ayda 15-24 yaş grubunu içeren genç işsizlik oranı 1,8 puan azalarak yüzde 24,3 oldu. İşsizlik oranı 15-64 yaş grubunda da 1,2 puan düşüşle yüzde 12,9 olarak belirlendi.

  • Azerbaycan ziyareti öncesi önemli açıklamalar

    Azerbaycan ziyareti öncesi önemli açıklamalar

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Azerbaycan ziyareti öncesi basın toplantısında konuştu.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkan başlıklar:

    • Canları pahasına Karabağ’ı işgalden kurtaran şehitlere Allah’tan rahmet diliyorum.
    • Türkiye olarak bu haklı mücadeleye destek verdik.
    • 44 gün süren çetin mücadeleler sonucunda hamdolsun bugün yıldız ve hilal Karabağ semalarında dalgalanıyor.
    • Milletimiz ve Azerbaycanlı kardeşlerimiz 30 yıllık adaletsizliğe son verilmesinin sevincini yaşıyor.
    • Milletimizin tek parti CHP’sinin 1944 yılında Boraltan Köprüsü’nde ülkemize yaşattığı utançtan kurtarmış olduk.
    • Azerbaycan’a desteğimiz bundan sonra da devam edecektir.
    • Azerbaycan halkının haklı sevincine ortak olacağız.
    • Önümüzdeki süreçte atılacak adımlara ilişkin fikir alışverişinde bulunacağız.

    https://twitter.com/RTErdogan/status/1336611382419197955

    SORU-CEVAP

    (Günlerdir kamuoyunda CHP’deki taciz tecavüz skandalları konuşuluyor. CHP’den henüz bir yanıt yok. Kılıçdaroğlu’nun adaylık açıklaması gündem değiştirmeye yönelik midir? Adaylığı konusunda değerlendirmeniz nedir? İkinci sorum; AB Liderler Zirvesi’nnde Türkiye’ye yönelik yaptırım kararı alınırsa Türkiye’nin tavrı ne olur?)

    “KILIÇDAROĞLU’NUN ADAYLIĞI İSABETLİ OLUR”

    Sayın Kılıçdaroğlu’nun nasıl bir adım atacağı konusunda bu bizim derdimiz değil, kendi derdidir. Yaptığı açıklama da cevabı da sulandırılmış bir cevaptır. Eğer aday olacaksa gerçekten düşünüyorsa partisi için de ülkemiz için de isabetli olur.

    “AB’NİN YAPTIRIM KARARI TÜRKİYE’Yİ IRGALAMAZ”

    AB ile ilgili şu anda 10-11, yani bu konuda Türkiye’ye yapılacak herhangi bir yaptırım kararı Türkiye’yi çok fazla da ırgalamaz. Zaten biz 1963’ten beri AB, bize zaten yaptırım uyguluyor. Hiçbir zaman AB dürüst davranmamıştır. Hiçbir zaman AB verdiği sözün arkasında durmamıştır. Ama biz o günden bu güne sabrettik, sabrediyoruz.

    “KUZEY KIBRIS’IN HAKLARINI KORUMAYA DEVAM EDECEĞİZ”

    (Miçotakis’in açıklamaları…) Bu konuyla ilgili olarak zaten Sayın Miçotakis’in bu açıklamaları sürekli masadan kaçanlar bunlar. Hiçbir zaman masada durmadılar. En son Stoltenberg masaya çağırdığında kaçtılar. Ondan önceki süreçte de masadan kaçtılar. Farklı bir adım da örneği Arnavutluk-Yunanistan-Türkiye arasında adım atılsın denildi. Hep yalan üzerine siyaset… Böyle bir yaklaşım içindeler. Biz ise dünden bu güne nasıl dik durduysak bundan böyle de dimdik yolumuza devam ediyoruz.

    Doğu Akdeniz’de hakkımız neyse haklarımızı korumaya devam edeceğiz. Kuzey Kıbrıs’ın haklarını korumaya devam edeceğiz. Buralardan taviz vermemiz asla mümkün değildir. Yunanistan dürüst davranırsa bizler de masada olmaya devam ederiz.

    TÜRKİYE-ABD İLİŞKİLERİ: “BIDEN İLE YABANCI DEĞİLİM”

    Biden ile yabancı bir isim değilim. Biden ile OBama döneminde gayet iyi tanışan birisiyim. Evime kadar gelmiş olan birisidir. Rahatsızlığımda beni evimde ziyaret etmiştir. Ömer Çelik Bey de o ziyarette vardı. Dünyada siyaset çok çirkin ilerliyor maalesef. Aklına herhangi bir şey gelen hemen masaya yaptırımı getiriyor. Türkiye ile ABD arasında nasıl bir süreç var? Biz NATO’da beraber değil miyiz? NATO’da iki önemli ülke değil miyiz? ABD’den sonra ilk 5’te yer alan ülkelerden birisi Türkiye’dir. Bunu kendileri de itiraf etmişlerdir. Silah alımlarıyla alakalı maalesef attıkları adımları, ifadeleri şık bulmuyoruz.

    Özellikle de şu anda Suriye’nin kuzeyinde, Fırat’ın doğusunda yaklaşımları doğru bulmuyoruz.

    Yaptığımız yapacağımız açıklamaları da erken buluyoruz. Görevi üstlensin, sonra Sayın Biden ile oturup bazı şeyleri konuşacağız.

    Siyasette çatışma olmaz. Diplomaside özellikle bu konular görüşülerek, anlaşılarak yol bulmuştur. Ülkenizden birileri negatif şeyler sufle edebilir. O önemli değil, onlar siyasetin acemileridir. Biz ABD ile bu süreci çok farklı şekilde ilerleteceğimize inanıyorum.

    “YARGININ İŞİNE MÜDAHALE BENİM İŞİM DEĞİL”

    Yargının işine müdahale benim işim değil. Özellikle biz Selahattin Demirtaş gibi bir teröristin bu noktada varsa bir hakkını koruyacak değiliz. Ben inanıyorum ki yargımız Selahattin Demirtaş gibi bir teröriste böyle bir hak tanımaz. Kobani’nin faili, Diyarbakır’ın faili, Yasin Börü’nün faili odur. Bunları görmezden mi geleceğiz? Yargımız bunları görmezden mi gelecek? Böyle bir teröristin asla önünün açılmasına yol vermeyiz.

    Bunların mülkiyet hakkı diye bir şey yok ki. Bunların bu halka ödemesi gereken çok büyük hesapları var. FETÖ de aynı şekilde. Şu anda İngiltere’de bulunan zat bunun bedelini nasıl ödeyecek?

    PARİS’TE IRKÇI HAKEM SKANDALI

    Fransa’daki Başakşehir-PSG maçında meydana gelen bu hadise hakikaten Fransa’nın son dönemlerdeki özellikle ırkçı yaklaşımlarının yeni bir ifadesidir. Buradaki bu yaklaşım asla affedilemez. Nitekim ben de dün akşam bununla ilgili Twitter hesabımdan açıklamalarımı yaptım. Gerek parti sözcümüz gerek aynı şekilde Cumhurbaşkanlığı Sözcümüz açıklamalarımızı yaptık. Bu duruşu aynı kararlılıkla devam ettireceğiz.

    Dün akşam Başakşehir çok kararlı bir duruş sergiledi ve sahadan çekilmeleri, Romen hakemi almalarına rağmen arkadaşlar direndiler, ‘bizim için yeterli olmaz’ dediler. Hakemlerin dördünün de değiştirilmesi kararı verildi. Tabi burada Demba Ba falan çok kararlı durdular. Bu kararlı duruş sonrasında da bu akşama alındı maç.

    Fransa ırkçı yaklaşımların yoğunlaştığı bir yer haline geldi. Temenni ederiz ki bu akşamki maç suhuletle devam eder.

    ASGARİ ÜCRET

    Görüşmeler devam ediyor. Görüşmelerde bakanlığımız bu görüşmeleri işveren-işçi kesimiyle yürütecekler. Bizim de önümüze gelecek, adımları birlikte atacağız. Temennimiz isabetli, hayırlı bir karar çıkar ve yola devam ederiz.”

  • Türkiye-Azerbaycan arasında medya alanında stratejik iş birliği

    Türkiye-Azerbaycan arasında medya alanında stratejik iş birliği

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Azerbaycan’a gerçekleştireceği ziyarette yarın ‘Türkiye ile Azerbaycan Arasında Medya Alanında Stratejik İş Birliğine İlişkin Mutabakat Zaptı’ imzalanacak. Türkiye adına zapta imza atacak İletişim Başkanı Fahrettin Altun, “Hiç kuşkusuz platformumuz pozitif iletişim kampanyalarının hayata geçirilmesi ve kara propaganda ile mücadele edilmesi noktasında ülkelerimize güç katacaktır” dedi.

    İletişim Başkanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamaya göre; ‘Türkiye ile Azerbaycan Arasında Medya Alanında Stratejik İş Birliğine İlişkin Mutabakat Zaptı’na Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in nezaretinde, Türkiye adına İletişim Başkanı Altun, Azerbaycan adına da Cumhurbaşkanı Yardımcısı Hikmet Hacıyev imza atacak. Mutabakat zaptıyla, iki ülkenin mevcut dostluk ilişkilerini güçlendirmek ve medya alanında iş birliğini geliştirmek amacıyla ‘Ortak Medya Platformu’ oluşturulacak. İki ülke medyasının eşgüdüm halinde hareket etmesi noktasında etkin faaliyet gösterecek olan platformla, Türkiye-Azerbaycan ilişkilerinin ve iş birliğinin medya ve iletişim alanında güçlendirilerek stratejik bir medya ortaklığının kurulması amaçlanıyor.

    MEDYA VE İLETİŞİM KÖPRÜSÜ

    Ortak Medya Platformu kapsamında, sağlıklı bir medya ilişkileri ağı altyapısının oluşturulması için medya alanında bilgi, birikim, tecrübe ve kaynaklar paylaşılacak; iki ülkenin medya alanında faaliyet gösteren resmî kurumları ortak çalışmalar yürütecek. Uluslararası arenada karşılaşılan dezenformasyonla ortak mücadele edilmesi ve dünya kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi doğrultusunda çalışacak platform aracılığıyla, televizyon ve sinema alanlarında ortak çalışmalar gerçekleştirilecek; farklı medya ve sektör temsilcileri ile ortaklıklar kurulacak; mesleki eğitim ve değişim programları düzenlenecek; iki ülkenin kanaat önderleri arasında iletişim köprüsü oluşturulacak.

    ‘İKİ DEVLET, TEK MİLLET, ORTAK MEDYA’

    İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Türkiye-Azerbaycan Ortak Medya Platformu’nun kurulmasına ilişkin değerlendirmesinde şunları kaydetti:

    “Türkiye ve Azerbaycan’ın ‘iki devlet, tek millet’ düsturuna ‘ortak medya’ şiarını da ekleyerek tarihi kardeşliğimizi stratejik bir alanda daha yeni iş birlikleriyle güçlendiriyoruz. Ortak Medya Platformumuzun ülkelerimiz ve halklarımız için hayırlı olmasını diliyorum. Sayın Cumhurbaşkanımızın ve Sayın Aliyev’in liderliğinde bütün dünyaya çok güçlü bir dayanışma mesajı veriyoruz. Türkiye ve Azerbaycan’ın maruz kaldığı saldırılara karşı birlikte hareket etmenin ne kadar kritik önemde olduğunu son dönemde çok daha iyi anladık. Azerbaycan’ın, Ermenistan’ın işgali altındaki Dağlık Karabağ’ı kurtarma mücadelesinde hem Türkiye’ye hem de Azerbaycan’a yönelik itibar suikastlarının ve algı operasyonlarının hız kazandığına şahit olduk. Dolayısıyla Türkiye ve Azerbaycan arasında medya, iletişim ve kamu diplomasisi alanlarında iş birliğinin artırılmasının hayati bir konu olduğunu gördük. Bu amaç doğrultusunda Ortak Medya Platformunun kurulacak olması elbette çok kıymetli. Hem halklarımıza hem de uluslararası kamuoyuna doğru bilginin en hızlı şekilde ulaştırılmasından bilgi kirliliği, yalan haber ve dezenformasyonla mücadeleye kadar geniş bir yelpazede ortak çalışmalar yürüteceğiz. Hiç kuşkusuz platformumuz pozitif iletişim kampanyalarının hayata geçirilmesi ve kara propaganda ile mücadele edilmesi noktasında ülkelerimize güç katacaktır. Farklı medya mecralarında ortaya konulacak birlik ve beraberliğin Türkiye ve Azerbaycan devleti ve halkları arasındaki kardeşlik ilişkilerini de perçinleyeceğine inanıyorum.”

    Azerbaycan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Hikmet Hacıyev ise her zaman ve her koşulda birbirinin yanında olan Türkiye ve Azerbaycan’ın, medya ve iletişim alanında da ortaya koyduğu yakın iş birliğinden çok önemli faydalar sağlanacağını belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev’in iki ülke ilişkilerinin derinleştirilmesi ve güçlendirilmesi yönündeki kararlığına işaret eden Hikmet Hacıyev, “Azerbaycan-Türkiye Ortak Medya Platformu da bu doğrultudaki çabalarımızı pekiştirmek için önemli bir girişim olacak” dedi.

    ORTAK ÇALIŞMA KOMİSYONU

    Türkiye ile Azerbaycan Arasında Medya Alanında Stratejik İş Birliğine İlişkin Mutabakat Zaptı’nın yürürlüğe girmesinin ardından üç ay içerisinde Ortak Medya Platformunun hayata geçirilmesine ilişkin hedef odaklı ayrıntılı planın hazırlanması için ortak bir çalışma komisyonu tayin edilecek. Ortak Çalışma Komisyonu, iki ülkede dönüşümlü olarak düzenli toplantılar yapacak. Komisyon, platformun finansmanı ve takvimi dâhil olmak üzere hazırlayacağı ayrıntılı planı, kurulduktan sonra üç ay içerisinde iki ülke yetkililerine sunacak. Uygulamada iki ülkeye eşit sorumluluklar yükleyen mutabakat zaptına göre, Türkiye ve Azerbaycan, Ortak Medya Platformunun yararına olacak gerekli adımların atılmasından sorumlu olacak.

  • Türkiye’de koronadan en yüksek ölüm gerçekleşti

    Türkiye’de koronadan en yüksek ölüm gerçekleşti

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca Türkiye’nin 8 Aralık 2020 tarihli günlük koronavirüs tablosunu paylaştı.

    Türkiye’de son 24 saat içinde 201.219 yeni test yapıldı, 33.198 yeni vaka tespit edildi. 211 kişi hayatını kaybetti, 5.246 kişi daha iyileşti. Ağır hasta sayısı 5 bin 882 oldu, son 24 saatte 5 bin 245 kişinin Kovid-19 tedavisinin tamamlanmasıyla iyileşenlerin sayısı 441 bin 515’e yükseldi.

    • Test: 20.089.966
    • Hasta: 552.304(+6593)
    • Vefat: 15.314
    • Ağır Hasta: 5.884
    • Zatürre Oranı: %3.1
    • Yatak Doluluk: %55.1
    • İyileşen: 441.515

    “AĞIR HASTA SAYIMIZ ARTIŞ HIZI AZALSA DA 6000’E YAKLAŞTI”

    Bakan Koca; “Bugün tespit edilen 6.593 yeni hastamız var. Günlük test sayısında 200.000’e toplamda ise 20.000.000’a ulaştık. Ağır hasta sayımız artış hızı azalsa da 6.000’e yaklaştı. Kalabalıklardan uzak durmalı ve kendi kısıtlamalarımızı kendimiz uygulamalıyız.”

    GÜNLERE GÖRE AĞIR HASTA SAYILARI

    24 Kasım ―4.543
    25 Kasım ―4.641
    26 Kasım ―4.711
    27 Kasım ―4.816
    28 Kasım ―4.903
    29 Kasım ―5.011
    30 Kasım ―5.190
    1 Aralık ―5.303
    2 Aralık ―5.502
    3 Aralık ―5.611
    4 Aralık ―5.703
    5 Aralık ―5.800
    6 Aralık ―5.805
    7 Aralık ―5.836
    8 Aralık ―5.882

  • Türkiye’de Kovid-19’dan ölenlerin yüzde 62’si erkek

    Türkiye’de Kovid-19’dan ölenlerin yüzde 62’si erkek

    Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Güntülü Ak, yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) erkekleri ve dezavantajlı grupları daha fazla etkilediğini belirterek, hastalığın şiddetinde rol oynayan faktörlere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

    Prof. Dr. Ak, yaptığı yazılı açıklamada, risk faktörlerinin başında ileri yaş, bir ya da birden fazla hastalığın birlikte seyretmesinin geldiğini, kardiyovasküler hastalıklar, diyabet, kronik akciğer hastalıkları, kronik böbrek yetmezliği, obezite, kanser, immunsupresif durumlar, kronik karaciğer hastalığı ve sigara kullanımının hastalığın seyrini olumsuz etkilediğini kaydetti.

    Yapılan çalışmalarda erkeklerin Kovid-19’dan daha fazla etkilendiği sonucuna ulaşıldığını belirten Ak, “Türkiye’de Kovid-19 nedeniyle vefat edenlerin yüzde 62’sinin erkek olduğunu biliyoruz. Görünen o ki erkekler daha çok etkileniyor.” ifadelerini kullandı.

    Prof. Dr. Ak, hastalığın başlangıç klinik bulgularının diğer viral enfeksiyonlardan ayırt edilmesinin güç olduğuna değinerek, şu bilgileri verdi:

    “En sık görülen semptomlar ateş ve öksürük. Bu semptomları halsizlik, nefes darlığı izliyor. Daha az sıklıkta baş ağrısı, boğaz ağrısı, iştahsızlık, bulantı, ishal, koku ve tat alma duyusunda bozulma rapor ediliyor. Ağır olgular bilinç bulanıklığıyla gelebiliyor. Cilt lezyonları diğer viral enfeksiyonların bulgularına benzer olup özgül bir bulguya dair veriler henüz net değil. Semptomatik olgularda klinik tablonun ağırlık derecesi oldukça geniş. Hastalar karşımıza hafif semptomlarla gelebildiği gibi çoklu organ yetmezliği gibi oldukça ağır bir klinik tabloyla da gelebiliyor.”

    Ağır seyirli hastalardaki tedavi yöntemini aktaran Ak, “Başlangıçta olmayan nefes darlığı, 1 hafta ile 10 gün içinde hastalığın ilerlemesiyle solunum destek cihazı ihtiyacı doğuruyor. Hastalığın seyrinin kötüleşmesi durumu akciğerler yanında diğer organları da etkileyebiliyor. İyileşme süresi hastalığın ciddiyetine göre birkaç hafta ile birkaç ay arasında değişebiliyor.” ifadesini kullandı.