Etiket: türkiyehaber

  • “Türkiye İttifakı, herkesin oyuna talip”

    “Türkiye İttifakı, herkesin oyuna talip”

    CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Cam Piramit Fuar ve Kongre Merkezi’nde, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı ve adayı Muhittin Böcek’in ‘Herkesin Başkanı Azimle Gururla 5 Yıl Daha’ sloganıyla çıktığı yeni dönemde ‘Hizmette 5. Yıl ve Aday Tanıtım Toplantısı’na katıldı.

    Burada partililere hitap eden Özgür Özel, bugün burada yapılan buluşmanın diğer şehirlerde yapılacak buluşmalardan bir farkı olduğunu belirterek, “CHP’nin adaylarının seçim kurullarına teslim edildiği aday belirleme sürecinin geride kaldığı, kampanyanın gerçek anlamda başladığı ilk günde Antalya’da sizlerleyiz. Aday belirleme süreçleri her zaman zorlu süreçlerdir. Kırgını mutsuzu olmadan tamamlanması zor süreçlerdir. Bunun yollarını önümüzdeki 5 yılda arayacağız. Sürekli ölçme değerlendirmeyle mevcut belediye başkanlarımıza 3 ayda bir memnuniyet anketlerinin tek bir merkezden ortak sorularla yapıldığı, doğru örneklerle yöntem konusunda herkesin mutabık olduğu bir sistemle bundan sonar milletimizin görevlendirdiği, partimizin üyesi olan belediye başkanlarına sürekli 3 ayda bir karne vereceğiz. Gelecek 5 yılın sonuna gelindiğinde önlerine konulan anketler bir sürpriz bir sevinilecek yada üzülecek bir mesele değil 5 yıllık bir trendin ve bildikleri yönettikleri, kötüye giden bir şey varsa tedbir aldıkları, kaslarını kuvvetlendirdikleri, zayıf yanlarını telafi ettikleri bir sürecin son belgesi olacak. Bunu sağlayana kadar aday belirleme süreçleri tüm partilerde hep sancılı oldu, bu kriterle olmazsa sancılı olmaya devam edecek” diye konuştu.

    “Yaptığı hizmetler aday yaptı”

    Antalya’da göreve devam ettikleri ve yola devam edemedikleri arkadaşlarının olduğunu dile getiren Özel, “Partiye başka görevlerde katkı vermesini ümit ettiğimiz arkadaşlarımız var. Her birisinin kendilerine ait ayrı hikayeleri var. Bugüne kadar partimize hizmet etmiş, bundan sonraki süreçte nisandan sonra partimize kentimize farklı alanlarda katkı sağlayacak göreve devam etmeyecek arkadaşlarımıza yürekten teşekkürler. Bizim göreve devam edenlerin de etmeyenlerin de dürüst ve çalışkanlıklarından şüphemiz yoktur. Süreç bundan öncede ifade ettiğimiz gibi bizim belediye başkanlarımız olduğu memnuniyet anketleriyle ilerledik. Başkan bana az önce partinin yetkili organlarına bana teşekkür etti. Biz de teşekkür ediyoruz. Ama Böcek başkanı adaylaştıran, ne Özgür Özel’dir, ne Parti Meclisi’dir. Muhittin Böcek’i adaylaştıran yaptığı hizmetlerin Antalya halkından gördüğü teveccühtür. Bugün yola devam ettiğimiz arkadaşlarımız yapılan anketlerde seçildiği günden ileride partinin oyundan ileride olan arkadaşlarımızdır. Göreve devam edemediklerimiz seçimi kaybedecekleri için değil, talebin değişim yönünde olmasıdır. Göreve devam etmediğimiz arkadaşlarımız var. Şükrü Sözen, görevi bırakıyor ama biz onu bırakmıyoruz onu seviyoruz. Çok güzel işler yaptı, çok güzel memnuniyetler yakaladı. Görevi Niyazi Nefi Kara’ya bırakıyor ama 3 kişi sokakta el ele geziyor. İlçe başkanımız, mevcut başkanımız ve adayımız sokakta el ele kola geziyorlar. Üçünü de alnından öpüyorum. Biz CHP olarak mevcut belediyelerin olduğu yerlerde memnuniyet anketleriyle ilerliyoruz. Muhittin Böcek bir ilki deniyor, bir ilki de başaracak. Neyi deniyor biliyor musunuz? Antalya, büyükşehir olduktan sonra iki dönem üst üste belediye başkanı seçilmeyi” ifadelerine yer verdi.

    “Böcek hak ediyor”

    Antalya’nın nüfusunun 2 milyon 600 bin olduğunu ancak her yıl kente 16 milyonu yabancı 25 milyon insan geldiğini dile getiren Özel, İller Bankası’ndan gelen desteğin ise 2 milyon 600 bine doğru geldiğini kaydetti.
    Dışarıdan misafir gelen her kente ona göre kaynak verilmesi gerektiğinin altını çizen Özel, “Bunun çağrısını buradan yapıyorum. Anketlerde Antalya Büyükşehir Belediyesi’nden bir memnuniyetsizlik bekliyordum. Ama anket öyle göstermedi. 15 gün arayla iki anket yaptık. Ama bu sunumu izleyince, yapılanları izleyince 5 yılda ne emek verilmiş izleyince anladım. Muhittin Böcek, 2. 5 yılı hak ediyor, Antalya da Muhittin Böcek’i hak ediyor” ifadelerine yer verdi.

    “Mühür sende”

    1 Nisan’dan sonra vatandaşın sırtına binilmeye hazırlanıldığını ifade eden özel, “Bundan nasıl kurtuluruz. Bundan 2 Nisan günü kurtulamazsın, sırtına binecekler. Bundan 31 Mart günü kurtulursun. 1 Nisan’dan bir gün sonra değil, bir gün önce mühür sende, sandık önünde, pusula elinde. Mühür sendeyken, patron senken, söyleyecek sözün varken, bunlara sarı kartı gösterirsen, kırmızı ışığı yakarsan 1 Nisan’da korkma” diye konuştu.

    “Antalya engelli dostu”

    Antalya Büyükşehir ve ilçe belediyelerinin deprem bölgesinde yaptıkları hizmetlerden övgüyle bahseden Özel, “Her başkanın danışmanları olur. Başkan Böcek bana, benim danışmanlarım şu odanın, derneğin başkanı dedi. Bu projeleri STK’larla yapıyorlar. Engelsiz bir şehir yapmak için Antalya’nın pozitif bir ayrışması var. Türkiye Engelliler Federasyonu’nun Antalya Temsilcisinin başkan danışmanı olduğunu söylediler” dedi.

    Türkiye İttifakı

    Bu seçimlerde iki ittifakın yarıştığını ifade eden Özel, “Eski ittifak Cumhur İttifakı. Tüm şehirlerde başarıyı yakalayacak olan bizim ittifakımızdır, onun adı Türkiye İttifakı’dır. Türkiye İttifakı’nda kimler var? Türkiye İttifakı oyu, sosyal demokratlardan yetmez, iyi insanlar var, milliyetçi demokratlardan alıyor, muhafazakar demokratlardan alıyor, kimseyi Kürt, Türk, Alevi, Sünni diye ayırmıyor. Oyu Türkiye İttifakı bütün Türkiye’den alıyor. Kimin oyuna talibiz biliyor musunuz? Milli Takım gol attıkça ayağa kalkıp sevinen herkesin oyuna talibiz, bu ittifakın adı Türkiye İttifakı’dır. Türkiye İttifakı’nın rengi CHP ile aynı ama renklerini ay yıldızlı al bayrağımızdan alıyor Türkiye İttifakı. Sizlere Türkiye İttifakı’nı emanet ediyorum, Antalya’yı Antalya İttifakı, Türkiye’yi Türkiye İttifakı kazanacak” açıklamasında bulundu.

    Adaylar

    Antalya ilçe adayları ise şöyle açıklandı:
    Akseki-İlkay Akça, Demre-Fahri Duran, Aksu-İsa Yıldırım, Alanya-Osman Tarık, Özçelik, Döşemealtı-Menderes Dal, Elmalı-Halil Öztürk, Finike-Mustafa Geyikçi, Gündoğmuş-Nurettin Sönmez, İbradı-Serkan Gedik, Kaş-Erol Demirhan, Kemer-Necati Topaloğlu, Kepez-Mesut Kocagöz, Konyaaltı-Cem Kotan, Kumluca-Mustafa Köleoğlu, Manavgat-Niyazi Nefi Kara, Serik-Kadir Kumbul, Gazipaşa-Mehmet Ali Yılmaz, Korkuteli-Mehmet Manavoğlu, Muratpaşa-Ümit Uysal.

  • “Deprem en büyük gerçeğimiz”

    “Deprem en büyük gerçeğimiz”

    AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkan Adayı Murat Kurum, Arnavutköy Deliklikaya Özel Endüstri Sanayi Bölgesi’ni ziyaret etti. Kurum’a ziyareti sırasında Arnavutköy Belediye Başkanı Ahmet Haşim Baltacı, Arnavutköy Belediye Başkan Adayı Mustafa Candaroğlu eşlik etti. Kurum’u Deliklikaya Özel Endüstri Sanayi Bölgesi kurucularından Sanayi Bakanlığı Önceki Dönem Bakan Yrd. Hasan Büyükdede, SMC Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Turgay Uçar ve beraberindeki heyet karşıladı. Çeşitli kooperatif üyeleri ve iş adamları ile bir araya gelen Kurum ilgiyle karşılandı. Ziyaret sonrasında Kurum basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

    “Yeni ipek yolu üzerinde 6 yeni lojistik merkez kurmayı planlıyoruz”

    Arnavutköy’de ki altyapı sorunu düzeltmeyi ve 6 yeni lojistik merkezi kuracağını açıklayan Kurum “Arnavutköy’de alt yapı sorunlarının artık bir problem haline geldiğini de net bir şekilde görüyoruz. Altyapıları yaptığınız takdirde buradaki nitelikli iş gücü artar. O şehirde üretimin artmasıyla birlikte yeni yatırımların önü açılır ve ticaret hacmi büyür. İstanbul’da biz bu anlayışı her yerde tesis etmek istiyoruz. Sanayicimizle, üreticimizle, ticaret odamızla, organize sanayi bölgeleriyle, özel endüstri bölgeleriyle birlikte yaptığımız toplantılarda alacağımız kararları hayata geçireceğiz. Ticaretin, istihdamın, nitelikli iş gücünün, istihdamın artması adına adımlar atacağız. Arnavutköy’ün kuzeyindeki ilçelerimizde planlı bir büyüme gerçekleşsin istiyoruz. Bu planlı büyümeyle birlikte sanayide çalışan kardeşlerimizin oturabilecekleri konutlarının olduğu, altyapısı bitirilmiş, ulaşımı sorun olmayan bir sanayi ve bu sanayi nitelikli üretiminin de merkezi olsun. Buradaki tesisimiz, az ilerideki Baykar’ımız gibi yeni Baykar’ları, yüksek teknoloji öncelikli üretim tesislerini İstanbul’a kazandıralım istiyoruz. Burada yeni ipek yolu üzerinde 6 yeni lojistik merkez kurmayı planlıyoruz. Lojistik merkezlerle birlikte şehrin içindeki o trafik yükünü azaltacak ve şehrin çeperlerinde sizlerin de ticaretine destek olacağız. Birçok afette şehrin içinde bir risk ve tehdit durumunda olan, şehrin içinde kalmış sanayi alanlarımızı nitelikli alanlara taşımak istiyoruz. Bu alanlara taşırken de vatandaşımıza destek olacak, üretimini daha iyi şartlarda yapacak. Alt yapısı hazır bir şekilde gelen insanımıza daha iyi hizmet verecek. Hem çalışanımıza, hem de üreticimize katma değer sağlayacak adımları atmak istiyoruz” dedi.

    “Şehrin içindeki sanayi alanlarını şehrin dışına taşıyacağız”

    Arnavutköy için yapılan ve yapılması planlanan projeleri anlatan Kurum “Büyükşehir Belediyesi olarak Arnavutköy’e gerekli her türlü desteği vereceğiz. Bugüne kadar Baklalı ve Haraççı mahallelerimizde Kentsel Dönüşüm Projelerinde modern ve konforlu yeni yuvaların inşasını gerçekleştirdik. Arnavutköy Gençlik Merkezi, otopark ve Arnavutköy Bilim Merkezi’yle birlikte hemşerilerimizi bu hizmetleri sunduk. Arnavutköy’de Mavigöl’e anaokulunu ve oradaki sosyal tesisleri kazandırdık. 22 yıldır AK Parti olarak hizmet siyaseti anlayışıyla hareket ediyoruz. Arnavutköy’ün merkezine ve Boğazköy’ümüzde bir Meydan Projesi gerçekleştireceğiz. Taşoluk’ta ihtiyaç olan kapalı spor salonu inşaatını Arnavutköy’e kazandıracağız. Bolluca’dan başlayıp şehrin içinin nefes alacağı o ekolojik koridorları da oluşturacağız. İstanbul’un 151 köyünde üretimin ve istihdamın devam etmesi adına projelerimizi gerçekleştireceğiz. Karaburun’da sahil düzenlemesi yaparak Arnavutköy’e ve İstanbul’a bir mesire alanı kazandıracağız. Fenertepe-Vezneciler metro hattımızı hızlıca bitirerek, hem buradaki sanayicimize, hem burada çalışan kardeşlerimizi bu hizmetleri sağlayacağız. Geçtiğimiz günlerde dere ıslahının yapılmaması sebebiyle sellerde Arnavutköy’ün altyapısından dolayı sanayicilerimizin zarar gördüğü bir afetle karşı karşıya kaldık. Dijital İstanbul’la simüle ettiğimiz derelerin ıslahlarını yapacağız. Arnavutköy’de kapalı Pazar ihtiyacını gidermek istiyoruz. Şehrin içindeki sanayi alanlarını şehrin dışına taşıyacağız. İstanbul Büyükşehir Belediyesi olarak biz sizlere ara teknik eleman yetiştiren İSMEK’lerimizi böyle sanayi sitelerimizin hemen yanında o tesisleri kurmak ve sizle işbirliği içerisinde bu eğitimleri sağlamak istiyoruz” şeklinde konuştu.

    “CHP’li başkan 650 bin konut olmasa da olur diyor”

    Depremin İstanbul’un gerçeği olduğuna değinen Kurum, İmamoğlu’nun 650 bin konut olmasa da olur diye yaptığı konuşmaya da şu şekilde tepki gösterdi: “Gerçek belediyecilik anlayışıyla bu hizmetleri yapacağız. Seçim sürecimizi bu parolayla başlattık ama görüyoruz ki bugün birileri İstanbul’un gerçeklerinden kopuk bir şekilde yaşıyor. Deprem bizim en büyük gerçeğimiz olduğunu bilim insanlarımız söylüyor. Bir buçuk milyon riskli konutun 600 bininin acilen dönüştürülmesi gerektiğini ifade ediyorlar. Sanayi siteleriyle alakalı da acilen döndürülmesi gereken yerler var. 1 Nisan sabahı bu görevi devraldığımızda yapacağımız en öncelikli işlerden bir tanesi olacak. Depremle mücadele etmek için 5 yıl içerisinde 650 bin konutu dönüştüreceğiz dedik. 1 Nisan sabahı görevi bırakacak olan CHP’li başkan 650 bin konut olmasa da olur diyor. İstanbul’un depreme hazırlanmasını ve kentsel dönüşümünü dert etmediği için, bu yöndeki tedbirleri projeleri ve yatırımları da gereksiz görüyor. Bir deprem gerçeği var ve bu gerçeğe ilişkin konutların yapılmaması gerektiğini ifade eden de bir belediye başkanı var. 5 yıllık süreçte çalıştaydan öteye gidememiş, herhangi bir icraat yapamamış anlayıştan başka bir söz veya ifadede beklemiyoruz. İstanbul’un deprem gerçeği varken, insanların riskli binada oturduğu gerçeği varken, endişe içerisinde yaşadıklarını biz görüyor ve hissediyorken maalesef mevcut İBB başkanı böyle bir açıklama yapıyor. Bu konutların yapılmaması gerektiğini ifade ediyor. Verdikleri hiçbir sözü tutmadıkları gibi depremle ilgili de herhangi bir adım atmadığını İstanbullu kardeşlerimiz gördüler. Amaçlarının İstanbul’un deprem riskini ortadan kaldırmak olmadığı gibi verilen o hizmetleri de eleştirmekten öteye gidemiyorlar. Temel atmamak değil, yapılana engel olmak onların bakış açısıdır”

    “Milletimiz bu kirli siyaset senaryolarına bugüne kadar prim vermemiştir bundan sonra da prim vermeyecektir”

    DEM parti ve CHP’nin kent uzlaşısı hakkında konuşan Kurum “Birkaç gündür kirli bir oyun dönüyor. Kent uzlaşısı altında kirli bir işbirliğinin, senaryo siyasetinin uygulamaya çalışıldığını hep birlikte görüyoruz. Milletimiz bunu fark ediyor. Milletimizin bunu fark etmesinden korkup yaptıkları ittifaka da bir kılıf uydurmaya çalışıyorlar. Pazarlıklarla yaptıkları iş birliğini gözden kaçırmaya çalışıyorlar. İlkesiz bir siyasetle yeni tartışmalar oluşturarak seçim sürecini de sabote etmeye çalışan bir anlayış var. Bu kazara ortaya çıkmış bir ittifak değil, bilinçli bir ittifaktır. Milletimiz bu kirli siyaset senaryolarına bugüne kadar prim vermemiştir bundan sonra da prim vermeyecektir. İstanbul üstüne ne zaman bir hesap ve pazarlık olsa bu millet gereken cevabı vermiştir. 31 Mart’ta da yine gereken cevabı milletimiz sandıkta verecektir. Onlar hangi ittifakı yaparsa yapsın, hangi kirli oyunlar, pazarlıklar içerisinde olurlarsa olsunlar, İstanbullularla el ele verip İstanbul’un geleceğini hep birlikte hazırlayacağız” ifadelerine yer verdi.

  • “Türkiye’den Çin’e ihracatın artması lazım”

    “Türkiye’den Çin’e ihracatın artması lazım”

    Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Türk ve Çinli şirketler arasında imzalanan “Giga Enerji Depolama Tesisi Anlaşması İmza Töreni”ne katıldı. Yılmaz, Türkiye’nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın güçlü liderliğinde küresel piyasalarda rekabet gücünü artırmakta ve kritik teknolojilerin üretimi noktasında gelişme kaydettiğini ifade etti. Enerji alanında “bağımsız enerji, güçlü Türkiye” diyerek yerli kaynaklarına dayalı bir enerji ekosistemi oluşturduklarını belirten Yılmaz, “2002 yılında 32 bin megavat seviyelerinde olan elektrik kurulu gücümüzü 107 bin megavatın üzerine çıkarmış durumdayız. Hâlihazırda kurulu gücümüzün yerlilik oranı yüzde 66, yenilenebilir enerji oranı ise yüzde 55 seviyesindedir. 2010 yılında yenilenebilir enerji kaynaklarının toplam kurulu güçteki payı yüzde 3 iken, bu oran 2022 itibariyle yüzde 22’ye yükselmiştir” diye konuştu.

    Yenilenebilir enerji kaynak destek mekanizması ve yenilenebilir kaynak alanlarıyla ülkemizin toplam enerji kurulu gücünü ve üretimini hızla artırırken temiz enerji dönüşümünün öncü ülkelerinden biri hâline gelmiş durumda olduklarını söyleyen Yılmaz, “Bu kapsamda, ülkemiz Avrupa’da jeotermal enerji kurulu gücünde 1’inci, hidroelektrik kurulu gücünde 2’nci, rüzgârda 7’nci ve güneş enerjisi kurulu gücünde ise 8’inci sırada yer almaktadır. Önümüzdeki dönemde her yıl 3.500 megavat güneş, 1.500 megavat da rüzgâr enerjisi santralinin devreye alınmasını planlanıyoruz. Yerli ve yenilenebilir enerjiyi güçlendirerek cari açık sorununu konusunda da çalışıyoruz. Toplam 5 bin megavat deniz üstü rüzgâr enerjisi kurulu gücünü enerji portföyümüze eklemeyi planlıyoruz” şeklinde konuştu.

    “Yerli ve yenilenebilir enerjiyi güçlendirerek cari açığı küçültme yönünde çalışıyoruz”

    Yerli ve yenilebilir enerjiyi güçlendirerek cari açığı küçültme yönünde çalıştıklarının altını çizen Yılmaz, “Türkiye’nin temel problemlerinden biri cari açık, burada da enerji ithalatının önemli bir rolü var. Bir taraftan kendi doğalgazımızı petrolümüzü artırırken nükleer enerjiye yatırım yaparken diğer taraftan yenilebilir enerji kaynaklarımızı harekete geçirerek ve enerji verimliliğini artırarak enerjide dışa bağımlılığımızı en alt düzeye çekme gayreti içerisindeyiz. Aynı zamanda bölgesel ve küresel enerji güvenliğine katkıda bulunmak ve enerjide bölgesel ticaret merkezi olmak hedeflerimiz arasında” ifadelerini kullandı.

    Yılmaz, Türkiye’nin sadece kendi enerjisini karşılamanın ötesinde bir bölgesel ticaret merkezi olarak geniş bir coğrafyanın enerji arz güvenliği konusunda önemli bir konumda olduğunu kaydetti.

    “Türkiye önemli yatırımların yapılacağı bir ülke konumda”

    2003’ten bu yana toplamda 261,3 milyar dolarlık uluslararası yatırım alan Türkiye’nin enerji dönüşümünde sunduğu fırsatlarla yatırımcıların ilgisini çektiğine dikkat çeken Yılmaz, “Avrupa’da temiz enerji yatırımı çeken ilk 10 ülke arasında bulunan ülkemizde enerji pazarı sürekli büyüme kaydetmektedir. Diğer taraftan 2053 itibariyle karbon nötre ulaşma hedefi, iklim dostu enerji yatırımlarının önünü açmakta. Türkiye bu yandan önemli yatırımların yapılacağı bir ülke konumda” değerlendirmesinde bulundu.

    Dış ticarette 50 milyar doları aşan bir hacim ulaşıldığını aktaran Yılmaz, “Türkiye’den Çin’e değişik sektörlerden ihracatın artması lazım. Bu konuda 2 ülke arasındaki iş birliğinin geliştirilmesi lazım. Diğer yandan ticaretteki dengesizlikleri telafi edecek şekilde turizm ve doğrudan yatırımların desteklenmesi gerekiyor. Daha fazla Çinli turisti Türkiye’de görmek istiyoruz. Daha fazla Çin’den doğrudan yatırımı görmek istiyoruz. Bunları yaptığımız zaman ticaretteki durumu da dengeleyeceğine inanıyorum. Bu konularda daha fazla iş yapmamız lazım” açıklamasında bulundu.
    Yılmaz, Çin’in diğer ülkelere yapmış olduğu yıllık ortalama 100 milyar doları aşan doğrudan yabancı sermaye yatırımından Türkiye’nin aldığı pay ise binde 2’ler civarında çok düşük bir seviyede olduğunu bunu yükseltmek gerektiğini belirtti.

  • “Lütfü bey ile devam ediyoruz”

    “Lütfü bey ile devam ediyoruz”

    “HDP hiçbir talebi olmaksızın AK Partiye kaybettirmek için her şeyi yapıyordu”

    Özel, 2023’te yapılan Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği seçimleri ile 31 Mart Mahalli İdareler seçimleri arasında bir fark olduğunu belirterek, “Bir önceki seçimde HDP hiçbir talebi olmaksızın AK Partiye kaybettirmek için her şeyi yapıyordu. Bu seçimde gücünü AK Parti’ye değil, biraz da muhalefete gösterme talebinde” diye konuştu.

    “DEM Parti’nin bize kaybettirme stratejisi var”

    DEM Parti’nin izlediği stratejiye değinen Özel, şunları kaydetti:
    “DEM Parti’nin izlediği stratejide sözcüleri tarafından da yalanlanmamış, AK Parti ile 1 Nisan sonrasına yönelik kayyum atama meselesi başta olmak üzere çeşitli görüşmeler yapılıyor. Bize kazandırmak değil, gerekirse kaybettirmek üzerine bir strateji var” ifadesini kullandı.

    “Seçmenin reflekslerinde bir değişiklik yok”

    İyi Parti ve 6’lı masadaki diğer ittifak ortaklarıyla iş birliği yapmak için çaba sarf ettiklerini ama olumsuz sonuç alındığını kaydeden Özel, “O yüzden baktığınızda şartlar çok lehimize değil gibi görünüyor. Ama diğer yandan seçmende bir değişiklik yok. Seçmenin reflekslerinde bir değişiklik yok. Başarısını bize yaşatan seçmenin saraya itirazı devam ediyor. Bahçeli’ye itirazı devam ediyor, kent suçlarına itirazı devam ediyor, israfa itirazı devam ediyor” ifadelerine yer verdi.
    Göreve geldiği 5 Kasım 2023 tarihini işaret eden Özel, bu tarihte ortadan kalkmış bir ittifak kapasitesi olduğuna dikkat çekerek, şöyle konuştu:
    “Protokol yüzünden DEM seçmeni ‘biz soylu’dan kaçarken zafer’e mi tutulduk’ diyordu. Diğerleri de malum çok sert bir şekilde bizi eleştiriyorlar. Ben beyaz çiçeği aldım gittim ama ittifak yapmaya razı edemedim, eski ortakları. Elimden geleni yaptım. Ama özenli bir dil kullanmaya ve muhalefete muhalefet etmemeye devam edeceğiz.”

    “Lütfü bey ile devam ediyoruz”

    CHP’nin Hatay Büyükşehir Belediyesi Başkan adayı olarak gösterilen Lütfü Savaş ile aralarında geçen sohbete değinen Özel, şunları kaydetti:
    “Lütfü Savaş’a şunu dedim; sizi dışarıda bırakmayacak bir formüle ihtiyacımız var. Çünkü Lütfü Savaş’ın anket kırılımlarında AKP ve MHP seçmeninden çok ciddi oy alıyor. Bu bütün anketlerde böyle. Biz zaten oranın sosyolojisi ile kendi oyumuzu almaya çalışırsak yüzde 25 oy alıyoruz. Bir ara şöyle bir şey oldu; Lütfü Savaş’sız da olmayacak. Lütfü Savaş ile de olmayabilir. Bir formül bulalım, bu formül üzerinde çalıştık ve gece bir kez daha oturduk, tam bir saat sürdü. Lütfü bey ile görüştük, şuna karar verdik; Lütfü bey ile devam ediyoruz.”
    Lütfü Savaş’ın AK Parti karşısında en güçlü bir seçenek olduğunu dile getiren Özel, “Önümüzdeki günlerde Hatay’da kent uzlaşısı sağlayacak temasları da yaptık. Benim gördüğüme göre hiçbir şey olmasa bile seçimde kafa kafayayız. Ya önde ya geride çıkıyoruz ama ben Hatay’ın AK Parti’ye muhalif yüzde 16-17 kararsız, yüzde 10-12 de diğer partilerde olan tip, DEM ve diğer partilerde olan oylarını sandığa giderken bize kazandıracağını düşünüyorum. Ama bu sefer tek başına Savaş’ın, CHP’nin değil, Hatay’ın kazanımı olacak” açıklamalarında bulundu.
    Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas ile görüşeceklerini belirten Özel, Filistin’de yakınlarını kaybeden ailelerle görüşeceklerini ve dünyaya çağrıda bulunacaklarını aktardı.

  • “Bunlar hem ahlaksız hem gerizekalı”

    “Bunlar hem ahlaksız hem gerizekalı”

    İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi Grup Toplantısında konuştu. Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezinin yaptığı pek çok sınavda kurumun başkanı olarak görev yapan Ali Demir’in ‘FETÖ üyeliğiyle’ yargılandığı davada beraat etmesine tepki gösteren Akşener, olayın üstünün örtüldüğünü ifade etti.

    “8 gün geçmesine rağmen 9 işçimiz, hala kayıp, bulunamıyor”

    “Türkiye’de hala toprağımıza, ağacımıza, suyumuza, ihanet etme pahasına, el ovuşturan fırsatçı bir zihniyet var” diye konuşan Akşener, şunları söyledi:
    “Nitekim bu zihniyetin, son ihaneti de Erzincan İliç’te, Fırat Nehri’nin kıyısında siyanürle altın aranmasına, göz yummaları oldu. Bu konuda, defalarca uyarmamıza rağmen iktidar, bizi dinlemek yerine İliç’teki madenin, kapasite artırmasına, izin vermeyi seçti ve sonunda, korkulan oldu; heyelan meydana geldi. Aradan tam, 8 gün geçmesine rağmen 9 işçimiz, hala kayıp, bulunamıyor. Bu büyük ihmalkarlığın, sorumluları ise hala utanmadan, sorumluluktan kaçıyorlar. ‘ÇED raporuyla ne alakası var?’ diyerek hala utanmadan, kendilerini savunuyorlar.”

    “Bunlar hem ahlaksız hem gerizekalı hem de salak”

    Meral Akşener ‘kendisini çok iyi tanıdığını’ söyleyen siyasetçilere sert sözlerle yüklenerek, şunları kaydetti:
    “Benimle ilgili konuşan her bir erkek, cümleye şöyle başlıyor; ‘çok yakından tanırım’ akraba mıyız? Hayır. Tanışıklığımız var mı? Hayır. Bakın bu çirkin bir şey. Benim kocam bu arkadaşların eşleri hakkında, ben onları çok iyi tanırım diye başlayamaz. Ben bu arkadaşları tanımıyorum. Siyaset başka bir şey, ahlak başka bir şey. Benim kocam bu arkadaşların eşleri için böyle bir cümle kuramaz. Bunlar hem ahlaksız hem gerizekalı hem de salak.”

  • Özgür Özel, Filistin’e gidecek

    Özgür Özel, Filistin’e gidecek

    CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Meclis’te açıklamalarda bulundu, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

    CHP LİDERİ, 15 NİSAN’DA FİLİSTİN’E GİDECEK

    Özel, 15 Nisan’da Filistin’i ziyaret ederek Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile görüşeceğini söyledi.

    Ramallah’tan bütün dünyaya çağrı yapacağını da belirten CHP lideri, ”Filistin’de yakınlarını kaybeden yaralıların ailesinden Ramallah’a götürülmüş olanlarla görüşeceğiz. Oradan bütün dünyaya çağrı yapacağız. Yerel seçim geldiği için taslak olarak 15 Nisan olarak belirlendi.” diye konuştu.

    ”HATAY İTTİFAKINA İHTİYAÇ VAR”

    31 Mart’taki yerel seçimlere ilişkin de konuşan Özgür Özel, Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş’ın adaylık süreciyle ilgili şunları söyledi:

    ”Anket şunu gösteriyor; Hatay’da bir Hatay ittifakına ihtiyaç var. Aramızda AK parti ile 3-4 puan fark var. Bazen önde bazen geride ölçülüyor. Bunun sebebi de çok net olarak Hatay’da duygular çok yüksek. Bir gerçek var; Hatay’da AK Parti ile CHP arasındaki yarışa AK Parti’ye muhalif TİP, DEM ve diğer irili ufaklı sol partiler müdahil olurlar ve taraf seçerlerse biz seçimi kazanıyoruz. O yüzden ben başkanımı çağırdım, neyin var neyin yoksa getir dedim. Oturduk, enine boyuna konuşalım, dağılalım, bir formül bulalım. Ben pek çok siyasi parti ile temas kurdum, pek çok görüşme yaptım. Başkan görüşme yaptı. Birbirimize bir takım önerilerde bulunduk. Ben Lütfü Savaş’a şunu dedim; sizi dışarıda bırakmayacak bir formüle ihtiyacımız var. Çünkü Lütfü Savaş’ın anket kırılımlarında AKP ve MHP seçmeninden çok ciddi oy alıyor. Bu bütün anketlerde böyle. Biz zaten oranın sosyolojisi ile kendi oyumuzu almaya çalışırsak yüzde 25 oy alıyoruz.

    ”HATAY’DA KENT UZLAŞISI SAĞLAYACAK TEMASLARI DA YAPTIK”

    Bir ara şöyle bir şey oldu; Lütfü Savaş’sız da olmayacak, Lütfü Savaş ile de olmayabilir. Bir formül bulalım, bu formül üzerinde çalıştık ve gece bir kez daha oturduk, tam bir saat sürdü. Lütfü Bey ile görüştük, şuna karar verdik; Lütfü Bey ile devam ediyoruz. Lütfü Bey hem özeleştiri veriyoruz, AK parti’nin karşısında en güçlü seçenek olarak bir başka alternatif yok orada. Ama önümüzdeki günlerde Hatay’da kent uzlaşısı sağlayacak temasları da yaptık. Benim gördüğüme göre hiçbir şey olmasa bile seçimde kafa kafayayız. Ya önde ya geride çıkıyoruz ama ben Hatay’ın AK Parti’ye muhalif yüzde 16-17 kararsız, yüzde 10-12 de diğer partilerde olan TİP, DEM ve diğer partilerde olan oylarını sandığa giderken bize kazandıracağını düşünüyorum. Ama bu sefer tek başına Savaş’ın, CHP’nin değil, Hatay’ın kazanımı olacak.”

    “KURULTAYI HAZMEDEMEYENLER VAR”

    ”CHP’de genel başkanı delegeler değil, kamuoyu belirler.” diyen Özel, ”1 Nisan’ı bekleyen 3-5 hazımsız avuçlarını yalar. Eğer biz kamuoyu desteğini kaybedersek her şey olur ama biz kamuoyu desteğini kaybetmeyiz. Biz parti içindeki geçen kurultayı hazmedememiş birkaç arkadaş ve onların etkisindeki bir grup medyanın yaratmaya çalıştığı algı ve iktidarın bunu sahiplenerek köpürttüğü tavrı görüyoruz.” ifadelerini kullandı.

  • 27 bin sözleşmeli personel alacak

    27 bin sözleşmeli personel alacak

    Sağlık Bakanlığı’nın 27 bin sözleşmeli personel alımı Resmi Gazete’de yayımlandı. İlanda, “Sağlık Bakanlığı taşra teşkilatı hizmet birimlerinde istihdam edilmek üzere 657 sayılı Devlet Memurları Kanunun 4’üncü maddesinin (B) fıkrası ile 663 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 45/A maddesi kapsamında 27 bin sözleşmeli personel Kamu Personeli Seçme Sınavı (KPSS) sonucuna göre ÖSYM tarafından yapılacak merkezi yerleştirme ile alınacaktır” denildi.
    Öte yandan yayımlanan ilanda, ortaöğretim, ön lisans ve lisans düzeylerinde tercih yapılabilecek sözleşmeli personel pozisyonlarının ve başvuru şartlarının bulunduğu KPSS-2024/5 tercih kılavuzunun ÖSYM’nin internet sitesi üzerinden yayınlanacağı belirtildi.
    İlanda adayların tercihlerini, 21 Şubat 2024 – 28 Şubat 2024 tarihleri arasında tercih kılavuzunda belirtilen kurallara göre ÖSYM’nin internet sitesi üzerinden T.C. Kimlik Numarası ve şifresini girerek yapabileceği ve ÖSYM’ye ya da Sağlık Bakanlığı’na posta yoluyla gönderilen veya elden verilen tercih listelerinin geçerli olmayacağı vurgulandı.
    Yayımlanan ilanda, 15 bini hemşire, 2 bini ebe, bin 540’ı sağlık teknikeri (ilk ve acil yardım) ve bin 200 sağlık teknikeri (röntgen) olmak üzere toplamda 27 bin sağlık personelinin alınacağı kaydedildi.

  • Murat Kurum seçim şarkısını paylaştı

    Murat Kurum seçim şarkısını paylaştı

    Cumhur İttifakı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Murat Kurum, 31 Mart Yerel Seçimleri için seçim şarkısını sosyal medya hesabından paylaştı.

     

     

  • “Kurum hedef tahtası haline getirilmiştir”

    “Kurum hedef tahtası haline getirilmiştir”

    MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında konuştu.

    Bahçeli, konuşmasında Erzincan İliç’te gerçekleşen maden faciasına ilişkin tekrar bilirkişi raporu hazırlanması gerektiğinin altını çizdi.

    Bahçeli, “Yürütülen adli soruşturmanın sağlam ve sağlıklı sonuçlar verebilmesi için hazırlanan bilirkişi raporunun aceleye getirilmesi bir başka tartışma konusudur.” dedi.

    Maden faciasına ilişkin Cumhur İttifakı’nın İBB Başkan adayı Murat Kurum’a yöneltilen eleştirilere de yanıt veren Bahçeli, “Maden felaketi ile Murat Kurum hedef tahtası haline getirilmiştir. İstanbul’da havlu atacaklarını fark eden zihniyetler Kurum’u yıpratmak için devreye girmişlerdir. Çöpler Madeni’nin yüklenici firmasına ÇED raporu veren Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı değildir. Sadece çevresel etkileri değerlendirip denetlemektedir. Bahsi geçen altın madeni geçmişte defalarca denetlenmiş, 21 Haziran 2022 tarihinde de siyanür sızıntısı nedeniyle madeni işleten firmaya para cezası verilmiştir. Murat Kurum görevini layıkıyla yapmıştır.” dedi.

    ERZİNCAN MADEN FACİASI

    Bahçeli’nin açıklamaları şöyle:

    9 maden işçimiz toprak altında kaldı. Toprak kaymasından hemen sonra kriz masası kuruldu. Devletimiz gecikmeksizin bütün imkanlarıyla seferber oldu. Bir haftadır çalışmalar fedakarlıkla yürütülmektedir.

    Kayaçların içindeki altın cevherini siyanürleyip ayrıştıran, kalan siyanürlü atıkların su ile arındırıp tekrar kullanılmasını sağlayan alın terlerinin bereketiyle helal lokmasını arayan işçilerimizin hayata döndürülmesi yegane dilek ve beklentimizdir.

    Bölgeye inkial eden heyetimiz arama kurtarma faaliyetlerini zaafa uğratmayanbir duyarlılıkla incelemelerini yapmışlar, tespitlerini kayda geçirmişlerdir.

    MHP olarak sıcak gelişmeleri yakınen takip ediyoruz. Çarşamba günü TBMM’nin devreye girmesini yerinde bulduk ve destekledik. Kazanın her boyutuyla araştırılması arzumuzdur.

    Acılarımız üzerinden siyasi rant yapmak vicdansızlıktır. Kayan toprak inşallah kaldırılacaktır. Yaralarımız elbet sarılacaktır. Karşımızda çok ciddi bir sorun var. Bu ağır sorunun kalıcı bir şekilde çözümüyle birlikte ucu nereye dayanıyorsa dayansın sorumlululuğu somut delillerle belirlenen kurum ya da kişilerin hesap vermesi acil ve elzem bir ihtiyaçtır.

    “ÇED RAPORU VEREN BAKANLIK DEĞİLDİR”

    Yürütülen adli soruşturmanın sağlam ve sağlıklı sonuçlar verebilmesi için hazırlanan bilirkişi raporunun aceleye getirilmesi bir başka tartışma konusudur. Bilirkişi raporunun yeniden ele alınması akla en uygun seçenektir.

    Maden felaketi ile Murat Kurum hedef tahtası haline getirilmiştir. İstanbul’da havlu atacaklarını fark eden zihniyetler Kurum’u yıpratmak için devreye girmişlerdir. Çöpler Madeni’nin yüklenici firmasına ÇED raporu veren Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı değildir. Sadece çevresel etkileri değerlendirip denetlemektedir. Bahsi geçen altın madeni geçmişte defalarca denetlenmiş, 21 Haziran 2022 tarihinde de siyanür sızıntısı nedeniyle madeni işleten firmaya para cezası verilmiştir. Murat Kurum görevini layıkıyla yapmıştır. Altın madeni felaketinin sızıı yüreklerimizi titretiyorken İBB Başkanlığı’nın seçim sürecinin bir malzemesi haline getirilmesi baştan ayağa yanlıştır, maksatlıdır, utanmazlıktır.

    TÜRKİYE-MISIR İLİŞKİSİ

    Ekonomi, ticaret, enerji, eğitim, turizm, kültür ve savunma sanayii alanında Türkiye ile Mısır’ın arasındaki yakın temas irtibatı iki ülkenin stratejik avantajı ve kazancını tahkim edecektir.

    İSRAİL’İN GAZZE’YE SALDIRILARI

    İsrail katliamlarına son vermelidir. Uluslararası toplam sadece sözle ve kınamayla yetinmemelidir. İnsani dram bitmelidir.

    CHP’YE ELEŞTİRİLER

    Demlenmiş CHP’nin doğrusu ile yanlışı birbirine karışmış, milli ve manevi aidiyeti kalmamıştır. Demlenmenin maskesi kent uzlaşması, sandık uzlaşması Türkiye İttifakı olarak açıklanmaktadır. DEM PArti artık CHP’nin karar ve kumanda odasına kadar nufuz etmiş, kimin aday yapılıp yapılmayacağını tayin eden vesayetçi bir konuma sahip olmuştur.

    Özgür Bey’in irade ve siyasetinin şifreleri DEM’in eline geçmiştir. Kuklalar belli, kuklacılar bilinmektedir. 31 Mart’ta Türkiye’yi demlemeye ve devirmeye çalışanlara Türk milleti müsade etmeyecek müsama göstermeyecektir.

    Aziz Atütürk’ün adını ve anılarını hiçe sayanları, elleri öpülesi ecdadımıza hakaret edenleri, Türklüğü rafa kaldıranları Türk milleti affetmeyecektir.

    DANIŞTAY’IN GÖREVE İADE KARARINA TEPKİ

    Türk devlet ve yönetim felsefesinin dayanağı adalettir. Adalet ve hukukun tahribatı devletin zaafına yol açacaktır. AYM ile Danıştay’ın verdiği bazı kararların doğrudan devlet onuruna, milli varlık ve güvenliğimize zarar verdiği açıktır.

    15 Temmuz FETÖ darbe teşebbüüsnden sonra yaklaşık 4 bine yakın hakim ve savcı meslekten ihraç edilmiştir. Türk hukuk sistemi zehirlenmiştir. Danıştay 5. Daire’nin FETÖ’den ihraç edilen 387 hakim ve savcıyı tekrar mesleğine iade eden kararı çok sakıncalıdır, tehlikelidir, hukuki bir temeli yoktur.

    FETÖ’cüleri göreve iade etmek cinayet değil midir? Şehitlerimize hakret değil midir? Danıştay 5. Dairesi adalet ve hukuka göre karar vermemiştir. HSK devreye girmiş ve mesleğe iadesi yapılan 387 kişi hakkında yeni bir inceleme başlatmış ve gerekli itirazlar yapılmıştır.

  • Feyza Altun adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı

    Feyza Altun adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı

    Sosyal medya platformu üzerinden paylaştığı yorum nedeniyle hakkında Beykoz Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatılan Feyza Altun dün gözaltına alındı. Altun, emniyetteki işlemlerin ardından Beykoz Adliyesi’ne sevk edildi. Savcılık Altun’u “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme” suçundan tutuklama talebiyle Sulh Ceza Hakimliğine sevk etti. Hakimlik, Altun’un adli kontrol şartı, yurtdışına çıkış yasağı ve haftada iki gün karakola giderek imza atması ile serbest bırakılmasına hükmetti.