Etiket: türkiyehaber

  • Siyasette 50+1 tartışması

    Siyasette 50+1 tartışması

  • Erdoğan, Milli Takımı tebrik etti

    Erdoğan, Milli Takımı tebrik etti

    UEFA 2024 Avrupa Şampiyonası’na (EURO 2024) katılmayı daha önce garantileyen A Milli Futbol Takımı, elemelerdeki son maçında Galler’le deplasmanda 1-1 berabere kalarak D Grubu’nu lider tamamladı. A Milli Takım’ın Galler ile oynadığı karşılaşmayı tribünden izleyen Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, maçın ardından milli takımı soyunma odasında ziyaret ederek, teknik heyet ve futbolcuları tebrik etti. Ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bakan Osman Aşkın Bak’ın telefonu aracılığıyla Teknik Direktör Vincenzo Montella ve milli futbolcularla görüştü. Vincenzo Montella’yı kutlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tebrik ediyorum. Galler ile berabere kalarak Almanya’da düzenlenecek olan şampiyonaya grup lideri olarak gitme imkanı yakaladık. Almanya’da zaten kendi sahamızda oynayacağız. Almanya ile yaptığımız hazırlık maçında oradaki seyircilerimizin desteğiyle nasıl adeta kendi sahamızda oynar gibi oynadıysak, şimdi şampiyonluğa giderken de bu imkanı yakalayacağız” ifadelerini kullandı.

    Maçın ilk yarısında sakatlanarak oyundan çıkan Kaleci Uğurcan Çakır ile konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sağlık durumunu sorduğu milli kaleciye, “Allah şifalar versin” diyerek geçmiş olsun dileklerini iletti. Milli Kaleci Altay Bayındır ile de görüşen ve kendisini tebrik eden Erdoğan, A Milli Takım’ın penaltıdan beraberlik golünü atan Yusuf Yazıcı için de “Gayet güzel bir şekilde köşeye topu bıraktı” dedi.
    Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Büyükekşi ve milli futbolcuları tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tüm arkadaşları gözlerinden öpüyorum. Yönetimi de ayrıca kutluyorum” ifadelerini kullandı.

  • “TBMM’nin çözemeyeceği hiçbir şey yoktur”

    “TBMM’nin çözemeyeceği hiçbir şey yoktur”

    Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Bakanlığının 2024 yılı bütçesinin görüşüldüğü TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda milletvekillerinin sorularını yanıtladı.

    TİP Milletvekili Can Atalay’a hak ihlali kararı veren AYM ve Yargıtay arasındaki tartışmaya ilişkin, “AYM ve Yargıtay’ın görevleri belli, ikisi de yüksek mahkeme” dedi.

    Anayasal düzene karşı işlenen suçların anayasaya göre dokunulmazlık kapsamında olmadığını söyleyen Tunç, yaşanan tartışmanın çözüm adresinin TBMM olduğunu ifade etti.

    Bakan Tunç, “Meclisin çözemeyeceği hiçbir şey yoktur, TBMM bizim her zaman başvuracağımız yerdir.” dedi.

    YARGI MENSUPLARINA YÖNELİK ELEŞTİRİLER

    “Türkiye’nin, hukukun üstünlüğü endeksinde geri sıralarda olduğu” yönündeki eleştirilere de yanıt veren Tunç, bu endekslerin kimler tarafından hazırlandığının bilindiğini ve objektif kriterlere dayanmadığını belirtti. Yılmaz Tunç, “Listeye baktığımız zaman Türkiye’nin önünde gösterilen ülkelerde bırakın hukuku, demokrasi yok bir kere, serbest seçimler yok. Türkiye’yi o ülkelerin gerisinde göstermek büyük bir haksızlık. Türkiye’yi adı sanı duyulmamış ülkelerden geri göstermekte kasıt olduğunu düşünüyorum. Bir ülkede demokrasi olabilmesi için seçim olması lazım, dünyada en yüksek katılımla serbest seçimleri gerçekleştiren ülke Türkiye.” dedi.

    Türkiye’de 24 bin hakim ve savcının bulunduğunu, bunların içinde görevini eksik yapanların bulunabileceğini dile getiren Tunç, “Birtakım yanlış kararlar üzerinden tüm yargıyı töhmet altında bırakarak, Türk yargısını bahsettiğim bazı ülkelerin gerisinde göstermek büyük bir haksızlık ve bunlara güvenilmemesi gerekir.” diye konuştu.

    “ATILAN ‘TWEET’ BİR SUÇ TEŞKİL EDİYORSA BU ELBETTE Kİ YARGININ KONUSU”

    Adalet Bakanı Tunç, basın ve ifade özgürlüğünün anayasal güvence altına alındığını, bu konudaki uluslararası sözleşmelerde de Türkiye’nin taraf olduğunu kaydetti.

    Bu haklara ilişkin bazı sınırlar olduğunu, Türkiye’de bu haklara ilişkin kapsamı genişletici düzenlemeler yapıldığını anlatan Tunç, “‘Tweet’ atmak suç değildir ama atılan ‘tweet’ bir suç teşkil ediyorsa bu elbette ki yargının konusu olacak. Bu bütün demokratik ülkelerde böyledir. Gerçek hayatta eğer bir şey suçsa, bunu sanal ortamda da yaptığımız zaman aynı yaptırımla karşı karşıya kalmak mümkün.” değerlendirmesinde bulundu.

    “BİZ ADALETE HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ PENCERESİNDEN BAKARIZ”

    Yılmaz Tunç, bir milletvekilinin “adalete sermayenin penceresinden, namlunun penceresinden bakıldığı” eleştirilerine de, “Biz adalete hukukun üstünlüğü penceresinden bakarız. Biz adalete milletimizin penceresinden bakarız. 21 yıldan beri hep böyle baktık, böyle baktığımız için de hep milletimizin desteğini almayı başardık.” karşılığını verdi.

    Adalete güvenin yükseltilmesi adına birçok mevzuat düzenlemeleri yapıldığını, ortaya konan hedeflere ulaşılmaya çalışıldığını ifade eden Tunç, İcra ve İflas Kanunu’nda değişiklik yapılmasına ilişkin çalışmaların da devam ettiğini bildirdi.

    “ANAYASAMIZIN DEĞİŞMEZ MADDELERİ BİZİM KIRMIZI ÇİZGİMİZDİR”

    Yılmaz Tunç, son yıllarda yargıda yapılan reformları sıraladığı konuşmasında, Anayasa’da sessiz devrim sayılabilecek önemli değişiklikler yapıldığını dile getirdi.

    Anayasa’nın “bir darbe anayasası” olduğunu anımsatan Tunç, “Bu darbe anayasasında madde sayısından fazla değişiklik yapılmasının yeknesaklığı bozduğunu, bugün tartışmalara neden olduğunu da ifade ediyorum. Anayasamız yamalı bohça artık, bunu herkes kabul ediyor. İçeriğine geldiğimiz zaman her partinin görüşleri var. Anayasamızın değişmez maddeleri bizim kırmızı çizgimizdir, bunun dışındaki her şey elbette ki tartışılabilir.” diye konuştu.

    “CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİ DEMOKRASİYİ GÜÇLENDİREN BİR SİSTEM”

    Adalet Bakanı Tunç, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin demokratik bir sistem olmadığını söylemenin yanlış olduğunu ifade ederek, “Halkın doğrudan doğruya yürütmeyi belirlediği ve cumhuriyeti güçlendiren, demokrasiyi güçlendiren bir sistem Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi.” dedi.

    Parlamenter sistemin en çok eleştirilen yönünün çok sık değişen hükümetler olduğunu, bunun istikrarsızlık ortaya çıkardığını belirten Tunç, şöyle devam etti:

    “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde de demokrasinin ön şartı dediğimiz yasama, yürütme ve yargı birbirinden ayrı. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ndeki denetim mekanizmalarıyla parlamenter sistemdeki denetim mekanizmaları arasındaki farka baktığımız zaman aslında Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde denetim daha fazla. Parlamenter sistemde cumhurbaşkanının hiçbir işlemi ‘vatana ihanet’ suçu dışında yargıya götürülemezken bu sistemde alınan bütün kararlar, kararnameler, yürütmeye ilişkin bütün işlemler denetime tabi.”

  • Özgür Özel: Filistin’e gideceğiz

    Özgür Özel: Filistin’e gideceğiz

    CHP Genel Başkanı Özgür Özel partisinin grup toplantısında konuşuyor.

    Özel’in konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

    “İsrail Filistin’e karşı soykırıma girişti. Öldürülen çocukların sayısı 4 bin 600’e ulaştı. Elektrikleri kesilen bir hastanede küvezdeki çocuklar hayatını kaybetti. Dünyanın güçlüleri sessizliğe büründü, aynı 1995’te (Srebrenitsa katliamı) olduğu gibi. Bugün yapılması gereken Filistin’e sahip çıkmak. İlk fırsatta insani yardımların ulaşmasını sağlamak, soruna dikkat çekmek için Filistin’e gideceğiz, bunun için girişimlerde bulunuyoruz.”

  • “Anayasanın yenilenmesi elzemdir”

    “Anayasanın yenilenmesi elzemdir”

    Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde bütçe maratonu sürüyor. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda bugün Adalet Bakanlığı’nın bütçesi görüşülüyor.

    Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, bütçe görüşmeleri sırasında bir sunum gerçekleştirdi. Bakan Tunç, sunum sırasında yeni anayasaya yönelik açıklamalarda bulundu.

    “ANAYASANIN YENİLENMESİ ELZEMDİR”

    “Yeni bir anayasaya ihtiyaç duyduğumuz açıktır.” diyen Bakan Tunç, “Darbe döneminde hazırlanan mevcut anayasanın, hukukun üstünlüğünü esas alan bir anlayışla, hak ve özgürlükler çerçevesinde yenilenmesi elzemdir.” şeklinde konuştu.

    Mevcut anayasada bugüne kadar 19 değişiklik paketiyle, 184 değişiklik yapıldığına dikkat çeken Bakan Tunç, “Anayasamız yamalı bir bohça haline gelmiştir.” dedi.

  • Bulgaristan sınırında kilometrelerce TIR kuyruğu

    Bulgaristan sınırında kilometrelerce TIR kuyruğu

  • EGM’de yeni kadro açıldı

    EGM’de yeni kadro açıldı

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasını taşıyan Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi Resmi Gazete’de yayımlandı. Emniyet Genel Müdürlüğü Merkez teşkilatı için ihdas edilen kadrolara 3 ve 9 derece arası polis memuru için 500 kişilik kontenjan ayrıldı.
    Taşra teşkilatı için ise 1’inci derece Moral Eğitim Merkezi Müdürlüğü için 1 adet, 1’inci derece Moral Eğitim Merkezi Müdür Yardımcılığı için 1 adet, 3 ve 9’uncu derece polis memurluğu için 9 bin 500 kadro ihdası yapıldı.
    Ayrıca, merkez teşkilatta görevlendirilmek üzere 90 başmüfettiş, 10 merkez emniyet müdürü ataması yapılacak.

  • “Siviller vurulduğunda kırmızı çizgimiz aşılmalıydı”

    “Siviller vurulduğunda kırmızı çizgimiz aşılmalıydı”

    ABD’de haftalık yayımlanan Newsweek’te Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın röportajı yayımlandı.

    Röportaj, “Türk First Lady, İsrail’in Gazze’de Kırmızı Çizgiyi Aştığı Konusunda Uyardı” başlığıyla çıktı.

    Emine Erdoğan, “Her vicdanlı insanın kırmızı çizgisi, işlemediği bir suçtan dolayı masum bir insanın canı, bir bebeğin gözyaşı, bir çocuğun ‘yaşamak istiyorum’ çığlığı olmalıdır. Çocukların üzerine kimyasal silahlar atıldığında, BM kurumları dahil sivil yerleşim yerleri hedef alındığında, insani yardım çalışanları mektuplarla yardım çağrısı yaptığında hepimiz için kırmızı çizginin aşılması gerekirdi. Dinimizde masum bir insanın öldürülmesi ‘insanlığın ölümü’ ile eşdeğerdir.

    Erdoğan, İsrail saldırılarının özellikle kadın ve çocuklar üzerindeki etkisine dikkat çekti.

    Emine Erdoğan, “Gazze’de öldürülen sivillerin yaklaşık yüzde 73’ü kadın ve çocuklardan oluşuyor. Bir devletin, yer yüzünü tüm canlılar için cehenneme, yer altını da çocuklar için mezarlığa dönüştürmesinin ne gibi geçerli sebebi olabilir? Bunlar benim değil; BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve UNICEF Sözcüsü James Elder’ın tanımlamaları.” diye konuştu.

    Erdoğan, Gazze’de yaşananların savaş olarak nitelendirilemeyeceğini, İsrail’in bir örgüt gibi hareket ettiğini belirtti.

    Cumhurbaşkanının eşi, İsrail’in uluslararası hukuk kurallarına uymadığını aktardı.

    Emine Erdoğan, “İsrail bir yandan okulları, hastaneleri, ibadethaneleri, BM tesislerini ve hatta insani koridorları hedef alarak onbinlerce ölüm ve yaralanmaya neden olurken, diğer yandan Gazze topraklarındaki 35 hastaneden 18’ini kullanılamaz hale getirdi. Türkiye olarak inşa ettiğimiz Gazze’deki Türk-Filistin Dostluk Hastanesi de İsrail ordusunun hedefiydi.” ifadelerini kullandı.

    Emine Erdoğan, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 5 daimi üyesi ve diğer Batılı ülkelere seslendi. “Bölgede ateşkesi sağlamak ve insani yardımların ulaştırılması için neyi bekliyorsunuz?” dedi.

    Erdoğan, İsrail’in sadece müslümanları ve camileri hedef almadığını; Gazze’deki Hristiyan ve Yahudileri de vurduğunu kaydetti. “Herkese eşit ve adil davrandığımız bir dünyayı arzuluyoruz.” açıklamasını yaptı.

  • Stadyumun zemininden şikayet etti

    Stadyumun zemininden şikayet etti

    Vatandaşların parlamentoya ilettiği dilek ve şikayetleri inceleyen TBMM Dilekçe Komisyonu’na, 28. Dönem’in başlangıcı olan 15 Mayıs’tan bu yana 4 bin 817 başvuru yapıldı.

    Dilekçe Komisyonu Başkanlık Divanı, gerçekleştirdiği toplantılarda 4 bin 275 dilekçe hakkında karar verdi. Mevzuata uygun olmayan ya da mükerrer başvurular işlemden kaldırılırken, bazı dilekçelerin incelemesi devam ediyor.

    Komisyona gelen başvuruların ilk sırasında yaklaşık 1800 dilekçe ile “çevre yönetimi” yer aldı. İkinci sırada, 780 başvuru ile çalışma hayatı ve emeklilikle ilgili konular, üçüncü sırada 575 dilekçe ile adalet hizmetleri bulunuyor. Başvuru sayısına göre sıralama, askeri işlemler, şehircilik (konut-barınma), eğitim hizmetleri, sosyal hizmetler, mahalli hizmetler, sağlık hizmetleri ile vergi ve mali hizmetler olarak devam ediyor.

    Dilekçe Komisyonuna bu dönemde en çok başvuru İstanbul’dan yapıldı. 1347 kişi ya da kurumun komisyona başvurduğu İstanbul’u, 482 dilekçe ile Ankara, 264 dilekçe ile İzmir takip ediyor. Bursa, Antalya, Kocaeli, Konya, Kayseri, Adana ve Mersin de en çok başvuru yapılan diğer iller olarak listede yer aldı.

    “KOMİSYONUN 140 YILLIK GEÇMİŞİ VE ARŞİVİ VAR”

    TBMM Dilekçe Komisyonu Başkanı ve AK Parti Adana Milletvekili Sunay Karamık, komisyonun tarihçesi, yapısı ve işleyişine ilişkin bilgi verdi.

    Dilekçe Komisyonunun, Osmanlı döneminden beri faaliyet gösterdiğini, 140 yıllık bir geçmişe ve arşive sahip olduğunu belirten Karamık, ilk olarak 1876 tarihli Kanuni Esasi’de, daha sonra 1924, 1961, 1982 anayasalarında da yer alan Dilekçe Komisyonu’nun Meclisi Mebusandaki adının “Arzuhal Encümeni”, Büyük Millet Meclisindeki adının da “İstida Encümeni” olduğunu aktardı.

    TBMM’ye bireysel başvuru yapılabilen üç komisyondan biri olduklarını anlatan Karamık, “Bulunduğum her ortamda Dilekçe Komisyonundan bahsediyorum. Özellikle gençlerin, kadınların bu demokratik hakkı kullanmalarını öneriyorum. Çünkü gençler ve kadınlardan az dilekçe alıyoruz. Burası demokrasinin gerçekleştiği bir ortam. Vatandaş fikrini, önerisini, şikayetini, isteklerini dilekçe yoluyla bildirerek aslında ülke yönetimine katılmış oluyor.” diye konuştu.

    TBMM 28. Dönem 2. Yasama Yılı’nda olduklarını anımsatan Karamık, şu ana kadar 4 bin 817 başvuru aldıklarını; bu dönemde en çok iklim değişikliği kanun taslağı gündemde olduğu için çevre yönetimiyle ilgili dilekçelerin başı çektiğini söyledi.

    STADYUMUN ZEMİNİNDEN ŞİKAYET ETTİ

    Karamık, Komisyona her dönem ilginç ya da gülümseten başvuruların da geldiğini söyledi.

    Trendyol Süper Lig’de mücadele eden bir takımın taraftarının Komisyona yaptığı başvurudan bahseden Karamık, “Takımın maçlarını oynadığı stadyumun zemininden şikayet ediyordu. Sanırım bu sorunun şehrin takımının performansını etkilediğini ve bir an önce zeminin düzeltilmesini istiyordu. Bir vatandaşımız da MOBESE kayıtlarından kaybolan kedisinin aranmasını istiyor. Banyosunun tavanının aktığından şikayet eden bir dilekçe sahibi de komşusunu mahkemeye verdiğini ama mahkemenin çok uzadığını, bunun hızlandırmamızı talep ediyor.” ifadelerini kullandı.

    Üniversitelerden mezun olanların sadece mezun oldukları bölümlerde istihdam edilmesinin zorunlu olması, İstanbul’da simit satışı yapılan tezgahların hijyenik olmadığı için denetimlerin arttırılması gibi dilekçeler de aldıklarını aktaran Karamık, şunları kaydetti:

    “Gülümseten dilekçeler her konuda her yerden geliyor. Bir diğer dilekçe sahibi camilerden günün her saatinde istifade edilmesi için her gün bir caminin nöbetçi olarak açık tutulmasını istiyor. Cezaevlerinden özellikle nakille ilgili çok dilekçe alıyoruz ama bu defa cezaevinden gelen bir dilekçede, cezaevinde muhabbet kuşları ve kafes sayısının arttırılması isteniyor.”

  • 109 Gazzeli hasta Türkiye’ye getirilecek

    109 Gazzeli hasta Türkiye’ye getirilecek

    Milli Savunma Bakanlığı (MSB), Sağlık Bakanlığı’nın talebi üzerine Türkiye’de tedavi görecek 109 Gazze vatandaşının tahliyesi için Mısır’a A400M uçağı görevlendirdiğini açıkladı.

    MSB, uçağın Kayseri’den havalandığını belirtirken 10 kişilik sağlık personelinin de Mısır’a gittiğini belirtti.