Etiket: türkiyehaber

  • Kentsel dönüşüm düzenlemesi Gazete’de

    Kentsel dönüşüm düzenlemesi Gazete’de

    Kanunla, deprem bölgesinde yıkım kararlarının iptalinin talep edilmesi nedeniyle yıkılamayan binalarla ilgili yargı süreçlerinin hızlandırılması amaçlanıyor.

    Riskli yapı tespitinin Kentsel Dönüşüm Başkanlığı veya idarece resen yapılmasına imkan sunan kanun kapsamında, riskli yapıların yıktırılması için maliklere tek seferde 90 günden fazla olmamak üzere süre verilecek. Yapıların tahliyesi, engellenmesi durumunda kolluk kuvveti marifetiyle gerçekleştirilecek.

    Kentsel dönüşüm, maliklerin salt çoğunlukla aldığı karara istinaden yapılabilecek.

    Uygulama imar planı ve mimari, statik, tesisat ile her türlü fenni mesuliyetin Kentsel Dönüşüm Başkanlığınca üstlenilmesi ve mülkiyetin belgelenmesi kaydıyla 30 gün içinde yapı ruhsatı verilecek.

    Asgari şartları taşıyan ancak ilgili bilirkişilik bölge listelerinde yer almayan bilirkişilerin görevlendirilmesine imkan tanınacak.

  • “Mustafa Kemal bir umuttur”

    “Mustafa Kemal bir umuttur”

    İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin TBMM Grup toplantısında konuştu. Konuşmasına 10 Kasım’ı hatırlatarak başlayan Akşener, “2 gün sonra 10 Kasım. Bu sene Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ümüzü ebediyete uğurlayışımızın 85’inci yılındayız. Mustafa Kemal bir umuttur. Susuz kalmış yüreklerin pınarı, sahipsiz kalmış milletin yol başçısı, çaresiz kalmış vatanın dermanıdır. Geçtiğimiz hafta Cumhuriyetimizin 100’üncü yılına erişmenin verdiği mutlulukla hep birlikte aynı duyguda buluşmuştuk. 10 Kasım’da da yine büyük Türk milleti olarak tek yürek olacak, aynı duygudaşlığı paylaşacağız. Anıtkabir’in önündeki uzanan kuyruklarda aynı vefayı hissederek, saygıyla dimdik duracağız. Çocuğu, genci, yaşlısı fark etmeksizin aynı özlemi duyacağız. Saatler, 9’u 5 geçeyi gösterdiği anda yüreğimizi sızlatan aynı büyük hüzünle dolacağız” diye konuştu.

    “Her birinin meclisinde Netanyahu’nun savaş suçlusu ilan edilmesi gerekiyor”

    İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılarına değinen Akşener, “Birleşmiş Milletler’in genel sekreteri bile katil Netanyahu’nun Gazze’de sebep olduğu mezalimin karşısında sadece ‘Dehşete düştük’ demekle yetiniyor. İnsan hakları ve savaş hukuku göz göre göre paspasa çevrilirken; evler, okullar, camiler, hastaneler bombalanırken; kadınlar, çocuklar, masum siviller katledilirken; dünyanın göstermiş olduğu bu vurdumduymazlık tarih kitaplarında bir utanç vesikası olarak anılacak. Bugün dünyada ne kadar ülke varsa, her birinin meclisinde Netanyahu’nun savaş suçlusu ilan edilmesi gerekiyor. Kendi ülkelerinde bir terör saldırısı olduğunda dünyayı ayağa kaldıran Batı ülkelerinin 21’inci yüzyılın en büyük katliamına sessiz kalması, 21’inci yüzyılda bile Haçlı zihniyetinden çıkamadıklarının bir kanıtıdır” ifadelerini kullandı.

    “Kılıçdaroğlu’nun adaylığına karşı çıktık diye demediklerini bırakmayanlar Özel’in en büyük fanları oldu”

    CHP 38. Olağan Kurultayı’na ilişkin konuşan Akşener, konuşmasını şöyle sürdürdü:
    “2023 seçimlerinde Türkiye’yi değiştirmek için gösterdiğimiz çaba karşısında bizi oyunbozanlıkla suçlayanlar, bizi hainlikle suçlayanlar, parti içi hesaplarını Türkiye’nin istikbalinin önüne koyanlar, hafta sonu itibarıyla birer değişim havarisi oluverdiler. Kılıçdaroğlu’nun adaylığına karşı çıktık diye bize demediklerini bırakmayanlar, hafta sonu itibarıyla yeni genel başkan Sayın Özgür Özel’in en büyük fanları oldu. Ez cümle; kral öldü ama 2023’e damga vuran o garip anlayış ve o anlayışın sahipleri aynen yerinde duruyor.”

    “Hançer edebiyatları, İYİ Parti eleştirileri havalarda uçuştu”

    CHP kurultayı boyunca “Türk sağına” bol miktarda hakaret edildiğini söyleyen Akşener, “Her türlü erdemi solda, her türlü ahlaksızlığı da sağda gören ateşli konuşmalar, derinlikli yorumlar yapıldı. Hançer edebiyatları, İYİ Parti eleştirileri havalarda uçuştu ve tüm bunlar da hazirun tarafından büyük bir şevkle alkışlandı. Bizim için değişen hiçbir şey yok. Biz çiçeği burnunda değişim şampiyonlarının daha bugün kurabildikleri cümleleri bundan tam 8 ay önce kendilerine kurmuştuk. Üstelik kendimizi düşünerek, partimizi düşünerek değil, Türk milletinin talihini değiştirmek için kurmuştuk. Dolayısıyla o gün bize duvar örenlerin bugün anlattıkları, bu saatten sonra bizi ilgilendirmez” dedi.

  • Kılıçdaroğlu neden çekilmedi?

    Kılıçdaroğlu neden çekilmedi?

    CHP’nin 38. Olağan Kongresi sona erdi, yeni genel başkan Özgür Özel oldu.

    Kurultayın ardından Gazeteci Saygı Öztürk’e konuşan eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, genel başkanlık için yapılan seçimin ikinci turunda adaylıktan neden çekilmediğini anlattı.

    Kılıçdaroğlu ilk turun ardından diivan başkanlığı yapan Ekrem İmamoğlu ile görüştüğünü aktarırken “Özgür Beyi çağırın, ben elini kaldırayım.” dediğini ifade etti.

    “TALİMATLA YAPIYORMUŞUM GİBİ…”

    Kılıçdaroğlu, “Fakat daha genel kurul salonuna gitmeden bir Twitter hesabından farklı bir dille ‘sanki bunu bir talimatla yapıyormuşum’ gibi tweet atıldı.” dedi.

    Bu tweet hesabının Ekrem Bey’e yakın olduğunun ifade edilmesinden sonra “Bu tweet çok ağırıma gitti.” açıklamasını yapan Kılıçdaroğlu sürecin ardından bir depremzede muhtarın ağlayarak yanına geldiğini anlattı.

    “Adaylıktan çekilirsen ben de çocuklarım da hakkımızı helal etmiyoruz.” dediğini de söyleyen eski CHP lideri, iki olayın kararlarında etkili olduğunu belirtti.

  • CHP’de devir teslim günü

    CHP’de devir teslim günü

    38. Olağan Kurultay’da Genel Başkan seçilen Özgür Özel, bugün yapılacak devir teslim töreni ile CHP’nin 8. Genel Başkanı olarak görevine başlayacak.

    CHP’de 2010’da yapılan 33. Olağan Kurultay’da genel başkanlığa seçilen ve 13 yıldır bu görevi aralıksız sürdüren Kemal Kılıçdaroğlu, yarın bu görevi Özgür Özel’e teslim edecek.

    Özgür Özel’in genel başkanlığı almasıyla CHP’de yeni bir dönem de başlamış olacak. Partinin 8. Genel Başkanı ünvanını alan Özel’in ilk sınavı yerel seçimler olacak.

    Parti Meclisi (PM) ile ilk toplantısını 11 Kasım Cumartesi günü yapacak olan Özgür Özel, üyelerin görüşlerine başvurarak “A takımı” denilen Merkez Yönetim Kurulunu (MYK) oluşturacak.

    Özgür Özel’in yeni MYK’sinin geniş kapsamlı olacağı ve her alana bir atama yapacağı belirtiliyor.

    Yeni MYK’nin 13 Kasım Pazartesi günü yapılacak ilk toplantısına başkanlık edecek Özel, salı günü de genel başkan olarak ilk kez grup toplantısında milletvekillerine hitap edecek.

    İLK ZİYARET DEPREM BÖLGESİNE

    Özgür Özel, genel başkan olarak ilk yurt içi ziyaretini perşembe günü deprem bölgesi Hatay’a yapması bekleniyor.

    Özel, Hatay’ın ardından “ikinci memleketim” dediği Osmaniye’yi ziyaret edecek.

  • “Çocuklarımızı yıpratıcı etkilerinden koruyacağız”

    “Çocuklarımızı yıpratıcı etkilerinden koruyacağız”

    Adalet Bakanı Tunç, Bilkent Otel ve Konferans Merkezi’nde düzenlenen ‘Çocuk Teslimi ve Çocukla Kişisel İlişki Kurulması İşlemleri Değerlendirme Çalıştayı’na katıldı.
    Buradaki konuşmasında İsrail’in Gazze’ye yönelik düzenlediği saldırıları kınayan Tunç, saldırılara sessiz kalan devletler ve uluslararası kuruluşlara birtakım eleştiriler yöneltti.
    “Demokrasi, insan hakları, çocuk hakları, hukuk, adalet, özgürlük, güvenlik sözcüklerini dillerinden düşürmeyen uluslararası kuruluşlar ile devletler bu zulmü sessizce seyrediyor” diyen Tunç, dünyanın gözü önünde, çoğu çocuk ve kadın binlerce masum insanın, teknolojinin son ürünü ağır silahlarla öldürüldüğünü söyleyerek, “Gazze’de yalnızca çocuklar ve masumlar değil, insanlık ölüyor. Biz inanıyoruz ki o çocukların ahı, çocuk katliamlarını yapanları tutacak. Bu katliamı yapanlar, insanlığın huzurunda hesap verecekler. Buna yürekten inanıyoruz” ifadelerini kulandı.
    Adli süreçte çocuk haklarının gözetilmesi ve çocuklara yönelik koruyucu destekleyici tedbirlerin etkinleştirilmesi doğrultusunda çalışmaları sürdürdüklerini hatırlatan Tunç, çocukların yaşları, fiziksel veya ruhsal durumları nedeniyle suçtan daha fazla etkilendiğini aktardı.

    “Gereken tedbirleri gecikmeksizin almak durumundayız”

    Bakan Tunç, çocuk haklarının aynı zamanda insan hakkı demek olduğunu vurgulayarak, “Bu noktada çocuklarımızı acı sürecin yıpratıcı etkilerinden korumak için gereken tedbirleri gecikmeksizin almak durumundayız. Bu sebeple hazırlığına başladığımız Yargı Reformu Strateji Belgesi ve İnsan Hakları Eylem Planı’nda, çocuk adalet sistemini onarıcı adalet yaklaşımıyla yeniden yapılandırılması ve mağdur odaklı bir yaklaşım benimsenmesini somut bir hedef olarak ortaya koyacağız” dedi.
    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, çocukların korunması noktasına çok hassas olduğunu dile getiren Tunç, “Henüz daha kanun yokken o dönemde Başbakanlık genelgesiyle Çocuk İzlem Merkezleri’ni uygulamaya koydu ve bu genelge sonrasında devam eden uygulamaları özellikle yasal altyapısını oluşturan kanun düzenlemelerini gerçekleştirdik ve ülke geneline yaygınlaştırdık. Çocuk mahkemesi sayısını arttırdık; 83’e yükseldi” dedi.

    “Suça sürüklendiği iddia edilen’ demek lazım”

    Tunç, Çocuk Adalet Merkezi’nin ilk pilot uygulamasının Erzurum’da olduğunu hatırlatarak, “Ülke geneline yaygınlaştırarak gerek suç mağduru çocukların gerekse suça sürüklenen çocuklar, aslında ‘suça sürüklenen’ diyoruz ama ‘suça sürüklendiği iddia edilen’ demek lazım. Suça sürüklendiği iddia edilen çocukların da adliyelerden, yetişkinlerin bulunduğu yerlerden ayrı şekilde yargılamalarının yapılması noktasındaki çalışmalarımıza hız kesmeden devam edeceğiz” cümlelerine yer verdi.

    “Hepimizin vicdanını sızlatan görüntüler vardı”

    Çocukların velayetinin boşanma sonucunda bir tarafa verildiğini ve bu çerçevede çocukla kişisel ilişki kurulma süreci olduğunu belirten Tunç, şöyle konuştu:
    “İcra memurları ve polisler vasıtasıyla çocuklar bir meta gibi, bir mal gibi alınıp o çirkin görüntüler, hepimizin vicdanını sızlatan görüntüler vardı. Bunun değişmesi gerektiği de yıllarca tartışıldı; ama uygulamaya konulamamıştı. Benim Adalet Komisyonu’nda olduğum dönemde yasalaştı. Sayın Bakanımızla da o dönemde görüşmelerimiz olmuştu. Sayın Cumhurbaşkanımızın özellikle ‘bu kötü uygulamaları artık kaldırın’ diye talimatları vardı. O uygulamaların artık bir yıldan bu yana olmadığını görüyoruz.”
    Tunç, çocuk görüşme merkezlerinde çocuğun üstün yararlarının korunması ve düşünülerek güzel bir çalışma gerçekleştirilebildiğine dikkati çekerek, “Elbette ki uygulamada bazı aksaklıklar, sıkıntılar olabilir. İşte bu çalıştayda, o aksaklıkları sizler gündeme getirdiniz. Onları da ortadan kaldırarak bu işleyişin daha verimli olmasını, daha çocuk yararının olmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı.

  • Yargıtay Savcısından “Can Atalay” mütalaası

    Yargıtay Savcısından “Can Atalay” mütalaası

    Mütalaada, özetle şu ifadelere yer verildi:

    “Can Atalay’ın 2013 yılında işlediği suç nedeniyle soruşturma ve kovuşturmaya milletvekili seçilmesinden çok önce başlandığı, mahkumiyetine esas sevk ve uygulama maddelerinin TCK’nın 312’nci maddesi kapsamında kalan suça ilişkin olduğu anlaşıldığında, seçimden önce bu madde kapsamında suç işleyen milletvekili, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 83/2 maddesinde öngörülen yasama dokunulmazlığından yararlanmayacaktır.

    Anayasa’nın 14’üncü maddesi kapsamına giren suçların tahdidi olarak sayılmaması kanun koyucunun bilinçli tercihidir. Hükümlünün mahkumiyetine konu suç ve eylemleri devlet güvenliğine karşı işlenen suçlardandır ve madde kapsamına girmeyeceğini düşünmek mümkün değildir.

    Yargıtay 3’üncü Ceza Dairesi’nin 28 Eylül 2023 tarihli kararı sonucu Can Atalay hakkında verdiği onama kararıyla hüküm kesinleşmiş ve infazı kabil hale gelmiştir. Sanık onama kararı sonrasında hükümlü statüsündedir ve Yüksek Daire de kararını TBMM’ye göndermiştir. Bu aşamada, Yüksek Daire temyiz incelemesi sırasında tahliye hususunda bir değerlendirme yapmış olmakla, tahliye talebinin reddi veya kabulü konusunda takdir Yüksek Daire’nindir.”

    NE OLMUŞTU?

    14 Mayıs 2023’teki genel seçimlerde Türkiye İşçi Partisi’nden aday olan Can Atalay, Hatay’dan milletvekili seçilmişti.

    Can Atalay hakkındaki, “milletvekili seçilmesi nedeniyle hakkındaki yargılamanın durması ve tahliye edilmesi” talebi Yargıtay 3. Ceza Dairesince reddedilmişti.

    Bunun üzerine Atalay’ın avukatları yargılamada durma kararı verilmesi ve tahliye talebinin reddedilmesi nedeniyle Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulunmuştu.

    Bu arada Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Gezi Parkı davasında Can Atalay’a verilen 18 yıl hapis cezasını onamıştı.

    Anayasa Mahkemesi, Atalay hakkında hak ihlali kararı vermiş, ihlalin sonuçlarının giderilmesini istemişti. Karara rağmen Atalay hakkında tahliye kararı vermeyen yerel mahkeme, dosyayı Yargıtay’a göndermişti.

  • MİT’ten nokta operasyon

    MİT’ten nokta operasyon

    MİT, terör örgütlerine karşı nokta operasyonlarına devam ediyor.

    PKK/KCK’nın sözde Hakurk toplumsal alan sorumlularından “Tekoşin Cizre” kod adlı Ayşe Arslan, etkisiz hale getirildi.

    Güvenlik kaynaklarından alınan bilgiye göre MİT, 2004’te terör örgütü PKK’ya katıldığı ve 2014’te terör örgütü PKK’nın Suriye kolu PYD/YPG içinde faaliyet gösterdiği belirlenen Ayşe Arslan’ı takibe aldı.

    Terör örgütü PKK/KCK’nın sözde Hakurk toplumsal alan sorumlusu olan Arslan, Irak’ın kuzeyindeki Hakurk’ta nokta operasyonla etkisizleştirildi.

  • “Karma sürünün” parçası: BARKAN

    “Karma sürünün” parçası: BARKAN

    insansız otonom kara aracı BARKAN’ı güvenlik güçlerinin kullanımına sunan HAVELSAN, araca yeni yetenekler kazandırmak için çalışmalarını sürdürüyor.

    Yıl içerisinde ROKETSAN’a ait güdümlenebilir mini füze METE ile BARKAN 1 aracından atış gerçekleştirilirken bu kez BARKAN 2’den ilk kez kamikaze mühimmat atışı yapıldı. BARKAN, “kamikaze insansız hava aracı (İHA)” olarak da nitelendirilen dolanan mühimmat entegrasyonu ile sınıfında ilk olma özelliğini kazandı.

    BARKAN 2 ile 15 kilometre yarıçaplı bir bölgede görev ve faaliyet icra edilirken tek kuleye bağlı, aynı anda atış yapılabilen hidrojen destekli iki lançerli sistemden (bir lançer lazer güdümlü sistem, bir lançer dolanan mühimmat) Gürbağ Savunma’ya ait keşif gözetleme ve kamikaze amaçlı dolanan mühimmatın atışı başarı ile gerçekleştirildi.

    Tek kuleden insansız kara aracı üzerinden bu tip mühimmat ve çoklu lançer atışı, uluslararası arenada bir ilk olarak kabul ediliyor.

    Atışı yapılan dolanan kamikaze mühimmat, elektrikli tahrik sistemi, 3000 metre uçuş irtifa yüksekliği, 40 dakika havada kalma süresi ile 15 kilometre menzile ulaşabiliyor.

    Geçen aylarda Türk Silahlı Kuvvetleri envanterine de giren BARKAN’a modüler yapısı sayesinde farklı faydalı yükler hızlı biçimde entegre edilebiliyor.

    Geleceğin muharebe sahasına hazırlık

    HAVELSAN Ürün Geliştirme ve Üretim Direktörü Veysel Ataoğlu, AA muhabirine, Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı tarafından yürütülen proje kapsamında Orta-1 kategorisinde geliştirdikleri BARKAN insansız kara araçlarını Türk Silahlı Kuvvetlerine teslim ettiklerini söyledi.

    Araçla sahada eğitimler gerçekleştirdiklerini dile getiren Ataoğlu, bu süreç sonunda seri üretim taleplerinin gelmesini beklediklerini ifade etti.

    BARKAN 2 aracıya hareket kabiliyetini artırdıklarını anlatan Ataoğlu, araca farklı faydalı yükler entegre ettiklerini bildirdi.

    Son olarak BARKAN 2 ile 15 kilometre yarıçaplı bir alanda faaliyet icra edebilecek lançer sistemi entegre ettiklerini belirten Ataoğlu, “Atış ve test faaliyetlerimizi tamamladık. Dolanan mühimmat dediğimiz faydalı yükün sürü olarak kullanabildiği, diğer sistemlerle entegre ederek sahadaki askerin işini kolaylaştırabilecek, kuvvetin bir öncü birliği gibi rol alabilecek bir uygulama için deneme çalışmaları yapıyoruz. Gürbağ Savunma ile işbirliği yaparak bu sistemi aracımıza entegre ettik.” dedi.

    Bu ve benzer sistemleri geliştirdikleri Karma Sürü Operasyon Merkezi’ne entegre ederek geleceğin muharebe sahası konseptini oluşturmaya çalıştıklarını vurgulayan Ataoğlu, farklı firmaların bir dizi ürününü bu kapsamda değerlendirdiklerini ve entegrasyon faaliyetlerini tamamladıklarını bildirdi.

    Ataoğlu, şöyle konuştu:

    “Kuvvetimize kazandıracağımız bu yetenekler ile 100. yılımızda ‘daha güçlü ordu, daha güçlü bir Türkiye’ kavramını HAVELSAN olarak daha ileriye götüreceğiz.

    ‘Uluslararası platformlarda ilk defa Orta-1 sınıf bir insansız kara aracından dolanan mühimmat atışı yapıldı.’ diyebiliriz. Modüler bir yapıya sahip olan BARKAN aracımıza farklı tip faydalı yükler entegre etme noktasında çalışmalarımız devam ediyor. Buradaki ana hedefimiz HAVELSAN’ın yazılım kabiliyetlerini bu platform üzerinde daha iyi kullanabilmek, bu yazılım kabiliyetlerini ön plana çıkarmak. Özgün otonomi, özgün otopilot çalışmalarımız var ve bunları insansız sistemlerimize entegre ediyoruz. Bu insansız sistemler ileride Türk Silahlı Kuvvetlerinin bir öncü birliği olarak kullanılacak ve bu kabiliyeti kuvvete kazandırmak bizim için mutluluk verici.”

    Cumhuriyet’in 100. yılında tüm bu kabiliyetlerin sahada kendini gösterdiğini belirten Ataoğlu, bunları daha da geliştirmek için platform üreticisi alt yüklenicilerle çalışmalara devam edeceklerini, mevcut çözümlere yenilerinin ekleneceğini vurguladı. Ataoğlu, “Hedefimiz, geleceğin muharebe sahası dediğimiz alana özgün ürünlerimizle damgamızı vurmak.” diye konuştu.

    “Karma sürünün” parçası olacak

    Dolanan mühimmata aynı zamanda sürü kabiliyetleri kazandırılabileceğine işaret eden Ataoğlu, “karma sürü” konseptinde bu yetenekten yararlanarak caydırıcılığı artırmayı amaçladıklarını söyledi. Ataoğlu, “Hem karada hem havada hem denizde bütün sistemlerin sürü olarak kullanım konseptini sahaya yansıttık. Buradaki ikinci amaç da aslında 8-10 dolanan mühimmatın aynı anda atılması, havada bir sürü haline gelmesi ve diğer insansız araçlarımızla aynı anda görev yapabilmesini sağlamak.” bilgisini paylaştı.

    BARKAN 2’ye biraz daha genişlediği, büyüdüğü, hareket kabiliyeti arttığı için daha ağır silahlar entegre edebildiklerini belirten Ataoğlu, “Ana hedefimiz, silaha entegrasyonundan çok, bunun otonom kabiliyeti. Sahada verilen görevi herhangi bir kullanıcı arayüzü olmadan, kullanıcı olmadan idame ettiriyor olabilmesi. Yani HAVELSAN’ın ana misyonu olan otonom kabiliyetini bu araçlara katmak. Bu otonom kabiliyeti diğer firmaların ürettiği araçlarda uygulamak için de görüşmeler yapıyoruz.” dedi.

    Silah çeşidiyle fark yaratacak

    Aracın aynı anda farklı silah sistemleri kullanabilmesine yönelik de çalışmalar yaptıklarını anlatan Ataoğlu, bu sayede tek bir silaha bağlı kalmadan birkaç çeşit silahla görev yapılabileceğini belirtti.

    Yaptıkları testle silah sistemi ve aracın kabiliyetlerinin birbiriyle örtüştüğünü ortaya koyduklarını dile getiren Ataoğlu, gelecek taleplere göre nihai çözümlerin ortaya çıkacağını ve sahaya sunulacağını bildirdi.

    Dolanan mühimmatın sürü kabiliyetiyle farklı konseptlerde kullanılmasına yönelik Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı ile yürüttükleri bazı projelerin bulunduğuna değinen Veysel Ataoğlu, “Bu silahı bir projemizde aktif olarak kullanacağız. Tek eksiğimiz, şu anda silah üzerinde bunların bir grup şeklinde atılması ve sürü olarak görev yapabilmesi. Buna da başladık. İnsansız araçlarımızdaki bu kabiliyeti kısa sürede onlar üzerinde de kullanıyor olacağız.” diye konuştu.

    KAYNAK : AA

  • “Emeklilerin yüzünü güldüreceğiz”

    “Emeklilerin yüzünü güldüreceğiz”

    Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ankara’da düzenlenen Cumhuriyet’in 100. Yılında Çalışma Hayatı Sempozyumu’nda konuştu.

    Bakan Işıkhan, konuşmasında milyonlarca emeklinin beklediği maaş artışına yönelik açıklamalar yaptı.

    Çalışmayan emeklilere tek seferlik 5 bin TL ikramiye verildiğini hatırlatan Işıkhan, “İnşallah emeklilerimizin yüzünü daha da güldürecek yeni adımlarla, tüm vatandaşlarımızı refaha ortak edeceğiz.” dedi.

    ZAM ŞİMDİDEN YÜZDE 30’A YAKLAŞTI

    SSK ve Bağ-Kur emeklileri her 6 ayda bir enflasyon oranı kadar zam alıyor. Emeklilere temmuz ayında yüzde 25 oranında zam yapılmıştı.

    Yeni yılda yapılacak zam oranı kasım ve aralık enflasyonunun açıklanmasıyla belli olacak. Temmuz, ağustos, eylül, ekim ayları itibarıyla emekliler şimdiden yüzde 29,41 oranında zamma hak kazandı.

  • Ali Babacan’ın acı günü

    Ali Babacan’ın acı günü

    DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ın babası Hilmi Babacan hayatını kaybetti. DEVA Partisinin sosyal medya hesabından yapılan duyuruda Ali Babacan ve babası Hilmi Babacan’ın fotoğrafı paylaşılarak şu ifadelere yer verildi:
    “Genel Başkanımız Ali Babacan’ın kıymetli babası Hilmi Babacan’ı kaybetmenin üzüntüsünü yaşıyoruz. Başta Genel Başkanımız olmak üzere, tüm Babacan ailesine başsağlığı diliyoruz.”