Etiket: türkiyehaber

  • 5 terörist etkisiz hale getirildi

    5 terörist etkisiz hale getirildi

    – MSB: “Kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, Suriye’nin kuzeyindeki Fırat Kalkanı bölgesinde tespit ettiği 5 PKK/YPG’li teröristi etkisiz hale getirdi.”

  • Malatya’da 5,9 büyüklüğünde deprem

    Malatya’da 5,9 büyüklüğünde deprem

    5,9 büyüklüğündelki deprem Diyarbakır, tunceli ve Elazığ’da da hissedildi.

    – İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya: “Malatya’da meydana gelen 5,9 büyüklüğündeki deprem sonrası Malatya, Diyarbakır, Şanlıurfa, Elazığ, Batman ve Tunceli illerimizde AFAD ve ilgili kurumlarımız saha tarama çalışmalarını sürdürmektedir.”

    – İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya: (Malatya depremi): “112 Acil Çağrı Merkezi’mize 374 ihbar gelmiştir. Bu ihbarların 341’i bilgi, 33’ü de yardım amaçlı çağrıdır. Malatya’da 1, Şanlıurfa’da 1, Elazığ’da 1 olmak üzere toplam 3 binada kısmi çökme meydana gelmiştir. Herhangi bir can ve mal kaybı bulunmamaktadır.”

    – AFAD: “Malatya, Şanlıurfa ve Elazığ illerimizde toplam 4 binada hasar meydana gelmiştir. Elazığ ilinde kısmi hasar gören 1 binadaki 4 kişi sağ olarak kurtarılmıştır.”

  • İçişleri’nden sosyal medya operasyonu

    İçişleri’nden sosyal medya operasyonu

    İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya siber devriyelerin devam ettiğini belirterek, “Sosyal medyada, başta göz aydınlığımız yavrularımız ve gençlerimiz olmak üzere toplumumuzu sapkın düşünceleriyle zehirlemeye çalışanlara acımayacağız.

    Siber devriyelerimiz suç önleyici faaliyetlerine 7/24 iz takip ederek devam edecek” ifadelerini kullandı. Bakan Yerlikaya 28 Eylül – 12 Ekim tarihleri arasında siber devriyeler sonucu 5 bin 18 sosyal medya paylaşımında suç unsuru tespit edildiğini belirtti. Bu paylaşımların 2 bin 705’i asayiş, bin 184’ü terör, 383’ü güvenlik, 84’ü siber, 95’i narkotik, 70’i kaçakçılık ve 497’si diğer suç türleri olduğu belirlendi.

  • “Devlet terörle masaya oturmaz”

    “Devlet terörle masaya oturmaz”

    MHP Lideri Bahçeli, TBMM’de partisinin grup toplantısında konuştu. Birleşmiş Milletler Geçici Görev Gücü’ne saldırı düzenleyen İsrail’in hiçbir yaptırıma uğramamasına tepki gösteren Bahçeli, “İsrail tehdidinde tüm eşikler aşılmış, sözün hükmü hepten aşınmıştır. Bilindiği üzere, Lübnan’da konuşlu bulunan Birleşmiş Milletler Geçici Görev Gücü, bölge güvenliğine destek amacıyla faaliyetini sürdürmektedir. İsrail öyle bir aşamaya gelmiştir ki, bir yanda Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’ni istenmeyen adam ilan ederken, diğer yanda Birleşmiş Milletler Geçici Görev Gücü’ne periyodik saldırılar düzenlemektedir. Bu durum bir cinnet halidir. Otokontrolünü kaybeden sözde bir devlet şiddetin bütün düğmelerine gözü kapalı halde basmaktadır. Sözde devlet diyorum, çünkü İsrail uluslararası hukukun evrensel ilkelerine göre devlet olma vasfından hızla kopmuş, bir cinayet aygıtına, bir ölüm mangasına, bir terör örgütüne dönüşmüştür” ifadelerini kullandı.

    Birleşmiş Milletler’in İsrail’e karşı derhal kuvvet kullanması gerektiğini ifade eden Bahçeli, “İsrail’in savaşı bölgeye yayma hamleleri, Lübnan’dan sonra Suriye’yi işgal hevesleri, üstüne basa basa ifade ediyorum ki, Türkiye Cumhuriyeti ve mazlum milletler aleyhine çok ciddi bir güvenlik tehdididir. Bu gidişle sınırlarımıza dayanması kuvvetle muhtemel olan Siyonist saldırganlığın ve arkasındaki küresel emperyalizmin asıl gayesi bellidir, herhangi bir ihmal ve kayıtsızlık ağır bedellere kapı aralayacaktır” şeklinde konuştu.

    “Muhalefetin Türkiye’ye yabancılaşması siyaset ve demokrasi hayatımız içim vahim bir sancıdır”

    İsrail’in saldırıları ve Orta Doğu’daki gelişmeler kapsamında Meclis Genel Kurulu’nda yapılan kapalı oturumdan sonra CHP Lideri Özgür Özel’in açıklamalarını ucuz, sorumsuz ve savrukluk olarak değerlendiren Bahçeli, “Muhalefetin Türkiye’ye yabancılaşması, milli birlik ve beraberliğe en çok ihtiyaç duyulan dönemde hezeyan nöbetine girmesi siyaset ve demokrasi hayatımız içim vahim bir sancıdır. Daha kötüsü ise, Özgür Bey’in yanından hiç ayırmadığı, ikili görüşmeleri kimlerin namına kayıt altına aldığı meçhul ve muamma olan bir eski büyükelçinin milli gerçeklerle çatışan sözleridir. Hükümetin İsrail ve ABD karşısında ortaya koyduğu tavrı, Atatürk’ün ‘Yurtta Sulh Cihanda Sulh” ilkesine ihanet sayan, Türkiye’nin güvenlik kaygısını saçma bulan malum süzülmüş monşerin İsrail’in diplomatik misyon temsilcisi gibi konuşması şayet mankurtluk değilse, biliniz ki müptezelliğin daniskasıdır” dedi.

    Türk vatandaşlarının Lübnan’dan tahliyesini milleti teselli eden bir gelişme olarak değerlendiren Bahçeli, “Kuzeyimizde cereyan eden Rusya ile Ukrayna savaşı, güneyimizin baştan ayağa tutuşması, batımızda Yunanistan’ın yaygın tahrikleri, doğumuzda silahlı bölücü terörün iğrenç emelleri ehl-i vatanın ayağa kalkması için gerek ve yeter şartların sağlandığına en bariz delildir. Milliyetçi Hareket Partisi hem içimizde hem de dışımızda barış havasının, barış kuşağının egemen olmasını iliklerine kadar arzulamaktadır. Çatışmanın sonu yoktur. Savaşın galibi yoktur. İsrail’in Orta Doğu’da tarihi bir hüsran ve hezimete mahkum olması kaçınılmazdır.1967 sınırları temelinde, bağımsız, coğrafi bütünlüğüne haiz, başkenti Doğu Kudüs olan Filistin devleti mutlaka tanınmalıdır. İsrail ile Filistin arasında iki devletli çözümün dışında da bir üçüncü yol bulunmamaktadır” şeklinde konuştu.

    “Devleti milletten ayırmak, milleti devletten ayrıştırmak su katılmamış bölücülüktür ve çok tehlikelidir”

    TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un katıldığı bir programda “’Devletin milleti ve ülkesiyle bir bütündür’ tabirinin değişmesi gerekir” şeklindeki ifadesini eleştiren Bahçeli, “Türk devlet felsefesine hangi açıdan bakarsak bakalım, devlet millettir, millet de devlettir. Devlet, ülkesi ve milletiyle bir ve bütündür. İkisini birbirinden ayırmak, ayrı değerlendirmek, zaman zaman da çatıştırmak fahiş bir yanlış olmanın yanı sıra, devlet umurunu ve onurunu hazmedemeyen nevzuhur demokrat yobazlarının handikap ve hüsranıdır. Bu nedenle geçen hafta dile getirdiğim üzere; coğrafyamız tartışılırsa milletimiz; milletimiz tartışılırsa devletimiz; devletimiz tartışılarsa bayrağımız; bayrağımız tartışılırsa varlığımız ortadan kalkacaktır. Devleti milletten ayırmak, milleti devletten ayrıştırmak su katılmamış bölücülüktür ve çok tehlikelidir” diye konuştu.

    “Teröristbaşı, buyursun terörün bittiğini, örgütünün tasfiye edileceğini tek taraflı ilan etsin”

    Bölücü terörün kökünün kazınması, Türk ve Türkiye Yüzyılı’nda bin yıllık kardeşliğin pekişmesinin gerektiğini belirten Bahçeli, “Türkiye Cumhuriyeti’nin terörle müzakeresi, görüşmesi, anlaşma yolları araması, yeni süreçlerin imal çabası, sadece ve sadece terör örgütünün değirmenine su taşımak demektir. DEM Parti’nin iradesini İmralı’ya rehin bırakması siyasetin doğasıyla ve ahlakıyla bağdaşmayan, hür ve bağımsız siyasetçi yapısıyla uyuşmayan ilkelliktir. Türkiye’ye getirilirken, ‘her türlü hizmete hazırım’ diyen teröristbaşı, buyursun terörün bittiğini, örgütünün tasfiye edileceğini tek taraflı ilan etsin. Ama devletin terörle masaya oturmasını hiç kimse, hiçbir şart altında beklemesin, aklından dahi geçirmesin” ifadelerini kullandı.

    Terör örgütünün taleplerine boyun eğmenin yeni saldırıların ve hain emellerin teşvik edilmesinden ve özendirilmesinden başka hiçbir şeye yaramayacağını kaydeden Bahçeli, devletin terör örgütüyle pazarlığa tutuşamayacağını müzakere edemeyeceğini kıran kırana mücadele etmesi gerektiğini belirtti.

    Bölücü terör örgütü PKK’nın önünde üç seçenek olduğunu aktaran Bahçeli, “Bu üç seçenek yıllardan beri savunduğumuz görüşlerdir. 19 Kasım 2006 tarihinde yaptığımız 8. Olağan Büyük Kurultayımızda demiştim ki; terör çıkmazına saplanarak Türkiye’ye ihanet eden her kademedeki PKK militanları için yegâne çıkış yolu, terör eylemlerine koşulsuz olarak derhal son vermek, silahlarıyla dağdan inip Türkiye Cumhuriyeti devletine teslim olmak, Türk adaletinin vereceği hükme razı olarak cezalarını çekmek olacaktır” dedi.

    “İlk dört madde Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş kilidi, kurucu kimliği, varlık ve birlik simgesidir”

    Anayasaların sadece bir devletin hukuki statüsü olmayıp, aynı zamanda devlet içinde siyasi iktidarı ve toplum içinde de devlet iktidarını sınırlandıran belgeler olduğunun altını çizen Bahçeli, “1982 Anayasası raf ömrünü doldurmuştur. Bu açıktır. Geniş katılımlı, kapsayıcı, sivil ve demokratik nitelikli, aynı şekilde insan hak ve özgürlüklerine dayanan, devlet ve millet uyumunu yeni yönetim sisteminin muhtevasında hukuken daha da tahkim eden bir anayasayla milli varlığımızı istikbale taşıma kararlılığındayız. Yeni anayasa süreci siyasi hırsların, dogmatik bakışların, ideolojik takıntıların, etnik ve mezhebi dürtülerin, Cumhuriyet’in kuruluş esaslarıyla hesaplaşmanın veçhesi ve vesilesi görülemez, telaffuz dahi edilemez. Daha doğmadan yeni anayasa hazırlığını ve heyecanını sakatlamanın sakıncaları saymakla da bitirilemez. Bilhassa anayasanın ilk dört maddesi her türlü tartışmanın ve arayışın dışındadır. Çünkü ilk dört madde Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş kilidi, kurucu kimliği, varlık ve birlik simgesidir” diye konuştu.

    “Devletin milleti vardır, o da Türk milletidir”

    Anayasada imtiyazlı bir zümrenin olmadığını söyleyen Bahçeli, “İlk dört maddede açılacak bir gediğin duracağı yer de yoktur. ‘Devletin ülkesi ve milleti olmaz’ diyenlere sesleniyorum, bu iddianın teknik, akademik, fikri, siyasi ve hukuki hiçbir bağlayıcılığı ve ikna edici yönü bulunmamaktadır. Devletin ülkesi vardır, o da Türk vatanıdır. Devletin milleti vardır, o da Türk milletidir. Devlet, pozitif hukukun yürürlükte olduğu normlar sistemidir. Bu sistem ülke, insan topluluğu ve egemenlik üzerine bina edilmiştir. Demem odur ki, devlet ülkesel birliktir. Var olan bir devlet eğer toprağını, yani ülkesini kaybederse, devlet vasfını kaybeder. Devletin, ülkesini kazanma yolları da bellidir ve onlar da; keşif, fetih, işgal, ilhak ve devirdir” dedi.

  • 2 terörist etkisiz hale getirdi

    2 terörist etkisiz hale getirdi

    – Milli Savunma Bakanlığı: “Kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, Irak’ın kuzeyindeki Hakurk bölgesinde tespit ettiği 2 PKK’lı teröristi etkisiz hale getirdi.”

  • Yabancıların çalışma izni muafiyetlerinde değişiklik

    Yabancıların çalışma izni muafiyetlerinde değişiklik

    Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının, Uluslararası İşgücü Kanunu Uygulama Yönetmeliğinde yaptığı değişiklik, Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Yapılan değişiklikle, Türkiye’nin kalkınmasına katkı sağlayacak iş/meslek/sektörlerde çalışacak yabancılara ilişkin çalışma izni muafiyeti prosedürlerinin kolaylaştırılmasının yanı sıra Türkiye’deki yabancıların kayıtlılığının artırılması amaçlanıyor.

    Uluslararası İşgücü Kanunu kapsamında düzenlenen çalışma izni muafiyeti, çalışma izninin bir türü olup yabancılara izin alma yükümlülüğünden muafiyet sağlamayacak, sadece başvuru yöntemi ve başvurunun değerlendirilmesine ilişkin farklı bir süreç işletilecek ve nihai olarak yabancılara yine bir izin düzenlenecek.

    Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı çalışma izni alması gerekenler için çalışma izni süreçlerini yürütmeye devam edecek
    Çalışma izni muafiyetlerinin kapsamı, nitelikli yabancıları ülkemize çekmek ve kayıtlılığı artırmak amacıyla genişletildi. Çalışma izni muafiyeti kapsamında değerlendirilen yabancılar arasında; bilimsel, kültürel, sanatsal ve sportif faaliyetler kapsamında çalışacaklar, akademisyenler, araştırmacılar, petrol ve doğalgaz arama ve çıkarma faaliyetlerinde çalışacak profesyoneller, gemi adamları, profesyonel sporcular, tur operatörü temsilcileri ve stajyerler gibi farklı gruplar yer alıyor. Yapılan düzenlemeyle, geçici koruma sağlananlar ile insani ikamet izni sahibi yabancılardan İçişleri Bakanlığınca Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına bildirilenler çalışma izni muafiyeti kapsamında çalışabilecek. Diğer taraftan, Bakanlık, bu gruplardan çalışma izni alması gerekenler için çalışma izni süreçlerini yürütmeye devam edecek. İletişim Başkanlığının uygun görüşü olması kaydıyla, daimi basın kartı kapsamında Türkiye’ye gelen yabancı basın mensuplarına da çalışma izni muafiyeti kapsamında çalışma imkanı verildi.

    Ülkeye önemli hizmet vereceklerin muafiyet süresi 6 aydan 3 yıla çıkarıldı
    Düzenleme ile uluslararası kamuoyu ve iletişimin tüm araç ve yöntemleri ile Türkiye’nin her alanda nitelikli temsilinin ve tanıtımının sağlanması suretiyle Türkiye markasının güçlendirilmesi amaçlanıyor. Muhtelif alanlarda ülkeye önemli hizmet vereceklerin muafiyet süresi 6 aydan 3 yıla çıkarıldı. Ekonomik, sosyo-kültürel ve teknolojik alanlar ile eğitim konularında Türkiye’ye önemli hizmet ve katkı sağlayabilecekleri ilgili kamu kurum ve kuruluşlarınca bildirilen yabancılara verilen çalışma izni muafiyetinin azami süresi 6 aydan 3 yıla çıkarıldı. Gençlik ve Spor Bakanlığı veya Türkiye Futbol Federasyonunun uygun görüşü olması kaydıyla Türkiye’ye gelen profesyonel yabancı sporcu ve antrenörler ile spor hekimi, spor fizyoterapisti, spor mekanisyeni, spor masözü veya masörü ve benzeri spor elemanı yabancıların da çalışma izni muafiyetine ilişkin kolaylık sağlandı.
    Tur operatörü temsilcisi olarak çalışacak yabancıların çalışma izni muafiyetlerinin süresinin hesabında ise takvim yılı esas alınacak. Ayrıca Yönetmelikle, yabancının çalışma izni muafiyeti başvurusu yapabileceği süre olan Türkiye’ye yasal giriş tarihinden itibaren başlayan 30 günlük süre eşiği kaldırılarak yabancıya, Türkiye’de yasal olarak bulunduğu süre içerisinde çalışma izni muafiyeti başvurusu yapma imkanı da getirildi.

  • “Terör propagandasına müsamaha göstermeyiz”

    “Terör propagandasına müsamaha göstermeyiz”

    İçişleri Bakanı Yerlikaya sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Diyarbakır’da yaşanan kışkırtıcı, terör propagandası yapılmaya çalışılan ve şiddeti öven sahnelere kesinlikle müsamaha göstermeyeceklerini belirterek, “Bölücü terör dâhil ülkemize ve demokrasimize yönelik her türlü tehdidi bertaraf etmeye kararlıyız” dedi.
    Bakan Yerlikaya şu bilgileri verdi:

    “Diyarbakır Valiliği tarafından ‘kamu düzeni ve güvenliğinin bozulmaması amacıyla’ alınan yasaklama kararına rağmen; 13 Ekim 2024 Pazar günü yasa dışı şekilde miting gerçekleştirmeye çalışan ve terör örgütünü destekleyici nitelikte sosyal medya paylaşımları yapan toplam 47 hesap yöneticisi Emniyet Genel Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığımızca yürütülen sanal devriye faaliyetlerinde tespit edilmiş ve haklarında işlem başlatıldı. Aynı gün sosyal medya hesaplarında, Bölücü Terör Örgütü elebaşının fotoğrafını paylaşan 7’si DEM Parti milletvekili olmak üzere toplam 13 hesap yöneticisi tespit edildi. Aynı gün Bölücü Terör Örgütü lehine örgüt propagandası yaptığı tespit edilen 5 şüpheli gözaltına alındı, 1 şüpheli çocuk muhafaza altına alındı. Gözaltına alınanlardan 1 şüpheli tutuklandı, 4 şüpheliye adli kontrol kararı verildi. Muhafaza altına alınan çocuk serbest bırakıldı. Yasa dışı propaganda yapan diğer şüphelilerin tespit işlemleri devam etmekte.

    Ayrıca miting duyurusu ve öncesinde düzenlenen (Adana, Adıyaman, Afyonkarahisar, Ağrı, Ardahan, Antalya, Aydın, Batman, Bingöl, Bitlis, Bursa, Çanakkale, Diyarbakır, Düzce, Erzurum, Eskişehir, Elazığ, Gaziantep, Gümüşhane, Hakkari, Isparta, İstanbul, İzmir, Kahramanmaraş, Malatya, Mardin, Muğla, Osmaniye, Sakarya, Mersin, Muş, Siirt, Şanlıurfa, Şırnak, Van, Yozgat) 36 ildeki operasyonlarda ise daha önce taş ve molotof kokteyl atarak illegal sokak olaylarına katılan, üst düzey örgüt mensuplarıyla fotoğrafları tespit edilen, sözde tecridin kaldırılmasına yönelik eylemleri organize etmeye çalışan Bölücü Terör Örgütü (BTÖ) üyesi 269 şüpheli yakalanarak gözaltına alındı.

    Cumhuriyet Başsavcılıklarımızı, Emniyet Genel Müdürlüğü TEM Daire Başkanlığını, İstihbarat Başkanlığını, Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığını, İl Emniyet Müdürlükleri TEM Şube Müdürlüklerini tebrik ediyorum. Milletimizin duası sizinle. Terör örgütleriyle mücadelemiz azim ve kararlılıkla sürecek.”

  • “Asgari ücreti enflasyona karşı koruyacağız”

    “Asgari ücreti enflasyona karşı koruyacağız”

    Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, asgari ücretle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Işıkhan, “Asgari ücreti enflasyona karşı koruyacağız” dedi ve sürecin adil bir şekilde yürütüleceğini vurguladı.

    “VATANDAŞI ENFLASYONA EZDİRMEYECEĞİZ

    Yeni Şafak Gazetesi’ne konuşan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Işıkhan, Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun, mevcut enflasyon oranı, makroekonomik dengeler ve satın alma gücü gibi birçok değişkeni dikkate aldığını belirtti.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sıklıkla vurguladığı gibi, kalıcı refah çözümleri üreterek vatandaşın refahını koruma amacında olduklarını ifade eden Işıkhan, “Geçen yıl aralık ayında izlediğimiz yol neyse, bu yıl da aynı şekilde ilerleyeceğiz. Enflasyona ezdirmeyecek, vatandaşın satın alma gücünü koruyacak bir ücret seviyesinde anlaşmaya varılmasını arzu ediyorum.” dedi.

    “İŞÇİLER ÖNEMLİ PAYDAŞLARIMIZDIR”

    İşçi ve işverenlerin talepleri arasında hakem rolü oynadıklarını da vurgulayan Bakan Işıkhan, “Aralık ayında Türk-İş’in geçen yıl işçileri getirdiği gibi, bu yıl da benzer bir gelişme olursa işçileri ağırlamaktan memnuniyet duyarız. İşçiler bizim önemli paydaşlarımızdır,” şeklinde konuştu.

  • Aldatıcı reklamlara ceza yağdı

    Aldatıcı reklamlara ceza yağdı

    Ticaret Bakanlığı bünyesinde faaliyet gösteren Reklam Kurulu tarafından 8 Ekim 2024 tarihinde gerçekleştirilen 350 sayılı toplantıda, tüketicileri aldatan, yanıltan, tecrübe ve bilgi eksikliklerini istismar eden reklamlar ile haksız ticari uygulamalar incelendi. Kurul’un bu ayki gündeminde tüketicilerin alışveriş tercihlerinin belirlenmesinde son derece etkili olan reklamlar ve ticari uygulamalara ilişkin karara bağlanan 202 adet dosyadan 185’i mevzuata aykırı bulunurken söz konusu reklam ve ticari uygulamalar hakkında durdurma cezası ile birlikte toplam 16 milyon 865 bin 937-TL idari para cezası uygulanmasına karar verildi. Ayrıca internet ortamında gerçekleştirilen yasaya aykırı reklamlara ilişkin 71 adet dosyada erişimin engellenmesine karar verildi.

    Böylelikle, yılın ilk on ayında Kurul tarafından toplam 1 bin 542 adet dosya hakkında görüş ve değerlendirmelerde bulunuldu. Aldatıcı reklam veya haksız ticari uygulama olduğu tespit edilen 1 bin 358 adet dosya hakkında durdurma cezasının yanı sıra toplam 204 milyon 322 bin 410-TL idari para cezası uygulanmasına karar verildi.

    Alkollü içecekler gibi reklamı yasak olan ve ürün veya markayla özdeşleşen sponsorluk dahil tüm tanıtımlar mercek altında

    İlgili mevzuatı gereği her ne surette olursa olsun alkollü içkilerin ve üretici firmaların reklamının yapılması yasak olmasına rağmen son zamanlarda sosyal medya mecralarındaki paylaşımlarda ortalama tüketici nezdinde alkollü içki markalarıyla özdeşleşen ibare, sembol, işaret ve benzeri unsurlara reklam amaçlı olarak yer verildiği tespit edildi. Reklam Kurulu’nun bu ayki toplantısında söz konusu reklamlar hakkında idari yaptırım uygulanmasına karar verildi.

  • 4 terörist etkisiz hale getirildi

    4 terörist etkisiz hale getirildi

    – MSB: “Kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, Suriye’nin kuzeyindeki Fırat Kalkanı bölgesinde belirlediği 4 PKK/YPG’li teröristi etkisiz hâle getirdi.”